• 76
    bazen sagda solda, forumlarda sözluklerde ve bloglarda hakkinda yazilanlari okudukca bu sporun en bilincsiz yapildigi ulkenin turkiye olduguna kanaat getirdigim spor dalidir. 7 ay spor yapmis, 20 gun kol calismis, baslamis birakmis, sonuc alamamis veya hayvan gibi sismis kisiler bile hakkinda yazip yalan yanlis bilgilerle insanlarin kafalarini karistirmislar. gerci, kafam kadar kolu olan herkesin hoca olup salon actigi bir ulkeden bahsediyoruz. neyse, bazi gercekleri yaziya dökersek eger;

    dogru bilinen yanlislar:

    1. vucut gelistirmede genetik cok önemlidir. yanlis! her insan vucudu eger engelli degilseniz esit sayida kasa, istemsiz isletilen metabolizmaya, temel yasam sartlarini saglayan faktorlere sahiptir. spor yaptiginiz halde sonuc alamiyorsaniz sporu yanlis yapiyorsunuz demektir. bununla ilgili bir makalede guzel bir söz var; genetics is a popular scapegoat for lazy people. it is very convenient, and there's no one around to prove that it is, in fact, bullshit. (matt danielsson). kisacasi genetik denen sey tembel insanlarin uydurmasidir. aslinda bunun spora etkisini kanitlayan henuz cikmamistir ve gercekte tamamen uydurmadir.

    2. vucut gelistirirsem zinde olurum. yanlis! hatali calisma ve yeterli dinlenmeye vakit ayirmadan, bu sporun yanina herhangi bir kardio aktivitesi eklemeden calisan vucutlar yorgun ve direncsiz olurlar.

    3. vucut gelistirme kalp buyutur. yanlis! hatali calisma ve spor esnasinda 5nci kata kanepe cikariyor gibi nefes alirsaniz kismen etki edebilirsiniz. ancak kalp buyumeleri %50 oraninda kalitsaldir ve evde kanepede göt buyutmek kalbinize daha cok zarar verir. atlet kalbi denilen yogun atletizm yapmis sporcularda kalp kismen buyur ama bu risk tasimaz. kotuye yorulacak bir sey degildir. streoid ve kalitesiz supplement kullanimi sonucu olusabilecek bir durum da söz konusudur.

    kalbin dinlenme anindaki atis miktarlari;

    yeni dogmus bebek; 100 ila 160 atis/dakika
    cocuk 1 ila 10 yas arasi; 70 ila 120 atis/dakika
    10 yasindan buyukler ve yetiskinlerde; 60 ila 100 atis/dakika
    cok iyi calismis atletlerde; 40 ila 60 atis/dakika

    gordugunuz gibi iyi calismis bir sporcunun rolantide kalbine daha az yuk binmektedir.

    3. vucut gelistirme asosyallestirir; yanlis! kardio ile birlestirilmis vucut gelistirme, size daha iyi uyku, daha temiz bir yasam, daha enerjik bir beden ve depresyondan uzak saglikli bir psikoloji saglar. sosyallikten anlayis eger sabahlara kadar icip hatun pesinde kosmaksa o zaman is degisir. ancak sporun size katacagi özguven ve disiniza yansiyan enerji ile insanlarla daha rahat ve özguvenli iletisime gececeksiniz. isinizde, okulunuzda ve iliskilerinizde duzelme göreceksiniz. bu sporu vakit kaybi olarak degil, vucudunuzun bir ödulu olarak görmelisiniz.

    4. vucut gelistirme spor degildir; yanlis! vucut ile yapilan sportif bir aktivite olmasi doyisiyla dunya capinda spor kabul edilir.

    5. kasli erkekleri kadinlar sevmez; yanlis! bunu soyleyen hem erkek hem kadin yalan soyluyordur. ellerine 1 haftada plaj vucuduna sahip adonis kasli bir erkek olma sansi verilse, hic kimse bu sansi geri tepmezdi. kadinlarin görusleri degisik olsa da vucutlu bir erkek kendine daha özguvenli görunecegi icin karsi cinse farkli bir elektirik verir. ayni sekilde kici basi orantisiz, sekilsiz bir hatun olmaktansa tas gibi bir hatun olmak daha iyidir. en azindan fiziksel olarak tas.

    6. nankördur birakirsam eskisinden daha kötu olurum; kismen yanlis; söyle ki, sporu biraktiginiz andan itibaren kaslariniz yumusamaya ve bedeniniz bu yeni duzene alismaya baslar. gunluk aktivite oraniniz da dusecegi icin kilo almaya baslarsiniz. ancak duzgun diet ve yeterli protein vs. alindiginda bu sureci cok uzatabilirsiniz. kaslariniz yumusada hacim kaybi minimuma inecektir. yine de bu kontrolun son derece zor oldugunu dusunursek, ya baslamayin ya birakmayin ama yapmaktan da korkmayin.

    7. spor var protein var her sey var ama ne yaparsam yapayim olmuyor; yanlis! vucudunuzun yapisi geregi bulundugu agirlik ve ortama adapte olur. dolayisiyla spor yapip vucudu sekillendiremeyen kisiler muhakkak bir veya bir kac yerde yanlis yapiyordur. beslenme, duzenli yasam, dogru spor sizi sonuca ulastirir. ayrica genelde spora yeni baslayanlar, ilk 1-2 ay ciddi degisiklik gorseler bile bu zamanla duraksar ve artik ilerlemez. bunun sebebi, yaptiginiz programi hic degistirmemeniz ve kaslari şoka ugratmamaniz dolayisiyladir. kisacasi, vucut ayni hareketleri duzgun ve rahatca yapmaya baslayana kadar sistemi harekete gecirecek ve kaslarinizi ona gore buyutup sekillendirecektir. o noktaya geldiginde daha fazla gelisim ihtiyaci duymayacagi icin belli bir noktada sabit kalacaktir. ama siz calisma programinizi ve dönem dönem beslenmenizi degistirirseniz vucut buna adapte olmaya calisacak ve gelismeye devam edecektir. yani siz kactikca, siz degistikce bunyenizde pesinizden kovalayacaktir.

    8. zengin sporudur; yanlis! salon ve supplementlere harcanacak belli bir meblag elbette vardir ve pahali olabilir ancak, bilerek beslenen birisi ekstra hicbir seye ihtiyac duymadan da bu sporu yapabilir. aksama kadar insaatta kazma kurek sallayan ameleler heralde dunyanin en iyi beslenen tipleri olmadigina göre kismen sekilli vucutlarinin bir aciklamasi elbette vardir. duzgun beslenemiyorsan zamani uzatirsin ama sonuca ulasirsin.

    9. karin calisirsam baklavalarim cikar; kismen yanlis! karin kaslari cok kaliteli kaslar olmakla birlikte en zor buyuyen huysuz kaslardir. diger kaslar gibi oldugundan ayni kollari calistiriyormus gibi calistirmaniz gerekmektedir. ancak o baklava ve adonis denilen kisimlarin gorunmesi icin, uzerindeki yagdan tamamen arinmis ince bir deriye sahip olmalisiniz. bununda tek sarti, kardio ve diettir. yani bölgesel zayiflama olmadigi icin yag oraniniz belli bir derecenin altina dusmedigi surece gorunmeyecektir.

    10. hergun spor yapmaliyim; kismen yanlis! kaslar dinlendiginiz dönemde gelisirler ve calisirken yikima ugrarlar. en azindan bir gun calisip, bir gun dinlenecek sekilde aktivitenizi surdurun. ya da omuz kol calistiginiz gunun ertesi bacak veya karin calisin. isin sirri, calistiginiz bölgeyi 1-2 gun dinlendirmektir.

    aklima gelen ve sik karsilastigim seyler bunlar ve cevaplari uydurma degil arastirma sonucu verilmis cevaplardir. spor salonuna gittiniz ve karsiniza sigir gibi vucut yapmis biri hoca diye dikildi. siz onun kaslarina ve kaldirdigi agirliklara bakarak onun cok iyi bir hoca oldugunu dusunebilirsiniz. bu da en buyuk yanilginiz olacaktir. siz calisirken sizi zorlayan "basss basss" diye gaz veren hocalardan uzak durun. sizinle daha cok konusarak ve bilgilendirerek, ilgisini eksik etmeyen hocalar her zaman daha faydalidir. isvec'te yasadigim sehirde beslenme ve spor uzmani degerli ve yasli birisi var. kendisi hic vucut gelistirme sampiyonu olamadi aksine bildigin hafif kasli inceden göbekli bi adam. ama tam tamina 5 adet iskandinavya sampiyonu yetistirdi.

    not: gbkz'lar basliklarin derli toplu gorunmesi icin verilmistir.
  • 78
    bence spordur ve her spor kadar nankördür. hangi sporu yaparsanız yapın, idmanını bıraktığınız zaman o sporda gerileme yaşanır, bu normal bir şeydir. bir futbolcu 1 yıl idman yapmazsa yeteneği ölmese de hızından kondisyonundan kaybetmiştir, böyle bakmak lazım. vücut geliştirme deyince akla hemen ronnie coleman gibi insan azmanları gelir ve antipati oluşturmaktadır, bu da normal karşılanmaktadır. kişisel olarak idolüm arnold'u ayrı tutarak frank zane'dir. arnold ise bu işin micheal jordan'ıdır.
  • 79
    öncelikle vücut geliştirme arnold gibi olmaya çalışmak değildir, sonra da kesinlikle spordur. çok yararlıdır ve özgüveni yükselttiği doğrudur ama bu sporu yapanın özgüven sorunu yaşamasını gerektirmez. vücudun esneklik kazanır metabolizman hızlı çalışır yaşam faaliyetlerini çok daha rahat yerine getirirsin giydiklerin üstüne yakışır kemik güçlenmesi sayesinde yaşlılıkta da çok kaliteli bir hayat sürebilirsiniz.

    özet olarak yaşam kalitesi yükselir bunu da istemeyen olacağını zannetmiyorum.
  • 81
    eline bazı ağırlıkları alıp kaldırmaya çalışmak ve aynada kendini beğenmekten ibaret görenler tarafından spor olarak nitelendirilmeyen öğreti. olayın mental kısmı, sabır, konsantrasyon, beslenme ve sağlığa onlarca olumlu katkısı vs. düşünülünce kompleks bir spor olduğu anlaşılır. spor salonunda o kadar ayna olmasının bile sebebi, insanların "oyşh ne kaslıyım, gelsin manitalar" demesi değil; sporcunun o an çalıştırdığı ve/veya çalışmasını istediği kasa konsantre olmasını kolaylaştırmaktır. tabi ki sırf bu uğurda vücuda zararı yararından fazla olan maddeler vermek ve kişinin amacın sadece "görüntü" haline geldiği an spor da amacından çıkmış demektir.

    not: vücuttaki kas hücreleri, çalışmadıkça yağ hücrelerine dönüşmez. sadece hacimleri azalır.
  • 82
    hafif tempo koşu yerine tercih etmeyeceğim spordur. tabii bu şimdi sizi ilgilendirmiyor; genelde sağlıklı kalmaktan çok kas yapmak isteyenler tarafından kullanılan spor çeşidi. çünkü hafif tempo koşu ile de fazlalıklarınızı atabilir ve gayet sağlıklı olabilirsiniz. ki bence bu olayın en büyük falsosu çalışıp kas yaparsınız güzel görünür ama bir yerden sonra bırakırsanız ya da bırakmak zorunda kalırsanız yaptığınız kaslar pörsür ve bence ortaya kötü bir şey çıkar. tabii ki bunun yanında her şeyin olduğu gibi bunun da fazlası zarardır. yanlış hatırlamıyorsam bu yüzden ölen insanlar da vardı.

    illa ki yapılaksa şahsen ideal olanı budur: http://www.articlesweb.org/...uscle-booster-11.jpg

    bu değildir: http://www.fitnessatlantic.com/...muscle-mass-fast.jpg

    ben astenik tip ve piknik tip arası bir şey olarak kalmaktan memnunum.
  • 83
    hiç bir yabancı madde almadan, et, süt, yumurta ve benzeri doğal protein takviyesi ile vücudun daha estetik görünmesi ve daha sağlıklı bir hayat sürmek için herkesin yapması gereken bir spor! illa mutant gibi şişmek gerekmez, bu sporu yapan herkesin beklentisi de sahilde kendini gösterip manitaların gözüne gözüne vurmak değildir.

    zaten sırf bir adam kaslı diye onunla takılacak kızın aklına sı....m.

    özet olarak; sağlıklı, zinde bir hayat için gerekli olan doğru beslenme alışkanlığını kazandırdığı gibi sıkı ve zamana daha fazla direnebilecek bir fiziğe sahip olmanıza yardımcı olacaktır.

    elbette çok aşırıya kaçıp, iğneler, ilaçlar ve çeşitli tozlarla yapay bir vücuda sahip olmak isteyenler ve bununla anlıkta olsa mutlu olan insanlar da vardır ama yaptıkları hatanın farkına varacakları gün elbette gelecektir.

    kötü örnekleri bırakıp aklı selim düşünerek bunun bir spor olduğunun farkına varmak çok zor olmasa gerek.

    tdk'ya göre spor: bazı kurallara göre uygulanan beden hareketlerinin tümü.
  • 84
    hayatta en kolay yapabildiğim şeydir. yöntemi de çok basittir; her sabah 1 porsiyon kürt böreği, öğlenleri bol kola takviyeli fast food, kebap, lahmacun, karadeniz pidesi ve pizza tarzı öğünlerden bir tanesi, ara öğünde çikileta ve püskevit takviyesi, akşamları anne yemeği ve yatmadan önce yine bol kola takviyeli tost veya aburcubur yemek yeterlidir. bunları yaparsanız çok ama çok kısa sürede vücudunuz dikine, kıçınız enine doğru gelişir. (bkz: yaptım oldu)
  • 90
    yerli futbolcularımızın yapmaya bir türlü yanaşmadığı şey.

    ulan sonra neden avrupa'ya gidemiyoruz diyorsunuz. cılız cılız heriflersiniz, kalıplı haliniz de anca yağlı oluyor. kim alsın sizi. gidin az spor yapın da atletik olun, diğer futbolculardan farkınız olsun. zamanında büyük takımlarda oynayamaz dediğim hulk vücut gücü sayesinde hayvansal şutlar çekiyor, birebirde yıkılmıyor, adam tank gibi resmen. hakeza gareth bale. adam silik bir futbolcuyken tüm takımların istediği biri haline geldi. bizim emre çolak'a bakıyoruz adam sinek. ikili mücadelede sıfır. zaten boyun minnak az biraz kassana kendini. dilimde tüy bitti arkadaş.
  • 94
    http://coadvertise.cubecdn.net/...93320_wmid_20218.jpg

    reklamda iddia edilen hadise daha önce konunun hakimi yazarlar tarafından da çok kez dile getirildiği gibi saçmadır. yağ hücresi kas hücresine dönüşmez. fakat reklamdaki ilaç hakkında birkaç şey söyleme gereği duydum. sana noluyo lan dümbük demeyin, az biraz biliyorum.

    l-carnitine isimli bu arkadaşın asıl görevi depo halindeki yağarın yağ asiti halinde kan dolaşımına dönmesini sağlamaktır. ve parçalanıp kana geçen bu yağ asitleri kanda kaldığı sürece egzersiz yapılırsa yağları yakmış olmak gayet mümkündür, ki bu da takriben 90-120 dakikaya denk gelir. yani siz bu l-carnitine denen molekülden içerseniz ve içtikten yarım saat sonra başlamak koşuluyla güzel bir kardio idmanı yaparsanız kiloyu güzelce verebilirsiniz. yalnız en büyük yanılgı şudur ki; siz bu ilacı içip bir de yan gelip yatarsanız, erimesini beklediğiniz göbeğiniz bir süre sonra dile gelip sizle dalga geçmeye başlayacaktır. siz de o ilacı size satan, daha doğrusu kaktıran elemanlara küfrettiğinizle kalırsınız. zira, bu molekülle kan dolaşımına geçip yakılmayı bekleyen yağ asitleri, onları yakıp tüketmediğiniz için bir süre sonra tekrar depolanacaktır.

    şimdi olayın can alıcı kısmına gelelim. (bkz: #978857) numaralı entryde bu işin mourinho'su ve görüntüsünün jason statham'dan farksız olduğunu düşündüğüm güzide yazarımızın dediği yine doğrudur ve yine bu haplara para vermek gereksiz ve israftır. nedenini tahmin edersiniz ki, l-carnitine'in yaptığı işin aynısını yapan moleküllere çok daha kolay ve ucuza ulaşmak mümkündür. nedir bunlar? asetil salisilat (bildiğiniz aspirin) ve kafein. evet, bu iki arkadaş da aynen l-carnitine gibi depo yağlarının kana geçmesini sağlar. bu kadar basit.

    kardio egzersizlerinin genel olarak akşam saatlerinde yapılmasının daha sağlıklı olduğunu göz önünde bulundurarak; yandaş hastalığı olmayan ve genç birine spordan yarım saat önce kremasız-şekersiz olarak, bir bardağı ılık suya 2-3 çay kaşığı sade kahve atıp içmeyi; görece yaşlı ve yandaş hastalığı olanlara da (kesinlikle hekim bilgisi dahilinde ve gerekli muayene ve tetkikler sonrasında olmak koşulu ile) yine spordan yarım saat önce bir adet bebe aspirini (100mg. asetil salisilik asit) içmek ve sonrasında yaklaşık 30-40 dakika (tabi yandaş hastalık ve yaş grubuna göre değişkenlik gösterecektir.) kardio idmanı yapmayı tavsiye edebiliriz. böylelikle hem kalp korumaya alınmış, hem de sağlıklı kilo vermiş olunabilir.
  • 95
    çalıştığım salonun camlarında "sağlık amacınız spor aracınız olsun" yazmaktadır ve salona gelenlerin çok büyük bir bölümü vücut geliştirmekten ziyade sağlıklı bir yaşam ve sağlıklı bir vücut için bu sporu yapmaktadır. karınca kararınca yapınca oldukça güzel bir spordur, bu sporu yapanların bazıları vücudunu geliştirmek isterken bazıları da ( bknz : ben ) yeteri kadar gelişmiş olan vücudunu bir şekle şemale sokmak ister.
  • 96
    kas geliştirmek için değil de yağ yakımı için uğraşan birisinin kardiyo idmanlarından sonra ne şekilde beslenmesi gerektiğini merak ettiğim spor. amacı "yağ yakarken aynı zamanda vücutta varolan kası kaybetmemek" olan birisi kardiyo sonrası ne yemeli, ne içmeli ya da hiçbir şey yiyip içmemeli mi? okuduğum kimi makalelerde kardiyo idmanı sonrasında, boşalan glikojen depolarını doldurmak için basit karbonhidrat (elma suyu, üzüm suyu vs) alımı yapılması gerektiği yazarken kimileri ise kardiyo idmanı sonrası basit karbonhidrat tüketiminin bir çuval inciri berbat edeceğini yazıyor. insan hangisine inanacağını şaşırınca kafa da allak bullak oluyor haliyle. işin aslını bilenler mesaj kutumu aydınlatabilir.
  • 98
    eğer bu uğraşta yağ yakmak için çabalanıyorsa, kardiyo sonrası yenilecek miktarın yarım porsiyonu geçmemesi gerektiği söylenebilir. hazırdaki kaybedilen enerjiyi geri kazanmak için -kardiyodan veya kas çalışmalarından sonra farketmez-, karbonhidrat almak doğrudur. şeker oranı yüksek meyveler de yenilebilir. antremandan önce ise düşük şekerli meyveler ve oldukça yağsız besinler tüketilmelidir. eğer kas gelişimi için çalışılıyorsa da ek olarak protein almak doğru bir tercihtir. *

    yağ yakımındaki en kilit nokta az yemek ve mümkünse her gün hafif tempolu ve uzun süreli kardiyolar yapmaktır. (ağır kardiyodan kaçının, hafif-normal tempo arasında bir yol izleyin. ağır kardiyo yaparsanız amacınızdan oldukça uzaklaşırsınız) doymuş yağlardan kaçınmak, şeker, un ve türevi beyazlardan* uzak durmak da yağ yakımı için yapılması gerekenlere ek olarak söylenebilir.
  • 99
    vucut gelistirme ve definasyonda kalbin calisma hizi da oldukca etkilidir. hicbir sey yapmadan dinlenme esnasinda kalbimiz genellikle 60bpm* ve alti atar. agirlik calismasi veya kardio öncesi, metabolizmayi dinlenme modundan cikarip etkin hale sokabilmemiz icin kalp atis hizimizi en az 125-135 bpm araligina cekmeliyiz. bu durumu vucudun hafifce soguk ter atmaya basladigi an diye nitelendirebiliriz. hani isinma dedigimiz kisim bu. vucudu intense yani harekete hazir hale getirmek. bundan sonra hizlarda vucudun uyku haric tek yag yakimini tetikledigi nokta gelmektedir. bedenimiz buyuk bir yag yakimini sadece uyurken gerceklestirir. calisma esnasinda genelde %85 karbohidrat, basit seker ve geri kalani da bir miktar yag/protein olacak sekilde yakariz. dolayisiyla, vucudun tam tersi bir sekilde islemesini saglamak icin, kalp atis hizimizi 138-150 bpm aralina cikarmaliyiz. bu derece arasinda atan kalp sayesinde, yag yakimi ortalama %80-85'e cikacaktir. 150 bpm ve ustu zorlamalarda, isler tersine dönecek ve yag yakimi ile protein yakimi minimuma inecektir. 10-20 dakika arasi 150 bpm ve zorlamalarda, vucudumuz oksijen ihtiyaci artacak ve laktik acid uretmeye baslayacagiz.

    kisacasi calisirken de yag yakmak istiyorsak kalp atis hizimizi 138 bpm 150bpm arasinda tutmamiz ve bu degerlerin altina dusmeden ve ustune cikmadan calismaliyiz. isterseniz agirlik kaldirin dusuk kalp ritminde calismak, hizli yakit olan karbonhidratlarin öncelikle tuketilmesine neden olur. örnegin, vucut gelistirirken kalp ritminizi 145e cektiniz ve agirlik kaldiriyorsunuz. belli bir sure sonra ritm duser, bu durumda hemen isinma hareketleri veya kosu bandinda sprint bir kosu ile tekrar ritmi yukseltebilirsiniz. size agirlik calisirken daha cok yag yakmanizda yardimci olacaktir.

    karbonhidratsiz calismak cok yorucu olabilir, ama calirken sahsen 2-3 saatlik bir aclik ile calismayi tercih ederim. bu durumda vucudun karbonhidrat rezervi normalden daha dusuk olacak ve eksik enerjiyi vucut yaglardan karsilayacaktir. antrenman sonrasi multivitamin hapi ve protein icip bir sure daha karbonhidrat alimini bekletmeliyiz. mantiken vucut o an ihtiyaci olan tum vitamin, mineral ve kas dokusu insa edebilmesi icin protein ihtiyacini karsilamis olacak. enerjiye de ihtiyaci oldugu icin ve ilk basvuracagi enerji kaynagi karbonhidrat az oldugu icin, yag yakmaya devam edecektir.

    "calisiyorum calisiyorum göbek bir turlu gitmiyor" probleminin cözum kaynagi bu ince hesaplarda yatar. ama zayiflamanin temeli; agzinizdan iceri attiginiz gunluk kalori miktarinin toplamindan daha fazla kalori yakmaktir. bu iki kombinasyonu birlestirdiginizde, kilolari su kaybindan degil yag yakarak vermis olursunuz. ayrica vucudunuzda yeterli protein oldugu icin kas kaybiniz minimuma duser. vucut protein yakma esigine geldiginde, sizin vucudunuza disardan aldiginiz proteinlerden işe baslayacak ve kaslara dokunmayacaktir.
  • 100
    işte çalışarak** ve akşam dönüşte power 90 yapılarak ne kadar zayıflanabilir merak ediyorum.

    ygs ve lys maratonu nedeniyle biraz göbek yaptım ve bunun pek hoş bir durum olduğu söylenemez :) yukarıda arkadaşlar sağolsun açıklamışlar ama sabah koşusu yapacak veya iki üç saat spora ayıracak vaktim yok maalesef.

    sorularımı cevaplayacak arkadaşlara şimdiden teşekkür ediyorum.

    tanım: vücut geliştirme değilde daha çok yağ yakma üzerine sorularımın olduğu spor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın