• 27
    sanki yıllardır içten içe farketmeden de olsa uyguladığım program. benimkisi biraz değişik tabi. 33 yaşındayım sanırım liseden beri doğru düzgün kahvaltı yapmıyorum. açılışı öğle yemeğinde tüm ekmek köfte, karışık kebap tarzı yüklü menüler ile yapıyorum. akşam da evde ne varsa yiyorum işte. ama benim programın asıl vurucu noktası şimdi geliyor. gece 11- 12 gibi hele bir de maçları kazandıysak yatmadan muhakkak jumbo boy doritos nacho patlatıp, latte ile beraber usul usul yeyip, kelle gibi sıratarak spor programlarını izliyorum. aslında sadece maç günleri değil film, dizi izlerken, oyun oynarken de yapıyorum. bu benim programın olmazsa olmazı. ardından da hemen yatıyorum. yani yaklaşık 12 saat tok, 12 saat aç gibi oluyor.

    maalesef çapraz bağları kopardıktan sonra son 3 senedir spor namına da hiçbir şey yapamıyorum. hayatımda hiç 72 kilo üzerine çıkmadım, bir gün olsun midemde şişlik rahatsızlık hissetmedim. ama doritos nacho'nun orta boy paketini 5 lira yaptıklarından dolayı ekonomik olarak uygulaması zor bir program. :(

    eğer genç yaşta ölmezsem, ileride sizlere de tavsiye edebilirim ama şu an için benim programdan uzak durmakta fayda var.
  • 28
    dünyanın en güzel şeyi olabilir kendisi. o kadar net söylüyorum. kendisiyle tanışma hikayem oldukça farklıydı.. çayınızı, kahvenizi alın anlatıyorum:

    hayatım boyunca fit bir vücuda sahiptim. hani böyle öküz gibi yiyip kilo almayan tipler olur ya, milletin sövdüğü tipler, işte onlardan biri benim, bendim daha doğrusu. aktif olarak spor yapardım halen yaparım, arada spor salonuna gitmek, halı sahada üyelik vs.. fosur fosur sigara da içerim, çaya şekerimi de atardım ve üstelik abur cubur da allah ne verdiyse gömerdim. allah sizi inandırsın daha 70 kiloyu bile görmedim hayatımda. vücut şekli dersen gayet orantılı, öyle six pack falan yok ama adonisler falan belli. aktif olarak efor sarfettiğim işleri yapmamın bunda etkisi vardı tabi (turist rehberliği) ya da aktif bir şekilde her gün 1 saat tempolu yürürken müzik dinlemenin de etkisi oldu tabi.. ee daha ne istiyorsun manyak mısın da buna yöneldin diye soranları duyuyor gibiyim.. hikaye çok değişiyor hacılar öyle böyle değil...

    öncelikle mesleğim değişti ve evde çalışmaya başladım ki götünde kurt olan biri için inanılmaz zordur bu. afakanlar falan basar 4 duvar arasında ama iş teklifi gayet cazipti ve para kazanmak lazımdı.. hani derler ya ''a man has gotta make his living'' diye, o hesap benimki. bu arada merak edenler olur diye söylüyorum (kimsenin s*kinde değildir ama neyse) dünyanın en büyük firmasında çalışıyorum.. neyse, evde çalışmaya başladıktan sonra işler ters dönmeye başladı.. beslenme alışkanlığım aynı tabi. normalde ekmekle aram yok ama fast food tarzı takılınca mecburen gömüyorsun ekmeği.. önceleri fiziksel değişimi farkedemedim, kilo olarak da aynıyım ama bir aksilik var lan.. normalde milletin taksi tuttuğu yerlere 15 dakikada yürürken yürüme sürem artmaya ve yorulmaya başladım.. bir dakka lan!! ben ki iki halı saha maçına çıksam bile sigara içmeme rağmen koymazdı noluyor kardeşim ne bu tantana demeye başladım. birkaç ay geçti ama takmadım bu durumu. sonra bir gün bizim şirketin iş yaptığı taşeron şirketlerden birinin göreceli olarak benim üstüm ama statü olarak benim yerimde olmak için bana yanlayan bir hatunla takılıyoruz.. alkol falan da devam ediyor bu arada. öyle her gün psikopat gibi içmiyorum ama haftasonları ayık görene aşkolsun.. neyse.. bu hatun dedi gel bi fotoğraf çekinelim. en nefret ettiğim şey aslında ama güzel ortamı bozmak istemiyorum tabi, e olur dedim. neyse hatun çekti fotoğraf bi bakayım dedim o da ne!!! tanıyamadım kendimi.. yüzüm olmuş paraşüt. nerdeyse havalanacak. ya bu hatun yanlış açıdan çekmiştir kesin dedim ama içime kurt düştü. eve gittim, manyak gibi kendi kendime selfie yapıyorum ama sonuç aynı abi.. belli yüzümün şişmesi.. dedim oğlum buna bi çare bulalım olmuyor bak böyle. bunların hiçbiri tesadüf olamaz.. levent özçelik gibi ''tanrı bizim kendimize çeki düzen vermemizi istiyor'' diye bağırdım ve ardından araştırmalara başladım internetten.. dedim spor salonu veya diyetisyen gereksiz, bu bir challenge ise bunu kendim halletmeliyim. öncelikle letgo'dan kendime bir eliptik bisiklet aldım. sıfırla hiç uğraşmayın direkt ikinci el bulun.. sıfırı çok pahalı ama ikinci elleri biraz pazarlıkla falan gayet cazip. zaten millet evinde yer kaplamasın diye artık ne verseniz razı duruma geliyor.. aldım eve koydum bu birinci hareketti. neyse günde 30 dakika 25 hızla çalışmaya başladım, üstelik de mevsim yazdı nasıl terliyorum nasıl. süper bi duygu lan.. insanın bir süre sonra kendine acı verme eşiği bir süre sonra zevke dönüşüyor. sadistlik falan değil bu aydınlanma direkt..

    sonra dedim madem öyle o zaman beslenme alışkanlığımı da değiştireyim hazır yeri gelmişken ve anında şekeri bıraktım. bırak çikolatayı, çayıma kahveme bile şeker atmamaya başladım. ilk başlarda inanılmaz zor geldi ama 1 haftada oturdu taşlar. hiç aramamaya başladım şekeri. tabi bu sırada halen araştırıyorum netten bir şeyler. gerekli gereksiz bir sürü bilgi okuyorum ya da uyguluyorum. her neyse 2 3 ay sonra sonuçları almaya başladım. vücudum eskisinden de fit olduğunu hissettim. sabahları zınk diye kalkmaya başladım.. yorgunluk çok az, her şeye yetişiyorum. ''allah'ım brezilya mı'' durumu resmen.. daha sonra intermittent fasting'i uyguladım. size bir şey söyleyeyim: günün en önemli öğünü kahvaltıdır diyenlere evimdeki beyzbol sopasıyla dalasım geliyor.. yok öyle bir şey abi.. ben ki ilk öğünümü kuruyemişle geçiştirip saat 4 gibi yiyorum. saat 4 ulan. normalde o saate kalsam sürünmem lazım yerlerde ama gram yemek aramıyorum. açlık hissetmiyorum, üstelik çok daha fazla fit'im ve yorgunluk yok. katiyen yok. (dikkat burası +18) hatunla takılıyorum, 3 4 5 allah ne verdiyse, volkan görmüş sneijder gibi dalıyorum ve koymuyor yahu. mucize resmen.. neyse çok uzadı bu mevzu günümüze dönelim..

    hiç ekstra çalışmamama rağmen bugün six pack sahibi bir adamım. ağırlık çalışması çok nadir yaptım , supplement olarak anjinin ve carnitin kullandım ve bugünlere geldim, öyle kendime eziyet bile çektirmedim.. halen sigara içiyorum bu arada, alkolü azalttım ama yine de cumartesileri boş geçmiyorum ama kimin umrunda... benim intermittent fasting'im var.. o varsa sorun yok <3

    ps: madem bu yola gireceksiniz öncelikle kendi vücudunuzu tanıyın. ne istediğinizi, ne beklediğinizi önce bir kararlaştırın, ona göre hareket edin.. daha önce spor alışkanlığı olan eliptik bisiklet olayına direkt dalabilir ama 90 kilo olan biri için bu ters tepebilir ama şunu diyeyim abi. vücudunuz sizin en büyük düşmanınız, siz kendisini sevin ama şunu bilin, yoldan çıkması en bi kolay olan şeydir vücut.. bir de başarın abi cidden yapın.. insanın bir şeyler başarması kadar güzel bir şey yok hayatta. önünüze bir hedef koyup başarmanın verdiği haz başka bir şeyde yok. cristiano ronaldo neden hala 35'inde bile böyle diyoruz ya, adam önüne hedef koyuyor ve başarıyor abi. para, şöhret, hatun umrunda değildir eminim. başarın abi. başka bir şey yok kardeşim en büyük galatasaray !.
  • 29
    bu programi uygulayacagim fakat tecrubeli arkadaslarin yardimina ihtiyacim var.

    1- meyve yasak deniyor. ikamesi ne olacak malum corona gunlerinde bagisikligi yuksek tutmak icin portakal senin mandalina benim yuklendikce yuklendik.
    2- alkol ne kadar alinabilecek ?
    3- kesinlikle yenmemesi gereken urunler neler ? internet uzerinde bir yemek listesi bulamadim bununla alakali. kas yapalim derken goz cikarmamak icin nasil bir program yapmali merak etmekteyim.

    tecrubeli arkadaslarin mesaj kutusunu yesillendirmesi veya burada bizleri bilgilendirmesini rica ederim.
  • 30
    bunun benim uyguladığım versiyonu, gün içinde yediğim son öğünden, bir sonraki gün yiyeceğim ilk öğüne kadar hiçbir şey yememek. sadece su ve kahve tüketiyorum. bence her programın en güzeli kendinize uydurduğunuz hali, yasak gibi şeyler düşünmeyin.

    iş gereği sabah 8.30 gibi uyanıyorum, evden çalışıyorum zaten. kahvemi suyumu yanıma alıyorum.
    öğlen 12 civarına kadar bir şey yemiyorum. sonra yulaf, muz, kuruyemiş vs. karışımı ya da yumurta gömüyorum.
    spora yaklaşırken atıştırmalık bi meyve, fıstık ezmesi gibi pratik bi şeyler tüketiyorum kahveyle beraber.
    akşam 7 sularında büyük porsiyonlu yemeğimi gömüyorum. zaten iş gereği çok geç saate kalmadan uyuduğum için genelde acıkmıyorum ama çok acıkırsam basit bi atıştrmalık gömüyorum.

    böyle günde 7-8 saat aralığında yemek yerken 16-17 saat (yarısı uyku zaten) katı bir şey yemeden geçiyor ki o sürede hayvan gibi yağ yakıyorsunuz. ben kolay adapte oldum bu programa, ki pis boğazlı biriyim normalde. ama karantinada baktım ki yemenin sonu yok böyle bi programa geçtim. gittiği kadar devamke.
  • 31
    (bkz: zayıflama/#2904018)

    pandemi döneminde evde kaldığım 3 ayda ramazan falan derken 3 kilo almıştım.

    1 haziran'da tekrar aynı disiplinle uygulamaya başladım ve bugün 12 haziran.

    12 günde 2 kg verdim bu sayede.

    içine sporu da ekledim ben, bu sayede yiyecek olayında ekstra kasmadan verebiliyorsun.

    dün öğle arasında 3 baklava, 4-5 gün önce de akşam yarım kilo çikolatalı dondurma yedim dersem sanırım anlarsınız olayın güzelliğini. onları da yemesem yarım kilo daha verirdim herhalde.(17 kilo verdiğim dönemde ağzıma tatlı sürmedim yalnız, bu kısmı moral vermesi için yazdım, bir süre sonra vücudunuzu tanıyorsunuz ve her şey daha kolay oluyor)

    ben haftada 2-3 gün yürüyüş/koşu ve şınav ile destekliyorum.

    2 ay sonra 38 olacağımı da belirteyim. yani geç kalmış değilsiniz.

    inanın bana hayatınızı değiştirmek sizin elinizde.

    kendinizi sağlıklı hissetmeniz, fit olmanız hayatınıza her anlamda pozitif yansıyor.

    başlıkta yazdığım önceki entrylerde nasıl başlayacağınız ve neler yapabileceğinizi anlattığım entryler var.

    zaten artık sayısız kaynağı internetten bulabilirsiniz.

    günde 3 öğün yapan veya çok sık yiyen biriyseniz en başta zorlanabilirsiniz ama inanın bana faydasını çok kısa sürede göreceksiniz.
  • 33
    yakın bir programına pandemi zamanı başladığım sistem. benim disiplinim biraz farklı. sabah kalktığımda bir bardak su bende de var. iş yerine saat 9 gibi geliyorum ve metobolizma çalışsın diye 10 tane fındık içi yiyorum. saat 11:00'de, 3 tane etimek, bir parça beyaz peynir, ufak parça domates ve 8-10 tane yeşil, siyah karışık zeytin ile kahvaltımı ediyorum. o saatten sonra, yarım elmayı veya şeftaliyi parça parça saat başı olacak şekilde saat 17:00'ye kadar yiyerek vücudu yoğun açlıktan koruyorum. günün en son yemeğini (ekmeksiz) saat 17:00'da yiyerek mevzuyu bitiriyorum.

    spor olarak şunları yapıyorum; işten eve giderken servisten erken inerek yaklaşık 40-45 dakika tempolu yürüyüş yapıyorum. evde de iyi hissediyorsam 45 dk, bugün pek istemiyorum dediğimde ise 20-25 dk mekik, plank çalışıyorum.

    en önemlisi günde ortalama 3- 3,5 litre su içiyorum. bu disiplinle 2 ayda 95 kilodan 86 kiloya indim. daha önemlisi plank ve mekik ile vücudun toplanmaya başladığını hissediyorum. akşam yemeğinden yaklaşık 2 saat sonra yapılan yürüyüş ve saat 21-22 gibi yapılan mekik sayesinde yoğun açlık hissetmiyorum. herhalde kan şekerini düzenliyor bilemiyorum.

    işin püf noktası sürdürülebilir bir disiplin yaratmakta. ben bu disiplini uygularken hiç zorlandığımı hissetmiyorum. hatta kilo verdikten sonra da bu disipline devam etmeyi planlıyorum.

    ama unutmadan şunu belirteyim bu süreçte alkolü de bıraktım. belki istediğim kiloya ulaştıktan sonra işin içine tekrar alkolü katarım. alkol aldığım günlerin ertesinde daha sıkı spor ve diyet yapmak kaydıyla.
  • 34
    bir doktor tanıdığım sempatik deşarj dolayısıyla gece aç yatmanın uzun dönemde hipertansiyonu tetikleyeceğini belirttikten sonra bu konuda biraz daha araştırma yaparak devam etmem gerektiğini anladım. şimdilik saat 12-6 arası yemek yeme ritüelimi 14-20’ye kaydırmaya çalıştım fakat şirazem kaydı ve yeniden düzensiz beslenmeye dönerek 1 kilo geri aldım. yeniden güçlenerek döneceğiz inşallah.
  • 36
    pandemi döneminde 104 kg'ya çıktım. 4 gündür (bkz: water fasting) uygulayarak ilk aşamada 100 kg'ya indim.
    bunu tavsiye etmiyorum, kendi motivasyonum için kilo verdiğimi görmek önemliydi. bu sebeple tercih ettim.
    sonraki süreci 6-18 intermittent fasting ile sürdürmeyi planlıyorum. spor ile desteklemenin önemini biliyorum, umarım onu da ekleyebilirim. 6-18 uygulayan arkadaşlar varsa, aldıkları sonuçları ve programlarını verirlerse sevinirim.
  • 37
    temelinde kalori açığı yatar, her diyet gibi. kısacası 2bin kalori yakiyor 3bin alıyorsanız, istediğiniz kadar fasting yapin bir ise yaramaz. bu sebepten yaptim kilo veremedim derseniz sebebi o kisa periyotta almaniz gerekenden fazla kalori almanızdir.

    onun dışında benim rahat hissettigim bir diyet degil, ben macro planlamali, protein agirlikli, kalori takipli besleniyorum. bu demek değil ki benim yaptigim daha iyi, ayni sekilde intermittent fastingde baska bir diyetten iyi diyemeyiz, bilimsel olarak kanitlanmadigi sürece.
  • 39
    galatasaray sözlükteki başlıklar arasında kendisine yer bulmuş diyet yöntemi.

    öncelikle başlıkta bahsedilen intermittent fasting diyeti, oruç tekniğine dayanan, gün içinde aç kalarak hızlı yağ yakma ve dolayısıyla çabuk kilo verme temeline dayalı bir beslenme şekli.

    ancak bu durum bir büyük yanılgıya yol açmamalıdır. bir kişinin herhangi bir diyet yöntemiyle zayıflama hedefine ulaşmış olması, başka bir kişinin de aynı yöntemle sağlıklı şekilde zayıflayacağını garanti etmez. tam tersi belki de bu diyet bir kişide güzel sonuçlar verdiği halde, başka kişi de büyük sağlık sorunlarının temelini oluşturacaktır.

    zaten diyet ve zayıflamadan ziyade kişi, sağlıklı beslenme kavramını esas almalıdır. yoksa kilo alınır, verilir. ama hedeflenen durum, verilen kilonun kalıcı olması mıdır, yoksa geçici bir süreliğine mi olmasıdır, bu da gözden kaçmaması gereken bir detay.

    sağlıklı beslenme; günlük olarak alınması gereken protein, karbonhidrat, yağ, mineral ve vitaminleri içeren gıdaların, sağlığı korumak, iyi hissetmek ve enerji vermesi için dengeli olarak tüketilmesidir. buradan diyetin, sağlıklı beslenmenin içinde yer alan bir eleman olduğu sonucunu çıkarabiliriz.

    öte yandan kilo vermek çok boyutlu bir olaydır. cinsiyet, yaş, hormon seviyeleri, genetik özellikler ve yaşam şekli başta olmak üzere kilo kayıplarını etkileyen pek çok kişisel faktör vardır.

    bu nedenle kişi ciddi sağlık problemlerine yakalanmamak için kulaktan dolma tavsiyelerden ziyade, mutlaka bir uzmana görünerek kilo verme işine atılmalıdır. çünkü yine tekrar etmek gerekirse zayıflama kişiye özgü bir durumdur. kimi intermittent fasting ile daha başarılı zayıflar, kimi dukan diyetiyle kimi de atkins diyetiyle. ama bunu kişi bir uzmana başvurarak tespit etmelidir. inanın bana beslenme ve diyetetik bölümleri laf olsun diye öğrenci yetiştirmiyor. bu işin bir dinamiği, kodları, usülleri var. siz zayıflarsınız belki ama bunun ne kadarını kas olarak, ne kadarını yağ olarak kaybetmişsinizdir, uzman gözetiminde olmadığınız sürece bilemezsiniz. ve kas kayıpları geri dönüşümsüz kayıplar olmakla birlikte, vücut bütünlüğünü baltalayan büyük bir sorundur. sağlık her şeyden daha kıymetli. uzman kontrolünde kişinin yaşam tarzı, sağlık durumu ve bünyesi göz önüne alınarak bir zayıflama rotası oluşturmak tek doğru yol. kaldı ki uzun süreli açlık durumları hipertansiyon gibi kritik sağlık sorunlarını da tetikleme riski barındırabiliyor.

    diyet listeleri esasen beslenme uzmanlarının verdiği örnek beslenme reçeteleridir. verilen listeler her bireyin yaşam standartları, sosyal hayatı, fiziksel özellikleri, yaş, kilo, boy, cinsiyet ve var ise kronik hastalıklarının ya da alerjisi olduğu besinlerin göz önünde bulundurulduğu, kişinin fiziksel aktivite düzeyi ve psikolojik memnuniyeti de belirlenerek her türlü özel durumuna karşın günlük ihtiyaçları doğrultusunda tamamen bireye özgü olmalıdır.

    diyet kavramı kişinin yaş, cinsiyet, kilo, boy, kronik hastalıklar, fiziksel aktivitesi göz önünde bulundurularak günlük alması gereken enerji ve besin gruplarının dengeli bir şekilde alınmasıdır. ne kısıtlı kalori ne de eksik besin öğesinin alınması durumu değildir. dengeli ve sağlıklı beslenince kilonuz zaten ideal kiloya yaklaşacaktır.

    tabii, diyet yapmak ve kilo vermek kolay bir şey olsaydı, inanın dünyada üstünde çok durulan bir konu olmazdı.

    önemli olan çabuk ya da çok kilo vermek değil, ideal kiloya sağlıklı ve kalıcı şekilde ulaşmaktır. bunun size uygun yöntemi de işini titiz şekilde yapan bir diyetisyenden geçer.
  • 41
    aralıklarla olmak üzere 3 aydır yapmakta olduğum beslenme şekli. ben bu süreçte sporsuz 8 kilo verdim. aslında kilo vermek adına yapılan beslenme şekli değildir, amacı mide ve bağırsakların yani sindirim sisteminin kendisini yenilemesini sağlamaktır. uzun süreli bir kaç öğünlü beslenen insanların yorulan sindirim sistemi stabil çalışmayaya hatta bozuk çalışmaya başlıyor, bunun önüne geçmek adına arada bir uygulamak gerekli. bununla birlikte ramazan ayının insan sağlığı için büyük önem arz ettiğini söylemek mümkün. tabi doğru beslenerek.

    açıkçası zaman zaman kabızlık sorunu yaşamaktaydım ancak bu beslenme şekli ile şişkinlik dahi yaşamadığımı ve gariptir ki kas kaybı da yaşamadığımı fark ettim. genellikle bir ay süreyle yapılıp normal beslenme şekline geri dönülür. tabi siz örneğin 4/20 uyguladığınız bu beslenme şeklinin 4 saatinde almanız gereken kalorinin üzerine çıkarsanız muhakkak kilo alırsınız, altında kalırsanız da kilo verirsiniz. ayrıca kilo vermek isteniyorsa 20 saatin açlığının yaratmış olduğu şeker isteğini "bana göre" kahve ile bastırabilirsiniz burada mümkün mertebe şekerlerden uzak durmak şart. ayrıca intertmittent fasting yaparken bol su içmek şart, aksi halde vücudunuz ödem yapacaktır bu da yağ yakmış olsanız bile tartıda sizi aslında hiç kilo vermemiş gibi gösterecektir. ben ödem atmak için bol su, yemeklerden önce de yeşil çay içiyorum.

    *sabah içilen kahve şekerinizi bir miktar yukarıya çekecektir. ancak günde bir bardaktan fazla içilen kahve yediğiniz her şeyi yağa dönüştürmenizde rol oynar. miktar önemli.

    2 hafta kadar kilo veremedim fakat son 1 haftadır spor yapıyorum ve tekrar kilo vermeye başladım.

    not: diyetisyen falan değilim, lütfen söylediklerime itibar edip sağlığınıza zarar vermeyin. yalnızca kendi yaşadıklarımı anlattım.
  • 42
    uzun süredir uyguladığım beslenme biçimi. 60 kilodan 54 kiloya indim. amacım zayıflamak değildi, sağlıklı beslenmekti. 8/16 şeklinde uyguluyorum. aslında bu saatler kendiliğinde gelişti. if'e başlamak için yapmamıştım. yaklaşık olarak 2 sene hiç seker kullanmadım. son 1 sene pandemi sürecine kadar sadece künefe için bu yasağı ihlal ettim. pandemi döneminde evde yaptığım tatlıları yedim.:)). genelde dengeli besleniyorum ama meyve pek yemiyorum. dahiliye doktoruna gittikten sonra bir diyetisyene giderek beslenme konusunda yardım almaya düşünüyorum. bir de verdiğim kiloları almayı.
  • 44
    gözle görülür şekilde kilo verdirmez. kilo verilmesi için kalori açığı oluşturulması gerekir. yani fasting sonrasında baklavaları, künefeleri, pizzaları götürürseniz yine fayda sağlamaz lakin yine de insanı inanılmaz derecede dinç tutan bir programdır. beslenmeniz nasıl olursa olsun, her öğün yemek yediğiniz günlere nazaran çok daha dinç olursunuz. bunu bir de sağlıklı beslenme ve sporla birleştirirseniz o zaman 20'li yaşlara geri dönerseniz. her yönden söylüyorum bunu.
  • 45
    resmen mucize bir beslenme şekli. otofaji mevzusuyla birleşmesi de cabası. beslenmeme ekstra dikkat etmeden 20-4 sistemiyle yağ oranımda inanılmaz düşüş yaşadım.
    bu dönemde ilk 1 hafta ağırlık antrenmanlarımda performans düşüşü oldu fakat 1 haftadan sonra eski performansın üzerine çıktım.
    şişkinlik, ödem gibi durumlar azaldı.
    açken sigara içemediğim için sigara tüketimim azaldı.

    ideal kiloma ulaşınca 20-4 yerine 16-8 e dönüp hep devam etmek istiyorum.
  • 46
    2 sene olmuş başlığa yazılmamış. o zaman yeni gelenler için yazalım.

    eğer şeker hastalığınız veya bunu yapmaya mani başka bir engeliniz yoksa, dünyanın en sağlıklı beslenme şekli, kilo verme, kilo koruma yöntemidir.

    önce işe girip sonrasında da evlendikten sonra, hareketsiz bir yaşam sebebiyle aldığım 15'e yakın kiloyu, 2018'de bu şekilde yaşayarak 16 haftada 16 kilo ve sonrasında da yanlışlıkla 20 kg vermeye kadar götürdüm.

    173 boy, 83 kg'ydim.

    ideal kilom 67-70'ti ben mal gibi abartılı devam edip 63 kiloya kadar düştüm ve hastalıklı bir görüntüye kavuştum sonrasında ise spor + beslenme ile 68-70 aralığına sabitledim kilomu.

    5 yıldır da ara ara kilo alsam da bu yöntemle dilediğim an, yediğime içtiğime dikkat ederek kilo verebiliyorum.

    en son bu kış aylarında başlayan alkol ve sağlıksız beslenme ile if'i de bozarak 76 kiloya kadar çıkmıştım.

    1 aydır sporu da arttırıp, beslenme ve saat kontrolünü daha disiplinli yaparak, alkolü de daha azaltarak 6,5 kilomu de verdim ve 69,5 kiloya düştüm.

    düzenli yürüyüş, bazen koşu, düzenli şınav çekmek dışında spor salonu durumu yok. açık hava seviyorum ben yaz/kış.

    bir dönem kickboks yapıyordum, o da müthiş bir spor, malesef hoca hamile kaldı, doğum yaptı vs kurs iptal oldu 1 yıldır o da yok.

    zaten biraz da o yüzden kilo aldım ya neyse.

    en nihayetinde bir kere daha 6-7 kilo verdim kısa sürede.

    zaten bu kilo verme olayının bence kolay kısmı kilo vermek, zor olan kiloyu korumak.

    aynı başlık altında benim entrylerime bakarsanız yıllar önce yaşadığım değişikliği görebilirsiniz.

    bunu da bu sabah poğaça, simit eşliğinde çay içen veya ulan yaşlanıyoruz ve göbekliyiz diyen sen için yazıyorum.

    41 yaşındayım. makine gibiyim :(

    (bkz: intermittent fasting/#2796161) bu entrynin ilham olduğu arkadaşlarım var, ben de başkalarından ilham almıştım, düşünen varsa okuyabilir. ayrıca bu halimden iyiyim bugün. ;)
  • 47
    22 yaşımdayken, 2017 temmuz-aralık arasındaki 5 aylık süreçte 26 kilo vermemi sağlayan beslenme sistemi. tabii azdan az çoktan çok gider, orası başka bir konu.

    boyum 1.93. fasting'e başladığımda kilom 122 idi. o dönem görece genç bir yaşta ve sporcu altyapılı olmamın avantajından da faydalandım. ağırlıklı olarak 16-8 saat, zaman zaman 20-4 saate kadar esneyen zaman dilimlerinde beslenmemi gerçekleştirdim. tamamen sağlıklı beslendim dersem yalan söylerim, haftada bir kaçamak öğünüm kesinlikle oluyordu, hatta bazen iki. ağırlıklı olarak bitkisel protein ve yeşil sebzeler tüketerek geçirdiğim bu süreci haftada 3 gün beni sıkmayacak düzeydeki cardiolar ile (20-25 dakika, 200-300 kcal) hafif ter atarak destekledim. 5 ayın sonunda 96 kiloya düşüp amiyane tabirle "tığ" gibi oldum. 96 kilo biri nasıl tığ gibi olabilir sorusunu duyar gibiyim, kas ve kemik kütlesi olarak çok acayip bir altyapı var. tek başına ellerimin bir 5-6 kilosu vardır zaten.

    sonraki süreçte, 2018 ocak ayında işe başladım ve büyük oranda masa başına bağlı kaldım. beslenme düzenindeki saatleri ve öğünün içeriğini/kalitesini tutturamamaya başladım. uzun süreler çalıştığım için evde yemek yapamamaya başladım ve alternatiflerim tuzla'da yaşamanın da etkisiyle ya hayvansal protein ya da fast food tarzı yemekler oldu hep. 2020 yılının hemen başında tamamen vejetaryen beslenmeye geçtiğimde yaklaşık 105 kiloydum, bu da fasting sonrası 13-14 ayda yaklaşık +9 kilo demek. aynı dönem düzenli spor yapmaya da başladım, içerik olarak ağırlıklı fonksiyonel ve anaerobik antrenmanlarıma düzenli devam ediyorum fakat yemek konusunda eskisi gibi iradeli olamadığım için bugün kilom yine 120-125 aralığına dayandı. yine altyapı ve anatominin katkısıyla gören biri en fazla 105-110 kilo olduğumu düşünse de vücut ağırlığının artması gündelik hayatınızı ciddi anlamda kısıtlamaya başlıyor. 6 sene önceki 122 kilo halime göre şu an çok daha fit ve kas kütleli olsam da hedef yeniden 105 civarına düşmek.

    sözüm özü, seni özledim if. en kısa zamanda şefkatli kollarına döneceğim ve beni yeniden ihya edeceğine inancım tam.
  • 49
    aç kaldığınız süre boyunca vücut kan şekeriniz düşer, belli bir süre sonra kanda şeker kalmayınca vücut enerji ihtiyacını karşılamak için depolara yönelir. yani ne kadar uzun süre aç kalırsanız o kadar çok yağ yakarsınız.

    lakin dikkat edilmesi gereken konu bu işi abartıp her gün aç gezerseniz belli bir süre sonra metabolizma hızınız yavaşlar, vücut kendini az yakma moduna alır ve daha enerjisiz bir insan olursunuz; ayrıyeten sadece yağ değil kastan da gider. bu yüzden abartmamak gerek.
  • 50
    kendi basima amatorce basladigim diyet.
    guncel kilo:86
    hedef kilo: 72
    boy:179
    yaş:28

    temmuz sonuna hedefe ulasmak istiyorum. haftada 1kg vermek istiyorum.

    bugun diyetimin 3uncu gunumdeyim.

    ogle 13:00 - 20:00 arasi yemek yiyorum. kesinlikle ekmek yok. diger 17 saate sadece sekersiz olmak kaydi ile sadece icecek tuketiyorum. kahve cay.

    bu diyeti deneyimlemislerden yardim bekledigim bi husus var. diyet saatlerini dogru uyguluyor muyum? yeme saatlerinde hangi yemeklere yonelmek gerekiyor? misal asagida yediklerim diyete ters mi? hangi besinleri tuketmeliyim?

    misal ilk gun menum:
    mercimek corbasi
    tavuk sote
    salata
    diyetin son saatlerine dogru marul, kuzu kulagi ve tereli salata ve elma

    ikinci gun menum:
    ezogelin corbasi
    kuru fasulye
    salata
    son yeme saatlerine dogru kuzukulagi, tereli, marullu, semizotlu icinde 13 tane cig badem olan bi salata ve meyve olarak erik, çilek,

    bu menuler diyete uygun mu? porsiyonlar normal bi porsiyon asiri yemiyorum.

    tavsiyeleriniz nelerdir? nasil yapsam daha iyi olur? zayiflayacagiz diye sagligimizdan olur muyuz?

    not:mobilden yazdigim icin hatalar vs olabilir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın