❮
132❯
  • 228
    galatasaray'ın 2013 senesindeki hali için konuşalım:

    1- kale: muslera müthiş, kesinlikle bırakılmamalı. yerine tek alınabilecek adam onur kıvrak, onu da trabzon bırakmaz artık.

    2 - sağ bek: eboue kalsın. zaten gökhan gönül dışında yerli sağ bek de yok.

    3 - stoper: semih'in yanına ömer toprak genç kaçar. tecrübeli bir stoper almamız gerekir, ujfalusi gibi. öyle yeri bir stoper de yok, yabancı alınmalı.

    4 - sol bek: hakan baltayla olmuyor. riera idare ediyor ama orijinal bir sol bek almamız şart. ülkede yerli sol bek olmadığı için, yabancı olmalı.

    5- orta sağa. selçuk'un yanına savaşçı bir ortasaha lazım melo giderse. ama formda bir meloya da hayır demeyiz. alper potuk yeterli değil, gökhan inler gelmiyor. yabancı olmalı oraya da.

    6 - sol kanat: amrabat iyi olur umarım. olmazsa da orada savaşacak ve de yaratıcı biri olmalı. "arda demeyin bana". yabancı birini bulmak lazım.

    7 - on numara: yabancı bir kilit açıcı almak lazım, diego olur, sneijder olur.

    8 - forvet: elmander eskisi gibi güçlü değil, çift forvet devam edeceksek burak'ın yanına sağlam bi adam almak lazım. genç semih filan olacak hali yok yabancı lazım.

    9 - sağ kanat: hamit formsuz, böyle giderse birini almak gerekir. volkan şen olacak değil ya. gökhan töre, sercan sararer yetersiz, yabancı olmalı.

    arkadaşlar, biliyoruz, takımın istediğimiz gibi olması için en az 8 tane filan yabancı oyuncu oynatmalıyız ilk 11'de. ama bu sınırlamayla mümkün değil. yani ya stopere ömer toprak'ı olur, serdar aziz'i olur, orta sahaya alper potuk'u olur, beğenmek zorundayız. almayacaksak da engin baytar'a, hamit altıntop'a, umut bulut'a destek olmak zorundayız. başka imkanı yok ki. gönül ister burak yılmaz'ı 15 milyon euro'ya satıp yerine daha komple görünen yabancı bi forvet almayı ama gelecek yıldan (tam olarak 2014- 2015 sezonu, 2013'e girdik varsaydım da) itibaren takımda ilk 11'de 6 yerli oyuncu olmalı, o yüzden "bunu istemiyorum, oraya yabancı gelmeli" diyen kişiler, artık bir taş oynatmanın kuleyi yeniden yapmak anlamına geldiğini bilmeli.
  • 229
    eskiden çok mantıklı bir sistem gibi geliyordu. şimdi ise çok saçma bir sistem. neden mi ?

    çünkü hiç bir takım altyapıya önem vermiyor. " ben 6 tane iyi yabancımı alırım , dalgama bakarım " diyorlar.

    türk oyunculara önem verilsin diye yapılan bu sınırlama , aslında türk oyuncuların zararına oldu. artık can sıkmaya başladı.

    altyapılar belli bir kaliteye gelseydi şimdiye kadar , olabilirdi böyle bir sistem

    eğer biraz tolerans tanınmazsa sınırlamaya , hiç bir zaman o istediğimiz yerlere gelemeyeceğiz gibi geliyor.

    olmasın demiyorum ama hiç olmazsa 7-8 yabancı falan oynayabilsin.
  • 231
    bence türk futbolunu geliştirecektir. hem de çok feci geliştirecektir.

    türk futbolunun altın dönemine bakın. 1958-2000 arası, her yapılan dünya kupasında favoriydik, ingiltere, polonya gibi rakipleri darmadağın ederdik ve yabancı sınırlaması en fazla ikiydi. ne zaman, 90'lı yılların sonuyla birlikte yabancı sınırlaması genişledi, 3 olan limit 6'ya çıktı, hagi gibi, alex gibi, guinti gibi adamlar türkiye'ye doldu, o zaman türkiye'nin uluslararası başarıları bitti. ne dünya kupası başarılarımız kaldı, ne avrupa şampiyonası zaferlerimiz.

    bence athletic bilbao gibi yapıp içeriye bir tane bile yabancı almamalıyız. böylelikle sınırlamasız şanlı zaferlerimize geri dönebiliriz.
  • 232
    türk futbolunun gelişmesindeki en büyük engel. net.

    arkadaş sizin amacınız türk futbolunun gelişmesi değil mi !?
    e bu futbol nasıl gelişir ? avrupa'da önemli işler yaparak.
    avrupa'da önemli işler yapabilecek türk futbolcun var mı şu anda ?
    yok.
    olması için ne yapman lazım?
    altyapıya yatırım yapman lazım.

    yabancıyı serbest yaparsın kriterlere bağlı kalmak şartıyla, nedir bu kriterler?
    misal ülkesinin milli takımlarında 25 maçtan az oynamış futbolcu bu ülkede oynayamaz dersin. sınırsız olur ama kaliteli yabancılar gelir.
    böyle olunca ne olur? kısa vadede avrupa'da söz sahibi takımlara sahip olursun.

    ha senin derdin yabancıyı sınırlayayım ama türk futbolunu geliştireyim ise; altyapıya yatırım yapmayı bütün futbol takımları için zorunlu hale getirirsin. bunu nasıl yaparsın?

    her hafta ota boka verdiğin para cezalarını, saha kapatmaları vs., dersin ki arkadaş bunları hepsini altyapıya harcayacaksınız yoksa kesilen cezanın diyetini ödemediniz şu kadar puanınızı keserim.

    bu işler bu kadar zor değil.

    demek istediğim şu; futbolumuzu yönetenler, bu futbolun gelişmesini istemiyor taraftarlıkları gözlerini kör ettiği için.
  • 233
    ah bi kalksa şu sınırlama; ben kendim biliyorum ibrahimoviç ile pirlo kolkola gelecekler, kendileri söyledi. pique'den söz almışlar öncelik galatasaray'da demiş. hep bu yabancı sınırlaması var diye biz geçen sene zapata'yı transfer ettik. yoksa ben kendim biliyorum; teyzemin kızı yönetime çok yakın, dergide de editör yardımcısı; o söylediydi; joe hart çok yakındı kalemizde, "yabancı sınırlaması var türkiye'de, ben buna karşıyım" dedi onun için gelmedi.

    bir de bu yabancı sınırlaması yüzünden türk oyuncuları çok pahalı oluyor, oysa ki şu anda görüyoruz yabancıları sudan ucuza geliyor, ingiltere'de milyarlara oynayanlara bizde yarı fiyatlarına, hatta dörtte birine oynamaya hazırlar. hepsi tff'nin sitesinde f5 yapıyorlarmış kalksa da yarı fiyatına türkiye'de oynasak diye. neden diye sormuşlar, türkiye cennet gibi, kebab çok güzel, belly dance çok güzel, elazığ hayallerini yıllarca kurduğumuz metropol demişler.

    yabancı sınırlaması türk futbolunun önünde ki engel sbt :(
  • 236
    bu konuyla ilgili ne zamandır uzun bir yazı yazmak istiyordum, nasip bugüneymiş.

    yabancı sınırlandırılmasının amacı nedir, öncelikle cevabı verilmesi gereken soru bu.

    benim aklıma gelen ilk ve tek cevap: türk oyuncuların önünü açmak, altyapıların gelişmesine katkıda bulunmak. bu iki madde dışında da aklıma bir başka şey gelmiyor.

    peki bu sınırlandırma amacına ne derece hizmet edebiliyor ?

    hemen söyleyeyim, hiç ! evet koca bir hiç.

    hemen gözümüzü kapatalım ve düşünelim, eğer yabancı sınırlaması olmasaydı arda'lar, semih'ler çıkmayacak mıydı ?

    - arda parladığı dönemde galatasaray'ın aynı bölgede oynayabilecek elinde carrusca ve heinz gibi iki tane alternatifi vardı. arda her ikisinden de daha yetenekliydi, parladı, hak etti formayı aldı, ondan sonra da yürüdü gitti.

    - semih'i ele alalım, semih şu anki semih olabildiyse bunda tomas ujfalusi'nin payı büyüktür. futbolunun belki de son dönemlerini yaşayan büyük şef, yanındaki yontulmamış tahtayı öyle bir yonttu ki, semih henüz 21 yaşındayken "büyük kaptan bülent korkmaz" esintiler sunmaya başladı. kadroda* 2 yabancı stoper olmasına ragmen yine kağıda ilk yazılacak ilk isim semih. yemişim yabancıyı.

    bunlara ek olarak, eger yerli bir oyuncu zaten düzgün yatıp kalkıyor, iyi çalışıyor ve formasını hakediyorsa kralı gelse alamaz formayı. yabancıya kulüpleri iten türk oyuncuların yetersizliğidir.

    bu yüzden bu yabancı sınırlandırılması, türk oyuncuların önünü açmak üzere yabancı oyuncuların sayısına getirilmiş bir sınırlandırma değil, türk futbolunun gelişmemesi daha doğrusu gelişememesi için getirilmiş bir sınırlandırmadan bir başka şey değildir.

    son olarak:

    2012 senesi şampiyonlar ligi şampiyonu chelsea'nin finaldeki ilk 11'inde 4 ingiliz.*
    2011 senesi şampiyonlar ligi şampiyonu barcelona'nın finaldeki ilk 11'inde 7 ispanyol.**
    2010 senesi şampiyonlar ligi şampiyonu inter milan'ın finaldeki ilk 11'inde 0 italyan.
    2009 senesi şampiyonlar ligi şampiyonu barcelona'nın finaldeki ilk 11'inde 6 ispanyol. **
    2008 senesi şampiyonlar ligi şampiyonu manchester united'ın finaldeki ilk 11'inde 6 ingiliz.*
    2007 senesi şampiyonlar ligi şampiyonu milan'ın finaldeki ilk 11'inde 7 italyan.*
    2006 senesi şampiyonlar ligi şampiyonu barcelona'nin finaldeki ilk 11'inde 3 ispanyol.*
    2005 senesi şampiyonlar ligi şampiyonu liverpool'un finaldeki ilk 11'inde 2 ingiliz.*

    diye gidiyor bu liste. futbolda, takım ruhu zart zurt tamam ama futbol iyi oyuncularla oynandığında başarı geliyor. elde de iyi futbolcu yokken, yaratacağım diye kıçımızı yırtmanın alemi yok.
  • 237
    "yabancı sınırlaması türk futbolunu geliştirecektir" lafı koca bir safsata. başka bir şeyi kapatmak için uydurulmuş bir söz bana göre.

    bunun asıl adı "ihracatı engellemek"tir. standart türkiye vizyonundaki kulüp başkanlarının çoğu takımını spor için yönetmiyor, futbol aşkıyla çalıştırmıyor. para için yapıyor bunu, isim için yapıyor.

    para kazanmayı sportif başarıyla yapmak, işin bir yolu. ama daha kolay bir yolu var: oyuncu satmak. sportif başarı zor, avrupa'ya gidemezsin galatasaray, fenerbahçe varken. ne yapacaksın, elindeki oyuncuları büyüklere satıp para kazanacaksın. ama onlar senden futbolcu almıyor, yabancı alıyorlar. yabancıların "malı" seninkilerden daha iyi. ne oldu? gitti mi ekmek kapısı?

    ne yapacaksın, diyeceksin ki ülke futbolu çok kötü durumda, sürünüyoruz. (not: ülke futbol tarihinin büyük başarılarının yüzde 90'ı yabancı sınırı 6 iken geldi. birçok ülkenin hayal bile edemeyeceği yerlere geldik büyük kupalarda. yabancı sınırı 2 ve daha azken türk futbolunun milli düzeyde başarısı yok. 0. ne avrupa kupası, ne dünya kupası. ilerlemeyi bırak, katılamamışız.) her neyse, tüccarlar diyor ki ülke futbolu fena halde, gelişmenin yolu da şu: ihracatı kısacaksın. herkes bizim "mallarımızdan" alacak. almak zorunda kalacak. böylece 1 eden oyuncumuzu 5 'e satabileceğiz. sonrası umurumuzda değil, ligi 12. sırada bitirir, seneye adam çıkarıp satmaya ve cebimizi doldurmaya devam ederiz.

    bence olay bu kadar basit. bunu demeleri imkansız, yabancı kısıtı türk futbolunu geliştirir diye sıfır dayanaklı bir şey atıyorlar ortaya. ilginçtir, bazısı cidden inanıyor buna.

    bugün futbolda ekol olmuş ülkelerin hiçbirinde bizimki gibi bir yabancı kısıtlaması yok. biz de o seviyeye gelmek için yabancı sınırı koyuyormuşuz. yani ileride kaldırabilmek için sınır koyuyoruz sanırım. muhteşem!
  • 238
    5-6 sezon önce desteklediğim bir uygulamaydı. ancak şimdi işler değişmeye başladı.
    bu değişimin bizimle doğrudan bir alakası yok. bizim de kasamıza para girmeye başladı; biz de istediğimiz, bize gelecek her yabancıyı alabilir hale geldik diye demiyorum bunu.

    avrupa futbolunun çehresi çok değişti. arap ve rus sermayelerinin futbola el atması ile yeni güçler bilhassa doğu avrupa'dan yükselmeye başladı. zenit dediğimiz takım, 70-80 milyon euro tutarında transfer bütçeleriyle önüne geleni almaya başladı. keza shakhtar donetsk. ayrıca manchester city, malaga gibi güçlü liglerin başaltı takımları iken iddialı hale evrimleşen kulüpleri de eklediğimizde rekabet zorlaştı.

    manchester city, chelsea, malaga, paris saint germain gibi takımlar bizim rakibimiz değil diye kabul edelim bir anlığına. ülke bazında ele alalım durumu.

    yabancı sınırlaması olmayan veya çok gevşek olan rusya, ukrayna ve portekiz liglerindeki yüksek bütçeli, petrol parasına konan takımlar sayesinde bu ülkeler uefa sıralamasında yükselişe geçtiler. bu 3 ülke de bizim önümüzde ve avrupa arenasına çıkan takımları bol brezilya aromalı kadroları sayesinde erken turlarda veda etmiyorlar.

    shakhtar ve dinamo kiev'in yanına, metalis kharkiv ve dnipro'yu ekleyen ukrayna'yı; uefa sıralamasında geçmemizin ihtimali yok. moskova'lı devlerinin yanına zenit st.petersburg, rubin kazan, anzhi gibi takımları ekleyen rusya'yı da yakalama şansımız bulunmuyor. brezilya pasaportlu oyuncuların yabancıdan sayılmadığı portekiz'de ise porto'nun hem sportif hem de ekonomik zaferlerini bir türk takımının yakalaması mümkün değil, zaten porto ile eşleştiğimiz zaman da kazanamıyoruz.

    şimdi demem o ki, yabancı sınırlaması koyarak yükseltmeyi düşündüğümüz türk milli takımı, portekiz, ukrayna ve rusya'dan oluşan bir grupta şu an bile kaçıncı olabilir ki zaten? türk milli takımını bu yabancı sınırlamasıyla dominant güç haline getirdik varsayalım, türk futboluna faydası ne olacak bunun? buyurun isveç milli takımı mesela. turnuvaların gediklisi, elemelerin bankosu... ama ortalıkta herhangi bir isveç kulübü var mı? eskilerin göteborg'u ayarında bile takımları kalmadı. ön elemeleri geçebilen yok. isveç milli takımı ne kadar başarılı olursa olsun, isveç ligi şampiyonlar ligi'ne sadece 1 ekip gönderiyor, o da 2 ön eleme turu atmak zorunda. keza uefa avrupa ligi'ne yolladığı takım sayısı ise sadece 2. bol elemeli serüvenlerden kurtulabilirlerse gruplarda 2-3 puan alıp eleniyorlar.

    özetle, ingiltere, almanya, ispanya gibi devleri bir kenara bırakalım. avrupa arenasında geçmek istediğimiz ve geçebilecek potansiyele sahip olduğumuz üstümüzdeki rakipler olan portekiz, rusya ve ukrayna; altımızdan bizi sıkıştıran isviçre, kıbrıs rum kesimi, belçika gibi ülkelerde olmayan veya çok gevşek olan yabancı sınırlamasını sadece biz bu derece katı uygularsak, rakiplerimizin gerisinde kalacağımız aşikar.

    ligimizin zevkli hale geldiğini zannedenler ise yengeç sepeti zihniyetine sahipler. yani kimse yukarı çıkmasın diye yukarı çıkmak isteyen yengeçleri aşağıdaki yengeçlerin sepetin içine doğru çekmesi örneği. zira bursaspor'u bir kenara koyarsak, eskişehirspor, sivasspor, kasımpaşa, antalyaspor yükseldiği için çekişmeli hale gelmeye başlamadı ligimiz. 4 büyükler kısıtlanarak aşağıya çekildiği için puan cetveli bu kadar sıkışık. yani zirvede toplanma değil aşağıda toplanma söz konusu. ve toplanmaya bakarak "çekişmeli oldu, güzel oldu" diyen malları hesaba katmamak gerekli.

    bugün manchester united, barcelona, bayern münih, paris saint germain gibi takımları bırak, porto, shakhtar, zenit gibi takımlarla bile çekişebilmemiz için sahaya 5 türk futbolcusu çıkartmamızı bekleyen köhne zihniyeti protesto ediyorum. değişime ayak uydurmamız lazım. artık yabancıları kısıtlayarak, içe kapalı ekonomi modeli gibi bir anlayış ile türk futbolunun gücünü ve marka değerini yükselteceğini sanan anlayışa ben bir sepet yumurta emanet etmem. gidip galatasaray'ımı emanet ediyorum şansa bak ki.

    önerim ise, ülkede 3 yılı dolduran yabancı oyunculara yerli statüsü verilmesi. illa hasan, hüseyin isimlerini alarak türk vatandaşı yapılması gerekmiyor. yerli statüsü verirsin olur biter. sınırsız yabancıdan daha da faydalı olur. zira galatasaray'da 3 sezondur oynayan bir yabancı, demek ki kaliteli yabancıdır. onu artık yabancıdan saymazsak türk futbolu zarar görmez. kaliteli bir oyuncu ile çıta yükselmiş olur. mesela milan baros ile yollarımızı ayırıyoruz madem, yerli statüsü ile gitsin sivasspor'da oynasın mesela. baros'lu, baroni'li, hilbert'li bir sivasspor; ve bunların yerine daha iyilerini almış bir galatasaray'ın maçı kuşkusuz daha zevkli geçer. her takımın kadroları bu ayara gelir 2-3 sezon içerisinde ve artık aşağıda değil, yukarıda toplanma başlar. uefa avrupa ligine giden bir eskişehirspor da ön elemede elenmez, ukrayna'nın dnipro'su gibi 5 galibiyetle grup bitirir. mert nobre'nin mersin idman yurdu'na yaptığı katkıya bakabilirsiniz örnek isterseniz. böyle ek statü kazanmış 2-3 kaliteli yabancı al, yanında kontenjan olan 5 yabancı al, 3 de türk oyuncu koy, kadronu böyle kur. bak bakalım daha mı iyi oluyor, daha mı kötü oluyor?

    doğru yol, sınırsız yabancı veya 6 yabancı sınırı değil, 3 sezondur oynayan yabancıya yerli statüsü verilmesidir. böylece yerli futbolcu piyasasının çok yıpranmasının da önüne geçilebilir. çağı yakalamaktan korktukça, çağın şartlarını belirleyenlerin gölgesinde kalmaya mahkum oluruz. bu ülkenin futbolunu kuzey kore'nin ekonomik modeli gibi bir futbol modeline sokarak güçlendireceğini zannedenleri acilen sağduyuya davet ediyorum. hangi çağda, nasıl bir futbol dünyasında yaşadığımızın farkında mısınız?
  • 240
    saçmalığın daniskası olan sınırlama.

    bir ara bu konu ile ilgili bir araştırma yapmaya kalktım. transfermarkt'tan üst düzey bütün takımların kadrolarına ve barındırdığı kendi milliyetlerinden oyuncuları sıraladım. baya uzun sürdü ama bu işlem, sıkıldım bıraktım. bir de baya kötü göründü entry, kimse okumaz diye göndermedim.

    aklımda kalan detaylara değinirsem;

    italyan takımlarından bazıları * ülkelerindeki bütün milli italyan oyuncuları toplamış, bu şekilde bir sinerji oluşturmuş. ortak milliyet, ortak dil, ortak kültür gibi avantajlarla başarı amaçlamışlar, amaçlarına da ulaşmışlar. italya'da yabancılara yönelik bu tür bir sınırlama bildiğim kadarı ile yok. inter'in kadrosu her zaman ismiyle doğru orantılı olarak yabancı ağırlıklı olur mesela.

    ingiliz takımlarında yerli-yabancı ortalaması takımların oyuncu kalitesine bağlı. kaliteli oyuncu oynar, yerli/yabancı durumuna takılmaz kimse. mesela manchester united ingiliz oyuncuları çoğunlukta olan bir takımken chelsea, manchester city gibi takımlar milliyet olayına takılmadan direk oyuncunun kalitesine göre iş yapıyor. bildiğim kadarı ile ingiltere'de yabancı oyunculara yönelik bir sınırlama olmazken, altyapı'ya yapılan yatırımlara bakılıyor olması gerek. %100 net bilgim yok.

    ispanyol takımlarında yerli-yabancı durumu avrupa birliği dışından 3 oyuncu oynatma hakkı veriyor. brezilyalı, portekizli oyuncular sınırlamadan mustarip değil.* zamanında barcelona'da rüştü bu avrupa birliği olayından forma giyememişti. onun dışında barcelona altyapıya yaptığı yatırımlar dolayısı ile ispanyol oyuncu daha fazla tercih ederken real madrid yabancı oyuncu ağırlıklı. buna rağmen ispanya milli takımının kadrosunun %85-90'ı barcelona-madrid karmasından oluştuğu ve bu kadronun 4 as oyuncusunun* madrid'den çıktığı da ortada. ayrıca bilinenin aksine madrid'in altyapısı aslında* iyidir ve sadece casillas'ı çıkarmamıştır. juan mata ve soldado da madrid altyapısından çıkmadır. zamanında guti, raul gibi ispanyol futbolunu ilerleten futbolcular da madrid altyapılıdır. araştırsak devamı da gelir. ispanya'nın diğer üst düzey takımlarından malaga ve sevilla yarı yarıya ispanyol/yabancı tercih ederken valencia yabancı oyuncu ağırlıklı bir kadro kurmuş.

    almanya'da altyapının üst düzey olduğu zaten biliniyor. yabancı sınırlaması konusunda net bir bilgim yok ama almanlar genelde kendi oyuncularını kendileri yetiştirme ve alman disiplini ile kadro kurma eğilimindeler. bayern ve borussia alman ağırlıklı birer kadro kurarken schalke'de yabancı ağırlığı gözlemleniyor. özellikle borussia son dönemlerde altyapıya yaptığı yatırımlar ve altyapıdan çıkardığı genç oyuncularla ön plana çıkan bir ekip.

    ülkemize gelirsek ilk 11'de 6 yabancı oynatabiliyoruz. altyapı ile ilgili bir zorunluluk yok. bazı hususlarda çok ufak yaptırımlar var. seneye yabancı sayısı 5'e düşürülecek. yabancı oyuncuların ve hocaların ülkemize kattığı değerler ortada. ülkemizde antrenman kavramı derwall sayesinde avrupa standartlarına çıktı. popescu, hagi gibi oyuncuların o sırada as kadroda oynayan oyuncuları bırakın, altyapıda top toplayan arda gibi gençlere bile neler kattığı aklı mantığı olan herkesin fark edebileceği bir gerçek. yabancı saçmalıkları yerine altyapı ile ilgili zorunluluklara gerek var bu ülkede. başarının geldiği her dönemde başarıyı getiren unsurların %80'i galatasaray ve galatasaray altyapısı kaynaklıysa, şuan bile a takımında altyapı destekli en fazla oyuncunun oynadığı takım galatasaray ise diğer takımların da üzerine düşeni yapması için farklı düzenlemeler yapılası gerektiğinin işaretidir.
    saçma sapan yabancı kurallarının ülkenin futbol anlayışını düzelteceğini düşünmek bu ülkedeki bütün futbol yetenekli insanların almanya'ya göç edip orada çocuklarının futbolcu olduğu gibi saçma bir düşünce ile eşdeğerdir. bir kaç milyon türk'ün yaşadığı almanya'da 70 milyonluk türk nüfusundan fazla oyuncu çıkıyorsa, konunun yabancılarla alakası yok demektir.
    bu ülkede ufak yaştaki futbola hevesli çocuklar bir takımın altyapısında yer alabilmek için aylık 50-100 liralık aidatlar verirken, senin yarıştığın diğer ülkelerde sadece spora yönelsinler diye altyapıya giren çocuklara aylık maaş bağlanıyorsa senin gidecek çok yolun var demektir. sen yabancılarla uğraşa dur.

    eksiğim, yanlışım varsa düzeltin.
  • 241
    türk takımlarının avrupada başarılı olmasının önündeki en büyük engeldir. tamam avrupa maçlarında böyle bir sınırlama yok fakat kendi liginde forma giyemedikten sonra bu adam nasıl form tutacak da avrupa'da oynayacak.

    galatasaray açısından ele alırsak semih, selçuk, burak ve hamit dışında banko ilk 11'e koyabileceğimiz türk oyuncumuz yok. bu haliyle bile 7 yabancıya maç içinde ihtiyacımız var. kaldı ki bu oyunculardan biri sakatlansa yerine koyabileceğimiz türk oyuncumuz da yok.

    yabancı sınırlaması komple kalkarsa anadolu kulüpleri mülteciliğe başlayabilir. bu yüzden tamamiyle kaldırılması da pek mantıklı gelmiyor.

    benim isteğim ilk 11'de 8 yabancı sınırlamasının olması. hem böylelikle anadolu takımlarındaki türk topçular büyük takımlara yüksek fiyatlarla transfer olmasının önüne geçilir, hem bu oyuncular 3 büyüklere transfer olmak için daha çok çalışır.
  • 242
    komple kaldırılıp yerine gelebilecek ( altyapı dan oyuncu bulundurma zorunluluğu gibi ) kurallar ile beslenmesi gerekilen sistem.

    belki korkulabilir yerli yetişmeyecek diye. hayır efendim aksine belki çok daha büyük oyuncular görmek durumunda olacağız hem de daha düşük maliyetle.

    mevcut ve gelecek kısıtlama ile talep artıyorken arz değişmiyor, hatta kalite olarak lig ve oynanan futbol yerlerde olduğu için arz daha da düşüyor. bu sebeple talep artarken arz duşuyorsa malum fiyat artıyor. halbuki arzı arttırıp(hadi geçtim arttırmayı şu an ki gibi olsa dahi ) talebi düşürdüğünüz zaman hasan ali ler yiğitler 4-5 milyoncuğa değil de 1-2'ye temizinden alıcı buluyor.

    dediğim gibi, kadroda bulundurulması gerekilen alt-yapı oyuncu sayısı ve benzeri kurallar ile desteklenebilir.

    lan zaten sen alabileceğin yabancıya yakın kalitede daha düşük maliyetli yerli bulduğun zaman* onu alırsın, neden daha fazla veresin ki. ne krismıs derdin kalır ne de ortama uyum sağlama, evimi özledim :( triplerini çekersin. klüpler her türlü türk'ü tercih eder illa ki. biz de istanbul cogozel, yemekler harika vandırful siti pohpohlamalarından bir nebze olsa dahi kurtulmuş oluruz. yapılacak uygulama sadece arz-talep dengesini olması gereken seviyeye çekecektir. korkmamak lazım.
  • 243
    sadece takimlarin avrupa'da basali olmasini degil, turk futbolcularin da onunu tikayan aptalca uygulama.

    niyetim hic bi futbolcuya bok atmak degil sadece ilk anda aklima gelen isimleri yazcam. aydin yilmaz, emre colak, batuhan karadeniz, bekir irtegun, salih ucan, oguzhan ozyakup, olcan adin, cenk tosun, sercan yildirim, volkan sen, serdar kesimal, alper potuk vs.... gercekten aklima gelen yerli oyunculari oylesine yazdim buraya. simdi bu isimlerden birisi olsan sen cok karakterli yani caliskanlik anlaminda karakterli degilsen ya da cok buyuk ideallerin yoksa ne bileyim seni kamcilayacak bir sey yoksa neden calisasin ki. su yukarda ki isimler oyle ya da boyle bir sekilde kendilerine yer bulacaklarini bildikleri icin bence o kadar rahatlardir ki. mecbur cunku takimlar az cok kalburustu olduktan sonra yerli isimlere. zaten caliskan olan oyuncular bir sekilde yollarini buluyor kac yasinda da olsa kendisini gelistiyor. mesele burak yilmaz en bariz ornek. ya da tam tersine arda turan. arda niye kendisini kasacakti ki burada oynarken. oyle ya da boyle bi yetenegi var ve galatasaray gibi bir klupte oynamasina yetiyordu bu. tamamen tersini dusunebilirsiniz saygi duyarim ama durum bu bana gore. adam gittikten sonra ne halde burdayken ne haldeydi en basitinden.

    ayrica bu rahatligi gectim bu sacma uygulamanin cok buyuk bi zarari daha var bana gore. ulke de ne zaman az cok bi oyuncu parlasa yerli ve genc hemen buyuk takimlar pesine dusuyor. en basitinden bjk'nin aldigi stoper adini bile unuttum sakatlanan hemen basina usustu buyuk takimlar ya da serdar kesimal. ama bu oyuncular daha pismemis durumdalar, kendilerini aslinda ispatlamamis durumdalar. ama buyuk takimlar ben almassam o alir derdinde oldugu icin hemen almaya calisiyor ve buyuk takim baskisi ya da kadrosu itibariyle resmen harcanip gidiyor pek cok isim. dusununce akliniza eminim nice isimler gelecektir ne umitlerle alinan ve harcanan. geliyor 1-2 mac oynadi hop olmadi klube de korel ondan sonra senin yerine harcancak isimler nasil olsa cikacaktir. oysa diger ulkelerde boyle mi adam yillarca bekleniyor, izleniyor, kendisini ispatlanmasi bekleniyor ve alindigi zaman o takimin seviyesine yaklasmis oluyor gercekten, gerektiginde de cikip aslanlar gibi oynuyor. olay pismek gercekten, kendisini ispatlamak ama ulkedeki bu sacma uygulama buna izin vermiyor. arda gitti geldi sonra parlamadi mi? simdi kadrodaki oyuncular icin aynilarini dusunmuyor muyuz? kiralik versek biraz oynasalar sonra gelseler diye. iste bu uygulama olmasa o adamlar o asamayi asip hazir bir halde gelmis olacaklar.

    baska bir yerde var mi bilmiyorum ama harbiden aptalca bi uygulama bana gore. ulke futbolu gelissin istiyorsan gidersin altyapiya yatirim yaparsin. adam gibi hocalar olur oyuncularin basinda. belirli bi sistemin, ekolun olur. kendine ozgu olmasina gerek yok git al kopyla, yapistir ama bir sistemimiz olsun. oyuncular yetistirilsin.

    buyuk takimlara verdigi zarara girmiyorum bile. sol bek yabanci olmak zorunda, e kaleci de onur, volkan, tolga haric yok. sag bekte yok. e stoper de yok. e kanat zaten ezelden beri yetismiyor. forvet burak olmasa bana gore yine yok. umut bu takimda yedek olur her turlu saymiyorum. napcaz bu durumda? sampiyonlar liginde son 8 takimi her zaman uzaktan izleyecegiz ya da sansa kadere bi altin nesil bekleyecegiz.

    hem zaten her takim kendi altyapisindan cikan oyuncuya sahip cikar daha cok sever siz kaldirin siniri cikacak oyuncu yine cikar. su sozlukte semih'in yerine adam isteyen var mi? yok. ya da zamaninda arda'nin yerine o da yok.

    yanlis gelebilir bilmiyorum bence durum budur.
  • 244
    --- alıntı ---

    (1) kulüpler, istedikleri sayıda yabancı uyruklu futbolcu ile sözleşme imzalayabilirler.
    müsabakalarda 8 yabancı uyruklu futbolcu 18 kişilik müsabaka isim listesine yazılabilir,
    ancak aynı anda en fazla 6 yabancı uyruklu futbolcu oynatılabilir.
    (2) 2013-2014 sezonunda kulüpler, en fazla 10 yabancı futbolcu ile sözleşme imzalayabilirler ve
    6 yabancı uyruklu futbolcu müsabaka isim listesine yazabilirler.
    (3) 2014-2015 sezonunda kulüpler, en fazla 8 yabancı futbolcu ile sözleşme imzalayabilirler (gbkz: ve 5
    yabancı uyruklu futbolcu müsabaka isim listesine yazabilirler).

    --- alıntı ---

    http://www.tff.org/...-Statusu-2012-13.pdf
  • 245
    rezilin de ötesinde olan türk futbolunu, yabancı sayısını azaltarak kurtacağını düşünen tff'ye sahibiz. ya kafaları iyi, ya da fazla ciddiler. şu zamana kadar yabancı sınırının türk futboluna sağladığı bir yararı bana kim söyleyebilir? o sınır yüzünden mehmet topuz'a 9, gökhan ünal'a 5, ismail köybaşı'na 5.5, sercan yıldırım'a 3.5 mio euro gibi inanılması güç paralar ödendi. bu liste daha da uzar gider, daha nice futbolcular yazılır buraya. ben de türk futbolcusu olsam, benim de kafam rahat olur. niye? çünkü beni oynatmak zorundalar. niye gelişmek için kendimi yorayım ki? emin olun bu kafada devam eden tonla futbolcu var, her kulüpte.

    bir de, ''yabancılara çok para ödeniyor.'' klişesi var. ödenir tabii, zaten kötü yönetilen kulüplerimiz, isim yapmış ve artık bitmiş yabancı oyuncuları almak için kamyonla para döküyor ortaya. sırf forma satışı ve itibar için. bunun sonu da mali krize, ibra edilmemeye kadar gidiyor.

    asıl olması gereken ne? yabancı sınırının kaldırılması.. eğer yabancı sınırı kaldırılırsa, zaten kulüpler bir yere kadar isim yapmış ecnebi futbolcu getirebilir ülkeye, bütçeler belli(finansal fair-play de geliyor sonuçta). sürekli yabancı futbolcu geldiği için, bizim montofon türk futbolcularının da etekleri tutuşacak. sonuçta yabancı sınırı yok ve onları oynatmak zorunda olmayacak takımlar. böylece, kendilerini geliştirmek zorunda kalacaklar. çalışmak, fit olmak, güçlü olmak zorunda olacaklar.

    ama tabii, yabancı sınırının kalkmasından sonra, ''en az dört tane alt yapıdan futbolcu a takımda bulunmak zorunda.'' gibi bir kural getirirsin, daha şeker olur. tabii bu dediklerimin hepsi ütopya, bunların hiçbiri olmayacak. bir şeyden anlamayan, sadece rant peşinde koşup parasının derdine bakan, herkesin gönlü olsun diye etliye sütlüye dokunmayan kulüp yöneticileri, yayıncı kuruluş ve federasyon olduğu sürece, bizden bi' nane olmaz.

    sevgiler.
  • 246
    sınırsız olmalıdır. böylece türk oyuncular götü serip yatmak yerine çalışmak zorunda kalacaklardır. ayrıca yurt dışında oynama oranı da artacaktır ki futbolcuların genel kültürleri açısından çok önemli ve çok öğretici bir deneyim olacaktır bu.

    ama biz demode yöntemlerle türk futbolunu kurtarmaya çalışıyoruz. eminim çok başarılı oluruz. eminim.
  • 247
    rezillik örneğidir. başka bir açıklaması yoktur. bir işe yaramayan topçuların "ben nede olsa bu takımdan kesilemem, sal gitsin" demesine neden olacak, 1 liralık oyuncu değerini 8 liraya çıkaracak, "nede olsa bir şekilde takımda kendime yer bulurum" diyen genç ve yetenekli futbolcuların çalışma hırsını kaybetmesine neden olacak bir uygulama.
    ama kimin umurunda, hala bu ülkede yabancı sayısı azalmasının nedenini yerli oyuncuların gelişimesine neden olacak bir durum zannedenler var. yazık. hatta "bakın voleybola, yabancı sayısı azaldı ve şaha kalktık" benzetmesini yapacak sözde akıllılar da var.

    (bkz: türkiye'de futbol menajeri olmak)
    (bkz: türkiye'de futbolcu menajeri komisyonları)
    (bkz: menajer oyunları)
    (bkz: ilhan cavcav)
    (bkz: bülent uygun)
    (bkz: kulüpler birliği)

    kısaca futbol godamanları bir araya gelir ve aralarında karar alır: "kardeşim sahada 6 yabancı var. şu bizim alper* gibi avrupa ve afrika'da sürüyle topçu var 1 milyona gelecek. indirelim şu sayıyı, türk gençlerinin önünü açalım. alper'i de 7 milyona satarız. 1 milyon'da benden size hediye olur. "

    biz neden porto gibi olamıyoruz deriz hep. olamayız sevgili arkadaşlar. adamlar futbolcuları bulup, görüp deniyorlar. var mı senin deneme şansın? aldığın futbolcu takıma katkı vermeye mecbur çünkü sınırlı sayıda oyuncu alabiliyorsun. şu an devre arası transfer sezonu. diyebilir miyiz ki şu adamı alalım iyiye benziyor, iyi potansiyel var, 1 milyon euro bu adam için risk almaya değer. diyemeyiz tabi. tecrübesiz deriz, ne gerek var bu adam için kontenjan doldurmaya deriz.

    ama adamların öyle derdi yok ki, alıyorlar, deniyorlar, tutarsa köşe oluyorlar. pepe ve bosingwa için 1 milyon euro, lisandro lopez için 2,5 miyon euro riske edebiliyorlar. hatta bonservisi yok ama potansiyeli var(ricardo carvalho), alalım deneyelim bakalım diyorlar.
❮
132❯
App Store'dan indirin Google Play'den alın