• 203
    doğru yapıldığı takdirde işe yarayan ve vücudunuzu forma sokan spordur. ayrıca sıkça sorulan bir kaç soruya da cevap vermek niyetindeyim. yeni başlayacak olan arkadaşların hevesi biraz kırılacak ama bunlar gerçekler.

    1 - yağlar kasa dönüşmez.

    2 - vücutta bulunan yağı eritmek için kalbinizi hızlı çalıştırmalısınız. götünüzden ter akana kadar koşacak, bisiklete yada eliptik bisiklete bineceksiniz.

    3 - sadece mekik çekerek göbek bölgesindeki yağları eritemezsiniz.

    4 - 3 ayda internette gördüğünüz elemanlar gibi olamayacaksınız. buyrun o elemanlardan biri; http://31.media.tumblr.com/...pep1rzuuteo1_500.jpg

    5 - türk halkı arasında adı çok duyulan adonis ve karın kasları çalışmak mutfaktan başlar. yani öyle kolay işler değil.

    6 - her insanın genetik yapısı farklıdır. benimde böyle göğüslerim, karın kaslarım olacak mı ? diye düşünmeyin. çalıştıkça göreceksiniz.

    7 - bilgisayar başında oturup video izlemek sizi forma sokmayacaktır. icraat lazım icraat. *
  • 204
    zannedildiği gibi dönemsel bir olay değil hayat boyu sürmesi gereken bir hayat tarzıdır.
    yaz geliyo vücut yapayım diyipte bir sonuç beklemek hüsranla sonuçlanır.

    en önemlisi de beslenme biçimidir. bir vücudu şekillendirmek ve geliştirmek için öncelikle beslenme biçimi büyük önem taşır. vücut beslenmeye, antrenmana verdiği reaksiyondan daha fazla reaksiyon verir.

    vücut geliştirmenin yüzde 60'ı beslenme yüzde 30'u antrenman ve yüzde 10'u dinlenmek ile alakalıdır.

    aynı şekilde kısa vadeli değil uzun vadeli düşünüp 3-4 ay net sonuçlar almadan kararlılıkla devam etmek gerekir. düzgün bir diyet, sağlam antrenman ve iyi dinlenme ile 1 senede gözle görülür ciddi değişiklikler elde edebilirsiniz.

    çok meşhur six-pack leri çıkartmak için sürekli mekik çekmek yerine vücuttaki yağ oranını azaltmak gerekir. zaten hali hazırda var olan kaslar görünmeye başlayacaktır sonrasında.
    fakat bunun için vücut yağ oranının %10-%9 un altına inmesi gerekir.

    ben ömrümün sonuna kadar yapmayı düşünüyorum. çünkü her türlü hastalığın tedavisi de aynı zamanda spor. sağlıklı yaşamak herşeyden öte gelir. güzel bir vücuda sahip olmanın verdiği özgüven de tabi bonusu.

    protein tozlarından falan kesinlikle uzak durun. sağlıklı yaşam amacıyla yola çıkıp karaciğer ve böbreğinizi riske atmak çok saçma bir hareket.

    hırsla kararlılıkla devam etmek ve asla bırakmamak gereken bir spordur. mental zorluğu bence fiziksel zorluğundan daha fazladır. aynı şekilde beslenme konusunda da alışana kadar zorluk çekebiliyor insanlar.

    hızlı sonuç almak isteyenlere birkaç tavsiyem var:

    1-rafine şekeri hayatınızdan çıkartın, bal ve meyvelerden alın şekeri. rafine şeker vücudun tanımadığı bir madde vücutta-kanda kalıyor. çok zararlı vücuda.
    2- beyaz ekmek,lavaş, pogaça, simit gibi basit karbonhidratları, komplex karbonhidratlarla, tam tahıllı ekmek,bulgur,pirinç,mercimek gibi besinlerle değiştirin.
    3-vücudun ihtiyacı olan yağları, fındık,ceviz,badem gibi kuruyemişlerden, sütten, yoğurttan, peynirden ve gerektiğinde de günde 1 çorba kaşığını geçmeyecek şekilde zeytinyağından alın.
    4-kilo vermek istiyorsanız haftada 4-5 gün kardiyo yapın, kilo almak istiyorsanız haftada 1-2 günden fazla kardiyo yapmayın.
    5-hiçbir zaman açlık hissini yaşamayın. açlık hissi metabolizmanın yavaşladığı, ve antrenmanlarda kazandıklarınızı kaybettiğiniz anlamına gelir. aç kalmayın ara ara bol bol yiyin.
    6-uykudan önce az yağlı peynir ve kuruyemiş yemeniz uyku esnasında da kas gelişimine neden olacaktır.
    7-herşeyi bir arada yemeyin, vücut her besinin faydasını ayrı ayrı alsın. mesela yemeğin yanında yoğurt yemek yerine yemekten 1-1.5 saat sonra ara öğün olarak yiyin.
    8-antrenmandan sonra maksimum 30 dakika içinde 1e3 oranında (1gram protein-3gram karbonhidrat) protein ve karbonhidrat alın. (en iyisi çikolatalı süt, nesquikte bu oran tamı tamına tutuyor) 1 yada 2 küçük kutu vücuda göre yeterli.
    9-günlük su tüketimini 2 litrenin altına düşürmemeye çalışın.
    10-antrenmanları abartmayın, sıkılmayın, tekdüzelikten çıkıp değişik aktivitelere vücudu şaşırtıp zorlayın.

    sadece bu yazdıklarımla 1.5 ayda 2.200 gram yağ kaybedip, 450 gram kas kazandım. sadece beslenme ile bile değişiklik görebilirsiniz. antrenman kas gelişimini hızlandıracaktır tabiki.

    şahane bir vücut için yola çıktınız bunu asla unutmayın...
  • 205
    kökeni bütün spor disiplinlerinden öncesine dayanan yardımcı aktivite. bütün olarak bir spor değil, disiplindir. bu disiplin beslenmeden uykuya kadar çok şeyi kapsar. uzak doğu dövüş sporlarından futbola kadar her türlü hareketli sporda destekleyici bir disiplindir. eklektik bir düzenle icra edilir.

    özellikle son yıllarda amerikan zihniyetinin de etkisiyle tek tip adam ortaya çıkarma çabalarına kurban gitmektedir. türkiye özelinde ise doping vakaları inanılmaz düzeyde arttı. federasyon mimli ve kapanma tehlikesiyle de karşı karşıya. özellikle halk arasında "yer altı" denen salonlarda steroidler peynir ekmek gibi öneriliyor insanlara. kolay yoldan şişmenin -gelişmenin değil- yolu oldukları için de bilinçsiz insanlarca çok satın alınıyorlar.

    gel gelelim sosyal medya yayıldığından bu yana her yer, vücut geliştirme yapan kişilerin herkese öneriler yaptığı ve kafa karıştırıcı dezenformasyonun cirit attığı bir yer oldu. kişiler kendi tecrübelerine dayanarak herkese aynı tavsiyelerde bulunuyorlar. özellikle ekşi sözlükte bu durum o kadar belirgin ki, her gün birileri o başlıkta şunu bunu yapın diye icazet veriyor.

    bu disiplin bireyseldir, yarışmacı değildir, eğitim odaklıdır. bu disiplinle uğraşanların yarışacağı tek şey, kendi kapasiteleridir. kendi kapasitesi dışında, diğer insanların kapasitesiyle yarışmaya kalkan, doğrudan disipline aykırı davranmış olur.

    bunlar bir yana, idman ve beslenme konusu çok çetrefilli bir konu. özellikle beslenmede her bireyin durumu ayrı değerlendirilir ve amaca yönelik çalışmalarla beraber beslenme de dizayn edilir. vücut geliştirme dışında vucüda doğrudan zarar verdiği belirgin olan belli başlı şeyler vardır. bunlar bir yana, artık git gide ezbere bilgi haline gelmiş olan şeyler de vücut geliştirme camiasında tabu haline geldi. amerika'da bu iş bilimsel bazda da çok fazla değerlendirildiği için, tabular orada daha az. fakat türkiye'de inanılmaz bir ezbere bilgi var. ben naçizane bazılarını yazmak istiyorum:

    1) yağların basit karbohidratlar kadar tehlikeli addedilmesi:

    vücut geliştirmeyi bir yana bırakıyorum, bu önkabule dayalı diyetler insan vücuduna da büyük bir zarar veriyor. bunun temeli de maalesef zamanında amerika'da yayınlanmış olan ve temelinde tahılların bulunduğu besin piramidinin bütün dünyaya "kabul ettirilmesi."

    gerçek ise bundan çok farklı. zira bazı belli başlı yağlar vücut için olmazsa olmaz önem taşırlar. bu yağlar şunlardır: tereyağı, zeytinyağı, kabuklu kuruyemişlerden alınan yağlar ve balık yağı. doymuş yağların şeytanlaştırılması yanlıştır. hayvansal yağlar hem enerji kaynağı olarak, hem hücre sağlığı için son derece önemlidirler. belli başlı vitaminlerin sadece yağda çözündüğünü düşünürsek, bunun için de fayda sağlarlar.

    omega 6/3 oranının 1'e yakın olması için çoklu doymamış yağlar yerine tekli doymamış yağlar ve doymuş yağların tercih edilmesi daha doğrudur. omega 6 yağ asidinin birçok faydası olsa bile, omega 3 ile arasındaki orantı omega 6 yönüne kaydığında vücutta arıza çıkma ihtimali artar. günümüzde bu oran 30 / 1 civarı olduğu için, omega 3 kaynağı olan balık yağı -her ne kadar tasnifte çoklu doymamış yağ olsa da- ve avokado gibi bazı besinlerin yağları çok faydalıdır.

    yağları abartmadan, özellikle tereyağı ve zeytinyağını, almak kilo aldırmayacağı gibi, vücutta yağ yakan enzimleri tekrar ortaya çıkarır. basit şekerin ve rafine gıdaların çok alınması lipid metabolizmasını bozar. lipaz enziminin düzgün çalışması, daha kolay yağ yakımı demektir. bu da yağ miktarını kısarak değil, kaliteli yağları arttırarak olur.

    2) kolesterolü öcü yapmak:

    özellikle hayvansal gıdalar yüksek kolesterol barındırdığı için şiddetle kısıtlanır, kırmızı et tercih edilmez, hayvansal yağlardan kaçılır. bu da bir tabudur. halbuki kolesterol zararlı olmasını bir yana bırakın, vücut için olmazsa olmazdır.

    en basit örnek, vücudunuzun herhangi bir yerinde en ufak bir yaralanma olduğunda o bölgedeki kolesterol oranı yükselir. bunun sebebi de kolesterolün vücutta onarım işlerine girişmesidir. tıkanan bir damarda bulunan kolesterolün de orada bulunma sebebi tam olarak budur. (düşük kolesterollü ve karbohidrat bazlı beslenmelerde kalp - damar hastalığına yakalanma riski çok daha fazladır.)

    kolesterol öncelikle hücre zarında sağlamlık meydana getirir. hücre duvarını sağlam tutar. kolesterolden fakir beslendikçe, yani doymuş yağları kesince, hücre içine geçen çoklu doymamış yağlar hücre duvarını yumuşatır. kanda bulunan kolesterol de dokulara doğru yol alır. amacı da sertlik sağlamaktır. işte doymuş yağlar kesildikten sonra meydana gelen kolesterol düşüşünün sebebi de budur. bu da hücrenin güçsüzleşmesi ve enflamasyona yol açan bir zincirleme reaksiyona sebebiyet verir.

    tıkanan damarda kolesterol oranı en fazla %3 civarıdır. geri kalan maddelerden en belirgibi bazı kalsiyum birikintileridir. damar tıkanklığı ve kalp problemlerinin en önemli sebebi de yine basit şeker ve unlu gıdaların çok yenmesi.

    3) kilo vermek için günlük kalori ihtiyacının altında kalori alma eğilimi:

    bu konunun iki yönü var:

    a) kilo alıp vermenin mahiyeti hakkındaki düşünüş
    b) kalori hesabına gereğinden fazla önem vermek

    kilo almak veya vermek dediğimiz şey kaba hatlarıyla 77 kilodan 70 kiloya düşmekse eğer, bunun yolu çok basit. gerçekten de öyle ki, günlük kalori ihtiyacın 2500 kaloriyken günde 2000 kalori alırsan kilo verirsin. mesela 2000 kalorilik bir mcdonald's öğünü alıp günün geri kalanında bir şey yemeden yine kilo verilir. fakat bu verdiğin kilonun ne kadarı yağ olur, ne kadarı kas olur, ne kadarı su olur, orasını ben bilemem.

    fakat kilo verirken esas hedef yağ yakmaktır ve yağ yakmak için de kalori hesabı büyük oranda havada kalan bir hesaptır. yağ yakmadaki esas referans, alınan besinlerdir, alınan kalori değil. insülin miktarını düşük tutup lipaz enzimine yol veren bir beslenme uyguladığınızda, vücudunuz zaten gereğinden fazla yemek istemeyecektir. 77 kilodan 75 kiloya düşüp sadece yağ yakan bir insan da, 77 kilodan 70 kiloya düşüp yarı yağ yarı kas yakan bir insandan hem daha sağlıklı, hem daha iyi bir vücuda sahip olacaktır.

    yani temel konu kalori değil, doğru besinlerle beslenmektir.

    4) kilo vermede kardiyo zorlaması:

    kardiyo, kısa vadede getirisi olan bir aktivite. kesinlikle kilo verdirir, yağ yaktırır. fakat uzun vadede, eğer sporcu değilseniz, ağır kardiyoların vücudunuza vereceği zarar, kısa vadede sağladığı faydayı geçer gider. kalp damar - dolaşım sistemini vücut, kardiyolara göre ayarladığı zaman o kardiyonun ömür boyu aynı şekilde yapılması gerekir. kaldı ki, kardiyoda vücut, yeterli oksijenden mahrum kaldığında kas yakma yoluna da baş vurabilir, bu da kişiyi şekere ve unlu mamullere daha çok yaklaştırır. şeker bir bağımlılıktır.

    halbuki insanlar biraz sabırlı olsalar, kardiyoya nazaran daha sürekli yağ yakan ve uzun vadede çok daha faydalı olan şey, kas kütlesini arttırmaktır. kas kütlesini arttırmak demek, metabolizma hızında gözle görülür artışa yol açmak demektir.

    şimdilik aklıma gelen bunlar, daha detaylı yazılabilecek şeyler ancak yoruldum.

    unutulmaması gereken şeyse şu: herkes için her parametre farklıdır. kiminde laktoz intoleransı olduğu için süt ürünleri zarar verebilir. bazılarında süt ürünleri yağ yakımını engeller. kimisi 50 gram karb ile ketosise girerken, kiminde bu niktar 20 grama kadar düşebilir, bazılarında çölyak hastalığı olduğu için tahıllarla beslenemez, glutene alerjisi vardır, kiminde meyvedeki fruktoz kandaki ürik asit miktarını arttırırken kiminde bu durum kişiyi çok etkilemez vs vs.

    her parametre farklıdır. ben burada sadece genel kabul gören ancak kısa vadedeki faydaları uzun vadedeki zararlarını örten tabuların bazılarından bahsettim. unutulmamalı ki genetik her şeydir. zira sigara içip 90 yaşına kadar sağlıklı yaşayan çok insan var. bu insanlar böyle diye sigara zararsızdır denemez. genetik açıdan şanslı olup ne yese kilo almayan insanlar da var.

    vücut geliştirme de insan bazlıdır. haliyle, kişi zaman ilerledikçe kendi yolunu bulacaktır.
  • 209
    bu aralar karın bölgesine kafayı taktığım spor. amerikanların v-cut dediği pislik yüzünden uğraşıp duruyorum.

    http://trimmedandtoned.com/...trimmedandtoned1.jpg

    şu bel kısmından oblique ile başlayıp aşağı doğru inen şeye diyorlar işte v-cut. elimize iki teker alınca biz de böyle olacaz mı ? *

    yardım edecek olan ya da benimle birlikte v-cut çalışmak isteyen varsa beri gelsin.
  • 212
    şu 5 kilo fazlamı versem yeter sezonu açıldığından sık sık duyabileceğimiz laftır vücut geliştirme. biraz diyet biraz mekik yaparsam baklavalar görünür denir ama hep hayal kırıklığı olur. baklava dediğin 2 ayda gözükmez. eline traktör lastiği de alsan olmaz 2 ayda. * vücut geliştirmede en önemli şey sabırdır. çünkü hızlı bir gelişim olmadığından ve insan her gün her saat aynada kendisinde bir değişiklik var mı diye baktığından anlayamaz değişiklikleri ve moralmen çöker. o kadar çalışıyorum ama gelişme yok deyip sonlandırır çalışmasını. vg işi heves olmamalı. vg işi ciddi bir proje ve iş olmalı. ancak o şekilde başarı gelir. heves olursa 2 ay sonra o heves biter. burası net.

    evet o fotoğraflarda gördüğümüz kaslı adamlar, brad pitt'ler 2 ayda olmadılar. kıvanç tatlıtuğ o kadar hocaya ve ciddi riskleri de göze alarak ezel'deki sekiz karaketerinden kuzey güney'deki kuzey karakterine 6 ayda gelmiştir. bu adam bizim gibi sabah işe gidip akşama kadar çalışmayan adam. sabah kahvaltıdan önce spor yapan, düzenli beslenen ve düzenli uyuyan birisi. 6 ayını sırf bu işle ilgilenmiş birisi. işten arta kalan zamanlarda yapmadı. şimdilerde ise ciddi sağlık sorunları yaşadığı haberleri gelmeye başladı.

    vg ile uğraşan bir insanda sabır olmalı, düzenli beslenme olmalı ve düzenli uyku olmalı. vg'de temel amaç 2 türlüdür. ilki önce hayvan gibi yiyip hacim kazanmak ve yaza az bir zaman kala yani bu aralar definasyon yapmak. hayvan gibi yenen dönemde alınan yağları yakmak. kış boyunca kazanılan kaslar definasyon sonunda kendisini gösterir. ikincisi ise önce yağ oranını iyice düşürüp kontrollü bir şekilde hacim kazanmak.

    bu aralar spor salonları 5 kilo fazlası olanlarla ve baklava meraklılarıyla dolup taşıyor. ellerinde telefonla koşu bantında 4-5 km hızla yürüyorlar. tabi bunun etkili faydası olduğunu söylemek çok zor.

    sahilde şortla yürüyüp güneş ışığının baklavalarda süzülmesi için yağ oranının %10 seviyesinin altında olması lazım. her insanda karın kası vardır ama yağlardan gözükmez. ne kadar çok karın hareketleri de yapsanız o karındaki yağlar gitmedikçe o kaslar gözükmez.

    fazla kilosu olup yaza biraz incelmek isteyenler için tek tavsiyem şudur. şeker-tuz ve undan uzak durun. yağlı yemeklerden uzak durun. karbonhidratları çok fazla tüketmeyin. günde 2 fincan kahve ya da yeşil çay için. haftada 5 gün koşu-yürüyüş yapın. ilk 5 dakika normal tempoda yürüyün sonra 2 dakika hızlı tempoda koşun. sonra 3 dakika hızlı tempoda yürüyün. son yine 2 dakika koşun sonra yine 3 dakika yürüyün. bunu 5 set yapın. sonra 5 dakika soğumak için normal tempoda yürüyün.

    5 dakika ısınma için yürüyüş
    5 set x 2 dakika hızlı tempoda koşu + 3 dakika hızlı tempoda yürüyüş = 25 dakika
    5 dakika soğuma yürüyüşü

    toplam 35 dakika kardio yapmış olacaksınız.

    bu bittikten sonra azimliyseniz şınav ve yarım mekik çekin. internetten yan ve alt karın kası çalışma videolarını bulun ve onları tekrarlayın. karın hareketlerini yapmak maksimum 25 dakika sürer. hatta 8 dakikalık meşhur bir video var. onu da yapabilirsiniz.

    2 ayda şimdiki görüntünüzden çok daha iyi bir duruma gelirsiniz. tabii diyet yapmak şartıyla.

    rast gele.
  • 217
    bomboş bir spor.hatta bu aktiviteye spor denemez.ağırlık çalışmak ne zaman spor oldu ? nerede kondüsyon ? nerede patlayıcı kuvvet ? popüler kültürün bize "vücudun güzel görünsün" dayatmasından başka bir şey değildir bu zımbırtı.normal sporcuların ekstra çalışmalarından biridir vücut geliştirme.tek başına bir spor dalı olarak düşünemiyorum bunu nedense.ben boksla uğraşıyorum , bence boks , güreş , kick-boks gibi sporlarla uğraşın bunun yerine.hem bir süre sonra antremanlardaki tempo nedeniyle yağsız bir vücudunuz olur , hem ekstra ağırlık çalışmaları sayesinde kaslarınızı gelistirirsiniz.ayrıca sokakta birileri annenize , kız kardeşinize , sevgilinize , eşinize laf atarsa 2 yumrukla işini bitirebilirsiniz.
  • 218
    bu sporla ilgili bilinen gelismis bir vucuda sahip olmanin ömru uzatacagi kismi buyuk bir yanilgidir. bilinciz spor kalbin buyumesine ve 50'li yaslarda kalp krizi riskine neden olur. uzun ömur genellikle az stres, duzgun beslenme, hayat sartlari, cevre ve genetik ile ilgilidir. 90 'li yaslarinda olup hayatinda hic spor yapmamis, hep kilolu olmus kisiler var. zira son derece fit olup 40'li yaslarini zor görenler de.

    bu sporu göruntu icin yapiyorsan bastan kaybediyorsun. saglikli, dinc ve zinde olmak icin yapiyorsan kazaniyorsun. resimlerde gördugunuz 300 spartali vucuduna sahip insanlar spora sadece vucut gelistirme ve seksi görunme olarak bakiyorlar. belli bir yastan sonra vucudun göruntusu eski tazeligini yitirince özguvenlerini kaybedip bunalima giriyorlar.

    vucut gelistirmeyi haftada 2-3 gun olarak yapin ve sadece agirlik calismak olarak bakmayin. kondusyon sporlari ile karistirin. kosun, yuruyun, bisiklete binin, plyometri yapin. ustunu balon gibi sisirip bacaklari kurdan gibi duran cirkin tiplerden olmayin. unutmayin; sadece spor salonunda agirlik ile vucut gelistirme yaptiysaniz 2-3 ay biraktiginizda o tazeliginiz gidecek. ama kondusyon sporlari ile karisik yaparsaniz uzun sure zindeliginizi korursunuz.

    "vucut gelistirme" ne kadar kasli ve yagsiz oldugunuzla degil, ne kadar zinde ve kondusyonlu oldugunuzla ilgilidir. o siskin balon kaslar size kondusyon katmaz.
  • 220
    elimize dumble alıp indir kaldır yapmaktan ibaret sanılmaması gerekendir. bilmem kaç kilo takıp halter indirip kaldırmak sanılmaması gerekendir. evet sadece bunlar için gidenlere ne söylemekte özgürsünüz ama genelleme yapmak ''vg spor mu yea'' demek çok yanlıştır. çünkü kendinizle çelişiyorsunuz.

    vücut geliştirme, vücudunuzu bir şekilde geliştirdiğiniz olgunun adıdır. ne demek istiyoruz ? şunu demek istiyoruz. boks sporu ile uğraşıyoruz. karşımızda kum torbası var ve ona vuruyoruz, ya da çeşitli antrenmanlar yapıyoruz. ne için ? daha hızlı yumruk atabilmek, daha dayanıklı olabilmek için. peki daha hızlı olabilmek için neye ihtiyacımız var arka kollarımızdaki kasların gelişmesine. yani vücudumuzu geliştirme ihtiyacımız var. boks, kickboks, cart ve curt fark etmez. hepsinin temel amacı vücudunuzu geliştirerek karşınızdakini dövmek.

    jimnastik, bir vücut geliştirmedir. küçük yaşlarda belirli kas gruplarını geliştirerek yapılan spordur.

    futbol, vücut geliştirmedir. bacak kas gruplarını güçlendirerek topa daha sert vurma, daha hızlı koşma ve tepki verme yetimizi geliştirdiğimiz bir spordur.

    daha sayayım mı ?

    bütün sporların temel amacı vücudu geliştirmektir. bunların genel adına da vücut geliştirme diyoruz.

    gelelim diğer ağırlık kaldırma konusuna. arkadaşlar barfiks bir ağırlık kaldırma antrenmanıdır. şınav bir ağırlık kaldırma antrenmanıdır. peki aranızda bunların zararlı olduğunu söyleyebilecek olan var mı ? yok. çünkü temel hareketlerdir. vücut kondisyonunu geliştirmeyi sağlar. barfiks için kola ve sırta yük biner. şınav için arka kola ve göğüse yük biner. basit mantıkla düşünürsek ağırlık kaldırıyoruz. demek ki o kadar amele işi değilmiş ağırlık kaldırmak. boks yapıp da şınav çekmeyen var mı ?

    şimdi hayatında hiç barfiks çekmemiş bir arkadaş var. çekemiyor adam. ne yapacağız illa çık şu bara çek mi diyeceğiz. hayır. gerekli olan kas gruplarını geliştirmeye başlayacağız. ee bunu nasıl sağlayacak bu adam dumble olmadan ?

    kilo almak isteyen bir arkadaşımız var. bana söyler misiniz kondisyon antrenmanlarıyla nasıl kilo alacak ? boks yaparak kilo alan var mı ? *

    lütfen genelleme yapmayın. yukarıda yazdığım gibi, sürekli ağırlık altına girip salak salak şeyler yapanlar için haklısınız. orangutan görünümüne sahip olanlar içinde haklısınız.

    son olarak aşağıdaki videodaki vücut geliştirmeci abinin yüksek kondisyonlu boksör arkadaşlarımıza bir sorusu var. hadi kondisyonlu arkadaşlar sıvayın kolları görelim bakalım kondisyonunuzu.

    http://www.youtube.com/watch?v=RFPsvF3UOdo
  • 222
    beslenme alışkanlıklarınızı biraz değiştirdiğiniz takdirde aldığınız verim kat be kat artacaktır.

    ilgili öğünler; sabah, antreman öncesi, antreman hemen sonrası, antreman sonrası

    sabah; haşlanmış yumurta, yulaf ezmesi, 1 kaşık bal, yağsız peynir gibi besinler tüketin.

    antreman öncesi öğün antremandan en az 2 saat önce alınmalıdır. böylece antreman esnasında vücut sindirime odaklanmış olmaz. yemeğinizi önceden yediyseniz ve antremana 0-2 saat kala açlık hissederseniz elma-armut gibi besinler tüketin. antreman öncesi yemeğiniz kompleks karbonhidrat(pirinç, makarna, erişte) ağırlıklı olsun. bu besinler antreman esnasında sizi daha enerjik yapar.

    antremandan hemen sonra kaybedilen enerjinin geri kazanılması çok önemli. 1 muz ve üzüm suyu tüketin. bunu hiç geciktirmeden yapın.

    antreman sonrası; protein ağırlıklı beslenmeye çalışın. eğer evinizde o gün başka besin değerleri yüksek bir yemek varsa evde bulundurduğunuz ton balığı gibi yiyeceklerle takviye yapın.

    bu düzeni elinizden geldiğince sağlamaya çalışın. epey faydasını göreceksiniz.

    bunun dışında şu yazacaklarım çok önemli;

    rafine şeker, beyaz ekmek, abur cubur gibi türk halkının şişmanlığının temel sebeplerinden uzaklaşın. emin olun bunları tüketmediğiniz zaman spor yapmasanız bile kilo veriyorsunuz.

    kendimden örnek vereyim;

    -kola, ice tea gibi içecekleri 6 aydır içmiyorum. bunların yerini %100 meyve suları aldı. tabi onların da rafine şeker içerip içermediği meçhul ama ben kendimce güvendiğim bir markayı tercih ettim. kola, ice tea kadar zararlı olmadığı aşikar. ayrıca body forumlarında üzüm suyu tavsiye edilmiş bu açıdan da doğru bir tercih oluyor.

    -beyaz ekmek yemiyorum. paket içinde dilimlenmiş halde satılan tahıllı ekmeklerden alıyorum. ayrıca bu ekmeklerle çok kolay sandviç hazırlanabiliyor güzel oluyor.

    -evde sürekli ton balığı bulunduruyorum. antreman sonrası veya ara öğünlerde işe yarıyor.

    -abur cuburu tamamen kestim. özellikle yağlı ve şekerli yiyeceklerden uzaklaşmam çok faydalı oldu.

    amacım kilo vermek olmadığı halde 6 ayda 8 kilo verdim. son 1 aydır okul sebebiyle antreman yapmıyorum fakat hala kilo vermeye devam ediyorum. ayrıca bu şekilde beslenmek kendimi oldukça iyi hissetmemi sağlıyor. kafası çok dağınık bir insan olmama rağmen bu durumdan epey uzaklaştığımı söyleyebilirim.

    bu olayın sadece kas yapma çabasında olan insanların tercihi olduğunu düşünenler kesinlikle yanılıyor. buradaki veye başka yerlerdeki tavsiyelere kulak asanlar sadece vücütlarını değil hayatlarını da düzene soktuklarını görecekler.
  • 223
    hipertrofik, yüksek stres kaldırabilen bir kalp ile hipertrofik kardiyomiyopati arasında oldukça kalın bir çizgi vardır. bu disiplinle uğraşanların bu konuda farkındalıklarını arttırmaları elzemdir. yine nefronları çoğunlukla miktarı konusunda ipin ucu kaçırılan protein tozlarıyla hipoksik bırakmamak müthiş derecede mühimdir.

    şişmek yerine kuvvetlenmek, ileri yaşlarda sürdürülebilirliği düşük olan ağırlıklardan uzak durmak, mümkün olduğunca vücut ağırlığıyla çalışmak şart. kas hacimlerinizi; organ yeterliliğinden çok daha fazla hızla geliştirirseniz bunların mutlaka bedelleri olacaktır. bunu kendinize yapmayın.

    işlenmiş gıdalardan, şekerden uzak durun. kolesterolden ölümüne korkmayın. elbette yağlı beslenmeyeceksiniz ancak kolesterolün vücutta kullanıldığı sürüyle yer var. hatta modern tıp kolesterol sınırını 200'den 280'e çıkarmak üzere. yine çok çok önemli bir nokta; besin yapıtaşları birbirine dönüştürebilir, atlamayın.

    kolesterol artışı ve yağlanma korkusu o denli fazla ki insanlar steak'lerinin yağlı kısımlarını ayırıyor, tabak kenarına itiyorlar. daha az yağlı olduğu için tavuk göğsü tercih ediyorlar. artık elimizde çok net bir bilgi var ki siz eğer rutin diyetinizde doğal yağları almazsanız vücudunuzda yağ yakan baş enzim olan lipazın aktivitesi düşüyor. yağ tüketimi konusunda dikkat edilmesi gereken ilk nokta "yağ eklenerek" servis edilen besinlerden uzak durmak. patates kızartması, cips yemeyeceksiniz örneğin. ama güzelim bonfilenizden, tırnak kadar olan yağı kazımayın. abartmadan kuruyemiş tüketin, yağınızı alın. proteini ve yağı doğal yollarla alın; şekerden uzak durun. tam tahıllı ekmekler kullanın. rutin kardiyonuzu yaptığınızda olumlu sonuçlar alacağınızı göreceksiniz.

    27 şubat'ta başladığım diyet programı ve kardiyo sayesinde 82,8 kg.dan 76,7 kg.a gerilemiş bulunuyorum. haftada 2, 3 akşam virginia angus'a gidip patates kızartmasından uzak durmak şartıyla şefe teslim tabağımı(400-420 gr. et) yedim, diyetimi şınav, barfiks ve bisikletle destekledim. pantolonumdan içeriye 4 parmak girebiliyor şu an.

    düzgün beslenin, işin matematiğine çok takılmayın. setlerinizi belki biraz arttırın, kendinizi taşıyın, fit görünün. belki sizi vücut geliştirmiş saymayacaklar, "sen sadece kardiyo mu yaptın" diyecekler ama hatlarınız görünmeye başlayacak, daha az yorulacak, daha güçlü olacaksınız.

    anahtar kelime sürdürülebilirliktir. sağlığınızı düşünün, asla abartmayın.
  • 224
    vücut geliştirme hedefim var fakat boyuma oranla kilom çok az 70 kiloyum ve 1.85 boydayım. neler neler kullandım ama bir türlü kilo alamadım. kilo almaya başlarsam evde vücut geliştirmeye başlarım ekipmanlarla, ya da dışarıda koşarak. bu bağlamda sevgili yazarlar kilo almak için önereceğiniz bir şeyler varsa mesaj kutum oracıkta... ve bu tozlar falan nasıl oluyor kullanayım mı onu da merak ediyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın