• 253
    berbat bir zeminde kötü bir hakemle oynanmış maçtır. öyle ortalığı yakıp yıkmaya gerek yok takımın eksikleri var mı tabi ki var ama bu batıracağımız anlamına gelmiyor. sadece 2 transferle çok iyi bir takıma dönüşebiliriz bir orta saha ve üst düzey bir stoper. bunları bulmak kolay değil ama başta hocaya sonra takıma güveniyorum bu takım kötü ve inançsız bir takım değil.
  • 254
    uzun lafa gerek yok, gomis'i kazanmak uğruna kaybettiğimiz maç.

    geçen sene de ortasaha ikilisinden hücum katkısı gelmiyordu, stoperlerin ağırlığı sebebiyle sürekli kontratak yiyorduk, feghouli gol atmamaya yemin etmişti, rodrigues ve gomis'in üstün formu sayesinde maçları kazanıyorduk. bugün fatih hoca hazırlık maçları boyunca rezil oynayan gomis'e güvendiğini göstermek için maça onunla başladı ve 120 dakika boyunca oyundan çıkarmadı. gomis de bu harekete karşılık olarak onlarca top kaybı ve bir penaltı kaçırarak cevap verdi.

    eğer fatih terim'in forma adaleti varsa cuma günü oynanacak olan ankaragücü maçında gomis ilk 11 başlamaz. bugün sadece arkadaşlarının emeğine yazık etti, lig maçında bizi 3 puandan da eder.
  • 255
    fatih hocam maçı kaza mak istemedi. istese biz maçı 90 değil 45 dakikada bitirirdik. bence hoca mesaj vermek istedi. hem yönetime hem de oyunculara. orta sahayı bir ara fernando reges ve ryan donk ile kurarak, yönetime orta saha almazsanız halimiz bu dedi adeta. savunmayı önde kurarak (hoş tüm sezon böyle olacak da) stoper transferi olmazsa olmaz dedi. yunus akgün'u alarak trip atanın kellesini alabilirim ve aynı zamanda gençlere hazır olun mesajını verdi. bafetimbi gomis'e seni istiyorum kendine gel mesajı verdi. daha benim anlamaya gücümün yetmediği daha çok mesaj vermek istemiş olabilir bu maçta. ama kesinlikle kupayı almak istemedi.
  • 256
    her işte bir hayır vardır diyip hayırlısını dilediğim maçtır. tam tanımı akhisarsporun sonuna kadar hak ettiği maçtır. dany nin kırmızısı bir skandal olabilir ancak akhisar sporun direkten dönen ve en az 2 bariz pozisyonu vardı. bu pozisyonlar gol olarak sonuçlansaydı maç penaltılara bile kalmayabilirdi. fatih hocanın tırmalama maratonu bu maçtan sonra başlamıştır. bu maçtan sonra sofi, belhanda ve gomis kızağa çekilebilir. umarım sezon başı bu küçük şok takımı kendine getirir.

    tebrikler akhisar. hakikaten güzel takım. herkese örnek olsun.
  • 258
    kupa'yı penaltılar sonucunda kaybettik, sağlık olsun. bahane aramıyorum ama cüneyt çakır ilk yarıda var ile kendisinde neyin var olmadığını gösterdiği an maçın kırılma anıydı ve orada doğru olan kararı verse maç uzatmalara bile kalmayacaktı.
    zeminin kötülüğünü de unutmayalım.

    diğer taraftan bu maç takımdaki eksiklikleri daha iyi görmemizi sağladı. orta alanda zayıftık ve yediğimiz golde de rahatça, hızlı atak bile olsa, ceza alanımıza girdiler. biz atak yaparken ise çok yavaş kaldık. topu çok eveleyip güveledik. bir pozisyonda hızla gidiyorduk ki hakem var ile içine etti pozisyonun. neyse, maç içerisinde çok dikkat ettim, kaç kere oldu; top oyuncumuzdayken diğer oyuncumuz boşta kendisini gösteriyor ama bizimkiler dibindekine pas atarak fırsatı kaçırıyor hep. hızlı pasla atak yapma yeteneğimiz yok. döndür dolaş fırsat bulursan pozisyona gir şeklinde oynuyoruz. tek pasla atak başlatamadıkça işimiz var. bugünkü maçta birçok fırsat çıktı böyle ama bizimkiler denemedi bile. bunu çözmemiz gerekiyor her şeyden önce.

    oyunculardan bahsedecek olursam gomis yerine başka kim olsa daha iyi olurdu diye düşündüm maç boyu. ben bile oynasam daha iyi olurdum sanki o derece kötüydü. umarım bundan sonraki maçlarda böyle olmaz, yoksa işimiz var :/

    orta alanda donk maçta herkesten önce düştü gibi göründü. hatta ilk oyundan çıkacak ismin kendisi olacağını sanmıştım ama olmadı.

    maçta olumlu olarak görebileceğim kişilerden biri maicon'du. bugün iyiydi kabul edelim.

    feghouli maçta bir ara ön plana çıktı, kendini buldu sonunda adam diye düşünürken saçma sapan hatalara başladı.

    yunus akgün ise yine maçın yıldızıydı. ona bir iki isim eşlik edebilseydi maç farklı olabilirdi.

    kupayla başlamak isterdik ama olmadı. nazar boncuğumuz olur bu maç umarım ve hataları tekrarlamayız.
  • 260
    ölmedik arkadaşlar kalkın. sezon öncesi kazanmamız gereken bir maç ve kupaydı. fakat bu maç defolarımızı ve eksillerimizi iyice gözümüze soktu. umarım kalan sürede bir şeyleri yerine koyabiliriz. umarım şartlar lehimize oluşur ve eksiklerimizi kapatabiliriz. ama eksiklerden önce dikkat etmemiz gereken bir şey var, oda galatasarayımızın üzerine oynanan oyunlara gelmemek ve takım-taraftar olarak birlik olmak. eksiklere rağmen bu takımın arkasında durmak düşer bize. ben adım kadar eminin imkan olursa eksikler giderilecek. daha lig başlamadan enseyi karartmamak lazım.
  • 261
    galatasaray adina, yapilan sayisiz pas hatalarinin iyi analiz edilmesi gerektigini dusundugum, sonunda galip gelemedigimiz super kupa finali. mac sonu istatistiklerine henuz detayli bir sekilde erisemedigimden, pas hatalarini sayilarla irdelemek guc. lakin su kesinlikle soylenebilir ki, takim halinde organize olmakta buyuk problem yasiyoruz.

    sozlugun geneli bu organizasyon probleminin yaratici organizator oyuncu eksikliginden yasandigini dusunse de, maalesef oyunun kurulus bolumu tek kisinin varligiyla cozulebilecek bir sey degil. oyun kurulumu, atak organizasyonlari, oyuncularin ekstra efor sarfederek kendilerini pas opisyonu olarak sunabilmeleri... tum bunlar detayli ve dengeli calismalarla ve zamanin yardimiyla oturabilecek seyler.

    sneijder futbol tarihinin gelmis gecmis en iyi organizatorlerinden biri sayilabilir. galatasaray takimi sneijder'in surekli olarak kadroda oldugu donemlerde dahi cok fazla kisir ve organizasyondan uzak maclar cikarmistir. bunun sebebi sneijder'in kotu olmasi degil, takimin anlik organizasyon problemlerinin derinlesmis olmasiydi.

    akhisar belediyespor dogal olarak ekstra bir motivasyonla oynayarak, kisa bir zaman zarfina iki kupa sigdirabilme basarisini gosterdi. hem de bir suredir takimin isleyisine dogrudan etkileri olan okan buruk'un yoklugunda, yeni ve oturmamis bir sistemle kazandilar. tebrik etmek gerekir.

    fatih terim galatasaray spor kulubunun gelmis gecmis en guclu figurlerinin basindadir. an itibariyle spor dunyasinda kendisi gibi figurler oldukca azdir ve kendisi yasayan bir kulup efsanesidir. lakin tum bu gercekler kendisinin iyi bir plan uygulayicisi olmadigi gercegini degistirmemekte. fatih terim kariyerinin hicbir noktasinda iyi bir organizasyon kurgulayicisi olmadi. ben kendisini oldukca seven ve taniyan bir galatasarayli olarak, beklentilerimi dizginleyebiliyorum.

    sunu da belirteyim; futbolda basarili olmanin ya da keyif almanin yegane yolu organize oyunlar kurmak degildir elbette. bilincsiz ama baskili, sakin degil ama duygusal oyun bir cok kez bize unutulmasi zor anlar yasatti.

    elimizdeki kadronun, an itibariyle dunyada kabul goren futbol anlayisina ayak uydurmasinin imkansiz olarak dusunsem de, yapabilecegimizin en iyisini yine terim'le yapabilecegimize inaniyorum.
  • 263
    valla galiptir bu yolda mağlup dedim ve açıkçası maçın sonucu çok da koymadı bana. zaten rekor sahibiyiz ülkedeki bütün resmi kupalarda, varsın bu kupayı da bize 2018 şampiyonluğumuzda büyük kolaylık sağlayan akhisarspor alsın. hoca da sallamamış belli ki kupayı, sinan ve onyekuru'yu oynatmamasından, yunus'a baya bir süre vermesinden belliydi zaten.

    bence bu kayıp yönetimi daha yoğun mesailere sevk edecek ve 31'ine kadar mutlaka 2-3 transfer takıma katılacak. bir zıpır forvet, bir box-to-box ve çok yaşlı olmayan, gelecek vaadeden ve mümkünse zenci orta saha ve bir de tecrübeli ujfa tarzında defans oyuncusu çok işimizi görecektir 2018-19 futbol sezonunda. ha para mı var, hangi suyla dönüyor bu değirmen diyecek olursanız feghouli, belhanda ve gomis'ten gelecek paralarla derim. tabi bu 3 yıldız / yıldızımsı oyuncuyu iyi pazarlayabilmek ve olabildiğince çok geliri kasaya koyabilmek önemli. ondan sonra önümüz açılır ve yardırırız.

    gomis bence bu maçtan sonra kızağa konur ve ilk fırsatta satılır düşüncesindeyim. zaten nasıl alıcı bulamadı böyle bir sezondan sonra hayret. ya da bizimkiler meblağları beğenmedi ama adam resmen bitik, bir an önce elden çıkarılması gerekiyor bence öbür iki berberi ile birlikte.

    ayrıca bu sene gelecek vaadeden gençler de sıkça görev alabilir iç saha maçlarımızda. hocamdan bu konuda şüphem yok, ülkede bu alanda en iyi teknik direktör kendisi zaten.

    akhisar'ı da tebrik ediyorum. oyunu hiç soğutmadılar, çirkinleştirmediler ve 120 dakika + penaltılarda bildiğin alman disipliniyle oynayıp kupayı aldılar. tabi onların konsantrasyonunun yanında bizim ve hocamızın maçı pek sallamaması da etkili oldu. hak eden kazandı, bir ilçe takımının 1 senede böylesine başarılı olması ülkemiz futbolu adına gurur verici.

    şu yabancı sınırı kıyamet kopana kadar futbolumuzdan uzak olsa ya...
  • 268
    oynanan zemine baktığımızda gerçekten ölçü olamayacak maç.

    esasında bu kadar kötü zeminde savunmayı önde kurmak bana göre hataydı. çünkü fazlasıyla pas hatası olacağı aşikar. zaten ilginçtir genelde pozisyonlarımızı da akhisar'ın oyunu kontrol ettiği dakikalarda bulduk.

    onun dışında böyle sahalarda topa sahip olmak özellikle hücum oyuncularının sakatlanma riskini inanılmaz arttıran bir oyun anlayışı. çünkü ayağın çime takılması, yan basma, burkulma... bunlar sonuçları ciddi süreler sahalardan uzak kalma olabilecek talihsizlikler.

    kaybettiğimiz kupayı da gerçekten önemsemiyorum. manevi değeri bile tartışılır. zamanın tsyd kupası çok daha itibarlıydı. bu maçın benim için en önemli göstergesi var uygulamasının türk futboluna etkisi bakımından oldu. işte bu noktada bana göre galatasaray yönetiminin tepkisiz kalmaması lazım. doğru tepkiyi doğru platformlarda vermeye mecbur. ben olsam avrupa'nın önde gelen futbol hakemlerinden kırmızı kart pozisyonun yorumlarını alır, sonra da resmi sitede yayınlardım.

    öte yandan bıçak sırtı bir takımız, geçen sezon da öyleydik. yani galatasaray'ın sorunlarını da göz ardı etmemek lazım. bu takımın denayer gibi bir defans oyuncusuna ve çok çok iyi bir 8 numaraya ihtiyacı var. esasında galatasaray'ın senelerdir bitmeyen bir orta saha eksiği var. 17/18 sezonunda bu işi halleder gibi olduk... ama halledemedik. halledebilirsek bu takım baya iyi olur. kanat oyuncularımız çok etkili. dikine oynadığımız her pozisyon tehlike yaratır.

    gomis'e yoğun eleştiriler görüyorum. sakin olmakta fayda var. zaman içerisinde toparlayacaktır. zaten akhisar maçı'nda sahayı ve oynadığımız oyunu göz önünde bulundurursak, çok az forvet fark yaratabilirdi. sevindirici olan geçen sezondan beri ne zaman forma giyse eren derdiyok'un iyi performanslar sergilemesi. iddia edilenin aksine forvette bir eksiğimiz olduğu kanaatinde değilim. ayrıca sinan gümüş de 2. forvet rolünü üstlenebilecek meziyetlere sahip.

    galatasaray fena takım değil. tabi türkiye şartlarında. ama 2 eksiğini gidermeye mecbur. fakat mali durum ortada. bilemiyorum alternatifimizi gençlerimizden yaratabilir miyiz? hazırlık maçlarında yunus akgün parlamasına rağmen ben celil'i beğendim. oyunu as takıma girmeye yetebilecek olgunlukta. tabi 15'er dakikalık periyodlarla bir futbolcu hakkında fikir sahibi olmak gerçekten güç. benim gördüğüm, belki de görmek istediğim bu. ama orta saha rotasyonumuza bakınca da donk dışındaki tek alternatif celil. selçuk inan'la bu iş yürümez. bak defans oyuncusu almadan belki yürütebiliriz. ama 8 numaramızı bulmazsak bu sezonu çıkarmamız mümkün değil. celil hakikaten güzel pas atan bir futbolcu. ama galatasaray'ın tüm yükünü onun omuzlanmasını beklemek de haksızlık. bu noktada mecbur transferin son saatlerini beklemek durumundayız. çünkü para yok. bedava iş yapmaya çalışıyoruz.

    yunus ise yetenekli bir oyuncu. ama pişmeye ihtiyacı var. ama kabul etmek lazım ki bir futbolcu da kenarda oturarak pişmez. bol bol şans vermek lazım. oyuncunun şanssızlığı elimizde güçlü bir kanat rotasyonu var. önünde garry ve feghouli'nin ilk 11'de olduklarını düşünürsek yine de önünde sinan, onyekuru ve hatta muğdat var.

    bana göre bu maçtaki performansı fena değildi. top kayıpları yaptı doğru. fakat teknik oyuncularımızın tamamının kötü olmasının zeminin futbolumuza etkisi hakkında fikir vereceğini düşünüyorum.

    demem o ki, enseyi fazla karartmayın. 17/18 sezonu başında barcelona da darmadumandı hazırlık maçlarında ve ilk resmi karşılaşmalarda. hatta real madrid genç takımıyla barcelona'yı maymun etmişti... ama sezon sonunda adamlar şampiyon oldu.
  • 269
    kötü oynadığımız ve yenilmeyi hak ederek yenildiğimiz maç. maçın penaltılara kadar gelmesinin sebebi de tamamen akhisar'ın beceriksizliğiydi diyebilirim.

    muslera'ya maçta pek iş düşmediği için onu çıkartıyorum, maicon ve linnes hariç neredeyse hiçbir futbolcumuz için ''iyi oynadı.'' diyemem. futbolcuların maç içindeki performansı aşırı istikrarsızdı.

    zemin de çok kötüydü. atılan paslar sekmeden gitmiyordu resmen ve futbolcular top kontrolünde çok sıkıntı yaşadı bu yüzden.
  • 270
    genel anlamda değerlendirmeyi maç anındaki ve sonrasındaki öfkemden dolayı bugüne ertelediğim maç.
    kadro seçimi: imparator demiş ki siz şampiyon oldunuz bu maçta oynamak da sizin hakkınız. ve geçen sezonun özellikle son haftalarındaki onbiri saha sürüldü. elbette bazı oyuncular farklı seçilebilirdi ama bu eleştirilmesi gereken bir durum değil.
    oyun planı: özellikle kanatlardan oynamaya odaklanan takım yeteri kadar gol pozisyonuna giremedi. burada kanatların ve beklerin ikili oyunları yeteri kadar yapmaması ve merkezdeki oyuncuların kanatları rahatlatmaması etkili oldu. en önemli sorun da pas trafiğini hızlı yapamamamız ve fazla pas hatası yapmamız bunda etkili oldu.
    oyuncu değişiklikleri: belhanda'nın yerine eren'i oyuna almak sistem açısından mantıklı ama oyuncu tercihi açısından yanlıştı. iki forvete dönülmeliydi ama ilk çıkan donk olmalıydı. fernando ve donk'un verimsizliği ve savunma açısından da faydasız oldukları görüldüğü için hoca fernando'yu çıkarmayı seçti. donk'u da seçebilirdi pek bir farkı olmazdı ama ben donk'u çıkarırdım. yunus'u oyuna alması da anormal değildi feghouli'yi merkezde oynatmak istedi. buraya kadar değişiklikler 'fazla' yanlış değildi. donk'un yerine selçuk'un girmesiyle selçuk sahadaki en iyi oyuncu oluverdi. bunun sebebi de fernando-donk ikilisinin orta sahada fazlasıyla verimsiz olduğunu bize gösterdi. uzatmalardaki yuto-carole değişikliğinin hiçbir izahı olamaz. maçı kazandaydık da bu fikrim değişmezdi. skora ihtiyacımız var oyuncular saha yürüyorlar ve elimizde iki tane iyi hamle oyuncusu vardı. henry ya da sinan tercih edilmeliydi hem de kimin çıkacağı önemli değildi. herkes yürüyordu sahada.
    oyuncu performansları: elbette zemin kötüydü falan ama deplasman maçlarında da sahayı biz seçemiyoruz. garry, gomis, belhanda üçlüsü fazlasıyla kötüydü. yunus erken yoruldu ilginç bir şekilde. maicon'un konsantrasyonu çok iyiydi. kusursuz oynadı ama bana hala güven vermiyor. serdar, yuto, linnes ortalama oynadılar.
  • 271
    bende maç sonu sinirle ters bir şey yazmayayım diye maçla ilgili entrysini bugüne erteleyenlerdenim.

    dün akşam patates tarlasından hallice zeminde rodriguez-feghouli-belhanda-gomis dörtlüsünü ilk 11'de gördüğüm anda maçın bizim için çok zor geçeceğini düşünmüştüm nitekim maç boyu bizim teknik diye tabir ettiğimiz hiç bir oyuncumuz verimli olmayı geçtim ayakta durmadılar.

    gomis dışında diğer oyuncuların isteğinde bir sıkıntı görmedim ancak gomisin vücut dili resmen ben niye buradayım der gibiydi. eğer bir sıkıntı var ise kangren olmadan kesip atılmalıdır. + gomis kadar olmasa da nurtopu gibi feghouli ve belhanda sorunlarımız da mevcut. hadi belhanda orta sahada yetersiz olsa da mücadelesiyle bir şeyler yapmaya çalışıyor bazen iyi bazen kötü, feghouli ise sahada ismi var ama kalitesi ise geldiğinden beri ortalarda yok, feghouli ve gomis varken sahada resmen 9 kişi oynuyoruz. dün itibariyle her deplasman ve mücadele dozu yüksek her zorlu maçta bu ikili sahadayken kazanma şansımız çok düşük olduğu bir kez daha görüldü.

    bu maçı ligde kaybetsek çok takılmazdım ancak bir kupa finalini kaybetmek epeyce koydu doğrusu. dilerim kaybettiğimiz son final maçı olmuştur...
  • 272
    dünden beri maçın özetini yazayım dedim bir türlü içimden gelmemişti. birazda sinirim geçsin sert bir dille yazmayayım dedim.

    dün akşam hak eden kazandı. nasıl oynamaları gerekiyorsa öyle oynadılar. takım olarak çok iyi mücadele edip istediklerini aldılar. maçın ilk yarısında takım olarak o kadar temposuz oynadık ki akıl alır gibi değil. top çevirirken tekten oynayan nerdeyse kimse yoktu. kontrol pas, kontrol pas derken bana bile sıkıntı geldi. gary harici topla dribling yapan adam geçen kimse de olmayınca hiç bir şey ortaya koyamadık ilk yarı. onların karşı karşıya 2-3 net pozisyonları vardı, bir tanesi de direkten döndü zaten. ilk yarı herşey bitebilirdi normalde.

    ikinci yarı devre arası fırçasının etkisiyle biraz daha hareketlendi takım ama yine de istenilen üretkenlikten uzaktık. oyuncu değişiklikleri ile takım 4-4-2'ye dönerken orta ikilinin maçın sonunda feghouli ve selçuktan oluşmasını kimse beklemiyordu herhalde. akhisar iyice geriye yaslanıp maçı bitirmeye çalıştığı için orta alandaki defo pek gözükmedi. golü attıktan sonra ise uzatmalarda orta sahaların iyice düşmesi yüzünden iki kalede de oynanan değişik bir maç oldu.

    takıma bakarsak eğer takımın defansı evlere şenlik. bu savunmay kurgusuyla şampiyonlar liginde içimizden geçerler, keşke avrupa liginde oynasaydık deriz. adamlardaki adını bile ilk defa duyduğumuz bir adam bütün defansın içinde geçti bütün maç. geldiği günden beri brezilyalı servet dediğim maiconun defosu bu maç iyice ortaya çıktı. bu adamı savunabilmek için hala bir şeyler bulunmaya çalışılması ne yazık ki çok acı. geçen sene geldiğinde daha adapte olmadı deniyordu, ikinci devre adam hiç dinlenmedi dendi, bu sene de şampiyonlar liginde takım defansı geride kuracak merak etmeyin deniyor. herşeyin fazlası zarar. net olarak bu takımın bu seviyenin oyuncusu değil. aykutun fenerinde iyi bir katkı verebilir ama terimin galatasarayında her maç bize gol yedirir.

    orta sahamız evlere şenlik. fernando ve donk ikilisi yeterli değil. çok ama çok acil sert, agresif, box to box oynayabilen appiah tarzında bir adama ihtiyacımız var. ihtiyacımız bu kadar barizken gelen isimlerin onyekuru ve muğdat olması ve ikisinin de maçta oynamaması hayatın cilveleri. tamam yasak var cezalıyız falan ama çözüm bulmak da sizin işiniz. ayrıca ihtiyaç bugün ortaya çıkmadı, ocak ayından beri belli.8 ayda çözüm bulunamıyorsa burada büyük sıkıntı var demektir.

    takımın orta sahasında topu hızlı kullanıp ileri taşıyacak gary dışında adam yok. donk bu maç özellikle ilk yarı eski donktu. inanılmaz pas hataları, lakayt oyun, sıfır katkı. fernando da eski çizgisinden uzak. liderlik vazifesi görüp takımı geriden kuran adam artık yok. ama asıl sorun feghouli. taraftarın yarısının abi adam süper dediği, yarısının da yahu bu adam birşey yapmıyor dediği kişi. bu adam yıllık 5 milyon euro civarı para alıyor. o zaman bu adam sadece topu aldığında boştaki adama pas vermeyecek, en azından bir maçta bir kişiyi çalımla geçip pozisyon yaratacak. bütün maç bir kişinin yanından basıp geçemedi. bir tane şutu yok. bir tane driblingi yok. sorsan çok iyi oynadı. 88. dakikada ve uzatmalarda orta sahada hatalı pasla topu rakibe verdi. ikisinde de akhisar atağa kalktığında geriye gelme zahmetinde bile bulunmadı. eli belinde bekledi. ilk pozisyonda gomis bile geri geldi topu aldı ama feghouli reis daha kadraja girmemişti. geçen sene sakat sakat oynadı dendi. bakalım bu seneki bahanesi ne olacak.

    gomis için çok net olarak mayıs ayında kalsın derken şu anda 5 milyon veren olsa hemen satılsın derim. penaltıyı kaçırınca o gülmesi yok mu beni bitirdi. geçen sene ağlayan adamdan bu sene gülen adama evrilmiş. bu saatten sonra taraftarla aralarında o bağın tekrar kurulması bence çok zor. 3 kuruşun hesabını yaptı ama taraftarı kaybetti. en azından benim desteğimi.

    yunusun potansiyeli var ama defansif yönü çok zayıf. tek yönü oynayarak takımın bir parçası olma şansı yok. basmalı, omuz atmalı, çift dalmalı herşeyden önemlisi güçlenmeli. şu anda daha çok erken. selçuk girdikten sonra takımın en iyisiydi. düşünün takımın kalanının ne kadar kötü olduğunu.

    hocayı da beğenmedim. gerek oyuncu değişiklikleri gerekse takımın maça hazırlanması iyi değildi. akhisar gibi bir rakibi bulmuşsun basıp geçmen gerekir. kupayı kaybedişin, daha da acısı bu şekilde oynayarak açıklaması olmaz. türkiye kupasından sonra süper kupayı da kaybetmek hiç iyi olmadı. ligi kazandık ama iki tane kupa kaybettik.

    takım kötü, takımın eksikleri var, takımdan gönderilmesi gereken bir çok oyuncu hala takımda. şu ana kadar gelen oyuncular ihtiyaç olmayan bölgelere geldi. asıl ihtiyacımız olan yerlere isimler gelseydi şu anda bir kupamız daha olacaktı. çok yazık oldu. biraz daha radikal kararlar alıp gerekli takviyelerin yapılması lazım.

    bir de şu transfer goygoyu. oyuncu satmadan alamazsın dendiği için oyuncu alamıyoruz deniyor ya; satın abi o zaman. çağırın menejerlerini maicon, gomis, feghouli, belhanda kim satılabiliyorsa satılsın. satmak ayıp mı ki satmıyorsunuz anlamıyorum. feghouli takımda olmasa, yerinde onyekuru veya sinan oynasa ne fark eder? sadece kasada satışından gelen para olur ve onunla da orta saha alınır. korkmayın, oyuncu satarsanız kimse dalga geçmez sizinle.
  • 273
    folloş olmuş bir zeminde oynanan maç. böyle bir zeminle oyuncularımız hakkında sağlıklı bir yorum yapmak zor ama oynanan oyun hakkında konuşabiliriz. futbolcularımız risk almaktan korkuyor, adam eksiltme, fiziksel mücadeleye girme ve top kapma oranımız düşük. iki yönlü orta saha takviyesi, nefes almak gibi bir ihtiyaç bizim için. ayrıca gomis'i rekabete sokmamız lazım. onyekuru ve sinan'ı ısındırmak lazım o bölgeye.
  • 274
    batı üst tribünündeydim bu maçta. öyle bir kitle vardı ki tribünde dehşete düştüm. üstüne cüneyt çakır faktörü de eklenince sinirden ilk yarı bitmeden 5 dakka önce koridora çıkıp sigara yaktım. en ufak takıma destek vermeyen, tezahurata katılmayan, elinde telefon sürekli instagram, selfie kovalayan tiplemeler. siz gidin evden izleyin maçı. tamam ilk kez maça geliyorsan anı olsun diye fotoğraf çektir tabi, ama bir tezahurata da katıl be kardeşim bir zahmet. ailesi çoluğu çocuğuyla gelenleri de ayırıyorum.

    umarım kombine fiyatlarının artmasıyla ali sami yen'de de bu tiplerin sayısı artmamıştır, yoksa geçen sene 17'de 16 yapıp şampiyonluğumuzdaki en önemli etkenlerden olan iç saha faktörünü de kaybetmiş olacağız.

    maça gelirsek geçen seneki deplasman maçlarının bir kopyası gibiydi. kadromuz geçen seneye göre bırak güç kazanmayı, güç kaybetmiş bile olabilir. dolayısıyla bu sene de geçtiğimiz sene gibi iç sahada taraftarla kazanan, deplasmanda zorlanan bir galatasaray göreceğiz gibi. umarım maçtan gerekli dersler çıkarılıp doğru hamleler yapılır. cuma lig başlıyor ve fatih terim'in dediği gibi hızlı aksiyon alınması lazım.

    bu arada belhanda'ya ne kadar destek versem de bu zamana kadar, artık galatasaray formasıyla başarılı olma şansını çok düşük görüyorum. dün oyundan çıkarken de ıslıklandı. artık iç sahada yapacağı her hatada, oynadığı her kötü oyunda ıslıklanacak belhanda ve başarılı olması çok zor. umarım talibi falan vardır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın