resim
Johannes Hendrikus Olde Riekerink
Görev:Teknik Direktör
Takım:Dewa United
Yaş:61
Uyruk:Hollanda
  • 2026
    geçen sene sonunda takım ligi 6. sırada bitirdi.geçen seneki eksiklerimiz nelerdi bizim?
    -defansın göbeğinde hava toplarına hakim lider özellikli stoper.gitti bizim süpersonik zeki yönetim 4.5m euro+3 futbolcu verip kronik sakat serdar aziz'i alıp son yılların en büyük kazığını yedi.geçen senede chedjou,semih,hakan oynuyodu bu senede aynı.ama suçlu riekerink

    -sağ bekte sabri kazması oynuyordu onun yerine 1 ay beklese trabzonspor'un bedava bırakacağı cavandayı 1.5m euro vererek aldı yine sabri oynuyor.ama suçlu riekerink

    -ortasahada melonun eksikliğini doldurmamız lazımdı tolga bir nebze olsun o açığı kapadı.

    -orta sahada çift yönlü oynayabilecek adam eksiğimiz vardı selçukla olmayacağı belliydi.diarra ile yattınız kalktınız alamayacağınız belliydi zaten çapınız vizyonunuz buna el vermezdi alamadınız onun yerine de jonk'u aldınız yine selçuk oynuyo yine yan pasa devam.ama suçlu riekerink

    -forvette sorunumuz vardı ve umuttan sonra kimi alsak van nistelrooy,roy makaay etkisi yapacaktı zaten.eren derdiyok'u aldınız lige iyi başladı ancak tutuk bir performans sergiliyor devamlılığı yok ama iyi transfer bana göre.

    -bruma eklendi takıma ve bana göre brumanın patlama yapmasında riekerink'in payı çok büyük.

    şimdi geçen sene 6. olan takıma tolga,bruma ve birazda eren eklendi.eldeki malzeme belli.bu kadroyu guardiolaya ver en fazla 3 puan daha alırdı değişen bişey olmazdı.
    bütün suç suç dursun özbek denilen başkanımsıda ve yönetimindedir.suç bunları seçen,yıllardır doğru düzgün bir başkan çıkartamayan(ünal aysal hariç) galatasaray genel kurulundadır.suç bu çapsız yönetime ağzını açamayan ultraslandadır.riekerink bey adam gibi adamdır.
  • 2028
    oynatmaya çalıştığı futbola zaman verilmesi lazım, ama hocanın da takımın bazı ciddi problemlerine acil müdahil olması gerek: bekler oyuna katkı sağlayamıyor, savunmamız korkunç ve çok temposuzuz.

    ayrıca, biraz daha oyunun içinde olmalı. bu konuda yardımcılarının da desteğine ihtiyacı var. sadece taktik anlamda söylemiyorum bunu; ali palabıyık gibi futbol katili hakemler bizi doğrarken, galatasaray'ın hocası kendi evinde buna müsaade etmemeli. karakterini bozsun, çirkefllik yapsın, hakemin anasına sövsün demiyorum; ancak taraftarı ayağa kaldıracak bir şeyler yapmalı. kulübede daha dominant durmalı. deplasmanlarda değil, ama iç saha maçlarında buna ihtiyacımız var.
  • 2030
    takımda ilk müdahele etmesi gereken şey oyuncuların hakeme itiraz etmesi. çok ezik kalıyoruz bu konuda, özellikle iç sahada hakem tarafından doğranmak şampiyonluk ihtimalini sıfırlar. fenerbahçe'nin genlerinde itiraz var, beşiktaş'ta caner erkin denilen karaktersiz herif, oğuzhan, olcay, quaresma gibi ağlak herifler var bizde poldi yoksa bir tane itiraz eden adam yok. bu takım sezon başından beri ali palabıyık, mete kalkavan ve hüseyin göçek tarafından doğranıyor ne bir yönetici isyan ediyor ne bir futbolcu. felipe melo bu takımda olsaydı sadece rakip futbolcuların ve hakemin aklıyla oynayacağı için +4 puan yazardı.
  • 2032
    sözlükte bir grup türedi: “riekerink bye diyeceksiniz”ciler. ya arkadaş ben anlamıyorum. sene başından beri ilk 5-6 maçta biz değil miydik riekerink’i göklere çıkaran? şu takıma belki 2 senedir oynayamadığımiz topu az da olsa oynatan da o değil miydi? tabii ki çok iyi oynuyorduk demiyorum fakat bize her zaman hayal ettiğimiz adaletli hoca imajını veren de o değil miydi? burda çok kez yazıldı maddeler halinde “riekerink olumlu manada ne yapti?” diye. ve gerçekten bir sürü madde vardı aslında çok basit olan ama kimsenin daha önce yap(a)madığı. bakın ben son 3-4 haftadır oynadığımız oyunu savunmuyorum burada fakat karşı olduğum nokta çok çabuk aşırı şekilde reaksiyon veriyoruz. medyanın tam da istediğini yapıyoruz bu kadar oyunlar oynanırken üzerimize. ya selçuk’a bile bu kadar yüklenilmedi. hala anlamadık, teknik direktör yollayıp yenisinden medet umucunca birşeylerin değişeceğini zannediyoruz. bu takımın düzelmesini istiyorsak riekerink’ten önce yollanması gereken bir ton isim var takimda. kendilerini dinazor(dinazordan kastım “yaşça büyük” değil) olarak da tanımlıyorum ben: selcuk, sabri, yasin, hamit, semih, gerekirse sneijder ve bazilari… birçok hoca gelip gidiyor fakat değişmeyen bazı şeyler var takımda bu isimler gibi. ve ne yazik ki biz her zaman aynı parametreyi değiştirerek sonucun değismesini bekliyoruz. sonuç hep hüsran. kimler geldi geçti şu takımın başından allah aşkına. mancini, prandelli, hamza hamzaoğlu, mustafa denizli… lütfen elinizi vicdaniniza koyup bir sorun kendinize: kamp dönemi-transfer dönemi olsun, lig maratonu olsun, hatta açiklamaları-basın toplantıları-demeçleri olsun en fazla kim bize bir umut ışığı verdi? kim en cok adaletli olmaya çalıştı? kim canla basla calisiyor? arkadas benim icin cevap riekerink’tir. ya aldigi maasi biliyoruz arkadaslar. bu adam samimi ve başarıya aç. en azından benim gördüğum kadarıyla. ve en önemlisi bu adamın kaybedeceği hiç birşey yok. onun için umut’u olcan’ı bir çırpıda yolladı. onun için bas bas bağırdı transfer transfer diye. hepimiz biliyoruz çok uğraştığını. o da biliyordu bu takımın halini. savunmanin ne halde olduğunu, orta sahanın ne halde olduğunu, forvetin sağ bekin ne halde olduğunu… en azından bu adam basit görülmesi gereken şeyleri görüyor ve bunlar üzerinde inat etmeden değiştirmeye çalısıyor fakat malzeme de çok kısıtlı arkadaşlar. lütfen biraz sakin!

    hiç kimseye katılmıyorum, ne terimcilere, ne hagicilere, ne şuculara ne buculara. bir değişim istiyorsak bu adam en azindan değişimin bir kısmını yapacak zaman verirsek. yaptı da şimdiye kadar imkanlar dahilinde. ne olur biraz zaman tanıyın şu adama. unutmayın sene başında yaptıklarını ve yapmak istediklerini. mustafa denizli’den sonra takımdaki gözle görülür değişimi yapan da bu adam, 2 kupayı da alan bu adam. eminin o da herşeyi biz gibi görebiliyor. ben gerçekten çok yoruldum yeni bir hoca getirip o hocanın da takım üstünde saçma sapan denemeler yapmasından. bırakın adam doğruları yapmaya calışsın. bu adam bu hakkı hakediyor. en azından elimizde çok açık referanslar var şimdiye kadar yaptığı çok basit şeylerle. tek ihtiyaci zaman, ve çok çalışma. takımı da çok çalıştırma... he bir de dinazorların neslini tüketmesi gerek, özellikle orta sahadakinden başlayarak…
  • 2034
    53 yaşında ve yıllardır altyapı antrenörlüğü yapan, hollanda gibi bir futbol ülkesinde yetişen, oranın vatandaşı olan ve bu yaşına kadar hiç bir avrupa takımının görmediği teknik direktörlük cevherini bizim taraftarın bazıları tarafından görülen antrenör.

    ''oynatmak istediği futbol'' ve ''sabır'' kelimeleri ile başlayan, kendisini koruyan entryleri hayretle okuyorum adeta. büyük ihtimalle levent nazifoğlu ve sneijder'in kurduğu kadroyu yöneten bir gölgenin, ciddi ciddi bir sistem yerleştirdiğine inanan kardeşlerimiz var şaka gibi.

    en son prandelli dönemi, böyle kör kütük ve amaçsızca savunma görüyordum. sonra neler oldu hepimiz biliyoruz. allah bize sabır versin bu pollyanalarla.
  • 2035
    insan olarak sonuna kadar arkasındayım fakat sağlıklı bir tolga ciğerci'nin ve artık temposunu yakalamış bir nigel de jong'un olduğu yerde mıymıntı selçuk inan'ı tek bir maçta dahi ilk on bir başlatırsa zaten hiçbir zaman ahış şahım bulmadığım teknik direktörlüğü hususunda işler tatsızlaşmadan ayrılma vakti geldiğini söylemek durumunda kalacağım.

    kendisine olan saygı ve sevgim yüzünden atıp tutacak dalga geçecek halim yok ama tek maçta ilk 18'den bile aforoz edilen martin linnes ile kaç maçtır yata yata, hadi neyse iyi niyetli olalım da hazır olmayan de jong ve cezalı tolga sayesinde ha babam oyna(yama)yan selçuk inan'ı terazinin iki kefesine koyuyorum, yok hoca yani bu işin cidden kaçarı yok.

    kaldı ki başakşehir gibi hava toplarında üstün bir takıma karşı kafa topu yoksunu bir kadro sürüp serdar aziz'i yedek soyundurması bile başlı başına rakibe yönelik pek çalışmadığına, kendi işine baktığına işarettir şeklinde yorumluyorum.

    biz seni hakkaniyet sahibisin ve de iyi niyetlisin diye sevdik, saydık... futbol bir noktada şans oyunudur ve hakem faktörü de belirleyicidir ama göz göre göre yapılan yanlışları da elbette söyleyeceğiz. yoksa eren'in son dakikadaki rövaşatası, sneijder'in girmeyen uzaktan şutları vs. bunlar hakikaten şans.

    (bkz: 22 ekim 2016 galatasaray trabzonspor maçı)
    (bkz: 4 kasım 2016 galatasaray istanbul başakşehir maçı)
  • 2036
    basaksehir'i nasil analiz etti bilmiyorum fakat semih ve hakan ikilisiyle olum fermanimiza imza atti. batdal hava toplarinda ligin en etkili forveti. sen onu marke etsin diye hava toplarinda en kotu ve en gucsuz stoperini koyuyorsun. sertlikle yildiracak desen ikisi de sert degil. pamuk gibi bir tandem verdik rakibe. onun disinda tempo yaptigimiz anlar oldu. fakat takim duran toplarda tek kelimeyle rezalet. rakibin en uzun iki oyuncusu olan mehmet batdal ve yalcin ayhan'i tutan yok. bir keresinde sinan tutuyordu, digerinde de carole. bir problem oldugu direkt bu cumleden belli.
  • 2037
    galatasaray için hamza hocadan fazlası olamayacak teknik direktör. zaten başlığına bakarsanız eleştiri ve savunmaların bile çok benzer olduğu görülecektir. gidişat yönünde de çok benziyorlar. hamza hocayı da başlarda çoğu kişi beğeniyordu. bruma, telles ve sneijder'e mümkün olduğu kadar süre verdi, takım fena futbol oynamadı ama haftalar geçtikçe kötüye gittik ve tatsız bir şampiyonluk aldık. yaz transfer döneminden sonra da zıvanadan çıktı. riekerink için de en azından planları var ama takımın kondisyonu ve golcüsü yok dedik. türkiye kupasını aldık. ben bütünlemelerle uğraştığım için o süreci pek takip edemedim ama resmi olarak haziran sonunda anlaşmışız kendisiyle. doğru kadroyu kurmak için zamanı varken kuramadı. ayrıca futbolcuların kondisyonunda da olumlu bir değişim göremedim. bu zamana kadar oynanan futbolun yetmeyeceğini herkes görüyordu ama belki de yapacak başka birşey olmadığından umudumuzu koruduk. şu anda riekerink, hamza hocanın 3 haziran 2015'te bursa'yla oynadığımız kupa finali sonrasındaki statüde. o maçtaki rezalet oyundan sonra sözlüğün çoğu savunsa da aldığı ve alamadığı kararlar yüzünden 1 hafta sonra savunucusu kalmamıştı. evet doğru, riekerink şimdi gitse, yine hoca değiştirsek ne işe yarayacak? peki değiştirmezsek ne işe yarayacak? kötü kadro sadece bizde yok. çoğu takımın kadrosu bizden kötü. ama galatasaray takımı yenik olduğu maçta 85. dakikada taç atmaya aheste aheste gidiyorsa birilerinin değişmesi lazım. bu futbolcular mı olacak yoksa hoca mı? fenerbahçe maçından sonra göreceğiz.
  • 2038
    kendisine inancım sonsuz. nasıl ki 15 gün neler hayal ediyorduk, şimdi nerdeyiz diyoruz; inanın bu durum da 15 günde değişebilir.

    sana bey diyoruz hocam. bye diyenler önce her maça gidip, takımı desteklesinler, tribünü doldursunlar. arena'da önümüz-arkamız, sağımız-solumuz boş oturmayalım.

    herkesim adaleti şaşar, allah'ım adaleti şaşmaz.
  • 2040
    hala kadro kalitesi öne sürülerek savunmaya çalışılan hocamız. ibb'den 6 puan gerideyiz. hangi futbolcuyu alırsınız onlardan? uğur'u mu ferhat'ı mı batdal'ı mı?

    takımda bruma,tolga ve muslera dışında herkesin formu düşük.
    elinde podolski, sneijder gibi silahların var. rakip 11 kişi defans yaparken 2 şutla gol atabilecek adamlar.
    sen bunlardan 0 verim alıyosun, bu adamların en büyük özelliği uzaktan şut. sen bu adamlara şut pozisyonu oluşturacak taktikleri geliştiremiyorsun. abdullah avcı gibi, ersun yanal gibi adamlar seni nasıl durduracağını buluyor taktik geliştiriyor. ama sen koskoca galatasaray'ın hocası (bkz: at fink'e) 'den başka taktiğin yok.

    ligi geçen sene 6. bitirmişte, oyuncular kötüymüşte. bu sene de 6. değilde 4. bitirsin mutlu mu olcaz? çok mu bişey farkedecek?

    bir karar vermek lazım. hem oyuncular kötü diyoruz hem istikrar istiyoruz. sezon sonu gönderse selçuk'u, sabri'yi, chedjou'yu. yeni bir takım kursa, takım oturana kadar 2 sene daha mı bekleyelim? hoş yenileri gelse de farketmez. çünkü hoca maçı sadece izliyor. geriye düştüğümüz hiç bir maçı çeviremeyiz. bunu görmemek mümkün değil.
    yine söylüyorum hoca oyunculardan verim almasını bilmiyor.
    içerde 6 puan kaybettik, oyuncularımızın hiç biri o takım oyuncularından kötü değil.

    edit: imla
  • 2043
    2 maç kaybetti diye riekerink'e sallamaya başlamışlar hemen.

    kimse kafasını çalıştırıp şu soruyu sormuyor, soramıyor...
    takım kadrosu yeterli mi?
    kadrodaki oyuncular ne oynuyor? ne performans veriyor?

    bunları sorgulamayalım, yetersiz oyuncuları gözardı edelim, yerine daha iyilerini almayalım.
    sadece hocayı suçlayalım, yetersiz görelim,
    neden?
    çünkü bu çok kolay da ondan.

    sanki bugün jor'u gönderip, mourinho'yu getirsek, takım şaha kalkıp şampiyon olacak.

    sezon başında, yaz transfer döneminde uzun boylu, güçlü, yırtıcı stoper lazım dedik, gidip serdar aziz (1.83) 'i aldınız. aylardır sakat! üstelik bu adama 5 milyon euro verdiniz. bursa'da 850 bin euro'ya oynayan adama bir de 2 milyon euro garanti ücret + bonuslar şeklinde maaşa bağladınız, kaç maç oynadı bu adam?
    1 tane kupa maçı, başka yok... kim oynuyor stoperde? chedjou, hakan, yeni yeni semih...
    hangisi yeterli?
    zaten yeterli olmadıkları için stoper alın diye bas bas bağırdık...

    ne oldu şimdi? başakşehir 2 tane kafa golü atınca riekerink mi yetersiz oluyor?
    biraz zeka
    lütfen...
    birazcık çalıştırın şu kafanızı, ne yiyip, ne içiyorsunuz da bu kadar çabuk unutabiliyorsunuz?

    forvet alın diye bas bas bağırdık, sadece eren'le olmaz dedik, ala ala sakat sigthorsson'u aldınız, adamın tek maçı yok.
    kariyerinde 2 haneli gol sayısına ulaşabilmiş mi? galatasaray'da oynayabilir mi? ve benzeri soruları sormadan aldınız...
    kasım ayı oldu, hala adam piyasada yok.
    eren ilk 5 maç gol attı, riekerink kahraman oldu, eren atamayınca riekerink suçlu...
    biraz zeka, lütfen biraz hatırlayın ve biraz düşünün...
    fazlasını istemiyorum birazcık da olsa yeterli...

    orta saha alın dedik, bu selçuk hep yana geriye oynuyor, dinamik iki yönlü oyuncu şart dedik
    dedik de ne oldu?
    de jong geldi sakatlandı... daha yeni yeni kendine geliyor.
    takım selçuk'la her maç zaten 1 kişi eksik oynuyor.
    çekirge 1 sıçradı, 2 sıçradı
    son 2 maç trabzon ve başakşehir yendi bizi.
    riekerink orta sahaya çıkıp kendisi mi dikine pas versin, ne bekliyorsunuz?
    hayır selçuk'u oynatmasa kim oynayacak?
    + 1 maçta sadece selçuk'u 45. dakika oyundan aldı diye dünyayı ayağa kaldırırlarken neredeydiniz?
    rikerink'i suçlamak kolay tabi...

    sağ bek sabri...
    üstelik transfer edilen linnes'ten de, cavanda'dan da on kere, yüz kere daha iyi sabri...
    peki biz neden sağ bek alın dedik?
    sabri'den daha iyisine ihtiyacımız olduğu için...
    kendimizi parçaladık senelerdir...
    bunda da riekerink suçlu... çünkü suçlamak kolay...
    guardiola şu an takımın başına geçse yine sabri'yi oynatır...

    stoper yok, orta saha yok, sağ bek yok, forvet yok.
    diğer tüm mevkileri de buna katalım, bir oyuncu sakatlansa, kart cezalısı olsa, ya da formsuz olsa jor'un elinde ya o olmazsa şunu oynatırım diyebileceği, rahat rahat sahaya sürebileceği bir kadro yok.

    amaaan boşverelim, tek kişiyi asmak kolay, riekerink gitsin, başkası gelsin çünkü bu çok kolay,
    yarın da o geleni göndeririz, başkasını getiririz nasıl olsa...
    maksat biz kendimizi kurtaralım,
    riekerink'i suçlu ilan edelim, bütün medya riekerink'i hedef göstersin ki, kimse futbolcuların yetersizliğini, yönetimin yanlış hamlelerini konuşmasın...
    böyle iyi...
    sus sus duymasınlar...

    mancini, prandelli, taffarel, hamza, orhan, jor...
    sıradaki gelsin...
  • 2044
    sadece beyefendiliği ve beyliği için sevildiği ve taktir edildiği sanılan teknik direktörümüz. alınan her iki mağlubiyet sonrasında gitmesi için fırsat kollanacaksa, daha çoook uzaktan seyretmeye devam ederiz sir alex ferguson, arsene wenger ve jurgen klopp gibi örnekleri. sabır, sadece birazcık daha sabır. galatasaray'ımızın geleceği inşa ediliyor!
  • 2045
    kadronun yetersizliğinden dem vuran; lig tablosunun tepesinde barcelona ve manchester city'mi var. siz gidin çoluk çocukla dalga geçin. başakşehir 25 kişilik kadrosuna yılda sneijder ile podolski'ye ödenen parayı vermiyor. siz gidin bu palavraları başkalarına sıkın. ik hafta üst üste rezil rüsfa trabzon'u, galatasaray paf takımı orijinli başakşehir'i içeride taraftarının önünde yenemiyorsan, sepeti koluna takıyorlarsa kusura bakma ama senden cacık olmaz.

    sabırmış. tünelin ucunda ışık varsa sabredersin. ligin başından beri takımda öne çıkan oyuncular bruma'yı bir kenarı koyarsan muslera ve tolga ciğerci. biri tutan, biri bozan. ne büyük takım ilerleyişi ama! gözlerim yaşardı.
  • 2048
    adamı başakşehir lider diye bizi yendi diye yerden yere vuruyorsunuz ama başakşehir'deki futbolcular forma değiştirip galatasaray olsa bu kadar puan toplayabilirmiydi sizce, rakipler sizin kadronuz ne kadar kötü olursa olsun galatasaray'a karşı farklı hazırlanıyorlar. başakşehir'e karşı bir defans yapıyorlarsa, galatasaray'a karşı 5 yapıyorlar. trabzon maçını gördünüz adamlar 1 gol dışında atak yapmadı doğru dürüst, başakşehir-trabzon maçında sizce trabzon öne geçse bile bu kadar kapanır mı? ayrıca küçümsediğiniz visca, emre ve batdal'ın bizim selçuk, yasin ve eren ile farkı yok ki bazıları daha iyi futbolcular. tamam bence de riekerink iyi top oynatamadı takıma ama bu kadar gömülmesi yersiz. ileriki haftalarda hala selçuk, semih, balta, sabri gibi adamları oynatırsa, gömmek serbest. hatalı da olsa erken gömülmemesi gereken teknik adam.
  • 2049
    gönderilme süreci başlamış olan hocamızdır. sonrasında fatih terim'in geleceğini umanlar ya da tahmin edenler de bence yanılıyorlar. fener maçı zaten kaybedilmiş bir maç şu anda benim gözümde, bunun sebebi de kondisyon anlamında fenerin daha diri olması. istedikleri zaman it gibi koşuyorlar, bizim selçuk kız ismet gibi kıçını kaldırıp mücadele edecek, sneijder efendi sahanın sadece sol çizgiden ibaret olmadığını anlayacak vs derken iş işten zaten geçti.

    fener maçı sonrasında başakşehir ile 9, beşiktaş ile 7, fener ile de 1 puan farkımız olur. o süreçten sonra fatih terim falan da gelmez. önümüzde tek takım yok ki onların takılmasını bekleyelim, mümkün değil lige tutunmamız. terim de böyle enkaz bir kadroyu sezon devam ederken teslim almaz. ha puan farkları 4 - 5 seviyesinde olur, o zaman ayrı, ama ne bjk, ne de başakşehir puan farkını kolay kolay kapattırmazlar şu süreçte.

    ben yine de sene sonuna kadar ne olursa olsun kendisi ile devam etme taraftarıyım ancak şunları da söylemeden edemeyeceğim. eren çok iyi bir golcü değil, ancak bu adama sadece iki tane orta açıldığını anımsıyorum ligin başından beri, birini karabük maçında chedjou açtı, birini de akhisar maçında sneijder, bunların ikisini de gol yaptı. bu adama kanatlardan top gelmezse nasıl gol atmasını bekliyorsun hocam? takım fatih hoca gittiğinden beri yan pas hastalığına tutuldu, kendi yarı sahamızda top çevirmekten hücum yapamıyoruz. bu takımın pas yapa yapa ileri çıkamayacağını düşünüyorsan, türkiye ligi için en geçerli sistem olan şeyi yapacaksın. yani rakip yarı sahaya uzun top atıp, dönen topları tolga ile, de jong ile toplayıp sonuca gitme anlayışına geçeceksin. mecbursun buna hocam, çünkü ne köylün sneijder, ne de bizim köylümüz selçuk pas ile bizi ileri taşıyacak düzeyde değil. o yüzden bekleri göndereceksin rakip yarı sahaya, artık de jong mu atar, yoksa başka biri mi atar bilmem, atağı rakip defansın beklerinin bulunduğu bölgede başlatacaksın.. içimiz şişti yan pas oyunundan, dediklerini yapmayanı da kes kardeşim şu takımdan, ne çektiysek havaya giren futbolcu grubundan çektik zaten.

    savunma meselesine gelecek olursak, bu takımda saf stoper yeterliliğini göz önüne alırsak oynayacak ikili chedjou ve serdar aziz'dir. eğer bunlar uyum göstermiyorsa da hakan balta ve serdar aziz'dir. serdar aziz'e bayıldığımdan değil ancak adam kene gibi yapışan, rakibin sürekli ensesine beliren bir oyun oynuyor. sertliği de olduğu için mutlaka oynaması gerektiğini düşünüyorum. bek konusunda da solda zaten carole'a mahkumuz. ancak sağ bekte sabri'ye mahkum etme bizi hocam. atanamamış eboue olan cavanda ve nereye geldiğini anlamakta zorlanan linnes'i adam etmek de senin işinin parçası. illallah dedik artık sabri'yi izlemekten. kadroda bulunmasına ses etmem, artık biz de bıraksın bence futbolu da, ama bu adamın as oyuncu olduğu takım bana kalitesi düşük bir takım izlenimi veriyor. bu sorunu bir an önce hallet ve bekleri asist yapan bir ekip haline dönüştür bizi.

    gelelim kendisini en çok zorlayacak konuya. şu anda ne sneijder, ne de selçuk ilk on bir oynayacak düzeyde. bunları acilen kesmesi gerekiyor. bu noktada hücumdaki kısırlığımızı da göz önüne alıp ya 4-4-2'ye dönüp orta ikiliyi nigel de jong ve tolga gibi topla ilişkisi çok iyi olmayan ama rakibe yakın oynamayı seven türde bir ikiliye teslim edecek ya da sistemi bozmayıp sneijder'in yerine josue'yi koyup öyle devam edecek. eğer hücumda üretkenlik sorununa çözüm bulamazsa, sağlığı elveriyorsa üçlü orta sahada sağ iç oynamayı becerebilen en iyi oyuncumuz olan hamit'li bir orta saha kurmalı. de jong, tolga, hamit. onca yaşanandan sonra hamit'ten bile medet umuyoruz hocam, sen de bir akıl etsen iyi edersin.

    kanat konusuna gelirsek, bruma zaten ayağı kopana kadar oynamalı, diğer kanatta yasin mi, poldi mi, sinan mı oynar, ona da form durumlarına bakarak karar verirsin.

    özetle sene başında oturtmaya çalıştığın sistem, rakipler tarafından çözüldü ve etkisiz hale getirildi sayın hocam. ya yeni bir yol bulacaksın, bu takımı şahlandıracaksın ve buna da kadıköy'de başlayıp, bütün camianın desteğini tekrardan arkana alacaksın. ya da bu üçüncü sınıf ülkede hiçbir şeye sabredilmediği için sen de bundan nasibini alıp, hollanda'nın kırlarına geri döneceksin. ben pek uzun ömürlü görmüyorum kendisini bu anlayışımızdan dolayı ama umarım bu süreci çok çabuk ve hasarsız bir şekilde atlatır.
  • 2050
    taktiksel anlamda henüz bir numarasını göremediğim hocamız. 20 kasım 2016 fenerbahçe galatasaray maçı kendisi için dönüm noktası olacak. valla açık söyleyeyim ki söz konusu maçta en zayıf yerimiz kenar yönetimimiz. o da niye? adamın hükmü sabri, selçuk, semih 3'lüsüne geçmiyor kardeşim. e zaten bu 3'ünün aynı anda sahada olduğu hiç bir maçta favori değiliz. kendisine nacizane birkaç tavsiyem var;

    sevgili riekerink bey,

    1- şu sülüklerden* kurtulmadıkça başarılı o-la-maz-sın. hocalık ömrünü kısaltırsın. aynı uyarıyı hh'ya da yaptık, dinlemedi. sonunu kendi hazırladı.
    2- podolski ve sneijder'i çek bir köşeye, sert bir dille uyar. kendilerine gelsinler artık.
    3- stoperlerden savunmada daha caydırıcı olmalarını, hücumda da topu kullanma anlamında inisiyatif almalarını iste. top sürsünler biraz. (serdar-hakan)
    4- bekleri daha fazla hücuma katılmaları konusunda teşvik et. çizgiye daha çok insinler, daha çok orta yapsınlar. (linnes-carole)
    5- merkez ikiliden daha hareketli olmalarını, topu dikine oynamalarını ve dripling yapmalarını rica et. ayrıca daha fazla şut çekip, rakip ceza sahasına daha çok girsinler. (de jong-tolga)
    6- kanat oyuncularının ters kanattan gelen toplarda ceza sahasının içinde olmalarını sağla. (bruma-sinan)
    7- sneijder'i daha az koştur ve ondan daha homojen oynamasını iste. sola hapsetmesin kendini.
    8- eren'den de kanattaki arkadaşlarının, sneijder ve tolga'nın ceza sahasına girmeleri konusunda yardımcı olmasını iste. ikiye birlerle falan.

    son olarak oyunculara, top rakipteyken, rakip oyunculara daha yakın olmalarını söyle. temaslı oynasınlar biraz. topu daha hızlı dolaştırsınlar, daha agresif olsunlar. mıymıntı oyundan bıktık.

    bunları yapıp başarılı olamazsan sorumluluk senden kalkar. ama yok sırtını çapsızlara dayayacaksan zaten başarılı da olamazsın, tez zamanda da kovulursun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın