• 576
    iptal edilmemesi gereken sezondur.

    8 hafta için, koca sezon yok sayılmamalı.

    ya temmuz- ağustos gibi oynatırsın, ya eylül-ekim gibi, ya da birkaç yıl sonra... ama mutlaka oynatmalısın.

    sen koskoca bir sezon şampiyon olmak için bir yerlerini yırt ama sonra taaakk ligler iptal. ne trabzonspor'un, ne başakşehir'in, ne galatasaray'ın, ne de sivasspor'un emekleri yok sayılmamalı.

    almanya'da 8 bin kişi öldü ama birkaç gün sonra ligler başlayacak.
    italya'da 32 bin kişi öldü ama birkaç haftaya ligler başlayacak.
    ingiltere'de 34 bin kişi öldü ama premier lig ceo'su, amaçlarının sezonu tamamlamak olduğunu söylüyor.

    "sağlık konusunda dünyanın en iyisiyiz. bu yüzden alışveriş merkezlerine, berberlere gidebileceksiniz. temmuz ayına erteleyip, sonra tekrar haziran'a aldığımız sınavlara girebileceksiniz..." vs. diyebiliyorsanız, kusura bakmayın ama ligleri de oynatmalısınız.

    işçiler çalışacak, memurların bir kısmı çalışacak diyorsanız, hiç kusura bakmayın futbolcularda çalışmalı.
    ha ama hem işçiler, hem memurlar, hem futbolcular, hem de bütün meslek grupları çalışmayacak çünkü ortam tehlikeli diyorsanız da, erteleyin gıkım çıkmaz. hatta ayakta alkışlarım.

    kısacası; sağlığın anlamı herkeste aynıdır. ben sağlığımı evime ekmek götüreyim diye hiçe sayacaksam, futbolcu da evine son model araba götürmesi için sağlığını hiçe sayacak. ister bencil deyin, isterse de başka bir şey. kimsenin kimsede üstünlüğü yoktur kardeşim. çünkü eşitlik, hak, adalet gibi kavramlar bunu gerektirir.

    not: siz söylemeden ben söyleyeyim; evet, çok bencil bir adamım ve karşılaştırma yapmakta çok saçmaymış!! yersen...
  • 577
    içi boş argümanlarla "iptal edilmesi" savunulan sezon.

    öyle bir algı oluşturuldu ki bunu kendi taraftarımız bile kabulleniyor anlamsız şekilde.

    o çok "insan sağlığını düşünen" kulüplerin, kulüpler birliğinin önerisi de "küme düşme olmasın, seneye 20 takımla oynayalım".

    bak hele.

    madem seneye 38 hafta oynamayı kabul ediyorsun, 4 hafta daha oyna bu sezonu tamamlayalım? ama yok, çünkü onların amacı adalet yerini bulsun değil, çorbaları kaynasın.

    beceriksiz yöneticileri, teknik ekipleri aklansın.

    lig illa 12 haziran'da başlamak zorunda mı? daha 1 ay var, gerekirse ertelersin 2 hafta daha haziran sonu, temmuz başı başlarsın.

    gerekirse 3-4 günde bir maç oyna. yapmadığın şey mi?

    2011-2012'de uydurduğun süper final saçmalığında da 3-4 günde 1 maç oynatmadın mı?

    avm'ler açılmış, 1 aya yurt içi-yurt dışı seyahatlerin başlaması, sınırların tekrar açılması planlanıyor ama ligde 8 maç yapılmasın öyle mi?

    biraz aklı selim, biraz tutarlılık yahu.
  • 579
    covid-19 durumu bizden çok daha ciddi olan ülkelerde liglerin oynanması durumunda, oynanmama kararı verilirse büyük saçmalık olacak olan sezondur.

    bazı kulüplerin fırsatçılık yaptığını düşünüyorum ve aramızdaki asıl tehlikeli virüslerin hangileri olduğu konusunda düşünmeye itiyor beni bu.

    belki biraz daha geç başlatılır ama iptal edilmesi sağlık düşüncesi haricinde birilerinin çıkarlarına hizmet edecektir.

    haziran ve temmuz gibi oynatılmasını istemediğin lige eylül ayında nasıl başlayacaksın öncelikle bunu düşünmeli insanlar. bu virüs 2021 yılında da aramızda olacak gibi duruyor. virüs varken yaşamayı öğrenmemiz gerekecek.

    yahu bu ülkede ösym sınavları yapılmaya başlanacak kapalı mekanlarda. açık alandaki futbolun oynatılmaması saçma olur. basketbol, hentbol ve voleybol kapalı mekanda oynanan müsabakalara sahip. bazıları bunları örnek gösterip futbol da oynanmasın diyor da park bahçeler yasak olup avmler açık olan ülkede futbol oynanmasın kararı çıkarsa da şaşırmam açıkçası.

    oynatılmaması kararı verilince de başka bir kaos ortamı ortaya çıkacaktır. trabzonspor şampiyonluğu verin diyecek ve şampiyonlar ligine beni gönderin diyecek. beşiktaş zaten son 5 senenin ortalamasına göre alın deyip şampiynlar ligini istedi. biz diyeceğiz ki bu sezon oynanmayıp iptal edilirse önceki sezona göre avrupaya gidelim. kısacası verilebilecek 1 karar 1 kulübü memnun edecekken diğerlerini öfkelendirecek.
  • 580
    hakkında yazılanları okudukça sinirlerimin zıpladığı sezon. dikkat ediyorum her gün düzenli olarak sezonun iptal edilmesi gerektiğini yazanlar var burada. tamam galatasaraylı olmayıp buraya sızmış olabilirsiniz, sıkıntı yok da galatasaray taraftarını da bu kadar aptal zannetmeyin artık. sağlıkla ilgili bir risk olacaksa, fatih hocamızın da dediği gibi, tabi ki ertelenebildiği kadar ertelensin. ancak ülkede futbol oynanmasına ne zaman karar verilirse önce bu 8 maç tamamlanır sonra yeni sezona başlanır. akla mantığa uygun çözüm de budur. bu karışıklıktan nemalanıp bir şampiyonluk daha gerimize düşmemenin hesaplarını yapan fenerbahçe ve beşiktaşlıların ağzıyla gelip burada yorum yapanların olduğu sezon.
  • 581
    bir kere bence şunu herkesin idrak etmesi lazım.

    bu sezon, beyaz sezon falan olamaz. 26 haftası oynanmış sezonu sen beyaz sezon falan ilan edemezsin. yani sezonu iptal edemezsin.

    ikinci olarak 12 haziran'da falan da ligi başlatamazsın. antrenmanlarını durduran takımlar var. onlar ne olacak? yani 12 haziran'da lig falan başlamaz.

    üçüncü olarak peki sonuç olarak ne olacak yani?

    1- birinci ihtimali tescil olarak görüyorum ama sanırsam uefa tescil durumunda avrupa'ya almayacak şampiyon ilan edilen takımı. club brugge'u ucl'ye almama kararı almışlardı. yani bu, en en son ihtimal; ki zaten galatasaray ve başakşehir de buna karşı çıkarlar. zannımca temmuz sonu gelmiş ve hala 1500'lü vakalar varsa bu yol devreye sokulur.

    2- ikinci ihtimal play-off. ilk 4 takım tarafsız bir sahada (mesela saraçoğlu veya vodafone park veyahut ankara'da) 3 maç yapacak ve şampiyon belirlenecek. buna da sanırsam sadece sivas karşı çıkıyor diye söylentiler var ama ikna olmaktan başka çareleri yok.

    3- üçüncü ihtimal ise kalan 8 haftayı yeni sezon başı itibariyle oynatmak. bir kere herkesin şu konuyu idrak etmesi lazım; yeni sezon en geç eylül ortasında başlayacak. yeni sezonun başlamama gibi bir durumu yok. hayat devam edecek en nihayetinde. aşı bulunana kadar #stayhome falan olmayacak. bu futbolcuların sözleşmeleri var, maaşları var. herkes parasını istiyor. yeni sezon başlamaz ise kulüpler kapanır. bu açık net hepsi kapanır. hiçbiri maaş falan ödeyemez.

    velhasıl durum ortada. bakalım ne karar verecekler.
  • 582
    son dönemde tanı enstrümanlarımızla ilgili iyi haberler geliyor. yanılmıyorsam roche %98 duyarlıkla çalışan bir hızlı tanı kiti geliştirdi. yani kişinin hastalıkla karşılaşmış veya şu an aktif döneminde olduğunu anlayabiliyorsunuz. şahsen ben bu yıl tatil filan yalan olduğu için yazlığa ailemin yanına giderken yanıma bir çift test alacağım, kapının girişinde kontrol edip yanlarına öyle gireceğim.
    yani futbolcular başta tüm maç ekibine hızlı tanı testiyle bakılıp o şekilde oynatılabilir. ama asıl soru şu; takımlarda pozitif futbolcular çıktıkça ne yapacağız. 28 kişilik kadronun 18'i hastalanırsa maçlara nasıl çıkacaklar. bir takım komple hastalanırsa maçları nasıl devam edecek.
    yoksa hastalanmayalım eve kapanalım noktasını çoktan geçtik. dünya da aynı yönde ilerliyor; azar azar bulaştıralım, hayatta kalmak için normale yaklaşalım felsefesinde. maksat hayatta kalmak yani, herkesin aylarca evine kapandığı bir dünya nasıl sağ kalamayacaksa, 1-2 yılı iptal edilmiş futbol endüstrisi de aynı şekilde yaşayamaz.
    ha siz, derseniz ki bu nasıl dünya allah belanı versin kapitalizm, bak işte küreselleşmenin sonu filan. onlara da varım. bir yaz gecesi sabaha kadar içer, söveriz. ama şimdilik herkesin futbola ihtiyacı var. doktora hemşireye olduğu gibi. berbere olduğu gibi.
  • 583
    uefa, 25 mayıs tarihine kadar “ ne karar verdiğini bildir “ diyor ;
    oynatıyorsan takvimini
    oynatmıyorsan, hangi kulüplerin hangi kriterlere göre göndereceğini.
    devam etme kararı alan liglerin de maçları 3 ağustos tarihine kadar bitirmesini istiyor .
    devam kararı çıkacak ise , isterse 20 temmuzda lig başlasın, 3 ağustos tarihinde tüm maç takviminin bitmesi gerekiyor. yani ağustos başına ertelensin vb bir durum söz konusu değil.
  • 584
    bazı sivri zekalı spor adamlarının (!) dediği gibi ligden düşürmeyi iptal etmek de, yirmi takımla oynamak ve en komiği futbol içinden gelenlerin daha yetkin olmalarını talep etmek gibi çoğu istekler dünyanın geçtiği şu zor dönemde menfaatleri uğruna tepinmekten başka bir şey değildir.

    virüsün en etkili olduğu dönemlerde üst üste iki hafta izin vermeksizin işe gidip, bir ton borçla hayatımı idame ve ikame konusunda uğraşırken ben ses etmiyorum değil mi? çünkü mecburiyet dahilinde ağır bir iş yapmayıp, yine de işe gidiyorum. sonuçta maaşlı bir çalışan olarak ortamın en karışık olduğu dönemde emekçilerin çoğu gibi hayatın içinde olmamız gerekiyordu.

    peki, ben böyle söylüyorum diye, illa futbolcuların risk altına girmesini istiyorum mu demek istiyorum. hayır, burada bir çoğumuzun hemfikir olduğu şekliyle, galatasaray'ın hakkını yemek isteyen bazılarına karşı her zaman hazırlıklıyız. bizim gücümüz, silahımız kelimelerimiz. bu yönüyle ister arap sermayesine, ister bahis ağalarına angaje olunmuş olsun, bu müsabakaları oynatmak durumundalar.

    galatasaray şampiyon olmasa, hatta dördüncü olarak ligi bitirse bile bu müsabakalar oynanmalı. ya haziran ortasında, ya da ağustos başına kadar bu müsabakaları oynatıp geçerler.

    futbolcular tatil mi yapamayacakmış! dünyada futbol diye bir spor alanı bu saatten itibaren olmasa, hayatımıza bu yönüyle devam etsek, futbol adına yalnızca güzel hatıralarla yaşayacağımız bir ömrümüz olurdu. geriye kalan 8 haftanın ( her ne koşulda yapılır, tam olarak sağlıklı sınırları nasıldır uzmanı değilim) devam etmesinden yanayım.

    buzdolabında et olmadan yaşayan, maaşı zor bela yaşamaya yarayan aileler var. onlar korona dinlemeden çalışıp, üretmeye devam edecek ama duyguların böylesine metalaştırıldığı futbol camiası beleşten yana haklar iddia edip, müsabakalar yapılmasın diyecek öyle mi?

    ben çalışıyorum ya da arkadaşım üretiyor, çalışıyor; bu yüzden futbolcular da çıkıp oynasınlar, bahane oluşturmasınlar demiyorum. yine çoğunlukla hemfikir olduğumuz, menfaatleri uğruna bu ortamdan pay çıkarmak isteyen insancık ve takımcıklara sözümü ediyorum.
  • 586
    burada iptal edilmesi gereken sezon süper lig 2019-2020 sezonu değil, süper lig 2020-2021 sezonu'dur. yarım kalan sezon da mart 2021'de devam edip tamamlanmalı. zaten euro 2020 de oldu sana euro 2021 çok doğru bir hamle ile. en başta dedik zaten. fakat yetkililer olaya ticari ve acemice baktığı için sorunu bir türlü kökten çözemedi. futbol ekmek su değil, eğlence ve spordur. bu şartlarda ne spor olur ne eğlence. üstelik verilecek 1 yıllık ara daha iyi olur. insanlar özler ve futbola ilgi artar. fifa ve hukuk komiteleri tüm kulüplerin her türlü resmi sözleşmesini 1 sene otomatik uzatmalı. kısacası sanki mart 2020 ve mart 2021 arası hiç yaşanmamış gibi düzenlenmeli. ancak hukuk desteği ile bu sorun çözülebilir. neden yetkililer bu kadar bile mantıklı değil. bencillerden, beceriksizlerden, menfaatçilerden, küçük adamlardan, işinin hakkını veremeyenlerden kısacası tüm aptallardan sıkıldım.
  • 587
    uefa iptal veya tescili iki şekilde kabul ediyor;
    a. ülke hükümeti "oynayamazsınız" diyecek,
    b. ligi ekonomik olarak karşılayamayacak durumda olacak.

    şuan bu durumların ikisi de bizde yok. hükümetin böyle bir kararı yok ve böyle bir karar almalarını beklemiyorum.
    zira sınavlar, avmler, berberler, şehirler arası yolculuk, oteller hepsi normalleşme sürecine girdi. sınavlar konusunda ne kadar tepki çekseler de ertelemeyi geri çektiler. futbolu oynatmayın diyemezler. benim şahsi kanaatim bu.

    eğer olur da böyle bir karar çıkarsa tff tescil mi eder yoksa beyaz sezon mu ilan eder.
    elimizde iki örnek var;
    a. fransa: lig tescil edildi. normalde 3 takım düşecekken 2 takım düştü. alt ligden 2 takım geldi. alt ligdeki playoff takımları mağdur oldu.
    b. hollanda: beyaz sezon ilan edildi. şampiyon ve düşme olmadı. avrupa'ya güncek sıralamaya gönderildi ancak avrupa gelirleri tüm lige eşit paylaşıldı.
  • 589
    avmler açılıyor her bir sikim açılıyor ama söz konusu lig olunca neymiş sağlıkmış.

    yahu böyle saçma bahane mi olur? virüs bir şekilde kontrol altına alındı. bizim ölü sayımızın on katı kadar ölüsü olan memleketlerin ligleri başlayacak ama tr'de başlamasın çünkü sağlıkmış.

    ülkede her gün milyonlarca kişi işe gidiyor. futbolcular da bir zahmet yavaştan başlasın. sahada 22, 4 de hakem, 20 kişi de yedekler falan dense kalan kişi sayısını da azaltsalar koca koca stadlarda 100 civarı kişi olacak. bu kadar yaygaranın anlamı yok. akredite sayısını azaltsınlar.

    kulüplerin hasta oyuncuları da iyileşsin birkaç haftaya. ben anlamıyorum ki 2 haydır ligler oynanmıyor, sürekli yasak falan getiriliyor. bu değerli(!) futbolcular nereden kaptı virüsü?
  • 590
    iptal edilmesi ne kadar saçma ise, bu kadar erken başlatılması da o kadar saçmadır.

    arkadaşlar olağanüstü bir dönem yaşıyoruz. avrupa ikiye bölünmüş durumda. bizim arkamızdan ligi haziran olmadan bitirin diye eşşek kovalamıyor. kalan 8 hafta, hava sıcaklıklarının yükselmediği 3-4 doğu iline alınır, her gün 2şer maç, her takıma da 3 günde bir maç yaptırarak haziran sonunda başlatılır, temmuz sonuna doğru bitirilir. uefa oyuncu değişikliği sayısını bile artırdı. ha çok mu güzel maçlar izleriz? yoo.. seyircisiz, uzun süre idman yapamamış topçular ne kadar oynayabilirse o kadar... ama lig iptal edilsin diyenleri gördükçe ufaktan bir gülesim geliyor.
  • 591
    ekonomi çarkı durmasın diye yönetenlerimiz her gün bin bir taklalar atarken, bundan mütevellit milyonlarca insan her gün sosyal mesafeyi yalan ederekten kelle koltukta işe gidip gelirken, futbolun "bir oyun" olduğu kavramı endüstrileşmenin egemen olmasıyla yıllar önce hükmünü yitirmişken, afedersiniz ama bu lig eşşek gibi oynanır arkadaş.
    insan sağlığı diyoruz, kabul ama bazı kulüplerin hiç de iyi niyetli olmadıkları o kadar netki.
    (samimiyetlerine küçücük de olsa bir inanabilsem, ligi migi ittir edin, tabii ki insan sağlığı en önemlisi diyeceğim ama)
    bakın kimler oynanmasın istiyor, oradan direk belli eder kendini.
    sen fenerbahçe, daha birkaç ay önce elazığ depremi olduğunda trabzonspor'un maçı ertelendi diye ortalığı ayağa kaldırmadın mı?
    ya sen beşiktaş jimnastik külübü, 15 mart 2020'de sırf derbiyi seyircisiz oynayabilme adına, 2 puan fazla alırımın, en azından her sene olduğu gibi bari bu sene yenilmem'in aklın sıra küçük hesaplarını yapmadın mı?

    zaten şöyle bir puan durumuna bakıyorum;
    ilk 4; trabzonspor, ibb, biz ve sivasspor var, vaka haberi var mı, bildiğim kadarıyla yok, yap tek maç üzerinden final four'u, kazanan şampiyon olsun, ikinci şamp. ligine, bir de üçüncülük maçı oynatırsın onu alan da direk avrupa ligine kalır.

    son 4; malatya, rize, ankaragücü, kayseri, vaka haberi var mı, bildiğim kadarıyla yok (en son a.gücünde faty de taburcu olmuş), yap tek maç üzerinden dörtlü final, kazanan ligde kalsın, diğerleri düşsün.

    al sana toplam 7-8 maçla hem şampiyonluğu hem de düşenleri belirleme şansı.

    haa, aradaki 10 takım mı? onların zaten oynamak gibi bir dertleri yok, akılları fikirleri çakallıkta, o nedenle onları ittir etmek durumunda kaldım, onlar da otursun evlerinden izlesin maçları.
    ne denirki başka bunlara!
  • 592
    mevcut koşullar altında kulübümüz için en hayırlı seçeneğin liglerin iptal edilmesi olacaktır.

    silktiğimin virüsü ile karşılaşmamış olsaydık, havayı ve formu yakalamış galatasaray, rakiplerini dümdüz edip üst üste 3. şampiyonluğnu ilan edecekti.

    ama verilen bu uzun aradan sonra takımımızın tekrar form tutmasını ve şampiyonluk havasına girmesini imkansıza yakın görüyorum.
  • 593
    işçisi, memuru, emekçisi yani herkes bu şartlarda çalışıyorsa futbolcu da işini yapacak kardeşim. onların bizden farkı nedir?
    bizim hasta olma riskimiz onlardan üstelik daha fazla.
    adamlar 2 aydır milyonluk villalarında otururken veya çalışırken kapmadı herhalde bu virüsü.
    tek yapmaları gereken şey evlerinde oturmak olan, işleri bile tatil olan futbolcular virüs kapmayıversin bir zahmet.
    bu sorumsuzlukları yüzünden mi tatil olacak ligler?

    duyumlara göre hepsi ev, mangal partileri yapıyormuş. e verilen emekler ne olacak onca hafta ne olacak oynanan?
    italya, ispanya gibi en şiddetli bu hastalığı geçiren ligler başlayacak ama paşalar türkiye’de lglerin iptal olmasını istiyorlar!
    ligler iptal olamaz. nokta.
  • 594
    şampiyon olacağımıza yine geçtiğimiz sene olduğu gibi inancım neredeyse sıfır. başakşehir'in süper ötesi bir fikstürü var, dahası kendileriyle deplasmanda oynayacağız, üzerine kendi evimizde kaybettik bu adamlara. fikstürleri yoğundu, uefa maçları da yalan olunca iyice rahatladılar. ayrıca tüm maçların seyircisiz oynanmasından doğal olarak en karlı takım da başakşehir. trabzonspor bizden 3 puan önde, bizim evimizde oynayacağımız bir maç var. ilk maçı berabere bitirmemiz avantaj ama gel gelelim yine seyircisiz oynayacağız. gerçekçi bir şekilde bakarsak, ortada bizim avantajımıza olan hiçbir şey yok.

    ama, kocaman bir ama, federasyon devam kararı aldıkça diğer tüm takımların bize küfretmesi içimi gıdıklamıyor da değil. 8 maç var, 3 puan gerideyiz, fikstürümüz kötü, seyircimiz yok ama herifler sanki nihat özdemir bizi şampiyon ilan etmiş gibi ana bacı sövüyorlar ya çok boşa düşüyorum lan.
  • 595
    açıkçası salgın olmayıp da lig devam etseydi istim üstünde olan bir takıma sahiptik, fikstür falan beni çok endişelendirmiyordu, nitekim tarih ne deli fikstürlerden çıktığımız zaferlerimizle dolu.
    diğer yandan, gelinen nokta itibarıyla ben ligin oynanacağını ancak bunun en erken haziran sonu - temmuz başı gibi olacağını tahmin ediyorum.
    takımların hangi konsantrasyonsuzlukla hazırlanacağı az çok belli olduğu için maçlar da kalite olarak halı saha maçlarından hallice olur (salgın yokken de süper kaliteli maçlar izlediğimiz söylenemez zaten).
    iyi hazırlanma olamayacağından bu durum takımların sahada, öyle önde basayım, alan daraltayım.....vs tarzı oyunları gösteremeyeceği anlamına da geliyor bir yerde, bu da 80'li yıllardaki tanju'lu-prekazi'li döneme benzer, genelde sahada rahat takılınan, top ayağına gelen oyuncunun 20-30 sn. düşünme imkanı olan nostaljik havada geçecek maçlara şahit olabileceğimiz ihtimalini de kuvvetli kılıyor.
    kim şampiyon olacaksa oynayıp kazanması en hakkaniyetli olanı.
    bu haliyle tescil etmek başta ibb, sonra bize , hatta sivasspor'a da haksızlık etmek olur, üstelik bizim tüm maçları kazandığımızda %99 şampiyon olma gibi bir durumumuz da var ortada.
    beşiktaş, fener, alanya gibi takımları saymıyorum, onların zaten niyeti belli, hatta varoluş sebepleri direkt "aman galayasaray .... olmasın" olduğu için ciddiye bile almıyorum.
    baktın kimse oynamak istemiyor, en kötü ilk 4'ü şampiyonluk, son 4'ü de düşmeme için final four oynatır asgari 6 maçla da tamamlayabilirsin sezonu.
  • 596
    kaldığı yerden devam etmesine bir aksilik çıkmazsa içerisinde olduğumuz bu haftasonu haricinde 3 hafta kalan ligimizdir.

    sahamızdaki maçlarda tribünlerimize taraftar fotoğrafları koymayı planlıyoruz. bunun bir örneğini de şu an trtspor'da yayımlanan 23 mayıs 2020 borussia mönchengladbach bayer leverkusen maçında da görebiliyoruz. kale arkalarına konulmuşlar sadece.

    benim merak ettiğim acaba bizim ligde bu uygulamanın üzerine hoparlörler ile tezahürat ve tepki sesleri eklemek için bir resmi engel bulunup bulunmadığı.

    stadyumda bir ses yönetmeni olsa ve önceki maçlardaki taraftar seslerinden alınan kayıtların sesleri ilgili pozisyonlarda açsa.

    mesela önceki maçlarda kaçan gollerden sonra tribünlerden gelen sesler bu maçlarda kaçan goller sonrasında verilse. ya da rakip atak mı yapıyor tribünlerden ıslık sesleri verilse. sürekli olarak da tribünlerden gelen tezahüratlar ve şarkılar yerine göre kullanılsa bu taraftar fotoğraflarının kullanımı da daha anlamlı olacaktır. tabi bunlar resmi bir engel olmazsa yapılabilir şeyler.

    tribünlerde kullanılan fotoğraflarla orada insan varmış izlenimi bırakılsa da oralardan ses gelmeyince tuhaf oluyor.
  • 597
    bundesliga, koronavirüs sebebiyle verilen ara sonrası oynamaya devam eden ilk lig oldu. maçları izlerken oyuncuların nasıl hamladığını, takımların basit top kayıpları yaptığını hepiniz izlemişsinizdir. kaldı ki bahsettiğimiz lig bundesliga gibi dünyanın en iyi 3-4 liginden birisi.

    işte koskoca bundesliga takımları bile bu düşmüşken, varın düşünün bu ligde 12 hazirandan sonra takımlar ne halde dönebilirler. takımımız da ikinci yarı tam ritmini bulmuş ve yavaş yavaş ağırlığını koymaya başlamışken bu ara hiç iyi olmadı. 12 hazirandan sonra* ben galatasaray'ın da epey zorlanacağını ve maçlarda garip garip hatalar izleyeceğimizi düşünüyorum.

    maçların seyircisiz olması da ekstra can sıkıntısı. ne yapalım, her işin başı sağlık.
App Store'dan indirin Google Play'den alın