• 11052
    hayalperestlerin şuanki sinirlerinin nedeni.

    gerçeği görmek lazım. gerçek çok uzakta değil. gayet temiz ve net gözükmekte. galatasaray futbol takımı kalite olarak kötü ve uyumsuz bir kadro. bu kadro ile cl'de başarı beklemek hayalperestlik, iyimserlikten başka bir şey değildir. devir "koçum benim yaparız" devri değil. öyle olmuyor işler. yiyorsun 4'er 4'er devam ediyorsun hayatına. sen daha rakiplerin kadar koşamaz, mücadele edemezsen bırak puan almayı fark yemenin önüne geçemiyorsun. belki de en rezil haliyle yakaladığımız dortmund defansını tehdit bile edemeyiz. hiç üzülmenin sızlanmanın hali yok. bu takım iyi bir takım değil.

    şimdi çıkar bazı arkadaşlar "ama 2 sene önce bu takım kök söktürüyordu?" e 2 sene önce işte. şimdi o takım yaşlanmış. o takımı rahatlatan oyuncuların bazıları eksilmiş, bazıları futbolu unutmuş, yerine gelenler ise tamamen fiyasko oyuncular. e nasıl olacak peki bu şekilde?

    prandelli'yi eleştirin. kötü oynatıyor, hayal krıklığı tamam bunların hepsi doğru. ama kalkıp takımı küçümsedi demeyin komik oluyor. ne düşünüyordunuz ki? bunları söylemese bile gerçeklerin bu olmadığının mı sanıyorsunuz.

    takımın kalitesi bile kötü. üzüntülü olan bu.
  • 11053
    gücünü tarihinden alamamış takım. kurucularından tutun da geçmişteki teknik direktörlerine, hatta taraftarına kadar herkesin galatasaray'da mantalitesi hep aynı olmuştur. o da bir avrupa takımı olmamız. gel gelelim bu futbolcu ve teknik ekip bunun bilincinde değil. varsa yoksa ligdeki kıytırık takımları yenip şampiyon olmak. hedef bu malesef. gördük işte geçen hafta bizim haricimizdeki ligin en iyi takımını* hiç birşey oynamadan paket yaptık yolladık. yani bu ligde kalite oldukça düşük. bu ligde şampiyon olmaya çalışmak zaten senin zorunluluğun, bu hedefi gerçekleştirmek başarı olamaz. zaten defalarca olmuşsun. senin hedefin geçmişte olduğu gibi avrupa'da başarılı olmaktır.
  • 11054
    prandelli'nin üzerinde bıraktığı çok net bir iz var, vizyonsuzluk. malesef taraftara da sirayet etmiş vaziyette, kafamızı öyle yere eğdirdi ki, biz neydik, nasıldık onu bile unuttuk. aynı şeyi hiddink de milli takımda becermişti, öyle ya da böyle 2008'de bütün dünyaya maç sonuna kadar kovalayan, ayakta kalan bir futbol takımı olduğumuzu göstermiştik, ama sağolsun hollandalı döneminde 0-1 giden maça dahi reaksiyon göstermeyen pısırık bir takım olduk.

    oyuncu grubumuz yetersiz buna kimsenin lafı yok, fakat geçen sene, önceki sene avrupa'da başarılı sezonlar geçiren adamlar da aynı adamlardı, çıkıp manchesterla, juventusla, schalkeyle, maç içinde dönem dönem madridle başabaş oynadılar, o havaya girdiler, ezilmediler. maç sonu açıklamaları özetliyor prandelli'nin nasıl bir hava verdiğini bu adamlara, hepsi o günleri unutmuş, "biz zaten bu seviyede değiliz" diyorlar. madem değilsin, o seviyedeki oyuncular kadar maaş alma.

    türk futbolunun dibe bu kadar battığı bir dönem olmamıştı, malesef şamar oğlanına döndük her şeyimizle. galatasaray böyle durumlarda ayakta kalırdı, fakat şu an dibe batan en büyük şeylerden biri. bu şampiyonlar ligi performansı ciddi söylüyorum fenerin 0 çekmesine yakın gidiyor. itibar, saygınlık gibi şeyleri yitiriyoruz ve bunların telafisi kolay olmayacak. arsenal ve dortmund'a ilk yarıda 0-3 lük olacak kadar kötü bir kadromuz yok bizim. ludogoretslerin, apoellerin kafa tuttuğu bir ligde, futbol ortamında, bu kadar kötü olmaya, hiç bir reaksiyon göstermemeye lüksümüz yok. ben direnmeyen hocaya da, oyuncuya da destek vermem, güvenmem. yarın öbür gün her şey düzelir elbet, prandelli çeker gider, biz kendi pisliklerimizin üstüne onun yarattığı pislikleri de temizlemeye uğraşırız. tek beklentim, bir şekilde uefa avrupa ligine gidebilsek, yeni hocayla orada bari devam etsek.
  • 11057
    hiçbirşey bilmiyorsan, futbolun ortasaha ile oynandığını biliyorsun. dolayısıyla hiçbirşey bilmesen bile sorunun ortasahada olduğunu görebilirsiniz. oynana futbola bakarsak da böyle olduğunu görebiliriz. mesela dün geceki oyuna bakalım.* gerçi genelde aynı sorun.

    ortasahada sayısal olarak 4 kişi var. önlibero, sağ iç, sol iç ve forvet arkası pozisyonu olmak üzere 4 kişi mevcut. fakat bu sayısal çokluğa rağmen direnç sıfır ve bu yüzden dolayı takımın oyunsal kalitesi de yerlerde. defansif açıdan direnç yok, ofansif açıdan da varyasyon vs 0. 22 ekim 2014 galatasaray borussia dortmund maçının ilk yarısında ortasahasız oynadık resmen. stoperler burak'ı kaçırmaya çalışır. dakika 5 kontra atak yeriz. evlere şenlik yani.

    dolayısıyla; isimler mi değişir ya da mentalite mi değişir bilemem tabi ama birşeylerin değişmesinin gerektiği ayan beyan ortada.
  • 11059
    düşünüyorum da geçen sezon * son maçlarda stsl'de 2. lik için ve türkiye kupasında oynadığımız oyunu, göstermiş olduğumuz hırsı bu sezon * gösteremiyoruz. futbolcular aynı aslında hatta sakat olan bruma iyileşmiş, trabzonspor'un en önemli oyuncusu olcan alınmış. bir fenerbahçe maçı hatırlıyorum geçen sezon eze eze yendiğimiz, bir bursaspor türkiye kupası maçı *, bir gençlerbirliği maçı * o hırsı, o azmi bile göremiyorum bu takımda.

    herkesin ağzında 4. yıldız muhabbeti var, eee o 4. yıldız için savaştığınızı görelim, çabaladığınızı görelim ama yok hep laf-ı güzaf. hep lafta kalıyor bazı şeyler sinirime dokunan o başka birşey değil.
  • 11063
    bu takımın yegane kurtuluşu gençleştirilmesidir. bruma ve telles gibi oyuncular alacaksın bu takıma, devamlı oynatacaksın, sabır edeceksin. gerekirse orta saha bölgesinde furkan oynayacak ama o mıymıntı selçuk oynamayacak. kanatlardan akacaksın, stabil adamlardan kurtulacaksın. forvetin her topu ezen burak olmayacak. burak ve selçuk'a gösterilen sabrı biraz da gençlere gösterelim , emin olun daha kötü oynamazlar.
  • 11064
    durarak oynayan takım. bildiğin hareket yok duruyorlar. birisi pas atmaya çalışıyor ama etrafında kimse yok. neden? çünkü takım arkadaşları koşup boşa çıkmıyor. çalım atan futbolcusu yok gibi, oyuncuları yavaş, kanatlara inemeyen bir takım görüntüsünde. anamızın liginde bile kimseyi rahatça yenemeyiz bu futbolla. tarihimizin en kötü futbollarından birini oynuyoruz sanırım.
  • 11066
    yanlış transferler yapmış takım. geçen sezon gelen veysel sarı, bu sezon gelen pandev, tarık çamdal. bunlar maalesef şampiyonlar ligi'nde başarı getirecek futbolcular değil. prandelli bir şeyler yapmaya çalışıyor, galibiyetlere coşkuyla seviniyor, sempatik bir imaj çizmeye çalışıyor ama bir türlü olmuyor. takımla kimyası uyuşmuyor. uyuşmadı. bu takım kolay bir şekilde ayağa kalkar. kalkacaktır. ama bunun için maalesef şampiyonlar ligi'nden bu sezonluk feragat edeceğiz gibi gözüküyor.
  • 11067
    imam osursa cemaat sıçar demişler. hocası hedefim lig ,şampiyonlar ligi değil derse futbolcusuda sıçarak şampiyonlar liginde averaj takımı olur çıkar. bu takıma galatasaray'ın büyük bir camia olduğunu idrak eden bir hoca gelmeli. ve selçuk,burak artık yedek kulübesini görmelidir. çekilecek gibi değiller. 2 yıldır selçuk a sabredenler 5 maç brumaya sabredemiyor ona yanıyorum. varsın 5 maç 10 maç kötü oynasın ama oynasın bu çocuk. selçuk u izleyeceğime sahada birşeyler yapmaya çalışan yıldız adayımız brumayı izlerim.bı gidişe dur demezlerse yok edecekler çocuğu.
  • 11071
    seçimleri umarım duygun yarsuvat ve ekibi kazanır ve florya'da ali dürüst-abdurrahim albayrak ikilisini görürüz.
    prandelli'nin şansı artık yok ama şampiyonluk için bizim şansımız hala devam ediyor. çok geç değil. en dip halimizle liderin 1 puan gerisindeyiz. bu bizim iyi olduğumuzu değil ligimizin ne kadar dandik olduğunu gösteriyor.

    sonuç olarak yeni yönetim gelir ve gelir gelmez prandelli'yi kovar. yerine mustafa denizli'yi getirir ve biz şampiyon olarak ligi tamamlarız. sezon sonunda duruma göre yeniden bir düzen oluştururuz. denizli olmaz yılmaz vural olur hiç farketmez. yeter ki ligi tanıyan, futbolculara gerekli öz güveni verecek ve takımı hücum ağırlıklı oynatacak bir hoca olsun yeter.
  • 11072
    devre arasında bir tercih yapması gereken takım.

    (bkz: #1582867) şu entrymde selçuk yerine dikine top taşıyan, kıvrak ve hızlı bir oyuncu ya da ; fizikli, rakibi her fırsatta bozan, yıpratan, orta sahada rahat vermeyen bir oyuncu alınması gerektiğini, bunun tercihini de teknik ekibin yapması gerektiğini yazmıştım.

    elimizde nispeten dikine top kullanabilen, futbol aklı melo ve hamit hariç tüm orta saha oyuncularımızdan üstün bir dzemaili var. dzemaili'yi selçuk'un bölgesinde kullanıp ( selçuk ile beraber değil ) ileri uca top tutabilen, duvar olabilen, nispeten orta saha özellikli, futboldan anlayan bir forveti takımımıza katmamız gerekir.

    selçuk'un frikikten, burak'ın da boş kaleye gol atmadığı her maç 9 kişi oynuyoruz. takım ne tempo yapabiliyor, ne rakibi yorabiliyor ne de adam aklıı baskı yapabiliyor.

    eksikliği teknik heyet muhtemelen görmüştür. ama böyle leş yiyici bir medya ve galatasaray'ı sevdiğini zannedip her fırsatta galatasaray'a zarar veren insanlar camianin içinde kangren gibi kol gezdiği için ne selçuk'u ne de burak'ı kesmek kolay değil.

    allah yardımcısı olsun bu takımın. büyük ihtimal bu sene de yalan olacak.
  • 11074
    arsenal ve dortmunda kar$isindaki acizligimizi görünce, önceligimiz 4. yildiz diyor prandelli. bence bunda bir kusur yok. fatih terim de kendini ayni sebepten kovdurttu? ba$arili olunan ilk 2 senede ba$ariya aç futbolcular vardi. ne zaman maa$larda belli bir iyile$tirilmeye gidildi, oyuncular da o zaman kendini saldi. mesele hedefsizlik ve doygunluk.

    $u anki kadro ba$ariya tok futbolcularla dolu. ve bu tok futbolcularin %90inin yerliler olu$turuyor.

    hal böyle olunca bu kismen yabancilarin performansina da yansiyor.

    yoksa neden ko$muyor, neden mücadele etmiyor bu adamlar?

    herkesin keyfi yerinde. adam oynasa da oynamasa da yilda 5 milyon aliyor. oooh, kebap.

    türk sporcusunun mantalitesi bu. ba$ari degil, para pe$inde ko$uyor. hirs yok türk futbolcusunda, sorun burada.

    kisa vadede ba$arili olabiliyor ancak. mental eksiklikleri var. bu yüzden de uzun vadede ba$arili olamiyoruz ülke olarak.

    hedefler hep kisa vadede belirleniyor.

    $imdi soruyorum dolayisi ile; asil hedefimiz 4. yildiz diyen prandelli'yi neden ele$tiriyoruz? mevcut kadro ile ligde $ampiyonluk en iyi ba$ari degilmidir? bir sistemimiz var mi? altyapi planlamamiz var mi? senin federasyonun yabanci kisitlamasina giderek, senin uluslararasi arena da önünü kesmiyor mu?

    takimindan drogba gibi bir adam eksilince senin tüm acizligin gözler önüne serilmiyor mu?

    üstüne bir de son dakikada yapilan yanli$ transferler eklenince, ortaya bu tablo çikiyor.

    mevcut tabloda, gs in $ampiyonlar liginde elenip, kendini tamamen lige vermesi en iyi sonuç olur! uefa avrupa ligi zaman kaybi olur. uefa da $ampiyonluk kovalayacagim diye, lig $ampiyonlugundan olabilirsin.

    en önemli rakiplerinden bir tanesi kendisini sadece lige verecek, digeri de senden daha iyi top oynuyor.

    bu saatten sonra agirlik lige verilmeli ve $ampiyonlar liginden en iyi sonuçlarla dönülmelidir. es kaza uefa avrupa ligine kalinirse yedek agirliklli bir kadro ile gidilebildigin yere gidilmelidir. $a$ kaza bir çeyrek final görürsen, o zaman asilirsin!

    ama öncelik anamizin ligi! neden? çünkü kapasitemiz en fazla ona yetiyor!!!
App Store'dan indirin Google Play'den alın