• 457
    galatasaray'ın 2007'deki transfer operasyonuna bakıp aynısını yapması gereken takım.

    kadroyu boşalttıkları anda çok ciddi bir bütçe kalacak ellerinde. fernandes, almeida, quaresma, holosko, simao, edu bebe, alves, sidnei gibi isimlerde kurtuldukları anda bonservis ve yıllık ücret olarak toplam 30 milyon euro'nun üzerinde bir para kulüpte kalır. ki bu adamlar yokken de beşiktaş dördüncü olmazsa beşinci olur, çok büyük fark olmaz.

    diğer yandan gelecek vadeden iyi oyuncuları da vardır. mustafa pektemek, ismail köybaşı, cenk gönen, burak kaplan, muhammet demirci, necip uysal, veli kavlak, tanju kayhan, ersan gülüm, oğuzhan özyakup, berat çetinkaya, olcay şahan, mehmet akgün... bunların hepsi değil belki ama bir kısmı ileride beşiktaş'ta oynayacak seviyeye gelebilirler.

    karl heinz feldkamp gibi birini bulamazlardı, eğrisi doğrusuna uydu ve samet aybaba gibi bu işin türkiye standardlarındaki ismini getirdiler. evet şampiyon olmaları imkansız ama sıfırdan başlayacakları için kadro disiplini, katı savunma, yüksek fizik güç gibi mevzular öncelik olacak haliyle. samet aybaba da bunu en düşük maliyetle sağlayabilecek, bunu yaparken de yönetimin saçmalıklarına en çok boyun eğecek kişiydi.

    avrupa'da görevini tamamlamış maliyeti düşük oyunculardan bir iskelet oluşturup etrafını bu gençlerle doldurarak ilk 4 içine girebileceğini düşünüyorum. benzer bir projeyi galatasaray yapıp ertesi sene şampiyon olabilirken beşiktaş'ın bulunduğu konumdan geriye gitmemeyi başarması da iki kulübün arasındaki kalibre farkından kaynaklanıyor.
  • 462
    ellerinde çok iyi genç oyuncular var ancak bu gençlerin yeşerebileceği ortam yok. gerçekten akıbetleri ne olacak merak ediyorum.

    bence necip uysal bu yüzden her geçen gün geriye gitti. alt yaş gruplarında ne kadar sorumluluk aldığını gördüğümüz bir oyuncu beşiktaş formasıyla hiç sorumluluk almadan sadece mücadele ederek, kendini gizleyerek varolmaya çalışacak kadar baskı hissetti üzerinde. tıpkı necip gibi bir çok isim var kadrolarında: muhammet demirci, berat çetinkaya, ersan gülüm, tanju kayhan, oguzhan özyakup, burak kaplan, mustafa pektemek... bunların herhangi biri seneye beşiktaş yerine galatasaray'da oynayacak olsa mayıs ayında şu anki değerini 2'ye 3'e katlar, futbolunu geliştirir ve kendine güvenle oynamaya başlardı. en güzel örnekleri semih kaya ve emre çolak'tır. ancak bu oyuncuların aynı adımı "küçülen" ve sarsıntılı bir sezona giriş yapan beşiktaş'ta atmaları çok zor görünüyor.

    yine de bu isimler arasında 1-2 tanesi o zor adımı atmayı başaracaktır. ben tüm küçümsemelere rağmen beşiktaş'ı 3.lüğün en büyük adaylarından biri olarak görüyorum ve yukarıda saydığım oyunculardan özellikle 3 tanesinin bu sene sonunda kalburüstü yerli oyuncular sınıfına girme ihtimallerini yüksek görüyorum.

    1. ersan adem gülüm: sakatlıkları geçirdi evet, ama dönecektir. bu sene egemen'in de gidişiyle kesin ilk 11 oynayacak, sivok'la birlikte. bana kalırsa çabuk, uyumlu bir ikili. bazı oyuncular çok fazla oynamadan dahi potansiyel gösterirler, ersan da onlardan biri. fizik kalitesini tekrar yukarı çektiği takdirde sakatlık önce kaldığı yerden devam eder. hatta uzun vadede galatasaray'da sol bek ve sol stoper mevkilerine alternatif olabilecek ideal isim olduğunu düşünüyorum, zira yerli statüsünde bu özelliklerde ikinci bir oyuncu yok.

    2. mustafa pektemek: bu sene o da ilk 11 oyuncusu olacak, daha önemlisi çift forvet oynayacak. bu sayede yeteneklerini daha rahat gösterecek. sene sonu geldiğinde beşiktaş'ın dengesiz taraftarınca "beşiktaş'ın çocuğu" ilan edileceğine şüphem yok. tabi alacakları yüzünden ayrılmazsa. bence galatasaray'ın yine uzun vadede 4-4-2 oynayacağı ve bu sistemin 4 tane kaliteli forvet istediği düşünüldüğünde, pektemek gibi düzgün karakterli, saha içinde ve dışında çalışkan ve profesyonel, ve yetenekli bir oyuncunun necati'nin yerini almasını çok isterim.

    3. tanju kayhan: bu çocuk türkiye içinde pek alışık olmadığımız türden bir oyuncu, zira bizde çok yönlü savunma oyuncusu diye bir model yok. zaten kendisi de türkiye imalatı değil. izlediğim maçlarda çok ilginç performanslar gösterdi, bence ciddi bir potansiyeli var ve şans verilirse bir üst seviyeye sıçrayabilir. beşiktaş yönetimi, camiası ve taraftarı bence bu oyuncunun değerini ve potansiyelini henüz kavrayabilmiş değil.

    sonuç olarak beşiktaş'ın bu kadroyla şampiyonluğa oynaması imkansız. revizyon esnasında bir çok hata da yaptılar, egemeni saçmasapan şekilde rakibe hediye etmek, ernst'e kapıyı gösterip almeida'yı elde tutmak gibi... ancak yine de şu kötü şartlar içinde elde harmanlanacak iyi bir potansiyel var. samet aybaba belki bu oyunculara nasıl daha iyi oyuncu olabileceklerini gösterebilecek öğreticilikte bir teknik direktör değil, ancak bu gençlerin bazı şeyleri kendi başlarına başarmaları için ihtiyaçları olan fırsatı onlara verecek cesareti olduğu kesin. bu da gençler için bir fatih terim'le, şenol güneş'le çalışmak kadar şahane olmasa da yine de fena olmayan bir durum.

    bence beşiktaş içinde bulunduğu durum açısından takip etmesi eğlenceli bir takım olacak. kendi sınırları içerisinde "2008 kalli operasyonu" deniyorlar bir şekilde. o denli başarılı olmaları imkansız, ancak bu yıl yapılan tercihler ve geri dönüşleri uzaktan izleyen bir futbolsever olarak benim ilgimi çekiyor açıkçası.
  • 603
    kulubun icinde bulundugu mali durum dusunuldugunde bu yaz cok dogru sekilde takviye edildigi gorulebilecek takim. eger bu hareketi yarim birakmayip transfer sezonu bitmeden revizyonun sonunu getirmeyi basarabilirlerse kulubun gelecegiyle ilgili umutsuzluk bir nebze dagilacaktir.

    fakat bu tur revizyonlarin kaderini basarili olmakla fiyaskoya donusmek arasinda belirleyen en onemli faktor teknik direktordur. 2007/08'de kalli galatasaray'in bugun kulaga komik gelen kadrosunu sampiyon yaptiginda teknik direktor farkini herkese gostermisti. besiktas'ta ise bilic'in ne yapacagi muamma. zira oguzhan, muhammed, franco, pektemek, tore, necip gibi genclerden cok iyi bir takim cikarilabilir ancak isler ters giderse bu oyuncular kariyerlerinin en ciddi darbelerinden birini de yiyebilirler.

    gercek su ki besiktas bir sure daha galatasaray ve fenerbahce'yle rekabet edecek durumda olmayacak. bu surecte tas ustune tas koyulmasini saglayabilmek icin ise slaven bilic'in iyi performansina muhtaclar.
  • 774
    sezon bitimiyle birlikte almeida ve fernandes'i kaybetmis kulup. gokhan tore'nin gelecek sezon besiktas'ta olmayacagi da kesin gibi.

    bu adamlar cok ahim sahim futbolcular degiller belki ama besiktas icin yerlerini doldurmak hic kolay olmayacak. biz yillarca gorduk, finansal darbogazdayken kaliteli kadro kurabilmek cok zor is. galatasaray'in farki kadrosunda hakan sukur gibi, hasan sas gibi, ergun gibi necati gibi ustkalite oyuncular bulundurmasiydi o donem, ustune de mondragon, song, ilic gibi yararli ve ucuz yabancilari bulabilmesiydi.

    besiktas ise son iki senede oguzhan, tolga, belki biraz atiba disinda iyi transfer yapabilmis gorunmuyor. bu isabet oranindayken takimin kalburustu oyunculardan 3unun yerini, ki bunlarin 2'si takimin merkez iskeletini olusturuyor, sadece 11 milyonluk bir transfer butcesiyle basarili bir sekilde doldurabilmeleri cok buyuk bir mucize olur.

    tabi bana kalirsa beter olsunlar. finansal darbogazdaysan seni kurtaracak olan yabanci siniri degil, yabanci serbestligidir. boylece yerli oyuncular gercek degerlerine inerler, yabancilari rahatca alabilirsin. fakat besiktas inanilmaz bir vizyonsuzluk gostererek 5+3'te israr eden tek kulup olarak kaldi.

    simdi de gokhan'i kaybedince kimle oynamayi planliyorlar merak ediyor ve kendilerine basarilar diliyorum.
  • 886
    cok dengeli ve homojen bir kadrosu bulunan takim.

    yabancilari sosa, ba, atiba, motta, franco, sivok, yalnizca 6 tane ki atiba, sosa ve sivok'un kontratlari da sezon sonunda bitiyor. gokhan tore, cenk tosun, kerim frei, oguzhan ozyakup, necip uysal 23 yasin altinda ve siklikla forma sansi bulan futbolcular. 23-27 yas araliginda veli, olcay, mustafa, ersan, serdar, ismail gibi kalburustu yerli oyuncular var. en cok kazanan oyuncu demba ba, 2.5 milyon euro kazaniyor, mac baslariyla 3 milyon euro civari. kontratinin sonuna geldiginde 33 yasina yeni basmis olacak. saglam yerli bir kalecileri var, yedek kaleci icin ben pek begenmesem de yeterli sayilabilecek ve yine makul bir kontrati olan cenk gonen var. slaven bilic'le ikinci sezonlarina girdiler, ucuncu sezonun sonunda kontrati bitecek ve kontrati birlikte tamamlayacak gibiler. son 2 senede bizim her %75 yanlis transfer yapitgimiz ortamda besiktas %75 dogru transfer yapti. dogru kontratlar imzaladi, almeida fenrnades diye kudurmadi. simdi guzel bir jenerasyonlari ve ve her sene uzerine koyarak ilerliyorlar. seneye yeni stadlarina cikacaklar, gelirleri artacak. ferrari gibi ucuk tazminatlar yavas yavas odeniyor. sivok yerine kaliteli bir stoper, iyi bir orta saha, kaliteli beklere yatiracak paralari olacak.

    galatasaray'in istese bunun cok daha iyisini yapabilecegini biliyoruz. gorduk daha once.

    yeter ki duzgun bir yonetim gelsin, istikrar olussun biraz.
  • 1167
    tarihinin en onemli sezonlarindan birinde olan takim.

    90-92'nin efsane besiktas'indan sonra gelen 23 sezonda yalnizca 3 kez sampiyon olabildiler, 5 kez de ikinci. yani yalnizca 3 senede bir sampiyonluk yarisi verebildiler, 8 sezonda bir de sampiyon olabildiler. bu surecte galatasaray 12 kez, fenerbahce 1'i saibeli 7 kez sampiyon oldu.

    onumuzdeki sezon yeni inonu stadi acilacak. hem fenerbahce hem galatasaray'in yeni stad acilisiyla ykaladigi muthis cikislar hatirlanirsa bir benzerini besiktas'in da yasayacagini tahmin etmek guc degil. takim her maci deplasman oynamaktan kurtulacak, ciddi sponsorluk gelirleri akacak, stad gelirleri su an sifira yakinken muthis bir gelir saglayacak.

    futbola gelince... aybaba bir temizlik yapti, bilic bir sistem, anlayis kurdu, gunes bunun uzerine ekledi gibi gorunuyor. ek olarak gunes oyuncularin degerini yukseltmesiyle unlu bir teknik adam oldugundan besiktasa cok uygun. takimda iyi veya kotu uzun yillardir birlikte oynayan ve iyi anlasan bir grup var- olcay, oguzhan, tore, ersan, necip, tolgay, veli, pektemek, cenk tosun... iyi bir golculeri var, gomez. oyuncularin yillik ucretleri yuksek degil. ek olarak serdar kurtulus, motta, quaresma, atiba, tolga, tosic gibi elden cikacak/yaslanan oyuncularin kontratlari 1-2 sene icinde bitiyor. bu seneyi finansal fair play'e uygun gecirdiler gibi. detaylarini bilmiyorum ancak 2-3 oyuncu satisiyla elde ettikleri ciddi gelir ve mario gomez transferindeki odemeyi erteleme taktigiyle ffp problemi de yasamayacak gibiler. bu sene galatasaray yatirimini azaltti, bir cok ucuz/az bilinen oyuncuya sans veriyor. fenerbhace ise cok iddiali olmasina ragmen tamamen silbastan bir kadro kurdu ve bunun sancilarini cekiyor. bu iki takima kiyasla besiktas cok daha oturmus ve istekli bir takim.

    kadro olarak eksikleri ise hala tamamlayamadiklari iskelet. tolga geci donemi icin iyiydi, ancak simdi ust duzey bir kaleci gerekli. ersan-rhodolfo-franco-milosevic stoper hatti yetersiz. ismail-tosic yetersiz. orta saha merkezde de veli-tolgay-atiba-necip-oguzhan hepsi yararli oyuncular ancak bu bolgede oyunu domine edecek bir oyuncu eksik.

    bir diger hatalari da bu sezonki transferleri. herkes gomez'e odakli, ancak tablo hic de o kadar iyi gozukmuyor. rhodolfo ortalama bir oyuncu. tosic yetersiz. quaresma tamamen sacmalik, besiktas'i bence geriye goturdu. bu sartlarda gomez'in yasayacagi bir sakatlik- ki son 3 yildir her sezon en az 3 ay (ortalama 20 uzeri mac) kacirmis bir oyuncudan bahsediyoruz. sert bir ligde tek santrfor oynayacak, uefa fiksturu derken gomez en kritik noktada besiktas'i yalniz birakabilir.

    artilari ve eksileri tartinca besiktas bu sene gayet net bicimde sampiyonluk adayidir demek gerek... eger ki basarirlarsa seneye yalnizca 2-3 transferle bir gomlek daha uzerine cikabilirler. bu cikisi durdurmak da bu senenin galatasaray'ina dusuyor.

    son olarak da sunu ekleyeyim: eger hakediyorlarsa besitkas'in basarili olmasini tabi ki isterim, zira galatasaray'in haketmedigi bir basariyi kazanmasi ancak kulube uzun vadede zarar verir. besiktas'in demiroren'le dustugu durumdan cikis sekline buyuk saygim var. genc oyunculara yatirim, maliyet dusururken verim artirma, bol oyuncu satma, ve bunu yaparken stadlarini yenilemeleri... bunlar guzel, realist isler. taraftarlari genelde ilginc bir paralel evrendeler ama bu biz galatasaray taraftarinin durumu objektif degerlendirmesini etkilememeli.

    zira galatasaray mancini'nin ilk transfer doneminde benzer bir temizlik/genclestirme operasyonu denedi, ve eline yuzune bulastirdi. takip eden yazin tekrar buyuk hatalar yapildi. simdi ise hamzaoglu buna yonelik hamleler yapsa da destek degil buyuk tepki aliyor. besiktas'in aksine 3 sene sonra galatasaray'in kadrosunun iskeletinin kim olacagi buyuk muamma, zira melo zaten gitti chedjou, selcuk, sneijder, sabri, hamit, olcan, burak, umut, hakan balta, podolski takimda olmayacak. bu oyuncularin hepsi 30 uzeri ve cogu takimin iskeleti. halbuki geriye gidip bakinca 2008'de kalli benzer bir operasyonu yapip yakin tarihin en buyuk mucizesini yaratmisti- zira galatasaray'in ruhu bu tarz operasyonlara cok uygundur.

    sonuc olarak- temennim galatasaray'in besiktas'a dur demesi tabi ki. ancak besiktas modelinin fenerbahce modeline galip gelmesi ulkedeki futbol anlayisi icin cok onemli bence. zira artik van persie'lerle, yerlilere verilen ucuk paralarla, masaalti imza paralariyla basari arama devri kapanmali.
  • 1210
    dogru planlamayla adim adim gidiyorlar. arada hatalar yaptilar, ancak temelde prensipler dogru olunca, uzerine yonetimde istikrar saglaninca meyveler geliyor gibi yavas yavas. bunu yaparken de stadlarini dolmabahce'den vazgecmeyerek yenilediler. bugunlerde denys boyko, alexis, aras ozbiliz transferlerini bitirdikleri konusuluyor. sezon basinda atinc ve ba'yi toplam 18 milyon euro'ya satmislardi. gomez'i neredeyse bedavaya almislar. sosa ve ersan'a yurtdisindan teklifler var... en onemlisi maas tavanlari hayli dusuk, neredeyse avrupa seviyesinde. yillik 3.5 milyon euro kazanan gomez'den sonra en cok kazanan oyuncu 1.5 milyon euro'yla sosa. soyle bakilabilir: galatasaray baska takima kiraladigi dzemaili'ye besiktas'in sosa'ya verdiginden daha fazla para veriyor. ek olarak da kontrat sureleri dogru. galatasaray'da burak ve selcuk'a 34 yasina kadar sozlesme verildi. besiktas'ta ise 2017'ye kadar sozlesmesi bitecek isimler serdar kurtulus, ismail, atiba, tolga, tosic, quaresma, gomez... yani tam vakti gelince postalanacak oyuncular. biz ise burak'in 35 yasina girmesini bekleyecegiz.

    seneye stadla birlikte gelirleri artacak. ocak ayindan sampiyonlar ligine katilma sanslari 2009 sampiyonluklari dahil hic bu kadar yuksek olmamisti. avrupa'dan alinan men cezasindan sonra iki senede uefa'da ortalama 10 avrupa puani elde ettiler, bu da demek ki en kotu bu cizgide devam ederlerse 1-2 senede sampiyonlar ligi ucuncu torba takimi haline gelebilirler.

    kisacasi besiktas eger bu sene sampiyon olup yillardir planladigi sicramayi yapabilirse, yani uzerindeki "muzmin ucuncu" olu topragini atabilirse cok tehlikeli bir takim haline gelecek.

    bize de, malesef, besiktas'tan ogrenmemiz gerekenleri anlamak dusecek.
  • 1220
    bugun itibariyle, besiktas'ta 30 ve uzeri yasta 7 futbolcu var. bunlarin 5 tanesinin kontrati 2017'de bitiyor, diger 2sinin de 2018'de. galatasaray'da ise 11 oyuncu 30 yasinda ve uzerinde. bunlarin 2sinin 2016, 3unun 2017, 4unun 2018, 2sinin 2019'a kadar kontrati var.

    ersan gulum'u sattilar, simdi de sosa'ya gelen 15 milyon euroluk teklif konusuluyor. ellerinde oguzhan ve tore gibi ederi olan oyuncular da var. cok zor degil, 3 sene akli basinda yonetince takimi boyle oluyor iste. ki arada dany, milosevic, franco, sezer filan gibi sacmasapan isler de yapmalarina ragmen.

    biraz beyin, biraz akil.
  • 2596
    4 buyukler arasinda onumuzdeki yila en cok belirsizlikle giren takim. yillardir erteledikleri kararlari almak zorundalar- ama ne galatasaray, ne fenerbahce'de oldugu gibi gereken hamleleri uzerinde bir uzlasi var gibi gorunmuyor. ortada karisik bir corba var desek yanlis olmaz.

    besiktas icin acik ara en kritik hamle teknik direktor. senol gunes begenilmese de, talisca, pepe, fabri, tosic, ve babel gibi ilk 11'in en kritik 5 adamini kaybettigi, ve ciddi finansal problemlerin yasandigi bir sezonda takimi 31. haftada sampiyonluk macina kadar getirdi. bunu yaparken de dorukhan, guven gibi isimleri rotasyona sokmaya basladi. yani senol gunes aslinda besiktas'in durumunu oldugundan cok daha iyi gosterdi. simdi ise orta sahasinin yukunu hala 36 yasinda atiba'nin cektigi, tek guvenilir santrforunun gunes'inki disinda bir cok futbol sisteminde siritacak 34 yasindaki burak yilmaz'in oldugu, quaresma'nin yildizi oldugu, avrupa'nin en yasli takimlarindan biri kaldi elde.

    bu tabloya bakinca besiktas'in onunde tek dogru secenek var: elindeki dogru parcalara odaklanip, onlarin etrafina bir kadro kurmaya calismak. karius, vida, dorukhan, ljajic, burak su anda bu takimin iskeleti. fakat bekler ve kanatlar fena durumda. besiktas bu seneki transfer politikasini kanat organizasyonunu bu oyuncularla uyumlu olacak sekilde tamir etmek uzerine kurabilirse, gelecege yonelik tekrar pozitif adimlar atmaya baslayabilir.

    bu isin teknik kismi. diger yandan besiktas'in meta problemleri var. fikret orman'a guven sarsilmis durumda. senol gunes gibi saygi uyandiran ve camiayi birlestirebilmis bir isim artik yok. yani yeni teknik direktorle birlikte bilinmez, ve agirlik merkezi sallanan bir besiktas olacak. bu yuzden besiktas'in medyada gecen sergen yalcin, abdullah avci gibi genc ve gelecek vaadeden isimlerin aksine, oyuncu degerlendirmesini cok iyi yapan, ve nerede kimde israr edilip kimin gonderilmesi gerektigini dogru secebilecek, tecrubeli bir hocayla 2 sene gecirmeye ihtiyaci var. bu gecmisten profil olarak kalli, lucescu gibi isimler, fakat bence en dogrusu yolu turkiye'ye dusmemis, bundesliga'da uzun yillar calismis bir isim olacaktir.

    isin ozeti, besiktas bu yaz teknik direktor secimiyle onumuzdeki 5 yilinin kaderini cizecek, zira aybaba, bilic, gunes arki kurulan iskeletle birlikte artik yolun sonuna geldi. artik yeni bir maceraya girismek zorundalar, ve orman yonetiminin ayni heyecana sahip olabilecegi hissinde degilim. bu da geriye kalan tek degiskeni teknik direktor yapiyor...
  • 2660
    (bkz: beşiktaş futbol takımı/@asalet)

    bu sezonun besiktas icin bir gecis sezonu olacagi ortadaydi. avci'nin teknik direktor olarak tercih edilmesiyle de bu percinlendi- zira avci'nin futbolunda ne kadar israrci oldugu, ve besiktas'in buna ne kadar uyumsuz bir kadro oldugu ortada. boyle gecis donemlerini minimum sanciyla atlatabilmek cok iyi bir futbol akli ve yonetimi gerektirir- ki besiktas'in 2015-2017 sampiyonluklari oncesindeki 2012-2015 doneminde dahi bunu boluk porcuk gosterebildigini soyleyebiliriz.

    besiktas 2019 yaz sezonunda kadrosuna ljajic, nkoudou, boyd, ruiz, elneny, rebocho, douglas, ve diaby'yi, ve daha onemlisi abdullah avci'yi katti. yine cok onemli bicimde, quaresma, medel, adriano, pektemek gibi isimlerle yollar ayrildi. bu aslinda gayet iyi, genc ve dinamik bir temel. yeni oyuncularin performans gostermeleri durumunda 3-4 sene besiktas'ta oynamasi sasirtici olmaz. buna ek olarak gunes'in mirasi dorukhan ve guven gibi oyuncular da katilinca bu rotasyondan besiktas'a uzun vadeli yararli olabilecek bir cok oyuncu cikabilir. fakat unutmamak gerekiyor ki besiktas olusan kaninin aksine bu sezon en cok transfer harcamasi yapan takim zaten- bu da kisa donem beklentilerin dusuk tutulduguna dair soru isaretleri olusturuyor.

    bunun onunde ise kisa vadeli basarisizlik en onemli engel olarak duruyor. bu yuzden bu gecis donemleri cok onemli futbol akli ve yoneticilik becerisi gerektiriyor: besiktas da su takima bir santrfor almayarak bu konuda buyuk yetersizlik gosterdi. 34 yasinda, yillardir sakatlik problemleri yasayan burak'a guvenerek sezon acmak ya beceriksizlik, ya da avci'nin gecen sezon sampiyonluga mal olan sahte 9 planina isaret ediyor, ki bu da gercekcilikten uzak. guvenilir santrforu olmayan takimlar 90 dakika didinse de topu kaleye sokamayinca mental kirilmalar yasarlar- ve tum takim duser. buyuk takimlarin dibe vurdugu sezonlari bu yuzden hep formsuz santrforlarla hatirlarsiniz: slimani-fenerbahce, burak/umut-galatasaray gibi. eger besiktas direncini sezonun baslarinda yitirirse bu genc oyuncularin gelisimi vasatliga donusur, ki bu da "besiktas'in iki sene sonraki iskeleti" ile "besiktas'in gondermesi geren copler" arasindaki farki yaratiyor...

    kisisel gorusum, besiktas'in bu sene bir kupa takimi olmaya odaklanmasinin yararina olacagi. onumuzdeki sene ilk 2 simdiden imkansiz gibi- fakat turkiye kupasi ve avrupa kupasi bu genc nuvenin guven kazanmasi ve yarisciligi ogrenmesi icin cok onemli. ayni zamanda taraftarin avci'ya guven saglayabilmesi icin bir kulvarda pozitif bir sinyal vermesi gerekli.

    fakat malesef orman-taraftar gerginliginin bu firsati taniyacagini sanmiyorum. hem avci, hem orman'in bir sezon sonra besiktas'ta kalma ihtimali cok dusuk gorunuyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın