• 537
    bir uluslararası ilişkiler mezunu olarak üniversite yıllarında aldığımız en temel diplomasi kurallarından biri; karşınızdaki devlet veya topluluğun kendi toplumu veya uluslararası camiaya argümanlarını sunarken öne sürdüğü temel yargının ana başlığını asla kullanmamak, dolaylı yollardan da olsa argümanın kamuoyu oluşturmasına sebebyet vermemektir.

    yani türkiye cumhuriyeti olarak yıllardan bu yana dış politikada ermeni sorunu argümanı iile yaklaştığımız konuya, ermeni lobisi ve yabancı misyonlar hep "soykırım" olarak yaklaşmaktadır. çünkü olaya soykırım demek bile kabullenmek demektir.

    konunun özüne dönersek, şu an için kulübümüz belki de karşı tarafın beceriksizliğinden ötürü bir şekilde bu yalana ve yalanın getirilerine maruz kalmamıştır. olayın özü yıldızdan ziyade, maddi boyutlu malumunuz. paya ortak olmak, maddi kazanç sağlamak. ancak pay yukarıda belirttiğim örnekteki gibi bir topluma (ermeni halkıına) ait değil, yani bu olaya sadece fenerbahçe özelinde kalmayacak ve dibi kazıldıkça olayın boyutu bambaşka yerlere gidecek.

    kabul edelim ki, bu iş lobi işidir ve siyasetin onayı olmadıkça bu safsata realiteye dönmez. bugüne kadar realiteye dönmeyen bu olay için biz ne yapmalıyız peki? en temel yapılacak şey birkaç sözüm ona kanalın reklam alabilme uğruna yalan yıldızına " hayır, nasıl olur " bile dememek, dolaylı yoldan da olsa bu olayı gündemde tutmamaktır. bir daha altını çiziyor ve ekliyorum, bu iş siyasetsiz olmaz ve siyaset de masa başında aklı selim yönetenlerle yapılır. hayali bir olayın mevzusu bile dilden dile gerçekmiş gibi olur, hele ki bizim gibi duygusunu direk belli eden toplumlarda..
  • 620
    bazı arkadaşların dediği gibi para cezası nedir allah aşkına? bir de 250 bin euro gibi futbol endüstrisi için komik bir rakam! bu yüzsüzler kimlere ne paralar saçtılar, onlar için çerez parası. böyle bir şeyin ağır bir yaptırımı olmalı, hükmen mağlup sayılmak gibi. yoksa imkanı olan istediği gibi at koşturur, babasının çiftliği gibi. diğer kulüp yöneticilerininde sessiz kalması da vahim bir durum.
  • 472
    kuvvetle muhtemel nihat abilerinin dahi onay veremediği yalandır. çünkü çok garabet durumlar var. 1 senede 2 şampiyon çıkması, bu organizasyonlar sürekli olmadığı için galatasaray'ın istanbul ligi şampiyonu olduğu yıllarda katılıp şampiyon olma şansı elde edememesi ve organizasyonların türkiye'nin tamamına yayılmaması gibi. nihat özdemir eylül 2019'da yaptığı açıklamada "burası türkiye" demişti bu konu hakkında. yani kılıfına uydurmaktan bahsetmişti ama aradan geçen 5 ayda muhtemelen kılıf bulamadılar uyduracak. bu yüzden de veremiyorlar sözde şampiyonlukları.
  • 194
    21.03.2021 tarihinde beinsport 1 kanalında yayınlanan ve federasyon başkanı nihat özdemir'in katılmış olduğu programdan sonra sözlüğümüzde tekrardan gündem olmuştur. programın o bölümünü izledim. güntekin onay isimli rıdvan yancısının her türlü manipülasyonuna karşın sessiz kaldı nihat özdemir. zaten şu aşamada bir şey söylemesi çok da olası değildi aslında. şimdi o bölümde aklımda kaldığı kadarıyla söylediklerini yorumsuz aktarıyorum:

    " fenerbahçe'nin bununla ilgili bir talebi oldu. biz de bir kurul kurduk, inceliyorlar. inceleme sonucunda bize bir sunum yapacaklar ve biz de çok kısa bir süre içerisinde karara bağlayacağız. geçen gün istanbulspor başkanı aradı beni, bizim de şampiyonluğumuz varmış dedi. şimdi çok önemli bir husus var. biliyorsunuz biz lig şampiyonluk sayılarına göre kulüplere ödeme yapıyoruz. bursaspor örneğin ligden düşmüş olmasına rağmen her sene bu ödemeyi alıyor. son olarak da başakşehir bu kulüplere eklendi. eğer bu şampiyonluklar tescillenirse bu kulüplerimiz de bu paydan ödeme alacaklar. fenerbahçe'nin daha önce de federasyona bu konu ile alakalı başvurusu olmuş ve reddedilmiş".

    şimdi bu açıklamadan ne çıkarırsanız çıkarın. şimdi çok kritik konu nihat özdemir'in de belirttiği şampiyonluk payı mevzusu. bu mevzu sıkıntılı çünkü bu para naklen yayın gelirleri içinden verilen bu para yanlış bilmiyorsam havuz sistemi geldiğinden beridir veriliyor şampiyonlara. aşağı yukarı 25 sene eder. şimdi bu takımların şampiyonluk sayılarıyla oynarsanız bu takımlar 25 sene almadığı paraları isterler. haklıdırlar da. o kadar mali yükün altına nasıl girecekler bilmiyorum. yani sırf şu mevzudan ötürü bile tff'nin bu başvuruyu kabul etmesi çok saçma.

    bu başvuru kabul edilse de türk usulü ne şiş yansın ne kebap mantığıyla kabul edilir. milli küme zaten yerel turnuva. 3 şehrin takımı katılıyor. buradan ulusal şampiyon çıkaramazsınız. diğer turnuva ise ulusal olmasına rağmen türkiye kupası formatında bir şey. ulusal şampiyonu belirleme amacıyla yapılmamış ama ulusal olduğu için bu turnuvayı şampiyon sayabilirler diye düşünüyorum. bu durumda fenerbahçe 3, beşiktaş 1 şampiyonluk alır. bizi de geçmeyecekleri için ne şiş yansın ne kebap diyerek kabul edebilirler bunu. para mevzusu burada da var ama onu nasıl çözerler bilmem.
  • 633
    ortalama bir hukuk devletinde bırakın aksiyonu, tenezzül ettiğinizde dahi cezası anında şaaak diye yapıştırılacak talimata aykırı hareketlere ses-seda çıkarılmayan ülkemizde, kaosun devam sebebi şu saçma talebe,
    üstelik talimatnamede karşılığı açıkça yazmasına,
    üstelik geçmişte emsal örnekler olmasına rağmen yıllardır bir "red" cevabı veremeyen tff'dir.
    ... ve bu iş sürüncemede kaldıkça karşı taraf her geçen dakika işi sulandırmada, g.tüm g.tüm uygulamaya geçirmede bir beis görmemektedir.
    niye görsün ki!
    bugün kupa töreni,
    yarın hazırlık maçında sahaya çıkma,
    birkaç aşama sonra lig maçında sahaya çıkma,
    ne güzel, ne "hoop, sen ne yapıyosun" diyen, ne de ceza veren var nasılsa.
    hem yaptıkça yanına kar kalıyor, hem de kamuoyunu yavaş yavaş hazırlıyorsun, ne güzel değil mi!
    zaten birkaç aşama sonrası, hadi verin bakalım benim 28 şampiyonluğa göre yayın geliri ödemelerimi olacak.
    bu konuya karşı sallamamak bir yoldur, zira talep saçmadır ve kanun-kural-talimatname varsa buna güvenir, doğrunun yapılacağına inanırsın.
    lakin bizim ülkemizde sallamamak, gelişmelere, oldu bittilere göz yummak olacağından, iş artık o raddeyi geçti maalesef.
    galatasaray yönetiminin en acilinden bu konuyu hukuki zeminde ciddi takibi şarttır.
    artık şakası kalmamıştır.
    her ortamda, her şartta tff dürtülmelidir.
    bu talebe fenerbahçe'den çok bizim cevap istememiz, tff'yi defaatle dürtmemiz, uzaktan izlemememiz, bir oldu-bittiye izin vermememiz, ve konunun bir daha inmemek üzere rafa kaldırılmasını sağlamamız gerekir...
  • 333
    temelde evrensel bir hukuk kuralının uygulanmaması sorunların başı. bir ligde yeni bir kural koyuyorsan her şeyi sıfırlayacaksın, bu kadar basit. kurallar geriye dönük işlemez. böyle uğraşıp durursun sonra. yıldız sistemine geçiyorsan sıfırdan başlıyorum diyeceksin. gelir dağılımında yeni bir sisteme geçiyorsan sıfırdan başlayacaksın. hak iddia edilmeyeceğini dair taahhütname alacaksın. ben böyle bir değişiklik olacağını bilsem farklı mücadele ederdim , önemserdim demez mi adam. premier lig gibi çak geç. diğerleri istedikleri kadar şampiyon oldum desin sonra.

    bu sorunun bir çözümü de şu : yayın gelirlerinde eski şampiyonluk payı kaldırılır ve abone olan kulüp taraftarlarının sayısına göre hesaplanırsa tüm bu kutuplaştırıcı tartışma biter. zaten eskiden çok şampiyon olan takımların çok taraftarı olur. adamların derdi para zaten.

    örneğin süper lig için 200 milyon euro var diyelim. bunun yarısı performans için ayrılır.
    herkese baştan 4'er milyon euro verirsin. 72 milyon euro böyle dağılır.
    sonra kalan 28 milyon euroyu üye sayısının oranlarına bölersin. bu da tahminen yüzde otuz gs, yüzde otuz fb, yüzde 20 bjk ,yüzde 10 trabzon , yuzde 10 diğer olur. 8,4 daha gs, 8,4 fb, 5,6 beşiktaş, 2,8 ts, 2,8 verirsin. adil olur.
  • 621
    tff'den müspet ya da menfi herhangi bir cevap alamayınca kimsenin aklına gelmeyecek tam bir ilerizekalılık! örneği göstererek "madem öyle, biz de 5 yıldızı logomuzun bir parçası yaparız."
    (bkz: 3 yıldızlı sivasspor logosu)
    tabi yıldız sayısı işin görsel kısmı.
    keza biz de bence yeterince "herkes rütbesini, yerini, haddini bilecek" temalı koreografi, afiş, pankart, tezahürat, ..... vs. ile işledik bu erbaşların durumunu.
    bence en sonunda üst otorite tarafından bu işin vardırılacağı tepe nokta şu olur;
    "tamam artık, bundan kelli kimse yıldız-mıldız koymayacak, eskiden yıldız mı vardı mk!"

    lakin işin bizim açımızdan önemli olan kısmı, bugün sahaya 5 yıldızla çıkmayı planlayan kanun-kural tanımazların, yarın yayın gelirlerindeki şampiyonluk ödenekleri payına da çökme çalışmalarına başlayacağının su götürmez bir gerçek olduğudur.

    işte burada dur denmelidir.
    tff bu haksız talebe, geçmişte emsal kararı varken dahikesin bir dille "hayır" diyememektedir.
    ee, sen o çizgiyi zamanında çekmezsen, olay "ben yaptım oldu" ya döner er geç.

    eğer basiretsiz tff bu işe el atmayacaksa bizimkiler twitterdan şu açıklamayı yapmalıdır.
    "3. partilere duyurudur;
    rakibimiz fenerbahçe kulüp ambleminin içine yıldız eklemiştir.
    bu yıldızlar, sivasspor'unki gibi amblemin bir parçasıdır.
    rakibimizin yeni amblemi hayırlı olsun der, şampiyonluk sayılarına göre verilen yıldızlarda 4. yıldız yolunda başarılar dileriz."
    deyip altına bir de gerçek amblemlerinin resmini oymalı;
    amblemin içinde 5 yıldız, dışında da şampiyonluklardan gelen 3 yıldız...
    ya da iyice ta.şağa vurup bu inbelerden bahsederken cumhurbaşkanlığı forsu gibi bir amblem kullanacaksın etrafı tamtur yıldızla çevrili...

    evin şımarık çocuğu misali bir bitmedi mızıkçılıkları, mesnetsiz istek ve arzuları utanmazların....
  • 555
    galatasaray taraftarı bu kadar reaksiyon verdiği için, uzadıkça uzayıp dallandıkça budaklanmış olan hadise. bu entry yazılırken federasyon bu konudaki başvuruyu onaylasa, hatta sadece fenerbahçe için onaylasa ve adamlar istediği 5 yıldızı takma imtiyazına sahip olsa; forma bastırıp giymeye bile üşeneceklerdir. bu konu da en fazla bir hafta içinde unutulup gidecektir. kimse de bu konu hakkında çıkıp da ne bir kutlama ne de bir şey yapacaktır.

    kendi başarısızlığını örtmek için her mikrofona konuşan başkanları da, para karşılığı sağda solda bik bik öten trolleri de, abuk sabuk argümanlarla kafa ütüleyen "saplaaa" tayfa da bu işi inandığı için savunmuyor. tek dertleri gündemin değişmesi ve rakiplerin de asaplarının bir şekilde bozulabilmesi.

    düşün beşiktaş'ın 3 şampiyonluk gördüğü, hatta trabzonspor'un, hatta hatta başakşehir'in bile şampiyonluk gördüğü 8 yıllık periyodda acun kupası hariç kupa alamamış bir takım. şikeli şampiyonluk atışmaları sayesinde trabzonspor'a karşı az biraz psikolojik üstünlük kurar gibi olabiiyorlardı, 2022 şampiyonluğu sonrası onu da kaybettiler. 20 milyon insanı ayakta tutabilmek, daha da önemlisi kendine saldırmasını engellemek için mecburen ortaya böyle bir konu atılması gerekli. yoksa bu 20 milyon insan bir durup da "lan biz niye şampiyon olmak dururken ibriklerle güğümlerle uğraşıyoruz" aydınlanması yaşarsa koç moç dinlemeden adamı sallandırmaya kadar gider bu iş.

    acun'un hull city üzerinden aktardığı paralarla alınan bir sürü niteliksiz orta sahayla, sırf galatasaray istiyor diye fahiş fiyattan alınan karakter fukarası mert hakan yandaş-irfan can kahveci'yle, sırf devlet başkanımız sahip çıkın dediği için taraftara pazarlanan ama iki kuruşluk top oynamayan mesut'la bu işlerin olmayacağını ali koç bile az çok kestirebiliyor.

    hatta ve hatta bana kalırsa, fenerbahçe yönetim kurulu üyeleri her sabah "ne olur bu konu bugün de çözülmesin" diye dua ederek uyanıyordur. çünkü bu konu çözüldüğü anda kimse şampiyonluk turu atmayacak, kutlama da yapmayacak. bu işin ömrü en fazla 2-3 tweet sürecek. ondan sonra taraftar "lan bu takım niye böyle" diye sormaya başladığı anda topun ağzına gelecek olanlar, bu fikri harlayıp harlayıp gündemi değiştirmeye çalışanlar olacak...

    umarım böyle 20 sene daha bu iş sürüncemede kalır. televizyonlarda amblemleri 5 yıldızlı olsun diye hastag açıp bir taraflarını yırtmaya devam ederler. ezeli rakipleri şampiyon olunca taraftara açık antrenman yapıp eski bir kupayla tur atmaya devam ederler.

    biz de yolumuza bakıp keyfimizi sürmeye devam ederiz...
  • 611
    aziz yıldırım’ın ve serdar bilgili’nin 2000 yılında “1959, yani profesyonel ulusal liglerin başlangıcı milat olacak” argümanını kabul etmesiyle bu yıldız ve şampiyonluk sayısı hikayesi yürürlüğe girmişti. fakat sonra sinsi beşiktaş yönetimi metindeki yasal boşluğu fark edip 1957 ve 1958’de beşiktaş’ın türkiye şampiyonu olarak uefa ve fifa nezdinde tescil edilmiş olduğu gerçeğini kullanınca tahkim kurulu 2002 martında beşiktaş’a 2 şampiyonluk eklemek zorunda kaldı. bunu gören aziz yıldırım ise delirdi. “sizin 2 tane varsa bizde 9 tane var amk” diye ortalığı velveleye verdi. çıldırdı herif. aslında bakınca çok da haksız değil. baştan kabul edilen şartlar bozulmuş oldu. neyse efendim kızmakla da kalmadı 15 yıldızlı forma falan bastırdı iyice rezil etti. en sonunda anlaşıldı ki, bu 9 şampiyonluk tescil edilmemiş maçlarla ve ünik olmayan (yani başka turnuvalar da düzenlenmiş ve hangisinin esas alınacağı belli değil) turnuvalarla alınmış. eldeki tek somut veri gazete küpürleri ve fiziki kupalar olunca bu işten yasal bir kazanım gelememiş oldu.

    en son çare olayı kamuoyunda kabullendirip defacto bir gerçeklik yaratmak kaldı. onu da gerekirse sezonda 10 milyon euro ceza ödeyip yapacak seviyeye gelmişler. aferin devam.
  • 26
    https://www.fenerbahce.org/...-sampiyonluklarimiz/

    yazılanları okudum. beşiktaş'ın fazladan aldığı 2 şampiyonluktan dolayı fenerbahçe de değişik bir şekilde yerel ligleri dayanak yaparak bunları da sayalım demekte.

    işin ilginç yanı beşiktaşın aldığı 2 şampiyonluğa tıpatıp uyan bizim bir şampiyonluğumuz var. fenerbahçe'nin web sitesini inceledim 1955-1956 yılı şampiyonluğunu kimseye yazamamışlar. halbuki o yılı takip eden
    1956 - 1957 şampiyon kulüpler kupasında türkiye'yi bir takım temsil etti; galatasaray

    (bkz: 30 eylül 1956 galatasaray dinamo bükreş maçı)

    beşiktaşın elde ettiği 2 şampiyonlukla ilgili tbmm'ne verilen cevap linki ise şu şekilde;

    http://www2.tbmm.gov.tr/d24/7/7-32760sgc.pdf

    buna göre fazladan verilen 2 beşiktaş şampiyonluğu ile aynı kategoride bizim bir şampiyonluğumuz var.

    stevie g uyardı: benzerlik avrupaya gitmek konusunda var. beşiktaş kupa aldı diye şampiyonluğu elde etmediği için (yukarıda tbmm sayfasında açıklanan dayanak "avrupa'da ülkeyi temsil etmek") ve galatasaray'da avrupa şampiyon kulüpler kupasına (o yıl kupa düzenlenmedi ama milli küme şampiyonu sıfatı ile) katıldığı ve ülkeyi temsil etmesi sebebiyle benzerlik var.
  • 625
    acilen cevap verilmesi gerekendir. burada hala bazi polyanna yazarlar “tinlamiyoruz”, “ugrasmayin”, “doktor kendi haline birakin dedi” modunda takilsalar da devir sosyal medya devri, tinlayacaksin ve zamaninda unal aysal’in yaptigi gibi her seferinde cevabini da vereceksin.

    bu ulke boyle s*klemiyoruz diye diye bu hale geldi. sen s*klemiyoruz, tinlamiyoruz dedikce adamlar yalan algi ve toplum muhendisligiyle zeytinyagi gibi su ustune cikiyor. hem sporda hem de siyasette boyle.

    bugun sahada kazanamadiklarini - ozellikle son 8 yilda galatasaray’a kaybettikleri tum savaslari - boyle hic bir gecerliligi olmayan saha disi algi ve tehditlerle kazanmaya calisiyorlar. alenen biz sahada o kupalari alamiyoruz ama bak hileyle, algiyla, uydurdugumuz yalani herkese kabul ettirme kabiliyetiyle sizden daha ustunuze getiriyorlar.

    normal bir ulkede bir takim boyle birsey denesin, lisansi iptal olur, degil para cezasi, bir daha maca cikartmazlar. ama iste ulke turkiye olunca her turlu hile hurda serbest. o yuzden cikip zamaninda nasil bu ates ufleyerek sonmez dediysek bugun de cikip 3 yildizlisiniz uzatmayin dememiz lazim.
  • 190
    galatasaray, bir an önce kulüp olarak açıklama yapmalıdır. '' süper lig '' profesyonel ve deplasmanlı olarak 1959 yılında tüm bölgesel şampiyonluklar sıfırlama yapılarak başlamıştır. o dönem tüm türk kulüpleri bunu bilerek ve kabul ederek mücadeleye başlamıştır. öyle bişey olsa, şimdi değil o dönem bu kupalar sayılırdı. tıpkı ingiltere premier lig'in kuruluşunda olduğu gibi (1992). ligimiz öncesi olmadan 1959 yılında "profesyonel" olarak başladı. 1959 öncesi sırf şuan önde olduğumuz şampiyonluk sayısını eritmek için bir uydurmadır. kısmen ulusal olan kısa turnuvaların "ulusal deplasmanlı lig şampiyonluğu" ile eş tutulması abes bir durumdur. o halde biz de 18 adet türkiye kupası şampiyonluğu için algı ve başvuru yapmalıyız.

    not: fb kulübü, elemeli turnuvalardan 1 yılda 2 şampiyonluk istiyor. yani türkiye kupası için başvuru şansımız doğuyor.

    kopyala-yapıştır yapıp kulübe gönderirseniz sevinirim.

    https://www.galatasaray.org/iletisim-formu
App Store'dan indirin Google Play'den alın