19 nisan 2015 trabzonspor galatasaray maçı

• 276

  öncelikle herkes gibi çok üzgünüm. bana göre çok kötü bir oyunla maçı kaybettik. kalan maçlar arasında en zor maç olarak trabzon maçını görüyordum ve korktuğum başıma geldi. hamza hoca bana göre yanlış bir 11 sahaya sürdü ve yanlış kadroya oyuncu değişiklikleriyle devam etti. ah be hocam madem semih - melo hazır değil manisaspor maçında neden oynatıyorsun ikisini ? bana göre gayet hazır durumdaydı ikisi de maçı 90 dakika izledim. hamza hocam bu umut ısrarın niye ? sağ kanatta umut ile başlıyorsun ve o kanadı hiç kullanamıyoruz. umut bulut galatasaray topçusu değil olamaz da... evet iyi niyetli, melek gibi bir insan olabilir. ama futbolculuğu rezalet... top tutma ? yok. adam geçme ? yok. son vuruşlar kötünün biraz üstü... haydi başladın iyi güzel hiç bir şey yapmadı 90 dakika boyunca. burak boş kaleye kaçırdı diye mi oyundan aldın hocam ? umut bulut çıkmalıydı. neyse ahlar vahlar arasında geçmez ama hamza hoca yine hata yaptı bana göre. yediğimiz goller tam bir komedi... selçuk inan oyunda mıydı ben göremedim de ? 2 hafta boyunca ne yaptı hocam bu takım. bu kadar yetersiz bir kondisyon ben görmedim. kötüydük ve kaybettik, yazık.
  trabzon cephesine gelirsek fenerbahçe'ye düşmanız derler 3 puanları verirler bu sene beraberlik aldılar istisna. bize gelince sanki şampiyon olacaklar... o 2010-2011 şampiyonu trabzon hoş geldin jestleri falan, aklıma geldikçe delirecek gibi oluyorum.
  galatasaray'ın galatasaray'dan başka dostu yok.
  evet 7 maçımız kaldı ve 7'de 7 yapacağız inanıyorum. ama değer miydi be hocam liderliği vermeye ?
  inanıyoruz , şampiyon olacağız.
• 277

  trabzonspor – galatasaray : 2-1 köprünün altından daha çok su akar
  
  trabzonspor fırtına gibi başladı. orta sahada agresif, topa basan, galatasaray’a pas yaptırmayan sert bir oyun oynadılar. top galatasaray’daydı ama pozisyona girecek hatta rakip ceza sahasını zorlayacak etkinlik kuramadı takım. trabzonspor izin vermedi.
  bu süreçte sneijder, burak, yasin, umut oyunda değillermiş gibiydi. savunmanın hemen önünde oynayan hamit baskı altında etkili pas yapamadı. ersun yanal belli ki galatasaray’a özel olarak çalışmış. takımın çıkarken kaptırdığı topları iyi hesaplamış. gerçi ben neredeyse her maç yazıyorum bunu. topu kapıp hızla galatasaray kalesine geldiler. fazla pozisyon bulamadılar ama devreyi önde bitirecek golü attılar.
  hamit’in sakatlanıp çıkmasıyla sneijder orta sahanın ortasına geldi. şino kolay pas hatası yapan bir adam olmadığı için galatasaray baskı kurdu. ortalıkta gözükmeyen oyuncular hareketlenmeye başladı. pozisyonlar, şutlar gelmeye başladı. kırılma anı aynı dakika içinde önce emre çolak’ın sonra burak yılmaz’ın direkten dönen toplarıydı ilk devre için.
  galatasaray’ın baskısı ikinci yarının 35. dakikasına kadar sürdü. bu arada galatasaray çok fazla gol pozisyonuna girdi, hakan arıkan muhteşem oynadı. neler neler çıkardı. burak sakatlanıp çıktı yerine pandev girdi. devrede de yasin çıkıp olcan girmişti. yasin etkisizdi olcan da etkisiz kaldı.
  pandev konusu enteresan. bazı arkadaşlar var pandev’i o kadar övüyorlardı ki, hatta hamza hoca oyuna almadı diye küfür ediyorlardı. şimdi yine hamza hocaya pandev’i oyuna aldığı için küfrediyorlar. kafalar çok acayip. ben olsam pandev’i almazdım. bana hiç güven vermedi. nerede? tabii ki izlediğim azıcık maçta. ancak şunu da unutmamak lazım. pandev girdiğinde oyun trabzon ceza sahası üzerinde oynanıyordu, pozisyona girip golü bulamıyorduk. hoca çilingir olarak pandev’i aldı muhtemelen. ancak pandev çok ezildi, pozisyona giremedi, top tutamadı.
  benim için maç şöyle geçti. galatasaray bir dolu pozisyona girdi, 1 tane atabildi. savunma alışkanlık haline getirdiği şekilde uyuması yüzünden 2 gol yedi. basit.
  
  tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur derler. puan kaybından sonra sallamak kolay. örneğin hakan balta yerine kim oynamalıydı? burak sakatlanınca kim girmeliydi? hamit çıkıp emre girdikten sonra sneijder orta sahaya geçince takım trabzon üstüne gitmeye başladığına göre sorun olmamalı, plan tuttu demektir, ha? ama skor öyle söylemiyor tabii.
  valla ben maç öncesi öngörmediğim şeyleri maçtan sonra skora göre yorumlayamıyorum, karakterim müsait değil.
  fakat ne kadar çok kişi 8/8 bekliyormuş. enteresan.
  
  gelelim trabzonspor taraftarına ve futbolcularına. gelmemiz gerek. şike sürecinde kendilerine galatasaray kadar destek çıkan hiçbir camia olmadı. hatta çalınan şampiyonluklarında takımı sürükleyen isimler selçuk inan ve burak yılmaz’dı. bugün ikisine de emre ve volkan’a yapmadıkları muameleyi yaptılar. islık, küfürün bini bir para. ayıp. ayıp. artık galatasaray taraftarının, camiasının sempatisini kaybettiler. gerçi seçimlerde başlarına gelene razı olduklarını göstermişlerdi, bu sene yeniden gösterirler.
  futbolculara gelince. bir takım kazanmak için tabii ki oynayacak, elinden geleni yapacak. keşke fenerbahçe maçlarında da görseydik bu agresif oyunlarını. taraftar unutmaz. en azından galatasaray taraftarı unutmaz. şike sezonunda fenerbahçe forması giyen adamı kaptan yapmaz galatasaray camiası, mesela.
  trabzonspor camiası net olarak galatasaray’ın desteğini kaybetmiştir. yaptıkları ve yapmadıklarıyla öyle bir istekleri olduğunu da sanmıyorum. kendileri blir.
  
  *
• 278

  okyanustan kıyıya çıkma maçımızdı, sığ suda boğulma tehlikesi yaşadık, yaşıyoruz bakalım derede napıcağız. bana felsefe yaptıran maç. üzüldüm açıkçası herkes gibi, maçın hakkı bu olmamalıydı. beraberlikle galibiyet arasındaydı bence hakkımız ama adaletin yok oyun, trabzon kazandı. yıllardır süregelen büyük maç oynama istatisliğimiz bu sene rafa kalktı, dilerim bjk maçını galibiyetle bitirip derbi karnemizi ortalama seviyesine çekebiliriz. tahmin edildiği üzere umut'un sağ kanatta oynaması bizi kötü döndü ve olan 3 puana oldu. sene başından beri bu sene futbol şansı bizde diyodum ama son haftalarda yaşananlarla dengelendi, nerde bizde o şans demek istiyorum. penaltı gibi ittirmeler de olmayınca yine dalgalarla boğuşarak şampiyon olmaya çalışıcaz.
  
  maçı değerlendirmek gelmiyor içimden. çirkin bir ortamdı, trabzon taraftarı nefreti bize kaymış, helal olsun diyorum onlara ancak bunun arena'sı var. nefret bitmeyecek sanırım türk futbolunda. emre çolak çok iyi oynadı, domine etti maça. ancak gerek şanssızlık, gerek gevşeklik maçı yenilgiyle bitirmemize neden oldu. umarım bu yenilgi 14-15 sezonunun son puan olur, dip noktamız bu maç olur. aslan gibi kalkıp şampiyon oluruz ama ipler fener'e bıraktığımız gerçeği de var, bunu kabul etmek lazım. bakalım bu baskıyla oynamak onlara nasıl gelecek.
• 279

  bu maçı kaybetmemizde en büyük sebep yekta kurtuluş'un oynamamasıdır.
  madem hamit sakatlanarak çıktı neden yekta düşünülmez?
• 280

  maalesef şampiyonluğu bıraktığımız maç olmuştur.
• 281

  (bkz: #1638874)
  
  https://twitter.com/...s/589801562693890048
  
  maci cok uzun uzun yazmaya gerek var mi bilmiyorum. sabri -umut ikilisiyle allah'a emanet bir sag kanat. sol kanadimiza uygulanan presi asamamamiz. hamit'in sakatlanmasiyla 2 sneijder'dan adi emre olanin oyuna girmesi. emre'yi saga atarak gobegi acmamiz. cift forvet inadi yuzunden ortasaha diye birseyin kalmamasi. yasin'in cikarilip yerine ikinci yarida toplam 3 kere topa dokunabilmis olcan'in girmesi ve sol kanadin da bitisi. "oyun stilimize uymuyor" pandev'in oyuna girmesi ama illaki cift forvete devam. emre ve sneijder'la direnis, sabri ve balta ile cokus.
  
  biatci taraftar bosversin bunlari. iki tane video yapilir. dandik 2 galibiyetin mimari hamza hamzaoglu klipleri cekilir. yaptigi "motivasyon" konusmalari paylasilir. tuyler diken olur falan. aman elestirilmesin. aman geldigi ikinci mactan beri uzerine koymasin. kendini ispat etmeye calismasin. ne luzumu var? ona hamza diyeni de atalim sozlukten olsun bitsin.
• 282

  maçı izleyemedim, özetteki görüntüleri ve hamza hoca'nın maç sonu açıklamalarından gördüğüm kadarıyla konuşmak gerekirse;
  
  yediğimiz ilk gole bakıyorum, savunmadan dikine oynayıp güzel bir pozisyon hazırlayacağız derken selçuk her zaman yaptığı hareketi yapıp saçma sapan bir şekilde faul almaya çalışırken topu kaybediyor ve o andan itibaren hızlı şekilde gelişen atak trabzon'un golü ile sonuçlanıyor. ikinci yarıda oyunun net hakimi biziz ama bu sefer de telles'in uyuması sonrası golü kalemizde görüyoruz. iki gol de bireysel hatalardan yeniyor.
  
  dikkatimi çeken nokta ise ocadan her oyuncuya kadar herkesin kararlı ve inançlı olması. emre'nin golü sonrası oyuncuların bir araya gelip golü kutlarkenki yüz ifadelerine tekrar bir dikkat edin. o yüzlerde inanmışlık, hırs ve kararlılık gördüm ben. maçı alsaydık şampiyonluk yolunda müthiş bir avantaj yakalayacaktık ama olsun, telafi etmek yine bizim elimizde.
  
  sözün özü, maçı 90 dk izlemediğim için kafa olarak yıpranmadığımdan mıdır, yoksa fazla iyimser biri olduğumdan mıdır bilmiyorum ama bu yenilgi sonrası "bittik biz beyler bittik" moduna girmedim. şampiyonluğa ve takıma olan inancım hala sonsuz.
• 283

  3 puandan ziyade psikolojik olarak çok önemli bir maçtı. kazanmamız halinde bjk ve fb'de kopmalar olabilirdi kaybetmemiz halinde onlar havaya girip biz geriye düşebilirdik ki öyle oldu. çok büyük fırsatları teptik. içerde bursa ve başakşehir'e kaybedilen 4 puan ayrıca yediğimiz gol sayısı. sanki futbolcular 4. yıldızı bizim kadar istemiyor.
• 284

  https://twitter.com/...s/590101040915165184
  
  maç sonunda çıkan kargaşa.
  
  1- mehmet ekici, chedjou'yla bişiler konuşurken kendini yere bırakıyor. belden aşağısını görmediğimiz için objektif olmak adına bu şekilde tasvir ediyorum.
  
  2- aynı anda olay yerinde bulunan erkan zengin chedjou'yu koluyla sertçe itiyor. bu hareket sonrası olay mahalinden 2-3 metre uzaklaşan chedjou kollarını iki yana açarak hakeme bakıyor. diyor ki ne oldu bilmiyorum ama bak bişi yapmıyorum diyor. bu anda erkan zengin chedjou'nun göğsüne göğüs atarak tekrar provokasyon yapıyor.
  
  3- yine aynı anlarda yerdeki mehmet ekici'ye selçuk inan elini uzatıyor kaldırmak için. mehmet ekici yere vurarak karşılık veriyor. selçuk saf saf arkasına dönerken muslera uçarak geliyor kalesinden. mehmet ekici'yi kaldırmak için hamle yaparken arada kalan selçuk inan, deniz yılmaz tarafından arkadan itiliyor; 3-4 adım sendeliyor.
  
  4- sonra ortalık karışıyor. trabzon kulübesinden özer hurmacı depar atıyor ve muslera'ya saldıran trabzonlularla araya giren galatasaraylıların üzerine uçuyor ve birkaç kişiyle beraber yere düşüyor. özer olayları yatıştırmak için sahaya girdi diyen ersun yanal'a buradan selamlarımı yolluyorum.
  
  5- trabzonspor almış fenerli topçuları, şikeci teknik direktörü de geçirmiş başlarına sonra dengesiz taraftarı ve onlara uyan topçularıyla galip olduğu maçta bunları yaşatıyor.
  
  6- şimdi çıkmışlar trabzon yatacaklara ders verdik diyorlar. tüm maçları böyle oynarsak her maçı alırız diyorlar. taraftarınızın dediğine göre haftalardır göstermediğiniz performansı gösterdiniz. doğrudur. aynısını hükmen yenilmek yerine fener'e karşı da göstermeyi akıl edersiniz inşallah. fenerli sinsilere cevap verdiğinizi sanıyorsunuz. onlarsa kıs kıs gülüyor. bize kıyak çekin demiyoruz tabii ki, ispatımız sahada başarınız için ter döken kiralık futbolcumuz salih dursun ve maç sonu yaptığı açıklaması: "maçtan önce hata yaparsam diye çok korkuyordum. trabzon'dan para kazanıyorum şu an. galatasaray şampiyon olur inşallah."
  
  not: bütün bu skimsonik olaylar arasında takım kaptanının oradan oraya itilmesini yadırgıyorum. sportmenliğin de nezaketin de sınırları var. aynı kaptanın sorumlulukları gibi.
• 285

  kazanıp yolumuza devam etmemiz gereken öylesine bir maçtı. hıyarlık ettik...
  
  acaba ne zaman büyük takım gibi maçları domine edebileceğiz?
• 286

  maalesef ki çok sevmeme rağmen hamza hoca yüzünden puan verdiğimiz bir kritik maç daha. hocanın büyük maçlarda kadro fantezilerinden vazgeçmesi ve artık tam bir otorite kurması lazım takım üzerinde. umut'un kanat oynayamayacağını, maçta iyi olanların değil de hiçbir varlık gösteremeyenlerin kenara alınacağını öğrenmeli artık. goran pandev'i en önemsiz maçlarda oynatmayıp tutup bu maçta oyuna alması bana fena halde prandelli'yi hatırlattı. tam bir şirazesi kaymış hoca sendromuydu bu. allah yine de yardımcısı olsun, destek vermekten başka çaremiz yok ki zaten olması gereken de bu.
  
  oyunu iyi okumalı, çözmeli artık hamza hoca. ha babam de babam yürü koçum hadi koçum oğlum kırılmasın kızım üzülmesin de bir yere kadar. herşeyden önce iyi hazırlamalıydı takımı mental olarak, yazık oldu. bugün 20 nisan 2015 itibariyle bütün umudumuz şenol güneş, yoksa fenerbahçe o liderliği kolay kolay ne beşiktaş'a ne de bize vermez. yine de gazamız mübarek olsun, herşey henüz hala bitmiş değil. öyle ya da böyle kaybettiğimiz halde hala avantajlıyız, bunun için de yine bunun müsebbibi olan hamza hocaya teşekkürleri bir borç bilirim.
  
  bir de bu kadro muslera, sneijder ve melo dışında seneye baştan aşağı değişmeli. şu anki düzenle şampiyonlar ligi'ne katılmaya kalkarsak gene seneye allah korusun bu seneden daha facia bir sene olur. bunu umarım o çok vizyoner yönetimlerimiz görüyordur.
• 287

  umarim kaybedilen sadece 3 puan olmu$tur. baze kaybederken bile bir $eyleri kazanabilirsiniz. açikçasi dün maçin sonlarina dogru ya$anan kavga ho$uma gitti. kaybetmeye tahammülü olmayan bir galatasaray var. sari kart görmesine ragmen kalesini terkeden muslera nin arkada$larinin yaninda yer almasini takdir ettim. i$te takim böyle olur!
  
  her yil $ampiyon olamazsiniz ama her yil aslanlar gibi mücadele ederek taraftarinizin gönlünü kazanabilirsiniz!
  
  ba$ka sözüm yok hakim bey..
• 288

  acilen etkisinden çıkılıp önümüzdeki maçlara odaklanılması gereken ve trabzon'a 2-1 yenildiğimiz maç
• 289

  burak'ın direkten gelen topu yine direğe nişanladığı pozisyon: https://pbs.twimg.com/media/CDCjum7WMAEj3Ai.jpg
• 290

  9 nisan 2018 gençlerbirliği galatasaray maçıyla benzerlik gösteren maç.
  gençlerbirliğine 1-0 yenildiğimiz maçtan sonra 6'da 6 yaparak 21. şampiyonluğumuzu kazanmıştık.
  bu maçtan sonra da 6'da 6 yapıp 4. yıldızı taktık.
• 291

  oynandığı o pazar akşamı sinirlerimi feci şekilde zıplatmış maçtır. bu mağlubiyetle lider girdiğimiz haftayı üçüncü noktalamak zorunda kalmıştık. çok sinirlenmemin sebebi ligin bitimine 7 hafta kala hala takımın şampiyonluğun ciddiyetinde olmayıp fütursuzca yenilgi almasıydı. tanrıya şükür fenerbahçe ertesi hafta son dakikalara doğru gol yiyip eskişehirle berabere kalmıştı da ipler yine bizim elimize geçmişti. yoksa etkisi üzücü olabilirdi.
• 292

  yenilmiş olmamıza rağmen benim için çok farklı bir anlamı olan, çok sevdiğim maç.
  
  maçın oynandığı hafta, bir iş için yurtdışında idim ve o ülkede gurbetçi yaşantısı süren; oldukça naif, çocuk kalpli, babacan bir insan olan babamın kuzeninin evinde kalıyordum. bu kişinin babası, öyle hasta galatasaraylıymış, öyle galatasaray aşığıymış ki daha ortada doğru düzgün lig bile yokken cimbom yenildiği zaman günlerce ağzını bıçak açmaz; çocuklarıyla, evle, herhangi bir şeyle katiyen ilgilenmez, hayatı herkese zindan edermiş. kazandığı zaman ise tam tersi, yüzünde güller açar, tatlış bir adam oluverirmiş. bu yüzden eşi çocukları sürekli cimbom kazansın diye dua eder, sinerji oluştururlarmış. milletin futbolla falan ilgilenecek durumu olmadığı o yokluk ortamında dev bir galatasaray aurasının babası olmuş mersin'de. kuzeni ve babasız büyüyen babam da işte bu büyük galatasaraylı'nın bu alışkanlığını miras almış. dolayısıyla büyük oranda ben de.
  
  evet maça dönelim. o sezon fenerbahçe ve beşiktaş da şampiyonluk yarışında oldukça iddialıydı ve son şampiyon fenerbahçe şampiyon olursa bizden önce dördüncü yıldızı takacaktı. biz bu maçı kaybedince rakipler bitime 7 hafta kala oldukça avantajlı konuma geçti. oldukça kötü oynamamız, sahanın karışması, biricik kedimiz muslera'nın bile dayanamayıp cinnet getirmesi derken babamın kuzeni büyük bir hayalkırıklığıyla çöktü kaldı. iptal oldu adam. bizden utandığından üzüntüsünü de göstermemeye çalışıyor, ama aksine daha da belli ediyordu. bir şeyler söylemem gerekiyor gibi hissettim. açıkçası oynadığımız futboldan 2014-2015 sezonu boyunca hiç mutlu olmamama, ve şampiyonluk konusunda büyük şüphelerim olmasına rağmen "amca" diyebildim. "sezonun geri kalanında tüm maçlarımızı kazanıp, gol bile yemeden şampiyonluğumuzu ilan edeceğiz. hiç merak etme, üzülme". bu sözleri beynimi pek kullanmadan söyledim. yani zihnimdeki tüm şüphelere rağmen, öyle hissediyordum. samimiydim. bunu hissettirmiş olmalıyım ki, adamcağızın morali beklenmedik şekilde yerine geldi. inanmak istedi herhalde o da. konu kapandı. tüm ailesi şaşkın.
  
  bir hafta sonra ecel terleri döküp maçın sonlarında hakan "buzdolabı" balta'nın golüyle 1-0 kazanacağımız 26 nisan 2015 galatasaray gaziantepspor maçı öncesi vedalaştık, yurda döndüm. sonrasında ise biri direkt rakibimiz beşiktaş'la olmak üzere önümüzdeki 5 maçın da tamamını 1-0, 2-0 gibi skorlarla kazanarak bitime 1 hafta kala şampiyonluğumuzu garantiledik ve dördüncü yıldızı takan ilk (ve şu ana dek tek) takım olmayı başardık. mutluluğumuzu telefonda yine babamın kuzeniyle o 19 nisan gününü anarak birlikte yaşadık. yerel şampiyonluklara oldukça ölçülü şekilde sevinirim. ama bu sevinçten başka bir şeydi.
  
  2017-2018 şampiyonluğumuza koşarken hastalandı babamın kuzeni. o şampiyonluğumuzu kutlayamadı. ve maalesef kötü başladığımız 2018-2019 sezonunun daha ilk devresini göremeden göçtü gitti bu dünyadan. kendisine verdiğim boyumdan büyük "gol bile yemeyeceğiz" sözüne can-ı gönülden inandığını gösteren o çocukça yüz ifadesi, kalan son canlı kanlı anımız oldu.
• 293

  bu maçı kaybedip liderliği vermiştik.
  
  sonra 26 nisan 2015 galatasaray gaziantepspor maçı ile hakan balta 'nın 84.dakika kornerden kafa golüyle tekrar lider olmuş, kalan maçlarda seri galibiyet yapıp** şampiyon olmuştuk.
  
  bugün yaşadığımız durumun cok daha beterini yasamisligimiz var. üstüne tekrar liderliği geri almıştık 1 hafta sonrasinda.**
  
  ayrica bu maçtan 2 hafta evvel hamza hoca'nın da mac sonu hatasini acikca kabul ettiği bir basaksehir maçı yaşamıştık. 2-0 dan 2-2'ye gelen.
  
  (bkz: 14 mart 2015 galatasaray başakşehir maçı)
  
  reçete hep belli.
  kalan maçlarını kazan şampiyon ol.
  
  (bkz: biz şampiyon olacağız)