• 3
    tarzları teorik olarak benzese de pratikte birbirlerinden ayrılan eski oyuncularımız. evet ikisinin de temel görevi ve en başarılı oldukları rol yardımcı forvet ama oyun tarzlarını birbirinden ayıran farklılıklar var. bunlardan ilki fiziksel özellikleri, arif erdem necati'ye göre daha süratli ve daha kıvrak bir futbolcuydu. ikincisi ise yine birinci ile ilgili olarak sahada bulundukları konumlar. necati, arif erdem'e oranla çok daha fazla merkezden oynayan bir futbolcu. arif erdem hız ve çeviklik gibi üstünlükleri ile kenarlara daha iyi deplase olabilen, topla da daha rahat hareket edebilen bir futbolcuydu. necati ise daha çok ikiye birlerle ceza alanına sokulan, ceza sahası dışından da şut tehdidi olan bir isim. elbette oyun içinde necati'nin kenara, arif erdem'in merkeze daha yakın oynadığı zamanlar oldu ya da arif erdem'in de uzaktan attığı şık goller de mevcut ama oyunları arasındaki farklar bunlar.

    oyunları arasındaki benzerliğe gelecek olursak ikisinin de merkez forvete -ikisi de haka şükür ile oynadı- yaptığı servisler ve yüksek sezgileri ile merkez forvetin açtığı boşluklara sızıp attıkları goller gösterilebilir. bir de her bahsi geçtiğinde söylediğim şeyi anmadan edemeyeceğim. necati takımımıza verdiği ciddi katkıya rağmen arif erdem'in yarısı kadar profesyonel davranmamıştır, eğer davransaydı adı 50 sene sonra bile hatırlananlar arasında olabilirdi. bundan eminim.
  • 4
    duygusal yaklasirsam necati en iyi gununde arif'in sol ayak ucuncu parmagi edemez derim.

    gercekci yaklasirsam arif > necati+umit karan+burak yilmaz derim.

    arif galatasaray'a geldiginde adasi olan selefi gibi sag kanat oyuncusuydu. hatta yillar sonra besiktas taraftari kendisine yine selefinin lakabi "pic arif" lakabini kullanmistir. forvete evrilmesi feldkamp'la baslar.

    necati ise orta ozellikli hatta 10 numaraya kayan bir forvet gibiydi ezelden beri. topu iyi saklayip calim atabilmesi ve iyi cevre kontrolu onu klasik forvetlerden ayiriyordu.

    secondary striker olarak cok uzun sure ikisi de oynamis gibi gorunse de birbirleriyle oyun anlayisi ve tarzi olarak hic alakalari yoktur. arif'in zerre orta saha ozelligi yoktur. bu nedenle ilk yillarinda cok firca yiyip paf takimina gonderilmisligi coktur. necati ise geriye atip kendini oyun kurmaya calisir.

    necati'nin iyi oynadigi bir cok mac sayarsiniz, takima katkisi coktur. arif'in ise sadece gitti denilen maclari tek basina cevirdigi maclara baksaniz sayisi daha fazla cikar.

    galatasaray'in avrupada kazandigi efsane maclarin hicbirinde tek basina mac kazandirmis bir necati bulamazsiniz (umit karan'in bile vardir), arif'in ise hakan sukur henuz cekinik karakterken, tokatlayip evine gonderdigi dunya devleri mevcuttur.

    necati, harbiye acikhavada yapilmis guzel bir sezen aksu konseriyse, arif wembley'deki queen konseridir. birinin senesini unutabilirsiniz, digerini ise torunlariniza bile anlatirsiniz.

    hakan sukur icin de 300bin kisinin katildigi rolling stones konseridir desek hata yapmayiz sanirim.
    hagi de kurt cobain'in en iyi anlarinin yakalandigi mtv unplugged oldugunu soyleyebiliriz. (daha iyi betimleme de yapilabilir, ne de olsa o hagi)

    metin oktay ise kesinlikle 4 haziran 1976 lesser free hall'dur. kendisinden sonra gelecek tum nesilleri etkileyecek, sahidinin az oldugu ama etkisini kimsenin silemeyecegi bir fenomen.
  • 6
    tövbe deyin istiğfar edin a dostlar.

    necatiyi çok severim gerçekten galatasaray için çok önemli ve değerli bir oyuncudur. amma lakin remzi ile karşılaştırmak ayıptır.

    arif erdem bu takımın en büyük değerlerinden biridir. tek başına kazandırdığı onlarca maç vardır. en basiti barcelona maçı bilenler bilir.

    lütfen değerlendirme yaparken buna göre yapın.

    vesselam
  • 8
    necati ateş'e haksızlık yapılan versus. necati ateş hem ikili hemde tek forvet oynamayı bilen bir isimdir. arif ise daha çok ikinci forvet veya açık oynamış hatta zaman zaman gir oyuna istediğini yap denilmiştir.

    çalım olarak arif üstün olsa bile hem şut hemde sırtı dönük oynayabilmesi ile necati arif'den üstündür.

    dripling açısından her ikisi eşittir. arif daha kritik goller atsa bile necati daha golcü daha forvettir.

    arif'i ilk yıllarından beri izleyenler bilir aynı zamanda arif çok gol pozisyonu harcayan bir futbolcudur.
  • 11
    necati hakettiği değeri görmemiştir kulüp ve taraftar tarafından.yeteneği ve karakteriyle her zaman galatasaray'a yaraşır biçimde mücadele etti.2011-12 sezonunun ikinci yarısında takıma dahil olup şampiyonluğa büyük katkı sağlıktan sonra umut bulut uğruna takımdan gönderildi.şimdi umut'un hali içler acısı.

    arif bambaşka bir 'olay'.efsane kadronun efsane oyuncularından.onun gibi bir ikinci forvet gelmedi,gelmesi de çok zor.benim için galatasaray tarihinde hakan*,metin* ve tanju'dan sonraki 4. en iyi forvettir.ve bu versusun tabii ki kazananıdır.
  • 15
    arif her türlü döver de ne bolluk varmış zamanında elimizde arkadaş. arifler, hakanlar, ümit karanlar, necatiler, jardeller... hepsi aynı anda oynamadı ama en azından arka arkaya geldiler. şimdiyse burak'ı bir kenara bırak, umut ve pandev var elimizde. necati veya arif'ten birisi elimizde olsa şimdi sallaya sallaya şampiyonluğa koşardık.
  • 16
    1990-1992 yılları arası galatasaray forması giyen roman koseçki'nin oyun tarzını bilenler bilir. teknik, çok süratli golcü bir forvetti. kosecki galatasaray'dan ayrılınca moralim çok bozulmuştu. 1991 yılında da galatasaray'a zeytinburnu'ndan transfer ettiğimiz arif erdem yavaş yavaş forma şansı bulmaya başlamıştı. arif'in oyun tarzını ilk gördüğümde kosecki'ye benzetmiştim ama o an kafamda elbette kosecki daha ağır basıyordu. fazla zaman geçmeden arif benim için kosecki'yi sildi, geçti. sonuçta kosecki sonuçta golü düşünen ve doğal olarak bencil oynayan bir oyuncuydu ama arif'in sürati ve çalımlarının yanında asistçiliği de göze batıyordu; sık sık da gol atıyordu. zaman içinde özgüven kazandıkça arif'in golcü yönü de ortaya çıktı hatta ilhan mansız'la paylaştığı gol krallığı bile var. iyi futbolcu avrupa'da da başarılı olandır. arif erdem türkiye liginin yanında avrupa'da çok gol atıp, attıran efsane oyuncularımızdan biridir.

    hatta arif’i ilk izlerken topu hızla sürüp sağ yan çizgisinden ceza sahasına aniden dönerek bir girişi vardı. kardeşime, “bu kıvırcık çocuk felaket bir şey, sanki güvercin gibi kafasını koltuk altına alıp birden manevra yaparak ceza sahasına dalıyor” dediğimi hatırlıyorum.

    oynadığı kısa dönemde necati galatasaray'a faydalı olmuştur ama arif'in kefesi necati ateş ile versus olmayacak biçimde çok ağır basar.

    bu vesileyle, kosecki'yi bilmeyen genç arkadaşlar için 1990-1991 sezonunda fenerbahçe'yi 4-1 yendiğimiz maçta attığı ilk golünün videosunu da ekleyelim:

    https://www.youtube.com/watch?v=IDL9rE5-_bM

    ilave: pret arkadaşımız iyi farketmiş, özel iletiyle sordu ona verdiğim yanıtı burada da vereyim. kosecki'nin golü öncesi hatalı pasla topu kaptıran o zaman fener'in sağ beki olan 2 forma numarasıyla arap ismail'dir.
  • 17
    her iki oyuncu da kral hakan şükür'ü tamamlayan adamlar oldukları için bir kıyaslama yapılması mantıklı gibi duruyor. ancak futbol tarzları o kadar zıt ki, baktığınızda necati ve arif'i galatasaray'ın forvet ikilisi olarak görevlendirseniz birbirlerini bile tamamlayabilecek özelliklerdeydi. hatta belki de tarihe geçecek bir performans da sergileyebilirlerdi. elbette bu bir ütopya, çünkü necati ile arif bambaşka jenerasyonların futbolcularıydı.

    bir çok galatasaraylı için bu karşılaştırmanın galibi arif'tir. ancak necati için şunları söylemek istiyorum;

    necati ateş için biraz da galatasaray'ın karanlık döneminde oynaması onu geri planda tutuyor. necati, türkiye'de emsali çok az görülen yetenekte ve futbol görüşünde bir futbolcuydu, şu aralar da çaptan yaşı dolayısıyla bayağı düştü. galatasaray'da gerçekten bir çok önemli işlere imza attı, her ne kadar bu sezon sonunda somut bir şey vermese de en azından bireysel istatistiklerine yansıdı.

    hani derler ya, bir sezonda kimse senin ne kadar iyi ya da kötü bir futbol oynadığına bakmaz, sezon sonunda ligi nerede bitirdiğine bakar diye. işte artık buna talihsizlik mi dersiniz, bilemiyorum ancak bu noktada arif'ten geri planda. hani şimdilerde wesley sneijder için diyoruz ya, sneijder'in gol attığı hiçbir lig maçını es geçmemişiz diye, işte necati için de buna benzer bir istatistik vardı. peki o istatistiği kim hatırlıyor? aynı şekilde, arif'in de uefa finalinde seaman'la karşı karşıya kaçırdığı pozisyonu burada biz hasta galatasaraylı sözlük yazarları dışında kimler hatırlar? birisi uefa kupası şampiyonu kadronun, diğeri ribery'nin kaçtığı sezonun kahramanlarındandır.

    ikisi de galatasaray için çok şey vermiştir. ancak birisi galatasaray'da 2 şampiyonluk, 1 türkiye kupası, 1 de süper kupa kazanmışken, diğeri 4 sene üst üste şampiyonluğun, 2 türkiye kupası'nın yanına 1'er adet de uefa ve süper kupa eklemiştir.

    son olarak arif'in kaçırdığı pozisyon şuydu;

    https://www.youtube.com/watch?v=oMiCcvYQQm8
App Store'dan indirin Google Play'den alın