• 502
    iyi niyetlerinden asla şüphe duymadığım yönetimdir. ama bu demek değildir ki işlerini düzgün yapıyorlar. fatih hocanın elini çok zayıflattılar bu transfer döneminde. hoca her sezon mucizeler yaratamaz. şampiyonlar ligine katıldığımız geçen sezon sonunda belliydi. ozamandan bu zaman kimlerin gönderilip kimlerin transfer edileceğini çoktan halletmeleri gerekiyordu. sanırım tüm transfer planlarını rodriguesin satılmasından kazanılacak parayla yapmayı hedefliyolardı. onyekuru transferini buna bağlıyorum. ayrıca muğdat, nagatomo ve onyekuru transferlerinde kendilerini tebrik ederim. hem zamanlamaları hemde maliyetleri uygundu. ama takımın ihtiyacı forvet ve stoperken buralara transfer yapılmayıp üstüne bir de elimizde ki bana göre tek santraforu gönderdik. gomisin gönderilmesinde yönetimi asla suçlamıyorum. ama gomis gönderilmeden yedeği alınması gerekiyordu. son olarak ta bir yönetimin başarılı olup olmadığın ölçme değerlendirmesi bir önce ki yönetimin ne kadar başarısız olduğuna bakılarak yapılmamalı.
  • 507
    dibine kadar galatasaraylı, dibine kadar galatasaray'ın menfaatine dikkat eden yönetimdir. dursun özbek'in verdiği zararları telafi etmek için ellerinden geleni yapmaktadırlar. tüketim hastalarının, galatasaray ile çalışamayan menejer yancılarının ve fatih terim düşmanlarının hedefinde olmalarına karşın alınlarının akıyla galatasaray'ı hedeflerine şu zor ekonomik koşullarda ulaştıracaklardır. allah yardımcıları olsun.
  • 508
    iyi niyetinden ve mali açıdan enkaz devraldığından ve bunu düzeltmek için epey uğraş verdiklerinden şüphe duymuyorum. ama gomis'i, yani takımın gol kralını, elden çıkardıktan sonra yerine takıma katılacak oyuncuyu gomis'in kap açıklamasıyla eşzamanlı olarak açıklamaları gerekirdi. gomis'in takımdan ayrılacağı az çok 1 aydan beri belliydi. çeşitli nedenlerden ötürü gomis elden çıkarılmak isteniyordu, doğrudur diyemem fakat en azından anlaşılabilir bir şey ama yerine gelecek isimle transferini bitirmeniz şartıyla. ve genelde bu transferler eşzamanlı olarak açıklanır. bunun böyle olmaması bi' plansızlık ya da transfer sezonunun bitmesine 5-6 gün kala ''belki daha ucuza kapatırız.'' mantığıyla hareket edildiğinin göstergesi. fakat transfer sezonun kapanmasına yakın böyle olaylara girişmek her zaman içinde risk barındırır. bir bakmışsınız eliniz böğrünüzde kalmışsınız.

    ayrıca maicon olayı da başka sıkıntı. bu adam profesyonel ama etten kemikten de. kendisini elden çıkarmaya çalışıp bunu başaramamak üstelik bunu basına sızdırmak olacak iş değil. inşallah maicon'u olumsuz etkilemez bu olay. bunların hepsi şampiyonlar ligi öncesi olumsuz gelişmeler
  • 509
    yönetimin istifa etmesini istemiyorum, iyi niyetlerinden şüphe etmiyorum, başarılı olmasını en içten şekilde diliyorum ama yönetimle ilgili en ufak eleştiri de hücuma başlayan, eleştiren herkesi dursun aydın özbek layık size, ffp ve hakarete varan sıfatlarla susturmaya çalışan insanları gördükçe inadına muhalif olası geliyor insanın.

    bir de bazı hevesli, genç arkadaşlar siyasi muhabbete geldi mi ülkede muhalefet olmamasını eleştirir, mevcut iktidarın geçmişle devamlı şimdiyi kıyaslayarak vazgeçilmezliğini vurgulamasından haklı olarak nefret eder ama kendi işlerine geldi mi aynı tahakkümü uygulayabileceklerini basit bir olayla belli ederler. iyi niyetli veya kötü niyetli eleştiriler yapılabilir. kimsenin niyet ölçeri olmadığına göre eleştirilere açık olunmalı.

    isteyen istediği kadar linç etsin maksat muhaliflik sonuçta, geçen sezonun şampiyon kadrosunu kuran dursun aydın özbek yönetimidir. tudor'un istediğine göre transferler yapılmıştır, bu kadroda galatasaray'ı şampiyon yapmıştır. fatih terim'i de yine dursun aydın özbek yönetimi getirmiştir. hani size dursun aydın özbek müstehak diyorsunuz ya demek ki onun da yaptığı doğru işler varmış. bir diğer eleştiri yine haklı olarak, kulübü peşkeş çekmesi. siyasiler karşısında kukla olması. ee mustafa cengiz'de, abdürrahim'de siyasileri geziyor. ben bu konuda eleştiri getirmiyorum ama öncesine getiren buna da getirecek. dursun aydın özbek taraftar istiyor diye tudor'u getirdi. yanlış mıydı bence değildi. oyunculara yüksek maaşlar verilmiş bir diğer önemli eleştiri. galatasaray ne zaman az maaşla adam almış ki. benim de performansından memnun olmadığım feghouli gibi bir oyuncu tarık çamdal'ın bonservis ücretiyle aynı paraya alınmış. alınan ndiaye iyi paraya satılmış, gomis'in talibi çıkmış, maicon'un talibi çıkmış oyuncular hepten de leş değilmiş yani.

    şimdi ünal aysal efsane başkan, dursun aydın özbek hain gibi değerlendirmede kıstas başarıysa tamam ama kulübü borç batağına sokmaksa hepsi aynı. şimdi mustafa cengiz yönetimiyle ilgili beklenti kulüp para harcamasın, borçlarını kapatsın, kimse transfer yüzünden eleştirmesin ise o olmaz işte. galatasaray başarıya endekslidir. borcu azaltıp, başarıyı getiriyorlarsa işte o zaman efsane olurlar. yangıncı taraftar diye eleştiriliyor taraftar. bu yangıncı taraftar tudor'u istediğinde, takım yenilensin dediğinde, tudor gitsin terim gelsin dediğinde, dursun aydın özbek istifa etsin mustafa cengiz başkan olsun dediğinde yine yangıncı mıydı? yoksa bizim işimize ne gelirse o mu? takımın geçen sezon şampiyon olmasının yegane sebebi bu yangıncı taraftardır.
  • 510
    sürekli ayni kişiler tarafindan farkli başliklarda eleştirilen yönetimdir. ayrica bu yönetime futbolcu alım satıminda fatih terim'i de eklemek gerekli. mustafa cengiz ile abdülrahim albayrak'in kafa kafaya verip satilacak ya da alinacaklari belirlediği bir yönetim değildir. o model özbek kardeşlerde kaldı. herhalde bu modeli özlüyorlar. bu modeli özleyenler için söylenecek tek söz : yallah arabistana!
  • 511
    kendilerini geliş ve etki itibariyle, 4. yıldız sezonundaki hamza hamzaoğlu’na benzetiyorum. camianın ölü toprağını üstünden atması ve sinerji yakalaması adına bir isme gerek vardı; başkan bu isim oldu ve futbolda şampiyonluk geldi. ama...

    işte bu “ama” önemli bir kısım. doğruluk, dürüstlük ve samimiyetlerine kesinlikle inanmakla birlikte, seçim öncesinde dediğim gibi kendileinin en büyük dezavantajı, camianın her köşesinden gelire ihtiyaç duyduğu şu dönemde paraya ulaşımının olmamasıdır.

    paraya ulaşım “zengin olmak” değildir. tanıdığın ve içinde bulunduğun camiadan kaynak yaratabilmektir. burada camia ile kastım da salt galatasaray camiası değildir. kredileri yabancı sermaye borcu ile uzun vadeye yaymak, eş dost tanıdık iş adamlarından kulübün, özellikle amatör branşlara sponsorluk bulmak vb.. gibi şeyler, paraya ulaşım demektir.

    özellikle taraftarı kenetleyip stokları eritme, canlı para bulma konusunda iyi işler yapmış olsalar da, realist olarak baktığımızda hepimizin gidip alışveriş yaptığı “renkli günler” kampanyası ile ele geçen para, bu sezon 0 katkı vermiş lato, tarık, eray, ahmet çalık dörtlüsünün maaşlarını karşılamıyor.

    transfer sezonu ile ilgili olarak allah başkan’a sabır versin demiştim; bir kere daha yinelemek istiyorum. işi çok zor. maddi durum zaten ortada; gelen ve uzun vadede hayırlı olacağına inandığım ffp cezası da hepimizin malumu. şimdi burada yazdıklarımı “hem ffp hem sattığın kadar al demişsin hem sponsor diyorsun vb.” şeklinde okumayın. diğer branşlarda sıkıntılar var.

    bununla birlikte paraya ulaşımın ve paran olduğu sürece, günümüz futbolunda ffp etrafından dönmek çok kolay. geçen sene psg’nin mbappe transferi, bu sene inter’in vrsaljko transferi, fener’in bolu’ya sattığı kaleci transferi, beşiktaş ile fener’in milyonlarca euroya satıp beleşe kiraladıkları adamlar aklımıza geldiğinde ffp denen nanenin etrafından nasıl dönüldüğü görülüyor.

    ben transfer yapmıyorlar diye eleştirmiyorum; gelen para ile borçları kapıyorlar, en azından söyledikleri bu ve bu da güzel bir şey. borcumuz 0 liraya inse, her sene faize ödediğimiz 10 m euro civarı para ile 2 adam alınır futbola; bu yeniden yapılanma sürecine en yakın rakibin 2 şampiyonluk önünde girdiğimiz düşünülürse, “zaman bu zaman” denilerek sonuçlara katlanılabilir; bu açıdan bir sıkıntı yok. 2 sene duraklama dönemine girebiliriz ki, gomis’in yerine bir forvet alınması, badou’nun kiralanması halinde ligin yine en dominant kadrosuna sahip olma ihtimalimiz var çünkü başımızda fatih terim var.

    kendilerini gömmeden önce biraz süre verelim; dediğim gibi bayrak taşıyanı veya şakşakçısı değilim kendilerinin, ancak mevcut şartlarda, hoca ile yakın temas halinde olduklarını da bildiğimizden “bir bildikleri vardır” dememiz gerekiyor. ha transfer dönemi kapanır, hocaların istediği kadrolar kurulamaz, o zaman bakarız ama şu anda eleştirmek biraz -16 yaş hareketi gibi geliyor.
  • 512
    niye laf atildigini anlamadigim yonetim.hele bi tane ergen var ki interneti kullanma amaci bu yonetime sallamak.

    sanki adamlar terim den habersiz transfer yapiyorlar. noluyor bilmeden sallamayin, teklif geliyor, yonetim terim e soruyor terim ok diyor. kendi acikladi tum sorumluluk benim diye.

    transferlerde sorununuz varsa hocayi elestirin, gunu geceye katip klup kasasindan para cikartmadan oyuncu alan, uefa cezasini kaldiran yonetime arguman olmadan sallayan ergenlerden olmayin.
  • 513
    burada defalarca söyledik. uefa ile yaptığımız regülasyona ve son euro kurlarına göre sattığımız kadar oyuncu almayı bırakın, oyuncu satıp hiç almama mecburiyetindeyiz. ama nedense insanlar böyle bir anlaşma yapılmamış, sanki önümüzdeki sezon maksimum 20 milyon €'dan fazla zarar etmememiz gerekmiyor gibi, sanki bu yaptırımları uygulamazsak değil 1 belki 2-3 sezon uefa kupalarından men yemeyecekmişiz gibi, sanki bu son şansımız değilmiş gibi, türkiye bir krizin dibinde durmuyormuş gibi, değil 3 ay bayramdan 3 gün sonra euro kurunun ne olacağı belirsiz değilmiş gibi, sanki tek euro gelirimiz şampiyonlar ligi'nden gelmiyor gibi yönetimi eleştirmektedir.

    kusura bakmayın ağır olacak ama kabullenemiyorsanız gidin fm açın oynayın. gerçek hayat böyle değil çünkü.
  • 514
    uzun uzun cevap verilerek uste çıkılamayacağının kavranması gerekiyor. dursun ozbek fatih terim i getirmemek için elinden geleni yapmıştır.
    mustafa cengiz in ben fatih terim i getirirdim çıkışıyla kardeşinin kaprislerine karşı gelmek zorunda kalmış ve fatih hocaya teklif götürmüştür. elde var bir.

    riva florya satışı sebebiyle daö nitelikli dolandırıcılıktan sorguya çagrılabilirdi. mc yönetimi özellikle yusuf beyin katkılariyla finans kısmı denetim altına alınmış ve tüm döviz cinsi borçlar tl olarak yapılandirılmış ve vadesi uzatılmıştır. elde var iki.

    daö in oglu arkadaşlarıyla alem yapmış escort parasını otel faturasi olarak duzenleyerek klube yuksek sezon olarak kesmiştir. daha da bu rezalet ile ilgili lütfen konuyu bilenleri konuşturmayın. elde var üç.

    menerjerlerin kucağina oturarak böyle yüksek montanlı primler ve maaşlar ile milyon euroluk komisyonlar içeren sözleşmeleri herkes yapar. daö yönetimi hedef transferleri olurunun iki katı fiyatina tamamlamıştır. gomis krizine bakin , söz vermişler zam için, yani 4 - 4.5 milyon € ile iknâ edememişler yıllık. elde var dört.

    siyasiler ile iletişim, stada gidip gelmeyen bilemez, yağışlı havada araçlı araçsız ulaşım çile. çile arkadaşım çile. bu ve 10 dk da bir olan metro seferlerini düzenleme, ek yonca kavşak ve vadiye inecek bir yaya yolu gerçekten taraftara için nısbî rahatlama getirecektir.
    bunlar için iletişim şart. bir de daö yediği ihale başarısızlık haltını düzeltmek ve kâr marjinı adaletli hale getirmek için iletişim kurmak şart renktaşım. elde var beş.

    transfer o şu bu yangına gerek yok, sampiyonlar liginde 3. olup uefa ya kalalim bu dönüşüm yıllarımızın ilkinde yeterli ve gerçekçi hedef.
    oyuncu alınamazsa dahi 1 2 sene sabırlı olmak gerekiyor ve gençlere de güvenmek. transfer ile şampiyonluk gelseydi her haziran temmuz fenerbahçe şampiyonluğu ilan ederdi.
    621 milyon euro luk borç şampiyonluğu ilan ettiler o ayrı.

    hayatında insiyatif almamış genç renktaşlarımızı sakinliğe davet ediyorum. pazar tezgâhı yönetemeyecek adamlar eksper kesiliyor başımıza.
    kadro mühendisliği için eleştirmek transfer için eleştirmek için ellerinin rahatladığını görmek gerek.
    dersiniz bonservissiz fırsat var takima uyum sağlayabilir ama yönetim kaçırmıştır. eksik hamle olarak kenara not düşeriz.
    kiralıkta aynı sekilde.

    yerel ligimiz için zımba gibi kadromu var. avrupa için ise 16 20 yaş jenerasyonunun kıvama gelmesini bekleyeceğiz 1996 2000 sezonunda olduğu gibi.

    ben gene de 1 veya 2 hamle yapacağımızı düşünüyorum. hiç çaba gösterilmezse gelin eleştirin.
    onyekuru yu kim duymuştu ? çat diye bitti.

    ali fatinoğlu veya daö tayfa gibi olmayın. yangin yapacağınıza az çıkın yürüyüş yapın ne bileyim bişeyler okuyun izleyin. f5 yaparak transfere katkıda bulunmuş olmazsiniz. ctrl alt del yapin az zihniniz rahatlasın. gereksiz özü sözü belirsiz adamların dolduruşuna ne çabuk geliniyor...
  • 515
    not: papa alloune ndiayebaşlığına yazdığım entryyi gelen mesajlar üzerine buraya taşıyorum.

    ffp yazılı bir demir levha yaptırıp, transfer yüzünden yönetime laf eden olursa ağzının ortasına ortasına vurarak destek vereceğim yönetim.

    arkadaşım anlamakta zorluk mu çekiyorsunuz, idrak mi edemiyorsunuz bilemiyorum ancak;

    --- alıntı ---

    uefa bize sattığın kadar alabilirsin cezası verdi.

    --- alıntı ---

    bu ne demek bilmeyenler için bilal'e anlatır gibi anlatalım. bonservis geliri elde ettiğin kadar bonservis bedeli ile oyuncu alabilirsin. yani transfer yapabilmen için oyuncu satman şart. otu boku eleştirip bu işler böyle olmaz diyen fm'ciler profesyonel bir kadro kurmanın maliyetinden haberdar değiller sanırım. 33 yaşında muhtemelen en fazla 1 yıl daha iyi performans gösterme ihtimali olan oyuncuyu 41 trilyona satmak beceriksizlik değildir. yönetim elinden geldiğince menajerlerin kucağına oturmamaya çalışarak transferleri ikili ilişkilerle bitirmeye gayret ediyor.

    ndiaye'yi alabilmemiz için stoke city'nin bu oyuncuyu satamaması ve son teklif olarak bize kiralaması gerekmektedir bunun için adamlar transferin son gününe kadar bekleyeceklerdir. allahını seven şu sözlüğe boş boş şeyler yazmasın artık. bu yönetim elinden geldiğince iyi niyetle ve düzgün şekilde hareket ediyor.

    ekleme: arkadaşlar bir şeyi satma meselesinde en önemli şey arz-talep dengesidir. rakiplerimizin sattıkları oyuncular üzerinden bizim oyuncularımızı kıyaslarsanız bu sağlıklı olmaz. mesela fenerbahçe giulliano'yu 10.5 m a sattı biz belhanda'yı nasıl satamadık diyemezsiniz. giulliano 10 numara pozisyonunda oynayabilen ve geçen yıl takımına 19 gol-asist katkısı yapan bir adamdır. belhanda ise 8 numaradır. güncel piyasa değeride belhanda'dan yüksektir. bir takımın 10 numaraya ihtiyacı varsa gider onu alır bu sizin yönetiminizi beceriksiz yapmaz. bir oyuncuyu satabilmeniz için onun piyasa değerini yükseltmeniz gerekir. siz burada her maçtan sonra belhanda'ya küfrediyorsunuz ama yönetimin onu satabilmesini istiyorsunuz e nasıl olacak o?

    kaldı ki transfer yüzünden eleştirilen yönetim şu ana kadar 4 adet transfer yaptı ve bunları 3 tanesi ilk 11 oyuncusu. transfer dönemi bitmemiş, hoca oyuncu alacağız diyor, yönetim geçen yılın şampiyon takımına takviye yapmış ama hala eleştiriliyor. sanırım beklediğiniz şey transfer dönemi açılır açılmaz kadroda düşünmediğimiz tüm oyuncuların yüksek bedelle satılması ve istediğimiz oyuncuların hemen transfer edilerek ilk kampa götürülmesi ancak dünyada bunu yapabilen zaten iki elin parmakları kadar takım var uyandırayım sizi.

    kimse boşa vurmasın, yönetim elinden geldiğince iyi yönetiyor ben en az 2 transferin daha yapılacağını düşünüyorum yeter ki panik transferi olmasın. eminim ki hoca çok sıkışırsa çıkar ozan kabak!a formayı verip ilk 11'e monte eder dert etmeyin siz.
  • 516
    gerekli transferleri yapacağına inandığım yönetim. yine de bizim maddi durumumuz belli, transfer yapamadık deseler, ağzımı açmam. ben kulübün durumunu biliyorum, bu insanların da galatasarayın çıkarlarını düşündüklerini çok iyi gördüm şimdiye kadar. transfer manyağı da değilim. bu kadroyla avrupada 0 puan bile olabileceğini de biliyorum ama yine de her maçta sanki kazanabilecekmişiz gibi heyecanlanırım. ben galatasaraylıyım çünkü. başımızdaki insanların bizim çıkarımızı savunup, iyi işler yaptığını gördüysem transfer yapamadılar diye onları asıp kesemem. zaten benim gibi düşünenler de çoğunlukta gördüğüm kadarıyla. bu transfer taraftarlığının, tüketimciliğin sosyolojik analizini yapacak bilgim yok ama böyle bir şey olduğuna da inanıyorum. inanıyorum ki hiç bir zaman bu taraftarlık türü galatasaraya hakim olamayacak. bu yönetimi eleştireceksem bir gün, bu sezon transferleri zamanında yapamadılar diye olmayacak bu.
  • 518
    muğdat'ı getirdiler. muğdat'ın kupada atacağı bir iki gol bile faydadır. orada yasin öztekin vardı, hatırlayın.
    nagatomo'yu getirdiler. lige fişek gibi başladı.
    ndiaye'yi getirdiler. orta sahamızda epey etkili olacak umarım.
    modeste'yi getirecekler gibi.
    belki sürpriz bir eren albayrak veya genç türk sol bek takviyesi de olur, bu benim için pastanın üzerindeki çilektir.

    şimdi ben şunu sormak istiyorum, burada yalçın küçük ses efektiyle gireceğim? "utanmadınız mı?"

    beceriksiz mustafa cengiz ha?
    laf var ama icraat yok ha?
    şu transfer dönemi bitsin de güzel bir kolaj hazırlayacağım, çok güzel içerikler var.
  • 519
    sağ ceplerindeki parayı arabistan üzerinden sol ceplerine koymadıkları için eleştirilen yönetim. boluspor'a 1 milyon euro'ya oyuncu satmadıkları, mertcan çam'a 890 bin dolar vermedikleri için de eleştirilebilirler! tolga'yı, belhanda'yı, feghouli'yi satamadıkları için eleştiriliyorlar ama bunun cevabını daha önceki entrylerde vermiştim. başka takımların yaptığı satışlar üzerinden yönetiminizi eleştirmeyin. eleştirilecek bir sürü konu vardır ama bu konu değil. gün gelecek oyuncu satışı yüzünden övülen takımların menajerlere olan borcunu göreceksiniz.
  • 520
    başarılı galatasaray yönetimi. haklarında görüş belirtirken transfer dışında bir argüman sunamayanların susmasına da 5-6 gün kaldı çok şükür. şu transfer taraftarları bir kabuğuna çekilse de rahat etsek ya. gerçi bu saatten sonra bu yönetim bunların tek öne sürdükleri transferleri tamamlasa bile tükürdüklerini yalamamak için atıp tutacaklar yine, gomis şu paraya satıldı, yok oyuncular geç geldi, yok kamp yapamadı. geçiniz. bunların içinde sırf farklı olmak, ben demiştim demek için bunları yapanlar da var işte bunlar asıl tehlikeliler, bunlar bu yönetim başarısız olsa sevinecek tipte insanlar.
    yönetim bu ekonomik şartlar altında çok iyi iş çıkarmıştır. futbolcuların alacakları ödenerek motivasyonları arttırıldı ve fatih hoca'yla tam uyumlu çalışarak herkesin ümitsiz olduğu sezonda şampiyonluğa katkı sağladılar. sermaye arttırımı, borçların yapılandırılması, uefa'dan olası bir men cezasının engellenmesi, borçların bu kur dalgalanması varken bile türk lirasına çevrilmesi gibi müthiş işlere imza attılar. transferde aksaklıklar olmuş olabilir fakat geçerli sebepleri vardır mutlaka. bu ekonomik şartlarla ellerinden gelen her şeyi yapmaya çalışıyorlar. daha önce de dedim çıkıp durumumuz belli transfer yapamıyoruz deseler ben ağzımı açmam, kulübün durumunu biliyorum, transfer taraftarı değilim çok şükür. ama transferler gelmezse salyalarını saça saça saldıracak çok insan var eminim. benim gibi düşünenler çoğunlukta olduğuna göre onlara biz engel olacağız, zarar veremeyecekler. bu kötü durumdan elbet kurtulacağız, bu yolda da yönetime inancım tam.
  • 521
    insanların hala sapla samanı karıştırdığı galatasaray yönetim kurulu. mustafa cengiz ve yönetiminin artıları zaten ortada tekrar tekrar yazmanın anlamı yok. ama eksiklerini ısrarla görmeyip hala ısrarla artılardan bahsetmek ileride gerçek bir kriz ortamı çıktığında bu kadar tekrara düştükten sonra anlatılması gereken yerde anlatsanız bile artık insanlar bıkar, dinlemek istemez. bunu yapmayın. bırakın eksik, yarım kısımları biraz tartışmaya açık olsun. her yönetimin eksiklerini kestirip ata ata uçurumun kıyısına geldik. . mustafa cengiz ve yönetimi koca kulübü bu uçurumun kıyısından dönderdi. şimdi aynı hata bu yönetim için de yapılmasın. dokunulmaz, eleştirilemez hissetmesinler kendilerini.

    allah'tan başkan, gerçekten zeki ve toplulukların nabzını az çok ölçebilen bir insan ki basın toplantısında eleştirilere kulak verip kinaye, espiri karışımı satma işinde de becerikli olacağız dedi. hay allah razı olsun başkan. başkan, bazı taraftarlarımız yaptığı gibi kulaklarını tıkayıp yaptık, ettik edasında hiç takılmıyor. her şeyin farkında.
    taraftarın bu savunma psikolojisi içerisinde olmalarına da şaşırmıyorum. çünkü bu kulüpten uslanmaz, arlanmaz haramzade bir ekip geldi, geçti. 7'den 70'e herkesin psikolojisini bozdu.

    transfer de satma konusunda hala bu işi kıvıramıyoruz bu çok açık. transfer etme konusuna gelince kağnı kadar ağır hareket ediyoruz. bu çok büyük bir risk. lig başladı cl kura çekimine 4 gün kaldı. elimizde santrafor olarak sadece eren var. stoper; maicon, serdar, ahmet belki donk. menajerlere para kaptırmama anlayışı içinde hareket ediliyor, güzel düşünce. ama tüm sezon boşa giderse pirinçe giderken eldeki bulgurdan da oluruz bunu da herhalde hesap ediyorlardır.

    amatör branşlara gelince tam bir fecaat içerisindeler. nasıl toparlanır, nasıl bir sistem içerisinde kendi kendini çevirir duruma gelir hiç ama hiç bilmiyorum. gelir ile gider arasında uçurum var. bu yönetimin baş etmesi en zor sorunu. artı kısmında hep bahsettiğimiz geçmiş yönetimin pisliklerini temizlemede bu zamana kadar başarılı oldular. umarım bunu futbolda olduğu gibi amatör branşlarda da yapabilirler. her ne kadar ben bu konuya değinsem bile erkek basketbolun senede 3-4 maçını izlemekten öteye geçemiyorum. galatasaray bir spor kulübü ise gereğini yerine getirmeli. galatasaray, sadece futbol takımından ibaret değil. diğer branşlarından azımsanmayacak takipçisi var.

    son olarak; üç maymunu ısrarla oynamaya devam edenlere inat eleştiriye gayet açık bir yönetimdir.
  • 522
    diğer takımlar gibi başında uefa'nın kılıcı bulunmamasına, kulübümüzün her sene 100 milyon € kar etmesine; diğer takımlar euro'nun 7 tl olduğu bir evrendeyken kendileri tl'nin 7 euro olduğu bir evrende yöneticilik yapmasına, yine diğer takımlar türkiye'nin politik ve ekonomik olarak krizin dibinde durduğu, bırakın yabancıyı neredeyse hiçbir türk firmasının bile türkiye'de yatırım yapmak istemediği bir gerçeklikteyken, kendileri türk ekonomisinin dünya lideri olduğu bir başka gerçeklikte kulübümüzü yönetmesine rağmen diğer takımlar gibi takımımızın kadrosuna dünya yıldızlarını doldurmak bir kenara daha 1 tane bile transfer yapamamış yönetimdir.
  • 523
    ben söylemiş olayım zihniyetiyle eleştirilen yönetim. aynı şeyi şampiyon olmadan önce fatih terim için de yapmıştı bazıları. şampiyon olamazsak hoca suçlu diyenler oldu, sonra şampiyon olunca ses yok. olur da dediğim çıkar, ben söylemiş olayım, kenarda dursun mantığıyla atıp tutan insanlardan oluşuyor eleştiri yapanların çoğu. eleştiri bazen fayda sağlayabilir ama bu zihniyetin yaptığı eleştiri hiç bir fayda sağlamaz. insan güven ortamını ve güvenildiğini hissetmeden verimli çalışamaz. bizim yaptığımız da bu güveni sağlamak. yaptıkları olumlu işler bize güven verdiği için savunuyoruz bu yönetimi. kimse hatasız olamaz, dünyanın en büyük kulüplerini yöneten insanlar bile hatalar yapıyor ama uefanın bizi cezalandırdığı ve maddi olanaksızlıklar yaşadığımız sezonda transferler gecikti diye sağduyu sahibi hiç bir galatasaraylı bu yönetimi eleştirmez. eldeki imkanlar bu. transfer taraftarlarına, medyadaki tetikçilere inat savunacağız yönetimi. bir gün eksiklerini görürsem ben de eleştireceğim, ama bu sezon* transferde zorlandılar diye olmayacak bu hiç bir zaman.
  • 525
    bir hukuki durumu incelemek kolay değildir.

    yapılan sözleşmeler bazen yüzlerce sayfa oluyor ve bir virgül çok şey değiştiriyor. modeste transferi yüzünden eleştirilmeden önce ligin çok üzerinde bir oyuncunun sonuna kadar zorlandığını unutmamak gerek.

    muhtemelen çince ve oldukça uzun, koruyucu hükümleri, detayları bol, hayli karmaşık bir sözleşme incelendi, hesap hareketlerinden tut da çin federasyonu ile fifa kuralları arasındaki pozisyonu araştırıldı.

    kolay iş değil. neticesi 30 milyon eu tazminat veya bonservissiz modeste... tabi ki hukukçuların görüşü gelene kadar kulüp görüşmeleri ilerletecek. belli ki inceleme sonucu şartlar güvenli görülmemiş.

    buna mukabil fatih terim'in ağzından b planı olduğu da açıklandı.

    yangına kibriti çakmadan 4 gün daha sabredelim. bana göre çok iyi gidiyorlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın