• 2926
    allah sağlık sıhhat versin ama mustafa cengiz'in geçirdiği ağır rahatsızlıktan sonra, kulüp tam anlamıyla boşa çıktı.

    sayın cengiz'den zaten şu an bir şey beklemiyorum, adam hastalıkla savaşıyor ama yusuf günay ve abdürrahim albayrak sustukları ve gerekli adımları atmadıkları her an tam anlamıyla hayal kırıklığı yaratmaktalar.

    bu süreçte başkan yokken de kulüp başı boş kaldı, tüm yük fatih terim'e bindi.

    süper lig 2019-2020 sezonunda 27. ve 28. haftada bizim fişimizi göz göre göre çektiler ve cellat başı dışında tek bir açıklama yok. anca "takipçisi olacağız".

    dilerim başkan en kısa sürede sağlığına kavuşur ve görevine de sağlıklı şekilde döner ama dinlenmesi gerekiyorsa da üzülerek hatta kahrolarak söylüyorum ki galatasaray önüne bakacaktır.

    bir kez daha tüm dualarımın ve kalbimin sevgili başkan mustafa cengiz'le olduğunu belirteyim. kendisini çok seviyorum ve
    tarihimizin en kıymetli başkanlarından birisi olduğunu düşünüyorum.

    doğru kararları alacaktır.

    her zaman yanındayız.
  • 2927
    başkanının sezon sonu seçim kararı alması gereken yönetim.

    maalesef durum bu.

    galatasaray 2 haftada lime lime doğrandı ama bu yönetimden birisi bile çıkıp açıklama yapmadı. özellikle dün bekledim, çıksın birisi bir şey desin, takıma sahip çıksın, hocaya destek versin diye ama kimseden ses çıkmadı. resmen sattılar takımı ve hocayı.

    yazıklar olsun!

    (bkz: 21 haziran 2020 galatasaray gaziantep fk maçı)
  • 2929
    kriz ortamında oluşturulan, ortaya çıkıp ateşten gömleği giyen yönetim. 4-5 aktif üyesi olup elinden geleni yapmaya çalışan bir ekip gibi görünüyordu dışardan.

    başkanın rahatsızlığı sürecinde tüm kulüpte yaşanan tıkanmaya bakılırsa başkanın ağzının içine bakan 4-5 kişiden ibaret olduğu acı bir şekilde ortaya çıkmış oldu.
  • 2930
    eşi benzeri bu topraklarda görülmemiş şekilde biçilen, moda tabiriyle operasyon çekilen takımımızın mevcut ve ne yazık ki fonksiyonunu yitirmiş organıdır. 21 haziran 2020 de oynadığımız antep maçından sonar hala kendine gelememiş, sokakta veya evinde serseri mayın gibi gezen binlerce galatasaray taraftarınının olduğunu kendilerinin bilmesi gerekmektedir.
  • 2931
    ben takımın ve hocanın yaşananlardan sonra o psikolojiden çıkmasını istiyordum. tabii bunun olması için de yönetim kurulunun kulübün haklarını sonuna kadar savunması gerekiyordu.
    başkanı ayrı tutuyorum, çünkü gerçekten zor bir hastalık ile mücadele ediyor.
    ama işler iyi gidince kameralara konuşan, yiğenini savunmak için divan kurulunda açıklama yapan insanlardan hiç ses yok.
    siz kulübün hakkını savunmaz, o herifin hakemlik hayatını bitiremezseniz futbolcular ve hoca sahaya odaklanamaz.
    gemileri yakıp ortalığı ayağa kaldıracak bir insan evladı yok mu?
    adam resmen, bilerek ve isteyerek maçı katletti. yani canıyla uğraşan başkanı çıkartıp konuşturmaktan başka bir şey yapmayacak mısınız?
    daha çok şey yazardım da, klavyeye bastığım parmak uçlarıma yazık!!!

    (bkz: 21 haziran 2020 galatasaray gaziantep fk maçı)
  • 2932
    galatasaray'ın haklarını koruma konusunda yetersiz kalan yönetim. antep maçı* hakemi alper ulusoy hakkında iki sert cümle kurmaktan neden bu kadar korkuyorsunuz? takımımızın hakkı alenen çalınıyor siz de seyirci kalıyorsunuz. hastalıkla boğuşan mustafa cengiz mi bu işlerle uğraşacak? o koltuklarda neden oturuyorsunuz? fatih hocayı ve takımı neden yalnız bırakıyorsunuz?
  • 2934
    hastalığı ile uğraştığı için sayın mustafa cengiz'i içerisiden ayırdığımızda sadece yönetimi kalması gerekirken o bile kalmayan galatasaray spor kulübü yönetimi.

    yönetimde görünürde 3 kişi başkan cengiz dışında göz önündeydi. florya - yönetim bağlantısını sağlayan abdurrahim albayrak, transfer vs. işlerine bakan şükrü hanedar ve son olarak geri kalan her şeyle ilgilenen yusuf günay.

    yalan yok, ilk dursun aydın özbek yönetimi yerine göreve geldiklerinde çok sevinmiş, fazlası ile destek vermiş ve savunmuştum. bunu yapmaktaki nedenim de belli, ben dursun aydın özbek yönetimi döneminde neredeyse bu takımdan soğumuştum. öylesine kötü bir başkan ve her gün ortaya çıkan farklı farklı yönetsel krizler bu duruma itmişti beni. o durumdan sonra cengiz yönetimi açıkçası çölde vaha gibi gelmişti ne yalan söyleyeyim.

    ama zaman geçtikçe büyük problemler de su yüzüne çıkmaya başladı. en basit örneği takımı geçen sezona forvetsiz başlatmak, buna çözüm olarak karakteri ciddi anlamda sıkıntılı mbaye diagne'ye altyapının cevheri ozan kabak'dan gelen tüm parayı basmak. yanlış bir hamleydi bu. plan diagne'yi göz önüne getirip satmaktı doğal olarak ama diagne göz önüne gelebilecek birisi değildi. üstüne üstlük o günlerde başkanın "diagne'yi satmak transfer planımız" demesi tuzu biberi oldu durumun.

    bir sonraki ana problem radamel falcao olayı. bir süreç ne kadar kötü yönetilebilir konusunda ders olarak okutulabilecek olaylardandır. transferi bitmemiş oyuncu ile fotoğrafın basına sızması, albayrağın küfür olayı vb. bir çok skandal o günlerde yaşandı.

    şunu bir ortaya koymak lazım: abdurrahim albayrak bu denli büyük bir güç alacak şekilde yönetimlerde olmamalı. evet florya ile (özellikle fatih hoca ile) ve futbolcularla arası her dönem iyi olmuştur. tüm işlerini bir şekilde hep halleden isim olur. ama bu adam futbol şubesinin tüm sorumluluğunu tek başına idare edebilecek yönetici kabiliyetine maalesef sahip değil. bunu da üzülerek söylüyorum, kısmen severim de albayrağı ama yöneticilik için doğru isim mi bunda ciddi şüphelerim var.

    velhasılı başkan yönetimin başında iken kısmen daha iyi adımlar atan, daha sağlam bir yönetim görüyorduk. evet eleştirilecek tonla yerleri vardı ama doğru işleri de azımsanamazdı.

    burada suç elbette mustafa cengiz'in değil. adamın beyninde 3 tane tümör çıktı, hastalık bu. ve canı ile uğraştı coronavirüs sonrasında sezonun devam ettiği günlerde.

    işte bu süreçte biz esas yönetim zafiyetini görmeye başladık. albayrak - günay ikilisinin yetersizliği zaten biliniyordu ancak bu kadar pasif kalmaları (özellikle coronavirüs sonrası ilk maç olan rize maçı ve sonrasındaki antep maçında yaşananlarla birlikte) sizi bilmem ama benim için asla ama asla kabul edilebilir değil. yahu rize maçında * bizi dövdüler dövdüler. hakem yaşar kemal uğurlu'nun gayrıresmi izni ile rizespor takımı resmen katletmek amacı ile sahaya çıktı. anlamıyorum, sakatlanan florin andone (ki bu adam kiralık bu takımda) çıkıp özür diliyor, yönetimden ses seda yok. bir tek siteden bildiri yayınlayıp "takipçisi olacağız" deniliyor.

    nasıl olduk takipçisi biliyor musunuz? söyleyeyim, 21 haziran 2020 galatasaray gaziantep fk maçında biz sürecin çok harika takipçisi olduk.

    antep'in ilk golünde younes belhanda'ya faul var, mariano'ya çıkan faulü bile şüpheli pozisyonda sarı kart var (başakşehir maçına cezalı oldu bu kart ile), peşine radamel falcao'ya yapılan penaltı var, ikinci golde daha 1 (bir) gün önce iptal edilen örneği varken ofsayt olmasına rağmen verilen gol var, takım isyan etmese faulden verilecek 3. gol var, kimseye uygulanmayan 6 saniye kuralının bize uygulanması var.

    konuşan kim? fatih terim.
    konuşan kim? mustafa cengiz.

    üst üste 2 ciddi ameliyat geçirmiş başkanı ve takıma konsantre olup ceza almaması gereken teknik adamı yakıyorlar, kendileri ortalıkta yok.

    e başarı olduğu zaman çıkıp ortalığı inletircesine konuşmayı biliyorsunuz? şimdi neden sizin yerinize bu iki adam konuşuyor? (ki hoca büyük olasılıkla sevk edilip ceza alıp sezonu kapatacak sizin yüzünüzden)

    yakıştı mı abdurrahim albayrak?
    yakıştı mı yusuf günay?

    sadece başarılarda mı ortaya çıkacaksınız siz? ya da yapamadığınız transferleri yapmış gibi gösterip işi iyice yokuşa iterken mi ortaya çıkacaksınız? öyle ise niye varsınız?

    tekrarlıyorum, sayın başkanın durumunu burada tenzih ederek konuşuyorum, kendisine söylediğim hiç bir şey yok. aksine çıkıp da o açıklamaları yapmasını bile yadırgadım, o şu anda sağlığı ile uğraşmak zorunda benim görüşümde. hiç çıkıp konuşmasa bu süreçte yine ona aynı şeyleri söylerdim.

    ama, rizeli bir yönetici rizespor'dan hakem eli ile dayak yediğimiz maç sonunda çıkıp konuşmuyorsa ben burada art niyet ararım. ya rizespor sevdası galatasaray sevdasının önünde, ya da rizespor ile bağlantılı başkalarıyla bir şekilde çıkar amacı var.

    ama başka bir yönetici bir maçta 5-6 farklı pozisyonda bariz olarak kural hatası ile benim takımımın hakkı gasp edildiğinde çıkıp ağzını açmıyorsa ben burada da art niyet ararım.

    beyler, oturduğunuz koltuklar galatasaray spor kulübü koltukları. çok ağır iki ameliyat geçirmiş başkan televizyona çıkıp sizi taraftara karşı savunmaya çalışıyor! nerede olduğunuzun, nasıl bir gücün arkanızda olduğunun lütfen farkına varın! size yakışan budur!

    kişisel menfaatini, çıkarını, ilişkisini; galatasaray'ın menfaatinden, çıkarından, ilişkisinden önde tutan hiç bir yöneticiye benim tahammülüm yok. dursun aydın özbek'e duyduğum kinin de temelinde bu yatar, siz de benzer yollardan gidiyorsunuz!

    bize galatasaray'ı savunacak, kendi ilişkisini düşünmeden bu takım için çabalayacak isimler lazım! yapamayacaksanız yol açın bir istifa dilekçesine bakar, hatta verin bir mail adresi ben yazıp göndereyim imzalayın bitsin gitsin, hangi çıkarınız öncelikli ise onun peşine gidin bırakıp galatasaray'ı. ama yok galatasaray'ı bırakmayacak adam tüm alt kimliklerinden kendisini soyutlayıp o koltuklarda olmak zorunda! en üst kimliği galatasaray spor kulübü yöneticiliği ve taraftarlığı olmak zorunda. bunu yapmayan her yönetimin de karşısında olurum bu böyle bilinsin!
  • 2936
    kendileri umuyorum uzun yıllar galatasarayın yönetimi olmaya devam eder.

    özellikle bu transfer döneminde her daim tetikte olmaları gerekiyor. hem türkiye'de hem dünya'da üst düzey takımlar transferleri bitirip yavaş yavaş duyurmaya başladı. özellikle ali koç'un son kurşunu olduğu için fenerbahçe de 4 koldan futbolcu kovalıyor şuan. dünya'da bayern, inter, dortmunt, juventus, barcelona hepsi transfer açıklamaya başladı. süreç belirsiz olduğundan kimse sona kalmak istemiyor. sona kalanlarında adam akıllı transferler yapabileceğini zannetmiyorum.

    her sene olduğu gibi rahat davranıp sona bırakmayız umarım bu işi.
  • 2937
    yine hiç bir şekilde yaptırım yok, basit bir kınama yapıp geçiyorlar, hocayı yine yalnız bırakıyorlar. kişisel çıkarları, şirketleri galatasaray'dan daha önde bunların. sonra diyoruz ki hoca niye saha içine odaklanmak yerine başka işlerle uğraşıyor. başarısız bir yönetim kurulu. dursun aydın özbek dönemi sonrası geldikleri için başarılı görülüyorlar sadece. fatih terim olmasaydı 2. yıllarını tamamlayamadan giderdi bu yönetim. hiç bir zaman hocanın istediği kadroyu kuramadılar, satmayın dediği adamı sattılar, forvet istiyorum dedi, koca bir altı ayı forvetsiz geçirttiler, hoca her şeye rağmen yine şampiyon oldu. hocayı saha dışı işlerle uğraşmak zorunda bıraktılar. bir de üstüne hocayı karşılarına aldılar, hocaya karşı basın toplantısı düzenlediler, fatih terim değil de başka bir isim olsa görevine de son verirlerdi, güçleri yetmedi, yetmez. bir yönetim kurulunun kendi hocasına karşı esip gürlediği bir basın toplantısı nerede görülmüştür? beraber çalışmak istemiyorsan görevine son verirsin. sayın başkanın bugün yaptığı açıklamaları biraz okudum, yönetici arkadaşlarımıza haksız yere yüklenmesinler, yaptıkları her işten haberim var gibi söylemlerde bulunmuş. çok net bir şekilde başarısız bir yönetim kuruludur bu yönetim kurulu. kadro planlamasını beceremezler, transferi beceremezler, süreç yönetmeyi beceremezler, nerede ne konuşacaklarını bilmezler, iletişim kurmayı bilmezler, galatasaray'ın hakkını savunmayı bilmezler. takım 3 puan alır bütün yöneticiler ekran karşısına çıkar, puan kaybederiz bir tanesi gözükmez. ali koç'un hocaya karşı bulunduğu söylemler daha yeniyken boy boy fotoğraflar çektirirler, beraber yemek yerler. galatasaray düşmanı bir anadolu kulübünün başkanına maçtan önce plaket verirler. saymakla bitmiyor. mustafa cengiz ve yönetim kurulu başarısızdır. kazanılan 2 şampiyonluğun tamamı hocaya yazar, başka herhangi bir hoca olsa o iki sezonda da şampiyonluk gelmeyeceğini biliyoruz. sayın başkana allah şifa versin, en kısa sürede seçime gitmeli, galatasaray'ın önünü açmalı. yıllardır çok ciddi çalışan adaylar var. ozan korkut uzun süredir ekibiyle birlikte ciddi çalışmalar gerçekleştiriyor, ekip arkadaşları da kaliteli insanlar. hocanın da desteğinin ozan korkut'a olduğunu duydum, ekibi içinde hocaya çok yakın insanlar da varmış. ayrıca seçildikleri takdirde yönetim kurulunda hocaya da bir koltuk vereceklerini söylemişti ozan korkut. galatasaray başkanlığına yakışacağını düşünüyorum. hakkımızda hayırlısı olsun.
  • 2939
    hala daha inatla hakkında "tff'ye karşı hiçbir ley yapmıyor" saçmalığı dillendiren yönetimdir. fatih hoca tweet atmak ve konuşmak dışında ne yapıyor?

    hangi ülkede yaşıyorsunuz siz?

    bir de "başarısız" deniyor. 3 yılda 2 şampiyonluk almış adamlar. başarıyı hocaya, başarısızlığı yönetime yazamazsınız. bu bir ekip işidir. adamlar florya'yı geri aldılar. ffp cezasını hafifletip, harfi harfine uydular. yıllar sonra 2 sezon üst üste kar açıkladılar.

    diğer tarafta seçildiğinde yere göğe koymadığınız, çok beğendiğiniz ali koç'a bakın da şükredin biraz.
  • 2940
    mustafa cengiz yönetimine başarısız diyenler kesin dursun özbek neden yağlı suratı destekliyorlardı. onlar daha tuvalette transfer yaptırmaya çalışsın dursunlar. ibrahimoviç’te zaten gelecek bu sene bize..

    ben şahsen kendileri dışında başka bi yönetim olsa şu an tranzonspor gibi bi halimiz olurdu diye düşünüyorum. men cezası kapıdaydı muhtemelen.
  • 2942
    ffp cezasından ozan korkutun listesinde bulunan mete ikizin büyük katkılarıyla kurtulduk. bunu mevcut yönetim dahil, herkes söyledi zaten. geldiler, takımı ortasahasız bıraktılar, sonraki sene 6 ay forvetsiz kaldık, hakkımız yendi, operasyon çekildi ağızlarını açıp tek kelime etmediler, hoca çıktı konuşmak zorunda kaldı, ceza aldı. kendileri locada maç izlesin diye, fatih hocam ceza aldı.

    en büyük şansları kendilerinden önceki dursun aydın özbek yönetimi ve fatih terimdir. transfer yapamamanın sorumluluğunu hocaya yıkmaya çalıştılar, tutmadı. bu sene başında yaşananlar da ortada. basın önünde hocaya ayar vermeye kalktılar, her başarısızlıkta gölgesine saklandıkları hocaya. sahi var kayıtları nerede? niye açıklamıyorlar? her açıklamaları, her hareketleri bizi zor duruma soktu. başarı varken mobeseye bile konuşanlar, kriz anlarında fatih terimin gölgesine saklandı.

    temsil edemiyorsunuz, kurumsallıktan zaten haberiniz yok, galatasarayın haklarını savunamıyorsunuz, kar açıklamakla çok övündünüz ama şampiyon olamazsak kar açıklayamayacağımız da ortada. göksel gümüşdağ önünde ceketini ilikleyecek kadar aciziyet gösterdiniz. yazıklar olsun.

    mevcut yönetim giderse yerine gelecek kişi dursun özbek ya da liseci zihniyette biri olmayacak. onların dönemi geçti artık, en güçlü haliyle seçime giren dursun özbek, o dönemin güçsüz mustafa cengizinden fark yedi, 2 kere.
  • 2943
    bu yönetimde ikinci başkan yok. etkili olan zaman zaman başkanın yerine konuşacak bir ikinci kişi. ikındılar hep susuyor. ancsknbu yönetimin gitmesini isteyenler, yerine ne geleceğini bekliyorlar merak ediyorum. bundan öncekiler neydi ki, son dönemdeki adaylar kimdi ki daha iyisi gelecek. gelen kime ses çıkartacak, takimi ligden mi çekecek. yönetimin hatalarını söyleyin, eleştirin ama sorun şu an klüpte öne cıkmış bir aday bile yok. son dönemdeki başkanları da adayları da gördük. evet yönetim seçime gitmeli ama bunu yönetim gitsin diye değil birincisi mustafa cengizin sağlık durumundan, diğerini ise eğer mustafa başkan devam edebilecekse yönetime bir iki güçlü isim eklemesini istediğimdendir.
  • 2944
    ilgili yönetimi desteklemeyenler istiyorlar ki mustafa başkan çıkıp tff’ye ana avrat sövsün sonra da takımı ligden çeksin. herhalde bunlardan sonra işte bizim başkanımız budur, helal olsun derler. bana bu eyyyy diye konuşan birini hatırlattı.

    futboldaki bu düzen ülkedeki saçmalıkların yansıması. maalesef an itibari ile daha büyük şeylerin değişmesi lazım ki futbola adalet gelsin. yönetime sallamak en kolayı bu konuda. mantıklı bir tepki modeli anlatın da yönetim yapsın.
  • 2946
    hakedene hak ettiği cevabı veremeyen, içeriye aslan, dışarıya kedi kesilen yönetim.

    kendilerini en sert eleştirenlerden biriyim, defalarca da bırakıp gitmeleri gerektiğini söyledim. özellikle fatih terim'e karşı yaptıkları basın toplantısında her şeye tüy dikmişlerdir. bu entrye başlarken de eleştirerek başladım ve öyle de devam edeceğim ancak yerlerine gelecek olan yönetimin bir dursun aydın özbek yönetimi türevi olacağından da çok fazla korkuyorum. mevcut yönetimin en azından galatasaray hakkında niyetinden şüphemiz yok fakat yerlerine gelecek kim var şu an için bir şey söylemek çok ama çok zor.

    fakat her ne olursa olsun artık fatih hocaya sahip çıkmaları gerekiyor en sonunda hocanın da tepesini attırıp ömür boyu ceza verilecek bir şey yaptırabilir bu profesyonel kötüler. bütün amatör ve profesyonel kötülerin amacı bu yönde. yönetimden ricam bunlara çanak tutmak yerine hocayı ve galatasaray'ı savunmalarıdır. yapamıyorlarsa yapacak birini getirip basın sözcüsü falan yapsınlar en azından.

    adamlar resmen birlik olup penaltımızın tekrar edilmediği, rakibin aleyhine buz gibi kırmızı kart ve onyekuru'nun ayağına net müdahale olan penaltı pozisyonunu kullanarak 11 mayıs 2019 çaykur rizespor galatasaray maçında hile var algısı yaptılar, caner erkin'in ayağına çarpıp taça çıkan kalelerinden 80 metre uzaktaki taç atışını kullanarak algı yaptılar, üstelik de hakemler insandır hata yapabilirler açıklamasını yapanlar yaptı bu algıyı. inandırıcı olsun diye bu iki hakeme de düdük astırdılar, oyun olarak rakibi madara ettiğimiz 10 şubat 2019 galatasaray trabzonspor maçında 3-1 öndeyken rakibin penaltısını vermedi diye hakem ümit öztürk'e haftalarca maç vermediler ama aynı sezon bile isteye galatasaray'ı doğrayan barış şimşek'e, ali palabıyık'a, hüseyin göçek'e en ufak yaptırım uygulamadılar. fatih terim'in instagram videosu hariç biriniz çıkıp lafı gediğine oturtamadınız, bak yine fatih terim... sonra fatih terim galatasaray'dan büyük değildir bilmem ne romantizme bağlayıp durursunuz, çok özlemişseniz 2004-2012 veya 2014-2018 arası özetleri açın izleyin galatasaray'ın büyüklüğüne bakın, gurur duyarsınız eminim. sonra işine odaklanmıyor diye cart curt eleştiriyorsunuz adamı, keşke biraz da adama işine odaklanabileceği ortam sağlasanız... bütün bu uydurdukları algılara sırtlarını dayayıp bu sezonun başından beri galatasaray'ı doğradılar, sezon başında fatih terim herkesi uyardığında 4 maç ceza verip onun da sesini kestiler, yönetim yine sus pustu... ince ince çalışıp son haftalarda fişi çektiler ve bunun en büyük sorumlusu galatasaray'ın haklarını savunamayanlardır. galatasaray'a zarar verecek olan tribünde yönetimin olmaması değildir, saha kenarında fatih terim'in olmamasıdır, maçları gidip televizyonunuzdan izleyebilirsiniz ancak televizyondan yönetemezsiniz...

    gelecek sezona kadar lütfen kendinize bir çeki düzen verin, taraftarı güvenini de boşa çıkarmayın...
  • 2947
    mustafa başkan ölüm kalım ameliyatı olurken çıkıp konuşma yapamadığı için eleştiriliyor ya ne desek boş bunu söyleyen de kesin en küçük bir soğuk algınlığında işi okulu kırmaya çalışan tayfadandır.
    yok, bu yönetim gayet cool bir şekilde böcek gibi takılan tff'yi kaale almıyor. konuştuğu anda 100 gün cezayı yapıştıracaklar çünkü. bunun neyini anlamak zor bu kadar?
  • 2948
    bazı arkadaşlar “yeni” türkiye’de yaşadığının farkında değil galiba. tff eleştirecekmişiz de, hakeme düdük astıracakmışız da, siyasilere karşı gelebilecekmişiz de... yok öyle bir şey sevgili dostlar. artık yok. bir kemerburgazı almak için kaç senedir oramızı buramızı yırtıyoruz. devlete yığınla borcumuz var. devletin bankalarına yığınla borcumuz var. bir ipleri çekseler hiç bişi yapamayız. maalesef ekonomik bağımsızlık olmayınca böyle oluyor.

    bu ülkede silahım olsa hakemi vurudum diyen adam başkanlığına devam ediyor. protokolde küfredip, hızını alamayıp sahada adam döven başkan 15 gün hak mahrumiyeti ile yırtıyor. transfer limitini aşan takım ceza almasın diye limit revize ediliyor.

    burada hangi adaletten, hangi hukuktan bahsediyoruz ? varsa biliyim, öğrenmek isterim.

    elinden geleni yapmakta olan yönetimdir ve bence de bu şartlar altında oldukça da iyi iş çıkarıyorlar.
  • 2949
    adaletsizliğe karşı " ne yapsınlar konuşup ceza mı alsınlar" diye savunulan, gs ekonomisini düzelttigi iddia edilen ama son divan kurulunda bu tezleri de iyice çürüyen, 2.baskaninin, geçen sezon kendisine 6222 yemesine sebep olan başakspor başkanının önünde el pençe hazirola geçtiği, diğer başkan yardımcısınin basketbolcu yeğeni için kadin takımimizin kaptaninin haksız sekilde gönderilmesine ses çıkarmayan yönetimdir.
    ayrıca her aciklamalarinda su kadar yoğunuz, bu kadar çok çalışıyoruz diyip ne yaptıklarını kendilerinden başka kimsenin bilmediği ve kimselere de söylemeyen yönetimdir.çalışmalarının meyvelerini alirlar diye beklenti içindedir gs camiası.
App Store'dan indirin Google Play'den alın