• 1627
    oktay mahmuti'yle yeni sozlesme imzalanma meselesi kendileri icin iq testi olmustur artik. eger sozlesme imzalanmazsa benim icin gerizekalilardan olusan bir yonetim olurlar ve ben galatasaray'i gerizekalilarin yonetmesini istemiyorum.

    ayni zamanda sozkonusu sozlesme imzalanmazsa bir bakima yalanci da oluyorlar cunku sozlesme imzalandi dediler resmi siteden. yalanci yonetim olmaz olsun.
  • 1629
    artık taraftarın sabrını taşırıyorlar. soruyorum şimdi fatih terim olmasa ne halt yiyecektiniz ? o olmasa şampiyon olabilir miydiniz? bana göre çok zor imkansıza yakın. yani futbolda 1 kere şampiyon olunca her şeyi kafanıza göre yapma yetkisi mi geldi birden.

    oktay mahmuti ile önce anlaştık diyip, ardından sezon bitince aa parası çokmuş demek neyin kafası. madem yüksek neden imzalarsın. sonra kafan dank etti böyle döneklik yapılır mı sen koskoca galatasaray kulübünü yönetiyorsun. ayıp çok ayıp.
  • 1630
    açık açık konuşalım: bir iki isim dışında sınıfta kalmıştır. finansal durumlardan anlamam, o yüzden o konulara girmeyeceğim ama;

    1) şike meselesinde gereğinden fazla sessiz kalmışlardır. adnan öztürk dışında sesini yükselten olmamış, bir kaç defa artık mecburen sert açıklamalar yapmışlardır. ancak fenerbahçe yönetiminin etkinliğiyle kıyaslayınca, e yuh dedirtmişlerdir. bilhassa ali dürüst, tabir-i caizse sıçıp sıçıp sıvamıştır.

    2) yine adnan öztürk hariç, bilhassa abdurrahim albayrak başta olmak üzere yönetimin büyük kısmı siyasi iktidar karşısında yok efendim karşılıklı çıkar mıkar laflarıyla galatasaraylılık değerlerini ayaklar altına almışlar, kâselis kesilmişlerdir. cimbom başı dik yürür diye bilirdik biz, bu arma nâkis midir?

    3) futbol harici branşlarda rezil bir yönetim sergilemişlerdir. hele şu son oktay mahmuti meselesi, bardağı taşıran son damla olmuştur. sabrın sonu selamet midir bilmem ama, mahmuti (ki kendisi "parkenin imparatoru"dur) bu takımın başında kalmazsa bizim canımız gerçekten sıkılacaktır! futbol konusunda da homurdanmalar yaşanmıyorsa, bu da imparator sayesindedir zaten.

    hâsılı; her şeye iyi başlamışlardı. sanıyorum finansal olarak da sürekli yukarı doğru bir ivme var, bu takdire şâyan. store'larda gelişmeler de gözden kaçmıyor. ancak, galatasaray ticarethane değildir ki yalnız bunlarla değerlendirelim. benim, var olan galatasaray yönetimine karşı olan sempatim her geçen gün azalıyor. problem kimdir, ali dürüst müdür, abdürrahim albayrak mıdır, yoksa bizzat ünal aysal mıdır bilmem ama, ortada bir problem olduğu açık. böyle güzel bir sezonun sonunda taraftarı hâlen endişeli ve sıkıntılı bırakan yönetimin problemsiz olması mümkün mü?
  • 1631
    şu anki yönetimin kendini asla galatasaray'ın üstünde gördüğüne inanmıyorum. ancak oktay mahmuti ile ilgili bir sorun yaşanırsa; aklımdan geçince bile içim bir tuhaf oluyor ama seneye takımımızda kalmazsa; bu inancım yerle bir olur. oktay hoca ile ilgili zaten her geçen gün güvensizlik ortamı büyüyor ve bunlar hep gelecekte karşımıza sorun olarak çıkacak. bir an önce çözülsün ne varsa ortada ve huzur bulalım. yemin ederim gece gündüz aklımda bunu kurup çözüyorum.
  • 1632
    oktay mahmuti konusunda suçlanması bir yerde abes olan yönetim. zira taraftarın yüzünü birazcık güldüren, kupa almasa bile kendine aşık eden bir amatör şube takımının takribi iki sene içinde en hafif tabirle "içine sıçılması", tıkır tıkır işleyen düzenlerine çomak sokularak alaşağı edilmesi yazık ki bir galatasaray geleneğidir.
  • 1634
    medyanın da gazıyla yine yeniden temelsiz eleştirilerin hedefi olan yönetim. her yaptıkları doğru demiyorum ama yöneltilen eleştirinin içi boş olunca insan yazmadan duramıyor.

    1- hala "fatih terim olmasa..." diye başlayarak sallanıyor kendilerine. be adam fatih terim'i ikna edip göreve getiren kim? sahip olduğu yetkileri veren, istediği oyuncular için başarılı bir transfer komitesi oluşturan ve gerekli transferleri yapan kim? adnan polat yapabildi mi bunu? tabii senin mantığına göre polat yönetimi anlaşabilseydi terimle geçen sene gelecekti şampiyonluk değil mi? o halde şunu oku ve mantıklı bir cevap ver bana: (bkz: #967087)

    2- oktay mahmuti konusunu bilmiyorum, bilmiyoruz. kulüpten resmi açıklama yapıldı sözleşmesi uzatıldı diye. belki araya başka bir şey girdi, belki bir konuda son anda bir anlaşmazlık oldu hala imzalar atılmadı. iyi de ortada bitmiş bir şey yok ki. iki tane haberle -üstelik tarafsızlığını her gün sorguladığın kaynakların haberleri- yönetime giydirmenin mantığı var mı? bence de ne olursa olsun mahmuti ile devam edilmeli. edilecektir de. neden macera arasın yönetim durduk yere?

    3- hala anlamayan var bülent tulun bu yönetimin bir üyesi değil. idrak edin arkadaşım artık şunu. ünal aysal'ın danışmanlığını yapan bir adam kendisi, başkan da defalarca söyledi bunu. günahım kadar sevmiyorum o adamı ama yönetimle bir bağı yok ki. insanlar kendi çalışacakları kişileri seçmekte özgürdür. bireysel anlamda fikir de danışabilir belki iş ortağı olur vs. mesela fatih terim'in teknik heyet dışında takımla ilgili fikir alışverişinde bulunduğu hiç kimse yok mudur? adam futbolla ilgili binlerce insan tanıyor yahu. hiç mi olmaz?

    4- ve şike mevzusu. yeterince seslerini çıkaramadılar evet. twit atar gibi her allahın günü demeç verseler, seslerini çıkarsalar bunlar başımıza gelmezdi. mesela bir nihat özdemir değil hiçbiri. dimi?

    bir hastalık var bizde. takımı yok bunun belki milletle ilgili bilemiyorum. adam neyi görmek istiyorsa onu görüyor. mesela bir başarı elde edildi, şampiyonluk geldi. istiyor ki onun gördüğü bölüm doğru olsun. ona paye biçmek istiyor adam. mesela selçuk inan diyor, ne bileyim fatih terim diyor, felipe melo diyor bazen. sonra hemen atlıyor "nasıl almazlar melo'nun bonservisini!!!1" demiyor ki "ne iyi yapmış da transfer etmiş yönetim bak şampiyonluğu getirdi". kabullenmek istemiyor başarının tüm paydaşlarını. kimi gördüyse, kimi gözüne kestirdiyse onu yüceltecek gerisi önemli değil. mesela galatasaray'ı 8. likten alıp şampiyonluğa ulaştıran sadece fatih terim'dir ama barcelona'nın affedersin futbolun amına koymasında pep guardiola'nın katkısı sıfırdır.

    mantık bu: ___
    gözlük de bu: / \
  • 1638
    şike olayları karşısında tutuntukları aptalca tavırlar. melo'nun hala daha bonservisinin alınmaması. oktay mahmuti'nin durmundaki saçma belirsizlik...

    neymiş efendim başkanın acil işi çıkmış oktay hoca ile bugün imza atamamışlar (!) lan oğlum saf mı var karşınızda ? madem adamın böyle zırt-pırt işi çıkıcak ne işi var koskoca galatasaray'ın başında !!!

    senin en dişli , en ezeli rakibin şike yapmış. artık bunu tüm dünya biliyor ! kendi hocası ''radara biz yakalandık'' diye açıklama yapıyor. sen başkan olarka çıkmışsın '' kimsenin ceza almasını istemeyiz'' gibi bir cümle kuruyorsun. hani cümle hakkında yorum yapsam sözlükten uçurulurum ondan dolayı yazmıyorum. böyle bir şey var mı arkadaş. ulan bu seni her fırsatta yerden yere vuran , geçen sene senin emeğini çalan takım.

    galatasaray 10. olmuş 2010-2011 sezonunda... ee ? 2. olsaydık yine ''kimsenin ceza almasını istemeyiz , tüm takımlarımız avrupa'da yer alsın mı diyecektin'' !!! yer miydi ? nerde o zaman sizin galatasaraylı duruşun ? niye haksızlığın karşısında boyun eyiyorsunuz ? niye adam gibi herkesin bildiği şike olayında saçma sapan beyanatlar veriyorsunuz ? yemişim sizin centilmenliğinizi bu taraftar cemal nalga olaylarını unutmadı hala !

    oktay mahmuti meselesi çok sıcak ona değinmiyorum... yarın birgün imzalar atılabilir o yüzden susucam.

    melo konusuna gelince. senin geçen sene takımında 4 tane banko adam vardı. muslera-melo- elmander- selçuk... değişmez abi bunlar.. dünya değişir bu adamların ilk 11 deki yerleri değişmez. sen şimdi melo'yu hala almamakta diretiyorsun. taraftar seviyor. adam takımı seviyor. katkısı inanılmaz derecede fazla. türkiye liginde kariyerinin rekorlarını kırdı. havasını yakaladı sen adamın hevesini kırmak için ''cimrilik''ten kaçınmıyorsun.

    ben aranızda artık bir adnan öztürk'ü bilirim. adam gibi adamdır o. alayınız yalansınız artık gözümde , artık yeter !
  • 1639
    boşa bok atılan yönetimdir. buralar boşa dolmaktadır. tamam hataları vardır eleştirin ama gazı alan da dümdüz gitmesin yazıktır.

    bu adamlar melo dediğinde ortalıkta o ne bidon demeyen yoktu. fatih terim dendiğinde 2. döneminden dolayı az söven yoktu. ujfa konusunda 3ün 1ini aldık diyenleri de gördük. muslera'ya ilk zamanlar "aha amq bu ne" diyenleri de gördük. ilk maçlar çalkalanınca takım yine çıkan sesleri duyduk, okuduk. ama bu takım gerekeni yaptı öyle ya da böyle 2 kere şampiyon oldu. o yönetim ve teknik heyetin kurduğu takımla. oktak mahmuti konuna gelince bence boşa timsahlardayız başımızda kalacaktır, kalması sağlanacaktır. ha olmazsa eleştiririm kendimce ama itin götüne sokmam.

    eleştirin ama gaza gelip abartmayın. o adamlar da sizin, benim kadar ve belki bizlerden de çok galatasaray'ı düşünmektedirler. ünal aysal denen adam takım bence zordayken elini taşın altına koydu aynı şekilde fatih hoca da aynı şekilde ali dürüst de, adnan öztürk de. her türlü duruşuyla ben şimdiye kadar başkanımdan memnunum. adam sporundan kıstı, işinden kıstı açıklamaları var ve galatasaray için başkan oldu. bu takım için galatasaray için bazı şeylerden feragat etti. bu kadar bir oyuncu için eleştirmek yanlış bence kesinlikle. deli gibi isterim melo kalsın az önce arkadaşlarımla konuştuk en çok belki ben savundum kalsın diye, giderse alamazsak da acayip üzülürüm ama derim vardır bir bildikleri. fatih terim illa kalsın derse eminim kalması sağlanır. yok derse de gider. sizin patladı diye dalga geçtiğiniz aydın'ı o adam ne hale getirdi, aynı şekilde emre çolak'ı. engin baytar'a az mı salladınız zamanında psikopat diye sorarım sonra ne oldu?

    geçen sene bu zamandan başlayın sözlükte yazılanları okuyun saçmalıkları fark edin. sonra önümüzde ki sene bu zamanlar da dönün bunu okuyun aynı durumda olacaksınız.

    edit: illa ki fatih hoca'nın da yanlış tercihleri, yönetimin de vardır ben onları ilahlaştırmıyorum sadece az sakin olun diyorum, düşünüm yazın diyorum. mesela sercan ya da yiğit gayet yanlış denebilir ki ben onlardan da ümitliyim gerçi önümüzde ki sene en az aydın kadar bir atılım yapacaklarına inanıyorum.

    edit2: adnan öztürk'e şimdi dilenenler gidin başlığına ilk sayfayı okuyun bu son editim olur umarım. adnan öztürk'ü sevmediğim çıkmasın buradan. yönetimin geri kalanı gibi belki bazılarından biraz fazla sevdiğim isimdir.

    edit: imla.bomba transfer'e teşekkürler.
  • 1640
    ben ne şike sürecindeki tutumlari ve aciklamalari icin, ne transferlerin gecikmesi icin elestirmiyorum yonetimi. ama surada bir durmakta fayda var; sen resmi sitenden, ustelik sozlesme detaylarinida aciklamisken o anlasmayi yapacaksin arkadas, o imza ne olursa olsun atilacak. aciklama yapmadan once deseydin ki, biz anlasamadik yollarimizi ayirdik diye, sadece oktay mahmuti takimdan ayrildigi icin tepki alirdin. simdi koskoca galatasaray kamuoyuna aciklama yapiyor, mahmuti sorun yok diyor, sen hala imza atamiyorsun. baskan yurt disina gitmismis. klupteki tum imzalari baskan atiyor ya. yersen.
  • 1641
    bir cacık olmaz. yine 31 ağustosta son dakikada riera tadında adamları getirirler.
    melo işi hala beklemede. bu gidişle kaybedeceğiz. aynısını 10 milyon€ bonservis versen bulamazsın. hatta 15-20 milyon€. adam cuk oturdu. candan oynuyor, selçuğun da performansını yükseltiyor, gol atıyor daha ne yapsın?
    en acil bölge golcü, sol ve sağ kanat orada da hareket yok.
    ne yapıyorlar ne yapmaya çalışıyorlar belli değil? hakikaten anlamak zor. herhangi bir ceza falasn geleceği yok boş yere vakit kaybediyoruz.
    hamit, ömer toprak, burak, umut vs.. bu adamları getir. sola ve santrafora da 2 adam al bitir işi.
    ne bekliyorsun?
  • 1642
    geçen transfer sezonunda yalnızca o da 31 ağustos'ta olmak üzere riera'yı getirmiş olan yönetim.

    sorunlu bölgeler olan kale, savunmanın sağı ve ortası, orta sahanın göbeği ve forvete muslera, eboue, ujfalusi, melo, selçuk inan ve elmander'i ise zach paulsen almış, keza fatih terim'i de takımın başına kendisi getirmiş, ama kahrolası yönetim gidip gidip son dakikada riera'yı almıştır...

    cacık olmazı geçtim hıyar bile olmaz!!1!11

    edit: şimdi aklıma geldi de, engin ve necati'nin bonservisi elindeydi, onlar da kendi imkanlarıyla geldiler bağcılar tarafından dolmuşla...
  • 1644
    ünal aysal başkanlığında olan yönetim kurulu bu kulübe biraz fazla.

    keşke şöyle demirören gibi biri gelse, yağdırsa paraları, alsa çok büyük! yıldızları getirse, her sene transferde şampiyon yapsa kulübü. bi adnan sezgin'i olsa mesela ve ya bir sinan engin'i...

    çok ağır yazıcam ama tutuyorum kendimi.

    senin z.kinin keyfine göre transfer yapmadığı için bu yönetime böyle vuruyorsan alttan alttan yazık gerçekten.
  • 1646
    efendi uslu, ne yaptığını bilen, saygın adamlardan oluşan bir yönetim kurulumuz olunca ve bu kişiler iş ve özel hayatlarında edindikleri engin tecrübelerle yavaş ama sağlam adımlar atmaya çalışınca bazı kendini bilmez tatlı su taraftarları nihat özdemir, ali koç ve hatta aziz yıldırım tadında bir yönetim talep etmekte adeta. bu yönetimin bu takımı nerede devralıp nereye getirdiği gibi gerçeklerse hemen göz ardı edilmekte. ayıp ediyorsunuz ahali, bu insanların hakkını yiyorsunuz. bu taraftar, bu camia hak yemez; ayıptır!

    tanım: uzun yıllardır ihtiyacımız olan, ne yaptığını bilen ve transferler de dahil olmak üzere geçen sezon olduğundan daha başarılı olacağına emin olduğum yönetim

    peşinen edit: bu mantaliteyle ofsayt demezseniz şaşarım .
  • 1648
    haklarında felipe melo'yu al(a)madıkları için sikimsonik sikimsonik yorumlar yapılan, ünal aysal başkanlığındaki galatasaray kulübünün yönetim kurulu.
    ya kardeşim adamlar hiç mi iyi iş yapmadılarda bi melo yüzünden tefe koyup çalıyorsunuz. biraz sabır lütfen. geçen dönem* çok acemilerdi.
    hepsi başka başka tellerden nağmeler çalan uyumsuz sazlar topluluğuydu. ama şimdi biraz daha toparlandılar. tamam bir arya çalamazlar henüz ama orta yollu bir besteyi büyük başarıyla çalabilecek duruma geldiler.
    farkındaysanız öyle abuk sabuk açıklamalarda yapmıyorla transferler hakkında. hepsi ağız birliği etmiş aynı şeyi söylüyorlar; "haziran ayının sonunu bekleyin."
    melo olmadı diye bu takım bitmez. bam'la bile şampiyon olmuştuk hatırlatırım. şimdi sadece melo yok diye sistem çökmez. yönetime vurmayın artık. biraz insaflı birazda vicdanlı olun..

    edit şeysi: bam'la şampiyon olmadık tabi ki. nerden çıkardınız bam'la şampiyon olduğumuzu. bam'la az kala ligden düşüyorduk.*
  • 1649
    yaptıkları işlerden, kendilerinden başka kimsenin haberi olmamasına rağmen kendilerine suçlama yapan insanların sayısı baya fazla olduğunu göz önüne sermiş olan yönetimdir. bu suçlamaları yapanlar neye dayanarak suçlamalarda bulunuyorlar anlamadım, bu nasıl bir memnuniyetsizlik, bu neyin tasası, neyin endişesi?

    böyle düşünenlerin psikolojik destek almaları gerekiyor.

    adama çıkıp sorsan galatasaray'ın gelir giderlerini şöyle kabaca bana çıkart excell tablosunda 4 yatay 4 dikey karelik bir kutuda göster desen 1 tane rakam yazamayacak adam gelmiş yok neden alınmadı yok neden olmadı yok neden gelmiyor bir ton saçmalıyor.

    nerde lan bu sözlüğün ignore tuşu? görüş diye ruh hali hasta adamların iç dünyasını mı okuyacağız burada?
App Store'dan indirin Google Play'den alın