• 1602
    çok değil bir kaç ay önce, yani ilk sezonlarında şampiyonluk yaşamış olan yönetim. gerçekleştirdikleri yabancı transferleri biri hariç* nokta transfer olan yönetim. ve bu yönetimi çapsızlıkla, vizyonsuzlukla nitelendiren var kafayı yersin. böylelerine bir yönetim yapacaksın cem uzan, adnan polat, nazım durak koalisyon kuracak, biri parayı vericek, öbürü transferleri yapıcak, diğeri de kulübün televizyondaki yüzü olacak...

    sahi yönetimle alakası yoktu bütün iş fatih terim'de bitiyordu değil mi? hani şu adnan polat'ın kapısında yatıp ikna edemediği fatih terim? bizim çapsızlar nasıl becerdi hayret.
  • 1606
    hey yavrum hey yine transfer diye tutturan taraftarlar tarafından eleştirilen yönetim.
    bu eleştiriler de fener kuyt'i aldı diye tabii. lan oğlum kuyt şu saatten sonra ne yapsın avrupa ligini ? neden beklesinler uefa'nın kararını ?

    bu takımın başında fatih terim olduğu müddetçe rahatım ben.
    yönetime de güveniyorum şampiyonlar liginin ne kadar zorlu olduğunu onlar da biliyorlar.
    ellerinde de güzel bir bütçe var.

    galatasaray sözlüğe yakıştıramıyorum bu tezcanlılığı.
  • 1607
    bu sene transfere 40 milyon euro para ayirmis bir yönetimin, bu buyuk maddi imkani cok akillica kullanacagindan kimsenin suphesi olmasin. fuarda gördugu uzaktan kumandali arabasi alinmamis cocuklar gibi, "transfer de transfer" diye tutturmanin anlami gercekten yok. uefa'dan takim ayirmaksizin gelecek bir ceza butun transferlerin elde patlamasina neden olacaktir. avrupa'ya gidemeyeceksek para harcamanin anlami yok. hele bir cezalar aciklansin, bu sene takimi ucuracak kadar butcemiz var.

    (bkz: 40.000.000€)

    edit: takimlarinin maddi gucunu real madrid ve barcelona seviyesinde görenleri uzmus heralde 40 milyon euro az gelmis. 3 kurus para icin elimizden kacirdigimiz futbolcularla, para alamadigi icin antrenmana cikmayanlari unuttunuz herhalde?
  • 1611
    her transfer döneminde çıkan haberler sonucu bilimum sözlük kullanıcıları tarafından yağlanmakta olup sezon sonunda ise başarının en büyük pay sahibi olarak da hakkı yenmektedir.

    unutulmamalıdır ki teknik heyet, fatih terim, futbolcular, aklınıza gelebilecek herşey galatasaray yönetimi tarafından tayin edilmiştir ve klübümüzü bu irade yönetmektedir. fatih terimi futbolun başına getiren ve yetkilerle donatan aynı zamanda da yetkilerini uygulaması konusunda ona hertürlü enstrümanı veren de yönetimimizdir.

    kısacası galatasarayın adı ve arması gücümüz, o gücü yöneten irade de galatasaray yönetimidir.
  • 1612
    futbolda gelen şampiyonluğun bazı yanlışlarının üzerinin örtülmesine neden olmaması gereken yönetimdir. adnan polat; başkanlığa seçilip ayağının tozuyla şampiyonluk kazandıktan sonra geldiği nokta ona o zamanlar dokunulmazlık zırhına saranlar için iyi bir örnektir. futbolda önümüzde tarihi bir fırsat var ama bu fırsatın basketbolda olduğu gibi heba edilme olasılığıda var. basketbolda kaçan şampiyonluğun ve euroleague fırsatının baş sorumlusu galatasaray yönetimidir. seneye bu yüzden basketbolda çok daha zor şartlar altında mücadele edilecek, sponsorluk gelirleri azalacak. aynı senaryoyu futbolda da tekrarlamamalılar.
  • 1613
    fatih terim olmasa başarılı olamayacak olan yönetimmiş, yatıp kalkıp ona dua etsinlermiş. *

    peki biz terim'in 2. gelişini hatırlamıyor muyuz? bratuları, petreleri, almaguerleri unuttuk mu? 2 sene önce avrupa'yı sallayan takımın ne hale geldiğine şahit olmadık mı? o zamanki terim şimdikinden çok mu farklıydı? o zaman bilgisizdi, yaşı gençti, tecrübesi yoktu da tüm bunlar bu sezon mu eklendi kendisine? haadi canım. demek ki neymiş? teknik ekip bu işin en önemli ayağı olsa bile yönetim basiretsizse başarısızlık kaçınılmaz oluyormuş. şu an almanya milli takımını çalıştıran joachim löw bu ülkeye gelmiş ama çok başarısız olmuş. bunun gibi sayısız örnek varmış.

    nasıl bir akıl tutulmasıdır ki; teknik direktörün birkaç kez istifanın eşiğine gelmesini yönetim zaafiyeti olarak addedip, uçan kuşa yenilen takımı alıp teknik heyetinden futbolcusuna florya'nın pek çok alanına kadar yeniden yapılandırarak ilk sezonda şampiyonluk elde etmesine yönetim başarısı diyemez. bu nasıl bir at gözlüğüdür?
  • 1615
    kuyt transferi için değil, transfer yapmak için uefa kararını bahane ettiği için eleştirilmektedir. çıkıp deselerdi ki "biz transfer sezonunu şu tarihten itibaren başlatıcaz, o tarihten öncesi hazırlık sürecidir. bir şey beklemeyin" falan denilseydi kimse bu kadar tepki göstermezdi. ama sen çıkıp "uefa'nın kararını bekliyoruz ona göre hazırlık yapıcaz" dersen tepki görürsün kardeşim, yapacak bir şey yok.

    şike pisliğine batmış, her an için avrupa'dan men cezası alabilecek hatta küme düşme ihtimali halen bulunan karşı tarafın takımı bile uefa kararını düşünmeden gelecek sezon hazırlıklarını yapıyor. taraftarın tepkisi gayet normal.
  • 1616
    zamanın yönetim zaafları yüzünden 2. fatih terim döneminin başarısızlıkla sonuçlanması bir yana, imparatorun daha önceki sezon adnan polat'ın teklifini "ailevi sebepler" yüzünden reddettiği göz önüne alınırsa;

    fatih terim'in kendisinin burada olmasından başlayıp eline verilmiş olan tüm futbolculara kadar tamamı şu anda mevcut olan bir yönetimin eseridir.

    fatih terim tabi fatih terim ama her "gel" diyene de gelmiyor ne yazık ki, gelse bile eline de doğru malzemeyi vermek icap ediyor...

    ha bir de sonuç olarak yine geçen sezonda olduğu gibi iyi transferler yapılacaksa eğer bir şekilde-erken ya da geç-bence sorun yok... son dakikaya kalmasın da (nefret ediyorum) ne olursa olsun, daha zaman bol...
  • 1617
    yıllardır transferde geç kalmış, isabetsiz transferler yapmış, üç kuruş kar edilecek gözüyle bakılıp milyon dolarlar çöpe atmış takımın yönetimi olarak taraftarının haklı serzenişlerine maruz kalan yönetimdir. bu yönetim aklı başında, akıllı adımlar atıyor, teknik kadro işinin ehli ama transfer konularında onlardan daha tecrübeli olan taraftarlar var. her sene aynı senaryoyla oynanan filmi bu taraftar artık ezberledi. giriş bölümündeyiz ve gelişme bölümüne geçeceğiz. taraftar giriş bölümünde olacakları söyledi, pek aldırış edilmedi. şimdi gelişme bölümünde olacakları söylemeye başladı. aldırış edilmezse ne olacağını biliyorlar. sonuç bölümü ise herkesin bildiği son dakika transferleri. biz bu filmi defalarca seyrettik ve ezberledik.

    büyük kulüplerde transfer bitmez. sezon içerisinde eksik gördüğü bölgeye alternatif oyuncuyu hemen araştırır ve bulurlar. transfer sezonu başladığı zaman hemen imza attırırlar. hatta sezon ortasında söz keserler. başka bir takımın gelip fiyat yükseltmesine izin vermezler. bizim sezon başından beri eksik olduğumuz bölgeler belli. ilk 11'de değişen yerler belli, arayış içinde olunan bölgeler belli. kanatlar+forvet. sezon içinde araştırmaya başlanıp oyuncular izlenilmeliydi. transfer sezonu resmi olarak başladığında imzalar atılmalıydı.

    şimdi euro 2012 başlıyor ve bu turnuva sonunda oyuncu almak çok zor olacak. hele o oyuncu iyi bir turnuva geçirdiyse fiyatı hemen artacaktır.

    ortada bir gerçek var ve yerli oyuncu kalitemiz sınırlı, yeterli değil. hangi sistemde oynarsan oyna takımında mutlaka iyi yerliler bulunmalıdır. ister şampiyonluğa oyna, ister şampiyonlar liginde oyna takımında mutlaka iyi yerli futbolcular olmalı. bu bir kuraldır. başarı, yerli oyunculardan geçer.

    yerli oyuncular belli. fayda verecekleri belli olan isimler çok açık. biz bu oyuncuları ne tff kararına göre ne de uefa kararına göre alıp almayı düşünmemeliyiz. ne karar verilirse verilsin bu yerli oyuncular takıma kazandırılmalı. avrupadan men edlirsek en kaliteli yerli oyuncular bunlar. başka yok. altyapımız çok iyi çalışmıyor. oradan futbolcu alırız desek boşa demiş olacağız.

    başkan oldukça amatör bu işlerde fakat biz taraftar olarak adı galatasaray'da transfer sezonu adlı filmi ezbere biliyoruz. dakika dakika, saniye saniye ne olacağını çok iyi biliyoruz. biz taraftar olarak üstümüze düşen görevi yapıyoruz. ufaktan senaryoyu anlatıyoruz. yıllardan beri oynayan senaryoyu değiştirmek onların elinde.

    sabredelim, bekleyelim ve görelim ama artık son dakikaya gelip buna da şükür demek istemiyoruz.
  • 1619
    dirk kuyt transferi üzerinden kendisine sallayan taraftarları olduktan sonra ne yapsa yaranamayacak olan yönetimdir. kafa, kafa değil zira. ateşli farfara derler bizim buralarda. sağduyusuz, kuru bir panik ve telaş havasıyla eğriyi doğruyu birbirine karıştıran anlamında.

    dirk kuyt, kötü oyuncu değildir, kendisine çamur atmak hevesinde değilim. iyi bir iş çıkartmıştır fenerbahçe ve bu tür transfer başarılarını her sezon fenerbahçe de , galatasaray da gerçekleştirir. abartılacak bir durum yok. geçen sezon, elinde ne avrupa bileti, ne de lig istikrarı bulunmuyorken elmander'i, melo'yu, ve hatta güney amerika kupasının yıldızı olacağı besbelli olan muslera'yı yabancı transfer olarak getirebilen yönetim bu. selçuk inan gibi bir yıldızı, fenerbahçe'ye gider herhalde denirken alan yönetim bu. engin baytar'ı resmen üç kuruşa transfer etmeyi başaran yönetim bu.

    yukarıda saydığım 5 transfer sonrasında şampiyonluk gelmişken, kalkıp da biz henüz hiç bir transfer açıklamadan kuyt imza attı, hasan ali kaldırım ve mehmet topal da geliyor diye yaygara koparan adamın ben aklına şaşarım.

    ben de transfer görmek istiyorum tabii ki. melo'nun ve hamit altıntop'un henüz imza atmamasından ben de rahatsızım tamam. ancak bu durum kalkıp da kuyt transferine güzelleme çekip de kendi yönetimime çemkirmemi gerektirmiyor. gerekenlerin yapılacağına inancım tam.
  • 1620
    taraftar haklı takımı tam kadro kampta görmek istiyor. futbolcular takıma oyun sistemine alışsın istiyor, ama yönetime sallamak için çok erken.

    başkan ünal aysal uefa "“avrupa'daki kurallar masumları cezalandırmak yönünde değil” diyen ünal aysal, sözlerini şöyle sürdürdü:
    “orada kurallar, kim suç işlediyse onu cezalandırmak üzerine. burada taraf da değiliz. kimin suç işlediğini, işlemediğini beyan etmek durumunda da değiliz. burada adli otoriteler ve bağlı disiplin kurulları bunların gereğini yerine getirecektir. ama biz bunları zamanında, lazım olduğu gibi yapmazsak bundan dolayı müeyyideler türkiye üzerine çalışmaya başlar. bundan gayet tabi galatasaray da diğer takımlar gibi etkilenir. bunu katiyetle istemiyoruz. bütün çalışmalarımız zaten bunu önlemeye dönük.”

    “programımız hazır, kimleri alabileceğimiz, kimleri alamayacağımızı çok iyi biliyoruz. teknik ekiple yapacağımız çalışmalar sonucu, önümüzdeki günlerde bu daha da netleşecek. uefa'nın alacağı ya da almayacağı kararlar bizim için çok önemli”

    bu demek oluyor ki "erken davranırsak transferler elimde patlar, bu takım içinde depreme neden olur".

    ünal aysal ticaret adamı klübün menfaatlerini bizden katbekat daha fazla korumakta.

    içinde bulunduğumuz durum* gerçekten türk futbolu açısından çıkılmaz halde. yönetim suyun karşı tarafı gibi rahat davranmaz bu tarz adamlar yönetmiyor bu klübü. bu şekilde davranırsak beşiktaş jimnastik klübü gibi oluruz net.

    federasyon fener, bjk gidemiyor galatasarayın da önünü keseyim mali açıdan fbjk ya fark atmasın derdinde.

    http://www.tff.org/...267&ftxtID=15368 tff kendi sitesinde avrupadan men yiyen takımları* açıklayarak uefaya kafa tutmak, bizi komple cezalandır demek oluyor benim küçük beynim bunu algılıyor.

    tek tek bakmanızda fayda var.

    http://gss.gs/967163 *

    http://www.radikal.com.tr/...mp;ArticleID=1087931

    demem o ki.. eleştirilcek yönleri mutlaka var vardır ama transfer için çok erkendir. bu takıma ne yabancılar geldi kıçlarına teneke bağlayarak gönderdik.

    unutulmasın...

    edit: imla
  • 1621
    transferi falan geçtim ama şu şike mevzusunda çıkıp iki kelam etmeyen yönetimdir. tamam ben de biliyorum, bu yönetim işini bilir, eşeğini sağlam kazığa başlamıştır fakat bu konuda çıkıp delikanlı gibi konuşan tek adam olan adnan öztürk'ün susturulması beni şüpheye düşürüyor. inşallah ali dürüst gibilerin ''bekle gör'' politikasını uygulamayız.
  • 1622
    transfer konusunda iyice arastirip ondan sonra oyuncu transfer etmeleri kulüp icin en iyisidir. bunu herkes kabul eder ve bir sey diyemez. fakat "transfer yapamiyoruz uefa'dan gelecek kararlari bekliyoruz" demek olmaz. tamam uefa'nin kararlarina göre kasana belli bir miktarda para girecek ve sen ona göre transfer yapacaksin ama ondan önce sampiyonlar ligine gidemesen bile takimda olmasi gereken oyuncular var. felipe melo transferi belli ki bu takimin ihtiyaci artik. olmazsa olmazi konumunda. dolayisiyla uefa'nin verecegi kararla, melo'nun takimda kalip kalmamasi arasinda bir alaka yok. alin su adami. sampiyonlar ligine gidemesen bile lazim olacak. ondan sonra karar aciklanir sen de gider bütcene göre forvetini alirsin.
  • 1623
    birkaç yıl sonra değeri daha çok anlaşılacaktır. diğer takımlar şuursuzca yaptıkları transferlerin cezalarını çekmeye başladılar yavaştan (bkz: beşiktaş). fenerbahçe de zamanla beşiktaş kadar olmasa da bu sıkıntıya girecek. ama biz ayağımızı yorgana göre uzatarak ilerlememizin faydasını görücez merak etmeyin. şu anda başarılı gösterilen fenerbahçe yönetimi, küme düşürüldükleri takdirde enayi muamelesi görücek aynı kişiler tarafından.. aynı şekilde şu anda basiretsiz, beceriksiz denen galatasaray yönetimine ise methiyeler düzelecek.
  • 1624
    ünal başkanın açıklamalarından anladığım kadarıyla çekincesinin sebebinin avrupa yasağından çok uefa baskısıyla fenerbahçe ve ekürileri küme düşürülürse bozulacak olan lig tv ihalesi olduğunu düşündüğüm yönetim.

    başkan açıkça uefa suçsuzu cezlandırmaz dedi zaten. bu durumda ceza fenerbahçe ve ekürileri ile beraber tff yüzünden milli takıma gelecektir. eğer cezaların içinde küme düşürülmesi şart koşulursa ipin ucu o zaman bize dokunacaktır.

    eğer küme düşürmeler sonucu yayın ihalesi bozulursa yeni yayın ihalesi kabul edersiniz ki çok pahalıya gitmeyecektir. bu durum sadece galatasaray'ın değil türk futbolunun topu atmasına sebep olabilir. lig tv den gelecek para olmazsa takımı sadece avrupa kupaları finanse edemez. böyle bir durumun sonucunda sadece galatasaray değil tüm türk futbolu küçülmeye gidecektir.

    yönetim yayın ihalesini sağlama aldıktan sonra imzaları attıracaktır diye tahmin ediyorum.
  • 1625
    transferler konusunda kendilerince haklı olan yönetim. şampiyonlar ligi dev bir para havuzu demek. sırf katılıp 6 maç yapıp 2 puan bile alsak türk takımları için yan gelirleriyle birlikte devasa bir para getirisi var. bence yönetim en az 2 büyük isimle anlaştı. şampiyonlar ligininin garantilenmesini bekliyor. mesela hamit ve felipe melo diyelim. ikisi de yıllık 3 milyonun altında bir paraya oynamaz. ee real madrid 5, juventus 13 istiyor. hadi madrid'i 3'e, juventus'u 10'a bağladık. bu bile şampiyonlar ligi olmazsa bizim için çok büyük para ki sadece 2 oyuncu yetmez. bence en az 3 as adam 3-4 tane sağlam yedek oyuncu lazım. 6 yıldır gitmiyoruz ne oldu battık mı diyenler için son sözüm: 6 yıldır haklı dereceyi elde edemediğimiz için, ön elemede elendiğimiz için yani hak ettiğimiz için şampiyonlar ligine gidemedik. bu yüzden kimsenin psikolojisi yıpranmadı. hakettiğimiz şampiyonlar ligine gidemezsek bunun psikolojisi sezon boyunca satılan bilet ve forma sayısına yansır. bir de buradan ekonomik darbe yer kulüp.
App Store'dan indirin Google Play'den alın