• 7227
    bazıları 25 ağustos 2000 akşamında kalmış olan güzide topluluk. tüm galatasaraylılar ister ki o takım gibi rakipleri ezelim. lakin ortada bir gerçek var ki son yıllarda avrupa'da yokları oynuyoruz. dün ilk defa 1 ekim 2019 galatasaray psg maçı ile avrupa için umutlandık. bek takviyeleri ile gelecek zamanda avrupa'da psg gibi takımları yenmeye başlayacağız. unutmayalım o efsane 2000 kadrosu bir senede değil 1993'ten beri başlayan süreç içinde oluştu. olacak fatih terim emekli olmadan önce bize bir avrupa kupası daha getirecek.
  • 7228
    1 ekim 2019 galatasaray psg maçında üzücü bir olay yaşamamıza sebep olan insanları barındıran topluluk. kimse koltuk numarasına göre oturmadığı için kendi koltuklarımızın olduğu yere ulaşamadık. biraz daha önde kaldık. arkadan bir adet,taraftar demeye dilim varmıyor, "alkolik" çekilin önümüzden diyerek bize bağırmaya başladı ve üzerimize yürüdü. arkadaşımla yaşadığı ufak bir sürtüşme sonrası tribünden 4-5 kişi daha koşarak indi bizi dövmek için. sonuç olarak güvenlik araya girdi ve bizi farklı tribüne gönderdi.

    böyle insanları gördüğümde cidden üzülüyorum ve yazık diyorum. acı olan şey kimseye şikayet edemememiz. tüm görevliler amirim biraz ilerde ona şikayet edin vs diyerek geçiştirdi. zaten şikayet etsek de bişey değişmeyeceğini hatta belki üstüne dayak yiyeceğimizi, belki de canımızdan olacağımızı bildiğimiz için hiçbir şey yapmadık. yazık, cidden yazık...
  • 7229
    1 ekim 2019 galatasaray psg maçında belki galatasaray'ımız kaybetti ama taraftarı kazandı.

    asy arena'nın en güzel performanslarından birisini gösterdi dün gece. tv.de nasıl geliyordu bilmiyorum ama tribünde insanlar kulaklarını kapatıyordu. hatta bir eliyle bir kulağını kapatıp, diğeriyle ıslık çalanlar vardı.

    keşke puan da alabilseydik ama olmadı, kendi adıma dün gece orada olmanın haklı gururunu yaşıyorum.
  • 7230
    (bkz: 1 ekim 2019 galatasaray psg maçı)

    hedef maçlarının avrupa maçları olduğunu dün tribünde göstermiştir. yurt içinde oynanan maçlar asla bir avrupa maçı gibi değerli olmuyor bizim için. fener maçının 10 katı bir atmosfer vardı tribünde. bi de fener maçından sonra taraftarın yarısı devir yaptığından dün orda olan herkes takımının her koşulda yanında olan bir kitleydi. bunun da etkili olduğunu düşünüyorum. bugün daha yüksek sesle;

    yenilsen de yensen de!
  • 7231
    taraftar profilimizin evrildiği noktayı gördükçe üzülmeye ve çekinmeye başladım açıkçası. kesinlikle genel sağduyulu kısmı kast etmiyorum ama bu azgın azınlık ciddi zararlar vermekte. ben bu tiplerin çoğunluğunun 15-25 yaş aralığında olan artık z kuşağı mı y kuşağı mı dersiniz neyse işte onlar olduğunu düşünüyorum. ilaveten genel depresif ve mutsuz tayfa da ekleniyor bunlara.

    bu tipler için her futbolcu her maçta en iyisini oynamalı. kötü bir maç çıkarırsa çöp, bidon, leş veya galatasaray seviyesinde değil argümanını derhal yapıştırıyor. buda yetmiyor sosyal medyadan küfür ve hakaretler ediyor, yetinmiyor karısına kızına küfür vs. ediyor. bunlar da yeterli gelmemiş olacak ki maç çıkışlarında denk gelip kısıtlı ingilizcesi ile "go home" falan diyor.

    tepki ve eleştiri muhakkak omalı ama bir ayarınız olsun be kardeşim. ben bu insanların maç izlediğine de inanmıyorum. sosyal medyadan anlık, saniyelik görüntülerle yargıya varıyorlar. mesela (bkz: 1 ekim 2019 galatasaray psg maçı)'nda babel'in belhanda'ya pas vermediği pozisyonun resmini alıp babel'e olmadık hakaretler ediyorlar. adam instagram hesabını kapatmak zorunda kalmış. bir düşünün babel denen adam için sosyal medya bir yaşam tarzı ve hayatında ciddi yer kaplıyor. hollanda milli takımının bankosu olan bu delikanlıyı hayata küstürmeye çalışmanın kime ne faydası var. sezona 2 gol atarak ortalama bir formda başlamış adamı niye hayata küstürüyorsunuz.

    bana garip gelse de dünya ve bakış açıları değişiyor farkındayım. bir çalım yada süratli koşu ile efsane ilan edilebilirken bir hata ile leş oluyorsunuz. geri kalan 90 dakikada yada 33 -4 haftada ne yaptığınızın yada yapmadığınızın bir önemi yok.

    geçenlerde bu konularda uzman biri yeni nesil kısa ve anlık şeylerden hoşlanıyor yakında kimse 90 dakika maç izlemeyecek demişti. sanırım bu nesil geliyor. bu da bize denk geldi amk.

    futbol içinde romantizm varsa güzeldir. bak ne güzel yazmış adam maradona ve romantizmi (bkz: https://bilardisimo.com/maradona-napolide). futbol bu hikayelerle güzel.

    tuchel sahada 2,5 metrelik adamlar gördüm diyor sen siyahi servet çetin diyorsun. güzel bakarsak güzel görürüz. haydi renktaşlar bu arabesk tepkileri bırakalım artık. hep destek tam destek...
  • 7232
    takimi yenilse bile savasarak yenilmesi onlar için çok sey ifade eder. yemin ederim ben dahil hepimiz söz konusu galatasaray olunca pamuktan olusuyoruz. dünki (bkz: 1 ekim 2019 galatasaray psg maçı) ndan sonra herkes bence sampiyon takimin sampiyon taraftari ayarlarina geri döndü burada tabi is futbolculara ve teknik ekibe daha çok is düsüyor kirmayin su minnos kalpleri vallahi hak etmiyoruz. *
  • 7233
    ciddi bir hastalığın eşiğinde olan taraftardır. hastalığın semptomları vasat sevmek, ezilmediğimize şükretmek, kendi evimizde fark yemediğimize sevinmek...

    çok üzücü, kendi etrafımda, tribünlerde ama en çok da buradaki userlarda görüyorum.

    tottenham nasıl 7 yedi görmüyormusunuz, bir yediğimize sevinelim diyenler.

    bizim asıl rakibimiz real madrid değil brugges, nice, lille gibi takımlar diyenler.

    kendi evimizde sürklase olmadık diye sevinenler.

    bu zihniyet ile büyük olunmaz arkadaşlar, vasat olunur. bir on sene sonra da beşiktaşdan fenerden farkımız kalmaz, o zaman şükredersiniz, kimse şükredecekseniz. aslan dediğin yaşlı, zayıf veya hasta bile olsa iddiasından ve asaletinden birşey kaybetmez. kuyruğunu hep dik tutar. gerekirse yedi yer ama dişini pençesini gösterir.

    üzücü ve utanç verici. bu zihniyet nasıl, nereden çıktı, bilemiyorum. belki son senelerde kupaları alsak bile hiç bir maçta oyunsal olarak üstünlük kuramamak bilinçaltlarında birikti. belki bu arkadaşlar futbolu asy tribünlerinden değil bilgisayar oyunlarından öğrendiler.

    oysa avrupa fatihi olmanın temelinde gözükara alayına isyan duygusu yatar. o ateşin tarih kitaplarına gömülmesine, şerefli mağlubiyetcilerin, yenildik ama ezilmedikcilerin tekrar hortlamasına izin vermeyelim.

    edit/not: tüm maç boyu bir şut, bir kafa, iki üç korner atmayı bazı renkdaşlar takımın şaha kalkması olarak yorumlamışlar. ben psg istediğini aldı, fazlası için de kasmadı, istese, ihtiyacı olsa iki üç tane daha atabilirdi, diye yorumladım. içten umarım ki onlar haklı çıksınlar.
  • 7234
    sezon* başından beri yokları oynayan takım, dünyanın en pahalı takımlarından ve kupanın favorisi ile orta sahada başa baş oynamış, son 10 dk korner direğinde zaman geçirtmiştir. futbolcularımız mücadelesi, hırsı ve ilk defa gözle görülür bir oyun ortaya koymuş bunla beğeni toplamış, maç sonunda taraftarlarımızın futbolculara güven aşılaması ve morallerini yükseğe çekmeye çalışması ise vasat sevicilik ile adlandırılmış olması gerçekten komik.
  • 7235
    1 ekim psg maçı bittiğinden beri beni dehşete düşüren yorumlarda bulunan taraftar.

    bakın çok açık konuşayım türkiye liginin net en kötü topunu oynayan takım biziz. cl'dedeki takımlar arasında da kendi liginde en kötü oynayan yine biziz. sezon başından beri golü geçtim 10 tane şutumuz bile yok toplam tüm maçlarda. defans desen allaha emanet. hepimiz oturduk bu takımın ne zaman top oynamaya başlayacağını bekliyorduk. haftalar geçtikçe takım daha da geri gidiyordu.

    ve bu takım 1 ekim psg maçında sahaya çıktı ve bize mekanın sahibi geri geliyor hissini verdi. bu kıvılcım umarım büyüyecek ve mayıs ayında güneş olacak.

    psg maçından yenilsek bile memnun olmamızın sebebi işte bu. kimse oh allahtan 1 tane yedik diye sevinmiyor. takım galiba top oynamaya başlıyor diye seviniyor. bu hissi alamayıp da ya sonuçta yenildik şerefli mağlubiyet bize yakışmaz yorumu ne bileyim elimde galatasaraylılık ölçer gibi bir alet yok ama sanki bu takımı gerçekten sevmeyenlerin yapacağı yorumlara benziyor.

    futboldan anlamayan, takıma gerçekten bağlı olmayan skor taraftarları ancak der bunları. kimseyi bir şeyle itham etmek de istemiyorum ama takımın üzerinden ölü toprağının kalktığını görmek sizi nasıl mutlu etmez anlamıyorum. isterse psg o girdiği pozisyonların hepsini gol yapıp 7-0 yenseydi. ben yine o maçtan mutlu ayrılırdım.

    yenilip yenilmemek umrumda değil. psg'ye karşı ezilmek de ayrıca dünyanın en normal şeyi. adamlar kimleri kimleri eziyor çok afedersiniz bize 10 tane atsalar dünyada kimse şaşırmazdı.

    yok mağlubiyetin şereflisi olmazmış. vay efendim sonuçta yenilmişiz. skora bu kadar takılmayın ya. allah aşkına babel-andone, belhanda-fegu değişikliğini gördüm ya oh dedim hoca da sezonu açtı.

    gerçekten soruyorum maç isterse 10-0 bitsin. sahada taktiksel değişiklik görmek, gerekli oyuncu değişikliğinin gerekli dakikalarda yapıldığını görmek, seri-nzonzi ikilisinin yavaş yavaş uyum sağladığını görmek sizi hiç mi mutlu etmedi ? siz nerede yaşıyorsunuz ? bu takımı bu sezon ilk defa mı izlediniz ?

    hoca ve takım sezonun ilk topunu oynadı anca ekim ayında. buna nasıl sevinmezsiniz ya ? her şey mi skor sizin için ? ben ilk defa önümüzdeki lig maçını iple çekiyorum bu sezon. sizin de içinizde bu heyecan yok mu ? mayıs ayından beri 5 ay geçti 5 aydır hayatımızda galatasaray heyecanı yok. bunun eksikliği hayatınızda gerçekten hissetmiyormuydunuz ? bence hissediyor olsaydınız bu maçta skordan çok takımın ve hocanın sezonun kalanı için ilk kıvılcımı çakmasına sevinirdiniz.

    ben babel-andone değişikliğine bile sevindim diyorum bunlar gelmiş yenildik de yenildik yenilmenin şereflisi olmaz mağlubiyetin hayırlısı olmaz. bal gibi de olur. ps oyunu oynamıyoruz burda. leş gibi dökülen takım birden aslan kesilmeyecek. yavaş yavaş ritim bulacak. bunun ilk adımını gördüğümüz için mutluyuz biz. siz takım takır takır top oynamaya başlayana kadar izlemeyin maçları. o gün geldiğinde biz size haber veririz. gelir izlersiniz. o güne kadar da lütfen yorum yapmayın.
  • 7236
    bazı grupları gerçekten çok uçlarda yaşamaktadırlar, muslera sayesinde fenerbahçe maçında alınan 1 puan ile takımı yerin dibine sokmuş, paris’ten 10 yeriz diyenler vs. ortaya çıkmıştır, yine muslera sayesinde 1-0 biten paris maçıyla beklentileri yine arşa çıkarmıştır. tamam katılıyorum fenerbahçe ile paris kadroları aynı değil lakin taraftarın düşünceleri de aynı değil paris maçındaki taraftar ile fenerbahçe maçındaki taraftar performansı bile farklı resmen ultraslan avrupada ses getirmek için fenerbahçe maçını bay geçti. hafta sonu olası bir puan kaybında yine tü kaka yapacaklardır.
  • 7237
    içinde bilinçsizi, denyosu da çoktur. bkz:
    https://twitter.com/...439280218890240?s=20
    tweet'te kullanılan ifade abartılı ve algı oluşturmaya yönelik. ancak olayın özünde gerçekten de fenerbahçe formalı arkadaşa linç girişiminde bulunan insanlıktan nasibini almamış mankafalar mevcut. iyi ki kendini bilen, insan olduğunu bilecek olgunluğa erişmiş renktaşlarımız da varmış ki olay büyümeden ayırmaya çalışmışlar. ben kadıköy'de galatasaray formamla geziyorum. derbi günü bile gezdim. kimse de bir şey demedi bugüne kadar. çok iyi fenerbahçeli dostlarım da var. birbirimize karşı saygılıyız, sınırlarımız belli. bu yüzden de hiç ciddi şekilde didişmedik bu zamana kadar. olaya gelirsek tekrar, işin içinde provokasyon olduğunu da hiç sanmıyorum, tek başına bir kişinin o kadar insanı kışkırtma eylemine girmesi çok çok düşük bir ihtimal. bu yüzden bunlar benim için utanç verici, inanılmaz çirkin görüntüler.
    insan olalım insan. yazık.
  • 7239
    yine şımarıklıkta bir dünya markası olma yolunda ilerlemektedir. bu ülke insanı yerini bilmiyor arkadaş. yerini bilmek ayıp değildir. hatta iyidir. kendinin ve içinde bulunduğunu çevrenin koşullarını doğru değerlendirir ve hedeflerini buna göre koyar, planlarını buna göre yaparsan hem süreklilik sağlarsın hem de büyüyebilirsin.

    peki bizim taraftar ne yapıyor? "biz avrupa fatihiyiz kardeşim, ne demek oyuna sevinmek, vasat seviciler" diye kendi kendini gaza getiriyor. bizim avrupa fatihi olduğumu zamanların üzerinden neredeyse 20 sene geçti. 20 koca sene! bugün "biz avrupa fatihiyiz kardeşim" diyenlerin önemli bir kısmı daha doğmamıştı belki.

    mevcut durumda galatasaray için "avrupa fatihi" demek, "almanlar üçüncü havalimanımızı kıskanıyorlar" demekle neredeyse aynı. bunun literatürdeki adı "post-truth".

    galatasaray tarihinde sadece 1-2 yıl avrupa'nın en iyi takımlarından birisi olarak sayıldı. bilmem kaç maçtır avrupa maçlarında galibiyetimiz yok. neyin fatihi yahu? önce bir nerede olduğumuzu bilelim. ondan sonra nereye gideceğimizi doğru planlayabiliriz. yoksa "biz avrupa fatihiyiz kardeşim" mavrasıyla bir adım öteye gitme imkanımız yok.

    1 ekim 2019 galatasaray psg maçında insanlar, sezon başından beridir oynanan kötü ve çaresiz oyunun değişebilme ihtimali üzerine sevindiler. kimse "yenildik ama ezilmedik" edebiyatı yapmıyor. çok şükür maç sonucuna bakmayı akıl edebilen herkes yenildiğimizin, maçla ilgili verilere bakabilen herkes de psg'nin oyunu domine ettiğinin farkında. ama sezon başından beri, beklentilerin çok altına kalan takımda bir farklılık, bir kıpırdanma görmek insanları mutlu etti. etmesin mi? ne yani "20 sene önce uefa kupası aldık biz, şampiyonlar ligini almadıkça uyku haram" mı deselerdi?
  • 7240
    oturup paralardan, gerçeklerden, ülkelerin durumlarından ve o durumların organizasyon kurmaya müsaitliğinden bahsetmeyeceğim. çünkü belli ki bazı yazarlar bunları anlayamıyor, anlayamayacak.

    senin ülkende yarın bir, bir kişi ister, senin kulübün fetö ilişkisinden kapanır. bana 25 milyon galatasaraylı falan diye de gelmeyin. opet'te galatasaray formalı tipler görüyoruz.

    1 ekim 2019 galatasaray psg maçında insanlar mücadeleye sevindi. ben de sevindim. sen sevinmiyor musun? sen futbola uzak, piyasaya uzaksın. bitti. tartışmaya açmak bile manasız bunu.

    galatasaray büyükmüş de. çok büyüksen yapsana bir teklif sane'ye. bayern, tottenham, manchester seviyesindeyiz ya. yap bakayım. ama sakın haland'a yaptığın gibi taksit işine girme, olmuyor o iş.

    anca laf.
  • 7241
    içerisinde "yenildik ama ezilmedik" diyenleri boklayan grup ya kendilerini dev aynasında gören kişilerdir ya da farklı ve ezik bir oyunla yenilmemizi bekleyip yönetimi istifaya davet etmeyi umanlardır. arası yok bunun.

    galatasaray büyük, evet. fakat transfer harcaması, oyuncu kalitesi falan kıyaslandığında görüyoruz ki psg'ye karşı umut veren oyunu apaçık ortada. arkadaşlar biz buyuz, çapımız bu. yok o öyle büyük takım masalları.
  • 7242
    takımını bazen dev aynasında gören taraftarlar. galatasaray’ın uefa kupasını aldığını canlı izledim. dolayısıyla yaşım o kadar da küçük değil. ancak futbolda da bazı gerçekler var. psg takımı bizim 10 katı piyasa değerimize sahip bir takım. bizim piyasa değeri en yüksek oyuncularımız sırasıyla seri, nzonzi ve lemina. 3 oyuncu da kiralık. bu üç futbolcunun piyasa değerinin toplamı psg’de veratti’ye eşit. neymar ve mbappe’nin piyasa değeri toplamı türkiye ligindeki tüm takımların toplamından daha fazla. 1 ekim 2019 galatasaray psg maçını kazanamamış olabiliriz ancak sezon başından beri oynamadığımız kadar iyi mücadele ettik. bırakın da böyle bir takıma karşı futbol ve skor olarak ezilmedik diye de sevinelim. artık makas çok açık arkadaşlar 90 lar sonu 2000 ler başı gibi değil futbol. bizim ülke ekonomimiz kötü gittiği sürece avrupa takımları hep bizden önde gidecek. premier ligin son sıradaki takımı türkiye şampiyonundan daha fazla reklam gelirine sahip.
  • 7243
    1 ekim 2019 galatasaray paris saint germain maçından sonra ezilmedik diye gururlanması normal olan taraftar. kendi takımının en iyi oyuncuları emeklilik çağına gelmiş veya kiralık oyuncular iken, rakibinin 200 milyon kusura transfer yapabildiğini gören taraftar. aynı zamanda club brugge'e karşı kendi sahasında böyle oynarsa sevinmeyecek taraftar. ne zaman en azından 10, 20 milyon euroluk transferler yapmaya başlarsa galatasaray, o zaman psg'ye karşı bu oyunu kabullenmeyecek taraftar.
  • 7244
    insanlar ne kafalarda yaşıyor. %50'si değişmiş takımın bir anda kaç yıldır bir arada oynayan ve kalitesi bizim fersah fersah üstümüzde olan takımı ezmesini istiyor. bi de diğerlerini gerçekçi olmamakla itham ediyorlar.

    türkiye'den bi karma takım yap en iyi oyuncularla o takım da 3. torba takımı olur. en fazla.

    zaten hep böyleydi. fatih terim diye bir adam çıktı sadece 2 seneliğine ve sonradan 1 seneliğine biraz daha yüksekten bakabildik 114 sene içinde. türkiye ligi için durum farklı tabi ama avrupa artık böyle.

    şimdi de tek umut yine fatih terim. o yüzden şu durumda hocaya destek olmaktan başka çare yok.
  • 7246
    ne kadar büyük olduğu ve iki sezondur takımı net şekilde kendisinin şampiyon yaptığına 5 ekim 2019 gençlerbirliği galatasaray maçı ile birlikte inancım dahada artmıştır.

    1 ekim 2019 galatasaray psg maçında takımın gösterdiği performans için herkes fatih terim yorumu yapıp durdu, ama sizce de saçma değilmiydi. haftalardır, ayladır hiç bir şey olmayan takım bir anda mücadele olarak patlama yapacak ve varını yoğunu sahaya koyacak psg ye savunma yaptıracak.

    içerideki baskı o kadar muazzam o kadar yüksekti ki nasıl bizim oyunumuzu o kadar olumlu etkiledi ise psg tarafınıda bir o kadar olumsuz etkiledi.

    bunu neremden mi uyduruyorum ?

    tabi ki 5 ekim 2019 gençlerbirliği galatasaray maçının ilk yarısından.

    bir dönün hafta içi oynanan şampiyonlar ilgi maçındaki mücadeleye, isteğe, hırsa bakın. birde dönün gençlerbirliği maçına bakın. 1 milyar euroluk psg ye sahayı dar eden takım, ligin en çok şut yiyen takımından kalesinde dünya kadar tehlike görüyor ve şans eseri beraberlikle bitiriyor ilk yarıyı.

    artık birilerini yüceltirken galatasaray taraftarının büyüklüğünü hiçe saymayın. son iki sezonun şampiyonu net galatasaray taraftarıdır.

    takımın aldığı her mağlubiyet sonrası havalimanına akın eden, alkışlayan, destekleyen ayakta tutan taraftardır.
  • 7248
    hafta içi oynanan maçta fark yemeden yenildiği için takımı ile gurur duyan taraftar. gurur duyulan maçta rakip takımın çoğu tehlikeli 6 isabetli şutu ve ceza sahası içerisinde sayısız organizasyonu varken rakip kale ceza sahasına sadece bir kez gidebilmişsin en net pozisyonunda da babel opsiyonunu pas yerine şut olarak kullandı yoksa belhanda bomboş iken o pozisyonugol yapardı olasılığından oluşan pozisyon ve oynanan oyundan gururlanıyorsun. 138 milyon eu vs 1 milyar eu karşılaştırması ile 10 katı büyük rakibe karşı oynadık el insaf diyenler gençlerbirliğinin takım değeri sadece 13 m eu. üstelik durumun vahametine eleştiri getirenleri de düşman ilan ediyorlar. en ufak eleştiride amiyane tabirle iş "kes lan fetöcü!!!111!!" ye doğru gidiyor.

    zamanında beşiktaş'a sonrasında feda dedirtmiş "2 kupayı unutma vefasızlık yapma" pankartı herkesin hafızasındadır. şu takıma yapılan yatırım yanlış yönetim yüzünden heba edilirse bunun vebali de hepimizin üzerine olur.
  • 7249
    sabırlı olması gereken topluluk.

    oynanan oyun çok kötü, keyif vermiyor. can sıkıyor. ama keyif almasını da bilmeli.

    çok mu optimistik? bilmiyorum. bildiğim şey ise bu fatih terim'in son gelişi. bırakalım fatih terim ile galatasaray yanyana gidebildiği yere kadar gitsin. bu hikayenin yazılmasına izin verilmeli. zira bu taraftar fatih terim'e dahi kötü giden bir dönemde sabredemeyecekse, yerine kim gelirse gelsin sabredilmeyecek. kimsenin terim kadar kredisi olmayacak. biz birilerine sabretmeyi öğrenmeden de başarıda istikrar olmayacak. yeni tudor'lar, mancini'ler, prandelli'ler, riekerink'ler, hamza'lar gelecek, geçecek. on yıllar sonra bir bakmışız takımda yeni mariano'lar, fernando'lar, pandev'ler, stancu'lar var. ve bir ton borç...

    renktaşlar, lütfen sabırlı olun. sonu iyi de olsa, kötü de olsa bırakın yazılsın bu hikaye. elimizde kalan en azından öğrenebildiğimiz "sabır" olur.

    edit: (bkz: 5 ekim 2019 gençlerbirliği galatasaray maçı) bugün bizzat takımı ve hocayı eleştiren biri olarak, "istifa" çağrısı yapanlara genel bir perspektiften bakmalıyız mesajıdır.
    eleştiri ile sabırsızlık bir değildir.
  • 7250
    sanırım birilerinin tapulu malı olan profil. adamların öyle bir "galatasaray taraftarı" tanımı var ki eğer siz o profile giremiyorsanız değilsiniz, olamazsınız.
    menfaat uğruna taraftarlık yapanlar hariç bu takımı çıkarsız seven herkes taraftardır. siz bu adamlardan destek isterken herkes taraftar ama iş adamın protesto hakkını kullanmasına gelince "yok, olmaz, bunu yaparsan taraftar olamazsın" vs diye düşünmek saçma geliyor. adamların nasıl ve ne zaman protesto edeceğine karışmak da mantıklı gelmiyor. zira şiddet içermeyen, küfür, hakaret vs yoksa protestoda da sıkıntı yoktur.
    hele de bazi entrylere göre hiç taraftar değiliz. zira hiç sabır göstermiyor muşuz, sezon ortasında teknik direktörün gitmesini istiyormuşuz, sahada bazi oyunculari istemiyormusuz bla bla bla. tmm amk bir tek siz gerçek taraftarsınız diğerleri tu kaka.
    son olarak her b.ku da taraftarın üstüne atmayın amk. b.k gibi oyunculari taraftar mı oynatiyor? bu çapsızların formunun kotu olmasi da taraftara mi ait ? sahada eli belinde yuruyen, surekli pas hatalari yapan, kafasi baska yerde olan,ruhsuz oyuncularin oynamasina itiraz da mi edilmesin ? neyse daha cok sey yazilir da gerek yok.
App Store'dan indirin Google Play'den alın