• 15
    evet satamıyoruz, almanya’da da dortmund çok iyi oyuncu satıyor ama şampiyon hep bayern münih oluyor.
    fenerbahçe hep oyuncu satsın, şampiyon hep biz olalım.
    bide bu kadar oyuncu satmalarına rağmen borçları bizim iki katımız ve sponsorlukları da kısmen suni.
    işim gücüm yok fenerbahçe’nin oyuncu satmasına mı imreneceğim.
    maksat kaça sattığın değil, sattığını nasıl kullandığın.
    bir marcao’yu 12’ye sattık, o parayla abdulkerim bardakçı, lucas torreira ve sergio oliveira çektik.
    onlar kim min jae’yi 18’e sattılar ve samet, luan peres ve gustavo’ya 12 milyon euro ödediler.
    ve hala stoper arıyorlar.
    arda’dan 20 kazandılar, 15 milyon eurosu 37 yaşındaki dzeko’ya gidecek.
    bide ellerinde geçen sene para verip aldıkları batshuayi var.
    bu liste böyle uzar gider.
  • 6
    olaylara sürekli negatif yanından bakan insanlardan ben cidden daraldım. şimdiye kadar entry giren kimseye bir yanıt değildir yazdıklarım genel olarak bir serzeniş olacak benimkisi.

    fenerbahçe çok iyi oyuncu satıyor. iyi tamam öyle olsun ama bana ne ?
    7.5 milyar borcu var ve 4 şampiyonluk gerimde.
    gidin sorun x bir fb taraftarına 7.5 milyar borç ve 4 şampiyonluk geride olmanın verdiği acıyı kapatıyor muymuş o iyi oyuncu satmak.

    real madrid, bayern münich, manchaster city'nin birinci önceliği oyuncu satmak mıdır ? ya da fenerbahçe kuruluş amacı oyuncu satmak da ondan mı 4-5 sene iyi gelir sağladılar ?

    bizim taraftara gelince özellikle yeni nesil herşey bir arada olsun hemen olsun şimdi olsun tam istediğimiz gibi olsun istiyor. boey'yi geçen sene bu dönemler çarmıha geriyordu taraftar göbeği var diye, abdulkerim bardakçı ilk maçlarında taşlanacaktı neredeyse, oliviere'ya çok para alıyor yeaa diye sosyal medya tacizleri başlamış, iki gün önce bir hazırlık maçı kaybettik diye altyapıyı kapattırdınız kulübe ama oyuncu satamıyoruz.

    bu iş olacaksa bile yavaş yavaş olacak.senin hayatında her nane parmağını şıklatınca oluyor ya hani bu öyle olmuyor işte. bir ağ oluşturman bir algı oluşturman vs gerekiyor özellikle emin'e 6 milyon verdiklerinde olmazzzz 15'den aşağı veren ihanet eder demekle olmuyor, dün sövdüğün berkan'a 5 milyon teklif gelince 10'dan aşağı vermem demekle olmuyor...

    neyse işte bunlar kolay işler değil hem yarışmacı takım ol hem oyuncu sat gelir kazan hem taraftarı memnun et allah sabır versin gerçekten.

    ekleme : yahu hala ne algısı yeaa, komplo teorisyenisiniz yeaa diyerek türk siyasi hayatından örnekler veriyorlar. metnin içinde geçen algı zamanla “galatasaray oyuncusunun bedeli x milyon euro’dan başlar “ algısı oluşturmalısın demek istiyor. buna bile açıklama yapıyoruz nedim şenerlere.
  • 2
    algı olmayan gerçeklik. satamıyoruz işte. nelsson'un şimdiye çoktan gitmiş olması lazımdı. kopenhag'da takip edilen bir oyuncuydu zaten bize geldi iyi bir avrupa sezonu geçirdi, şimdide çok iyi bir lig sezonu geçirdi belki yine gidecek ama şu ana kadar bu satışı halletmiş olmamız gerekirdi. millet çin'e arabistan'a rezil rüsva topçularını iyi paralara kakalarken biz gol kralı gomis ve podolski'yi sudan ucuza gönderdik. iyi satışlarımız yok mu var ama daha fazla olması lazım. bu kulüp oyuncu satarak çarkı döndürmek zorunda. biz bayern münih veya real madrid değiliz ki kadroyu koruyalım sürekli transfer yapalım sivrilen oyuncuları toplayalım. örnek almamız gereken iki kulüp var biri ajax diğeri de benfica. bunun içinde oyuncu satışı yapabilmen, hem potansiyelli oyuncuları katman hem de yanları kaliteli oyuncular eklemen lazım. bu şekilde dönecek bu kulüp biz zengin bir takım değiliz. ülkenin durumu, ekonomisi ortada. mecburuz satış yapmaya ve henüz becerebilmiş değiliz.
  • 31
    yeniden, tekrar, başka başka başlıklarda, köpürtülüp köpürtülüp sonra gene temelsiz ve dayanaksız olarak açılan konu.

    (bkz: galatasaray'ın yüksek fiyata oyuncu satamaması/#3662168)

    (bkz: galatasaray'ın futbolcu satışı/@derwall119)

    (bkz: #3661403)

    ama yeter artık.

    adminden rica ediyorum. nüanslar olsa da konu aynı, serzeniş aynı, niyet aynı. lütfen önlem alınız, başlık ve konu tekrarı/istismarı devam ediyor.

    bu işi yapanların bir kısmı, futbolcu menajer uzantıları. galatasaray’dan yağlı ballı nemalar/komisyonlar kesilince, akılları sıra yumuşak karnından vuruyorlar. kullanılan terminolojiden anlaşılıyor zaten. kulüp içi haber alma kaynakları biten spor medyacıları ve rakip takım uzantıları bir başka grup.

    feneri ve ali koçu örnek gösterenleri direk kaale almıyorum artık.

    benim sesleneceğim grup sanal futbol menajer oynayıp bu konuda yazan taraftarlar:

    birincisi; kulüp yönetimi bir sanal oyun değil. futbolcu alım/satımı ile ilgili kamuoyunun bilmediği bir sürü finansal, hukuksal, beşeri, politik, sportif, sosyal durumlar/şartlar var. bilemezler de, bilmeyecekler de. yapılan yorumlar sadece kamuoyuna açık çok az bilgi üstünden yapılıyor.

    ikinci konu, alınan/satılan eşya değil, insan. sanal menajerlik oyununda mal gibi oradan oraya satarsın ama gerçek hayatta o iş öyle değil. futbolcu istemezse, hiçbir işlem yapılmaz. üstelikte insan dediğin sürekli değişkenlik barındırıyor. bugün başka, yarın başka

    üçüncü konu, almayı/satmayı şu anki galatasaray’ın başında bulunanlardan daha iyi bilemezsiniz. başkan dursun özbek, maliye/finans eğitimli, kendi kurup bu hale getirdiği bir sürü otelleri olan başarılı bir işadamı. galatasaray ileri gelenleri tarafından mali işleri toparlaması için önerilen isimdir. yani muhasebeci taraftar deniyorya, işte bizimki gerçekten muhasebeci başkan. erdem timur’a gelecek olursak, 40 yaşına gelmeden yüzlerce milyon dolarlık konut inşaatı ağırlıklı bir inşaat devi yaratmış insan.

    iddianız odur ki siz bu oyuncu alım/satımını yani ticareti özbek ve timur’dan daha iyi yaparsınız. o zaman kendinizi internet karşısında futbolla kısıtlamayın. atılın ticaret hayatına, bir sanayi/inşaat/turizm vs devi yaratın. halep oradaysa, arşın burada.

    son olarak da futbolun kendisinden zevk alın. sanal oyuncu satış/alış farkından veya tutturduğunuz bahis kuponundan değil.
  • 5
    performansı düşen her oyuncusunun sosyal medya hesaplarına küfür kıyametle baskın yapan yüz binlerce taraftara sahip bir kulüp olmanın doğal sonucudur. galatasaray’da çok az sayıda oyuncunun ikinci şansı oldu. genel eğilim her oyuncuyu ilk hatasında yemek üzerine. hatta bunun “vasata tahammülü olmama” durumu olarak pazarlandığı bir ortam (ki bir noktada doğrudur, faydaları da vardır) var. ama oyuncu satışı konusunda da zarar yazdığı ortada.
  • 9
    fenerbahçe, ali koç başkan olduktan sonra:

    vedat muriqi=21
    arda güler=20
    kim min-jae=18
    eljif elmas=16
    josef de souza=12
    ve giuliano'yu 10 milyon euro'ya satmışlar.

    yani çift haneli tam 6 satış yapmışlar ve bu satışlardan toplamda 97 milyon euro kaldırmışlar. kulübün rekor satışlarının ilk 5'inin 4'ü ali koç döneminde gerçekleşmiş. bu 5 yıllık dönemde de fenerbahçe'nin sadece türkiye kupası başarısı var. avrupa'da da en büyük başarısı avrupa liginde son 16'ya kalmaları.

    peki galatasaray'ın rekor satışlarına bakalım:

    aslında bakmaya gerek yok çünkü günümüze en yakın rekor satışımızı geçen sene marcao'yu kap açıklamasına göre 15'e satarak yapmışız. rekor satışlarımızın ilk 10'unda arda turan, abdulkader keita, hakan şükür gibi isimler var ve tarihimizde 20+'ya sattığımız oyuncu yok düşünün!

    hal böyleyken maalesef ki oyuncu satmada çok başarısız olduğumuz su götürmez bir gerçektir. evet, fenerbahçe çok yüksek meblağlara satış yapmasına rağmen başarısız oluyor ama işte onları ayakta tutan budur. ne anlatmaya çalıştığımı şöyle örneklendireyim:

    yayın gelirleri:
    galatasaray=193 milyon 791 bin lira
    fenerbahçe= 172 milyon 796 bin lira

    şampiyon olmamıza rağmen fenerbahçe'den sadece 750 bin euro fazla almışız. peki bizim için belirleyici etken ne olacak? tabi ki de şampiyonlar ligi.
    eğer biz şampiyonlar ligine katılım sağlarsak, ortalama 30 milyon euro'luk bir gelir elde edeceğiz.
    peki şampiyonlar ligine gidemeyen fenerbahçe ne yaptı? 20'ye arda'yı, 6'ya bruma'yı, 4'e de de berisha'yı satarak 30 milyon euro elde etti.

    bak işte durum dengelendi. üstüne bide, her zaman şampiyonlar ligine gidemediğimiz için bu gelirleri kazanamıyoruz. fenerbahçe ise tam tersi, neredeyse her yıl 20 milyona oyuncu satıyor. şampiyon olamayan ve avrupa'da da dişe dokunur herhangi bir başarı sağlayamayan fenerbahçe'nin tepetaklak olmasını engelleyen şeydir bu satışlar.

    aslında olaya şöyle bakalım:

    şampiyon olan ama oyuncu satışı yapamayan bir galatasaray,
    şampiyon olamayan ama oyuncu satışı yapmada başarılı bir fenerbahçe var. oyuncuları ve şampiyon takımın ismini değiştirelim. yani galatasaray'ın oyuncuları fenerbahçe'de oynasın ve fenerbahçe şampiyon olsun diyelim. bu durumda boey, nelsson, torreira, kerem gibi oyuncuları kaça okuturlar? ben söyleyeyim, her birinden en az 20 koparırlardı. hadi bununla ikna olmadığınızı varsayayım. demiştim ya rolleri değiştirdik diye. hah işte fenerbahçe topçuları galatasaray'da forma giyse ve bizde ligi 2. bitirseydik, arda'yı kaça satardık? ya da kadro dışı bıraktığımız bruma'yı 6.5'a satabilir miydik? cevap bence basit.

    tabi bu durumun ortaya çıkmasında medyanın rolü de çok büyük. galatasaray'ın oyuncularına düşman gözüyle bakılırken, fenerbahçe'nin topçuları hep evlat kontenjanına alınıyor. vakti zamanında 18 yaşlarındaki arda turan'a her türlü çirkefliği yapan medya, 18 yaşındaki arda güler'i ise öv öv bitiremedi. bizdeki kerem'e sürekli kavgacı, gergin imajı çizdiriyorlar, ferdi kadıoğlu'na ise hırslı bir iyi aile çocuğu!
    bir yandan görsel ve yazılı basında lehine haber yapılan fenerbahçe,
    bir yandan da aleyhine sürekli haber yapılan bir galatasaray...
    yani işin pr kısmı da çok önemli ve maalesef ki burada da başarısızız.

    malum şahsın oyuncu satmada ki manipülasyonlarına da girmek isterdim ama konu baya uzardı. o yüzden bunu başka bir başlığa yazarım.*

    sözün kısası, algı değil gerçekliktir.
  • 29
    emre kılınç - pd : 2.80 mil. € - bedava samsunspor'a verildi.
    taylan antalyalı - pd : 2.30 mil. € - bedavaya samsunspor'a kiralandı.
    alexandru cicaldau - pd : €5.00m - bedavaya konyaspor'a kiralandı.

    yukarıdaki 3 futbolcuyu severiz-sevmeyiz, beğeniriz-beğenmeyiz orası ayrı ama üç oyuncudan bir 500 bin euro kiralama bedelleriyle falan kazanmak gerekirdi.
    kasaya 100 bin euro bile girmedi, umarım maaşlarının tamamını kiraladığımız veya gönderdiğimiz yerler ödemiştir.

    senin beğenmediğin oyuncuya neden para versinler demeyin sakın, transfer böyle bir şey zaten.
    biz de gidip takımından oyuncu getirirken, aldığımız takım o oyuncuyu elden çıkarmaya çalıştığı için alabiliyoruz.

    galatasaray'ı 500 bin euro mu kurtaracak diye de düşünmeyelim, 500 bin euro dediğin para şu an için muhammed kerem aktürkoğlu'nun yarı maaşı falan ediyor.

    ve son olarak yarın bir gün bir hakem hatası sonrası yine çıkıp bu kulüpler bize saldıracaklar ama malum takıma ses çıkaramayacaklar bunu da şimdiden yazıyım.

    umarım bundan sonra vedalaşırken biraz kasaya para koyabiliriz, umursamayan çoktur ama bu durum beni gerçekten üzüyor artık.
  • 10
    son 10-15 sene içinde bakalım bir,
    ndiaye, garry rodrigues olduğundan fazlasına sattık burası tamam.

    keita dönemine göre kötü fiyata gitmedi.
    ozan kabak 6 ayda 11-12 getirdi.
    arda turan o dönem için iyi denebilir aslında daha yüksek olabilirdi.
    bruma iyi ama karı azdı.

    marcao son senesi kaldığımız için eli mahkum o fiyata gitti.

    rakiplerde ise yusuf yazıcı, cenk, arda güler 20 ve üzeri var.*
    fener öyle ya da böyle elif, vedat, kim min jae alabileceğini maksimum aldı.

    rıdvan ve tosic’i bile 5-6ya mı ne sattılar.

    biz şampiyon kadrolardan hiç satabilecek oyunculara sahip olamadık.

    ama şu farkımız var olumlu artık, maaş kısmını iyi düzenliyoruz rakiplere ve eskiye göre.

    enseyi karartmaya gerek yok ama daha iyisini yapabiliriz.
  • 28
    daha birkaç gün önce taylan'in adi hem malup manipülatif sitede hem de medya da mls takımlarıyla anılıyordu. hadi mls'i geçtim; ankaragücü'nde fena bir sezon geçirmedi ve ligden de talipleri vardı. sonuç; samsunspor'a bedelsiz kiralandı. yahu 200-300 bin euro olsa da nasıl satılamıyor? hadi 50 bin euro olsun, yeter ki olsun!
    algı değil gerçekliktir.
  • 25
    algı olmayan buz gibi gerçekliktir. yazarlarımız bu konu hakkında bir husus hariç bütün konulara değinmiş, ona da ben değineyim.

    sattığın oyuncuların kariyerleri ne yönde gitti? adam senden oyuncu almak için neden yüksek meblağlar versin? bu referansı nereden alıyor?

    badou ndiaye adlı oyuncuyu 16 milyon euro’ya sattıktan sonra o oyuncu 4 takıma kiralık veriliyor, sonra iki farklı takıma bedelsiz gidiyor. avrupa piyasasındaki her takımın çöp çektiği adamı kakalamışsın, hiçbir fayda alamamışlar. büyük eksi.

    ozan kabak kardeşimiz senden 11’e gittikten sonra 15’e transfer yapıyor. oraya buraya kiralandıktan sonra 15’i gören adam geçen yaz 7’ye transfer oldu. net değer kaybı.

    marcao 12+3 milyon euro’ya gitti. 9 maç oynanabildiği için performansını değerlendiremeyiz. sezonun çoğunu sakat geçirmesi bizim için kötü oldu.

    geçelim karşı kulübe. kulübe illegal para girişi için yükseltilen bedeller, oyuncu pazarlamada etkinlikleri vs. birçok neden sayabiliriz. sattığı oyuncuların performansını değerlendirelim bir de.

    vedat muriqiyi 17’ye sattılar, oyuncu ilk 2 sene yetersiz kalırken bu sene atlama yaptı ve oralarda kalıcı oldu. değer kaybı yok.

    eljif elmas’ı 16’ya satmışlar değeri daha yükselmiş görünüyor. rotasyon falan oynamış, skor katkısı da vermiş.

    kim min jea’yi 18’e alan napoli 60’a bayern’e satacak. büyük yükseliş.

    senin avrupa’ya sattığın adamlar kendi değerini bile koruyamazken adamların sattıkları öyle ya da böyle tutunabilmiş. hele ki min jea’nin o satışı gözleri bu tarafa çevirir bundan sonra. avrupalı koca bir şirket gibi yönetilen kulüpler sosyal medyada 3-5 ergen ne demiş diye oyuncu değerlendirmez. adamlar oyuncuyu takip eder, scoutinge bakar, en sonunda kulübün avrupa’da yaptığı alışverişe bakar. bu konuda sattığın adamlar seviye yükseltecek kadar başarılı olamamışsa tottenham da nelsson’a 25 vermeyi düşünürken oturur bir daha düşünür.
  • 12
    en büyük sebeplerinden biri çok sık yönetim değişmesidir. fenerbahçe'yi ele alırsak yönetimin yakın olduğu menajer grubu ve ilişkilerin sağlam olduğu bir pazar (italya) var. bu da 3 taraflı bir alışverişte karşılıklı güven ortamı (birlikte iş yapma alışkanlığı) oluşturuyor. arda güler'i tenzih ediyorum, çocuk potansiyelininin yanında kuş kadar sayılabilecek bir çıkış maddesine sahipti ve çıktı. galatasaray'da yönetimler değiştikçe transfer için bağlantı kurulan aracılar da değişiyor bu da bazı köprülerin sıfırdan inşa edilmesine sebep oluyor.
  • 30
    maalesef algi degil son yillarin gercegidir. bana gore bu olay yillarin yanlis transfer politikasi ile bu hale geldi. vasat oyunculara yatirimlar yapildi, kullanmadigimiz ya da ileride kadroya sokmayi dusundugumuz oyunculari hep yanlis takimlara kiraya verdik ve daha da geriye gitmelerine sebep olduk. gunumuzde de bu bu sekilde devam ediyor. 25 ustu ve vasat seviyedeki ya da bir tik ustu oyunculari maasindan kurtulmak icin (ya da bir kismindan) bedavaya kiraya gondermek hele hele anadolu takimlarina cok sacma maalesef. elden cikartmak istedigimiz oyunculari pazarlamayi acilen ogrenmemiz gerekiyor. umarim mevcut yonetimimiz bunu da becerebilecek konuma gelir.
  • 22
    galatasaray tarihinde sadece 5 futbolcudan 10 milyon euronun üzerinde para kazanmış. bu isimler ndiaye, bruma, arda turan, marcao ve ozan kabak. 2 tanesi altyapı oyuncumuz. iyi paralara futbolcu satamadığımız bir algı değil, gerçek. bunu kırmak için geri dönüşümü olan, son kontratsız genç ve potansiyelli isimlere yönelmemiz gerek. örneğin nelsson. her türlü 10'un üzerinde transfer yapar, varsın 20'ye gitmesin 18'e gitsin. maksimum kazancımız 16 milyon euro olmuş zaten şimdiye kadar. mevcut takımımızda 10 milyon euro ve üzeri bonservis getirebilecek 5 futbolcu var bence (zaniolo, kerem, boey, nelsson, torreira) ve bu oldukça iyi bir rakam. bunların sayısını ne kadar arttırır isek o kadar iyi.
  • 8
    gerçektir. oyuncu satıyoruz ama asla tam değerini bulduramiyoruz. vedat muriç fenerbahçe'den gittikten sonra ne yaptı mesela? ya da cenk tosun beşiktaş'tan rekor ücrete transfer olduktan sonra ne yaptı?

    bakın türkiye'den giden oyuncu asla avrupa'dan giden oyuncu kadar bonservis getirmiyor bunda hemfikiriz ancak suyun karşı yakası nasıl bu kadar başarısızlığa rağmen oyuncularını ederinden daha yüksek fiyatlara satıyor. ali koç temiz bir adam değil, illegal para girişi için bir şeyler yaptığı kesin ancak her transferi de böyle yaptıkları düşüncesi gerçek dışı.

    misal marcao gittiği yerde sakatlıktan kurtulamadı evet ama giderken en az 25 milyon bedelle gitmeliydi. fenerbahçe'de o performansı gösterse 20 milyondan aşağı gitmezdi, biz 15-16 milyon civarına verdik.

    bu menejerlik oyunu değil farkındayım, oyuncunun gitmek istemesi, kulübün satışa acil ihtiyaç duyması vs gibi birçok etken var ancak yine de satış işinde bariz bir sıkıntımız var gibi görünüyor

    ya bizim yoneticilerimiz çok temiz çalışıyor, rakibin ise yoneticileri her transferde şike yapıyor, ya da biz pazarlama olarak bir şeyleri eksik yapıyoruz.

    bugün nelsson- boey ikilisinden (ikisi de en az bir sezon daha satilmamali bence) en az 45 milyon para kazanmamız lazım normal şartlarda. bu parayı gerçekten kazanırsak sasiririm ve bu bir ilk olur. ancak fener sahada bizim kadar başarılı olsa, geçen sezon nelsson boey ikilisi bu performansı fenerde gösterip takımı şampiyon yapmış olsalar şu an tertemiz 45 milyonu sayıyorlardı kulüp binasında.
  • 13
    şımarık galatasaray taraftarı kendine çeki düzen vermediği sürece algı olarak değil gerçek olarak kalacak durum.

    taraftar saç ayaklarından sadece bir tanesi bunun ama adamlar en dandik tooçularını bile yerli puyol bilmem ne vs. diyerek sosyal medya çaçığında yaşadığımız şu dönem de parlatıyor. pazarlama vitrin kısmın da ciddi artısı olduğunu düşünüyorum.

    bizde rekor gol kıran diagne gomisi bile göme göme bitiremeyip çöp/bidon ilan etmeye devam edelim ki harika satışlar yapmaya devam edebilelim.
  • 17
    türk siyasi tarihinin son yirmi yılının etkileri ve değişimleri futbola da ister istemez yansıyor. şu algı, bu oyun, o komplo. galatasaraylı bir futbolcu eleştirilir, "oyuna gelmeyin". bir karar hakkında değerlendirme yapılır, "fenerlilerin algısından etkileniyorsunuz". bir tespit yapılır, "komplo kuruluyor bize".
    nefret ediyorum bu durumdan. hepimizin iki gözü iki kulağı var. idrak etme, değerlendirme, analiz yapma becerisi var. bir galatasaray taraftarı galatasaray'ın futbolcu satışı konusunda yetersiz kaldığını yazıyorsa, bugüne kadarki örnekler ve yaşananlar doğrultusunda kendi değerlendirmesini ortaya koyuyordur. algı malgı, komplo momplo yok. bir galatasaray taraftarı takımda yer alan bir futbolcuyu eleştiriyorsa, futbolun evrensel doğruları doğrultusunda eksiklikleri dile getiririyordur. fenerlilerin ekmeğine falan yağ sürdüğü yok yani kimsenin. algı falan yok. şahsi doğrular var ve bu doğrular ışığında yapılan değerlendirmeler, varılan sonuçlar var. iyi'ye iyi, kötü'ye kötü demek var.
    katılmadığınız her yorum, her değerlendirme hakkında "algıların etkisinde kalmayın", "fenerlilerin tuzağına düşmeyin" vs. gibi insanların iradesini ve zekasını küçümseyen eleştirilerde bulunmayın artık. bir yorumu veya bir değerlendirmeyi sert bulmak, maksadını aştığını düşünmek bir haktır. ama saygı duymayı da öğrenmek ve insanlara salak muamelesi yapmamak gerekir.
  • 18
    birazcık da galatasaray taraftarının sebep olduğu durum. en ufak bir şeyde kapıyı 20 den açıyorlar. sacha boey mesela bu adama kimse 20 ve üzeri vermez. bizde göreceği en fazla 18 falan. ama bugün 18'e versek taraftar ayaklanır. zamanında marcao için olmuştu aynı muhabbet, üstelik yerden yere vurduğum mustafa cengiz yönetimi döneminde olmuştu ve onlar savunmak durumunda kalmışım. çünkü marcao'ya kimsenin 20 vermeyeceği belliydi ki sonraki sene avrupada çok iyi performans gösterdi yine vermediler.

    taraftar istiyor herkesi yüksek yüksek satalım, çünkü fener satıyor. çünkü zamanında beşiktaş sattı. bunun bir bedeli var arkadaşlar. 15 lik topçuyu 25 e sattırabilirsin ama bu gelen paranın 10-15 milyonluk kısmını bunu sağlayan menajerin isteği doğrultusunda kullanırsın bu sefer. beşiktaş'ın 8 milyonluk cenk'i 24 e satınca transfer politikasına hiç uymayan alvaro negredo ve pepe alması bundandı. ali koç'un yaptığı falette, berisha, oostevolde, meyer falan transferlerinin sebebi de aşağı yukarı bu.
App Store'dan indirin Google Play'den alın