(bkz:
galatasaray futbol takımı/#2731500)
testi kırılmadan yazmıştım. bunu hepimiz görüyoruz. takım oynamıyor. bu oynamamanin üzerine de biz selçuk inanli, marianolu rezillikler ekleyince hepten boku çıkıyor.
16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçında bu olumsuzlukların hepsine ragmen o penaltıyı atsak maçı almıştık. ancak hali sahaya gelse ağzını yüzünü yamultacagim büyük kaptan selçuk ota boka atladığı gibi o penaltıya da atladı ve pic etti. arkasından kırmızı kart falan zaten malumunuz. şimdi her sey bir yana hadi bunlar oldu, ikinci devre o eli belinde selçuk neden oyunda kalıyor. akhisarla beraber son iki resmî maçımızda neden bu adam 90 dakika forma giydi. donk hazırlık maçlarında napti diyen arkadaşlara net iki sorum var, birincisi selçuk hazırlık maçlarında napti? ikincisi selcuk son dort sezonda napti?
kimse kusura bakmasın, her sey ortada, bu takım geçen sene de oynamıyordu, bu sene de oynamıyor, biz inat ettiğimiz sürece de oynamayacak. artik sapkayi onumuze koyup düşünmenin vakti geldi. kimseye düşmanlık falan yapmıyorum, iktidar yalakası ağzıyla birbirimize bok atmayalım, biz galatasaray taraftarıyız, arkasından oyunlar oynanan yönetimimizi koltukta da tutarız, kulübün ırzına geçen sözde başkanı koltuktan da indiririz, ligin en kritik haftasında boktan bi mağlubiyet alan takımımızı gecenin bir vakti havaalanında karşılayıp şampiyon olsun diye moral de veririz, yanlış yapan teknik direktörümüzü de yanlış yaptığı noktada eleştiririz, doğru düzgün oynamayan oyuncuya da tepki gösteririz, iyi oynayan oyuncumuzu da bağrımıza basarız. bizi fikri hür vicdani bir yapan ve diğer takım taraftarlarından ayıran budur.
bizler artik sahada bir oyun görmek istiyoruz. 2011-2012 sezonunun süper finalinde arenada fenere 1-2 yenildiğimiz maçtan sonra kimse burda tepki göstermiyordu. derbi olmasina ragmen, sampiyonlugu zora sokmasina ragmen şanssızlık dedik geçtik, neden? cunku takim canavar gibi top oynamisti, sayısız pozisyon bulup yararlanamamisti, biz de fenerlilere siz şimdi arenada galibiyeti kutlayın, biz saracoglunda şampiyonluğu kutlayacağız demiştik ve öyle de olmuştu. çünkü takimin bir karakteri vardi, mücadele ediyordu, gerçekten futbol oynuyordu. bir de dün akşamki rezilliğe bakın. söyleyecek söz yok maalesef.
bu noktada hocanın herhangi bir bahanesi yok, olmamalı. yaklaşık 1.5 sezondur takimin başında, kendi takimi degildi ama 4 transfer donemi geçti, istediği takviyelerin çoğu yapıldı, son iki sezonun şampiyonu kadro genel itibariyle iskelet olarak korunup üstüne eklemeler yapıldı. mükemmel bir takım degil tabiki ama gayet ligin üstünde bir takım. bu gerçeklerin ışığında bizim artik sahada bir şeyler görmemiz gerekiyor, iyiye doğru bir evrilme olmalı. inattan vazgeçilmeli.
tek maçlık bir değerlendirme degil bu, entrynin başında da yazdığım gibi bu durumu birkaç gün önce yazdim çünkü gayet ortadaydi her sey. bu oyunla kadro farkindan dolayi iteleye iteleye sampiyon oluruz belki ama nihai hedefimiz olan avrupada bir iki beraberlikten ya da galibiyetten oteye gidemeyiz. derdimiz tabiki bu sezon avrupada kupa almak degil ama en azindan bir üst turu görmek olmalı, tecrube kazanmaliyiz, adim.adim.gitmeliyiz, ama biz bu oyunla o üst turu zor görürüz.
kızmayın eleştirenlere, ancak bu eleştiriler sayesinde takim bir yerlere gelecek. bu tepkiler hocayı da oyuncuları da kendine getirecek. galatasaray her zaman sahaya kazanmak için çıkar, herhangi bir takıma herhangi bir yerde de yenilebilir, futbolun icinde olan olağan şeylerdir bunlar, ama galatasaray lige yeni cıkmış bir takimim karşısında bu kadar silik oynayamaz, bu kadar mücadeleden kaçamaz.
umarım düzelir her sey. güzel günler görürüz
