• 301
    yıllık 55 milyon euro maaş bütçesi sınırlaması getirildiği konuşuluyor. eğer doğruysa bizi biraz zorlayacak gibi. çünkü şu an için mevcut futbolculara ödeyeceğimiz rakam 40 milyon euro civarı.

    personel maaşlarının buraya dahil olmamasını ümit ediyorum. eğer onlar da dahilse zaten eksilmeden başka bir futbolcu almamız imkansız gözüküyor. (bonservissiz olsa bile)
  • 302
    bize hangi yaptırımı getirdiklerini bilmesem de, hepsinin bizim yararımıza olduğunu düşünüyorum. bizim tek amacımız önümüzdeki 3-4 yıl sadece şampiyon olup şampiyonlar ligine katılmak olmalıdır. şampiyonlar liginde ikinci tur veya çeyrek finali görmek tabii ki güzel ama lig şampiyonluğu hedefinden uzaklaşmamak bizim için en gerçekçi hedef olmalıdır. ne demek istediğimi bu entry'de yazmıştım.
    (bkz: #2436529)
  • 303
    başıma bir şey gelmeyecekse, basında adı geçen yaptırımların hoşuma gittiği kural.

    neydi onlar?

    sattığın kadar oyuncu al.

    maaş bütçesi 50-55 milyon euro.

    uefa listesine 21 oyuncu ekleme.

    burada son maddede eklediğim 21 oyuncu sınırlamasını bir tarafa bırakacaksak, diğer iki madde gayet iyi ve aslında kulübün istikbali için zaten bizim yapmamız gereken şeyler olarak görülüyor nazarımda.* senelerdir tarıklar, yektalar, endoğanlar, çağlarlar falan derken heba ettik kendimizi. gereksiz oyunculara verilen bir kamyon dolusu para israfı, öte yandan bunların kulüplerine bir o kadar bonservis bedelleri derken kulüp dünya kadar borç yaptı. belki bu zoraki yaptırımlarla doğru yolu bulabiliriz. aksi takdirde böyle bir şey olmasa, eninde sonunda yine saçma sapan adamlara milli piyango ikramiyesi vermiş olacağız.

    şöyle düşünmekte fayda var; tarıklara, şunlara bunlara aptal saptal sözleşmeler yapmak yerine, transferde elimizi sıkı tutalım, oyuncuyu inciğine cinciğine kadar araştırıp, bizim için fiyat performans oranında en iyi tercihi transfer edelim. yarın öbür gün hem kafamız ağrımaz, hem de iyi bir fiyata potansiyeli iyi bir oyuncu alma ihtimalimiz olur.

    zaten bu konuda fatih hoca ve ekibine güveniyorum. bence yıldız transferi bir tarafa, hiç ismi cismi duyulmamış adamlar getirecekler ve beklentileri karşılamak bir tarafa dursun, takımın en kritik oyuncuları olacaklar. sanıyorum bu herkes için, hem takım, hem de taraftar için en iyisi olacaktır.

    geçtiğimiz transfer dönemlerine göre sakin kalmamızın sebebi de bu bence. elimiz kolumuz bağlı, mecburen bütçemize göre en iyi hamleyi yapmak zorundayız. yani en iyi tercih için en doğru zaman ve hamle şansını bekliyor olabiliriz.

    scout ekibi ve teknik ekibimiz bari bu sene doğru atışta bulunsun diye umalım.
  • 306
    önümüzdeki günlerde ffp cezası şampiyonlar liginden men edilmeye dönüşürse galatasaray'a bir karşı dava hakkı doğmaz mı? neticesinde bu adamlar bizi şampiyonlar ligine resmi olarak davet etiler ve biz buna göre hareket ettik. harcamalarımızı buna göre yaptık. buna göre sponsorluk anlaşmaları konuştuk. kadro planlamamızı buna göre yaptık.

    birkaç örnek maddeyle zararlarımızı detaylandırayım;

    +donk'un sözleşmesi; 4 milyon euro,
    +nagatomo bonservis + sözleşmesi; 6,5 milyon euro,
    +muğdat'ın sözleşmesi; 800 bin euro
    +şampiyonlar ligine gideceğimiz için reddettiğimiz transfer tekliflerinden bir-ikisini de sıkıştırın araya 10-12 milyon euro.
    +şampiyonlar ligine gideceğimizi hesaplayarak hareket etmemizin doğurduğu yanlış kadro planlaması; 10 milyon euro
    +şampiyonlar ligine yönelik yaptığımız sponsorluk anlaşmalarının iptali ve bundan doğan zararlarımız; 4 milyon euro

    böyle maddeler ekleyin açın bir dava donlarına kadar alırsınız. sokmuşum şampiyonlar ligine. galatasaray yönetimi bu durumu finansal fırsata çevirecek akla sahip. şunu yapın ve taraftar sizi nasıl sahipleniyor görün.
  • 308
    iki kurum veya iki kuruluş arasında bir anlaşma (agreement) yapılmış ise bundan tek taraflı dönüş olamaz. olursa bunun ağır tazminat sonuçları olur.

    sözleşmeyi yapmışsınız, şampiyonlar ligine katılma belgesini göndermişsiniz buradan dönüş bütün hukuk düzenini altüst eder. ancak sözleşme ilkelerine uyulmaması halinde yine sözleşmede yer alan yaptırımları uygulayabilirsiniz.

    uefa'nın sözleşmeyi imzalamadan önce hukuk kuruluna danışmadığını kim iddia edebilir. ya da diğer bir ifade ile sözleşmeyi imzalayıp katılım belgesini göndermeden önce neden hukuk kuruluna danışılmamıştır. bütün bunlar göstermektedir ki uefa'nın incelemesi rutin bir incelemedir ve milan'ın itirazına örnek gösterilmiş olması nedeniyle usulen yapılmaktadır. aksi bütün anglosakson hukuk sisteminin çöküşü anlamına gelir.

    galatasaray borsaya açık bir şirkettir. uğrayabileceği zarar 150-200 milyon euro seviyelerinde olabilir ki bunun altından kalkmak da kolay olmayabilir. bu zararı ne milan ne de o kararı veren hakimler karşılayabilir. üstelik bunun ucunda cas da var.

    sözleşmenin açık ilkelerine uyulmaması halinde cas'dan yürütmeyi durdurma kararı rahatça alınabilecektir. ahde vefa ilkesi gereğince de dava kazanılabilecektir.

    sonuç olarak, uefa'nın milan'ın örnek göstermesine karşı usulen kendi içinde bir inceleme yaptığını düşünüyorum. ülkemizden işe müdafale edenlerin de heveslerinin kursağında kalacağından eminim.

    bekleyelim görelim.
  • 310
    uefa başkanı aleksander ceferin, 29 haziran 2018 günü yapılan mülakatta konuyla ilgili şu açıklamaları yapmış;

    --- alıntı ---
    "galatasaray'ın durumu sıkça yapılan bir uygulama"

    soru: galatasaray ile uefa arasında bir anlaşma yapıldı, biz konunun kapandığını düşündük, ancak ne oldu da bu dosya hukuk kuruluna gönderildi. bu ne anlama geliyor?

    ceferin: öncelikle şunu belirteyim özel dosyalarla ilgili yorum yapmıyorum. bunu yapmıyorum çünkü bağımsız bir komisyonumuz var. bir sorunla karşılaşıldığında onlar karar veriyor. ancak şunu da belirteyim, yönetmeliğimize göre hakem komisyonunun bazı durumlarda araştırma komisyonunun kararını düzeltme hakkı bulunuyor. ama bu illa olacak anlamına gelmiyor. bir şey değişecek anlamına da gelmiyor. aslında büyük bir anlam da yüklememek lazım, dosyaya bakacak ve bir revize gerekip gerekmediğine karar verecekler. bu çok sıra dışı bir olay değil, sıkça yapılan bir uygulama. başka bir kararın çıkacağı anlamına gelmez.

    soru: galatasaray için verilen karar devam ediyor değil mi? bir değişiklik yok?

    ceferin: bir kez daha söylüyorum. verilmiş bir karar hakkında yorum yapmayacağım. anlaşma aynı şekilde devam ediyor ve güncel. bunu biliyoruz çünkü hakem kurulu herhangi bir şey yapmadı ve değişiklik talep etmedi.

    "galatasaray ile ilgili anormal bir durum yok"

    soru: galatasaray'ın avrupa'dan men edilme ihtimali var mıydı? bu gündeme geldi mi?

    ceferin: tekrar ediyorum ben galatasaray hakkında konuşmuyorum. real madrid veya tottenham hakkında da konuşmuyorum. kararı veren bağımsız bir komite, verilen karar sizin zannettiğiniz kadar olağandışı değil. anormal bir durum yok.

    --- alıntı ---

    kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/...idere-sahip-40881844
  • 311
    mustafa cengiz'in açıklamalarındaki garip ifadeler ki kendi içerisinde de tutarsızlıklar göze çarpıyor; nedeniyle korkuluyor ama daha haftasonu uefa başkanının “galatasaray ile yapılan anlaşma devam ediyor. hakem kuruluna sevk rutin bir durum. bu değişecek anlamına gelmiyor. buna çok da anlam yüklememek gerek. hepsi bu.” açıklamaları çok yangınlı bir ortam olmayacağını göstermez mi?
  • 312
    uefa ceza verecekse verir öyle güveninirliğim sarsılır diye düşünmez bence. biraz klişe ama kendi organizasyonları avrupa'da bir sürü takım sırf bu organizasyona gitmek için şampiyon olmak istiyor. onun dışında mustafa cengiz'in açıklamaları men edilme ihtimalini arttırıyor sanki. sırf açıklamalar üzerinden konuşuyorum, 2 gün önce "rutin" deyip 2 gün sonra "men edilirsek dava açarız, kendi kafalarına sıkarlar" tarzı cümleler normal değil.
  • 313
    ortada yapılan bir anlaşma ve tarafların resmi olarak anlaşma hakkında duyurusu varken uefa'nın anlaşmayı bozup men cezası vermesi hem hukuken hem şeklen çok saçma olur. böyle bir durum yaşarsak maddi olarak çok ama çok büyük bir darbe yemiş oluruz. hiç bir şeye değil mete ikiz'in zamanında yaptığı açıklamalara sığınarak kötü bir durum yaşamayacağımıza inanmak istiyorum.
  • 314
    gelecek sezon için nasıl olur da galatasaray'ın önünü keserim çalışmasının sadece bir fragmanıdır. galatasaray ile uefa arasında yapılan anlaşmanın değişeceğini hiç sanmıyorum. galatasaray bitik durumda iken uefa bu toplara girmez. demek ki güzel yapılandırılmış bir mali tablo ve proje ile uefa ile görüşülmüş, ikna edilmiştir. uefa, galatasaray'ın kara kaşına kara gözüne göre kıyak geçecek bir kurum değildir. kafalarına yatmayan bir durum olsaydı gerekeni yapmaktan hiç ama hiç çekinmezlerdi. biz galatasarayız mastürbasyonu falan hiç yapmayın. eğer bazı takımlara kıyak geçilecekse bu biz olmayız. tek tek kulüp ismi sıralama gereği duymuyorum.

    burada kasılan algı bence galatasaray'ın yapacağı transferleri sabote etmek ve taraftarı galeyana getirmekten başka bir şey değil. bir nevi yakalanan sinerjiyi baltalamak istiyorlar. milan falan hikaye başkan belgelerle açık ve net şikayet var diyor. yerinde olsam bu işi yapanların hangi kulüpten olduğunu ismini cismini her şeyini açıklardım.
  • 316
    bana kalırsa, başkanın ilk yaptığı ''yok bişey olm ya'' açıklaması tamamen şuursuzca yapılmış, bir şokun ifadesi. hiç beklemiyorlardı böyle bir üst komisyona sevk hadisesini. tabi kim bekler herşey imzalanmış falan orası ayrı. daha sonra yapılan açıklama ise aslında yapılması gereken ön alma faaliyeti. yani uefa'ya anlaşmadan dönülürse bunun hukuki sonuçlarını biliyorsun hatırlatmasını yaptık. kısacası ilk gün yapmamız gerekeni biraz tehirli yapmış olduk hepsi bu.

    anlaşmadan dönme ihtimali elbette var, ama kulis yapıcan aga kulis yapıcan. sonuçta uefa ve tüm interneyşınıl yönetim organları böyle çalışıyor. 30 sene önce isviçreliler az yırtmadılar bir taraflarını biz çeyrek finale çıkmayalım diye hatırlatırım!
  • 317
    kulüpler arasındaki mali adaletsizlikleri ortadan kaldırmak için getirildiği söylenen fakat açık bir adaletsizlik yaratan fair play kuralları. bakacak olursak ben fransa ligi ile türkiye ligi arasında çok fazla bir kalite farkı göremiyorum. doğal şartlar altında yakın gelirlere sahip olmalıyız. arap takımı dediğimiz paris saint germain olağanüstü sponsor(!) gelirlerine rağmen bu kriterleri aştığında bile görüldüğü üzere ceza almıyor. (neymar ve mbappe transferlerine ödenen ve ödenecek paraları hala sağlayamadılar). ancak galatasaray olağanüstü harcamalar da yapmadan, sırf yanlış yönetimler dolayısıyla zarar etti diye men cezası ile karşı karşıya kalıyor. tam diyoruz kurtardık oldu bu iş, bu sefer üst komisyon karşımıza çıkıyor.
    bu açık adaletsizlikler giderilmeden ismine fair play yani "adil oyun" denmesi sadece riyakarlık olur.
  • 319
    uefa ile yapılan finansal fair play ile ilgili sözleşme nedeni ile aleyhimize bir karar çıkacağını düşünmüyorum. çünkü galatasaray içerisinde bulunduğu mali yapıyı olduğu gibi sunmuştur. bu konuda gerçekçi davranmış ve olası tüm olasılıkları belirtmiştir. ilgili kurumu kandırmamıştır. bu yüzden aleyhimize karar çıkması durumu olmamalı. ayrıca ali koç galatasaray'ın arkasında vurmak yerine futbol takımı ön elemelere hazırlanıp turu geçmeye çalışsın. yoksa bu olay dönüp dolaşıp kendisini vurur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın