resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 7151
    gidişine galatasaray için üzüldüğüm teknik direktör.

    galatasaray için.

    kendisini severim sayarım, her şey o varken olmuştur. en büyük başarılar onunla gelmiştir, itirazım yok. ama aslolan galatasaraydır derken kendisine ve takımına onca çile ve sıkıntıyı çektiren federasyon başkanına gidecekse bizi bırakıp, imzalamayacaksa sözleşmeyi kendi sonunu kendi hazırlamış demektir. bu kadar kozu bana verse ben de takımdan ayrılması adına karar veririm. üstelik hala bilmediğimiz onca olay da var.

    ayrılma şekli mi? tıpkı sevgilisinden ayrılmaya karar verip bir türlü söyleyemeyen ve sevgilisi ayrılsın diye uğraşan, ilgisiz davranan insan gibi. ne kadar ucuz bir benzetme ama benziyor değil mi?
  • 7152
    yeni sözleşmeyi imzalayacağından o kadar emindim ki, ihtimaller hakkında rahatca konusabiliyordum. hoca da gitmek isterse bizden galatasaray önüne bakmak zorunda diyordum bunları cok kolay seylermiş gibi diyordum cunku olmayacaktı ki o ihtimal hic. emindim bizi bırakmayacagından.

    şimdi ya sen yanaşmadın sözleşmeye, ya seni uzaklastırdılar umurumda değil. şimdi, sen olmayacaksın ya başımızda, geri düştüğümüz hiç bir maçta ben kenarda seni gördüğümdeki güveni göremeyeceğim ya, her dara düştüğümüzde yüreğimize sen umut serpmeyeceksin ya; işte benim umurumda olan sadece o. sensiz cıkacagız ya sahaya biz, işte böyle düzenin ta amınakoyım hocam.

    ne diyim ne söyliyim bilemiyorum, ağlayan fotoğraflarını görünce böğrüme öküz oturdu hocam. sen olmadıktan sonra sikiyim futbolu da, sana sahip cıkamayan bizi de, seni küstürenleri de. anladım ki seni sandıgımdan cok daha fazla seviyormusum ben.

    profesyonelliğin de amınakoyım.
  • 7153
    hiç bir zaman eleman olmadığından ve hiç bir kula da boyun eğmeyeceğinden;

    galatasaray'da faruk süren'le,
    fiorentina'da cecchi gori'yle,
    milan'da galliani'yle,
    galatasaray'da özhan canaydın'la,
    milli takım'da mahmut özgener'le,
    galatasaray'da ünal aysal'la,

    problem yaşamıştır ve sonucunda ayrılmak zorunda kalmış-bırakılmıştır. üstteki vedalardan bir tanesi bile gerçekleşmese dünya futbol tarihi çok farklı gelişirdi.

    allah kerim fatih terim...
  • 7154
    hakkını hiç bir zaman ödeyemeyeceğimiz imparator. gönderiliş şekli de hiç olmadı lakin sizi bilmem ama bizim yolumuza taş koyan, türk futbolunu pislik içinde bırakan bir federasyonun idaresindeki milli takım'a evet dediği anda kendisi benim için zaten bitmişti. ha sezon sonu ha sezon ortası farketmez.

    şimdi diyebilirsiniz üzerinde siyasi baskı vardı o vardı bu vardı vs... arkadaşım galatasaray türk'ün avrupa'ya ve haksızlıklara karşı baş kaldırısıdır. istediği kadar baskı olsun üzerinde aslolan galatasaray'dır deyip dik dursaydı bunlar bence olmazdı. elbetteki başka şeylerde olabilir ortada ama şu an için gözüken durum bu. yolun açık olsun grande allah'a emanet ol.
  • 7158
    bence herkesin sakin olup bu kadar arabeskleşmemesi gerekiyor.
    bu işin bu hale gelmesinde en az ünal aysal'ın olduğu kadar fatih hoca'nın da sorumluluğu vardır. fatih hoca milli takımla birlikte başlayan bir süreçte tehlikeli bir satranca ve zıtlaşmaya giderek ve maalesef bilerek ve isteyerek bu sonu hazırladı. değil ünal aysal hiçbir başkan veya yönetici bu denli belirsizliğin olduğu bir ortamda bu belirsizliğin, sinir harbinin, spekülasyonların daha da fazla sürmesine tahammül edemezdi. hocaya öyle veya böyle 2 yıllık daha sözleşme teklif ederek en azından spekülasyonlara nokta koyma yoluna gittiler; eğer fatih hoca gereçekten sadece galatasaray'ı düşünseydi o teklife evet der; diğer meseleleri sineye çeker yoluna devam ederdir. eğer gitmesi çok icab ediyorsa da sezon sonu takımı da zora sokmayacak şekilde ayrılırdı. veya kalırdır. yani sorunları zamana yayardı.

    milli takım teklifinin müsebbibi ünal aysal değildir. adam kucağından bu bombayı bulmuş ve bundan en makul ve galatasaray'a en az zarar verecek şekilde kaçma yoluna gitmiştir. ama fatih hoca orada bu teklifi koz olarak elinde tutabilmek adına maalesef bir görevi ve sorumlulukları olmasına rağmen 'milli görev' kisvesi altında reddetmeyerek bu gidişe yol açtı.

    ünal aysal'a yaptığı saygısızlık bence kabul edilemezdir. ünal aysal beyefendi ve kibar bir adamdır. oturup konuşlmuyacak bir insan değildir. her ne olursa olsun sen gidip adamla yüz yüze konuşmuyorsan ve ona bu kadar saygısızlık ediyorsan kusura bakma ama kendini zorla kovdurtup kamuoyu önünde ve taraftar nezdinde kendini mağdur pozsiyonuna sokma gayreti içinde olmaya yorarım ben. ünal aysal bu blofü yemedi ve her türlü tepkiyi de karşısına alarak bu resti gördü; her sorumlu liderin ve yöneticinin yapması gerekeni yaptı.

    ismi fatih terim de olsa, bizim imparatorumuz da olsa, efasanemiz de olsa ki hala öyledir; böylesine bir saygısızlık yapmaya hakkı yoktur. oturup konuşulmayacak, direk iletişim kanalları vasıtasıyla çözülmeyecek hiçbir şey yoktur. bu iletişim kanallarını bile bile kapatarak kendi sonunu hoca maalesef hazırlamıştır.

    lütfen ünal aysal ve yönetime yüklenirken bu açıdan da bakalım. fatih hoca'nın şu ana kadar sorun yaşadığı ilk başkan veya yönetici de ünal aysal değildir. gittiği her yerde çalıştığı herkesle problem yaşayan ve problemli bir şekilde ayrılan; geçinilmesi çok zor olan, kibri ve egosu tavan yapmış ve sürekli kendisine haksızlık yapıldığı üzerinden devamlı kendini motive eden son derece narsist bir karakterden bahsediyoruz.

    ben hasta bir galatasaray taraftarı olarak artık fatih terim'in bir yere gitmeyeceğini ta ki şampiyonlar ligi kupasına kadar burada kalacağına inanıyordum. ama bu yaptıkları ile onun hesabının farklı olduğunu üzülerek gördüm. ünal aysal'ın galatasaray'dan hiçbir çıkarı veya beklentisi yoktur. adam 70 yaşının üstünde dünyanın her yerinde şirketleri olan milyar dolarlık bir adam; herhangi bir kimseye gebe değil. bunu herhangi bir şeyi hesaplayarak yapmadı. sadece yapması gerekeni yaptı. bazen acı verir ama en doğru karar da budur.
  • 7160
    muhtemelen kendisinin gidişiyle 4.yıldız hayalimiz de suya düştü. kendisi kadar önemli bir ismi kolay kolay bulabileceğimizi de sanmıyorum. benim için şikeyi örtbas edenlerle el sıkıştığı anda bitmişti ancak bu onun benim gözümde bir futbol efsanesi olmadığı anlamına gelmez. bu toprakların gördüğü en büyük hocaydı ve bize şampiyonlar ligi'nde finali yaşatabilecek tek türk hocaydı.

    tüm bunların yanında eğer bir teknik direktör basın toplantısında mahallenin bıçkın genci tadında bir tavır ile başkanına ayar veriyorsa. divan kurulu üyesi olduğu bir camianın 2 yıllık teklifine net bir cevap vermiyorsa, bunu başkanına karşı koz olarak kullanıyorsa, artık gitme vakti gelmiştir.

    ünal aysal ise fatih terim'in halefini seçerek muhtemelen kendi halefinin de geliş süresini belirleyecektir. muhtemelen kim gelirse gelsin tribünler tarafından sevilmeyecek, sevilse dahi başkan-hoca kavgası ile yıpranmış bir camiada mucize yaratamayacaktır.

    özetle egosu, kendisinin de başkanının da ve 4.yıldız umutlarımızın da sonu olmuştur.

    düzeltme : yazım hatası
  • 7163
    sadece geçen sezon oynanan mersin idman yurdu maçını düşünsün, hakemlerin tavırlarını düşünsün, tüpçü'nün tutumunu düşünsün. bu resimde bulunmaması gerekiyordu. adamlar iki yıl boyunca önümüze her türlü engeli koydu, sen gittin bunlarla ortak oldun be hocam, filmin sonunu biliyordun bir ay önce. ne gerek vardı amk. çok mu zordu rte'ye hayır diyebilmek. en kötü bir yıl kaybederdik, belki yabancı sınırı 5'e inerdi, ama hayır deseydin be hocam.
  • 7166
    anlaştığı dört maç sonrasında milli takımın başına geçmemesini dilediğim, gelmiş geçmiş en başarılı galatasaray teknik direktörü.
    ancak bu şekilde hareket ederse demirörenle anlaşmadığını kanıtlayabilir, 25 eylül 2013 tarihli tüpçünün basın toplantısından sonra nasıl bir oyuna geldiğini anlamış olduğunu düşünüyorum, çözülebilecek küçük bir problemi, takımın en önemli lig ve ş.l. maçları öncesinde tam bir krize döndürdüler, ünal aysal ile elbirlği ile başardılar bunu.
    dün iş çıkışı radyoda gürcan bilgiç in haberi duyduğu anda kontrol dışı gülüşlerini duymak nasıl iç acıtırmış öğrendik , tüpçünün bu günkü şuh kahkahaları da tuzu biberi oldu fenerliler sevinç çığlıkları atıyor ha keza bşiktaşlılar da öyle bu bile yanlış tercih yapıldığının kanıtı, ayrıca fatih terim başkana küfür mü etmiş saygısızlık mı yapmış kendisi ile toplantı bile yapmadan görevden alıyorlar, böyle bir karaktere, böyle bir galatasaraylıya görevine son verilme şekli bu mu olmalı.
    camia olarak kendi içimizde sorun yaratmakta, milletin gazına gelmekte üstümüze yok.
    yazıklar olsun zorla işleri aleyhimize çeviriyoruz, umarım ünal aysal tarihin en nefret edilen başkanı olmadan bu yaptıklarını unuttturacak profösyonelleri bulur ve o sürekli bahsettiği başarı başarı başarı hikayesini gerçeğe dönüştürür, iki senedir fatih terim in mi ekmeğini yiyor yoksa gerçekten başarılı mı bu onun için de çok sert bir sınav olacak.
    bekleyip, sabredip, her ne kadar iştahımız kaçmışolsa da takıma sahip çıkıp neler olacağını göreceğiz.
    -edit- bağlaç eklendi.
  • 7167
    ağlamak, kovulmak gibi mağduriyet çağrıştıran eylemlerin türk halkının nazarında her daim haklılığa vesile olacağını bir kez daha gördüğümüz olayın kahramanı.

    diyelim ki ünal aysal ile aralarında bir husumet vardı. neden sessiz kaldı peki? neden çekip gitmedi? neden hep sustu? şu milli takım olayı boyunca işlerin sarpa saracağını görmüyor muydu? neden hala dediğim dedik modunda 300 spartalıyı oynuyor terim?

    ünal aysal cin fikirli biri olsaydı, terim'i 6-1'lik real madrid hezimetinden sonra gönderirdi ve taraftar bu kadar yanında olmazdı terim'in, rezalet sonuçtan ötürü. ama deplasmandaki beşiktaş galibiyetinden sonra gönderdi aysal, tepkilerin geleceğini bile bile. sadece ünal aysal mı suçlu? fatih terim ilk kez mi bırakıp gidiyor bizi? metin oktay bile bu kulübün üzerinde değildir, fatih terim kim? sen git demirören gibi bir numaralı galatasaray düşmanıyla arkadan işler çevir ve yönetimden, taraftardan gizle. sonra hep sus, hikaye anlat 'galatasaray tercih değil hedehödö, aslolan galatasaray'dır rereröörörö' diye. hani nerede galatasaraylılığın? kokuşmuş milli takım hevesin yüzünden bizi getirdiğin noktaya bak yahu!

    tamam şampiyonlukta emeği var fatih hocanın ama ünal aysal'ın hiç mi yok? sarplar, barış özbekler, nondalar, aykut erçetinler, servetler varken drogbalar, sneijderler, selçuk inanlar, felipe melolar, musleralar, eboueler geldi bu takıma. beşiktaş ve fenerbahçe'nin yaşadığı travma da tuzu biberi oldu. üstelik 1 sene iyi oynadık, geçen sene gümbürtüye şampiyon olduk. iyi futbol oynamadan. ünal aysal'ın kurduğu kadronun hiç mi payı yok? transferlere bak: chedjou denen balon, amrabat denen zeplin. emre çolak, aydın yılmaz tercihleri vs. neden hataları görülmüyor terim'in?

    istifa etmeyip türlü oyunlar yaparak kovdurttu kendini ve böylece taraftar nazarında mağdur konuma geçip haklı adama dönüştü. ünal aysal ise zalim, cellat, gaddar, diktatör. hadi ordan!!

    demirören'le kader birliğine devam etsin. ne kaybettiysek duygusallıktan kaybettik.

    büyük kaptan bülent korkmaz'ı takımdan kovan kimdi bu arada???

    geçeceksiniz bu duygusallığı. artık akıl ve bilgi üzerine ilerleyeceğiz. gaz ve aşk ile değil!
  • 7168
    ne kadar da komik adamlar varmış. yıldırım demirören ünal aysal'a laf sokabilme fırsatını eline geçirmiştir ünal aysal sayesinde. bunu da çok güzel kullanmıştır. tüpçü ünal aysal'a laf sokuyor diye yine fatih terim suçlu olmuş. ünal aysal tüpçü ile pazarlık yapmasaymış kardeşim o zaman. şu kadar senelik sözleşme imzalarsanız ocakta size veririz hocayı deyu. hoca pazarlık konusu değildir.
  • 7169
    kimse fatih hoca yıldırım demirören ile kendi anlaştı demesin, ünal aysal görüşmeye izin vermese o iş olmazdı ama " kendisi bilir "deyip izin verince, fatih hoca'yı aralarında ülkenin 1 numarası başbakanın da olduğu insanlarının baskısına maruz bırakırsan ülkesine aşık adam da her türlü pisliğe rağmen görevi kabul eder.

    şimdi gel gelelim işin komplo teorisi kısmına, bu işlerin kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklarla gerçekleştiğine inancım sonsuz bunu belirteyim,

    özellikle ab vatandaşı oyuncuların yerli sayılması ile ilgili bir kararın devre arasında ya da en geç sezon sonunda çıkması kesin gibi, bu olmazsa 6+2 'ye devam ederiz en kötü. orta vadede belki galatasaray gene başarılı olur, belki fatih terim olmadan da şampiyonluklar kazanırız şampiyonlar liginde başarılı oluruz ama taraftarın ta kendisi olan fatih terim'e yapılan hiçbir zaman kimsenin içine sinmeyecektir.

    o kupa bu adamın elinde kalkacak bugün olmadı belki ama bir gün olacak!!
  • 7173
    imparator'a veda : öyle şeyler yaşattın ki uğruna ölmeye değer

    tarih:24 eylül 2013
    saat:20:36

    bugün 24 eylül 2013 ! bu tarihi bir kenara not alın ! bugün, galatasaray tarihinde bir kırılma anı.bugün, çok sevdiğimiz imparator'un,galatasaray'dan gönderilişi. bugün, gerçek bir efsanenin saygısızca galatasaray'dan yol ayrımına itilmesi!

    türk futbolu'nun ve galatasaray'ın yaşayan efsanesi fatih terim , 24 eylül 2013 saat:20:36'da, galatasaray yönetim kurulu imzalı bir yazıyla galatasaray'dan gönderilmiştir.o sırada takımı, florya metin oktay tesisleri'nde çaykur rizespor maçına hazırlamakla meşgulken gönderilmiştir. imparator, sözleşmesinin tek taraflı feshedildiğini antrenman sonrası kızı ile yaptığı telefon görüşmesinde öğrenir. galatasaray lisesi mezunu yöneticilerimizin , etikten anladıkları budur ! galatasaray efsanesini, takımıyla antrenmandayken , habersizce göndermek ! peki bu işler böyle mi olur ? bir efsaneye böyle mi veda edilir ? galatasaray'a bu şekilde mi veda yakışır ?

    ünal aysal ve fatih terim çekişmesi herkesin bildiği gibi yeni değil.pamuk ipliğine bağlı olan bu ilişki,eninde sonunda kopacaktı.bunu taraftar kabul etmese de farkındaydı.insanı yaralayan bu şekilde bitiyor olması.çok mu zor karşınıza alıp ayrılığı dile getirmek ? bu kadar mı saygınız yok imparator'a ? bu kadar mı nefret beslediniz ? yönetim kurulu toplantısı sırasında bir çoğumuz " ameliyathane kapısında bekleyen hasta yakını" gibiydik.içeriden çıkacak doktorun açıklamalarını , ağzından çıkacak sözleri duymayı bekledik.içeriden çıkan doktor , galatasaray yönetim kurulu basın sözcüsü şükrü ergün oldu ve acı haberi gstv'den bizlere duyurdu.

    tarih tekerrürden ibarettir

    "tarih tekerrürden ibarettir" derler.6-1 yenildiğimiz real madridmaçında söylenen bir beste vardı , bazılarınız hatırlar ama ben yine de anımsatmak istedim."b(gbkz: ir günde kral olmadık , bir günde tahttan inmeyiz , imparator fatih terim ölene kadar seninleyiz)!" bu beste,2003-2004 sezonunda fatih terim'in gönderilişinden önce sıksık söylenirdi.o sezon alınan kötü skorlara rağmen,taraftar bu besteyle yine hocasının arkasında olduğunu cümle aleme gösteriyordu.özhan canaydın yönetimiyine bir çaykur rizespor maçı öncesi fatih terim'in görevine son vermişti.bu malum beste , real madrid maçında skor 4-0'a gelince arena'da duyulmaya başladı.bu bestenin bizlerde kötü anıları olduğu için ayrılığın habercisi olarak yorumladım.yine bu kahrolası beste , yine bir çaykur rizespor maçı öncesi tribünde söylendi sonunda da imparator fatih terim gönderildi.

    peki bu süreçte fatih terim'in hiç hatası olmadı mı ? geçtiğimiz sezon kendisini itibarsızlaştırmaya çalışan federasyon başkanı tüpçü'nün yanında fotoğraf çektirmesi , başbakan'ın milli takım'a geçmesi yönünde ki baskılarına boyun eğmesi,galatasaray tarafından kendisine önerilen 2 yıllık sözleşmeyi "birileri istiyor diye sözleşme imzalayacak değilim" beyanatı , ünal aysal ile bitmek tükenmek bilmeyen ego çatışmaları,durumu netleştirmek yerine büyük bir iletişimsizlik ile kulübü belirsizliğe sürüklenmesi vs... bu durumların hepsinin fatih terim açısından mantıklı sebepleri olabilir ancak ünal aysal'da bu belirsizliği bir şekilde sona erdirmek zorunda olduğunu kendince düşünüyordu.gün içerisinde ki "odeabank" sponsorluk anlaşmasında sinyali vermişti aslında.herşey yönetim kurulu toplantısı'nın sonucuna bağlıydı.bu zamana kadar iki tarafta , taraftarın önüne atılmak istemiyordu.fatih terim istifa edip, yarı yolda bırakan olmak istemezken ; ünal aysal ise "imparator'u gönderen başkan" sıfatını almak istemiyordu."tff , fatih terim'e 3+1 yıllık sözleşme teklif etti" iddaları ise toplantı bitip açıklama beklenirken , gstv'de alt yazıdan duyuruldu.fatih terim'in üzerine "ihale bırakma" fikriyatı tff'nin yalanlaması ile son buldu.daha sonrası herkesin bildiği üzere kap'a yapılan fesih açıklaması ve türkiye'de kopan tufan...

    öyle şeyler yaşattın ki uğrunda ölmeye değer

    imparator'a veda etmek çok zor.kabullenemiyoruz hala.onsuz bir yedek kulübesi,soyunma odası hayal edemiyoruz."ikinci yarı fatih terim ayarı verir,maçı çeviririz" diye umutlanamayacak olmamıza ne demeli ? basın toplantılarında söylediği kitaplık cümlelerde olmayacak artık.baba şefkatiyle sarıldığı futbolcularının başında olamayacak.tribünler ismini haykırırken elini kalbine götürüp bizleri selamlayamayacak. fenerbahçe'nin başına geçmesi için şadan kalkavan tarafından sunulan 10 milyon doları "biz o kadar profesyonel değiliz" diyerek rest çeken imparator'u bu sezon galatasaray'ın başında izleyemeyeceğiz.son bir kez olsun , ali sami yen'de "imparator fatih terim" diye haykırıp sana veda edemedik.en büyük hayalimiz olan şampiyonlar ligi kupasını seninle kaldıramayacağız.öksüz kaldık be hocam! öksüz bırakıldık! bu tarihe kadar ne başarılar , ne hezimetler , ne şampiyonluklar gördük.hiçbiri senin "aslolan galatasaray"sözünden büyük değildi."kümede kal galatasaray" diyenlere en güzel cevabı hep beraber verdik.2 senedir söz verdiğin gibi "yenildiğinde bile gurur duyulacak bir takım" yarattın. her mağlubiyetten sonra başımız hep dikti bizim."nasıl olsa fatih terim var" özgüveniyle yolumuza baktık.şifo mehmet'in jübilesi için milan'ın başında çukurbostan eğitm gönülleri'ne geldiğinde, ben daha 13 yaşında bir çocuktum.hayatı durdurmuştun.orada toplanan bütün çocukları severken "babacanlığınla" yine kalpleri kazanıyordun.senin sevgindi bizlerde aslolan.bizim için galatasaray , "sen" ; "sen" , galatasaray demektin.armanın peşinde adadığımız hayatların en büyük örneği yine sendin.futbolculuk döneminde galatasaray formasıyla şampiyonluk yaşayamazken,tarihinin en büyük başarılarını yine sen getirmiştin.aforizmalarla dolu bir yaşantın ve büyük kalbinle tüm türkiye'yi kendine hayran bırakmıştın.ali sami yen'in düsturu olan "türk olmayan takımları yenmek" sözünü gerçeğe sen dönüştürmüştün.

    ve son söz

    böyle olmadı be hocam , böyle bitmemeliydi.kabullenemiyoruz...hiçbir gidişini kabullenemediğimiz gibi bunu da kabullenemiyoruz.canımız yanıyor hocam ! ağladığımıza bakma sen , gözümüze toz kaçtı say ! bunu bize yaşatanların yanına bırakmayacağımızdan da emin ol hocam !biz yine toparlarız ama bizden "ruhumuzu" çalanların hesabını da elbet birgün sorarız ! yine gel olur mu hocam ? ama bu sefer galatasaray'a " başkan" olarak gel ! bu taraftara,bu acıyı yaşatanlara,hep beraber hesap sormak için "başkan" olarak gel ! eleman lafını,sana söyleyenlerin defterini dürmek için gel ! sen yine gel hocam , sen yine gel ama ne olursun "başkan" olarak , bir daha gönderilmemek üzere gel!

    http://renginesadik.blogspot.com/...yler-yasattn-ki.html
  • 7174
    öncelikle 2 sezondur verdiği emek ve bizlere yaşattığı sevinçler için kendisine teşekkür ediyorum. yolu açık olsun.

    ancak şunu da demek zorunda hissediyorum kendimi; bu taraftar kendisine demirören ile görüşme bile dedi, o evine gitti anlaştı. bu taraftar kendisine, 2 yıllık sözleşmeyi imza at rahatlat bizi dedi ama o "birileri rahatlasın veya rahatsız olsun diye imza atmam." dedi, sözleşmeyi reddetti. bu kritik süreçte galatasaray taraftarının istediklerini yapmadı. üstüne başkan ile polemiklere devam etti, diretti. sonunda herkes kaybetti. kimse kusura bakmasın, kafasına silah dayandırılarak milli takım ile anlaş denmedi ya da 2 yıllık sözleşme teklifini kabul etmeyeceksin denmedi kendisine. kendi tercihiydi her şey. sonucuna da bir söz deme hakkı yok. kendisine, kader birliği yaptığı şikecileri aklayan ve koruyan başkanı ile birlikte milli takımda başarılar. bize aslolan galatasaray.
App Store'dan indirin Google Play'den alın