resim
Eric Maria Lambertus Gerets
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:70
Uyruk:Belçika
  • 603
    kendisi zamanında lig üzerinde kadro kalitesiyle caka satan ve meydanı boş bulan christoph daum'u alt etmiştir. anelka'na ilic ulan demiştir ki o zamanın fener kadrosuyla aramızda uçurum vardı. biz saidou oynatırken adamlar appiah ile sahaya çıkıyordu. neyse, son hafta da olsa tarihe bir lig şampiyonluğu daha armağan etmiştir. 16 dakikanın sonundaki sevinci bile bu kadar sevilmesine yeter.
  • 606
    iyi güzeldi de kendisi döneminde fener'e 6 maçın 5'ini kaybetmiş avrupada da önce tromsö'ye elenmiş ardından liverpool, bordeaux ve psv ile yer aldığımız şampiyonlar ligi grubunu sonuncu bitirmiştik ki bu gruptan çıkmamız normalde işten bile değildi bizim için.

    hasılı gerets döneminde oynadığımız futbol anadolu takımlarına fazlasıyla yetiyordu lakin seviye biraz yükselince çuvallıyorduk.
  • 607
    galatasaray'i çaliştirdiği dönemde fenerbahçe açik ara ligin en iyi kadrosuna sahipti. forvet anelka, nobre, yedekler; girdiği her maçta oyuna katki veren semih şentürk, gol krali zafer biryol, sağ kanatta gene girdiği maçlarda oyuna katki veren mehmet yozgatli, daha alex'e yeni geliyorum.arkasinda juventus'dan transfer appiah ve lign kalburüstü oyuncusu aurelio var.

    bizim kadro ise tarihin en kötü top kullanan 2 beki cihan (aslen bek bile değildi) orhan ak. saidou filan vardi. şl oynayacağimiz sezon, zaten yetersiz olan takima sezon başi inamoto eklenmişti. geldiği sezon ribery'i kaybettik. hasan bitmişti katki aldi, 4 tane 9 numara vardi vs.

    bunlara rağmen fener hariç derbi kaybettiğini hatirlamiyorum. (belki beşiktaş'a 1-2 maç olabilir ama şampiyon olduğumuz sezonda değil) şl'de ise bu kadroya rağmen resmen onur mücadelesi vermiştik. liverpool'a 3-0'dan 3-2'ye getirdik kaça goller hala gözümün önünde ve maça hakan iğneyle çikmişti. psv'ye burada ki maçta mondragon'un hatasiyla yenildik. orada ki maçta tomas atildi.

    durum buyken nasil gruptan çikacaktik merak ediyorum.
  • 608
    güzel adamdi. belki cok iyi bir teknik direktör degildi ama genlerimiz acayip uyusmustu.
    kendisi ilk geldigi zamanlar duzenledigi ilk basin toplantisina yanlis hatirlamiyorsam puroyla çıkmıştı. orada acayip sempati beslemistim.
    oynattigi cilgin hucum futboluyla 83 puan toplamistik. o sezon anca o sekilde sampiyon olabilirdik ki kadrosu bizden kat kat daha iyi olan fenerbahce' den sampiyonlugu son anda almistik.
    inanilmaz bir sezondu. 100 yil gecse her seyi unuturum ama o sezon yasananlari asla unutamam.
    tam anlamiyla " sariyla kirmiziyla alnimizin akiyla" sampiyon olmustuk.
    umarim hayatta her sey istedigi gibi gider. tesekkurler gerets !
  • 610
    2005-2006 sezonunda, transfermarkt verilerine göre kadro değeri 90 milyon € olan fenerbahçe'yi, 78 milyon € beşiktaş'ı, trabzonspor'un kadro değerine yakın (61 milyon €) bir değere sahip (64 milyon €) takımla şampiyon yapmış hocadır.

    takımımızın büyük bir takıma karşı maç kazanması çok çok zordu. yukarıda belirtilenleri yeniden yazmak istemiyorum ama hemen her maçımız üst bitiyordu. 5-2, 4-3 gibi skorlar oluyordu. bunun sebebi ise, kaleci ve stoperlerle birlikte saidou oynuyor gibiydi. iki bekimiz yetersizdi. saidou'nun yedeği volkan arslandı mesela. stoper yedeklerimiz suat usta ve yalçın ayhan'dan ibaretti. kadıköy gibi bir yere, 18 yaşındaki ferhat ve 19 yaşına yeni girmiş uğur uçar ile gitmiştik. 4-0 sonucu hiç de sürpriz olmamıştı işin gerçeği. bunca zorluk varken mali sıkıntılar da vardı. neredeyse koca bir dönem boyunca paraların yatmadığını düşünün. bu şartlarda şampiyon olmamız mucizeydi. gerets, o mucizeyi başardı. bu yüzden trömsö faciasına rağmen her zaman yeri ayrıdır bende.
  • 611
    sadece 2005-2006 yilinin son haftalarinda bize yasattiklariyla efsane olmayi sonuna kadar hak ediyor. galatasaray'in belki de kadro kalitesi olarak son 20-25 yildaki en dip zamanlari. ancak cikip 83 puanla bizi sampiyon yapan, takimi cumbur cemaat hucuma kaldiran muhtesem bir hoca. eric gerets...

    fenerbahce'nin surekli elle kolla, olmayan penaltilarla goller attigi sezonu sampiyon bitirip, yine o yillarin en dominant fenerbahce'sinin tarihinde ilk defa ust uste 3 defa sampiyon olmasini son haftada engelleyen buyuk hocadir gerets... ki zaten hemen sonraki sezonu da sampiyonlukla kapatmisti fenerbahce.

    bildigim kadariyla su siralar saglik sorunlariyla mucadele eden biri ayni zamanda. en yakin zamanda sagligina da kavusur umarim. buyuk efsane.
  • 612
    alioum saidou "fransa da fransa" diye tutturup gitmese ikinci sezonunda da şampiyon olurdu. gerets'in sistemi için çok uygun adamdı saidou. top kapma yüzdesi muazzamdı ve öyle kazma ön libero da değildi, ayağı iyiydi. takım bildiğin 5 - 0 - 5 oynuyordu ama saidou bu oyunda küçük takımlara karşı oldukça etkindi. ilk sezonki başarıda payı büyüktür.

    yerine gelen inamoto da mehmet topal da o görevi göremedi. inamoto fasondu. topal aşırı tecrübesizdi.

    o saidou avrupa diye tutturup ertesi yıl kayserispor'a dönmüştü. bu kadar saçma bir kariyer planlaması olamaz. sinir oldum yine.
  • 613
    kendisi galatasaray'ın son 20 yılda aldığı en anlamlı şampiyonluğun mimarıdır. ezeli rakip fenerbahçe tarihinin en iyi kadrosunu kurmaya başlarken(alex, marcio nobre, marco aurelio, nicholas anelka ve tuncay şanlı gibi isimler), borç harç içinde ve o dönemde alay konusu edilen, oyuncularının paralarını ödeyemeyen ve elinde avucunda epey mütevazı bir kadro bulunan bir galatasaray vardı. biz bu sezon şampiyon olamasaydık -ki gayet olasıydı- fenerbahçe 03-04, 04-05, 05-06 ve 06-07 şampiyonluklarıyla 4 sene üst üste şampiyon olacaktı; yaratacakları psikolojik üstünlüğü bir düşünün.

    eric geretsli galatasaray, -böyle bir ortamda- galatasaray tarihinin en yüksek puanı olan 83 puanla şampiyon oldu.(96-97 sezonunda 82'yle şampiyon olmuştuk) ligde ise 3 mağlubiyet almıştık, bunların 2'si fenerbahçe'ye karşı idi(kadrolar düşünüldüğünde gayet doğal).

    salt hücum futbolu oynattığı yönündeki fikirlere ise genel olarak katılmıyorum; zira o galatasaray kadrosu başka bir futbol oynayamazdı zaten. zira kadronun en kaliteli yönü direkt ileri ucuydu: hakan şükür, ümit karan, sasa ilic, necati ateş ve hasan kabze. orta sahada saidou, volkan arslan, ayhan akman, ergün penbe, marek heinz ve hasan şaş varken defansta rigobert song ve stjepan tomas oynuyordu. bekler orhan ak ve cihan haspolatlı. bu kadro ne oynayabilir ki? takımda 3. stoper olarak emre aşık ve yalçın ayhan vardı. uğur uçar 18 yaşında 17, ferhat öztorun 9 lig maçında ilk 11 başladı.

    haldır huldur bir hücum futbolu oynatma niyeti olduğunu sanmıyorum, eldeki kadroya en uygun oyun olarak bu tarzı seçti; zira o dönemki çok formda necati'den de, hakan şükür'den de, bitirici ümit karan'dan da fayda sağlamayı seçti. öyle bir fayda sağladı ki, bu üçlü sadece ligde 44 gol attı.(hasan kabze'yle beraber 50; ilic'i de dahil edersek 62 gol atmış oluyor 5 tane oyuncu.) yanlış anlaşılmasın, çok yüksek bir istatistik sayılmaz bu; ancak elde 34'lük hakan şükür ve ismi o dönem duyulmamış sasa ilic varken alınabilecek maksimum verim buydu.

    galatasaray'a eşi benzeri olmayan bir şampiyonluk yaşattı gerets. fenerbahçe'nin en fazla can sıktığı, ligi domine etmeye bir adım yakınlıkta olduğu bir noktada görev aldı; bütün maddî imkânsızlıklara rağmen kadrodaki emektarlarımızın(hasan şaş, hakan şükür, ergün penbe) da büyük emekleriyle takımı şampiyon yaptı. eldeki kadroya inandı, yeri geldiğinde en gençleri dahi sahaya sürmekten çekinmedi.

    öyle bir sezon yaşattı ki, gelecek sezon bir daha tekrarlanamazdı. hem oyuncular o istatistiklere bir daha ulaşamazlardı, hem de camiada benzer bir kenetlenme yaşanamazdı; nitekim ardından gelen sezon 3. olduk(şampiyon kadroya şampiyonlar ligi için yapılan transferler marcelo carrusca, okan buruk, junichi inamoto, mehmet topal ve tolga seyhan'dı).

    galatasaray taraftarına en zor gününde çok değerli bir şampiyonluk hediye etmiştir. yeri ayrıdır.
  • 614
    iki sezon öncesinin şampiyonlar ligi şampiyonu, o sezonun* şampiyonlar ligi finalisti liverpool, ikinci turda bir önceki sezonun finalisti arsenal'i eleyip çeyrek finalde finalist liverpool'a elenecek olan; alex, reiziger, coco, afellay, kone, farfan gibi oyuculara sahip hollanda şampiyonu psv ve chamakh, cavenaghi, micoud, dalmat gibi oyunculara sahip bordeaux takımlarının bulunduğu gruptan çıkması işten bile görülmeyen eski galatasaray teknik direktörü.

    elinde ise bitmiş inamoto, dardanelspor'dan alınan mehmet topal, altyapıdan çıkan genç mehmet güven, okan buruk ve ayhan akman'dan müteşekkil orta saha, song, tolga seyhan ve o sezon baya baya formsuz olan tomas stoper hattı, cihan haspolatlı, orhan ak ve ergün penbe ile takviye yapılmadan başlanan bekler, sabri, arda, hasan şaş ve müthiş transfer carrusca'lı kanatlardan oluşan bir kadro ile bu gruptan çıkması nasıl bu kadar kolay karşılanır anlayamıyorum. takımı bir önceki sezon şampiyon yapan forvet hattından necati'nin sezonun hemen başında sakatlanması takımın en sağlam hattının da daralmasına yol açmıştı. bu kadro ve grupta sanırım en başarılabilir hedef bordeaux'yu geçip 3. olarak uefa'ya gidebilmekti ki hiç de kolay değildi. o sezon takımın hücum organizasyonlarında neredeyse tamamen arda'nın ayağına baktığını da eklemek gerekir ki kendisinin uzun süren sakatlığı neticesinde lige de havlu atmıştık. yahu adamın çaresizliğini şöyle açıklayalım, haftasonu dardanelspor ile bir alt ligde maça çıkan mahmut topal, haftaiçi kendini anfield road deplasmanında liverpool karşısında bulmuştu.

    evet, sezon başında çıkan şampiyonlar ligi ürünlerinin ana sloganı olan "road to athens" içimizi yalandan da olsa kıpırdattı, neticede 2 sezondur şampiyonlar ligi müziği duymamıştık ama daha grubun ilk maçı olan bordeaux karşılaşması asıl ve en büyük rakibimiz olan olimpiyat stadı gerçeğini yüzümüze ağır bir şamarla indirmiş, yalan hayallerin ömrü saman alevinden daha kısa sürmüştü.

    şu an, o zaman grubumuzda rakibimiz olan takımlar o sezonki güçlerinden çok uzakta, liverpool için şampiyonlar ligi finali hayal oğlu hayal, psv için de aynı keza çeyrek final, bordeaux desen tamamen kayıplarda ama şu halleriyle ve bizim mevcut takımımızla yine aynı gruba düşsek yine rahatlıkla "gruptan çıkarız." diyemeyiz.

    hasılı eric gerets için imkansız olan, kimilerinin "ilk 5'i göremez" dediği kadroyla 05-06'da şampiyon olmaktı. imkansızı başardı ve galatasaray taraftarının gözünde hep iyi anılarla yad edilecek olan bir hoca olarak yer edindi.
  • 616
    flavio conceicao'nun yollanmasiyla kendisi alioum saidou'dan adeta n'golo kante yaratmisti, ki o saidou terim oncesi donk'tan hallice oynayan bir adam oldugu icin onceki sene gheorghe hagi sutlanmaya calisimis, neticede kendisini getiren ergun gursoy ile gheorghe hagi birbirine girmislerdi. en son ali sami yen'de hagi - gursoy sahaya el ele cikip ''sorun yok'' mesaji verse de pek inandirici gelmemisti.

    defansta stjepan tomas - rigobert song haric topa vurmayi bile bilmeyen adamlarla bezeliydi takim. orhan ak ve cihan haspolatli yuzunden sabri sarioglu sag beke gecmisti gerets doneminde, adeta colde bir vaha gibi acmisti gozumuzde. beklerin performansini siz dusunun.

    sasa ilic, alioum saidou, hasan kabze ilk senesinde buyuk katkiyla goze batan oyunculardi.

    bir mac oncesi; takim antrenmana cikmamisti haftaicinde, paralar odenmiyor diye. buna muteakip oynana maclarda dahi hucum futboldan ve tempodan taviz vermemis; sanirim ust kazanmisti.

    isin ozeti; o kadrolarla ve maddi durumla imkansiz olani basarmis, 83 puanla rekor kirarak sampiyon yapmistir galatasaray'i. ertesi sezon 3. bitirmis; gonderilmis ve yerine karl heinz feldkamp gelmisti. yazin verdigi roportajda iki noktaya deginmisti iyi hatirlarim; 1- galatasaray'a transfer degil direkt iskelet degisimi lazim, takim komple yenilenmeli. 2- cassio lincoln ve tobias linderoth'u yonetime ben verdim isim olarak. yazin tam da boyle gecmis; kadro 2-3 kisi haric bastan sonra yenilenmisti.

    kendisi efsanedir gozumde. 20:45 senesini hatirlayanlar icin yeri buyuktur.
  • 617
    28 gaşındayım. ali turan’lı serdar özkan’lı, mustafa sarp’lı kadrodan sonra gördüğüm en kötü kadrosunu çalıştırdı galatasaray’ın. ön liberoda istanbulspor’dan tanıdığımız önceki sezon hagi’nin yüzüne bakmadığı saidou vardı. yedeği volkan arslan’dı. elde az biraz iyi oyuncu vardı onlar da 32 yaşlarındaydı hep. rakibimiz fenerbahçe tarihinin en iyi kadrolarından biriyle oynuyordu ki o kadroyu zico 1 sene sonra şampiyonlar liginde çeyrek final oynattı. aurelio appiah ikilisi bana göre 2011-2012 yılındaki melo selçuk ikilisinin bile önündeydi. gerets böyle bir dönemde 4-1-3-2 gibi riskli bir oyun anlayışı ile anadolu takımlarını ezdi geçti ve takıma çok önemli bir şampiyonluk yaşattı.

    gerets deyince aklıma hep kadıköyde atılan yabancı madde alnını yarmasına rağmen alnındaki kanla kulübedeki o dik duruşu gelir. kendini yere atıp yatabilir hatta bizim gibi muz cumhuriyeti olmayan bir ülkede maçı tatil bile ettirebilirdi. ama o alnındaki kana aldırmadı. galatasaray’a yakışır şekilde dimdik durmayı seçti. takımın başına geçen diğer yabancı hocalar gibi sıkışınca kadrom kalitesiz, türkiye ligi şöyle, türk futbolu böyle, türk futbolcular tembel, kendinizi dev aynasında görüyorsunuz, avrupanın çok gerisindesiniz bla bla edebiyatı yapıp herkesin bildiği kabul ettiği gerçeklere sığınmadı. bizi sahiplendi. efsanemiz fatih terim gibi sahiplendi hem de. bu yüzde o sezon o imkansızlıklar içinde yaşattığı şampiyonluk nedeniyle kendisine bi teşekkür borçluyuz. teşekkürler gerets.
  • 618
    derwall ve kalli ile beraber her zaman saygıyla yad edeceğim bir galatasaray efsanesi. öylesine anlamlı öylesine mucize bir şampiyonluk yaşattı ki bizlere. tarihin en iyi kadrosunu kuran, her mevkisiyle bizden fersah fersah ileride, taraftarlarının şımarıklıkta bugünün beşiktaş’ına rahmet okutacağı bir fenerbahçe’ye karşı cihan haspolatlı,orhan ak gibi futbolcu demeye bin şahit isteyen beklerle, bir anadolu topçusu olan saidaou’dan tabiri caizse bir kante çıkararak imkansızı başardı. hem de 83 puan gibi tarihimizin en yüksek puanına ulaşarak yaşattı bu şampiyonluğu ki tarihimizin en iyi kadrosu bile bu puana ulaşamamıştı.
    allah uzun ömürler versin kendisine. 2006 mayıs’ında galatasaray taraftarının bir sene daha yüzünü aşağı eğmesine müsade etmedi. hatta özhan canaydın’ı bile kendi tabiriyle “sevilen adam” yaptı.
  • 619
    2005'teki hazırlık kampında, takıma yeni gelmiş ragıp başdağı daha kamp bitmeden geri göndermesiyle başarılı bir yıl geçireceğini belli etmiş efsane hocamız. yukarıda gerekli analizler yapılmış, ne gibi imkansızlıklarla uğraştığı belirtilmiş ama şampiyonlar ligi başarısızlığı asla kendisine yazılamaz. inamoto - topal - ayhan orta sahası ve cihan - orhan bekleriyle bırakın maça çıkmayı, antidepresan kullanmadan kulübede bile duramazdınız. en zor dönemde gelip, fenerbahçe makinesine bir galon su dökerek kısa devre yaptırmıştır. umarım bir an önce sağlığına kavuşur ve arena'daki bir önemli maç öncesinde kendisini yeşil sahada taraftarı selamlarken görürüz. fatih terim - gerets el ele, aşağı indirir o tribünleri.
  • 621
    tarihimizin en güzel şampiyonluğunu yaşatan güzel adam. 13-14 yaşında bir çocuğu hüngür hüngür ağlatmıştır kendisi ve takımı. her zaman güzel anarım kendisini. 83 puan gibi akıl almaz bir puan almıştır takımı. sezonda düşünüldüğünde en değerli şampiyonluk olarak görmemin sebebi de bu. ellerle kollarla fenerbahçe bir yığın puan almıştı o sene. benim hatırladığım böyle bir sezon yok zaten. o kadar şeye rağmen takımı kırılmadı ve bizlere mükemmel bir şampiyonluk yaşattı. uzun ve mutlu yaşasın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın