resim
Eric Maria Lambertus Gerets
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:70
Uyruk:Belçika
  • 628
    bu lafı pek kullanmam, harbi delikanlı adamdı. berbat koşullarda kötü bir kadro verebildik eline. istediği transferlerin çoğunu yapamadık. hatta fenerbahçe de o dönem appiah'ıyla anelka'sıyla parayı basıp yıldızları topluyordu ki bunlar öyle balon yıldız değildi. hem daha yaşlanmamış bitmemiş hem de oyun yapısı olarak ligimize çok uygun yıldızlardı. bunların yanında alex, tuncay, aurelio, çok maç kurtaran nobre, semih, luciano falan filan özetle kadroları da bizden hem daha geniş hem de daha kaliteliydi.

    gerets şikayet edip ağlamak yerine yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışırdı, cesurdu. gol gerektiğinde 10 kişi saldırırdık. dersine iyi çalışırdı. ligi erken çözdü ve nasıl oynanması gerekiyorsa öyle oynatmaya çalıştı. mesela mancini ligi çözemedi ve deplasmanda beraberlik iyidir kafasındaydı. bu yüzden berabere giden ve kötü oynadığımız maçlarda ilk değişikliği hep 60. dakikalarda falan yapıp 45-60 arasını çöpe atardı. yabancı sınırı varken(gerçek kadromuz 7-8 yabancılıyken ligde 5-6'sını oynatabiliyorduk) dany'nin yedek olup bruma'nın tribünde olduğu maç vardı mesela(yanlış hatırlamıyorsam akhisar deplasmanı).

    neyse gerets'e dönelim. kadro(özellikle orta saha ve bekler) tırt olduğundan sürekli sıkıntı çekerdik. forvetler de sayı olarak fazla ve isim olarak kaliteli olmasına rağmen hepsi istikrarsızdı ve hangi maçta kimden verim alacağımızı bilemezdik. gol lazım olduğunda hepsini birden sahaya sürüp artık hangisinin oynayacağı tutarsa diye izlerdik.

    o dönemde insanlar(ben de dahil) bu kadar bilinçli değildi. bu kadar bilgi kaynağı yoktu, bilgiye ulaşmak bu kadar kolay değildi. haliyle hem takip etme hem de öğrenme anlamında kaynaklar sınırlıydı. o yüzden de gerets'in kıymetini bilemedik. oyunculara maaşlarını 5-6 ayda bir belki verebiliyorduk. buna rağmen varlık içindeki ve hakikaten iyi kadrosu olan, iyi oynayan fenerbahçe'yle denk olduk. hatta şampiyon olduk. şampiyonluktan sonra gerets transfer transfer diye bas bas bağırırken(özellikle orta sahanın merkezine, ön liberoya) hem mali şartlar hem de beceriksizlik yüzünden 3-4 ayı boş geçirip son gün inamoto'yu getirdik. zaten ite kaka giden ve çoğu enkaz olan kadroya doğru düzgün takviye yapmayınca haliyle şampiyon olamadık ve maalesef faturayı gerets'e kestik. inanın o kadroyla 2. olmak bile başarıydı. ha gerets özelinde bakarsak teknik direktör meziyetleri ve potansiyeli dünya çapında değildi, maç özelinde bakarsak bir sürü hataları da oldu ama kesinlikle yeterli imkan sağlanmasa bile türkiye ligi'nde başarıya ulaştırabilecek kadar iyi teknik direktördü.

    velhasıl tekrar söylüyorum harbi delikanlı adamdı. disiplinli, çalışkan, yapılması gerekeni söyleyen ama yapılmadığında da ağlayıp şikayet etmek yerine elinde olanla elinden geleni yapmaya çalışan, ligi iyi analiz eden, oyuncularından iyi verim alan, kafası yarıldığında hiçbir şey olmamış gibi işine devam eden biriydi...

    https://i.hizliresim.com/p6lLGz.jpg
  • 629
    gerçekten son yıllarda en büyük haksızlık yaptığımız isim eric gerets'tir.

    ben de bu haksızlığa katıldığım için büyük pişmanlık duyuyorum. ancak baş suçlu adnan polat ve adnan sezgin ikilisidir. bu adamı yemek için her türlü üçkağıtı yapıp ihaleyi gerets'in üzerine bıraktılar. adamcağız nice yokluklarla şampiyon yaptığı takıma istediği hiçbir futbolcuyu aldıramadı. aldıramadığı gibi saidou'yu falan da kaybetti. arda'yı kullanarak bizi bir şekilde şampiyonlar ligi gruplarına taşımasına rağmen yine transfer yaptıramamıştı. bütün yaz gravesen diye sayıklamasına rağmen adnan polat ve sezgin para yok deyip son gün inamoto'yu getirmişti. bir de carrusca vakası var onu eklemeden yapamam. 2006 şampiyonluğundan bir yıl sonrası olan 2006-07 sezonunda öne geçtiğimiz çoğu maçı orta sahasızlıktan vermiştik. gerçekten oturup saysam önde olup skoru tutamadığımız karşılaşma sayısı çift hanelere ulaşabilir. mesela 3-1 öne geçtiğimiz bir konya maçı vardı onu bile 3-3'e getirtmiştik. çünkü takımda orta saha yoktu. yine de mehmet topal, arda turan gibi gençlerle bir şeyler yapmaya çalıştı ama gücü yetmedi.

    taraftar olarak uyanık davranamadık ve adnan biraderler gerets'i yedi. hatta ilic'i falan da sessiz sedasız yollayıp kadroyu kendilerine göre şekillendirdiler. bir sezon önce para yok diyen adamlar aynı anda lincoln, nonda ve linderoth'u getirdi, birçok yerli futbolcu aldı. şu transfer bütçesi gerets'e sunulsa o dönem galatasaray dominasyonu yaşanabilirdi. tıpkı aysal dönemi kaçırdığımız dominasyon fırsatı gibi olmuştu.
  • 632
    adamın tek isteği saidoudan sonra bir adet ön liberoydu. gittik eline inamotoyu verdik. tabii ki bir tek bu sebepten 1 senede 30 puan eksik toplamak aklanamaz ancak bari yılan hikayesine dönen graveseni verebilseydik adamın eline de bir görseydik. ayrıca özel bir gecede kendisiyle aynı ortamda bulunma fırsatım olmuştu ve ben bu kadar karizmatik bir adam hala daha görmedim. erken koptuklarımızdandı kendisi.
  • 634
    son 30 yılın en iyi fenerbahçe kadrosundan şampiyonluk almış olan hocamızdır. aldığı şampiyonluk o kadar kritiktir ki hem 3 sene üst üste fenerbahçe şampiyonluğunu engellemiş hem de o efsane fenerbahçe kadrosunun dağılmasını sağlayarak fenerbahçe'nin 100. yılına toplama bir kadro ile çıkmasının yolunu açmıştır. fenerbahçe 100. yılında yine şampiyon oldu ancak o toplama takımla sürdürülebilir bir başarı elde edemediler. zaten hem 3. hem de 4. yıldızı fenerbahçe'den önce takmamızı sağlayan 3 şampiyonluk favori olmadan aldığımız 2002, 2006 ve 2008 şampiyonluklarıdır. bu açıdan o yıllara emek veren her bir personele, oyuncuya ve teknik ekibe inanılmaz saygım var.
  • 637
    vizyonu imkanlarıyla sınırlı olmayan, delikanlı efsane hocamızdır. şampiyon olmak için fener'in puan kaybetmesini bekleyecek olan takımın o son maçta full dolu tribüne oynamasının ana nedenidir. galatasaray kültürünü en iyi şekilde anlamış olan, kültürümüze uygun futbol oynatmış olan yabancı hocamızdır. zora giren maçlarda necati, ümit karan, kral ve hasan kabze'yi bir arada oynatmaktan çekinmemiştir...
  • 643
    fatih terim'den sonra kulübemize en çok yakışan hocaların başında gelen eski hocamız. 2005-2006 sezonunda kazandığımız efsane şampiyonluğun baş mimarlarından biridir. o sene elindeki hücum oyuncularının hepsinden maksimum verim almayı başarmıştır. söke söke alınan şampiyonluğu beklerken tribündeki ekranlarda meşhur denizli maçının son düdüğü çaldığında yaşadığı sevinç aklımdan çıkmıyor. bir senelik emeğin karşılığını, hak edilen zaferi kazandığında etrafındaki herkes pamuk şeker kıvamına gelmişken bile vakur bir general gibi sevinmişti gerets.
  • 647
    ilk senesi gerçekten hücum anlamında çok çok iyiydi. necati ateş, hasan kabze, ümit karan, sasa ilic, hakan şükür gibi hücum hattından maksimum verim almıştı hoca. stoper rotasyonu türkiye ligi için yeterli olsa da defansif bekler konusunda eksikliğimiz vardı. orta sahayı da alioum saidou'nun çabalarıyla toparlıyorduk.

    üstelik o dönemin altın jenerasyonu olarak beklenen özgür can özcan, cem sultan, mülayim erdem, aydın yılmaz, arda turan, mehmet güven, ferhat öztorun, uğur uçar, zafer şakar, sabri sarıoğlu, murat akça gibi isimler vardı. bunların kimi kadroda, kimi kiralık olarak başka kulüplerdeydi.

    bu genç isimlerin de takıma uyum sağlamasıyla ikinci sezona dair çok daha büyük beklentiler vardı. belki de hocanın erken ayrılışına sebep olan hayal kırıklığı bundan kaynaklıydı. ayrıca yapılan transferler de yetersizdi. o dönemin üst düzey yerli oyuncularından tolga seyhan kiralanmıştı; ancak varlık gösteremedi. inamoto, okan buruk ve carrusca transferlerini zaten konuşmaya gerek yok. üstelik şampiyonlar ligi'nde mücadele edilecek bir sezonda çok daha ciddi bir planlama gerekliyken eldeki saidou gibi kritik bir isim de kaybedilmişti. o pozisyonda mehmet topal yerine inamoto ısrarındaki hatasını hocaya yazarım sadece.

    yetersiz olan defansif bek rotasyonu için hiçbir şey yapılmamışken, zayıf bir orta saha hattına sahipken hücumdaki isimlerin de ümit karan dışında yetersiz kalmasıyla 2006/07 sezonu hepimiz için hayal kırıklığı oldu.

    ancak kısa sürede aşıladığı hücum futbolu, yeri geldiğinde üç, dört forvetle rakibi boğup bir şekilde yediğinden bir fazlasını atabilen bir galatasaray ortaya çıkardığı için kendisine teşekkür ederim.

    bu kulübün, sivas zor deplasman, akhisar'dan bir puan alsak iyi, başakşehir'e yenilmemek güzel gibi bir anlayışı olamaz. bunu da en iyi şekilde yansıtan hocalarımızdan biri olmuştur gerets. iç sahada ne ise dış sahada da o karakteri yansıtmıştır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın