• 30
    şampiyon olan kadronun ağzına nasıl sıçılır sorusunun en güzel cevabıdır 2011 - 2012 sezonu başlangıcı itibariyle.

    baştan alalım; geçtiğimiz sezon kazanılan şampiyonluk, dallas ve dallas'a gönül vermiş insanlar için hayallerin gerçeğe dönüştüğü andı. sezona son şampiyon olarak başlarken de önceki sezonun kadrosuna nazaran ciddi dengesizlik hakim. bench'ten gelip önemli katkılar yapan jj barea'nın yerine delonte west katıldı ki ne vereceği büyük soru işareti. vince carter'ın teksas'a geldiğini öğrendiğim anda da yaşadığım hayal kırıklığını kelimelerle anlatamam. vince carter gibi büyük bir isme saygı duymamla birlikte artık ununu elemiş, eleğini asmış biri olarak görüyorum carter'ı. bu çizgideki bir oyuncunun da son şampiyona yakışır vizyonda olmadığı gün gibi ortada. pota altı ise son derece etkisiz, son şampiyonluğun gizli kahramanlarından biri olan, savaşçı tyson chandler takımdan ayrılırken mevcut kadroda o bölgenin oyuncuları brandon haywood, ian mahinmi, brian cardinal'in toplamı chandler etmiyor maalesef.

    özetle geçtiğimiz sezonki kadroda dirk ve kidd'i tamamlayan yan aktörlerin, bu sezonki kadroda yeterince iyi olmadığı ortada. yapılan takviyelerden belki de en mantıklısı da lamar odom. lakers'ta kıymetinin yeterince bilinmediğini düşünüyorum, burada ise 6. adamdan fazlası olabilir, fakat hepsi bu.

    iç karartıcı bir tablo oldu fakat dost acı söyler dallas'ım.
    kaldı ki sezona teksas'ta alınan miami yenilgisi ile başlamak hiç hoş olmadı.
  • 31
    genelde şampiyon takımların mevcut kadrolarını koruma içgüdüsünü uygulamamış bir takım dallas.

    hadi tyson chandler'in gidişini lamar odom'la kapattınız hatta odom takımı hücum yönünden çok daha pozitif etkileyecektir.

    sık sık sakatlanan caron butler'ın gitmesine ses çıkarmamaları anlaşılabilir ama yerine vince carter'ı almaları tam bir gaflet.vc hem yavaşlayan ayakları,hem de savunmadaki zayıflığı sebebiyle dallas'ın elinde patlamaya hazır bir bomba durumunda.ayrıca sezonu sağlıklı bir şekilde bitirebileceği bile şüpheli.

    geçen sene play off serilerinde harika işler yapan jose juan barea'yı ellerinden kaçırmaları ise akla mantığa sığmıyor.bu ufak tefek adam oyuna girdikten sonra rakip savunmayı karıştırması,hücuma kattığı dinamizm ve yeri geldiğinde gönderdiği şutlarıyla dallas için çok önemliydi.yerine gelen hiç bir takımda dikiş tutturamamış delonte west'le nereye kadar.
  • 32
    cuban'ın takımı satın aldığından beri en doğru offseason hamlelerini izlediği, dampier ve haywood'a paralar saçarak takımın capinin elini kolunu başladığı fakat artık akıllanarak tyson chandler'a senede 15 milyon dolar vermeyi kabul etmeyen takımdır, takımımdır.

    bu senenin sonunda, kidd, terry ve odom'un kontratının bitmesiyle cuban'ın takımı satın aldığından beri ilk kez cap altına ineceklerdir ve 2012 yazına 40-42 arası bir cap ile girecek takım. bu da bir tane maximum kontrat demek oluyor.

    lokavttan sonra imzalanan yeni cba'den sonra cap üzerindeki takımların hamle yetkisinin oldukça kısıtlandığı, öyle full mid-level'ların artık dönmediği ortamda izlenen bu yol doğrudur.

    bu sene pivot konusunda sıkıntı yaşanıyor olacak olması zerre umrumda değil. chandler nasıl olsa o kontratın üzerine yatacak ama bu sene ama önümüzdeki sene. bırakalım da mahinmi'nin birazcık gelişimini izleyelim, haywood'un salaklıklarını izleyelim, son ekleme olan çinli yi jianlian'ın vereceği katkıyı görelim.

    2012 yazında çok güzel şeyler olacak, az sabır.
  • 35
    yönetiminin inanılmaz hataları yüzünden dirk nowitzki'nin kariyerinde kalan son bir kaç yılını mahvetmiş takımdır. 2011 yılında tarihinin ilk şampiyonluğunu kazandığı kadroyu deron williams'ın peşinden koşma uğruna dağıtmış ve ertesi yıl da playoffların ilk turunda süpürülmüş bir takımdan bahsediyorum. deron williams da brooklyn'de kaldığına göre dallas yönetimi eğer şapkadan tavşan çıkarmazsa önümüzdeki sezon ligin dibine demir atacak takımlardan biri olacak.*
  • 36
    tam olarak neyi planladığını merak ettiğim takım. geçen sene sırf deron için takım boşaltıldı ve rölantide bir sene geçirildi. şimdi deron takımı ile yeniden anlaşmaya vardı ve dallas ortada kaldı. nbadeki takas, transfer, maaş durumlarını çok iyi bilmediğim için nasıl bir yol izleyeceklerini çok merak ediyorum. elinizde nowitzki gibi bir süperstar varken şu adama onca sene adam akıllı, dengeli bir takım kuramamak büyük yönetim beceriksizliği. ben dallas taraftarlığından daha çok nowitzki taraftarı olduğum için keşke diyorum kariyerinin sonları yaklaşırken nowitzki iyi bir takıma transfer olup bir yüzük daha kovalasa.

    dallasın gelecek planları ile ilgili yazılmış türkçe veya ingilizce yazı varsa, bilen biri özel mesaj atsa sevinirim. izleyecekleri yolu merak ediyorum.
  • 37
    an itibariyle nba'de en kötü durumda olan takım, takımım. durumun kötülüğü ellerinin kollarının bağlı olması ve şapkadan tavşan çıkmasını bekliyor olmalarından geliyor.

    takımı bu halde görmenin büyük üzüntüsü içerisindeyim, genel ve uzun bir değerlendirme yapacağım..

    2010 yılının yazında eric dampier ellerinde büyük bir kozdu. biten kontratı* her takımın isteyebileceği türdendi ve takım bunu kullanarak büyük yıldız almak istiyordu. o yaz hatırlarsınız ki lebron james, chris bosh, amare stoudemire gibi oyuncular serbest, carmelo anthony, chris paul gibi oyuncuların durumu net değildi. ama hiçbir yıldızı takıma katamadılar. daha doğrusu elde imkan vardı ama hiçbir yıldız dallas'a gelmek istemedi. bahsettiğim o büyük kozu charlotte bobcats'e göndererek karşılığında tyson chandler'ı aldılar ve bir anda elde kimyası müthiş çalışan makine düzeninde bir takım çıktı ve sonunda nba şampiyonluğuna kadar gitti. takımın tarihinde bir ilkti. takım sahibi mark cuban'ın 1999 yılından beri hiçbir harcamadan kaçmadan yaratmaya çalıştığı takım artık hedefine ulaşmıştı.

    boston celtics, san antonio spurs gibi takımlara bakarsanız aslında yapılması gerekenin ne olduğunu daha net görebilirsiniz. şampiyon olmuş bir takımın kadrosu yaşlı bile olsa asla dağıtılmaz. o temelin üstüne yeni genç isimler eklersiniz ve zamanla farklı bir rotasyonu oturtursunuz. burda hemen akıllara rudy tomjanovic'in efane sözü akıllara geliyor.

    (bkz: don't ever underestimate the heart of a champion) (hiçbir zaman bir şampiyonun yüreğini küçümseme)

    spurs ve celtics'in yaptığı hep bu oldu. sonunda tam başarı gelmese bile ikisi de şu an dallas'ın düştüğü duruma düşmedi. mark cuban yeni cba'nin getidiklerini çok iyi analiz ettiğini ve takımın geleceği için iyi ama pusuda bekleyecek bir kadro kuracağını söyledi 2011 yazında. dirk nowitzki'nin alınabilmesi için kendi alacağı 20 milyon dolardan vazgeçtiği ve kariyerim boyunca beraber oynadığım en iyi pivot dediği tyson chandler takımda kalmak istediğini defalarca belirtmesine rağmen new york knicks'e gönderildi. şampiyonluğun özellikle final serisindeki performansıyla kilit isimlerinden jose juan barea minnesota'ya, takım savunmasının baş kahramanlarından deshawn stevenson new jersey'e, caron butler'da los angeles clippers'a gönderildi. aynı şekilde eldeki iki genç ve atletik oyuncular rudy fernandez ile corey brewer denver'a gönderildi. geriye sadece dirk ve yaşlılar ordusu kaldı.

    kimsenin beklemediği bir anda lamar odom'un takas haberi çıktı. lakers'taki performansına baktığınızda resmen bir soygundu odom'un takıma katılması. ama izleyen herkes gördü ki lamar odom tam bir ihanet örneği gösterdi. bu bahsettiğim ihanet illa takıma karşı değil, spor etiğine karşı büyük ihanetti yaptığı. hep bahaneleri vardı. ne reboundlar için mücadele etti ne koştu ne savunma yaptı.. zaten playofflar başlamadan takımla ilişiği kesilmişti.

    odom'un yanında ahı gitmiş vahı kalmış vince carter da eklendi ve yeni sezona bu sene hele bir oynansın gidebildiğimiz yeri bir görelim ondan sonra zaten deron williams'ı alacaz yepyeni ve güçlü bir takım olacağız mantığıyla başlandı. sonuç tabi ki hüsran. takım tarihinde ilk defa süpürüldü.

    2012 transfer sezonu açıldığında artık herkes önceki sezonu unutmuş tamamen deron williams'ın kararını beklemeye başladı. gelişmeler williams'ın bir dallas'a bir brooklyn'e kaydığını gösteriyordu. hatta deron ile jason kidd'in beraber golf tatiline gitmesi artık williams'ın dallas'a geleceğini gösteren bir gelişme olarak bile yorumlanmıştı. ne var ki deron kararını twitter hesabından açıkladı ve dallas için kara bulutlar tepeye çıkmaya hızla başladı.

    dün jason kidd yaptığı açıklamada aslında deron'ın dallas'a daha yakın olduğunu düşünüyordum ama demek ki son dakikada yapılan hamleler onun aklını çelmeye yetti açıklamasını yaptı. herkesin bildiği üzere brooklyn nets deron williams kararını vermeden önce atlanta hawks'tan joe johnson'ı takas etmiş gerald wallace ile de yeni anlaşma imzalamıştı.

    dallas için b planına geçme vakti gelmişti. b planında beraber 5.5 yıl oynadıkları, farklı takımda olmalarına rağmen hala en iyi arkadaş olduklarını söylediği steve nash'in peşine düşüldü. ona da yeterli teklif verilmedi. nash de los angeles lakers'ın yolunu tuttu.

    c ve d planlarında goran dragic ve jeremy lin vardı onların da başka takımlarla anlaştığı haberleri geldi.

    artık dallas mavericks'in ve takım sahibi mark cuban'ın alfabenin hangi harfini plan olarak yazdığını ya da gerçekten bir planı var mı onu şu anda kimse bilmiyor. gerçi şu anda kendisi los angeles'ta televizyon programı shark tank ile uğraşmakla meşgul. takımı için ölesiye tutkulu görünen mark cuban acaba bu sene sonunda büyük pişmanlık yaşayarak artık o duyguyu mu kaybetti yoksa bildiği birşeyler var da basına mı sızdırılmıyor onu bekleyip göreceğiz.

    şu an için dallas medyasında bahsedilen iki şey var. iyimserler cuban bu yazı böyle geçirmez, asla bir sezonda seyirci kalmaz ve şapkadan tavşan çıkaracağı büyük bir takasla gündeme gelecek diyor. kötümserler ise artık takımın yeniden yapılanmaya girmesi vakti geldi diyor.

    dirk nowitzki kariyeri boyunca tam anlamıyla ikinci bir süperstara asla sahip olamadı. yaptığı her türlü fedakarlığın karşılığını da tam alamadı. hall of famer kariyerinin son 3-4 yılına girilirken yeniden yapılanmaya girmiş ve draftta ön sıraları kapmaya çalışan bir takımı etrafında kurmak ona yapılabilecek en büyük ihanettir. eğer öyle bir şey düşünülüyorsa başka takıma gitmesi her ne kadar 13 yıldır fanatik mavericks taraftarı olsam ve asla kabullenemeyeceğim bir şey olsa da en büyük dileğim olur. ama yine de dirk gibi takımın tarihine adını yazdırmış bir efsanenin başka takıma gideceğini sanmıyorum. hangi şartlar altında olursa olsun.

    jason terry'nin boston celtics ile anlaştığı zaten malumunuz. dün yaptığı açıklamada dallas'tan beklemesine rağmen kendisine hiçbir teklif gelmediğini ve artık dallas'ta kalmasının imkansız olduğunu söyledi. düşün ki para babası mark cuban yıllık 5 milyon'a 8 yıldır takımında oynayan ve taraftarın dirk'ten sonra en sevdiği oyuncusuna 5 milyon'u çok gördü. bu hiçbir şekilde açıklanamayacak bir durum.

    dallas'ın önünde iki yol var. biri 2014 yazını beklemek. o yaz kobe, lebron dahil bir çok süperstar serbest kalacak. ama şunu net gördük ki dallas yeteri kadar medyatik bir yer değil ve süperstarlar buraya gelmek istemiyor. bu hem nowitzki'nin kariyerinden ve yaşından 2 yıl çalmak ve olası bir epic fail için büyük bir adım daha atmak anlamına gelir.

    diğer yol ise ne yapıp edip üçüncü takımı bulup büyük vergi yükü ağırlığının altına girip dwight howard'ı takıma katmak. şapkadan çıkacak tavşan işte bu. takımın geleceğini ve dirk'ün kariyerinin son yıllarını kurtaracak tek hamle bu olur.

    ama maalesef ki bu da çok ama çok zor...
  • 39
    bir darbe de jason kidd'den yemiş takımım. daha dün katıldığı radyo programında dallas'ta kalmak istediğini ve takımla anlaşmak üzere olduğunu açıklamış bugün de 3 yıllığına 9.5 milyon euro'ya anlaştığı haberleri çıkmıştı. an itibariyle kidd new york knicks ile anlaşarak takıma bir darbe daha indirmiştir. takımda kimsenin anlayamadığı bir lanet var son bir haftadır ve herkes bir yerlere kaçışıyor.

    texas'ta meşhur bir laf vardır:

    "it rarely rains it texas, but when it does, it pours." (texas'ta yağmur nadir yağar ama yağdı mı çok fena yağar." işte dallas mavericks'in son bir haftalık durumunu açıklayacak nitelikte bir söz.

    (bkz: korkuyoruz dirk reyiz)
  • 40
    büyük gelgitlerin, iniş çıkışların takımı.. takım tarihine yazılacak çok büyük bir gerçek var. mark cuban döneminde raef lafrentz, eric dampier, desagana diop, shawn bradley ve brandon haywood gibi uzunlara tonla paralar akıtmış ve neredeyse hiç verim alamamışken, takım tarihinin en iyi uzunu tyson chandler ile makul bir anlaşma yapmak yerine ertesi yıl serbest kalmasına göz yummuş takımdır.

    deron williams takası sonrası sağdan soldan darbe yerken bir anda chris kaman transferi ve ian mahinmi karşılığında indiana pacers'tan darren collison ve dahntay jones'u bedavaya getirmiştir.

    öyle enteresan benim takımım.. *
  • 41
    2012 yazı transfer sezonunun en büyük kaybedeni olacakken an itibariyle en büyük kazananı olmuştur.. takım sahibi mark cuban ve genel menajer donnie nelson çok büyük işlere imza attılar.

    sezon öncesi bütün planlar deron williams üzerine kuruluydu. deron brooklyn nets'i kabul edince siyah bulutlar dallas şehrinde dolanmaya başladı. bütün geri kalan yıldızlar bir bir diğer takımlar tarafından kapılırken dallas sessiz durmayı tercih etti. herkes en azından ortamı yumuşatmak için kötü bile olsa bir anlaşma yapmalarını bekliyordu. hatta üstüne taraftarların büyük sevgi duyduğu manyak sahip cuban için bile istifa çağrıları yükselmeye başlamıştı.

    dallas ilk olarak öküz adam brandon haywood'u amnesty clause yoluyla takımdan kesti. bununla beraber 8 milyon dolarlık yeni salary cap açığı oluşturuldu.

    hemen akabinde pivot chris kaman ile anlaşıldı. kaman'la 1 yıllık 8 milyona anlaşıldı.

    kimsenin beklemediği bir anda takımın elinde bile olmayan ian mahinmi için sign and trade yoluyla indiana pacers ile anlaşıldı ve karşılığında jet guard darren collison ve savunma makinesi dahntay jones alındı. iki oyuncu için 4 milyon ödendi.

    philadelphia 76'ers'ın amnesty clause ile serbest bıraktığı elton brand için bir çok takım bir bir tekliflere hazırlanırken dallas yönetimi basına ne olursa olsun onu almak için bastıracaklarını açıkladı. bu bir blöftü. elton brand de eski takım arkadaşı ve beraber 6 yıl oynadığı chris kaman ile oynamak istediğini ve dallas'ın teklifleri kazanmasını istediğini twitterından açıkladı. dallas yönetiminin blöfü de buna eklenince bir nevi diğer takımlar kandırılmış ve elton brand sadece 2.1 milyon karşılığında dallas'a gelmiş oldu.

    not: amnesty clause yoluyla takımla ilişiği kesilen bir oyuncu için öncelik hakkı salary cap boşluğu olan takımlar olmak üzere birbirlerinden habersiz takımlar resmi tekliflerini nba'ye iletir. 3 günlük teklif süresi sonunda en yüksek teklifi etmiş takım oyuncuyu alma hakkına sahip olur. dallas'ın 2.1 milyon elton brand gibi bir oyuncu alması büyük iş. diğer takımlar dallas'ın fazla para teklif edeceğini düşünüp boşuna teklif yapıp bir de komisyon ödemeyi kabul etmediler yani.

    frontcourt elton brand ve chris kaman ile kuruldu ve dallas'ta son 13 yılda ilk defa skorer pota altı oyuncuları bulunmuş oldu. sıra takıma iyi bir şutör kazandırmaya geldi. hala boşta iki iyi oyuncu vardı. bunlardan biri courtney lee diğeri de o.j. mayo. iki oyuncu da takımlardan yüksek teklif bekliyordu. dallas'ın sadece 4 milyon salary cap'i kalmış ve daha fazlasını yeni cba kuralları çerçevesinde zaten teklif dahi edemezdi. ama nasıl olduysa memphis'in 7.2 milyon dolarlık opsiyonunu reddip 4 milyon'a dallas geldi o.j. mayo. masa altı para? cuban yapar mı yapar.*

    şimdi takım jose calderon'un peşinde. takımı oynatacak akıllı bir guard her zaman rotasyonda yer bulur. bunu da sign and trade yoluyla yapacakları için karşılığında eften püften adamlar verilecek ve bu da büyük bir kazanç olacak.

    peki dallas neden en büyük kazanan?

    dallas'ın artık elinde dwight howard takası için kullanabilecekleri genç yetenekler var. çok iyi bir paket sunabilir karşılığında da kötü kontratları absorbe edebilecek bir esnekliğe sahipler.

    ikinci ve belki de en önemli nokta şu. gelecek yıldan itibaren sign and trade kurallarında büyük bir değişikliğe gidecek ve trade exception'ı olmayan takımlar bu yol ile oyuncu alamayacak. yani nerdeyse tamamen bu transfer çeşidi ortadan kalkacak. bu da salary cap'i olan takımları çok çok büyük avantaja sahip konuma getiriyor. gelecek yaz eğer bu yıl takas edilmezse dwight howard, chris paul gibi yıldızlar serbest kalacak.

    dallas aldığı oyuncularla genelde 1 yıllık anlaşma yaptığı ya da expiring contract* sahibi oyuncular aldı ve ununu hep kuru tutmayı başardı. yani gelecek yıl nba'de en büyük salary cap'e sahip takım olacaklar ve yıldız kapma işinde 1. sırada adını duyacağımız takım olacak.

    bunun yanı sıra bu sezon için oluşturdukları genç ve atletik kadro geçen yılkinin kat kat üzerinde bir potansiyele ve geleceğe sahip. yine batıda iyi yerler için savaşabilecek bir kadro kuruldu.

    takımın yaptığı değişikleri bir kıyaslayalım.

    center: haywood (5.2 sayı 6.0 rebound) gönderildi yerine kaman (13.1 sayı 7.7 rebound) geldi. çok büyük artı.
    yedek center: mahinmi (5.8 sayı 4.7 rebound) gönderildi yerine brand (11 sayı 7 rebound) getirildi. çok büyük artı. ayrıca elton brand nowitzki'nin yedeği olarak da süre alıp kamanla iki kule oluşturarak da oynayacak. bu şekilde dirk'e de bir yedek alınmış oldu.

    şutör guard: jason terry (16.1 sayı) gönderildi yerine o.j. mayo (12.1 sayı) getirildi. takımın istatistik anlamında geriye düştüğü tek oyuncu burası ama belirtilmesi gereken bir önemli nokta var. terry 34 mayo 24 yaşında!

    oyun kurucu guard: kidd (6.2 sayı 5.5 asist) gönderildi yerine collison (10.4 sayı 4.8 asist) getirildi. kidd'in yaşı 39 collison'ın yaşı 24. darren collison kidd'in zekasına tabiki sahip değil ama muhtemelen kidd'ten 5 kat daha hızlıdır. oyun kurmanın zeka yönünü de jose calderon ile gidermeye çalışıyor takım.

    eğer ki deron williams alınmış olsaydı kendisine 20 milyon dolar verilecekti. salary cap'in büyük kısmı deron için gitmiş olacaktı ve dirk - deron ikilisinin yanına muhtemelen dandik adamlar doldurulacaktı. ama şimdi deron için kullanılacak 20 milyon'a chris kaman, elton brand, o.j. mayo, derren collison ve dahntay jones alınmış oldu üstüne de bir oyuncu ya da takas için kullanılabilecek 2.5 milyon room exception kaldı. ve gelecek için un çok kuru tutuldu. o undan nasıl ekmekler çıkacak göreceğiz.

    17.5 milyona chris kaman, elton brand, o.j. mayo, darren collison, dahntay jones > 20 milyon'a tek başına deron williams.
  • 43
    2012-2013 sezonun çeyreği geride kalırken ciddi değişimler göstermiş ama hala liderine* kavuşamamış takımım..

    sezona los angeles lakers galibiyeti ile başlanınca bir çok kişide bir şaşkınlık oluşmuştu tabi ama lakers'ın şu anki durumunu göz önünde bulundurduğumuzda o maçta galip gelinmesinin çok da ekstrem bir durum olmadığını daha iyi anlıyoruz.

    öncelikle dallas'ın şu anda 21 maç sonunda 11 galibiyet 10 mağlubiyet performansı gösterdiğini hatırlatayım. bu iyi mi? bence şu an için iyi. yıllardır playofflarda görmeye alıştığımız hep de yukarılara oynayan bir takımken dallas, şu anda yüzde 50 galibiyetin az üzerinde bulunmalarına rağmen durumuna şükrettiren bir konumda. maalesef.

    dallas bu yıl salary cap'in tam 40 milyon aşağısında bulunuyor. yani bir süper yıldız takası ya da yaz döneminde bir süper yıldız transferi yapacaksa bir takım bunun için bütün ligde açık ara en rahat ve uygun takım dallas'tır. keep powder dry* felsefesi ile bu sezon için takıma kazandırılan bütün oyuncuların sözleşmesi 1 yıllık. yani yaz sezonunda dallas eğer oyuncu ikna edebilirse rahatlıkla 2 süper yıldızı tekrardan kadroya katabilecek durumda. üstelik talep edilmesi halinde tıpkı 2010 yılında yaptığı gibi dirk nowitzki bu takım için feda der, diyecektir.

    bahsettiğim gibi çok cüzi miktarlara çok değişik tarzda oyuncular takıma katıldı ve belki de bu karışımı en iyi harmanlayacak bir koçu var dallas'ın. rick carlisle.
    sezona başlarken aslında herşey iyice kurgulanmıştı ama nowitzki'nin ispanya'da barcelona ile yapılan hazırlık maçında yaşadığı diz sakatlığı ve akabinde ameliyat olması soğuk duş etkisi yarattı takımda. nowitzki aslında ameliyat olmadan da devam edebilirdi sezona ama kendisi ilk 2 ay sonunda takımın kimyasının oturacağını ve oturmuş kimyaya sahip bir takıma geri döndüğü zaman takım için çok daha iyi olacağını düşünerek ameliyat olmayı istedi.

    takımın darren collison adında uzun yıllar sonra hızlı bir guard'ı, o.j. mayo adında her an patlama yapabilecek şutör bir iki numarası, uzun yıllar sonra pota altında skor üretebilecek bir uzunu vardı artık chris kaman ile. ve ilk 6 maçta 5 galibiyet alındı. sanki beklentilerin üzerine çıkacaklarmış görüntüsü veren takıma bir anda nazara gelmişçesine önce kaman'ın sonra da shawn marion'ın sakatlığı ile darbe yedi. daha sonra da takımın guardı delonte west ile kişisel problemler ve saha dışında çıkardığı sorunlar yüzünden yollar ayrıldı. bu olumsuzlukların üstüne art arda mağlubiyetler almaya başladılar. bu sakatlıklardan sonra dallas oynadığı 9 maçta sadece 1 galbiyet alabildi ve 6-9'a kadar geriledi.

    bu sırada takımın guard'ı collison'daki düşüş dikkat çekici oldu. coach carlisle onu yedeğe çekerek bu duruma bir çare bulmaya çalıştı ama zaten hali hazırda takım lideri dirk yokken ve sakatlarla doluyken takımın rotasyonu çok zayıftı. gönderilen delonte west'in yerine önce troy murphy alındı. bu hamle takımın en büyük sıkıntısı olan rebound alma üzerine yapıldı ama istenen gelmedi, birkaç maç sonra murphy gönderildi. murphy'nin yerine belki de akla gelebilecek en son isimlerden biri alındı. derek fisher. evet derek fisher'ı asla ama asla dallas forması altında izleyeceğimi tahmin bile edemezdim. fisher 38 yaşında ve ondan bekleyebileceğiniz şeyler çok sınırlı. ama fisher'ın gelişi takıma çok büyük artılar kattı. fisher geldiğinden beri dallas oynadığı son 6 maçın 5'ini kazandı ve sadece son saniye hücumunu değerlendiremedikleri maçta philadelphia 76ers takımına son topta kaybettiler. fisher bu yaşta bu ağırlıkta nasıl bu kadar katkı yapabildi?

    öncelikle takımın tekrar galibiyet almasındaki kilit rol sakatların geri dönmesi oldu. kaman yaklaşık 20 dakika süre alıyor bu 20 dakikada neredeyse 20 sayı üretiyor her maç. bu gerçekten mükemmel bir yüzde. sezon başında iyi bir performans gösteren brandan wright art arda mağlubiyetler alınırken kızağa çekilmişti, şimdi o da tekrar katkı yapmaya başladı. darren collison benche çekildikten sonra o da kendine çeki düzen vermeye başladı. fisher en kritik anlarda tecrübesiyle katkıda bulunarak ve oyunu sakinleştirerek aslında bütün takım arkadaşlarına büyük katkı yaptı. bir guard'ın skor katkısı vermeden yapabileceği bir çok şeyi bu yaşında katmış oldu.

    ama bir oyuncu var ki dallas'ın aldığı 11 galibiyetin tümünde direk etki etti. o da o.j. mayo. memphis grizzlies tarafından draft edildiğinde çok büyük bir yıldız olacağı varsayılıyordu ama bir türlü bekleneni verememişti. dallas'a geldiğinden beri hemen her maçta 20 sayının üzerine çıktı ve takımın skor yükünü sırtlayan isim oldu. dallas aslında sezonu bir şekilde kurtarayım yazın süper yıldız buldum mu alırım mantığıyla transferler yapmışken aslında yıllarca takıma hizmet verebilecek ve gerçek bir yıldız olabilecek bir oyuncuyu transfer etmişti. tabi bu hem coach, hem dallas yönetimi hem de taraftarlar için beklenen bir şey değildi.

    şu anda çok değişik ama izleyenlere zevk veren bir oyun oynuyor dallas. nowitzki hafta başında bir hafta içerisinde takımla çalışmalara başlayacağını söyledi. onun da dönüşü yakın. nowitzki'nin gelişi sadece kendi üreteceği sayılar açısından değil, rakip takımın önlemlerini onun üzerine yoğunlaştırması ile takım arkadaşlarını bir üst seviyeye çıkaracak bir etken olacak. nowitzki'nin dönüşüyle izleyenlere zevk verecek ve daha da derli toplu oynayacak bir takım izleyeceğimizi düşünüyorum.

    12.12.12'de yani bu gece eski bir dostu ziyarete gidiyoruz. rakip boston celtics ve bu yıl dallas'tan alıp kadrolarına kattıkları jason terry. 8 yıl boyunca dallas forması altında izlediğim terry'i başka forma içerisinde görmek çok üzücü ve değişik olacak doğrusu...

    şimdilik durum bu sebeplerden dolayı iyi. ama daha iyi olacak..

    (bkz: go mavs go)
  • 47
    burda alınan kararın özü şöyledir. bu kararın temelinde yatan oyuncular o.j mayo, vince carter ve dahntay jones ki bunlar zaten sürekli sakal bırakan oyuncular. portland maçı sonrası nowitzki de sakallı olunca ona takımda hemen herkesin sakal bırakmasını özel bir sebebi var mı diye soruluyor nowitzki de benim bildiğim kadar yok diyor.

    o.j mayo'ya sorulduğunda kendince böyle bir karar aldığını ve dahntay ile carter'ın ona destek vereceğini söyledi. daha sonra nowitzki, mağara adamı chris kaman ve jae crowder da onlara katıldı ve .500 galibiyet yüzdesine çıkmadan sakallarını kesmeyeceklerini açıkladılar.

    dallas şu anda 21-28 durumda ve önümüzdeki 8 maçın 7si kendi sahalarında ve nispeten kolay bir fikstür. yani hedefleri çok da zor değil.

    sakal makal işin komik kısmı da en azından böyle bir şeyin olması takımın birliktelik duygusu yaşaması için önemli sayılabilir. yetenek var ama birbirinden kopukluk bu takımın en büyük sıkıntısıydı sezon başından beri.
  • 48
    2012-2013 sezonunda hakemlerden çok ama çok çekmiş takımdır. bu sezon içerisinde tam 3 defa dallas'ın maç yaptığı günün hemen ertesi sabahında nba yönetimi tarafından maç içerisinde maçın kaderini etkileyecek yanlış kararlar verildiği açıklaması geldi. ne tesadüftür ki üçünde de hatalı kararlar hep dallas aleyhineydi.

    daha önce de yazmıştım. (bkz: #1162369)

    24 şubat 2013 dallas mavericks los angeles lakers maçında da maçın kırılma anlarında dirk nowitzki'ye iki defa, mike james, o.j mayo ve elton brand'e de birer defa çok net faul verilmedi. nowitzki ve o.j mayo'ya çok rahat teknik faul çalan hakemler, neredeyse itirazla ağızlarına edecek lakers koçuna bir teknik faul çalma zahmetinde bile bulunmadılar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın