• 232
    abi kaç yıldır futbolu ve bilhassa galatasaray'ı takip ederim ben ilk kez bir derbi öncesi bu kadar saçma bir atmosfer görüyorum.

    bir tarafta türkiye'nin hali hazırda zaten en başarılı kulübü olan*, ligde de 8 maçta 22 puan toplayan galatasaray var. diğer tarafta hemen gerimizde yer alan ligde de 8 maçta 14 puan toplamış bir fenerbahçe var.

    galatasaray ligin en az pozisyon veren dolayısıyla en az gol yiyen, aynı zamnda en tempolu futbolunu oynayıp en çok gol atan takımı. fener ise kabız futboluyla nam salmış durumda.

    abi herkes ağız birliği etmiş "galatasaray'ı şimdi göreceğiz", "hiç iyi takımlarla oynamadı" falan diyerek bildiğin kötülüyor. sıralamadan bihaber biri de sanır ki orta sıra takımıyız amk. e tamam kardeşim, biz zor maç oynamadık da sen oynadın da ne oldu amk. başakşehir'e evinde yenildin, trabzon'a yine evinde 1 puan verdin, beşiktaş'ı da hakemle yendin.

    siz neyi ispatladınız ki gelip galatasaray'dan bunu bekliyorsunuz. bu nasıl bir düşünce yahu. saha içine gelin arkadaşım. hangi hattınız bizimkinden iyi deyin bakalım. kalede mi daha iyisiniz*, defans 4'lüsünde mi iyisiniz*, orta alanda mı iyisiniz* yoksa forvet hattında mı iyisiniz*? hangisinde iyisiniz lan bizden?

    hepi topu 4 galibiyetiniz var zaten. bir tanesi 9 kişilik gençlerbirliği, bir tanesi de hakemle beşiktaş.

    çıkıp deseniz ki "ya bu derbidir, derbiler puandan sıralamadan bağımsızdır. her şey olabilir" eyvallah. canımı ye. ama bu nasıl bir bakış açısıdır ya. fernando ile ndiaye arasında boşluk oluyormuş da oradan pozisyon veriyormuş galatasaray. 8 maçta 8 pozisyon vermedi lan bu takım. belhanda bekleneni verememiş. belhanda sizde olsa 6 puan fazlanız vardı lan. siz hangi maçları izliyorsunuz oğlum?

    dua edin de ilk 20 dakika gol yemeyin. zaten 60. dakikadan sonra mabadınızdan soluyacaksınız. o zamana kadar 0-0'ı korursanız belki direnç gösterebilirsiniz. aksi takdirde sonunuz hiç hayır değil. şimdiden hazırlayın kendinizi.
  • 43
    hatırlayan vardır, geçen sene şöyle bi bok yemiştim. (bkz: #2002365) zaman içerisinde itirafını da yaptım :) kafam rahat.

    bu sene de karımın abisi evleniyor hayırlısıyla. hem de düğünümüzde tanıştırdığım bir arkadaşla. baya bildiğin bir kaç hafta öncesinden başlamıştım çalışmalara. önce kayınvalidenin beynini yıkadım. bak bi kız var hem güzel, hem cevval... bunu senin oğlana yapalım diye. sonra bizim arkadaşa abartmadan ama sık sık kayınbiraderi övdüm, aklına soktum. bir de bunları düğünde hep yanyana denk getirdim. kayınvalide de oğlana "ya ne tatlı kız o" minvalinde bir kaç laf etmiş. velhasıl çalışmam meyvelerini verdi. hatta beklenenden çok daha hazlı. biz evlendik 2-3 hafta sonra bi baktık bunlar antalya'ya tatile gidiyolar birlikte dkjsnfskf. şimdi nişan yapılacak. nisan gibi de düğün.

    tahmin edin ne oldu? nişan günü olarak 22 ekimi seçmişler asjnskjdfnskjdf. kızın ailesi yatağan'da. dolayısıyla oraya gidilecek ve dönülecek. maça yetişmem imkan dışı. yollarda uçsam dahi maçın havasını yaşamam ve ilk yarım saati yakalamam mümkün değil. zaten yollarda uçacak kadar bilinçsiz bir insan da değilim. velhasıl geçen seferki tecrübemden olsa gerek bu defa nişan tarihini öğrenir öğrenmez olaya müdahale ettim. ben dedim o tarihte gelmem. neden? çünkü galatasaray fenerbahçe maçı var. ve tahmin edin ne oldu? nişan ertelendi.

    ertelenen tarihte de* trabzonspor deplasmanı var. fakat ona müdahale edemedim artık. yüzüm tutmadı. ufak bi pazarlık yaptım ama baktım olacak gibi değil artık hamsikafaların maçı kaçırmayı göze aldım.

    şimdi atlatılması gereken bir de nikah var. tarihi alsınlar, ikinci devre oynanacak maçlar açıklansın... malesef ona bir şey yapma şansım yok. işim allaha kaldı. dualarınızı bekliyorum :(
  • 164
    son günlerde bu maçla alakalı aleni bir şekilde fenerbahçe'nin güçlü olduğu, ritmini bulduğu, art arda galibiyetler alarak ligin zirvesiyle aradaki puan farkını kapatacağı, ısrarla konuşturulmaya çalışılıyor. bakın konuşulmuyor, konuşturulmaya çalışılıyor.

    peki kim bu konuşturmaya çalışanlar?

    başta rakibin teknik direktörü, sinsilikte ülke futbolunun açık ara 1 numarasi aykut kocaman, onun en büyük yancılarından şam şeytanı rıdvan dilmen ve bu güruhun medyadaki kalemşörleri; en önde ahmet ercanlar olmak üzere emre bol gibi asalaklar, mehmet y. yılmaz gibi kıdemliler ile olası bir galatasaray mağlubiyeti fazlasıyla işine gelecek olan turgay demir, taner karaman gibi sentetik madde müptezelleri. bu ekip öyle bir hava estirmeye çalışıyor ki sanki 8 maçta 7 galibiyet alıp 1 beraberlikle zirvede tek başına oturan fenerbahçe, sezon başından beri ne oynadığı anlaşılmayan, kaleyi bulan şut olmadan maç tamamlayan, taraftarının bile ümit kestiği galatasaray'ı ağırlıyor.

    bakıyorum, alttan girip üstten çıkıyorum, fenerbahçe'nin oyun planına, taktiğine dair hiçbir analiz yok. varsa yoksa "galatasaray güçlü takımlarla oynamadı" geyiği. peki, haydi bunu kabul edelim ama önümüze konulan kitabı bir de tersten okuyalım. fenerbahçe'nin aldığı 14 puanı kimlerden aldığına bakalım:

    göztepe'den 1 puan almışlar (2-2). lige yeni çıkan ve ilk maçını seyircisiz oynayan göztepe'yle berabere kalmışlar. biz ilk hafta kayserispor'u 4-1 yenerken kayserispor küme düşmenin en büyük adayıydı. şu an o kayserispor, göztepe'den sadece 2 puan geride ve fenerbahçe'yle aynı puanda.

    trabzonspor'dan da 1 puan almışlar. şu an süper lig'in en çok gol yiyen takımı olan (21 gol), sahasında 3-0'dan 3-4 maç veren, akhisar'dan 6 yiyen, hocası istifa etmek zorunda kalan trabzonspor'dan 1 puanı, yanılmıyorsam durica'nın sebep olduğu saçma sapan penaltıyla zar zor alabilmişlerdi.

    gençlerbirliği'ni 1-2 yenerek 3 puan almışlar. o maçtan sonra hocası istifa eden, ligin ilk 7 haftasında ligin dibine demir atan ve maçın 50 dakikasını 10, son bölümlerini 9 kişi oynayan gençler'i yenerek galibiyetle tanışabilmişler.

    alanyaspor'u 1-4 yenerek 3 puan daha almışlar. şu an ligde 10. sırada olan alanyaspor, o haftanın bitiminde 14. sıradaymış.

    2-1 yendikleri beşiktaş derbisi hepimizin malumu. beşiktaş'ın ofsayt gerekçesiyle verilmeyen nizami golü, cenk tosun'un verilmeyen çok net penaltı pozisyonu, 2 adet* penaltı ile kazanılan bir derbi.

    en nihayetinde ligin en kötü takımlarının bir seviye üstünde olan, 4. haftada hoca değiştirmiş, 13. sıradaki malatyaspor'a karşı 3-1 ile içeride alınan 3 puan.

    bunca laf tantanası yapmamın sebebi, ısrarla bize kabul ettirilmeye çalışılan "güçlü takımlarla oynamama" teranesinden yola çıkarak fenerbahçe'nin durumuna göz atmak. çok basit bir skor taramasıyla çıkan sonuç; iyi de güzel kardeşim, sen şaibeli derbi hariç bir tane büyük maç, büyük maçı geçtim, ilk 8'deki bir takıma karşı tek bir maç kazanamamışsın ki. bu neyin özgüveni? sen kendini nerede görüyorsun ki 8 maçta 22 puan toplayan rakibini yeneceğinden bu kadar emin oluyorsun?

    ben bu derbiyi kesin kazanacağız ya da kaybedeceğiz demiyorum zira geleceği görme yeteneğim yok, üstelik burada haftalardır "şöyle yeneriz, böyle mağlup ederiz, skor şu olur" minvalinde konuşan yazar arkadaşları yanlış bulan, temkinli bir taraftarım ama ortada bu kadar net bir tablo varken ısrarla kamuoyu yaratma çabası da fazlasıyla komik. neyse ki daha önceki yorumlarda bazı yazar arkadaşların da belirttiği gibi izole bir takımımız var, bu tip komik baskı unsurlarından, boşboğaz tetikçilerin laubali yazılarından bihaber vaziyette maça hazırlanıyorlar. umarım gönlümüzden geçen sonuçla takımımız yoluna doludizgin devam eder. muhtemel bir mağlubiyet ya da beraberlik de sadece kaybedilen puanlar demektir. tıpkı rakiplerin geride kalan 8 haftada defalarca yaşadığı gibi.
  • 324
    34 haftanın en karın ağrısı 2 maçının bu sezonki ilki.

    (bkz: geldi yine tipini siktiğimin)

    her ne kadar arızalı bir galatasaraylı olarak "sıkı derbici" klasmanından görülsem de sezonda en nefret ettiğim maçlar fenerbahçe maçlarıdır. o gerilimi, heycanı, ruhsal gel-gitleri, maçtan bir hafta önce-sonra hayatı ıskalamayı falan sevmiyorum. ama futbol kitlelerin afyonudur malum, biz de alışmışız bir kere bırakamıyoruz... her derbi geldiğinde aynı ruh haline bürünmeyi sürdürüyoruz, inatla...

    maça gelirsek, sneijder'in bir sağa bir sola yatırdığı geceden beri ligde kazanamıyoruz. genele bakarsak podolski'nin golüyle kupayı aldığımız kupa finalinden beri kazanamıyoruz. daha da genele vurursak geçtiğimi nisan ayında abdi ipekçi'de kazandığımız kadın basketbol maçı dışında sezon boyunda tüm branşlarda kaybetmişiz. 20 senedir bu ülkede futbol başta olmak üzere spor takip ediyorum. en çok kupa kaldıran, uluslararası branşlarda tek söz sahibi konumdaki bir kulübün ucunda kupa olan maçlar dışında ezeli rakibine hiç ilişmemesi bence şans ile açıklanamayacak bir durum. üç büyükler dediğimiz düzen herkesin mutlu olması için tasarlanmış bir yapı. dengenin bir tutam bile bozulduğu anlarda yaşanan büyük panikten anlaşılacağı üzere, herkesin tutunacak bir dalı olmalı. allah kahretsin ki bu denklemin içinde bizim bahtımıza düşen de her derbi sonrası sinir krizine girmek...

    futbola gelirsek, bize maçı kazandıracak tek şey sabır. geride olan onlar, hata yapma lüksü olmayan onlar, kazanmaya mecbur olan onlar. bırakalım valbuena kanatta topla ilerlemeye çalışıp gömülsün, bırakalım meşhur(!) set örme oyunu boğucu bir yan pas oyununa dönüşsün, bırakalım dayanamayıp takım halinde ileriye doğru yavaş yavaş ilerlesinler... zaten kıvama gelip dilleri dışarı çıktığı zaman 15-20 dakika da olsa yapacağımız tempoya karşı dayanamazlar. ne çirkeflikle ne de hücum futboluyla mağlup edemeyeceğimiz dünyadaki tek takım malesef. 20 senedir derbi izliyorum ben. 5-1'lik kupa finali, hala anılan 2011-12 sezonundaki 3-1'lik maç ve üçüncü yıldızı aldığımız sezon sami yen'de 2-0 biten maç hariç yemeden 2 gol attığımızı bile hatırlamıyorum fenerbahçe maçlarında. doksan dakika rakip takımın kalesini dövüp sonunda takımın en kazma iki adamının 2'ye 1 gelip golü atmasındansa boktan bir futbolla 0-0'ı tercih ederim.

    maksat suni puan farkına zeval gelmesin...
  • 74
    (bkz: 7 aralık 2011 galatasaray fenerbahçe maçı)
    (bkz: 22 nisan 2012 galatasaray fenerbahçe maçı)

    bu iki maca benzer bir mac bekliyorum ben. bir cogumuz boyle bekliyoruz...

    7 aralikta oynanan mac mukemmel bir macti, feneri adeta gomduk sahaya ve cok guzel bir galibiyet aldik. belki 6 7 tane atabilirdik.

    diger mac ise beni hayatimda en cok uzen maclardan biriydi. bu macta da 6 7 atabilecekken cok sanssiz bir sekilde 2 1 yenildik.

    umarim 7 aralik'ta oynanan maca benzer sonuc olarak.
  • 298
    (bkz: k o n s a n t r a s y o n)

    (bkz: s i n e r j i)

    (bkz: hedef 21)

    3'lü, 5'li, 6'lı, 7'li fark etmez. bu maça 8'de 7 ile gelen, rakiplere 8 puan fark açan aslanlara ve hocamıza güvenim tam. bu saatten sonra sinerji asla bozulmamalı yok tudor şöyle çıksaydı böyle çıksaydı diyerek. hele şu maçtan alnımızın akıyla bir çıkalım da daha sonra yapılacak ilk iş maçtan 1 gün önce florya'dan kadroyu sızdıran, bunu haber yapan çakalları bulup temizlemek olmalı, maçtan sonra bol bol eleştiri de yapılır ama bunlar sonraki iş. şimdi odağımız belli.

    sonuç ne olursa olsun galatasaray'a yakışan bir futbolla, sahada ıslanmayan parçalı forma kalmadan mücadele edeceğinize inancım tam. size güveniyoruz. bu yolun sonunda şampiyon olacağız.

    allah yardımcınız olsun, göreyim benim takımımı.
  • 320
    hep pozitif düşündük, pozitif yazdık. olumsuz tarafını da ele almak, ama yine de pozitif bir sonuca varmak istediğim maç.

    camia, taraftar çok özledik, çok açız derbi galibiyetine. şahane bir adanmışlık var bu geceye dair. insanın aidiyetiyle gurur duymaması elde değil böyle bir tablo karşısında.

    diyelim sonuç bizleri üzdü, bunu da bu sezonun bir sınavı addettmek lazım. bu kadar inanmışlığın üstüne, beklenilmeyen olduğunda da çelik gibi durmak olacak sınavımız. kazanırsak, ki benim şahsi inancım bu yönde objektif olarak, zaten yürüyeduruyor olacağız. aksi durumda da dediğim gibi, yeni oluşum taraftar ile birlikte bu sınavdan da alnımızın akı ile çıkarsak, yine bizim sırtımızı kimse yere getiremez.

    bu arada bu entryi girerken zorlandım çok, galibiyet harici maç öncesi yazmak zormuş, hadi sarı kırmızı sevdam, emeğin, doğru adımların, zor günlerin karşılığını alma, cahil cüretini yerle bir etme zamanı.

    yürüyedur!
  • 129
    geçmiş maçlarda bilhassa yerli futbolcuların(haklı olarak) etkilenmeleri sonucu psikolojik olarak kaybederdik, fakat aynı şeyin tekrar edeceğini sanmadığım maç. 90'lı yılları gören arkadaşlar bilir, böyle bir durum pek söz konusu değildi. bayağı çatır çatır fenerbahçe'yi 4'lediğimiz, 3'lediğimiz bir çok maç oluyordu. fenerbahçe 2000'lerin başında stadını yenileyerek, bu yenilenmenin avantajını iyi kullanmasını bildi. böylece derbilerde önce kendi sahasında üstünlük kurmayı başardı, akabinde de arada sırada da olsa deplasmanda bazı maçları kazandı.

    bunun sebebi ise tamamen kendi sahasında süren hegemonyanın, camiaya ve oyuncularına kazandırdığı özgüven. mesela galatasaray'ın kadıköy'de yenememesinin en büyük etkeni de bu. biz önce kendi sahamızdaki maçlara odaklanmalıyız. iç sahada bu adamları öyle yada böyle yendiğin sürece oyuncuların özgüveni zamanla artacak ve deplasman derbilerinde de galibiyetler gelmeye başlayacak.

    22 ekim'deki maçta ise yepyeni bir kadroyla la liga, league 1 ve premier lig gibi, kaliteli avrupa liglerinde oynamış olan oyunculardan kurulu bir takım var. allah'ın izniyle 3 farklı galibiyet beklemekteyim. özellikle de 60'tan sonra yeni malatyaspor'a karşı bile gardı düşen, kapanarak oynayan, teknik oyuncu kıtlığı çeken bir takıma karşı.
  • 261
    birazdan temizlik yapacak kadınları alıp eve bırakıcam. yarım saat sonra nakliye kamyonu eve gelecek ve eşyaları taşımaya başlayacak. bütün gün taşınma işi sürecek. saat 3-5 arası gaz açmaya gelecekler. sonra kombi servisi gelip kombiyi açacak. yine o saatlerde set üstü ocak ve davlumbaz montajına gelecekler. belki 1 saat sonra türkcell tv ekibi gelip televizyonu açacak. akşam da taşındıktan sonra yerleşmeye başlayacağız.

    ama benim aklım derbide. şu fenere koysak da yorgunluk falan kalmasa. vurduğunuz gol olsun aslanlar.
  • 32
    stada gidecek olan taraftarlarimizin en az 30.000 i çekin yapmak için, instagram kasmak için gidecektir. geri kalanın çok buyuk bir kısmını da uyuşuk ultraslan tayfasi olusturacaktir. taraftardan öyle büyük bir baskı beklemeyin.

    yayıncı kuruluş inşallah saha içi mikrofonlari düzgün yerlestirir de 90 dakika fener tezahüratı dinlemeyiz.

    hayati not: şarjları fulleyin de gidin gençler.
  • 75
    bu maçla ilgili tek korkum fb'nin istediği kaos ortamının oluşmuş olması. şimdi diyeceksiniz hangi kaos ortamından bahsediyorsun:

    -gs ligde namağlup tek takım. fb ilk mağlubiyeti bize tattırmak ve kendini taraftarına affettirmek isteyecektir. onlar için belki de ligin en önemli maçı.
    - öyle ya da böyle 14 ekim 2017 konya-gs maçında lehimize hakem kararları tartışıldı. derbide bizi önce ince kıyım, sonra kalın doğrama için bekleyen bir hakemin olması kuvvetle muhtemel.
    -gs -2 haricinde puan kaybı yaşamadı. bu maçı kazanırsak fb ile puan farkı 11 olur. ki aynı hafta bjk, başakşehir'le oynuyor. olası lehimize sonuçlarda ligde büyük puan farkı yaratırız ki bu rakiplerin işine gelmeyecektir.

    lafın kısası çok çok çok dikkat etmemiz gereken maç. umarım her şey lehimize sonuçlanır. futbolun adaleti işlerse olağan sonuç futbol olarak çok önde olduğumuz fb'yi içeride rahat geçmemiz olur.
  • 76
    küfür etmenin günah olmadığı günlere girmiş bulunuyoruz. *

    şimdi bu sezon * kadıköy de fenerin 2-1 kazandığı maç için genelde millet beşiktaş'ın nasıl kazanacağını filan düşünürken fenerin kazanacağını söylemiştim. bunu söylememin 3 sebebi var.
    1- maç kadıköy'de ve kazanmak için her türlü iğrençliği yapacaklarını biliyordum. beşiktaş bu iğrenlikte kendileri ile yarışamadı. 2. sebebi ise defans yapmak için ellerinde gerçekten iyi bir kadronun olduğuydu. ekici ve ozan'da orta saha rotasyonuna eklenince hücum işini de fena yapmadılar. maçı kazandıran bu ikilinin performansıdır bana göre. ozan ne kadar aptal olursa olsun arkasında 6 numara olan 2'li orta saha dizilişinde iyi bir 8 numara. fazlasını beklemek hayalcilik olur. ekici de iyi dönmüştü ve kendisini göstermek istedi. e kağıt kıvamında ki beşiktaş orta sahası karşısında rahatça dribling yaptı.
    3- şenol güneş'in bu maçta topu fenere vermeceğini bilmemdi. eğer topu fenere verip şl maçlarında olduğu gibi kontra atak yapsalar beşiktaş kevgire çevirdi feneri. daha az ama etkili atak ve fenerin ölümüne yan paslı oyunu hucüm oyuncularına muhteşem bir aktif dinlenme olanağı sağlar.
    bizim maça dönecek olursak;
    1-maç arenada ve o iğrençlikleri yapamazlar. kadıköy de olsa, bu provakasyonlara gelmeyecek bir oyuncu grubumuz var. en fazla acıyarak bakarlar. tıpkı 14 ekim 2017 konyaspor galatasaray maçın da gomis'in ali turan'a baktığı gibi.
    2- hele bir de tolga oynarsa bizim tempomuza en fazla 60 dk direnebilirler. oynamaması durumunda belhanda, ndiaye ve fernando'lu orta sahaya karşı da pek bir şansları yok. o bölgede üstünüz. hem teknik, hem zeka, hem fizik kapasite olarak.
    3- umarım tudor derbi planında, ilk 15 dk'lık dilimde kontrollü oyun tercih etmez. tam aykut'un istediği şey olur bu. eğer ilk 15'de baskı kurup gol bulduktan arkaya dinlenmeye geçersek ilk yarıyı önde kapamama şansımız çok düşük.

    son olarak; içim rahat etmiyor...
  • 305
    ligde 3 yıl aradan sonra en büyük rakibimizi yenmemiz gereken ve umarım da yeneceğimiz maç.

    https://twitter.com/...s/921843490513965062

    resmi twitter hesabımız böyle bir tanıtım yapmış. ben star wars aşığı bir adamım. 25 yaşındayım ve 15 yıldır ışın kılıçları, gezegenler falan hep kafamın içerisinde, güç ile büyüdüm resmen. böyle özel bir günde, en büyük sevdamı star wars: rogue one fragman müziği ile sunmak benim için tarifi olmayan bir keyif ve sürpriz oldu. sözlük girişine bile konulabilir.

    derbi kazanmak zorundayız. 8 haftayı en iyi şekilde arkamızda bıraktık ve bunu bir derbi galibiyeti ile, çilek ile kutlamalıyız. rakibin dolduruşuna gelmeden oyunumuza bakmalı ve bildiğimizi oynamalıyız. galatasaray'ın ve galatasaray taraftarının ezeli rakibini yenmeye ihtiyacı var ve gönlümden geçen de bunu başaracağımız. sakatlığın ve cezanın olmadığı, 2-0 sona erecek bir galatasaray galibiyeti izlememiz dileği ile.

    sen şampiyon olacaksın!
App Store'dan indirin Google Play'den alın