• 353
    mustafa cengiz'in "takas, kiralık ya da bonservissiz oyuncu alacağız" demesine* rağmen herhangi bir bonservissiz oyuncuyu kadromuza katmadığımız sezondur. tabii donk'u saymazsak*.

    zaman geçtikçe bu şansımız da azalıyor. zira pek bonservissiz oyuncu kalmadı. kalanlardan da bizim seviyemizde olanlara talep edecekleri yıllık ücretleri ödeyecek gücümüz yok gibi görünüyor.

    ihtiyaçlarımıza göre şu an itibariyle bonservisi elinde olan oyuncular şunlardır:

    - jack wilshere (west ham'a gitti deniyor)

    - max meyer (buraya gelmek için çok genç)

    - bernard (4 milyon €'nun üstünde yıllık ücret ister)

    - badelj (milan'a gitti deniyor)

    - abel hernandez (yedek olarak en olası isim)

    - ben arfa (4-5 milyon € ister muhtemelen)

    bunlar dışında bonservisi elinde futbolcu kalmadı. adı bizimle geçen lestienne, kurzawa gibi isimler bizim takımda belki alternatif olabilirler. acak bu isimler içi bile zama hızla geçmekte.

    bonservisi elinde oyuncu almaya muhtaç olduğumuz bu dönemde bu yola hiç başvurmamamız açıkçası beni şaşırttı.

    bence şu andan itibaren yapmamız gereken 2 orta saha 1 forvet alıp transferi bitirmek. son anda büyük bir fırsat çıkarsa transfer yapılır.

    adaylarım:

    abel hernandez (bonservissiz)
    emre akbaba (takas + para)
    ndiaye ya da başka bir banko 11 oyuncusu (kiralık)
  • 354
    ndiaye için 3.5 milyon euro veremeyiz diyen mustafa başkanımız bonservissiz oyuncuya vereceği yıllık ücretin öyle 3 milyon euro üstü olacağını düşünmüyorum. uluslararasi düzeyde olan oyuncular isteyecekleri maaş çok fazla olacaktır onun için böyle oyuncuyu ne yönetim istiyor ne de şahsen ben isterim gelmelerini.

    bu transfer dönemini bizim için artık fırsat transferlerini beklemek ile geçecektir. elimiz kolumuz bağlı bu dönemde sabır edip beklemekten başka bir seceneğimiz yok.
  • 356
    hala durumun vehametinden habersiz arkadaslarin olmasi uzucu.
    durum ortada transfer yapabilmek imkansiza yakin, neden hala bu kadar transfer bekliyoruz anlamak mumkun degil.
    bizim icin onemli olan kadroyu muhafaza etmekti ve ettik.
    yasin, eray gibi adamlardan kurtulduk.
    fifa’ya gore sattigin kadar alacaksin kurali dururken serzeniste bulunmak haksizlik.
    zaten rakiplerimiz ortada. turkiye’de kimsenin adam akilli transfer yapabilecegini dusunmuyorum.

    bu sene beklentilerinizi sampiyonlar ligi icin dusuk tutun. amac seneye sampiyon olup tekrar katilmak olmali.
    duzenli turkiye ligi sampiyonlugu ve sampiyonlar ligi hak kazanimi bence bir senelik basaridan daha onemli.
  • 359
    sabır ve anlayış gerektiren transfer sezonu.

    unutulmasın geçen sene 20 temmuzdaki el 2. maçında ilk 18'de sadece 3 yeni transfer vardı.

    geçen yaz döneminde kadromuz çok kötüydü, temmuzun 13ünde ilk eleme maçımız vardı, rivadan para gelmişti, uefanın bir bonservis kısıtlaması yoktu, kadronun yenilenme ihtiyacı da çok açıktı ama bu seneki kadar yangın yapılmamıştı sanki.

    bizim bu sene bonservisle oyuncu alma durumumuz yok denecek kadar az, hali hazırda dünya kupası devam ediyor ve transferde acele edilmesinin bir anlamı yok.

    epl'de transfer sezonu 9 ağustosta bitecek, kadrolarda düşünülmeyen oyuncuları o tarihten sonra kiralamak daha mantıklı, kolay ve karlı olmaz mı?

    zaten biz kulüp olarak maddi anlamda en iyi olduğumuz dönemlerde bile transferlerin çoğunu ilk kamp başladıktan sonra yapmaya başlayan bir takımız unutulmasın.

    örnek vermek gerekirse; melo'yu 22 temmuzda, riera'yı 3 eylülde, muslera'yı 19 temmuzda, eboue'yi 16 ağustosta, hamit'i 13 temmuzda, burak'ı 18 temmuzda, amrabat'ı 19 temmuzda, bruma'yı 3 eylülde açıklamışız.

    kulüpte, ''galatasaray'da transfer bitmez'' sloganı nasıl kalıplaştıysa ''galatasaray'da transferler kamp'a yetişmez'' sloganı da kalıplaşmıştır ya da kalıplşmaya mahkumdur..
  • 362
    sadece superlig bazında değil tüm dünyada durgun geçen transfer sezonu.

    özellikle psg'nın 17/18 sezonunda piyasayı çılgın rakamlara çıkarması sonrasında satan da alan da ne fiyat biçecek bilemiyor bana göre. bir yandan uefa bu yüksek paraları verenlerin ensesinde. yani bu gün verdin, yarın başına büyük bela alabilirsin demek bu.

    türk takımlarına gelince...
    akıllı olan rahatlıkla şampiyon olur.
    17/18 sezonunda bana göre başakşehir'in hızını biraz da seçim kesti. zira başakşehir'e karşı ciddi bir tepki oluştu tüm takımlarda. taraftarsız şampiyonluğa giden hükümet destekli bir kulüp diye. haliyle hakem iteklemeleri de sona erdi.

    ancak 18/19 sezonunun benzer geçeceğini düşünmüyorum. zaten kadro kaliteleri oldukça yüksek. yani nitelikli futbolcu sayısında nicelik bakımından da üstünler.

    3 büyüklerin kolay kolay transfer yapması mümkün görünmüyor. belki 1-2 kiralık hamlesi...
    beşiktaş'ın kimi futbolcuları hakkında ciddi rakamlı transfer söylentileri çıkıyor ama ben olacağını tahmin etmiyorum. vida'nın milli takım performansı hep iyiydi. ancak kulüp takımlarında sürekli vasat maçlar çıkardı. kimsenin yüksek bonservis bedelleriyle vida'ya yöneleceğini sanmıyorum. keza queresma... artık yaşı çok ilerledi. çin'den bile olsa çok fahiş bonservisler ödenmeyecektir. babel ise superlig'de vasat üstü performans sergileyen bir kanat oyuncusu. muadilini geçtim ondan iyisi çok var. üstelik yok pahasına.

    özetle önümüzdeki 3-4 sene 3 büyükler hegomonyasını kırmak isteyen takımlar için mükemmel fırsat. zira hepsinin eli kolu bağlı. özellikle de uefa ile 2. defa anlaşma yapmış galatasaray'ın.
  • 366
    ara ara hatırlatıyorum kızıyorsunuz ama boş hayallere kapılmamak adına:
    şu an sözleşmeli 13 yabancı futbolcumuz oluyor onyekuru'yla birlikte. imparator geçen gün denayer de olur umarım dedi. etti mi sana 14. yani carole giderse bir futbolcu daha gelir o kadar ( 8 numara). hem trezeguet, hem forvet efendim bir stoper daha falan gibi hayaller kurmayalım. sürpriz biri giderse o ayrı tabii.
  • 367
    mutlaka ama mutlaka ama mutlaka orta sahaya şut çeken, gol koşusu yapan, iyi frikik kullanabilen, orta sahaya liderlik edecek, takımı yönlendirecek bir orta saha transferi yapmamız gereken sezondur.

    genç oyuncu iyi güzel elbette. ama takımın kaliteye de ihtiyacı var. kalite de sadece yetenek olmuyor. tecrübe de kalitenin bir değişkenidir. bunu unutmamak lazım.
  • 369
    mevki mevki transfer ihtiyacı ve şu ana kadar yaptığımız transfeleri yorumlarsam:

    kaleci pozisyonu: yıllardır kalemizi koruyan muslera ile güvende olduğumuzu hissediyorum ancak yıllardır muslera’nın arkasında şans bekleyen kaleciler bana güven vermiyor. cenk gönen, sinan bolat gibi milli takım forması giymiş kalecileri muslera’nın yedeği olarak beklettik ama bize güven vermedi. çıktıkları her maç jeneriklik gol yeme hastalığından da ödün vermediler. fatih terim’in de istediği üzere yedek kalecimiz türk olacak ama henüz kim olabileceği konusunda bir tahminim yok. artı olarak da kural gereği kulübede 1 yedek kalecinizin türk olması zorunluluğu diye bir şey var. yıllardır süre gelen yedek kaleci şanssızlığımız bu transfer sezonu ile rafa kalkar diye ümit ediyorum.

    stoper bölgesi: 2017-2018 sezonunda geçen senelere göre az da olsa bir istikrar sağlandı bu bölgede. serdar aziz‘in ekstra bir performans vermesi takıma büyük bir katkı sağladı. hamlelerinin çok temiz ve yerinde olduğu serdar’a 2018-2019 sezonunda da güveniyorum. maicon’un brezilya’dan sezonun yorgunluğu ile gelmesi bizim için dezavantajdı. serdar’ın ekstra performans vermemesi durumunda çok sıkıntı yaşayabilirdik bu bölgede. ayrıca maicon ve serdar’ın skora katkıları sadece defansif anlamda değil, ofansif anlamda da rahatlamamızı sağladı. maicon defans bölgesinde sağ kanada doğru açılarak oyuna yön vermeye çalıştı. bazen çok ince kısa paslar, bazen gol pozisyonuna sokan uzun paslar verdi. brezilya’lı oluşunun ve ayaklarının kadife güzelliğine sahip olmasının avantajını sahaya yansıttı. 30 eylül 2017 galatasaray karabükspor maçı‘nda attığı 3. gol bunun en güzel örneklerinden. maicon’un en büyük eksisi kontra ataklarda üzerine gelen rakibe karşı ne yapacağını bilememesi ve pozisyonunu kaybetmesi. stoper bölgesinde hala en büyük aksaklık duran toptan yediğimiz goller. yıllardır süre gelen duran toptan gol yeme hastalığı umarım fatih terim’in 4. sezonunda iyileşir. bu bölgenin transfer ihtiyacı olduğu kesin. öncelikle bana göre stoper mevkisinde oynayabilecek son aday ahmet çalık. kiralık olarak tekrar denayer’in gelmesi olayı gerçekleşebilir. ayrıca hoca’nın düşünceleri arasında ozan muhammet kabak‘ın da yer aldığını biliyoruz. bana göre ihtiyacımız olan kaliteli bir defans oyuncusu ama büyük ihtimalle kiralık olarak jason denayer gelecek. 2018-2019 sezonunda transfer ihtiyacı olmasına karşın açıklarımızı kapatamayacağımız bölgedir. 2018-2019 sezonunda en güvenmediğim bölge.

    sağ bek: mariano ve linnes’in uzun seneler galatasaray’a sıkıntı yaşatmayacağı bölge. eboue’nin gidişinden sonra sağ bek performansı izleyebildiğimizi hissettim 2017-2018 sezonunda. en güvenli bölgemizdir bana göre. 2018-2019 transfer sezonunda sadece tarık çamdal‘ın ayrılması gereken bölgedir, tek hareketliliği bu olur en fazla.

    sol bek: yuto nagatamo’nun 2.5 milyon euro’luk transfer ücretinin luis pedro cavanda‘dan gelebileceğini kim tahmin edebilirdi ki? 2017-2018 sezonunda son samuray nagatamo’nun performansı bu sezonda takımda devam etmesinde en büyük etkendi. enerjisi ile mest etti hepimizi. nagatamo iyi hoş ama 2018-2019 sezonunda yedeği kim olacak?
    geçen sene latovlevici ile yaşadığımız sorunları yaşamak istemiyoruz. bu bölgede yedek olarak ya lionel carole kalır(kamp performansına bağlı) ya da yerli bir bek ile anlaşılır düşüncesindeyim. transfer ihtiyacı olan, nagatamo güven versede arkasında bekleyen bekin de güven vermesi gereken sezon. maraton çok uzun.

    orta saha bölgesi: kaliteli transfer ihtiyacı duyan bölge. ayaklarına hakim özellikte bi oyuncu öncelik olmalı. 2018-2019 sezonun transfer döneminde pek bir hareketli geçmemiştir şu ana kadar. donk ile sözleşme yenilendi ve tek hareketlilik bu oldu. fernando’nun donk’un 2017-2018 performansı iyi olsada iki defansif oyuncu ile oynamak hücum yönümüzü aksatabilir. bu bölgede en büyük dileğim tolga ile yolların ayrılması.

    sağ-sol kanat: rodrigues’in maaşının düşük olması takımda kalmasındaki büyük etmenlerden biri olabilir. şu ana kadar yönetimin yüzünü güldürebilecek bir teklif de olmadığı için rodrigues’in takımda kalma ihtimalini yüksek görüyorum. 2018-2019 sezonu şampiyonlar ligi serüvenimizde üst düzey bir performans gösterirse ertesi sezon için bir transfer gelişmesi olabilir hakkında. bu bölgede feghouli’nin performansı bizim için çok önemli. 2017-2018 sezonunda beklentilerimi karşılayamasada kalitesini gösterdiğinde en büyük fark yaratacak oyunculardan biri olacaktır. her iki bölgeyi de yedekleyebilecek sinan gümüş, muğdat çelik ve yeni transferimiz henry onyekuru ile 2018-2019 sezonunda elimizin güçlendiği düşüncesindeyim. transferde en tamam bölgelerden biri oldu benim adıma şu ana kadar. rodrigues veya feghouli ayrılırsa yerine bir oyuncu geleceğinin düşüncesindeyim ayrıca.

    forvet bölgesi: bence bu bölgeninde transfere ihtiyacı var ama henüz bir yorum yapmak zor. bu sene en büyük sürprizlerden biri ahmet sivri olabilir bu bölgede. hoca’nın 2018-2019 sezonunda şans verebileceği düşüncesindeyim. tek istediğim eren’in 2 milyon küsür maaşından kurtulabilmek. bir yedek için çok maliyetli.

    genel yorum: 2017-2018 sezonundaki kadar hareketli olamayacak bir transfer sezonu içindeyiz ama içim çok rahat. içimin rahat olma nedeni artık galatasaray’ın parası çarçur transferlere harcanmıyor. futbol aklı uzun yıllar sonrası hissediliyor galatasaray’da. ayrıca 2017-2018 sezonu kadro iskeleti pek bozulmayacaktır.
    galatasaray için iyi bir transfer sezonu olması dileğiyle...
  • 371
    başkanın*, futbola en ve tek yakın yönetici olan yönetim kurulu başkan vekilinin*, hocanın* açıklamalarını okuduğunuzda -yada dinlediğinizde- hemen farkedilebilen kocaman bir başlığı, taraftarımızın görmek istemediği ve yapılan her hamleyi sorgusuz sualsiz eleştirdiği transfer sezonudur.

    başkanın*, futbola en ve tek yakın yönetici olan yönetim kurulu başkan vekilinin* ve hocanın* yani transfer kararlarıyla ilgili en yetkili kişilerin "uefa ile anlaşma yaptık, sattığımız kadar almalıyız" açıklaması ortada iken hala "y isimli futbolcuya 5 milyon euro verelim, seneye minimum 15 milyon euro olacak, yoksa başımızı duvarlara vururuz" yada "x isimli futbolcuyu aldığımıza göre seneye şampiyonlar liginde üzerimizden geçecekler" yada yada yada "x isimli futbolcuyu almışlar halbuki y isimli futbolcuya ihtiyacımız olduğu ortada, bu ne vizyonsuzluktur!" minvalinde konuşmalar yapılan transfer sezonudur aynı zamanda.

    "hayatta fundamentals (yani zamanlama) önemlidir arkadaşlar" dediğim transfer sezonudur da aynı anda.

    gerçi an itibariyle lige bakıldığında*, bir kaç devlet destekli futbol takımı hariç (bkz: kasımpaşa) (bkz: başakşehir) (bkz: çaykur rizespor), bütün takımların ekonomik fecaatinin ortada olduğu ancak bunu kabul etmek istemeyen taraftar feveranlarının çığlık çığlığa ortalığı kavurduğu "bir başka" transfer sezonuyla daha karşınızdayız da diyebiliriz.

    edit: minik kelime düzenlemeleri
  • 372
    belki bana kızacak bazı arkadaşlar ama yerli oyunculardan da bir kaç transfer yapmamız gereken dönemdir. sol bek yedeği, yedek kaleci ve orta saha rotasyonu için bu oyuncular şu an için elzem. yabancı hakkımızda carole giderse sadece 2 kişilik yer kalıyor. denayer ile birini doldurmak istediğimiz açık. orta alana da yabancı bir oyuncu gelecek. tolga'dan faydalanabilir miyiz emin değilim artık. bu nedenle emre akbaba, musa çağıran, okan kocuk gibi oyunculardan 2-3 ismi takıma kazandırmakta fayda var. bir de bence şöyle bir avantajımız var; fatih hoca bize milli takımdan geldi ve yerli oyuncu havuzuna hakim durumdadır diye tahmin ediyorum. bu havuzdan yabancı transfelerimizin durumuna göre takıma bir kaç oyuncu kazandırmak isteyecektir. tabi ozan muhammed kabak kendi yetiştirdiğimiz genç oyuncularımızı da takıma monte etmek, dışarıdan bir oyuncu transfer etmekten çok daha kıymetli.
  • 373
    eğer hiçbir oyuncu gitmezse bir defans ve bir orta saha ile kapatabileceğimiz sezon. ikisi de kiralık olursa tasarruf bakımından çok iyi olur. bu kadro bizi tekrar şampiyon yapacaktır. şampiyonlar liginde ise şanslı kura çekersek ikinci tur yoksa üçüncülük yeterli. gruptan çıkamamakta çok dert değil. önemli olan ligde şampiyonluk ve üst üste şampiyonlar ligine katılmak. bu ekonomimizi düzeltecek ve beş yıl içinde avrupada başarı sağlayacak bir kadro oluşturmamız mümkün olacaktır.
  • 375
    elimizde yüksek maaşlı, bizim seviyemizde olmayan, ama maaşı nedeniyle elden çıkaramadığımız topçulara ödediğimiz parayı gözden çıkartabilirsek belki dar rotasyonumuzu genişletebiliriz diye düşündüğüm transfer sezonu.

    carole, tolga, ahmet çalık, eren dörtlüsünden bahsediyorum. bu oyuncuları, maaşlarını bizim ödememiz şartı ile takasta kullanabilirsek, belirli bölgelere 2 adam alabiliriz belki. misal veriyorum carole + ahmet emre taşdemir karşılığında bursa’ya, tolga ile eren de emre akbaba karşılığında alanya’ya önerilebilir. bizim seviyemizde olmasalar da bu adamlar bir tarık çamdal değil.

    biz de bu şekilde, hem sol bek rotasyonunu tamamamlar, hem de amc rotasyonuna ikinci ve bence belhanda’dan daha faydalı olabilecek bir adam almış oluruz. elbette hayat fm değil, kulüpler kabul etmeyebilir; ancak bu adamlar bahsedilen kulüplerde iş yapabilecek adamlar. beleş topçu baldan tatlı değil midir?
App Store'dan indirin Google Play'den alın