aynı isimdeki diğer başlıklar:
  • 903
    müritlerinin yanlışlarını bile savunduğu oluşum. galatasaray, ultraslandeğildir müritler de bunu varsa kafalarına soksun.

    ayrıca galatasaray uefa kupasını alırken ultraslan yoktu numaralı tribünü bile bağıran galatasaray taraftarları vardı, ultraslangittikten sonra da galatasaray taraftarları olacaktır, kimse kafasını yormasın.

    not: ultraslaniçindeki gerçek galatasaraylıları mesajlarımdan tenzih ederim.
  • 906
    --- alıntı ---
    oğuz altay abimize açık mektup;

    bilindiği üzere, 15 ocak 2011 cumartesi günü açılışı gerçekleştirilen yeni stadyumumuzun açılış törenleri sırasında bir takım olaylar yaşanmış, bu olaylar sonrası genel koordinatörümüz sayın oğuz altay abimiz bir açıklamayla başbakanlık nezlinde tüm akp’lilerden özür dilemiştir… bu özrün hemen sonrasında bazı galatasaraylı renkdaşlarımız oğuz altay abimizin açıklamasına tepki göstermiş ve bu tepkilerin hemen ardından değerli genel koordinatörümüz bir açıklama daha gerçekleştirmiştir… ancak görmekteyiz ki değerli koordinatörümüzün ikinci açıklamasında da tepkiler sağlıklı analiz edilmemiş, sadece savunma yapmak amacıyla bir takım eleştirilerde bulunulmuştur.

    öncelikle belirtmek isterim ki renktaşlarımızın değerli koordinatörümüze tepkileri oğuz altay abimizin iddia ettiği gibi herkes başbakan’ı yuhalarken ultraslan tribünündeki arkadaşlarımızın yuhalamaması değildir. hele ki bu “yuhalamama” tutumunun oğuz abimizin talimatları doğrultusunda yapıldığını düşündüğümüzden tepki vermemiz hiç değildir…

    tepkilerin nedenlerini, sağlıklı tespit yapabilmek adına açıklamaya çalışacağım. biliyoruz ki bütün bu olaylar yaşanmış ve bu olaylar sonrasında akp’li bakanlar, milletvekilleri ve bürokratlar galatasaray’i ve galatasaraylilari aşağılama yarışına girişmişlerdir…

    akp’li devlet bakanı egemen bağış; kameraların önünde, adnan polat’ın yüzüne karşı galatasaray taraftarına “nankör” demiştir… akp grup başkan vekili ve samsun milletvekili suat kiliç galatasaray taraftarlarına “sefil” ve “aciz” demiştir… dış işleri bakanlığı avrupa birliği genel sekreterliği mali müşaviri yasin ekrem serim, “şerefsiz, nankör ve kuş beyinli” gibi hakaretleri “lan” kelimesini kullanarak söylemiştir…akp’li devlet bakanı mehmet mehdi eker de yine kameralar karşısında ağzına geleni söyleyenlerden…

    işte büyük galatasaray taraftarının tepkisi de buradan itibaren devreye giriyor… tüm bu olaylar yaşanırken galatasaray taraftarlarını temsil eden grubun lideri olan değerli genel koordinatörümüz, sanki uğradığımız hakaretler yetmemiş gibi bir de bu adamlardan özür diliyor…

    yapılan yuhalama ya da verilen tepki doğrudur ya da yanlıştır bunu tartışmıyorum… ama yanlış olduğuna emin olduğum tek bir şey var ki o da kardeşlerine hakaret edilmiş bir abinin kardeşlerine hakaret edenlerden hesap sormak yerine onlardan özür dilemesidir… içimizi acıtan, bizleri gönül verdiğimiz ultraslan’dan koparma noktasına getiren gelişmeler tam olarak bunlardır…

    en kısa zamanda genel koordinatörümüz sayın oğuz altay abimizin gerçekçi bir çözümleme yaparak yaptığı açıklamayı geri çekmesini ve gerçek bir galatasaraylılık duruşu göstererek uğradığımız hakaretlerden hesap sormasını temenni ederim…

    aksi takdirde ben ve benim gibi birçok arkadaşım “galatasaray taraftar grubu” olmaktan çıkmış “akp gençlik kollari” haline dönüşmüş bir grubun içinde bulunmaya devam etmeyeceğiz…

    ultraslan genel koordinatörü oğuz altay, akp’li devlet adamlarına değil, büyük galatasaray taraftarına karşı sorumluluklar taşımalıdır…

    ultraslan genel koordinatörü sayın oğuz altay’a ve
    büyük galatasaray taraftarına
    en derin saygılarımla…
    engin çancioğlu

    --- alıntı ---
  • 907
    merak ediyorum içlerinden kaçı gs store'dan orijinal forma almış?

    ya da kaç tanesi parasını verip gs tv üyesi olmuş?

    içlerinden kaçı galatasaray dergisi'ne abone mesela?

    hangisi cebinden -bırak kombineyi- bir tek maç bileti satın almış?

    klübün beleş davetiyeleriyle "deplasman yolunda-elimde sigara" edebiyatı yapan, iki kelimeyi bir araya getirmeyi beceremeyen, kaptanını yuhalayan, dün gece özhan canaydın'ın kemikleri sızlarken gıkını çıkarmayan bir avuç vizyonsuz, çapsız; sözde bağımsız, özünde beleşçi insan güruhu bunlar.

    ilk kez 6 yaşımda dedemin elinden tutup geldim galatasaray maçına.

    ilk kez bugün "ben bu çapsızlarla aynı takımı mı tutuyorum?" dedim sayenizde.

    adnan'ı da alın gidin derdim ama...

    size fark etmiyor ki.

    mühür kimdeyse, süleyman da o öyle değil mi?

    bugün adnan, yarın osman.

    hani "bize her sevdadan geriye kalan sadece galatasaray"dı?

    not: sözüm meclisten taaaaa içeri.
  • 915
    şark kurnazı olduğunu düşündüğüm oluşum..
    dün siyasilerden hiçbirini ıslıklamayarak, hatta susturmaya çalışarak sorumlu olmadıklarını ima ettiler.. ama bence içlerinden bazı adamlar stadın çeşitli yerlerindeydi ve taraftarları kışkırtıyorlardı..
    aksine inanamam, içinde birçok üniversiteden okumuş insanların olduğu bir topluluğun başka bir mantıkla alkışlaması mümkün olmamalı
  • 916
    yaptığı açıklamalarla kendi içerisinde bile huzursuzluk yaratmış topluluktur.benim gibi en azından ultraslan uni'yi başarılı bulan ve ultraslan'ın düzelmesi için bir yol,umut olarak görenleri bile "yok böyle olmayacak" dedirtmişlerdir.forumda tepki gösterenlerin mesajları ve üyelikleri jet hızıyla silinmiştir.

    en son bir arkadaşımın* facebook'a
    "tayyip yalakalari adnan polattan bi farkiniz yok. tepki cok güzel oldu tayyip göt oldu.devletin imkanlariyla yapilan stadyum icin tayyibe padisahim cok yasa diye minnet etmemizi kimse beklemesin. türkiye'dir galatasaray!" yazması sonrası ua üni'den abilere yakın insanlar tarafından üstü kapalı olarak "akıllı ol,haddini bil,çok sevenlerimiz,abilerimiz var onlarda okuyacaklar bu yazdıklarını" denmesi de rte'nin bizi tehdit etmesine benziyor.bende bu durum üzerine kızarak uzunca bir yazı yazdım aşağıda bulunan.

    "çok sevenler var diye korkulması mı gerekiyor?bir o kadarda çok sevmeyen var.ben dün gece olanları savunmuyorum.islıklamadım birçokta ıslıklamayan vardı aslında.fakat 15 kişi bile ıslıklasa bir etki yaratıyor sonra herkes gaza geliyor vs..oraya açılışa geldi siyasete değil diyenler için demek istediğim şey şudur aylardır bu stadı sayın başkanımız,tayyip erdoğan'ımız kazandırdı diye diye bugüne getirenler siyaset yapmadı da ne yaptı merak ediyorum.bu yapılırken bunun taraftar için rahatsızlık verici gerginlik yaratıcı birşey olduğu farkedilmedi mi?tayyip erdoğan gibi siyaseti iyi bilen bir adam altındaki kimine göre yalakaları kimine göre bakanları,müdürlerini bu psikolojik baskıyı yaratmaması için bunu engelleyemedi mi?engelleyemiyorsa bu kadar altındaki bir avuç insanı,bütün bir stadın ortak bir tepki vermesini nasıl bekliyor?bilerek engellemediyse siyaset yapıyor demektir zaten.şimdi de tehdit etmiş resmen daha stad kullanım hakkı anlaşmaları imzalanmadı diye.elbet protesto edende oldu alkışlayanda ua gibi.ua alkışlıyor diye herkesin ellerini patlatırcasına alkışlaması mı gerekiyordu?rte’nin dünya kupası gibi alakasız bir organizasyonun final maçında bile yuhlandığını unutmayalım.galatasaray taraftarının “biz yaptık,biz ettik” gibi söylemlerle hassaslaştığını da tabi ki…ve merak ettiğim diğer bir konu herkes ıslıklanmasını,tepki gösterilmesini konuşurken toki başkanı neden konuşulmuyor?çıkıp söylediklerini "alkışlayanlar" içine sindirebildi mi merak ediyorum..neler söylediğini duymadığınızdan alt kat olarak alkışlamaya devam etmekteydi ua hatırlatırım..bir zamanlar bu stad için çaba gösteren bir adama belki de gs için hayatından olmuş bir adam için “önümüze gelip sustuğu,sessiz ve naif hali dün gibi gözümün önünde.masanın başında acz içersindeydi.” dedi…özür dilenirken onun kemikleri sızlamıştır..erdoğan bayraktar galatasaray yönetimi için galatasarayımız için açılış maçında “galatasaray kiracı olarak ne ali sami yen’de ne de aslantepe’de yükümlülüklerini yerine getirmedi” dedi.ama “biz yine de yaptık demeye getirdi”.böyle düşünenlere hatırlatmak istiyorum.hani bir eren talu vardı hatırlarmısınız galatasaray aşkıyla stadımızı yapmak için işe girişen…arap ortakları tarafından yarı yolda bırakıldıktan sonra 80 milyon dolar teminatı yanan ve belki de iş hayatı sona eren…yerine getirilmedi de devlet zarar mı etti birde o konu var.ali sami yen’in arazi satışı türkiye’nin en önemli satışı olacak.1 milyar bekliyoruz dedi.şubat 2010’da.bizim stadımızın maliyeti ne bilmek isteyenler için söyleyeyim.hadi öyle 250 milyon lirayı falan geçtim.metro ve yol maliyetleri ile 600 milyon lira diyorlar.tamam öyle olsun.arada bu haliyle bile stad işinden dolayı devlet hem avrupa standartlarında bir stad yapmış hem de 400 milyon lira kar etmiş oluyor arazi satışı ile.(başka olaylar olmasa idi ali sami yen arazisi gerçek değeri bu idi.neler olduğunu biraz araştıran,eden öğrenir.)son olarak 30 milyon galatasaray taraftarının verdiği vergilerde unutulmamalı.bu ülkenin en çok taraftarı olan takımının ödediği vergilerin bir karşılığı olarak bu stadın bize döndüğünü kabul etmekte çok zor olmamalı…yaşasın tam bağımsız “galatasaray taraftari”…"
  • 925
    başkanları tarafından beni ve türevim pek çok "galatasaray"lıyı kınamış topluluk. kınama sebepleri ise "saygısız, terbiyesiz, nankör" oluşumuzmuş. iyi eyvallah. kınadığınız hareketimin olayı şudur, ilk evvela ona bir bakın;
    (bkz: #573297)

    hah, şimdi de ben size birşeyler yazacağım.

    sizi bilmem, tanımam, etmem, sizle tek ilişkim bilet bulamadığım bazı maçlarda, stad önünde sizden fahiş fiyatla aldığım biletler. bunu bilin. reis'inizi de bilmem. ama muhtemelen şu en önde duran beyazlı tiptir. oğuz muş galiba adı. bizi kınamış. iyi, aferin.

    şimdi arkadaşım, kuruluş tarihinize bakıyorum; 2001. yani rahmetli alpaslan dikmen'e saygım sonsuz ama, enteresandır, ali sami yen o tarihten beridir de rakip takımlar için cehennem olmaktan çıkmış durumda. şu real madrid maçından sonra görmedim ben bizim takımın aslan kesildiğini sahada.

    fırsatım oldukça elimden geldiğince kendi "helal paramla" maçlara gidiyorum ben arkadaşım. "kalk kalk kalk" "kalkmayan fenerli" bağırsanıza lan" nidalarını pek sık duyuyorum o tribüne siz geldiğinizden beri. bir yerden sonra sizin ne halt ettiğinizi incelemeye başladım. ulan o kadar kişi toplansanız sahadaki 11 i sayamazsınız, hiçbirinizin maçla ilgisi yok. tamamen kendi şovunuz.

    bu pisliğin en üst mertebesini de yeni stadın açılışında gördük. dev pankart açılıyor, biz bekliyoruz ki "cimbombom" yazsın "galatasaray" yazsın "burası ali sami yen" yazsın, "sen nerede biz orada" yazsın. ama ne yazıyor? ultraslan!!! bu ne amına koyayım lan. ben ultraslanlı değilim, galatasaraylıyım. ve başından beridir savunduğum şu: galatasaraylılığa "galatasaraylı"dan başka bir ad vermeye gerek yok. aha o avrupa yı titreten "galatasaraylı"lar. ultraslan falan değil.

    bu taraftar grupları sahadaki takımı yüreklendirmek için var, rakip takımı sindirmek için var. koreografi sunmak için değil, koro halinde aynı şarkıyı söylemek için değil.

    şu son maçta özellikle baktım o başınızda duran beyazlı şahısa, bir kere dönüp sahaya bakmadı adam arkadaş. git bak ulan, avrupa daki taraftarlara bak, çarşıya bak, hepsini siktiret, tarihe geçmiş maçlarımızı al incele, nasıl galeyana getiriliyor sahadaki takım. tribün sahada oynanan oyuna yoğunlaşmış durumda. maçın gidişatına göre enerjisini veriyor sahaya.

    şimdi futbolcu olarak düşünüyorum kendimi, ulan ben sahadayım, dehşet bir çalım atıyorum, nefis bir şut çekiyorum, ya da rakibin önüne veriyorum topu kendi kaleme gol attırıyorum, değişen hiçbirşey yok tribünde, hep aynı nakarat, yaptığınız şarkılar da pek bir halta benzemiyor o ayrı. şimdi ben topçu olsam "nasıl olsa tribün siklemiyo" derim fazla da zahmete sokmam kendimi. şöyle sağ kanattan alıp yardırırken o tribünler ayağa kalksa, oturan tribünler ben hücum başlattığımda ayağa kalksa nasıl gaza gelirim, rakip defans olsam nasıl panik olurum. ama öyle birşey yok, herkes zaten ayakta, rakip takım için konuşuyorum, bilmediğim bir şarkıyı söylüyorlar ne olursa olsun. "cennet lan burası" derim, ne baskısı, hakem için de aynı şey.

    varsa yoksa "ultraslan". ultraslan ne kardeşim? orası "galatasaray". efsane olan "galatasaray" siz değilsiniz. rahmetli alpaslan dikmen'in gayet iyi niyetle kurduğuna inandığım bir oluşumu kulüpten yukarı tutar hale getirmişsiniz.

    arena nın açılışından sonra gördük kullandığınız tribünü, ilk günden koltuklar kırılmış lan. hayvan yapar mı bunu?

    şimdi mutlaka beni aramaya başlarsınız, belki bulup dövüp öldürürsünüz bilemiyorum. ama merak etmeyin, bundan sonra sizin olduğunuz hiçbir maça gitmeyi düşünmüyorum. adam gibi "taraftar" olmadığınız sürece, sahadaki takım için bağırmadığınız sürece. benim gibi düşünen pek çok "galatasaraylı" da var eminim. şunu bilin, avanta aldığınız başkanla beraber oluşturduğunuz o sahadaki takım artık "galatasaray" değil, "ultraslanspor".

    buyrun 52.000 kişilik stad, kendiniz söyleyin kendiniz eğlenin. ha belki şu olur, gerçek "galatasaraylı"lar sizi bastırmaya başlar, sizin tezahüratınızı ıslıkla keser, sahadaki maça göre tezahürat yapar. o zaman alırım kombinemi giderim.

    şunu bilin ben oraya "galatasaray"ı seyretmeye desteklemeye geliyorum, fenerbahçe ye küfretmeye değil. ben "galatasaray" ile ilgilenmek istiyorum, başka takımla değil. ha o takımla oynanıyorsa o maç, belki biriki sinkaflı tezahürat vs yaparım, ama o kadar, 2. lig takımıyla oynarken o takımın adını anmak istemem.

    en kısa zamanda yok olmanız temennisiyle...
App Store'dan indirin Google Play'den alın