• 1576
    üç hilalli iktidar ortağının, rakip ittifakı iftiralarla suçlayıp ağırlaştırılmış müebbet ve mermiyle tehdit ettiği günün akşamında bir millet ittifakı bileşeni ve onun dinleyenlerine taş yağdırılan ülke. unutulmasın ki mayıslar bizimdir. çifte zaferle kutlayacağız 19 mayıs'ı, 2. tura da kalmayacak son maça da. allem edip kallem mi ettiler, o zaman da tekrar edilen istanbul seçimi tarifesini uygulayacağız.
  • 1577
    tehlikeli bir noktaya doğru sürüklenen canım ülkem. toplumda acayip bir ayrışma oluştu, herkes birbirinden nefret eder hale geldi. babalarımızın anlattığı gibi, 80 darbesi öncesi insanların yolda durdurulup sağcı mısın solcu musun diye sorgulandığı günlere doğru bir gidişat var. 14 mayıs gecesi ve sonrasında olacaklardan korkuyorum açıkçası.
  • 1580
    kader haftasına giren güzel ülkem. seçimleri cumhur ittifakının kazanması durumunda iran suriye karışımı garip bir ortadoğu ülkesine dönüşme ihtimali çok yüksek. yazarken bile gerçekten içim kan ağlıyor.

    herkesten ricam ailesinden veya arkadaş çevresinden kişilerin fikirlerini değiştirmesi için her şeyi yapması. eskiden isteyen istediğine oy versin modundaydım ama bu son düzlük bundan sonrası uçurum.
  • 1581
    ülke inanılmaz bir ayrışma içinde. ben bunu sadece kendi sosyal medya hesabımdaki çevremin paylaşımlarından bir kaç dakikada gözlemleyebiliyorum. insanlar takım tutar gibi ideoloji peşinde ve paylaşımlar çok sıkıntılı bir hal aldı, küfürler, hakaretler havada uçuyor.

    bir taraf var ki ne eğitim, ne gelecek, ne güvenlik ne de ahlak umurunda artık. varsa yoksa dertleri yine kazanmak ve bugüne kadar yaptıkları her kötülüğe devam etmek. bunun uğruna her şeyi yapabileceklerini de göstermeye başladılar. hiç tanımadığı bir parti liderine rahatça küfür ediyorlar, saldırıyorlar, kendi ideolojilerini desteklemeyenlere terörist diyorlar.

    çok kritik bir dönem, geleceğimiz ve çocuklarımız için sakin kalmamız ve gereğini yapmamız gerekiyor sadece. sakin. kavgaya, gürültüye, kaosa hiç gerek yok, çözeceğiz bu işi.
  • 1582
    başından beri en büyük sorunu üzerinde yaşayan halk olan ülkem. bu ülke vatandaşını al norveç'e koy oranın da 3 ayda ağzına sıçar. metropolleri çıkarın aradan geriye hamasetten beslenen, tüm güzelliklere düşman, kendi yüzü gülmediği için başkasının gülmesine tahammülü olmayan insanlarla dolu orta çağdan hallice yıkık bir ülke kalıyor. bunca yıl, bunca nesil karanlıkta kalmış, bugün de azıcık ışık tutulmasını bile kaldıramayan, hırsızlığın, adaletsizliğin arkasında duran bir halk ile hiçbir şey başarılamaz. bizim sorunumuzu uzun vadede kılıçdaroğlu, imamoğlu, akşener falan da çözemez. bize direkt thanos lazım.
  • 1585
    14 mayıs 2023 seçimleri'nde mevcut rejim değişirse buna en çok futbol ikliminin değişme ihtimalinden dolayı sevineceğim.
    bir dileğim var bu güzel ülke ile ilgili, işini iyi yapan liyakatle gelen, dürüst ve adil kişilerin türk futbolunda yer almasını istiyorum.
    kimsenin siyasi gücünü, forsunu veya kulüp üyeliğini kullanarak ayrıcalık elde edemeyeceği bir iklim olmalı.
    bunu sağlayacak olan ekipler kazanır inşallah.
  • 1589
    son 20 yılda eğitimsizlik ve cehaletin dibine vurmuş canım ülkem. buradaki cehalet tabi ki üniversite diplomaları değil, okuduğunu anlayamamak, yaşadıklarından ders çıkaramamak, gelecek planlarını yapamamak. sorsan herkes büyük resmi görüyor, "oyun böyük yeğen" diyor ama afedersiniz bir boktan anladığımız yok. neden insanca yaşayamıyorum, neden en temel haklarımdan mahrum kalıyorum diye soramıyor, takım tutar gibi parti tutuyor.

    ama herşeye rağmen umudumu yitirmiyor güzel günler göreceğiz güneşli günler diyorum.
  • 1591
    yanlış insanlar tarafından yönetilen ülkemiz. bir seçim yapıyorsun ve aradan 8-9 saat geçiyor ve hala sonuç ortada yok. bu kayıp ettiklerini gösteriyor. yeni strateji ölümüne itiraz. bazı yerlerde 11.defa itiraz edip saydırmak nedir arkadaş? son maç sahaya kupayı getirtip, kayıp edince rakip kupa almasın diye ışıkları kapatmak. inşallah sonu bu hikayenin sonuna benzer.
  • 1592
    eğitim sisteminin bir ferdi olarak şunu rahatlıkla söyleyebileceğim ülke: bu eğitim sistemiyle her geçen gün cehalet bi tık daha artacak, yetmeyecek nefes alamayacak seviyelere gelecektir. öyle vurdumduymaz, sorumsuz, tembel, bencil insanlar yetişiyor ki aklınız almaz ve bizler kıçımızı da yırtsak buna bir gram çözüm üretemiyoruz. herkese geçmiş olsun, bu ülkenin cahilliğini küçümsememek lazım ve dikkat edin geçen her 5 yıl daha daha kötüye gidiyor.
  • 1595
    saat 03:03 sularında millet ittifakının yaptığı basın açıklaması ile mevcut sonuçların kabul edildiği, meclis çoğunluğunun cumhur ittifakında kaldığı anlaşılmıştır. ayrıca, gidilecek ikinci turun da mevcut cumhur başkanı recep tayyip erdoğan lehine sonuçlanacağı, sadece sürecin 14 gün daha uzayacağı bir seçim olmuştur. gecenin başından beri 47-48 oranından bahseden hatta 49'ları konuşan millet ittifakı son yaptığı açıklama sırasında gerek ajanslar gerekse de ysk tarafından açıklanan 44-45 aralığını kabul etmiş görünmektedir. bu da ya yine ciddi bir organizasyonsuzluk ya da üstü kapalı bir adam kazandı vakasını göstermektedir. demokratik olgunluğu anlamakla beraber, saatlerdir itirazlar yüzünden oylar girilmiyor diyip, girilen oylar arttıkça oy oranının aynı kalması, daha doğrusu millet ittifakı adayı ve ortaklarının son tahlilde buna ses çıkarmaması nasıl karşılanabilir. mevcut secim deva, saadet, refah, hudapar ve gelecek partisini meclise taşımak dışında herhangi bir etki yaratmamış görünmektedir.

    sonuç olarak, emin olunmalı ki, sayın berat albayrak'ın dediği gibi her geçen ay bir öncekinden daha iyi olacaktır, son 3 yildir olduğu gibi...

    bizi ilgilendiren noktaya gelirsek, iktidar destekli kulüplerin tekrar güçlenecegi, tff ve türk sporu ile ilgili hususların da bugüne kadar olduğu gibi yönetilmeye devam edeceği bir süreç bizi bekliyor. mehmet büyükeksi yarın itibarıyla yeni yabancı kuralını açıklayabilir diye düşünüyorum.
  • 1598
    doğal afette yardım yerine çadır satan bir oluşuma sahip olan, ekonomik olarak dünyanın en kötü beş ülkesinden birine dönüşen, referans diye ambalajlanıp torpille işe girilen, ev kiralarını ödeyemeyip 3 ömür çalışsa alamayacağı aracın önüne atlayıp ez beni diyen insanlardan oluşan, zenginler daha zengin olurken çoğunluğu daha fakir hale gelen ve sadece buzdolabına bakarak her geçen ay daha az şey alabildiğini görmezden gelen milyonların oylarıyla kaderi çizilen ülkedir.

    herkesin oyuna, görüşüne saygım var. ama tek bir soru. neden? bir insanın artık yeter demesi için daha fazla ne olması gerekiyor? daha ne kadar kötü olabilir?
  • 1599
    birçok efsunlu kavramla yıllardır olduğundan çok başka anlamlar yüklenen; sosyolojik ve psikolojik olarak ağır vakalar barındıran birçok ilişki biçiminin, sosyal ilişki türlerinin ve nepotizmin bütün hücrelerini zehirlediği iklimi şirin (sadece doğal güzellikleri) ülkemiz.

    birçok ülkede yaşadım, onlarca hatta yüzlerce ülkeden insanlarla tanıştım. bir toplumu veya sosyal grubu değerlendirirken onun ortalamasına bakarsınız. doğal olan da budur zaten. eksileri, artıları ölçüp tartıp genel bir kanaate ulaşırsınız. sevgili arkadaşlar şunu ifade etmek isterim türkiye toplumunun ortalaması maalesef ama maalesef çok kötü durumda. ağır bir ifadede bulunmak istemem ama toplumumuz kötücül enerjiden ve negatif duygulardan beslenen, çarpık ilişki ağlarının bireyin gelişimine engel olduğu "kötü" bir toplum. bunu sadece bir seçim sonucuna bağlı olarak ifade etmiyorum. gerçek bir siyaset zemini yok zaten şu anki düzende.

    bütünüyle zehirlenmiş ve çürümüş toplumsal-sosyolojik ortamda siyasi çıkmazlar doğal sonuçtur. birey olmayı veya birey kavramını bencillik olarak algılayıp nesillerini bu şekilde yetiştiren, cahilliğin her yönüyle esir aldığı bir toplumdan bundan sonra ümitvar olmak çok kolay olmasa gerek.
  • 1600
    14 mayıs seçimlerinin resmi olmayan sonuçlarına bakaraktan ümidimi kestiğim ülke.

    ben safım arkadaşım. hatta ne safı ya, bildiğin salağın tekiyim. niye biliyor musunuz? çünkü bu ülkenin cahilliğini her seferinde unutuyorum. her seferinde akıllanmışlardır diyorum ama onların akıllanmasını beklemek, aslında en büyük akılsızlığı benim yaptığımı gösteriyor.

    çok değil, daha 3 ay önce asrın felaketi yaşandı ve her yer dümdüz oldu. yüzbinlerce vatandaşımız enkaz altında kaldı, milyonlarca vatandaşımız evsiz kaldı, açıklanan rakamlara göre, ki ben asla inanmıyorum, 50 bin vatandaşımız hayatını kaybetti...

    peki oradakiler ne yaptı? sorgusuz sualsiz her yeri sarı rengine bürüdüler. hem de ciddi bir oy farkıyla! evi yıkılmış olmasına rağmen sırf oy vermek için gidip, sonrasında tekrardan ayrılanlar vardı. artık daha ne diyebiliriz ki?

    olay sadece bu da değil ha,
    bozkurt işareti yaparak milliyetçi naraları atanlar, ülkenin demografik yapısını bozan, tabir-i caizse ülkeyi pert eden mülltecilere ses çıkaramıyor! e hani milliyetçiydin? e hani türklük, ziya gökalp falan?

    olm ülkede iyi giden hiçbir şey yok. ekonomi desen berbat, siyaset desen iğrenç, sanata yönelsen yalakalar orada, spora geçsen lağım çukuru...

    onu bunu da geç, bu ülkede biz nasıl yaşayacağız allah aşkınıza biri bana bunun yolunu anlatsın. ha diyorsanız intihar tek çare, onu bile yapacak raddeye geldim artık bıktım ulan!

    neyse, 2. turmuş, yarı finalmiş vs. artık umurumda değil. gidip yine oy kullanırım ama artık bu ülkeden bağımı tamamen kestim. olursa ekime, olmazsa kasıma kadar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın