• 51
    23 ocak 2011 galatasaray sivasspor maçını 122. bloktan izlediğim tribün. malesef pek organize olunamıyor burada. en azından benim bulunduğum çevrede diyeyim. ali sami yen'in yeni açık'ı gibiydi. karşıda ultraslan bir tezahurat başlatıyor biz de katılıyoruz 2-3 tekrardan sonra herkes hemen sus pus. ultraslan'dan haz etmiyorum ama adamlar hiç susmadı nerdeyse. bizim blok ikinci yarının başlarında zahmet edip ayağa bile kalkmadı, kalede bir kaç pozisyon olunca zoraki ayaklandılar. ama en büyük sorun tezahurat meselesi. tek başıma da bağıramıyorum ki yahu! ama ıslık konusunda herkes çok iyiydi allah için.
  • 52
    ultraslanın olması gereken tribündür kanımca. neden diyecek olursanız burası deplasman tarafının olduğu tribündür ve dolayısıyla en çok sesin çıkması gereken yerdir. aksi takdirde deplasman taraftarının sesi pegasus tribünü tarafından kesilene kadar sahaya ulaşacak futbolcularına gerekli motivasyonu sağlayacaktır.

    bugün* gördüğüm ve elimden geldiğince anlattığım* kadarıyla 2. katında hiç ses yoktur. ilk katından ise organize olmayan sesler çıkmaktadır 4. katı hakkında fikrim yok yalan söylemeyeceğim onların da sesini hiç duymadım. ve hal böyle olunca sayıları 200ü bulmayan sivasspor taraftarının sesi bile bağırmaya çalıştıklarında akustiğin de yardımıyla bir hayli çıkmıştır.

    bu durum malesef muazzam stadımızın muazzam akustiğini aleyhimize çevirmektedir zira deplasman taraftarının kolladığı sessizlik her daim vardır bu tribünde ve organize tek grup olan ultraslanın uzak kalmasıyla seslerini bastıracak bir grup malesef yoktur.

    hadi bu sefer karşımızdaki sivasspor taraftarıydı. umarım fenerbahçe taraftarı geldiği zaman bizim onların stadında yaptığımız gibi seslerini duyuramazlar.

    ama bu tribünün sakinlerine çok rol düşüyor bu konuda ve düşen ilk rol ise sakin olmamaları çök çök çülüğe girişmemeleridir.

    orası deplasman taraftarının geldiği yer kardeş onların sesini bastırmak zorundasın boşluk buldukları anda bağıracaklar ve sen çök çök yaparak o aradıkları boşluğu 90 dakika sağlıyorsun adamlara.
  • 54
    pegasus'tan maç izleyen biri olarak (oysaki güney'deki ortam daha sıcak bence) şunu söylemeliyim ki, en az tezahürat güney tribününden geliyor.

    yani o "bağırmıyor" diye laflar attığımız numaralının sesi sizden çok çıkıyor, üzücü bu bence.

    sanırım captain my captain'ın dediği "çök çök"çüler bunda etkili bayağı. ama olsun, biraz daha ateşlenmesi lazım bence güney'in.

    güneyin insanları sıcak olur, ateşli olur yahu, lütfen. *
  • 56
    23 ocak 2011 galatasaray sivasspor maçı itibariyle beni sinirden çılgına çeviren tribündür. 119 blok' dan yaklaşık 10 kişi boğazımız parçalanana, beynimiz ağrıyana kadar bağırıp, güneyi havaya sokmaya çalışmamıza rağmen, kafayı şöyle kaldırdığımızda hanımefendiler, beyefendiler bön bön etrafına bakmaktaydı. neye ne kadar para verip vermemiş olmanız bizi ilgilendirmez, futbol maçı bu kale arkasındasınız ve siz sanki film izliyorsunuz. hiç kusura bakılmasın da pegasus maç boyu nerdeyse susmadı diyebiliriz. bundan sonra çök çök diyenle kesin konuşmalı sanki. neyse.
  • 57
    23 ocak 2011 galatasaray sivasspor maçı'nda gördüğüm kadarıyla söylüyorum:

    alkışlarıyla,
    güney tribünün önünde oynayan hücum oyuncularımızı; ya da kalecimiz ve defans oyuncularımızı motive eden.
    ıslıklarıyla,
    rakip takım kalecisi ve hücum oyuncularına baskı uygulamaya çalışan tribündür.

    şahsi kanaatim, takıma destek; bağırıp şarkılar söylemeyle değil; ıslık ve alkışın yerli yerinde kullanılması ile olur...
    tezahüratların, bestelerin, şarkıların da etkisi azımsanamaz. ama bunu yapan tribünlerimiz zaten mevcut.

    güney tribün bunu başarır ve bu alışkanlığı getirirse çok iyi olur çok da güzel olur.

    rakip takım hücuma kalkıyor, top kapıyor; biz hala tezahüratlar yapıyor, şarkılar söylüyoruz...
    ıslıklama; o adamlara o sahayı dar etme alışkanlığı kazanmamız lazım...
    güney tribün bunu çok iyi yapıyor en azından...
    ve bunun azımsanmayacak bir önemi var.
  • 59
    dün ki maçta* en azından 'çök çök'çülerin azaldığını gördüğüm, aynı zamanda çok tezahürat yapılmasada alkış ve ıslık kombinasyonunu fena tutturmamış idare etmiş tribündür 23 ocak 2011 galatasaray sivasspor maçı itibariyle. en azından rakip üstümüze üstümüze gelirken 'seeeeeeeeeeeeeen var ya seeeeeeeeen' diye bağırmaktansa rakibi ıslıklıklayan, 121.bloğunda yer aldığım ortamı sıcak kendisi buz gibi mekandır.

    ama kesinlikle belirtilmesi gereken en kötü özelliği deplasman tribünü sebebiyle içine girmek için stadın etrafını tavaf etmeniz gereken tribündür. özellikle maç çıkışı bu bir eziyete dönmektedir.
  • 64
    en az diğer tribünler kadar galatasaraylı olan tribün .
    4.kat'da bulunan biri olarak çemkirmelere yanıt vermek gerekir, çünkü arada bize de geçirmişler,

    1-yeni numaralı değildir, olması da beklenemez, buradaki çocuklar 400 liralık kombinelerden alan, genel itibariyle halktan ve galatasaray'ını sesini patlatıncaya kadar seven çocuklardır, öyle biz 119 olarak bağırdık kimse umursamadı, biz heba oluyoz burada geyikleri için söylenecek tek şey 119'un kendi bağırtısından diğerlerini duymaması olabilir.kimse ben bağırıyom, ben süperin diğerleri kaka, b.k olayına girmesin, hepimiz seviyoruz galatasaray'ı,oraya gelen 42.500 kişinin 42.500'ü de ayrı ayrı en büyük galatasaray'lı gözümde benim, abartısız, 119 da dahil 422 de vesaire vesaire...

    2- sivas tribününe gerekli cevabı sürekli ve anında vermiştir, ve lakin onlar da güney kat 4 dekiler de bir insan maça dalınır, pozisyon olur sessizlik olur ve 3 saniyeliğine bir sivas sesi gelir, ki bundan fazlası da olmamış, olmasına izin verilmemiştir. bu dalgınlığa bir örnek olarak geçen seneki dşnamo bükreş maçında 10 20 bükreşlinin arada çıkardığı sesleri hatırlayabiliriz, ya da önyargılı olanlar hatırlamasın zaten nasılsa güney kat 4 kaka, bok, sinemacı di mi lan?

    3.ne halt yediğini bilmeyen insan güruhu da değildir. zaten böyle toptancı, gerzek bir yaklaşıma cevap vermeye gerek yok pek,düşünün bi herif çıkıp beş bin kişinin tümüne ne halt yediğini bilmeyenler topluluğu diyor,şimdi canım arkadaşım beş bin kişinin yediği haltı tek tek ölçmek zor ama beş bindeki hata payını azaltmak için 1'e indirelim,sonuç: sen bir kişisin ve tavrına bakıp bir halt yiyemediğini söylebilirim ,dünkü tribünden sonra zaten böyle ciyaklamak en basit tabirle insafsızlıktır.stop.

    güney kat 4'den ne halt yediğini bilmez biri
  • 66
    hakkında "bağırmayanın gitmesi gerekir" mantığını çözmeye çalışıyorum ama çözemiyorum. gerekçe şu: kale arkasında racondur, sürekli bağırılır.

    şahsım adına, elimden geldiğince tezahuratlara da katılan bir eski eski açık, yeni pegasus alt seyircisi olarak bir insanının "bağırmama", "oturma" hakkı olduğuna inanıyorum. neymiş, burada bağırmayan doğuya veya batıya gidecekmiş.

    bu işler maddiyat ile alakalıdır, bunu unutmamak lazım. ne yani yıllık 3000 tl veremeyen adam, istediği tarzda maç seyredemeyecek mi ? yani bağırmadan, oturarak maç seyretmek için illa ki zengin mi olmak gerekiyor? maddi gücün yetmeyince bağırmak mı lazım? nasıl bir mantıktır anlamadım gitti. adam çoluk çocuğu ile gelebilir, maç izlemeyi keyif olarak gördüğü için gelebilir, yorgun olabilir vs vs...

    artık sürekli "şarkı" söylemek bana tezahurat gibi gelmediği için, güney tribünde rahat rahat maç izleyenlerin arasında olmayı çok isterdim aldığım kombineden pişmanlık duyarak. buradan şikayet edenlere pegasusu öneririm. şimdiki aklım olsa güneyden alırdım kombinemi, eğer 5 yıl sonra maddi durumum elverirse de gidip doğu veya batı dan alacağım. (bkz: elit taraftar)
  • 69
    220 de sıra 2 koltuk 68 den bilet almayın derim. balkonun yanı, alt tribünden önümüze tırmanarak gelenler mi istersin, önüne gelip dikilen trafik polisi mi istersin yoksa bi halta yaramayan "seküriti" mi istersin hepsi dibinizde oluyor. arıza çıkması kuvvetle muhtemel. hadi önüme gelen sivilleri bir şekil sarsarak uzaklaştırıyorum lakin polis ve "seküriti"ye müdahele etsek alacaklar dışarı. ayaktayken, sahanın %75'ini rahatça görebiliyorsunuz 23 ocak 2011 galatasaray sivasspor maçında alt taraf bizim bulunduğumuz yerden daha çok bağırıyor gibi geldi ki gayet normal, arka tarafım hep ailelerden oluşuyordu, çocuk ve bayan bol olduğundan "çök çök" en çok burada duyuldu. 4. katı duyma gibi bir şansım olmadığı için değerlendiremiyorum ama güney tribünü azıcık organize olsa kendi içinde bile sarı-kırmızı çeker.
  • 70
    bağırmayan tribün değildir. kuzeye göre az bağırır doğrudur, ama zaten sene başında konuşuldu bunlar ve bağıranlar kuzeye geçiyordu. ben 4. kattayım, arkamda "haydi beyler", "bağırmıyor yaa bunlaar" diyen adamlar beni yeterince rahatsız etti zaten. bu zihniyet yüzünden 3 tribün ayrı ayrı bağırdık sami yende senelerce. ben biraz da rahat olsun, bu sene bizden geçti maçı izlerim arada bağırırım diye düşündüğüm için gittim arkadaşlarımla güneyden aldım kombinemi, kuzeydekiler kadar da bağırmaya niyetim yok açıkçası. ne güzel işte kuzey bağıracak, bağırttıracak, karşılıklı tezahurat, ıslık (:)) ve alkışlarda katılım yüksek. insanlar eşleriyle, kızlarıyla maça gelebiliyor rahatça, işin güzel tarafı bunu ucuza da yapabiliyorlar. sürekli bağırmak / bağırtmak isteyenleri kuzeye yönlendirmek hepimizin huzuru için daha iyi. önemli maçlarda zaten herkes bağıracak ama sivas maçında 90 dakika kendimi parçalamamızı beklemeyin, eskidendi onlar, bağırmakla galatasaraylılık olsaydı en galatasaraylılar ultraslan olurdu ki, durumun bu olmadığını hepimiz biliyoruz sanırım. az bağırıyoruz öz bağırıyoruz kardeşim, itirazı olan da kendisi bağırır başkasını bağırttıramaz, reisimiz yok, bağımsız galatasaray taraftarıyız.
  • 71
    amigo ya da sırtı dönük vatandaş olmayan tribündür. dünkü maçta bir kaç kişi sırtı dönük gaz vermeye çalıştı ama olmadı, olmaz da zaten. çünkü bu tribünden kombine alanların birçoğu "bağırın ulaaaaaaaan"dan kaçan insanlardan oluşur *

    güney 4 insanı olarakdan evet, fazla bağırmadık ama sivaslıların sesi gayet güzel kestik. ara sıra gelen sesler ali sami yen'de de oluyordu. ki oradaki eski açık bambaşkaydı.

    güney tribünü taraftarları başlarında bağırın ulaaaaaaaancılar olmadığından daha bilinçli şekilde birlik olacaklardır yakında. sivas maçında ingiltere'deki gibi alkış ve ıslıkla yapılanlar bunun başlangıcıdır. burada oluşacak sıcak ve bilinçli ortamdan bence bir curva sud doğabilir.

    hepsini geçtim de, 20-25 dakika aralıksız yapılan "saaaaaldırrrrrrr galatasaray" arabeskliğine mi ortak olacaktık. biz burda bunu eleştirmiyor muyuz zaten?
  • 75
    zamanında çok isyan ettik burda güney de katılsın diye fakat arkadaşlar bana gelip mesaj olarak '' ben o kadar parayı bağırmak için vermedim'' cak cuk konuştular. tabi böyle taraftarlar mevcut ryan giggs gelip ''burası cehennem'' dediğinde hepiniz ''ya işte biz böyle taraftarız ya'' demeyi bilirsiniz ama cebinizden çıkan 700 lirayla da adam olursunuz. güney tribünü kuzeyle yani bizle beraber bağırması gereken tribündür ben onu bunu bilmem arkadaş.
App Store'dan indirin Google Play'den alın