• 378
    miroslav stoch ve caner erkin in transfer şekillerini düşünün. sene başında ikisi de büyük çalım olarak gösterildi. sonra tam tersini düşünün biz bunları almışız. caner fenerde oynarken almışız, stoch u da fener istemiş ama biz almışız. şimdi gözlerinizi kapatın ve bu adamlar aylardır forma yüzü görmüyor. basında tek bir satır haber yok. peki bu adamlar şu an galatasaray forması giyseydi neler yazılıyor, telegolde neler konuşuluyor olurdu. para hesabından tutunda, teknik direktöre neler giydirilirdi galatasaraya
  • 380
    http://haber.gazetevatan.com/...m-tesisleri/365074/5

    http://haber.gazetevatan.com/...ikmadi/365406/5/Spor

    bu hafta yapmış oldukları haberlerle kulübü karıştırmak adına önemli hamlelerde bulunmuşlardır. 2 haberde olaylar bence de doğrudur. dikkat ederseniz 2'sinde de kimlerin bu haberi yazdıkları belirtilmiştir.

    lakin bu haberlerin neden derbi haftasında yayınlandığı ise benim için büyük bir soru işareti. neden bu hafta bu haberler yayınlandı? neden 2 hafta önce veya sonra bu haberler yayınlanmadı?

    esasında bu sorduğum soruların cevapları var gibi. bence bu haberlerin çıkmasında 2 sebepten biri var. ya fenerbahçe yönetimi maç öncesi tüm dikkatleri kendi takımından dağıtıp galatasaray'a cevirip orada biraz daha kaos yaratmak ya da bunları yazarken çok geriliyorum ama galatasaray yönetimi muhaliflerinin yönetimi biraz daha zora sokmak adına futbol takımı üzerinden yıpratma kampanyaları olması çok yüksek ihtimal.

    benim ise sölük yazarlarından isteğim şu; bir kere olsun barış'ı, mustafa sarp'ı, ayhan'ı, ufuk'u, hagi'yi,arda'yı,zapata'yı,cana'yı konuşmayalım. bir kere olsun bu haftalığına geçmiş hiç yaşanmamış gibi davranıp bu futbolcuları affedelim. bu sefer hagi istifa yerine i love you hagi diye bağıralım.

    bu hafta derbi haftası. bu hafta fenerbahçe haftası. sakın medya'nın yaratmış olduğu bu oyuna kanmayın. bu hafta hep destek tam destek haftasıdır.
  • 381
    galatasaray’ın kötü gidişi vesilesi ile onlarında ekmeklerine bolca yağ sürülmüştür. hayatın her alanında olduğu gibi, siyaset, iş dünyası, özel yaşam gibi, futbolda da medya desteği çok önemliymiş. bu ülkede tüm köşe yazarları filozoftur. her şey hakkında bir fikirleri bir teorileri vardır. ekranlara dikkat edin tüm kanallarda hep aynı kişiler tartışır hep aynı kişiler yorumda bulunur. irakta savaş çıkar bakarsın aynı üçlü yorum yapar, amerika’da ekonomik kriz çıkar aynı üçlü parayı yorumlar, ibrahim tatlıses saldırıya uğrar aynı üçlü hayatının piskolojik yönlerini incelerler. ve bu tipler iktidar tarafından olur verilmiş az muhalif veya muhalif gibi görünen ama “gerçekleri de inkar etmeyen” ve iktidar yandaşlarıdır.

    spor basınında da bu böyledir, bir avuçlar ve hep aynılar. kim ne kadar, nereye kadar konuşabileceğini, konuştuğu kulübün başkanının, yönetiminin karşı duruşuna göre belirliyor. son zamanlarda camiamıza korkunç saldırılar iftiralar atılmaya başlanmasını da buna bağlamak mümkün ama yeterli değil.
    not : yönetim karşı duruşu konusunda şöyle bir çelişkiye düşüyor insan; diktatör bir başkana sahip olup medyayı baskı altına alıp köşe yazarlarını, yorumcularını, istediği şekilde yönetebilen etrafına ve tüm futbol camiasına giderlenmek mi istersin, yoksa ne olursa olsun kimsenin söyledikler ile hareket etmeyen mütavazi, öyle köşe yazarlarıyla spor muhabirleri ile muhatap olmayan gayet demokratik bir başkan mı tercih edersin ?

    şimdi galatasaray’a saldırmanın iftira atmanın tam zamanı, ne kulüp başkanı sesini çıkarabilir, ne diğer yöneticiler. hatırlarsanız geçenler de işın çelebi konuşurken birisinin göbek bağınız mı var yanıtına açık ve net “evet göbek bağımız var” demişti. bu çok önemli bir ayrıntı ve arkasından çok önemli bir ayrıntı daha verdi “sağ olsun hayrı kozak bizim dile getirmek istediklerimizi dile getirdi” dedi. dikkatinizi çekerim hayri kozak açılış olayında camia içersinden hükümetin yaptıklarını yanlış olarak nitelendirip yönetimin bu durumda başbakan’a ve toki başkanına cevap veremeyeceğini açık bir şekilde söyleyenlerdendi.

    şu anki süreçte ne yönetim ne de başkan futbol federasyonuna ve medya ya gerekli tepkiyi verememesinin nedenleri sıralandığında bu bahsettiğim iki olay (yönetimin duruşu ve göbekten bağlılık durumu) da birlikte değerlendirilmelidir. evet saldırıyorlar ve saldırmaya devam edecekler bu ipneler. evet çok kötü sezondayız eleştirilmeyi hak ediyoruz bir çok yönden. ama ben hiçbir dönem bu kadar iftiranın atıldığı bir sezon hatırlamıyorum, hiçbir neden ( bunlara yönetimin kötü oluşu, futbol takımının götü gidişi gibi ) bu kadar iftiranın atılmasına karşılık gelmez. amacım yönetimi savunmak falan değil ülke gerçekleriyle, kulübün durumunu bağdaştırmaktır. sporda da normal yaşamda olduğu gibi işler konjönktöre göre hareket ediyor. şartlar bizden yan olmadığı için hangi yandan ise onun çıkarlarına göre hareket etmekte, camiamızın daha da kötü olması için ellerinden gelini yapmaktadırlar. lakin bir çoğu türk futboluna ihanet etmekte olduklarının, türk futbolunun bu noktalara gelmesinde büyük katkıya sahip bir kulübe fütursuzca saldırıda bulunulmasının kendilerine de bir fayda sağlamayacağının farkında değiller.

    biz hepinizi tanıyoruz, yazdıklarınızın çizdiklerinizin hepsi hafızalarımızın bir yerlerinde bulunacaklar, şimdi susuyoruz nedenlerimiz var, kötüyüz açıkçası. ama bu sizinle tekrar başka şartlarda karşılaşmayacağımız anlamına gelmiyor. o günü sabırla bekleyeceğiz ve taraftarlık duruşumuzdan asla vazgeçmeyeceğiz.
  • 383
    14 milyon euro bonservis bedeli verilip, yıllık ücret olarakta 3.5 milyon euro alan ve 1 senedir nerede olduğu, ne yaptığı bilinmeyen daniel guiza için tek kelime haber yapmamışlardır. allah için tek kelime haber yapan muhabire 1 kilo baklava alıcam. birisi çıkıp desin bu 14 milyon verilen adam nerede? niye oynamıyor? verilen paralar ne olacak?

    olay galatasaray futbolcularına geldiğinde yazılmadık birşey bırakılmaz. yalan yanlış ne varsa yazılır hemde teyit ettirilmeden.

    işte böyle tarafsızlardır, bu ne idüğü belirsiz insanlardan oluşan spor basınımız.
  • 384
    ali ece, kanat atkaya, bülent timurlenk, uğur meleke gibi akıl tayfası geri planda kalıp; reha muhtar, rıdvan dilmen, şansal büyüka, ahmet çakar geri kafalı adamlar tarafından yönetildikçe her şeyi manipüle edecekler, ediyorlar da.

    reyting uğruna yapmayacakları şebeklik olmayan, futbolun kitabını yazmış gibi; kendi bildiklerinden farklı bir şey deneyen herkesi eleştiren, kötü durumdaki bir kulübün üzerinde akbaba misali gezerek, "bir tekme de biz nasıl vururuz" diye düşünmekten etrafa salya saçan bu geri kafalı herifler, galatasaray'ı çok ciddi bir şekilde etkilemiştir son yıllarda. daha da trajik olan, malesef bu adamları izleyip gaza gelen tonla galatasaray taraftarı olması.

    korunamıyoruz bu mikroptan. rijkaard geliyor, sabır yeminleri ediyoruz, arkasında duralım diyoruz; fakat bu adamların "4-3-3 de neymiş, b planı yok, türk futboluna uygun değil" gibi argümanları yüzünden o arkasındaki taraftar da , yönetim de vazgeçiyor savunmaktan.

    tıkıyamıyoruz kulaklarımızı. her aldığımız yabancı futbolcu itin götüne sokuluyor, galatasaray taraftarının saçlarını beyazlatan yerliler göklere çıkartılıyor. biz yine onlara kanıyoruz. lincoln, keita, misimovic, elano, dos santos "ilk kurbanlar" olarak gönderiliyor; mustafa sarp, hakan balta, barış özbek takımda kalıyor.

    bıktım sizin her kariyerli yabancı teknik direktörün başarısız olup gitmesinin ardından büründüğünüz zafer havasından. tiksiniyorum, utanıyorum sizin kendinizi ilah sanmanızdan. rijkaard, del bosque, aragones, schuster geldi geçti "türk futboluna uymadılar" diye. siz çok biliyorsunuz ya her şeyi, ne gerek var bu adamlara? o yüzden 100 senedir tek kupayı galatasaray getirdi memlekete, o yüzden avrupa ülkelerinde bizim ligin özeti bile verilmiyor.

    galatasaray şu adamlara inat, kulaklarını tamamen tıkayıp şampiyonluklar yaşayamazsa, gözlerim açık gidecek. daha önce de yaptık bunu ama, hiç olmadığı kadar iştahlı istiyorum bu kez. "hayır kardeşim siz bir bok bilmiyorsunuz, al işte kanıtı" dercesine bir şampiyonluk... lütfen galatasaray.
  • 387
    yanlı ve etik dışı haberler yapanları için söylüyorum:

    biz size zamanında ne yaptıysak belli ki çok acıtmış.acitmış ki;biz dibe vurmuşken bile her hafta ayrı bir provakatif haberle daha da dibe çekmek,ülke futboluna şimdiye dek kazandırılmış belki de en büyük yeteneği yıpratmak için daha ne taklalar atacaksınız.ülke futbolu bu kadar boktan ve kısır haldeyken hala arda turanla uğraşın siz.alaşağı etmek için federasyonu,hakemiyle elbirliğiyle uğraştığınız cimbomu unutun,yok sayın.fenerbahçenizin ne kadar harika! bir takım olduğuyla ilgili haberler yapın.size böyle kısır futbollar,böyle hakemler,aziz yıldırım gibi yöneticiler layık.ulan bu takım bu ülkeye çağ atlattı çağ.siz kim oluyorsunuz,kendinizi ne sanıyorsunuz?böyle art niyetli haberler yapabilecek cesareti nerden buluyorsunuz?size böyle çanak tutan,sizi seyirci gibi izleyen yöneticilerimiz eksik olmasınlar.topunuzun allah belasını versin.kendi pisliğinizde boğulun inşallah.son olarak;daha fazla acı için hazırlıklı olmanızı öneririm.çünkü:keser döner,sap döner;gün gelir hesap döner!
  • 391
    öyle şeffaf öyle şeffaflardır ki ellerinde bir haber olmayagörsün, hemen dramatik sesi yapan arkadaşla beraber yayınlarlar. sonuna kadar özgürlerdir haber karartma hiç uygulanmaz..

    ama sadece söz konusu galatasaray ise tabii.. başka her takımın futbolcusu çünkü trt spikerliğinden futbolculuğa geçiş yapmış ağızlarından filhakika, bilhakis, ziyade türevi lafları eksik etmeyen beyefendiler olduğu için bizim sokak çocuğu futbolcularımızın küfürleri huzurunu kaçırıyor medyanın...
  • 400
    ulan fenerbahçe'nin oynadığı son antep maçını doksan dakika izledim. hakem olduğunu iddia eden arkadaşın maçı nasıl verdiğine şahit olduktan sonra iki gündür gazetelere bakıyorum. sanki ben başka bir maç izledim mına koyim. antep'in sertliğinden tut da aşırı hırslı oynamasına kadar her şey var. bilin bakalım ne yok?

    tanım : aziz yıldırım ve çetesinin güdümündeki grup.
App Store'dan indirin Google Play'den alın