❮
65❯
  • 977
    1 ekim 2019 galatasaray psg maçı ile görünmüştür ki, avrupa'nın elit ligleriyle aramızdaki uçurum gitgide açılmış durumda. bu zaten bilinen bir şeydi ama "yerli futbolcu" naraları atan kesimin yüzüne de tokat gibi patlamış oldu galatasaray vesilesi ile. sen ne kadar tedbir alırsan al, organize olursan ol adamlar her zaman senden en az 2-3 adım önde olacaklar. bunun nedeni ise, futbolu yöneten ve yönettiren kesim başta olmak üzere, kulüp başkanlarının çoğunun geri kafalı zihniyeti.

    yerli futbolcu naraları atanlar farketti mi bilmiyorum ama psg'nin ilk 11'inde sadece 1 fransız vardı. fakat fransa milli takımı ve fransız futbolu dünyanın en iyilerinden değil mi? demek ki mesele yabancı sınırı getirmekte değil, doğru düzgün altyapı hamleleri ve destekleriyle türk futbolu için sağlam temeller atmakta. umarım kemikleşmiş zihniyete bürünmüş olanlar da, rekabet ortamından korkarak sırf rakibi kendisini geçmesin diye yabancı sınırı kuralında direten bazı başkan ve yöneticilerde bu durumu idrak etmişlerdir.

    gerçi çok şeyde beklememek lazım. zira zamanında memlekette yerli otomobil üretilmesin diye, zararına ithal araç satanların torunları yönetiyor bu kulüpleri. ülke ekonomisini düşünmeyen dedelerin, ülke futbolunu umursayan torunu olmaz herhalde.
  • 978
    3 milyonluk türk nüfusundan dünya kadar elit futbolcu çıkaran (bkz: mehmet scholl), (bkz: mesut özil), (bkz: ilkay gündoğan), (bkz: hakan çalhanoğlu) vb... almanların eline bir uzaktan kumanda ver.
    80 milyonluk türk nüfusunu onlar 3000 km öteden yönetsin.
    15 sene içinde türkiye ligi en iyi üç lig arasına girer
    türkiye milli takımı da en az bir dünya veya avrupa kupası kazanır!
    yönetemiyorlar, işte hepsi bu!
  • 979
    türkiyedeki her kurum gibi, yöneten kişilerin amacı dünya standartlarını inceleyip başarıya ulaşmak değil de makam mevki sahibi olmak olduğu için bulunduğu yeri bile hak etmeyen ülke futbolu.

    ben gerçekten 10. 11. sıralarda olmamızı başarı olarak görüyorum. yatıp kalkıp bunca kaos'un içinde ite kaka ilerleyen 3 büyüklere dua etsinler. bakın avusturya, çek cumhuriyeti, danimarka, hırvatistan, sırbistan, norveç, isveç, isviçre gibi ülkerin tek önünde olduğumuz konu futbol. kalan her şeyde onlara göre emekleme seviyesindeyiz. bunlardan ülke puanı olarak önde olmamızın yegane sebebi 3 büyük dediğimiz istanbul takımları. bizi bir rahat bıraksa şu yöneticiler, sürekli bizi kavganın kaosun içine atmaya çalışmak yerine bu takımları nasıl daha başarılı hale getiririz diye biraz düşünseler çok rahat ukrayna ve belçika'yı da geçeriz.
  • 980
    ekonomik olarak cok uzun zamandır zor bir süreç geçiren ligdir. fakat bu gerçeği görmezden gelerek ve genlerimizde olan kendimizi ekonomisi yüksek ülkeler ve onların futbol endüstrisi ile bir görme hastalığımız yüzünden hesap yapmadan harcamaya ve onlarla kıyaslamaya devam ediyoruz. yapılması gereken ayağımızı yorganımıza göre uzatarak ve belirli bir plan dahilinde gelecek yılları planlamak olmalıdır.
    bu konu ister istemez yabancı oyuncu sınırlamasını akıllara getirebilir fakat işin aslı öyle değil aksine yapılacak planlamada yabancı oyuncu serbestliği büyük bir artı sağlayacak, tüm dünyadaki üst düzey oyuncuların ve gençlerin ülkemize gelişini rahatlatacaktır. futbolda rekabeti arttırarak oyuncuların gelişimini hızlandıracaktır.
    önemli nokta yaşı genç ve maaşı uygun gençleri bulmaktan, parlatmaktan ve daha yüksek bonservislere satmaktan geçiyor. altyapilari daha rekabetçi hale getirip, maksimum seviyede üst düzey maç yapmalarını sağlamaktan geçiyor. şuanki durumda galatasaray altyapısı sene içinde oynadığı birçok maçta, kendisinden seviye olarak çok geride olan takimlarla maçlar yapıyor ve bu durum oyuncularına gelişimine pek bir fayda sağlamıyor
  • 981
    elit liglerle arası açılan değil zaten arasında koca bir uçurum olan lig. hatta hiç elit liglerle mukayese etmeye bile gerek yok çünkü hollanda, belçika, avusturya hatta isviçre futbolunun bile gerisindedir. sırbistan, hırvatistan gibi ülkelerin başat takımları karşısında en iyi takımlarımız bile zorlanır. bizim ligimiz aynı bizimki gibi çöküşte olan yunanistan, romanya ligleriyle aynı klasmanda bence. maalesef ki.
  • 983
    o kadar kötü ve temposuz ki anlatacak kelime dahi bulamıyorum.

    5 ekim 2019 liverpool leicester city maçı devre arasına girince 5 ekim 2019 göztepe kayserispor maçını izleyeyim dedim. maçı kısa bir süre izleyince gözlerim kanamaya başladı.

    tempo yok, zemin berbat, futbolcuların ayakta kalma gibi bir niyeti yok, hakemler bir pozisyonu 10 dk anlatmadan duramıyor, "var" desen bir pozisyona ortalama 2 - 3 dk da karar veriyor(ingilizlerin hedefi 29 saniye), futbolcular sürekli itiraz halinde falan.

    lafın kısası ülkesi olmasak, galatasaray' ı sevmesek en ufak bir izlenebilirliği yok. insanı futboldan soğutmaktan başka bir şeye yaramıyor.
  • 984
    ne zaman ki dışarıya genç futbolcu ihraç etmeye başladı, işte o zaman eli yüzü düzgün bir milli takıma sahip olan ülke futbolu.
    mehmet zeki çelik, çağlar (ki bunlar alt liglerdeydi), yusuf, merih, cengiz, okay, ozan ve niceleri...
    bu adamaların yaş ortalaması 21-22 ve biri fransa ligindeki en iyi sağ beklerden, biri roma'nın gözbebeği, diğeri premier league'deki en iyi stoperlere aday, başkası 80 küsür milyon euro'luk adamdan daha iyi diye dillendiriliyor kendi taraftarınca.
    sözüm ona yetenekli genç kardeşim çıkın dışarı, kurtarın ülke futbolunu...
    zira bizim ligde oynanan futbol malum..
    edit: varolasın imparator fatih terim... herşeye sen ön ayaksın.
  • 986
    yakin zamanda hak ettigi gibi sampiyonlar ligine on eleme ile takim gondermeye calisacak ulke futbolu. objektif gozle bakildiginda ulke puani olayinin ne kadar adil oldugunu anliyorum. eger hak ediyorsak zaten on elemeyi de gecerek gitmemiz gerekiyor. avrupa maclari turk kulupleri icin 3. mac haftasinda da kabusla basladi ve persembe gunu avrupa ligi maclari ile devam edecegini dusunuyorun. tum takimlarimiz ic sahada oynamalarina ragmen en fazla bir beraberlik cikarilabilecegini dusunuyorum, o da trabzon sayesinde (eger rotasyon yapmazlarsa).
  • 988
    https://twitter.com/...469858234961920?s=08

    bu olayın kurgu olmadığını düşünüyorum. bu kafalar türkiye’de çok ve bunlar oldukça türk futbolu bir milim yol alamaz. genç futbolcuların kişiliğini yok edip ezik, kendine güveni sıfır hale getirirseniz onlar da korkudan elleri ayaklarına dolanır. isterseniz bakın futbolculara, dar alanda saçma hareket yapan bir futbolcu görürseniz bakmadan türk futbolcusu olduğunu anlayabilirsiniz.

    sadece fiziksel şiddet uygulanmaz türkiye’de, psikolojik şiddet de oldukça yaygındır. üstelik bu durum her alanda geçerlidir. okulda öğretmen, evde babalar, anneler, abiler, mahallede bıçkınlar, trafikte magandalar altyapıda hocalar birbirlerine ve özellikle çocuklara hep uygularlar bu iki şiddet türünü.

    ülkemiz cinnet halini yaşadığı için, kimse söz dinlemiyor. kim-kime, dum-duma diye bir deyim vardır tamı tamına o durumdayız.

    allah yardımcımız olsun.
  • 990
    ben turk futbolunun bu kadar dip yaptigi bir zaman hatırlamıyorum. uc büyüklerden en az bir takım katıldığı sene avrupada oncu takım olur ülkeye puanlar kazandirirdi ama bu sene basaksehir haricinde tum kulüpler biz dahil yoklari oynadilar. nedenlerden bir tanesi bence teknik direktörler. ulke futbolu kuzey kore gibi teknik direktörlerin hepsi yerli olmak zorunda mi ya? ulkede heryer yabanci kaynıyor ama bir tek kulübede ki kişiler yerli. bu isimlerde zaten kendi aralarinda yer değiştiriyorlar. kendilerini gram geliştirme yok. diger bir neden istisnasız her mac icin hakemlerin konuşulması. biz de bunu yapıyoruz 2019 sezonunda fenerbahçe ile 2 mac yapip ıkisinde de one gecip maci berabere tamamlamisiz ama büyük kabahatli hakemler lan gecen sene fenerin toplamda 3 gol attigi takım5i gecmes ya geriden gelip 2 kere puan kazandigi tek takim biziz ama büyük suçlu hakemler. hakem korneri yanlis verir o yanlis korner gider gol olur mac yorumu hakem maci katletti. futbol katledildi ülkemizde bizler futbol diye bisey izlemiyoruz sadece kendi kendilerine topun pesinden kosan bellik taktik anlayisinda oynamayan iki uc hakem hatasini tum sene konusan... diger etken de siyaset. siyasetin girdigi her yer kotuleserek kendini yer bitirir. futbol buna bir örnektir basketbol buna bir örnektir. sporun haricine cikacak olursak basın buna bir örnektir yine eğitim, ekonomi, tsk ne varsa aklınıza ne gelirse siyasetin girdigi yerlerin kotuleserek sona erdigini ya da ereceğini gördük gormeye de devam edeceğiz. ulkede futbol yönetiminde futbolla ilgilenmis futboldan para kazanmis tek isim hamit altintop. onun da ne kadar soz sahibi olduğu ne kadar alinacak kararlara itiraz edebileceği yorumlara aciktir. kendimizi her zaman dev aynasinda gorduk. su anda yakaladığımız müthiş bir jenerasyon var diyoruz ama fransa, belcika, hollanda bunlarin yarattıkları jenerasyondan hic bahsetmiyoruz. yukarıdakiler kavgadan gürültüden memnunlar. ofke ile otekilestirmek ile takimlarin birbirlerine düşman hale getirilmesi ile bu işten kazanacaklarını düşünüyorlar ve kazanıyorlarda. sorun da burda başlıyor kimse kimsenin başarısıni istemiyor kulupculuk o kadar on plana çıkıyor ki bizim taraftarimiz da diğer taraftarlar da kendi takımlarında oynayan oyunculari yukari tasimak istiyorlar. 2 sene oncesine kadar bu ulkeee herkes milli takımdan nefret eder hale gelmişti. bakın sevgi deniyorum tarafsizlik deniyorum nefret diyorum arkadaşlar. ardanin ya da o meşhur primci tayfanin oynadığı dönemden ben nefret ettim yakıştıramadım kendilerinin öyle demeçlerine davranislarina kendileri hakkında cikan dedikodulara .diğer onemli bir husus ise adalet. su ulkede maalesf hic bir yerde adalet yok. tff de tahkim kurulu da turk sporu da her yer adaletsizlikle dolu. hocamiza suan 3 hafta ceza verildi ortalığı ayaga kaldirdik haksiz bir karar mi kesinlikle haksız. peki biz burda galatasaraya yapılan haksizlik yerine tff nin yapmış olduğu adaletsiz cezalari paylaşsak daha etkin olmaz mıydı? tüm kulüpleri de kapsayacak şekilde kendi lehimize yapilan hatalar da dahil olmak üzere. demem su ki nihat gelmis yildirim gelmis haluk gelmis sonraya fatih terim tff başkanı olmus ya da rıdvan dilmen zihniyet değişmedikce düşünce yapısı böyle olmaya devam ettikce biz her zaman kendi kendimize yanlislari konuşuruz. sadece ......donemdeki tff baskanliginda deriz o noktali yere isimler koyar geçeriz.
  • 992
    altyapı devrimi yapılmadığı sürece türk futbolundan bir yol olmaz. aslında futbolcu olarak yetenekli genlere sahibiz ama eğitim yok. almanya' içindeki türklerden bir sürü iyi futbolcu çıkarırken biz kendimiz beceremiyoruz. bunun nedeni altyapıdaki hocaların yetersizliği. al almanya' dan bütün takımlara altyapı hocaları bak bakalım beş veya on sene sonra nasıl futbolcular çıkacak.
  • 995
    (bkz: 8 kasım 2019 fenerbahçe kasımpaşa maçı)

    ali palabıyık isimli tetikçinin yönettiği son 11 fenerbahçe maçında, fenerbahçe tamı tamamına 19 gol atmış.

    peki bu 19 golün kaçı penaltıdan dersiniz?
    cevap 9.

    hocam 6 kasım 2019 real madrid galatasaray maçı sonrası imparator fatih terim'e çok kızıyoruz evet ama bu kokuşmuş düzenle başka kimse de mücadele edemez anasını satayım.

    ülkede adalet olmadıktan sonra şuraya jürgen klopp gelse çare olmaz.

    türk futbolu bitmiş okeye dönüyor...
  • 996
    gelişememesindeki en büyük engel amca oğlu, dayı oğlu muhabbetidir.

    ''ya kanka bizim amca oğlu bir top oynuyor çocuğu görsen şaşarsın.* 40 yıllık hatırımız var bir forma şansı verin be ''

    cümlesi türk futbolu'nun özetidir. hatta ve hatta coğrafyamızın özetidir.

    bugün iş mülakatına girdiğinizde torpiliniz kim, kimin aracılığı ile geldiniz şeklinde sorularla karşılaşabiliyorsunuz.

    cv, diploma, yetenek, azim, çalışkanlık falan faso fiso artık. işe girerseniz ya da forma şansı bulursanız bu özellikleri kullanabiliyorsunuz.

    yabancı sınırı diye bağırmaya devam etsinler.
❮
65❯
App Store'dan indirin Google Play'den alın