• 151
    allah nazarlardan saklasın çok güzel başladığımız sezon. taraftar takımla barıştı. hücum organizasyonlarımızı biraz daha arttırıp defansif olarak bir değil iki seviye yukarı çıkmamız lazım.

    ama geride kalan 2 haftada oynanan 180 dakikada attığımız 7 golde aldığımız 6 puanda rakiplerimizi konuşturacak bir tane hakem kararı olmaması mükemmel.

    yürüyeduralım
  • 153
    güzel havayı kesinlikle bozmak istemiyorum. senelerdir özlenilen, sahaya ruhunu koyan, koşan, pres yapan, bol bol poziyson bulan ve bulduğunu da atan bir galatasaray futbol takımı var karşımızda. allah nazarlardan saklasın.

    fakat 17/18 sezonunun başlangıcını biraz 2009/10 sezonuna benzetiyorum. antep deplasmanıyla başlamıştık, ilk yarısında 2-0 öne geçmiştik ki fenerli arkadaşım 'yok arkadaş, bu sezon gs'nin elinden kimse alamaz, panzer gibi takım olmuş' diyordu. nonda, arda, elano, keita, baros, kewell, gibi isimlerden oluşan ürkütücü bir hucum hattımız vardı, ama defanstaki zaaflarımız göze batmıyordu. hatta ilk haftada antep'e 3, ikinci haftada denizli'ye 4 ve üçüncü haftada da kayseri'ye 4 atarak '3 maçta 11 gol' manşetlerine sebep olmuştu takım. o kadar iyi işliyordu ki ofans hattımı, mustafa sarp bile avrupa'da ve lig'de goller atmaya başlamıştı. hatta ve hatta 5. haftada beşiktaş'ı sami yen'de 3-0'lık bir skorla ezmiş 5 hafta sonra 15 puana ulaşmıştı.

    şimdi bunların bu sezonla ne ilgisi var? hücum hattımız gomis, feghouli, belhanda, ndiaye ve rodrigues'ten oluşuyor. gayet ürkütücü bir hücum hattımız var ve iki maça 7 golle başladık. o kadar iyi işliyor ki takım, tolga gomis'ten sonra en fazla gol atan oyuncumuz durumunda. savunmada ise zaaflarımız var. sol kanadımız allah'a emanet. herkesin dilinde galatasaray. panzer gibi olduk, makina gibi işliyoruz diyor herkes. bu durum beni endişelendiriyor, sonumuz benzemez inşallah. servet gibi sabote edenler kalmadı diyebilirmiyiz? bence diyemeyiz çünkü.
  • 155
    2009-2010 sezonu ile benzerliği bireysel performanslar olarak söyleyebiliriz.

    o sene 11'den keita, baroş, nonda gibi adamlardan birini bile çıkarınca takım duruyordu. hatta öyle ki kasımpaşa deplasmanında devreye 1-0 yenik girip 2.yarıda oyuna keita ve nonda'nın girmesiyle maçı 1-3 kazanmıştık.

    şimdi bakarsak sakat ve cezalı durumlarda eren kesinlikle gomis'in yerini dolduramaz, fernando-n'diaye-belhanda-mariano gibi adamların alternatifi yok.

    merak konusu bu adamlardan birinin yahut ikisinin sahada olmadığı bir takım düşüş yaşar mı ? bence olası. o yüzden bu takıma bence 3 veya 4 transfer daha lazım (sol bek, box to box ve duruma göre sol stoper), yedeklere 1 forvet.

    yedek kulübesinin niteliğini arttırmak zorundayız. selçuk, yasin, sinan, cavanda, de jong, donk gibi adamlardan kurtulup kulübeyi tolga, garry, linnes, emrah, koray, yedek forvet şeklinde oluşturmamız lazım.
  • 156
    ilk 3 haftada oynana 27 maçın 8'i berabere bitmiş. kalan 19 maçın 16'sını ev sahibi takımları kazanmış. deplasmanda kazanan sadece 3 takım var. 1. haftada kasımpaşa, 2. haftada galatasaray ve 3. haftada fenerbahçe. bu 3 haftada sırayla 26, 31 ve 28 gol atılmış.

    şu iki istatistiğin yorumu; skorerde büyükler hariç, hatta gs ve bjk hariç kolay kolay 2 oynamayın. bir de üst seçeneğini daha bir düşünün. *
  • 157
    4.haftasından, 17.haftasına kadar olan tüm maçların tarihleri ve saatleri açıklanan sezon. galatasaray, 14 maçın 13'ünü akşam, 1'ini öğlen oynuyor. fenerbahçe, 14 maçın tamamını akşam oynuyor. beşiktaş, 14 maçın 11'ini akşam, 3'ünü öğlen oynuyor.

    galatasaray: 16:30'da 1 adet, 19:30'da 10 adet, 20:00'da 3 adet maç oynuyor. 1 maç hafta içi, 13 maç hafta sonu.
    fenerbahçe: 19:30'da 8 adet, 20:00'da 6 adet maç oynuyor. 4 maç hafta içi, 10 maç hafta sonu.
    beşiktaş: 16:30'da 2 adet, 17:00'da 1 adet, 19:30'da 7 adet, 20:00'da 4 adet maç oynuyor. 4 maç hafta içi, 10 maç hafta sonu.
  • 158
    galatasaray sinerjisiyle hedef 21 diyerek basladigimiz sezon. 3'te 3 ve iyi futbolun ardından 10 eylül 2017 antalyaspor galatasaray maçında gelen puan kaybıyla bir anda 180 derece dönmeyelim. havanız kacmasın.hatalarımızdan ders alarak önümüze bakmamız lazım.

    ben lig tarihinde 102 puanla sampiyon olan takım görmedim. ilk 11'inin neredeyse tamamı degisen bir takımız. puan kayıpları olacagı gibi inisler cıkıslar da olacaktır. haftalar ilerledikçe bu takıma feghouli de katılınca oyuncular birbine alisinca her sey daha da iyi olacak.

    kaldı 30 maç.

    sen şampiyon olacaksın!
  • 160
    kolay puan kaybına tahammülümüz olmayan sezondur. zira bjk ve başakşehir bir şekilde maçlarını kazanıyorlar. özellikle bjk'nin hakemlerin ittirmesiyle alacağı çok maç olacaktır. fener'i de potaya sokacaklar, şüphe yok.

    havalı söylemlere, içi dolu olmayan sloganlara gerek yok diye düşünüyorum. bildiğimiz yanlışlarda ısrar etmeden, gücümüz ölçüsünde iş yapmalıyız. eksiklerimizi doğru analiz edip bunları düzeltme yoluna gitmeliyiz.

    maç maç oynamak önemli. ama bunu yapabilecek kişinin tudor olduğundan şüpheliyim. takım kendisini taşıdıkça sorunlar artacaktır. kendisi de takıma katkı vermeli maçlarda. takım zorlandığında yaptığı hamlelere ihtiyacımız var. zira takım kendisi oynuyor zaten. 2-3 golü bulunca rahatlıyoruz. rakipler de dağılıyor.

    daha hiç geri düşmedik. ama daha 4. haftadan öne geçtiğimiz maçtan puan kaybı yaşadık. maçı verebilirdik bile. hem de göz göre göre yapılan bir teknik direktör hatası nedeniyle yaşadık puan kaybını. zaten östersunds rezaletinden dolayı üstündeki tepkileri bilmesi gerekli tudor'un. ilk puan kaybında insanlar sakin yaklaşır ama 2-3 maç daha bu şekilde yaşanacak puan kayıplarında sesler yükselir.

    en zayıf halkamız teknik direktörümüz. zira takıma olumsuz etki etme potansiyeline sahip. ne yazık ki durum bu. sezon sonunda şampiyon olsak bile mutlaka tudor doğru şekilde değerlendirilmeli. eğer ki takıma artısı olmadığına kanaat getirilirse yola devam etmemek lazım kendisiyle.
  • 163
    tıpkı 2016-2017 sezonu'na başladığımız gibi 4 haftada 10 puanla başladık. dilerim sonu benzemez :(

    oyun yapısı olarak son derece farklı oyunlarla oynuyoruz. geçen sene topu ayağımızda tutup, yüksek pas sayısı ile ağır ve bekleyerek oynarken bu yıl kaptığımız her topu direkt ileri oynamaya çalışıyoruz. bu sebeple oyunumuz daha heyecan verici.

    östersunds maçlarından sonra ilk 4 haftada 8 puan alacaksın deseler öper başıma koyardım. 10 puan bu sebeple iyi. üstelik de averajda rakiplerimize de fark attık. çok yeni bir takımız, beraber oynadığımız 4. maç, daha feghouli'nin geleceğini falan düşününce umut doluyorum ama yedek kulübemizin kalitesi yerlerde.

    asamoah'ın transferine en çok bu sebeple üzüldük zaten. neyse allah korusun çok önemli bir sakatlık yaşamazsak, sadece lig ve kupa varken bu rotasyon bizi götürebilir.

    şimdi 9. haftada başlayacak olan periyoda kadar kasımpaşa, bursa(d), karabük, konya(d) maçları var. açıkçası bu 4 maçta da toplam 10 puana kabulum, şimdi versinler sahaya çıkmam (rıdvan dilmen stayla :( )

    yalnız bizim bu maçlara teker teker hazırlanmamız lazım ve her maça 3 puan için çıkmamız lazım.

    16-17 sezonu'nda trabzon-adana-başakşehir-fenerbahçe periyodundan iki devrede 24 puanın 6'sını (adana'yı 2 maçta yenerek) alabilmiştik. diğer maçlarda çok kritik hakem hatalarıyla önümüz kesilse de bizi asıl şampiyonluk yarışından koparan periyot bu olmuştu.

    17-18 sezonu'nun 9. haftasından itibaren ise fb, ts(d), gençler, başakşehir(d), alanya, bjk(d) gibi bir periyoda gireceğiz.

    buralarda puan kayıplarını telafi edebilme adına en az 10 mümkünse 12 puanla gelmemiz şart oğlu şart. bir de ligde öyle 2-3 pasla bizim kalemize gelebilecek kapasitede takımlar beşiktaş, başakşehir, fener, trabzon falan. bu deplasmanlar haricinde oyunu yavaşlatmaktan, geriye yaslanmaktan kaçınıp mümkün olduğunca hücum yapmalıyız.

    bu ligde hücum yapan takımlar şampiyon olur. bazen hücum edeceğim derken maçı da kaybedersin ama berabere bitecek olan çok maçı da kazanırsın. kazanınca 3, berabere kalınca 1 puan veriliyor malum.

    beşiktaş 2016-2017 sezonu'nda 23g + 8b + 3m = 77puan
    beşiktaş 2015-2016 sezonu'nda 25g + 4b + 5m (son hafta yenilgisi şamp.olduktan sonra) = 79 puan
    galatasaray 2014-2015 sezonu'nda 24g + 5b + 5m (son hafta beraberliği şamp. olduktan sonra) = 77 puan
    fenerbahçe 2013-2014 sezonu'nda 23g+ 5b + 6m (bir yenilgisi şamp.olduktan sonra) = 74 puan
    galatasaray 2012-2013 sezonu'nda 21g + 8b + 5m (bir yenilgisi şamp.olduktan sonra) = 71 puan

    bu yıl ligde iyi transferlerin olduğu ve iyi kadroların kurulduğu bir gerçek. daha kırıcı geçmesi olası, baraj 75 civarına düşebilir ama 80 puanla şampiyonluğun garanti olacağını varsayarak evimizde 51 puanın en az 46-47'ini almamız gerektiğini düşünüyorum. eğer içeride net bir dominasyon kurarsak deplasmanda alacağımız 33-34 puan bizi rahatlıkla şampiyon yapacaktır.

    satılan 40 bin kombinenin ve yakalanan havanın önemi burada yatıyor. beşiktaş yeni stadıyla birlikte bu havayı yakaladı ve evinde henüz ligde yenilgi yaşamadı. anadolu takımları çok büyük yüzdeyle yeniyor. derbilerde aldığı beraberlikler var. bu şekilde de deplasmanlara daha rahat çıkıyor.

    24 galibiyet 8 beraberlik 2 yenilgi bizi kesin şampiyon yapar. direkt rakibine deplasmanda kaybetmemek ikili averaj için de önemli. buna göre oynayıp her maçı önemseyerek çıkıp anadolu takımlarına karşı içeride dışarıda 3 puan için oynamalıyız ki o maçlarda puanları toplayıp, derbilerde opsiyon sağlayalım.

    şenol güneş geçen sene kadıköy'e de asy'ye de beraberliğe gelmişti. kadıköy'de orta sahayı geçmedi 1 puan aldı, asy'de de geçmemişti, frikikten bruma'nın kafasına çarpan topla kaybetmiştik. evinde de ne fener'i ne bizi yenebildi ama işte anadolu takımlarına karşı yüksek yüzdeyle kazanınca şampiyon yaptı beşiktaş'ı.

    dilerim bu yıl derbilerde de o eski havamızı yakalar meydanı tinercilere ve şikecilere bırakmayız.
  • 165
    şampiyon olmak istiyorsak kesinlikle ama kesinlikle içerdeki kritik maçları kazanmamız gereken sezon.

    geçtiğimiz yılların aksine takımlar bu sene çok yumuşak. bildiğin hollanda ligi gibi olmuşuz. hücumda çok iyi ama orta saha ve savunmada leş takımlar. gençlerbirliği, alanyaspor, göztepe, osmanlıspor, yeni malatyaspor, sivasspor, kasımpaşa gibi takımlar çok açık veriyor. atıyorlar ama yiyorlar da. mesela bugün beşinci hafta pazar maçlarının tümü 4 gol ve üzeri bitti.

    varmak istediğim nokta şu: trabzonspor, başakşehir, beşiktaş, fenerbahçe bu maçlarda kayıp vermez. dolayısıyla şampiyonu belirleyecek olay derbi performansı olacak.

    içeride trabzonspor, başakşehir, fenerbahçe ve beşiktaş'a puan kaybedersek hiç öyle telafi ederiz, gelecek hafta anadolu takımına 4 tane atarız diye hayal kurmaya gerek yok. direkt gelecek sezon planlamasına başla. hele bir de geçen sene yaptığımız gibi içerdeki büyük maçları doğrudan kaybedersek rezil rüsva oluruz.

    ama olur da deplasmanda büyük maç kazanırsak o zaman sahamızda en azından beraberlik kredimiz olabilir. tudor'un performansı burada belli olacak işte. takımda sneijder gibi şampiyonlar ligi kupası kaldırmış yahut melo tadında oyuncular olsa rahat hallederiz derim ama işte 'öyle' oyuncumuz yok. hepsi görev adamı eyvallah fakat winnerlık farklı bir mevzu işte.
  • 166
    son sezonlardan daha fazla seyir zevki sunan sezon. maçların nerdeyse tamamı gollü hatta bol gollü geçiyor. ölümüne kapanan takımlar yerine hücumu düşünen ve çok gol atmak isteyen takımlar var. iddacılar için çok rahat geçiyor ilk 5 hafta. çoğu maça üst verseler kuponları tutuyor. ayrıca yeni gelen göztepe lige ayrı bir renk katıyor. bazı stadyumlarda geçen sezona göre taraftar sayısı gözle görülür düzeyde arttı.

    bunları görüp hala yabancı sınırı getirmek isteyen spor düşmanıdır.

    sezon sonu cimbomun şampiyon olması dileğiyle.
  • 168
    bu haftayala birlikte sezonun en sert deplasman virajına giriyoruz. birbirinden zorlu üst üste 5 deplasmana gidecegiz.

    bursa
    konya
    trabzon
    başakşehir
    beşiktaş

    ligin ikinci yarısında zorluk derecesi yüksek sadece iki deplasmana gidecegiz diyebilirim.

    bir tanesi kadıköy deplasmani diğeri de şubat soğunda sivas deplasmanı.

    bu ilk 5 deplasmandan en az 3 galibiyet cikartirsak florya'ya bu sene bahar erken gelir.
  • 169
    ilk 5 hafta itibariyle golsüz biten maç yok. 45 maçta 146 golle maç başına 3,24 gol atılmış. en son 94-95 sezonu'nda bu sayıda gol atılmış.

    10 beraberlik 11 deplasman galibiyeti ile uzun süre sonra ilk kez deplasman galibiyeti beraberliği geçmiş.

    sonra da hala yabancı sınırı getirilsin diye uğraşıyorsunuz. biz artık kaliteyi tattık kardeşim, vasatlığa para vermeyiz haberiniz olsun.
  • 170
    geride kalan 6 haftası itibariyle oynana 54 maçta 0-0 biten maç olmamıştır. ayrıca bu 6 haftada toplam 178 adet gol atılmış.

    yabancı serbestliğ etkisi değilse ben de bir şey bilmiyorum. 2 senedir var bu serbestlik ama takımlar zamanla daha iyi yabancılar almaya başladılar ve tablo ortada. zeminler düzelir ve hakemler de kendine çeki düzen verirse avrupa'nın en kaliteli 6. ligi olmamamız için hiçbir neden yok.
  • 171
    bir istatistik daha vereyim. kadro rotasyonunun dar olduğu söylenen galatasaray 6 maçta 19 farklı oyuncuya şans verirken "ne kadar da geniş bir kadrosu var yav. yok böyle bir kadro" denilen bjk takımında ise cl'de de oynuyor olmalarına rağmen 6 lig maçında 18 farklı oyuncu şans bulmuş.

    fenerbahçe 23 oyuncu kullanmış şimdiye değin. trabzon ve başakşehir ise 22'şer oyuncuyla oynamış.
    diğer takımlar için de durumlar şöyle;
    3. göztepe; 20,
    5. kayseri 21,
    7. akhisar 18,
    8. bursa 21,
    10. kasımpaşa 17,
    11. y.malatya 21,
    12. alanya 21,
    13. konya 21 ki konya'nın avrupa ligi maçları da var,
    14. antalya 22,
    15. sivas 22,
    16. karabük 19,
    17. g.birliği 21
    18. osmanlı 23

    farklı oyuncu kullanmışlar.
  • 172
    ilk 6 maçımızı yaptığımız takımların 6. hafta sonunda puan durumundaki sırası:

    kayseri (5)
    osmanlı (18)
    sivas (15)
    antalya (13)
    kasımpaşa (10)
    bursaspor (8)

    basit bir matematikle ortalama 11.5 yapıyor.

    2. beşiktaş ise
    antalya (13)
    kasımpaşa (10)
    bursaspor (8)
    karabük (16)
    konya (14)
    fenerbahçe (4)

    ortalama 10.8 falan yapıyor.

    zaten antalya kasımpaşa ve bursa ortak rakiplerimiz, diğerleri de ligde fener kayserinin konya da sivasın 1 sıra önünde, karabük osmanlının 2 sıra gerisinde. çok bir rakip farkı yoktu bence. tabi beşiktaş fenerbahçe deplasmanına çıktı ama fenerin de çok birşey oynamadığını biliyoruz bu sene.
  • 173
    iç sahada bütün maçları kazanacağını varsayarak konuşuyorum; deplasmanda alınacak toplam 9 galibiyet ve 4-5 beraberlik şampiyon olmak için bize yetecektir. bir beraberlik antalya'da gitti zaten. diğer kalan galibiyet ve beraberlikler arasında trabzonspor, beşiktaş ve başakşehir maçları olursa işimiz daha da kolaylaşacaktır.

    fenerbahçe maçına el mecbur sıfır puan yazıyorum :( oradan alınacak bir puan ekstraya girer.

    ama iç sahada 17/17 şart. bu olmazsa olmaz. zaten 75-80 puan yapıyor. bu da bu kalitedeki oyuncularımızın yapamayacağı şey değil.
  • 174
    tarihinin en güzel, en zevkli sezon başlangıçlarından biri. bol gollü, yakın takımlar, önemli yıldızlar... hakikaten her maç izlenebiliyor. çoğunlukla da zevkli oyunlar oluyor. doğru futbol olmayabilir ama güzel oyun olduğu kesin. şampiyonluk adayları her zamankinden fazla. 2-3 takım hariç herkes herkesi yenebilir. rekabet ortamı göz kamaştırıyor.

    neden?
    sınırlar olmadığı için. sınır, yasak rekabeti öldürür. etmeyin, eylemeyin.
    tribünler dolu. herkes yeniden futbol konuşmaya başladı. kendimizi bu ligin bir parçası gibi hissetmeye başladık. gereksiz teşhisler koyup, ligi katletmeyin.
  • 175
    galatasaray hırvat igor tudor, alanyaspor bosna hersekli safet susic, bursaspor fransız paul le guen ve kayserispor rumen marius sumudica ile mücadele ediyor. antalyaspor'un antrönörünü bilmiyorum. kalan 13 takımın hocası türk hocadan oluşmakta.

    türk hocalardan ne kadar sevmesem bile şenol güneş gibi takımlarını iyi çalıştıran, mustafa reşit akçay, abdullah avcı ve ersun yanal gibi iyi hocalar var.

    bu sezon yine anadolu takımlarında kucka, nasri, adebayor, clichy, burak yılmaz, eto'o, vagner love, gyan asamoah, yoan gouffran, emmanuel badu, aly cissokho, nacer barazite, eljero elia, emre belözoğlu, jose sosa ve aklıma gelmeyen niceleri gibi iyi oyuncular var. bunun sonucunda bu sezon şimdiye kadar iyi futbol ve iyi futbolcular izleyebiliyoruz. eskisi gibi en azından 2. lig ayarında geçmiyor anadolu kulüplerinin kendi aralarında ki maçlar. ayrıca her an her şeyi yapabilecek oyuncuların olması büyük takımların maçlarınıda daha izlenebilir kılıyor. futbolsever olarak bu yıl gerçekten maçlardan haz alarak izliyorum.

    #yabancısınırınahayır
App Store'dan indirin Google Play'den alın