• 354
    her şey bugün 14.30 sularında babamdan gelen telefonla başladı...

    + alo baba naptın nasıl gidiyo?
    - biletleri aldın mı?
    + gerek kalmadı. kuzen hallediyor.
    - bana cebeu - cbü celal bayar üniversitesi - dan mesaj geldi, halk edebiyatından 42 almışsın..
    + ........10 saniye ...................... 30 saniye aaaa haha hadi ya!

    bundan sonra inanın konuşmayı nasıl bitirdiğimi hatırlamıyorum. dışarı çıktım servisi bekliyom, okula gitcem. artık ne hale geldiysem caddede 1 metre önümden geçen servisi göremeyip okula gidemedim. servis de bu http://www.otobustr.com/...9/manisa-seyahat.jpg

    hala aklım almıyo; kayıtta nasıl olur da kendi numaram yerine babamın numarasını veririm? lan vize notunu kendisinden önce babası öğrenen üniversite öğrencisi olarak tarihe geçtim resmen. en son lisede yaşadığım; üzerinden yıllar geçen o veli toplantısı gerginlikleri geri döndü.

    buradan halk edebiyatı ve halk bilimi dersinin hocası gürol a da seslenmek istiyorum: vizelerin bittiği gün (9.12.2011 cuma günü) not açıkladın, yetmezmiş gibi 35 verdin ve hafta sonu tatilimi zehir ettin, sesimizi çıkarmadık. ama bu son darbeyi vurmayacaktın; notları bilgi işlemde girmeden sms yollatmışsın. notu babamdan öğrendim lan. adam " 42 almışsın " deyince akıl tutulması yaşadım. o kağıdın ölüsü 70 ti. olmuyo gürol, küçük düştüm senin yüzünden.

    en kötüsü de önce sınıfta, muhtemelen şu sıralar da fen edebiyat fakültesinde, adım mala çıktı. koca sınıfta bir tek benim lan notları babasına giden. adaletinle tokuşayım dünya. artık fakültede birisine tarif edilirken: " hani mal var ya? şu bizim vize notları babasına giden .." olarak tarif edilcem.

    artık son bir umudum kaldı. o da; yarın bilgi işlemi arayıp sms lerin geçilceği numarayı değiştirmem. bunu yarın yaptım yaptım.. yapamazsam bittim. an itibariyle 8 dersin vizesi açıklanmadı. bu da cumartesi - pazar en az 3 vize notunu daha babamdan öğreneceğim anlamına geliyor. bir başka deyişle hayatımın sıçışı...
  • 355
    alessandro del piero futbolu bıraktığı an futbolda 10 numara kalmayacaktır.

    (bkz: gheorghe hagi)

    (bkz: alessandro del piero)

    (bkz: zinedine zidane)

    (bkz: luiz nazario de lima ronaldo)(u: biliyoruz forvet :( )

    bu adamlar futbolu hiç bırakmasın isterdim ama bıraktılar.bu koca adam da bitirecek futbol hayatını yakında.

    futbolu bana sevdiren adamların futbolu bırakıp gitmesi çok koyuyor.
  • 356
    3 gün uğraştığım projenin üzerine sıcak çikolata döküldü sözlük. uykusuz geceler boyu uğraştığım projeye sözlük. pazar gününe yetişmesi gereken projeye sözlük. şu an intiharın eşiğine gelmiş durumdayım sözlük. dünya başıma yıkıldı sanki sözlük. tarifsiz kederler içinde, kendimi sikmek üzereyim sözlük. :(

    (bkz: senin derdin dert midir, benim derdim yanında?)

    düzeltme : ek isyan | yok mu elinde zaman makinesi falan olan ya. şu son yarım saat öncesine dönsem. mutfaktaki sıcak çikolatanın tarihi geçmiş olsa vazgeçsem birşey içmekten salona içinde sıvı olan bir bardakla dönmesem, allahım inanamıyorum ya. fenerli birinin face'de veya twitter'da ahı tuttu kesin. herşey mükemmelken olacak iş mi, bari fener küme düşsün amk.
  • 368
    öncelikle (bkz: #834217)

    allah'tan başka bir şey istesem olacakmış, cimbomum güldürdü yüzümü ama diğer yarim güldürmüyor be sözlük?
    içmek mi çözüm, ölmek mi yoksa hiç bir şeye kafa yormamak mı?

    içmiyorum ben. ölmek de istemiyorum, ölürsem üzülecek babam var.

    ne yapayım sözlük? sevmek ne zaman suç? sadakat ne zamandır bu kadar yavşaklık...
  • 371
    sözlük kimseyi sıkmak için yazmıyorum ama bir şekilde içimi dökmeye ihtiyacım var o yüzden sözlük ve ahlisinin affına sığınıyorum..

    beni annemden bile çok sevmişti. hatta kendi annesini sevdiğinden bile çok. çok ortak yönümüz vardı. hatta benim babamın ölmüş olması onun babqsının senelerdir ortada olmamqsı gibi baba özlemimiz bile aynıydı. benim için galatasaray taraftarı bile olmuştu ama bir türlü maça gidememiştik. yurt dışında taa ermenistan'da psikoloji okuyordu. cidden. cidden çok zor bir bölümdü özellikle dersleri rusca alıp oranın ermenicesi'ne çevirip öğrenmek gibi. her şey rüya gibiydi hatta doğum günümde annem dahil bütün sevdiklerime tek tek benim için düşüncelerini söylettiği bir video bile hazırlamıştı. ama ne oldu bitti. küçük bir hata yaptı ben gittim büyüttüm, çok sevilmenin verdiği şımarıklıkla ezdim mevzuyu ve bitti. barışmak için 2 günlüğüne buradan oraya gittim. sınır kapalı olduğu için ilk önce gürcistan'a gittim. gürcistan havaalanında sabahladım, dolmuş minibüs gibi bişey buldum ermenistana geçtim ve evine gittim. kapıda görünce şok oldu sarıldık tam 1 saat. öpüştük koklaştık uyuduk ama bir türlü kabul etmedi. geri dönerken bile beni çok sevdiğini söylüyordu. ara sıra aradım, mesaj attım. aklını çelemedim. geçen hafta bi kere konuştuk haftaya gelicem dedi. hangi gün geleceğini bilmiyordum ama içime doğdu pazar sabahı şişliden sabiha gökçen havaalanına gittim; tiflis uçağını bekledim belki gelir diye. cidden de geldi. evine gidene kadar konuşmadık, sustuk.

    bugün buluştuk. tam 4 saat oturduk bi yerde ben ağladım o ağladı. seni çok seviyorum, senin kadar kimseye güvenmiyorum ben dedi. canada'ya iş için başvurdum, staj yaptığım klinikten beni takip etmişler cvmi çok beğenmişler londra'dan da iş teklifi aldım dedi. ne olursa olsun ben artık türkiye'yi istemiyoum artık, orada uzmanlığını okuyup pedagoji eğitimini burada alacaktı ama yök pedagojiyi kaldırdığı için ve bütün eğitimini stajlarını pedagoji üstüne aldığı için artık türkiye'de ki sisteme güvenmiyorum dedi. seni herkesten çok seviyorum hala dedi. biris mi var dedim gözünü içine baktım kızdı ben öyle birisi miyim dedi ? senden ayrılır ayrılmaz birisini bulacağıma senle olurdum dedi.

    vedalaştık, gitti. arkadaşımın iş yerine gittim, radyo açıktı ve çalan şarkı gündoğarken'den "gördüğüme sevindim". aşk tesadüfleri sever mi bilmiyorum ama hayat insanlarla tesadüfler vasıtası ile büyük taşak geçiyor ondan eminim.

    bilmeyenler için şarkının sözleri..

    görmesem daha iyiydi
    seni orada o gece
    aradan yıllar geçti
    silinmedin hafızamdan

    her gece yeni bir geceydi
    seni görene kadar
    birer birer çıktılar
    yerlerinden hatıralar hatıralarrr unutulmaz

    duygularıma esir oluyorum seni görünce
    insan bin keremi yanıyor bir kere sevince
    ruh bedenden ayrılıyor çekimine girdi
    bir kere daha yandım ama canım gördüğüme sevindim

    her gece yeni bir geceydi
    seni görene kadar
    birer birer çıktılar
    yerlerinden hatıralar hatıralarrr unutulmaz

    duygularıma esir oluyorum seni görünce
    insan bin keremi yanıyor bir kere sevince
    ruh bedenden ayrılıyor çekimine girdi
    bin kere daha yanarım sana canım gördüğüme sevindim

    duygularıma esir oluyorum seni görünce
    insan bin keremi yanıyor bir kere sevince
    ruh bedenden ayrılıyor çekimine girdi
    bir kere daha yandım ama canım gördüğüme sevindim
  • 372
    yapmayin beyler yapmayin. acimizi icimize gomdukce hatirlatmayin su lanet olasi ayrilik acisini. bak zorla aglatiyorsunuz adami. bunu siz istediniz lan. madem oyle ben de icimi dokuyorum. turkcem kotu ama olsun. hikayeden cok isyan diyelim.

    her gece onsuzlugun canimi daha fazla acittigini farkediyorum.

    her gece istesem de istemesem de gozumden suzulmeye basliyor gozyaslari.

    hatta bir ayicik var ona sarilip hayal ediyorum eskiden kurdugumuz hayalleri.

    zavalli oyuncak, sessizce beni dinliyor. anlayacagin o da nasipleniyor aci kokan gozyaslarimdan.

    bazen isyan bile ediyorum tanriya, ne gerek vardi sevip de ayirmaya?

    zayifti kalbim. kirilgan. sevince bir sey gormezdi. miyop gozler neyi gorecekti ki?

    lakin sevdim. bile bile sevdim. ya giderse diyerekten sevdim. inandim sevdim. daha sonra guvenip sevdim.

    zamanla "aha oldu bu is" diyip sevdim. dusunmeden sevdim. "ben biraksam o beni birakmaz" safliginda sevdim.

    canimi degil hayatimi verecek kadar asiktim. omrumu ugruna adayacak kadar. benim icin o kadar degerliydi.

    bir insani bu kadar sevilmekten baska ne mutlu edebilir ki? anlamak icin illa kazik yemek mi gerekli?

    sana kim ne verebilir ki? baskalari da benim kadar asik olabilir mi o hafif cekik kara gozlerine?

    birgun anlayacaksin ama cevabini da ben vereyim. kimse sevmez seni benim kadar.

    kimse incelemez senin her bir santimetrekareni benim gibi. ezberlemez vucudundaki benleri.

    gece uyuyamadiginda seni dusunmez, sabahlara kadar hikaye yazip gondermez sabah uyaninca oku diye.

    hic kimse benim gibi merak ve heyecanla izlemez uykunda senin o masum ve tatli halini. benim baktigim gibi bakmaz. bakamaz.

    "gözleri sana benzeyen bir kızımız olmayacak mı şimdi?
    başkaları mı sevecek seni? başkaları mı tutacak ellerini?
    al geri veriyorum yanlış kapılara vurduğun kilitleri!
    içimin mavisi senin okyanusundandı halbuki…"
  • 373
    madem hafta arası herkes efkarlanmış. ben de dahil olayım bi sandalye çekip olaya. neyse ne diyorduk sözlük zaten bombok olan hayatım geçen hafta bir süre daha bombok olarak geçecekmiş onu anladım. kız arkadaş yönünden sıkıntım pek olmadı valla övünmek gibi olmasın. ama bi tane de adam akıllı biriyle tanışamadım sadece o fenerli kız hariç. hayatımda evlenmek istediğim tek kızın, başkasıyla birlikte olduğunu öğrenmek koyuyor be adama sözlük. birlikte olduğu adam da a.k büyük başkan aziz yıldırım yazan bi öküz la düşün a.k

    gerçi bu benim mal olduğumu kanıtlar aslında. düşün yani ben bi de bu adamdan hoşlanan kızı seviyorum. en mal benim bu ilişkide değil mi? keşke bu kadar basit olsaydı. bugüne kadar hayatımda benim yapmak istediğim her şeyi, ben başkaları yapıyorken izledim. hiç aksiyona giremeden hep izleyen taraf oldum sanırım. bu koyuyor be asıl.
    insan beyni bi sünger gibidir bence. çekebildiği kadar su çeker sonra doygunluk gelir. ondan sonrası tat vermez. her şey elde edene kadar diye bunun için derler. ama benim sünger niyeyse hep kuru kalıyor a.k buna yanıyorum lan ben. şu idealleştirme yok mu kafanda işte o en tehlikeli şey oluyor bu sünger meselesinde.

    aslında herkes biliyordur bi aşktan sonra verilmesi gereken öğütleri o yüzden ben ukalalık edip söylemeyeceğim boşver abi felan diye. yaşamanız gereken acıysa, acıyı da yaşayın hacılar. en derininden yaşayın. dünyanın en büyük acısını yaşayın, en dibi görün ki, gidecek daha fazla derinlik olmasın. o zaman geriye zaten tek bir yol kalıyor. o da yukarısı.

    konuyu baya dağıttım. kafa ütüledim. kusura bakmayın. benim kıza gelince her türküde bir şey buluyorum. bazen diyorum " ben senin sevgili değil sevgiyi aradığını sanıyordum " bazen de diyorum "ey uzak ihtimallerle dokunduğum, giyerken bütün cevapsız yüzleri, neden yoktun? " bu güzel şarkıdır bak.

    dinleyin hacılar. http://youtu.be/QNfPBpG7Egk
App Store'dan indirin Google Play'den alın