• 52
    galatasaray ile olumsuz haberler duymaya alıştık ama inşallah bu projeden yüzümüz gülecek gibi:) minimum 780 milyon tl gelir elde edecektik.
    bunun 508 milyon tl'sini zaten almıştık, şu anki satışlarla rakam 1 milyar tl'yi geçecek gibi duruyor. ki artması da yüksek ihtimal.
    yani en az 600-700 milyon tl arası daha gelir elde edebiliriz. akıllı bir sermaye artışı ile banka borçlarını minimuma indirmek olası gözüküyor.
  • 29
    bu işin içinden zararlı çıkmamızın imkanı yok. sözleşme yükümlülüklerini yerine getiremeyen emlak konut sonuçta. florya yerine bize gösterdikleri yerde maden çıkması sonucu, mal sahibi ile davalık olundu. bu süreçte çekeceğimiz tek sıkıntı dursun özbek'in buradan gelecek 500 milyon türk lirasını 390 milyon liraya kırdırması. bunu o arkadaştan tahsil etmekte yeni yönetime kalmış.
  • 34
    peşkeşden kurtulma, projelerin komple iptali, arazilerin (en azından riva'nın) geri dönmesi gibi bir sonucun bugünkü emlak konut gyo'nun kap bildiriminden sonra olmayacak bir dursun aydın özbek dönemi projesi.

    öncelikle emlak konut'un kap açıklaması: https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/787181
    sonra başkan mustafa cengiz'in son divandaki konuşması: https://www.youtube.com/watch?v=g_osfyVAlzw

    bakın mustafa cengiz ne diyor:
    "biz florya’da kalalım, galatasaray’dan kuruş çıkmayacak şekilde florya’yı geliştirelim ve yeniden sadece riva üzerinden revize edelim dedik. bu konuda sözlü mutabakat yaptık. normalde bugün toplanacaktık, divan kurulu nedeniyle erteledik. görüşmeler devam ediyor. "

    büyük olasılıkla sadece florya'nın protokolden çıkarılması söz konusu burada. yani florya'nın içerisinde olmadığı bir protokol imzalanacak ama bunun imzalanması için önceki prokotolün feshi gerekiyor. yani öyle son dakika falan girilecek bir haber değil çünkü mustafa cengiz bunu 11 eylül 2019'daki divan kurulu toplantısında zaten açıkladı. bunun olacağını hepimiz biliyorduk.

    ama gelir ciddi anlamda düşer mi? bana sorarsanız düşer. riva için verilen bedelden kırpma olur mu? zannetmiyorum. ama florya komple anlaşmadan çıkarılacak.

    keşke mümkün olsa da bugün döviz kuru üzerinden yeniden anlaşma revize edilse ama onu da zannetmiyorum.
    başta biz daha mantıklı bir çözüm bulup ona göre hareket edecekken neler oldu ya. koskoca arazi artık 3-30 paraya elimizden çıkacak duruma geldi.

    ekleme:
    riva için 508 milyon tl'lik bir teminat gelmişti hatırlayanlar vardır. biz o teminatı (denizbank'a yanlış hatırlamıyorsam eğer) kırdırıp 342 milyon tl kredi almıştık. sonrasında bu para ile sermaye arttırımı gerçekleştirilmiş, kalanı da o dönemki transferlere kullanılmıştı ve bu para erimişti.

    soracak olursanız eğer biz koca riva'dan sadece 342 milyon tl almış olarak bu anlaşmayı kapatabiliriz. belki bir olasılık da florya'daki devlete ait olan 40 dönüm arazinin de kulübe geçmesi bir olasılık. (20 bizim 40 devletin toplam 60 dönümdü florya arazisi de yanlış hatırlamıyorsam) ama her halükarda riva'daki koskoca araziyi sadece 342 milyon tl'ye kaybetmiş olacağız ki bu para zaten eridi gitti.

    kızılacak kişi elbette dursun aydın özbek. ama ona onay veren tüm üyeler de bugün bu durumdan dolayı suçludur.
  • 66
    içine düştüğümüz faiz sarmalı nedeniyle yeniden gündeme gelen proje. rakamlara fazla girmeden ne durumdayız, anladığım kadarıyla, paylaşmak istiyorum.

    projede 1. etap inşaatı bitmiş. yalnız bütün evler satılamamış. bir taraf yabancı yatırımcının ilgisi olduğunu söylüyor. diğer taraf da ne ilgisi kardeşim, para filan gelmiyor diyor.

    ikinci ve hatta üçüncü etap inşaatının başlaması için bir tarih yok. tahmin edeceğiniz üzere şartlar müsait değil deniyor, öteleniyor.

    şimdi gelelim benim ağzımı açık bırakan olaya. belki de aranızda bunu önceden bilenler vardı, ben yeni öğrendim. bankalar birliği ile anlaşma yapılırken rivanın borcu (hani şu dursun özbek zamanında kırdırılan borç) bu anlaşmaya dahil edilmemiş. yani önümüzdeki haziran mı temmuz mu yakın zamanda ilk faiz ödemesini yapacağmız bankalar birliği borcu ayrı bir ödeme kulvarı, bu riva projesinin kırdırılan borcu ayrı bir ödeme kulvarı olarak duruyor. bu borç yine naçizane anladığım kadarıyla ödenemiyor. ödenemediği için de borcun faizinin faizi işlemeye başlıyor.

    ağzımı açık bırakan ikinci olayla devam ediyorum. mustafa cengiz başkanımız kulübümüze floryayı geri kazandırdığında ben de kendisini öven bir yazı yazmıştım. yazımın sonuna da "inşallah 10 gün sonra tadımızı kaçıran bir detay çıkmaz" diye eklemiştim. o detay varmış, 10 gün sonra değil de 15 ay sonra çıktı. floryayı almak için devlete ödediğimiz ve tabii ki bankadan kredi çekilen 120milyon lira da bankalar birliği anlaşmasına dahil edilmemiş. bu da kulübün elinde üçüncü bir ödeme kulvarı olarak bulunuyor. e bunun da ödemeleri kırık dökük yapıldığı ve belki de bazen hiç yapılamadığı için orada da faizin faizi işlemeye başlıyor. bu da başka bir faiz sarmalı olanarak boynumuza dolanıyor.

    her fırsatta eleştirdiğim gibi bankalar birliği anlaşmasını yangından mal kaçırır gibi genel kurula getirmeden "biz biliriz" hamasetiyle imzalayan mustafa cengiz yönetimi belki de bu iki nedenden anlaşma şartlarını genel kurula getirmediler. çünkü genel kurul buna kesinlikle itiraz ederdi. varsa bir günahları, boynuna...

    şimdi de gelelim günümüzde bu proje ne için tartışılıyor. iki tane senaryo var. birinci senaryoda deniyor ki bu rivanın ne zaman biteceği, ne sürede satılacağı, satılan paranın yüzde yüz doğru yerlere kanalize edileceği ve de bu süre zarfında büyüyen borcun faizinin faizinin faizinin ne rakama ulaşacağı hepsi muamma konular, e bizde de kasa bomboş, o yüzden rivadan belli bir miktar karşılığı çıkalım. ha ben yazarken "çıkalım" diyorum ama bu fikri karşı taraf da vermiş olabilir. sonuçta her fırsatta dediğim gibi galatasaray spor kulübü ne zaman devletle iş yapsa, sonunda az çok golü yemiştir. o yüzden bu fikri burak elmas yönetiminin ürettiği bir fikir (teklif) olarak okumayın. dediğim gibi teklif karşı tarafdan da gelmiş olabilir.

    senaryo devam ediyor. rivadan çıkalım ama endişe etmeyiniz elimizde florya kalacak. futbol takımı kemerburgaza geçsin. sonra o floryayı işte evler sonra ticari meskenler vb. öyle bir inşaa edelim ki oradan gelecek gelirle kulübün borcunu kapatalım ve refaha çıkalım. ufak not; kimse bu noktada kemerburgaz ne halde yorum yapmıyor. kemerburgazda halen kurtlar, kuşlar ve kuzular var.

    ikinci senaryoda da deniyor ki, yönetim sponsor bulsun, kasa kolaylığı yapsın ve bu borcu yüzdürsün hatta azaltsın. çünkü bunu böyle idare edersek, rivadaki bütün etaplar bitip de atıyorum 1000 tane villa satıldığında kulübümüz oradan 3milyar tl gelir elde eder. bunun belki de 10da biri borç için kulübü yine atıyorum 3milyar tl gelirden mahrum etmeyin. ha bu yönetim yapamıyorsa yapacak yönetim gelsin. onlar borcu yüzdürsün ama sonuçta riva elimizden (projenin potansiyel getirisine orantıladığımızda) "kuş kadar paraya" gitmesin.

    bana kalırsa iki senaryo da anlamsız değil. burada şunun hesaplanması en azından modellenmesi gerekir diye düşünüyorum. yani kağıt üstünde riva tamamen bitirilip satıldığında söylenen 3milyar tl kulübün kasasına girebilir hatta girecektir diyeyim. lakin riva ne kadar sürede biter? yani toplamda diyelim ki 10 senede (belki de işler açılır 3 senede) kasaya giren ve çarçur olmaya aday (yıllardır komisyon kurulsun diyoruz, takan yok) 3milyar tl mi bize daha hayırlı olur yoksa rivayı bir "çarşıya uymayan evdeki hesap" olarak kabul edip floryaya yoğunlaşmak mı bize daha hayırlı olur. tabii 3milyar tl beklenirken arada cepten, sponsordan oradan buradan bulup ödeyeceğimiz (havaya atacağımız) faiz ödemelerini de başka yerlere kullanabilir miyiz?

    ha tabii şu da var "yok, rivaya devam dedik" ama sonra faizleri hiç ödeyemezsek acil durum planımız nedir? şimdi çıkarsak elimize geçecek bir miktar parayı o zaman hiç talep dahi edemeyip afedersiniz arkamıza baka baka projeden çıkartılır mıyız?

    çok fazla soru var. çok parametre var. benim aklıma tam yatan bir senaryo yok. dolayısıyla subjektif bir yorumum da yok. talebim yönetimin bu iki senaryoyu rakamlarla görsel hale getirip genel kurula sunması ki şeffaf bir şekilde fikirler tartışılsın.

    son olarak yukarıda yazdığım bilgilerde bir hatam varsa ise lütfen mesaj atınız, düzelteyim veya sileyim.
  • 35
    https://gss.gs/Eji.jpg

    av. ali güvenç kiraz'ın aktardığına göre yine dursun özbek ve genel kurul üyelerinin mallığı sebebiyle son verilmiş olan proje.

    anlaşmanın şartları üyelere net bir şekilde anlatılmadan, hayali rakamlar ve vaatler üzerine böylesine büyük bir yetki dursun özbek gibi boş bir adama verildi. bu adam her şekilde ibra edildi. hem idari hem de mali yönden ibra edildi. şimdi param da param diye 1 saat divan kurulu toplantısında kürsü işgal ediyor.

    bana kalırsa projenin iptali bizim açımızdan hayırlı oldu. sadece fesihten doğan yükümlülükler ve bunların nasıl karşılanacağı önemli. belki o biraz başımızı ağrıtır. onun dışında bu iki proje de çok daha iyi bir potansiyelle değerlendirilebilir. yeter ki ortak karar alınsın. birisinin yaptığı gizli görüşmelere kalmasın iş.
  • 30
    riva ve florya için birlikte bir anlaşma yapılmıştı ve fakat bize tesis yapmamız için gösterilen alandaki sıkıntılar sebebiyle yeni tesislerin yapılması oldukça gecikecek gibi. bizim de tesisimiz olmadığı için flroya'dan ayrılamıyoruz.(zaten hiç çıkmak istemiyorum)

    doğal olarak da anlaşmanın florya kısmı muhtemelen ileri dönemlere bırakılacak.

    riva ise kaldığı yerden devam edecek diye düşünüyorum.

    anlaşmanın fesh edilme sebebi bu olsa gerek. aksi bir durum olsaydı daha önce duyardık.

    zaten mevzu farklı bir şeyse bu işin sonu pek iyi yerlere gitmez.
  • 38
    eğer fprotokol bizim florya'yı süresinde boşaltmamamız sebebiyle feshedildiyse sonucunda ciddi yaptırımlar olacaktır diye tahmin ediyorum.

    ortada emlak konutla yapılan bir sözleşme var.
    bu sözleşme uyarınca yapılan bir ihale var.
    tüm bu sürecin sonucunda galatasaray'a kimsenin dokunmayacağını düşünmek saflık olur.

    galatasaray ne zaman devletle iş yapsa senelerce acısını çeker. mevcut hükümet galatasaray'a ciddi şekilde düşmandır.
  • 73
    artık şu çocuğun adını bir koysak mı? seneler geçti; ancak halen bu projeden ne denli kar veya zarar ettiğimizi anlamakta zorluk çekiyoruz. süheyl batum da başkanlık projesi kapsamında yayınladığı deklarasyonda bu projeden büyük zarar ettiğimizi, galatasaray'ın geleceğinin karartıldığını ifade etmekte.

    iyice at izi, it izine karıştı. sözlükte bilgi sahibi olan varsa ve detaylı bir akış yayınlarsa çok makbule geçer.

    bizim bu projeden beklentimiz neydi? olması gereken getiri ne düzeyde? beklentimizin ne ölçekte gerisinde veya ilerisindeyiz? tüm süreç tamamlandığında tahmini gelirimiz hangi rakamlara tekabül edecek? tüm bu sorulara açık ve net bir cevap alamamak sıktı.

    herkes farklı bir ağızdan konuşuyor. e şimdi bir benzerini de florya'da yaşamadan önce daha riva konusunu anlayamadık ki biz.
  • 31
    başkanımız zaten florya konusunda gelişmeler olacağından bahsetti. riva arazisinden devlet büyük para kazanma imkanına sahip. böyle bir durum varken anlaşma komple rafa kalkmayacak ya da negatif bir durum olmayacaktır bence. anlaşma revize edilip riva için planlananlar devam eder. bu konuda bir korkum yok. ancak florya konusunu hızlı bir şekilde çözüme kavuşturmak lazım. para çok tatlı olduğu için bizi alel acele evimizden atmaya kalkışmasınlar.
  • 58
    bu projede yaşanan zaten galatasaray'ın elindeki değerli bir varlığa çökülmesiydi. dursun özbek yönetimi de bu çökme işlemine bekçilik etmişti. bugün gelecek yıllardaki gelir de üç otuz paraya kırdırılırsa peşkeş operasyonu tamamlanmış olur.

    yanlış zamanda yanlış yetkilendirmelerde bulunan ve kendi içinden yetkin bir yönetim çıkarma yeteneğini ortaya koyamayan derneğimiz bu felaketten kurtulabilecek vasıtaya da sahip değil, gerçi derneğimiz diyorum da ben dernek için hiçbir şeyim, riva da zaten derneğin, bizim değil, isterse satıp üyeler olarak çay içerler parasıyla, zaten çıkarabildikleri yönetim kapasitesiyle riva'yı en fazla 2000 çay parasına satıyorlar.
  • 37
    kısa vadede florya'nın elimizde kalması önemli, ancak uzun vade de düşünürsek kemerburgaz bizim için doğru bir adres. havalimanına yakınlığı dolayısı ile deplasmanlara, stadyuma sadece 8 dakika uzaklıkta olmasından dolayıda iç saha maçlarına daha kolay ulaşım anlamına geliyor. florya arazisinden 2 kat daha büyük olduğunu da unutmamak gerekiyor. kot farkı, maden ruhsatı gibi konularda fazla bir bilgim yok ancak artık florya'nin bize dar geldiği ortada, daha modern ve büyük bir tesise ihtiyacımız var.
  • 43
    sanki bana da iktidarın payı varmış gibi geliyor olanlarda. zaten bu ülkede olan biten hangi şeyde iktidarın parmağı yok ki?

    son kale vs. ayağına şikeyi bile fetö'nün üzerine atıp da sıyrılanlar saray kapılarını aşındırırken türk telekom arena'nın açılışından itibaren dik duruşundan ödün vermeyen galatasaray'a bedel ödetebilmek için topuyla tüfeğiyle geliyorlar sanki. hayırlısı bakalım. isterse küme düşelim ama boyun eğmeyelim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın