• 53
    şu anda boey, nelsson, oliviera, dubois, zaniolo, midtsjö beklediğimiz bonservisleri getirecek olsa saniye düşünmem satarım. lakin beklediğimiz teklifler gelmiyorsa da oyuncu satacağız diye ölüp bitmeyelim.
    mevcut takımı koruyup üzerine icardi, rashica ve bir kaç iyi transfer cekersek ve 2023-2024 sezonunda avrupa'da başarılı bir yıl gecirirsek, bu başlığı 2024 yazında görelim birde derim. yoksa arkamıza yaslanıp önümüzdeki sezonun keyfini çıkartalım.
  • 55
    oyuncu satışı konusunda ne yaptığı ne dümenler çevirdiği belli olmayan kulupleri bi kenara bırakırsak ben de başarısız olduğumuzu düşünüyorum. ama bunun sadece galatasaray’a bağlı olmayan nedenleri var. hangi kulup satış konusunda iyi ki? arada bi çıkan tek tük satışlar piyango gibi bence. düzene oturmuş bi politikası pazarı olan bi ülke takımı var mı?

    kendi özelimizde oyuncu satışında iyi noktalara gelebilmek için genç isimlere yönelmemiz, bunu yaparken kadro planlamasını iyi yapıp genç isimleri sudan çıkmış balık gibi bırakmamak, örneğin 8 tecrübeli adamın yanına 3 potansiyeli genç koymak bunları parlatmak lazım. başarılarla, kupalarla, geçilen turlarla değerlerini katlamak lazım. bu arada 1 mio euroya alıp 25 milyona satma fikri sağlıklı bi fikir değil. ya da 2-3 milyona alıp 10-15 mio kazanırız fikri çok risk barındırıyor. potansiyeli lige fazla, mevcut durumu da galatasarayda oynamaya yetecek gençler bulmak lazım. bunlara gerekirse 10 mio euro bonservis ödeyelim. 5 ona 3 ona 2 ona verceğine bi tane potansiyeline çok inandığın bi adam getirirsin. zaten sen her yıl bunu yapabilsen kazandığın bonservislerle bunu çok daha ileri taşıyabilirsin.
  • 56
    benfica ve ajax modeli oluşturmak için öncelikle bu ülkelerin futbol kültürüne sahip olmak gerekiyor. düzenli olarak iyi oyuncu yetişmeyen bir ülkede oyuncu satmak uzun vadede güçsüzleşmenize sebep oluyor. sattığın oyuncu yerine aynı kalibrede adamı yurt dışından getirsen hem kâr elde edemeyeceksin hem oturmuş düzenin bozulacak, ligden alayım desen seçenek çok az çünkü yetişmiyor. elbette bonservis girdisini maksimize edebilsek güzel olur fakat 1 yıl izleyebildiğimiz oyuncular hiç bir şey kazanmadan gidecek bir de bana her sene yeni kadro planlaması yaptıracaksa işin bir kıymeti kalmıyor.
  • 57
    oyuncu satmak bir beceri işi, kabul, hatta ederini bulan her oyuncu satılmalıdır, buna da inanıyorum.
    ancak iyi satışın öncelikli şartının söz konusu oyuncuların biraz kulüplerine aidiyet duygusu ile bağlı olması olduğunu düşünüyorum şahsen, şöyle ki;
    (herhangi bir oyuncuyu ima etmeden genele yönelik yazıyorum)
    sen istediğin kadar 20-25 mil €'ların hayalini kur, oyuncu;
    - ayrı kanaldan x kulüple anlaşıp, senin anlaşmanı bekliyorsa,
    - süreç uzadıkça önce kampa geç gelmeler,
    - sonra somurtkan takılmalar,
    - daha sonra gönülsüz antreman performansları (kalırsam benden fayda beklemeyin tarzı tavırlar) sergilemek ve üzerinde yavaştan baskı oluşturmak suretiyle senin pazarlıktaki elini zayıflatıyorsa
    istediğin kadar zorla, mümkün değil düşündüğün fiyatlara satamazsın.

    bu durumda satamadığın oyuncuyu motive etmek, hedefe kitlemek, yaşadığı bir hayal kırıklığı varsa bunun takıma sirayet etmesini önlemek ....vs. gibi çok iyi yönetilmesi gereken bir süreç çıkıyor karşımıza...
  • 61
    taraftarın büyük bir kısmının karşı çıktığı ama bir yandan da oyuncu satamıyoruz diye dertlendiği bir durum var ortada.
    son zamanlarda tartışmalara en çok sebebiyet veren husus ise nicolo zaniolo'nun olası satışı.
    ''serbest kalma maddesinin altına kesinlikle satılmaması gerekiyor'' diyen büyük bir çoğunluk var.
    ''30 m. euro gibi bir getiri varsa satılmalı'' diyen de büyük bir çoğunluk var.
    ''asla satılmamalı'' diyen bir çoğunluk da var.
    hepsinin kendi içinde mantıklı nedenleri bulunuyor.
    bu takımı bozmadan şampiyonlar liginde görmek istemek herkesin hakkıdır.
    bununla birlikte victor nelsson ve sacha boey'in de satışına büyük bir çoğunluk karşı çıkıyor.
    elimizde satmamız mümkün olan ve talibi olan üç oyuncu bunlar.
    şimdi benim asıl merak ettiğim nokta şu ki ffp ne olacak?
    diyelim bu üç ismi satmadık.
    şu anda toplam bilançoda 13m. euro civarı eksideyiz.
    ben bunu söyleyince akıllara şu gelebilir, bizim ffp ile ilgili şu anlık bir sıkıntımız yok.
    ama benim bildiğim kadarıyla o iş öyle yürümüyor.
    uefa her dönem al-sat bilançonu kontrol ediyor.
    bildiğim kadarıyla devre arası döneminde nicolo zaniolo transferini yaptığımızda geçen sezonu da ekside bitirme durumunda kalmıştık.
    uefa 2-3 dönem üst üste bilançonun eksi yazmasına dikkat edecektir.
    bu takımın üzerine 2-3 transfer daha yapılacağını düşünürsek ve onlar içinde 10m. euro harcama yaparsak durum kötüye gidebilir.
    bu durumu kurtarmanın başka bir yolu daha var.
    as 11 oyuncusu olmayıp belli bir değere sahip olan oyuncuları elden çıkarmak.
    maalesef taraftarlarımız o isimlerin gidişine de çoğunluk olarak karşı çıkıyor.
    örneğin olimpiu vasile morutan'ı 4-5m. euroya satalım dendiği zaman kaldı ki bu parayı veren de var mı bilmiyorum, hoppa bir cümbüş başlıyor.
    ''morutan çok yetenekli, bu sene mutlaka kadroda kalıp parlamalı'' isyanları baş gösteriyor.
    tamam onu da satmayalım.
    yunus akgün var mesela bu ismin satışına daha sıcak bakmaya başlandı taraftarımız tarafından.
    ama orda da rakamlar ne belli değil, kiralık mı gidecek satılık mı orası bir muamma.
    yunus akgün'ü satmanın da bir defosu var, hem alıcıları beklenen rakamı vermiyordur hem de avrupa maçlarına çıkarken kadroda bulundurmamız gereken dört alt yapı oyuncusu şartı.
    hadi bunları da bir şekilde aştık ve yunus akgün'ü 5-6m. civarına sattık.
    geriye kalıyor bilançoda yeni geleceklerle birlikte eksi 15m. euro.
    ''sergio oliveira için arap teklifi varsa 3-5 kazanıp yollasak hem maaşı da çok hem yaşı da ilerliyor'' deniyor.
    o zaman da ayrı bir cümbüş başlıyor.
    ''ooo vefasızsınız, geçen sene şampiyon yapan adamı satıyorsunuz, siz oyuncu hak etmiyorsunuz.''
    yahu arkadaşlar bir sakin, dünyada ilk defa biz mi kadronun içinde bulunan bir oyuncuyu satıyoruz.
    profesyonel dünya diyoruz ama amatör tepkiler gösteriyoruz.
    bu para bize lazım.
    bu parayı nerden bulacağız arkadaşlar?
    kimi satalım istiyorsunuz?
    morutan olmaz, barış olmaz, yusuf'a bile olmaz deniyor.
    kusura bakmayın ama beğenmediğimiz fredrik midtsjö gibi isimlerden bu paralara ulaşmamız mümkün değil.
    bizim ya bir tane 11 oyuncusuyla vedalaşmamız ya da rotasyonda kullandığımız 4-5 oyuncuyla 3-4m. eurolara tabi satabilirsek vedalaşmamız şart.
    biraz daha gerçekçi bakmalıyız duruma.
    emre-taylan-cicaldau'dan 2-3m. euro bile kazanamıyoruz diye sizin tabirinizle yangın yaptığımızda kafamızı bu hesaplar meşgul ediyordu.

    bugünden sonra yönetim 2-3 isim dışında kimi satarsa tepki göstermem.
    ben bir daha galatasaray gibi türkiye'nin avrupa'ya bakan yüzünün avrupa'dan men edilmesini görmek istemiyorum.
    satışlara sıcak bakan arkadaşlara tavsiyem; sakin kalalım ve yönetimin elini güçsüzleştirmeyelim.
    satışlara karşı çıkan arkadaşlara tavsiyem; yönetim her şeyin hesabını kitabını yapmak zorunda, onlar da kimsenin ayrılmasını istemiyor ama bu kadroyu kurmak da öyle su yakarak olmuyor.
  • 62
    pazardan domates almak mı?
    pazarda domates satmak mı daha zor?

    iyi domates bulmak zordur. ezilmemis, lezzetli, organik vs.
    bu tecrübe ister, bilgi ister, ortam ister.

    domates satmak ise meziyettir. bir kere esnafligi bilmek gerekir.
    müşteri ile iyi diyalog gerektirir. hitap gücü gerektirir.
    malını pazarlamayı bilmeyi gerektirir.

    biz, galatasaray...
    çürük domates de alıyoruz, güzel domates de.
    ama elimizdeki domatesleri satmak gibi bir meziyetimiz yok.
  • 63
    bu işte berbat olmamızın sebebi kadronun hep geç kurulması. kadro bir türlü kurulamadığı için eldeki oyuncuyu da satmak istemiyor hem yönetim hem teknik heyet.

    kadroyu 35 kişi yapalım, ondan sonra satışa başlarız diye piyasaya çıkıyoruz. bu sefer de kelepire gidiyor oyuncular. nasıl bir son günler ucuza almaya çalışıyorsak, diğer takımlar da bizim ıskartaya çıkan oyuncuları ucuza almaya çalışıyor.

    liglerin açılmasına 1 haftadan az zaman kaldı bütün avrupa'da. yusuf demir hala elimizde mesela. herhangi bir açıklaması yok.
  • 66
    oyuncu satmak derken neyi kastediyoruz. diego rossi örneğinden yola çıkalım mesela.
    9-10 milyon euro bonservis bedeliyle geldi fenerbahçe’ye, giderken yarı parasına gitti.
    şimdi eğer bu başarıysa tamamdır.
    bruma iyi kötü 4-5 milyon euro piyasa değeri olan bir adam, aldıkları paraya sattılar.
    keza berisha da öyle.
    joao pedro var mesela.
    fenerbahçe geçen yıl bonservis ödemesi olarak 45 milyon euro harcamış, ortada başarı olmadığı gibi
    bir çoğu ellerinde kalmış.
    sadece geçen yıl stoper bölgesine 12 milyon euro para harcadılar, yetmedi üstüne bu sezon becao ve djiku aldılar.
    iki stoperden 30 milyon euro para aldılar ama oosterwolde’de dahil olmak üzere aldıkları para gitti.
    irfan can kahveci’ye 4-5 milyon euro civarı teklif var.
    şimdi satılsa başarılı mı olunmuş olacak.
    benim rahmetli babamın çok kullandığı “malı alırken kazanacaksın” bir esnaf sözü vardır.
    mesela bizim sözlükte 2021-2022 yaz transfer dönemi sürekli eleştirilir.
    cicaldau hariç zarar edeceğimiz tek bir oyuncu bile yok, boey, nelsson ve muhtemelen barış iyi rakamlara satılabilir.
    ama bakacak olursan fenerbahçe daha başarılı.
    nelsson&abdulkerim uyumunu yakalamak için fenerbahçe 20 milyon euro’dan fazla harcadı 1 sene içinde.
    şimdi burada işini iyi yapan kim?
    livakoviç’i de alırsalarsa ali koç geldiğinden beri sadece kaleci için 15 milyon euro harcamış olacaklar.
    sonra fenerbahçe iyi satış yapıyormuş.
    yahu adam 150’lik adam satmış 250 harcamış, bunun neresi başarı?
    sen elindeki para edecek adamları yollamak istemiyorsun.
    misal satmayı düşünseydin torreira 15 ederdi, nelsson için niyetlensen 18-20 arası olurdu.
    boey için olabilir desen 15’i görmüştü.
    zaniolo zaten malum.
    abdulkerim, kerem, berkan, barış, vs vs.
    yani senin kadron şişik değil, satmak zorunda değilsin.
    sonra vay efendim biz neden satamıyoruz.
    evet satmadığımız dönemler oldu ve o zaman hata yaptık.
    luyindama, belhanda, diagne için teklifler geldi mesela ama satmadık.
    satsaydık zaten bu işlerin çoğu olmazdı.
    mesela 2017 yazında 40 küsür bonservis harcamıştık.
    eğer belhanda’yı da 8-9’a versek o harcadığımız bonservisi çıkartmış olacaktık.
    velhasıl toplam bilançoya baktığımız zaman galatasaray zaten en iyi durumda olandır.
    hem maddi hem de başarı olarak.
  • 68
    erden timur'un bizzat ifadesiyle taraftarın çok yüksek bonservis beklentisi yönetimleri sıkıntıya sokmaktadır. bu da satışların önünde bir engel oluşturmaktadır. satış için beklenen bedellerde çok uçmamak iyidir.

    hoş ben olsam bildiğimi okur, bu kadara sattık der geçerim. taraftar 10'luk adama 20 de ister 30 da. ama belki bugünün 10'u hepsinden bile değerli olabilir. veya gerçekten oyuncunun ederi 10'dan bir kuruş fazla değildir.

    bu konularda taraftarı çok da takmamak iyidir.
  • 69
    bu platformda artık bir fetişe dönüşen eylem. herkesi satıp fenerbahçe gibi her sene yeni takım kuralım isteyenler var sanki. avrupa’da başarı isteyen bir takımız, bunun için de kadroyu korumakta fayda var. geçen sene eksiklerimiz vardı, bu sene onları tamamlıyoruz. fazlalık olan midstjö, dubois gibi oyunculardan da çıkmamız söz konusu olabilir. bir kulübün tek geliri oyuncu satışı olamaz ve zaten değildir.

    2018 deki beşiktaş’la kıyaslayanlar var, yapmayın etmeyin. çoğu oyuncularını parasını ödeyemedikleri için yok pahasına sattılar, çünkü kaynakları yoktu, tek atımlık kurşunlarını kullandılar ve battılar. bizim böyle bir sıkıntımız yok.
  • 70
    artık başarmamız ve alışmamız gereken olgu. takımdaki herkes bayrak adam olamayacağına, bonservis verdiğimiz herkesi de sözleşmesinin sonuna kadar kullanmanın her zaman mantıklı olmayacağına göre, ufak ufak porto, benfica gibi olmak istiyorsak başarılı alımlar yaptığımız gibi, başarılı satışlar da yapmalıyız.

    nicolo zaniolo fırsat transferi olarak 15 m euro + bonuslarla transfer edildi. yaklaşık 18 m euro maliyeti var.

    bu adamı 4-5 ay sonra 30 m euroya satmak nereden bakarsanız büyük iştir.

    bu arada fener derbisini tek başına almıştır. * akıllarda hep güzel kalacaktır ama artık yapmamız gereken, piyasası oluşmuşken satmaktır.

    yerine bonservissiz(bu da fırsat transferi) tete alındı, geçen yılın x faktörü olan rasciha alınacak.

    belki de yerine alınan tete ucl'de 2-3 gol atacak ve devre arasında veya yaza 25-30 m euroya gidecek. böyle böyle galatasaray bir cazibe merkezi olacağı gibi, iyi futbolculardan kurulu ve sürekli yarışmacı olan bir kulüp olmaya da devam edecek.
  • 71
    galatasaray camiasına göre fobidir. her futbolcumuz sanki evladımız gibi asla gözümüzün önünden ayrılmalarına izin veremiyoruz. değerini bulan her topçu şu aşamada satılmalıdır. çünkü biz şu an zengin kulüp değiliz. ne zaman ki kulüp kasası 100 milyonlarca euro ile dolu hale gelir işte o zaman kıymetli topçularımızı satmak zorunda kalmayız.
    mesela zaniolo transferi: tamam zaniolo etkili bir futbolcu ama dünya yıldızı değil. takım oyuncusu değil, çok iyi özellikleri de var ama ciddi defoları da var. kanat desen değil, santrfor oynayamıyor, santrfor arkası da top tutamıyor sadece fiziğini kullanıp şut açısını bulabilirse gol atabilir bu yani zaniolo. kendisi için 30 milyon euro civarı bir bonservis çok güzel bir şans bizim için o para ile iki orta saha ve rashica alırız ve galatasaray 2023/2024 sezonunda eksiksiz olarak korku salar. ben çok umutluyum.
  • 72
    yönetimin korkmaması, taraftarın alışması/sindirmesi/kabul etmesi gereken bir durum. futbolcu satışı politikasını savunan insanları "galatasaray düşmanı" veya "futbolcunun ederini düşürüyorsunuz" gibi gerçekten uzak yaklaşımlarla eleştirmeyi sözlüğün seviyesine yakıştıramıyorum.

    sözleşmesi gereği maksimum, azami, en yüksek (anlaşılması adına aklıma gelen bütün tanımları yazıyorum) değeri 35 milyon euro olan bir futbolcunun, 30 milyon euro civarı bir teklife satılmasını istemek bir kabahat değil. zaniolo 2023-2024 sezonunda şov da yapsa üst limiti belli bir futbolcu. ancak zaniolo'nun şov yapmadığı, allah korusun formsuzluk veya sakatlık yaşama ihtimalinin olduğu bir senaryo da var. iki şıkkın da gerçekleşme olasılığı aynı; 50-50%. "belki 35 milyon gelir" hayalperestliğiyle bu kumarı oynamak yerine, zaniolo'yu bugün 30 milyon euro'ya satmak galatasaray için olabilecek en doğru karar. bu durumun birebir aynısı nelsson için de geçerli. üst limiti 25 milyon euro olan bir futbolcu için, bugün 20 milyon euro civarı bir teklif varsa, hiç düşünmeden satışı gerçekleştirilmeli. bunu istemek, bunun doğruluğunu savunmak da bir kusur değil. "belki 5 milyon daha kazanırız" rüyaları eşliğinde mevcut teklifi kaybetmenin, futbolcuya dair bütün risklerle beraber 2023-2024 sezonuna girmenin hiçbir bir anlamı yok.

    zaniolo 28-30, nelsson 18-20 milyon özetle. bu teklifler görüldüğü anda düşünülmesi gereken bir şey yok. "satan haindir", "değerini düşürüyorsunuz", "arkasından çok ah vah ederiz" gibi söylemler tamamen faraziye. marcao - abdülkerim bardakcı değişiminin karlı ve sahaya da yansıyan olumlu sonuçları ortada iken, yönetim hiçbir futbolcunun ederini bulduğunda satışına dair korku yaşamamalı. taraftar baskısı veya taraftarın duygusal yaklaşımları bu konu özelinde dikkate alınmamalı.
  • 74
    burada renktaşlarımdan farklı bir görüşteyim.

    değerini bulanlardan oyun zevkine ve kalitesine seviye atlatamayacak olan satılmalıdır. nicolo yerine nelsson, midtjö, leo dubois , yunus vs satılsa mesela ses etmem. ama bu adamın oynunu, kamp yemiş ve takıma ısınmışken 1 sene izlemek istemenin yanlış bir tarafı yok.

    zaniolo bu sene olmasa da seneye kârdan zarar edilerek satılır mı? satılır. 2.el otomobil değil bu adam 25 26'sından sonra değeri ve potansiyeli açısından düşüş olabilir, ama şu aşamada sakatlıklardan yeni dönen ve sağlam bir kamp yiyen bir potansiyel konumunda.

    patlama yapıp bukleler sunuyor. zaten sağ olsun fenerbahçe potansiyeli konusunda en az 1 sene kredi verdi uluslararası piyasaya. tam oyun sistemimize oturtamadık, ondan maksimum verim alınacak formatı tam kurgulayamadık doğru. ama bu kurgulanmayacak anlamına gelmiyor.

    bakın en kötü 6 ay daha tutar devre arası transferinde kolaylık sağlarız. kötü senaryo'da fiyatı düşer deniyor. fırsat transferiydi hemen değerlendirelim deniyor.
    kötü senaryo oldu ve aldığımız üstüne 5-10 milyon€ alarak gitti diyelim. 20 - 25 milyon€ italyanlar verir bu oyuncu için.

    peki bir de yatırımın iyi meyve verdiğini ve şampiyonlar liginde esip gürlediğini düşünelim. o zaman gene 35'e serbest kalıyor doğru ama 35'i teklif eden 2 kulüp oldu mu, o zaman iş açık arttırmaya dönüyor. bu sefer sonraki satış, ek bonuslar vs derken kulüp her şekilde kazanıyor.

    ayrıca gözden kaçan bir nokta var, futbolcu bu sene bizde geçirmek istiyor. çok güzel ve dolgun teklif gelmediği sürece. bu seneyi kafaca galatasaray'a adamış bir futbolcu. meta değil bu al sat yapılacak.

    bunun dışında ticarette tabi ki duygusallığa yer yok, fakat futbol tamamen duygular üzerinden kazandıran bir sektör. o yüzden herkesin farklı görüşü olması normal. ama bu turşusunu kuralım demek değil. 1 sene sonra öyle ya da böyle zaten gidecek.

    diğer oyuncular özelinde de yunus akgün, morutan, oliviera vs hepsine teklif var deniyor. eylül ayına kadar 2-4 arası futbolcu satabiliriz gibi gözüküyor. bunlardan 15 milyon € kazansak gene aynı yola çıkıyoruz.

    bekleyip göreceğiz. tabi bu yorumu yaparken gelecek gelirler ile ilgili henüz yazmadığım bazı beklentiler var. yazmak istemiyorum işler bozulmasın diye, harika projeler geliyor.
  • 75
    önümüzdeki 2 hafta içinde takımımızda patır patır gerçekleşecek doğa fenomeni. * bir çoğunun umulan geliri sağlayacağını sanmıyorum ama yine de gitmeleri gerek. şu an kadronun hali 3 aydır kabız olan bir adamı anımsatıyor. bu haliyle hocanın kafayı toplaması da oyuncuların konsantre olması da zor. rafine bir kadro haline gelelim bir önümüzü görelim. hadi hayırlısı.
    go team! go players! *
App Store'dan indirin Google Play'den alın