• 1901
    hep eleştirecek değiliz. sevgili mustafa cengiz ve yöneticilerimiz ara transfer dönemini başarılı geçirip takdir edilmeyi hak ettiler. yaz transfer dönemini de hesaba katarsak toplam transfer karımız 3,61 milyon euro oldu. takımımızın maaş bütçesi de hafifletildi. transfer dönemini artıda geçirirken güncel kadromuz da bana göre güçlendirildi.

    bir taraftar olarak başkanımıza ve yönetimimize teşekkür ederim.
  • 1903
    birçok şey için kızıyoruz fakat ekonomik olarak gerçekten çok iyi yönetiyorlar takımı. diğer harcamaları yoksaydığımda bile d.a.ö. yönetiminden kalan 3.5 milyon euro üstü 3-4 futbolcu hariç (ki onları da yollamaya çalışıyorlar) forvetlerimiz de dahil 2.5 milyon euro bandını zorlamadılar bile. bunun yanında hiçbir sözleşmede ekstra prim yok. çünkü siz bu paraları futbolcuları motive etmek için kullanıyorsunuz fakat ödemeleri düzenli yapmadığınız için futbolcu bunun farkında bile olmuyordur.

    son çıkan haberlerde belhanda’nın yaz için şimdiden 9 milyon euro bedelle satıldığı söyleniyor. hayırlısıyla belhanda, feghouli, fernando’nun da maaş yükünden kurtulabilir, bu oyuncular yerine takım yaş ve maaş ortalamasını daha da düşürebilirlerse fatih terim faktörünü de ele aldığımızda önü alınamaz bir galatasaray yükselişi bizi bekliyor demektir. size yeniden güvenmek istiyorum. pişman etmeyin bu taraftarı. çünkü siz neredeyse aysal dönemi de dahil son 10 yılda en çok desteklenen yönetimdiniz.
  • 1904
    buradan kendilerini sıkça eleştirdiğim kulübümüzün yoneticileridir.

    bu girdimde eleştirmeyip teşekkür edeceğim.

    süre uzadıkça yapılacak transferlere hiç inancım kalmadığı zamanlarda üç muhteşem transfer hamlesiyle yüzlerimizi güldürdüğü için içten bir teşekkür ediyorum.

    yapılan transferlerde diagne'nin bonservisi yüksek ama kasımpaşa kulübüne hiçbir başarı ödemesi, sonraki satıştan pay verme olmaması muhteşem bir iş. maaşı görünce de gözlerim büyüdü resmen yine futbolcuya ilave ödeme yok sadece maaş.
    mitroglu transferi de aynı şekilde temiz kiralama bedeli olacak diye düşünürken bedelsiz transfer ve makul bir maaş yine bu oyuncuya da ilave ödeme yok.
    nekadio transferi ise tam bir nokta atışı iş ve ffp için yüksek bir kiralama bedeli ve cüzi bir maaş. resmen serdar aziz maaşına ondan kaliteli iki stoper(diğeri marcao). bu oyuncu icin de hiçbir pirim, ilave ödeme yok. satin alma hakkımızın da olması ayrı bir güzellik.
    marcao transferi ise bence en fazla 1 sene bizde olur bu arkadaş mutlaka temiz bir paraya alıcısı çıkar.

    ben çok eleştirdim yönetimi transfer konusunda; ama ciddi büyük iş çıkardılar. umarım takımımız ligin şampiyon tamamlayıp şampiyonlar ligi'nde olur da maddi anlamda düze çıkışımız hızlanır.
  • 1907
    gelecek yabancı sınırlaması için derhal aksiyon alması gereken yönetimdir. anadolu kulüplerine, sınırla beraber zirveye olan yakınlaşmaları anlatılmalı. yine son 4 yılda avrupaya satılan türk oyuncular ile ilgili bir analiz çalışması yapılmalı.

    alt yapısı en sağlam kulüp olarak bu sınırlamaya şiddetle karşı olduğumuzu en kararlı şekilde belirtmeliyiz. böyle bir konu daha önce şikeden kurtarılmış bir kulübün bu kez ekonomik sıkıntıları var diye oldu bittiye getirilemez.
  • 1908
    21 ocak'ta bir entry girmiştim. (bkz: mustafa cengiz yönetimi/@filtresiz) şimdi finansal, sportif ve yönetimsel açıdan dediğim gibi bir analiz yapmayı arzuluyorum.
    finansal durum: sosyal medyada bazı aklıevveller 'setılmınt egrımınt' diye aklınca bu konudan yönetime vurmaya insanlar vardı. malum transferler geldikten sonra bu tayfa zaten sustu. aslında çokta takılmaması gereken bir tayfa zaten de. ffp üzerine yaptığımız bu anlaşmanın hafife alınması çok garibime gidiyor. bütün avrupa bu takım nasıl ceza yemedi şeklinde ayağa kalktı. milan bizi emsal gösterdi bu şekilde onlar da bildiğiniz üzere cezadan yırttı.
    ffp ile yaptığımız anlaşma bildiğiniz sevr anlaşması gibi. sattığın kadar al ve kadro kısıtlaması cezalarımız dışında herkes şu anlık çok önemsemediği başka bir madde daha var o da break even muhabbeti. 2019döneminde 20 milyon euro zararda olma hakkımız 2020 döneminde 10 milyon euro ve sonraki senelerde artık ekside olmamamız gerekiyor yani bu madde sattığın kadar al muhabbetinden daha sıkıntı. (bu arada türkiye'de şirketler için normalde açılış kapanış dönemleri ocak-aralıktır. ama spor kulüpleri bu muhasebesel dönemi mayıs ayında bitiriyor sezonda mayısta bittiği için yani 2019 dönemi 1 hazirandan itibaren başlayacak.)
    bu şartı sağlamak için 3 konu çok önemli birincisi şampiyonluk ve şampiyonlar ligi gelirleri bu anlaşmayı aşmamız için çok önemli. ikincisi giderlerimizi minimalize etmek. en önemli giderimiz de bildiğiniz üzere oyuncu maaşları.. şu an tam değeri bulamamakla beraber 55-60 milyon euro civarı bir oyunculara sorumluluğumuz var. bunun 40 milyon eurolara indirmemiz gerekiyor finansal anlamda sürdürebilirliğimizi yakalayabilmek için. bunun anlamı da bu yaz transfer döneminde de büyük hareketlilikler görebiliriz. ve malum kaliteli yerli oyunculara da yönelmemiz lazım.
    üçüncüsü olarak da ek gelirler yaratmamız gerekliliği. tabii bunun için galatasaray markasını hak ettiği şekilde yönetmemiz lazım buna yönetimsel başlığında değineceğim.
    21 ocak'ta ki finansal raporlama için yapacağım yorum önceki dönemlere net bir şekilde gelişme var ama bunun genel kaynağı şampiyonlar ligi gelirleri. ama ne olursa olsun yönetimin söz verdiği gibi har vurup harman savurmadığı belli. inşallah öbür dönemlerde de daha iyi tabloları göreceğiz.

    sportif
    önceden belirteyim amatör branşlar( basketbol dahil) hakkında yorum yapmayacağım futbol hariç diğer konulardan pek anladığımı düşünmüyorum.
    yönetimin geçen dönem en ama en büyük hatası malumunuz 3 ay içerisinde forvet transferini başaramamış olması. bu bizim şampiyonlar liginden kazandığımız parayı bile etkiledi. yaz döneminde bunu becerememek bana göre çok büyük başarısızlık.
    bu konuda hem yönetime hem de scout ekibine tepkim vardı. bu ara transfer dönemi biraz sancılı olsa da son günlerde olanlarla güçlü bir kadro kurduk çok şükür. diğer bir sevincim de ilk kez scout ekibinin bir işe yaradığını gördük bu açıdan da sevinçliyim. scout ekibi transferlerimizde böyle rol alsın adamlara niye kızayım ki? inşallah böyle devam eder ki etmek zorunda şu ffp denen lanetten kurtulmanın tek yolu bu. ayrıca şu alan'ı almamamıza çok sevindim açıkçası. kariyerinde sadece 1 sene avrupa'da adından söz ettirmiş sonra da çin'e gitmiş ve fahiş ücretler isteyen adamdan hayır geleceğini düşünmüyordum.

    ilk dönem çok iyi başlamasak da sakatlıklar, fenerbahçe maçı sonrası olan gelişmeler ve cezalar aynı zamanda tff'yi düşünürsek bence az hasarla atlattık. başaksehir öyle ya da böyle güçlü bir takım ama takıma güveniyorum. geri kalan haftalarda en iyi performansı göstererek sonunda mutlu sona ulaşacağımıza canı gönülden inanıyorum.

    şampiyonlar ligi biraz hayal kırıklığı oldu ama iyi tarafından bakarsak öyle ya da böyle uefa'dayız. beni diğer heyecanlandıran konu uefa için de iddialı bir kadro kurmamız. elbette bizden daha iyi takımlar var ama sonuna kadar mücadele etme potansiyeli olan bir takım kurduk.

    fatih terim'e güvenimiz zaten tam. mustafa cengiz yönetimi biraz geç olsa da sonunda güzel bir kadro kurdu diyebiliriz. fatih terim'in elini rahatlatacaktır.

    kondisyoner konusu: ilk dönem ki başarısızlığımızda bunun da etkisi olduğu net bir şekilde ortaya çıktı. italyan kondisyonerle çalışmaya başladıktan sonra net bir şekilde takımın fizik kalitesi yükseldi. hatadan dönüldü bu konuda da teşekkür ediyorum.

    yönetimsel:
    evet en çok eleştireceğim konu sanırım burada. abdurrahim albayrak kısmından başlayalım.
    sayın albayrak ile benim bir problemim yok. gerçekten galatasaray'la yatıp galatasaray'la kalkan bir insan. çok fedakar bir şekilde çalışıyor. ama bu adamın görevi nedir artık bir karar verilmesi lazım
    maç sonu konuşmayı albayrak yapıyor zeki müren türkçesiyle.... (taraftar daha da galeyana geliyor.)
    transfer görüşmelerini albayrak yapıyor. (türkiye için kabul aslında da yurt dışı kısmını net bir şekilde daha işinin eri prezantabl bir insana verilmesi gerekli)
    herkes arasında köprüyü albayrak kuruyor.( bence en başarılı olduğu iş)
    vs.
    yani demek istediğim bir adama bu kadar görev verilmez. görev tanımının daha net bir şekilde çizilmesi gereklidir.

    özellikle takımın pr konusunda takımın bir profesyonelle çalışması gerektiğini düşünüyorum.

    oyuncular konusu: açıkçası bu da en büyük mü bilmiyorum da acilen çözülmesi gereken bir konu. gidecek tüm oyuncularımız için gitmelerinden önce bir sürü karalayıcı haber çıkıyor. açıkçası bence biraz nabız ölçmek ve gelecek tepkileri alıştıra alıştıra olması için maksatlı haberler çıkarıyolar. bu bana göre aşırı yanlış. elimizdeki değerleri kötüledik bu bir kere olmadı farkındaysanız. (gomis , ozan , serdar[serdar konusuna ayrı değineceğim])
    mesela farkındaysanız şu an satmadık takımımızda olan belhanda, feghouli mariano vesaire için de benzer haberler çıktı.
    oyuncuları medyanın önüne atarak itibarsızlaştırmak bence çok yanlış. hem değerlerini düşürüyoruz hem de galatasaray gibi bir kuruma yakışmayan bir şey.

    serdar aziz konusu: serdar aziz konusunda herkesin üzgün ve aldatılmış hissettiğini biliyorum. keza ben de çok üzgünüm.
    fatih terim'i özellikle bu son dönemini çok takdir ediyorum. şimdiye dek ki en olgun dönemini geçiriyor ve allah bozmasın. ama serdar aziz konusu hocanın bu dönemde olan en büyük hatası olduğunu düşünüyorum. yanlış anlaşılmasın dediğim serdar aziz'i göndermek istemesi için demiyorum( serdar aziz'in fb'ye gitmesi o kirli şeyi öpmesi falanı göz ardı edin.)
    bunu video atarak paylaşması fenerbahçe'ye pazarlıkta avantaj sağladı. öyle bir video çekerken bunu düşünmesi gerekliydi diye düşünüyorum. fener'e gitti diye tu kaka etmem ben serdar'a. bana göre en iyi yerli savunmacı liginde en iyilerinden bu kadar ucuza gitmesinde yönetimin hataları olduğu gibi biraz terim'e de yazar.

    marka yönetimi konusu: bu konu bana göre aşırı ama aşırı önemli. galatasaray markasını bırakın türkiye'yi dünyaya bile pazarlayabileceğin harika bir marka objektif bir gözle. bu konuda profesyonellerle çalışılarak galatasaray markasını bir barcelona, bir manchester united olmasa da üst noktalara getirilebileceğine inanıyorum. bu özellikle sponsorluklarımızı tavan yaptıracaktır. bu konuda da aksiyonlar bekliyorum kulübümüzden.

    tff, fenerbahçe maçı ve hakemler konusu: burada mustafa cengiz yönetimi taraftarın gazıyla biraz hareket ederek istemeye istemeye boş attı özellikle hakemler konusunda. yine bir şekilde tepki gösterdiler ama bu biraz silik bir yönetim imajı verdi özellikle taraftara karşı. bu süreci daha iyi yönetebilirlerdi.

    sonuç: aklıma gelen tüm konulara değindiğimi düşünüyorum. lisedeki karne puanı hesabına göre mustafa cengiz yönetimine şu ana kadar ki yönetimleri için teşekkür belgesi veriyorum. daha iyilerini yapabileceklerine inancım tam. şu anlık destekliyorum diyebilirim. özellikle şu transferler olmadan önce malum insanla bu yönetimi karşılaştıranlar umarım yaptıklarından utanıyordur. öyle ya da böyle uğraşan yönetime malum şahısla kıyaslamak gerçekten büyük hakaret ve terbiyesizliktir.
    onlara bir çift laf hazırladım.
    geçme namerd köprüsünden, ko aparsın sel seni *
  • 1911
    (bkz: #2611385)

    uğur karakullukçu'nun diagne transferine ilişkin iddiasının doğruluğu hâlinde, yönetimin dilinden düşürmediği ''şeffaflık'' ilkesi ile hiç bağdaşmayan bir durum ortaya çıkacak. galatasaray taraftarı, her transferin hemen hemen her mâlî ayrıntısını bilmek isteyen, buna alışmış olan bir taraftardır. emre taşdemir'in maaşına ilişkin bir açıklama yapılmamasından sonra bir de diagne transferinde sonraki satışa dair bir kâr payı anlaşması bulunduğunun ortaya çıkması, hem bu anlaşma kapsamında -o dönemdeki bâzı haberlerde yer verildiği gibi- bir ''şampiyonluk primi'' olup olmadığı konusunda, hem de diğer transferlerin mâliyetleri ve geleceğe yönelik düzenlemeleri ile alâkalı büyük şüphe yaratır. bence gâyet ciddi bir konu bu.
  • 1915
    kimi kime şikayet edeceğini anlamadığım yönetim. en basit sözlere 45 gün hak mahrumiyeti veriliyor.

    galatasaray şu an sistemin kötü çocuğu. yanında olan kimse yok. iktidardan tff'ye herkes karşısında. yönetim ne yapacak ben cidden anlamıyorum.

    d.rsun olsa bunlar başımıza gelmezdi. onu istiyorsanız buyrun seçin. onun dışında galatasaray'ı peşkeş çekmeyen her yönetim, hele de fatih terim hocayken, bunları yaşardı. sıkıcı olmaya başladı artık bu masaya yumruk vurma geyikleri.

    bu tam bir kahvehane geyiği. vurduğun masa bile sana ait değil. önceki yönetimler borçları yığa yığa kulübü devletin insafına bırakmış. elin kolun bu noktada bağlı. hala yok pasif de yok bilmem ne. biraz desturlu olmakta fayda var.
  • 1916
    kulüplerin yayınladığı bildiriden sonra futbol camiasının perde arkasında derin işler yapmış olma ihtimali bulunan yönetimdir.

    17 kulüp ortak bildiri yayınladıktan sonra canı yanmayan kalmadı. bunun altında bizimkilerin parmağı olabilir. ya da inşallah bu sürecin arkasında bizimkiler vardır. bizimkiler derken sadece yönetimi değil maskelileri de kastediyorum. böyle ses çıkarmadan yapılan icraatları seviyorum.

    öyle 17 takım bir olup, galatasaray'ı karşına aldın mı bunun bir bedeli olur.
  • 1917
    10 şubat 2019 galatasaray trabzonspor maçında yaşanan hakem hataları ve sonrasında oluşturulmaya çalışılan kamuoyu hakkında hemen bir açıklama yayınlaması gereken yönetim.

    maçtaki bazı lehimize veya aleyhimize hakem kararlarından bizim de rahatsız olduğumuzu, ancak oynanan futbola gölge düşürmesine izin verilmeyeceğini, maçı sonuna kadar hakettiğimizi, bugüne kadar bizim maçlarda yapılan hataları hatırlatarak; bizim konya maçında herkes için adalet, düzgün yönetim istediğimizi, ancak 17 kulübün imzasıyla, hakemlerin insan olduğuna vurgu yapıldığını, bugün o vurguyu yapanların şimdi kendi aleyhlerine bir durum oluştuğunda herhangi bir itiraz haklarının olmadığını belirten bir açıklama çok yerinde olacaktır.

    edit : bazı gelen gereksiz yorumlara açıklama yapıyım.. yönetim bu açıklamayı kamuoyuna yapmalıdır, diğer kulüpleri oturma organı haline getirecek bir açıklama olmalıdır. yapmamaları durumunda ise bu onları vasıfsız hale getirmez.. ama yapmaları güzel olur..
  • 1921
    (bkz: #2621006)

    kendilerini maddi konularda gerçekten çok beğeniyorum. yukarıdaki konuşmadan yazdıklarımdan birçoğunun doğru olduğunu da düşünüyorum. takım olarak doğru yoldayız. fatih terim, altyapı, scouting ve güçlü yönetim sayesinde çok daha güzel günler göreceğiz inşallah. genç, arma peşinde çıkarsızca koşacak, başarıya aç ve hırslı bir yönetim bu teknik ekibin, taraftarın ve kulübün hakkı.
  • 1923
    --- alıntı ---

    sevgili @galatasaraysk, @ozsoz1905, @mahmutrecevik saat başvurusunu mutlaka yapmalısınız. kabul edilmezse ona göre pozisyon alırız.

    --- alıntı ---
    https://twitter.com/.../1100152981423620096

    yukarıdaki twite yöneticimiz özgür savaş özüdoğru'nun verdiği yanıt aşağıdadır.

    --- alıntı ---

    federasyonla bu konuda iletişim mütemadiyen devam ediyor,yayıncı kuruluş da kararı etkileyen en önemli konulardan biri. malum rating konusu. fakat bütün meteorolojik veriler de gösteriyor ki o saatte maçın oynanması çok zor!!!

    hep sporcular açısından hem de stadyuma keyifle maç izlemeye gelenler açısından öğlen saatlerinde oynamak son derece akılcı!

    --- alıntı ---
    https://twitter.com/.../1100324373662179328
    https://twitter.com/.../1100324800625606656

    yani görüleceği üzere 3 mart 2019 bb erzurumspor galatasaray maçının daha erken bir saatte oynanması için harekete geçilmiş durumdadır. kısacası erzurumspor maçının erken saatlerde oynanması için çalışan yönetimdir.
  • 1924
    3 mart 2019 bb erzurumspor galatasaray maçı için öncelikle meteoroloji ile iletişime geçmeleri, tff ile iletişime geçmelerinden daha aydınlatıcı olacaktır.

    oynanan yer erzurum diye gündüz daha iyi şartlar olur algısı ezberci bir yaklaşımdır. o gününün tahminleri gündüz ve gece hissedilen sıcaklık -12 ile -14 arası, ancak rüzgar gündüze göre akşam biraz daha yavaşlıyor.

    hissedilen sıcaklık hemen hemen aynı iken daha rüzgarlı gündüz maçı mı? daha az rüzgarlı gece maçı mı?

    kaynak: https://www.meteoblue.com/...BCrkiye_315368?day=6
  • 1925
    maalesef siyasi iradenin takımına çeşitli saiklerle yeteri kadar tepki göster(e)meyen yönetim. bugünkü tv’lerden naklen yaşanılan tiyatroya tek kelime de olsa tepki gösterilmemesini* aklım izanım kabul etmiyor. resmen maçı izlerken midem bulandı. tamam takım oynamıyor, hoca formsuz ama bu sene takımımıza yapılan operasyonların*** haddi hesabı yok. siyasi iradenin maddi ve manevi her türlü desteklediği takım ise her fırsatta sahada ve saha dışında hertürlü kollanıyor* *

    buna karşın takımımız yine de büyük takım refleksiyle bi şekilde yarışa tutundu.

    biz aklı hür, vicdanı hür galatasaraylıyız. yönetim’den de sonu nereye giderse gitsin, galatasaray’ın hakkını korumasını, kör gözüne yapılan operasyonların hesabını sonuna kadar sormasını bekliyoruz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın