• 35
    kuruluşunun 36. yıl dönümü kutlu olsun.

    dava adamı rauf denktaş'ın ruhu şad olsun.

    ekleme: konu kuzey kıbrıs türk cumhuriyeti olunca bülent ecevit, necmettin erbakan ve destek olan günün siyasetçileri, genel kurmay başkanı ve askerlerimizi de saygı ve rahmetle anmadan geçmek olmaz.

    bedel olarak yıllarca ambargo yesek de bir karış vatan toprağı için her şeye değer.

    ne mutlu türk'üm diyene!

    https://gss.gs/zL8.jpg
  • 24
    bugün kıbrıs barış harekatının 44. yıl dönümünü idrak ediyoruz. bu vesileyle, her fırsatta kıbrıs'a verdiği önemi sözleriyle ve uygulamalarıyla vurgulayan yüce önderimiz atatürk'ü, büyük devlet adamı, kuzey kıbrıs türk cumhuriyeti'nin kurucusu rauf denktaş'ı, tüm kahraman şehitlerimizi, gazilerimizi saygıyla ve rahmetle anıyorum.
  • 22
    kuzey kıbrıs, lozan antlaşmasından sonra yayılmacı/işgalci haydutların elinden kurtardığımız boğazlar ve hatay'dan sonra 3 vatan parçasından biri.

    tıpkı mısır gibi, ingilizlerin ayak oyunlarıyla elimizden aldığı kıbrıs adası, daha sonraları kıbrıs'ın enosis yani yunanistan'la birleşme yanlısı şiddet örgütlerinin elinde inim inim inlerken müdahale etmiştik. ve sadece türkler değil adadaki barış yanlısı ve yunanistandan bağımsız yaşamak isteyen rumlar da sayemizde hürriyete kavuştu. zira ''eoka'' denen faşist sürüsü, adadaki solcu,demokrat, barışçı rumları da tutuklayıp bir çoğunu da öldürmüştü.

    ezcümle, kuzey kıbrıs'ın helen faşistlerinin elinden kurtarılıp hürriyete kavuşması kutlu olsun. yunanistan ve kıbrıs'ta darbeyle işbaşına gelen şerefsizleri, kıçına baka baka kaçırttığımız için onlar da bize çok şey borçlu bunu da unutmayalım.
  • 34
    45 yıl önce bugün yapılan harekat sonucunda günümüzdeki durumuna geldi. bu bahane ile biraz sizi tarihle sıkıyım. kktc'ye yapılan harekatı anlamak için kıbrıs tarihini biraz anlamak gerekiyor.
    kıbrıs küçük bir ada için fazla öneme sahip bir noktadadır. iskenderiye, suriye, konstantinopolis, venedik, hatta dalmaçya-ragusa gibi önemli ticaret noktalarının yol üstündedir.
    aynı zamanda kutsal ve zengin şehirler olan filistin ve mısır bölgesine yakındır, ve özellikle bronz çağının en önemli kaynağı olan cuprum(bakır) buradan çıkardı. bu yüzden tarih boyunca
    mısır-hitit- aka ve dorlar- fenike - asur - pers - büyük iskenderin makedonyası- dağılması ile birlikte çıkan kıbrıs ada devleti-roma gibi bir yol izledi. buradan anlanılabileceği gibi ada halkı melez bir halktır. en sonunda bizanslarla birlilte ortodoks'luk ve yunan alfabesinin kullanılması ile kendilerine yunan demeye başlamışlardır. biraz ileri saralım(isak kommen-luzinyan-venedik olarak el değiştirdi)

    osmanlı devleti burayı 1571-72 de fetheder. anadolu'dan büyük bir göç dalgası alır ve ada'da bir türk toplumu oluşmaya başlamıştır. buraya kadar güzel, rumlar ve türklrr uyum içinde, nadir kavgalar var.

    1878'de osmanlı, rus savaşı sonucunda, osmanlı'nın her ne kadar plevne'de iyi bir savunma yapmışsa da ruslara karşı kaybetmesiyle ada elden çıkar. dönemin padisahı abdülhamid'e diplomatik zeka denir, bunun ne kadar doğru veya yanlış oldugunu size bırakıyorum. ingilizler, güclü bir rusya yerine, güçsüz bir osmanlıyı tercih etmektedir. bu yüzden o dönem kıbrıs karşılığında osmanlı'ya yardım eder.

    şimdi buraya bir yerden bakarsak bir ada karşılığında koskoca ülke kurtulmuş diyebiliriz, diğer türlü bakarsak kurşun atmadan bir türk toprağı verilmiştir. dediğim gibi sizin nerden bakacağınıza bağlı.

    bu şekilde ingiltere adayı 50 yıllığına almıştır(fakat ingiltere'nin girdiği yerden çıkmayacağını biliyoruz sanıyorum).

    1914 dünya savaşı ile ingiltere antlaşmayı fesh etmiş, adayı kendinin kabul etmiştir. lozan'da da adayı ingiliz toprağı olarak tanımış fakat adada daha sonraki durumlarda söz sahibi olacağımı belirtmişizdir.

    yıllar geçer, yunan halkı adanın yunanistan'a verilmesi konusunda ingilizlere baskı yapar, eoka'yı kurar ve ada'da karışıklıklar çıkarır.

    ingiltere de kendilerine faydadan çok zarar veren bu ada'yı iki üs(ağrotur ve dikelya) karşılığında elden çıkarmak istemektedir.
    londra'da bir konferans toplanır, ada'da yeni bir cumhuriyet'in kurulmasına, cumhurbaskanı'nın rum, yardımcısının türk olmasına, kamuda %70 %30 bir iş alım oranına sahip olunmasına ve 3 garantör( yunanistan, türkiye, ingiltere) ülke olmasına karar verilmiştir.

    1963'de olaylar patlak verir. kanlı noel denen bu olaylarda 2 masum türk'ün öldürülmesi ile çatışmalar başlar. rumlar sayı ve teçhizat üstünlükleri ile pek çok yerde üstün gelir. burada türkiye ilk defa garantörlük hakkını kullanır.
    erenköy'e saldıran rumları jetlerle bombalar, burada düşürülen bir uçakta cengiz topel isimli bir kahraman vardır. rumlar tarafından esir edilir. ceneva görüşmelerinde hiçe sayarak işkencelerle şehit edilir.

    buradaki katliamlar çift taraflıdır. bir yandan rumlar türleri bir yandan türkler rumları oldürür, öldürülen türk sayısı rumlardan tabii ki de daha fazladır.

    harekata geçelim artık

    yunan cuntası 1967'de yunanistan'da darbe yapar ve yunanistan'ı yönetmeye başlar. kıbrıs cumhurbaşkanı makarios'a enosis'i bir an önce gercekleştirmek için baskı yapar. makarios ise işlerin biraz daha ağırdan alınması taraftarıdır. bu sebeple 15 temmuz 1974'te kıbrıs'ta darbe yapılır. 20 temmuzda da türkiye bunu casus belli olarak göstererek adaya operasyon düzenler. burası çokomelli çünkü burada türkiye'nin yaptığı haklı bir harekattır. savaş sebebi mantıklıdır, zaten uluslararası kamuoyunun tepkisini çekmez. asıl sıkıntı ikinci harekatta ortaya çıkar.

    ilk harekattan sonra ateşkes yapılır. bu sürede rumlar türk hattının etrafını mayınlarla çevreler. ikinci bir harekatta sıkıntı yaşanmaması için ateşkes bozulur ve ayşe tatile çıkar. bu uluslararası hukuk'a ters bir şeydir. bu yüzden kıbrıs harekatı işgal sayılır.

    kıbrıs harekatı bir işgal midir? yoksa bir barış harekatı mıdır?
    yine kararı size bırakayım.

    günümüzde kıbrıs, doğu akdeniz gazı sayesinde yeniden önem kazanmıştır. biraz hem sıcaktan hem bu olaylardan kaynıyor buralar...
  • 37
    dünya kamuoyu tarafından çok büyük bir çifte standarda maruz kalmış devlet.
    şimdiye kadar çoktan bağımsız devletleri tanınmalıydı. zamanında yugoslavya'dan sayısını bilmediğimiz kadar devlet çıktı, çekoslavakya'yı ikiye böldüler vs.. iki toplum bir arada yaşayamıyorsa şartlar da olgunlaşmışsa, ki çoğu zaman o şartları egemen güçler olgunlaştırır, ama burada bunun bir önemi yok. iş bir noktaya geldikten sonra o toplumların kuracağı devletler tanınır, bu işin rutini budur, tarih de bunun örnekleri ile doludur.

    kıbrıs konusunda ise çok net bir çifte standart ve türk düşmanlığı görülüyor. belliki bu iki toplumun bir arada yaşama ihtimali yok, zaten bu ulus devletler çağında tamamen iki ayrı toplumlu bir federatif devlet mümkün değil. e soy olarak birbirinin aynısı olan yugoslav halkları bile olmadıysa, hiçbir tarihi bağı bulunmayan ve uzunca bir dönem bir tarafın diğerini sistematik katliam, yıldırma ve tehcire zorladığı bir ilişkiden "ortak devlet" beklemek aptallık.. e zaten olayın bir de defacto tarafı var, şartlar tamamen oluşmuş yani, bunu böyle bırakmanın anlamı yok. üstüne egemen güçlerin çözüm önerilerini(annan planı) türk tarafı kabul etmiş rum tarafı reddetmişken, hala ama hala ısrarla türk tarafını mağdur etmenin izah edilir tarafı yok..

    36. kuruluş yıl dönümünde;
    başta fazıl küçük; rauf denktaş; cengiz topel; kenan çoygun gibi direnişe öncülük eden ve bu direnişe katılan tüm mücahitlere selam olsun, ruhları şad olsun..
  • 38
    bugünkü durumuna, tıpkı srebnica, kaşmir ve arakan'da olduğu gibi bm'in müslümanları koruması konusundaki yetersizliğinden dolayıdır. aslında 1960 cumhuriyeti kıbrıs türkleri için gayet avantajlıydı. rumlar da bunu biliyordu. adayı kendilerine bağlamak için sistematik bir katliam yapılmaya çalışılmış bunu engellemeye çalışan türkiye ise sonuçta suçlu duruma düşmüştür. bugün suriye'de 30 km gidebilmek için milyon tane tehtitle karşılaşmış durumdayken o dönemi tahmin bile edemiyorum. bunun için de ecevit ve erbakan'a teşekkürlerimi sunarım. mevcut durumda adanın kuzeyinde herhangi bir türk takımını maç yapması durumunda fifa tarafından yaptırıma uğrar.
  • 31
    uygun uçak bileti bulduğumda hiç düşünmeden gittiğim yer. ama öyle otele kapanıp deniz kum güneş vs takılmasını değil, insanlarının medeniyet seviyesi için gidiyorum. özlediğim, olmasını istediğim türkiye bu diyorum. ha türkiyeli türkleri çok sevmeme işine gelince çok haksız değiller gibi, bir türlü uyum sağlayamıyor bir takim dar kafalı vatandaşımız yabancı yere. ama kıbrıs barış harekâtına da karşı olanlara da kızıyorum. direk şu örneği verin. 1990larda bosna da ne olduysa size de o olacaktı. ecevit hükümeti dünyayı karşısına aldı. sizleri bir soykırımdan kurtardı. bunun faturasını tüm türk halkı yedi. ambargonun kaymağını da şimdi ki siyasiler tüp kuyruğu, gaz kuyruğu, yağ kuyruğu vardı diye yiyor.
  • 10
    (bkz: sokullu mehmet paşa)
    (bkz: bülent ecevit)
    (bkz: rauf denktaş)
    (bkz: türk mukavemet teşkilatı)

    kıbrıs türkünün yaşayış ve hürriyetine, canına, malına ve her türlü anane ve mukaddesatına, her nereden ve kimden olursa olsun vaki olacak tecavüzlere karşı koymak için kendimi türk milletine adadım. ölüm dahi olsa verilen her vazifeyi yapacağım. bildiğim, gördüğüm, işittiğim ve bana emanet edilen her şeyi, canımdan aziz bilip, sonuna kadar muhafaza edeceğim. gördüklerimi, işittiklerimi, hissettiklerimi ve bana emanet edilenleri, hiç kimseye ifşa etmeyeceğim. ifşaatın bir ihanet sayılacağını ve cezasının ölüm olacağını biliyorum.

    yukarıda sıralanan hususları harfiyen tatbik edeceğime, şerefim, namusum ve bütün mukaddesatım üzerine söz verir ant içerim.

    ruhlarınız şad olsun büyük insanlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın