• 1
    futbolda yeni yeni türeyen bir kavram. basitçe düşünürsek takımın kadrosunun ne derece etkin oluştururabildiği ve kullanılabildiğini gösteren bir tanımlama diyebiliriz. 2013/2014 sezonu galatasaray kadrosuna baktığımızda, yabancı kontenjanının da olaya dahil olduğunu düşünürsek kadro mühendisliğinin ne kadar zayıf olduğunu görebilirsiniz. yani o kadar canıma tak etti ki bende gece gece bu başlığı açma isteği uyandırdı.
  • 5
    okulu, fakültesi, diploması olmayan; bu bakımdan dünya üzerinde tek olan mühendislik dalı. anasından doğduğu vakit türkiye cumhuriyeti nüfus müdürlüğünce mavi kafa kağıdıyla ödüllendirilen her birey, bu güzide bilim dalında bachelor science* derecesine erişmiş olur. şenkardeşler kıraathanesi ortamlarında yeterli sayıda uçuş yaparak philosophy doctorate, twitter ve sözlük alemlerinde gerekli çalışmaları yaparak doğrudan ordinaryüs seviyesine yükselir.
  • 7
    selçuk inan ve hamit altıntop'un direk yedeği yok. yerli bekler sabri sarıoğlu ve hakan balta düşüşte olan isimler. 4-2-3-1 oynayalım diyorsunuz. 4-4-2'de sürekli eleştirilen hamit hariç yerli kanat oyuncumuz yok. 2011-2012 ve 2012-2013 sezonlarında fatih terim'in oyunculardan en iyisi çıkarması da düşüşe girdi. kaldırım mühendisiyim ama az çok futboldan anladığımı düşünüyorum.
  • 8
    mühendislik bu kadar kolay değil, kadro kurmak da bu kadar zor değilken yapılmış yanlış yönlendirici bir tanım. aç bir sezon fm oyna zaten kadronun eksiklerinin farkına varırsın. kadro 3 yıldır doğru kurulamıyorsa o zaman kuranlar yetersizdir. takım iki yıldır orta sahada top kazanan, basan bir oyuncu lazım diye bağırırken, ben burada "veli kavlak lazım bize" diye kıçımı yırtarken hala balanta'ların peşinde koşanlar yüzünden bitik fenerbahçe'den 5 gol yemediğimize şükrediyoruz. kadro mühendisliği deyin de komplike bir iş yaptığınız algısı yaratılsın ha. takımda 4 sağ bek varken 5.sinin peşinde üç ay yitirdiniz. sonra kadro mühendisliği. küfür etmeyecem zorlamayın.
  • 9
    fütursuz spor yazarlarının türettiği gereksiz ve uyduruk bir kavram. yılların kadro planlaması tabiri mevcutken bu kavramı mühendislik diye süsleyip satmak aklıma öncelikle mehmet demirkol örneği ile gelen sınırlı vizyonu allayıp pullayıp satanları getiriyor. -yanlış anlaşılmasın yine de demirkol berbat yorumcu ortamının içinde sivrilen bir kaç isimden biri.-

    bir de algı mühendisliği vs. var mesela benzer şekilde kullanılan. yönetimi-planlaması gibi halihazırda durumu tam olarak karşılayan kelimeler varken "kadro mühendisliği" son derece samimiyetsiz geliyor bana.
  • 13
    bir futbol takımının kadrosu uefa'nın şampiyonlar ligi ve avrupa ligi gibi organizasyonlarda belirlediği üzere en fazla 25 kişiden oluşması gerekmektedir. fazlası kadroda şişkinlik yaratacağı gibi oynatılamayan oyunculara ödenen ücretlerden dolayı (özellikle kadro mühendisliği çok iyi olmayan kulüplerde bu durum geçerlidir örneğin biz) finansal fair play olmasa bile kulübün mali tablolarında ciddi sıkıntı yaşanabilir.
    günümüzde futbol takımlarının büyük bir çoğunluğunun temel sistemi olan 4-2-3-1 sistemi üzerinden değerlendirmeye girersek eğer bu 25 kişilik kadroda;

    1 - as kaleci
    2 - yedek kaleci
    3 - as sağ bek
    4 - yedek sağ bek
    5 - as stoper
    6 - as stoper
    7 - yedek stoper
    8 - yedek stoper
    9 - as sol bek
    10 - yedek sol bek
    11 - as orta saha
    12 - as orta saha
    13 - yedek orta saha
    14 - yedek orta saha
    15 - yedek orta saha
    16 - as sağ kanat
    17 - yedek sağ kanat
    18 - as 10 numara
    19 - yedek 10 numara
    20 - as sol kanat
    21 - yedek sol kanat
    22 - sol - sağ kanat her ikisini birden yedekleyebilecek genç
    22 - forvet
    23 - forvet
    24 - forvet

    oyuncu özelliklerine gelirsek as takım kadrosunda sağ ve sol bekler 25 - 31 yaş aralığında ve hücum bindirmesini yaptıktan sonra olası ani ataklarda bile rakip hücumcuları kovalayabilecek hıza sahip olmalı. stoperlerden birisi lider karakterli ve tercihen 27 - 32 yaş aralığında, diğeri onu tamamlayıcı daha genç ve süratli o da tercihen 21 - 26 yaş aralığında. orta sahalardan birisi amiyane tabirle amele, savunmada olası her açığı kapatabilecek, sürekli topu takip edip takımına kazandırıp olumlu kullanmayı göze alacak, asli görev olarak bunu kabul edecek 24 ila 31 yaş aralığında bir isim. yanında 10 numaraya yardımcı olabileceği gibi takımın savunmadan çıkış sorumluluğunu üstlenecek bir gezici oyun kurucu yine yanındaki isim ile aynı yaş aralığında. sağ ve sol açıklar teknik ve süratli olduğu sürece, bencil olmadıklarını düşünürsek ve yaşları 32'nin üzerine çıkmadığı sürece her anlamda yeterlidir. forvet için koyulan 3 alternatiften herhangi birisine as yazmama nedenim de hangisinin en yüksek verimi verebileceği çıkılacak maça göre değişim göstermektedir. mesela bir maçta hava topunu iyi kullanabileceğin bir rakip varsa pivot santrafor, bir maçta şapkadan tavşan çıkartacak bir forvete ihtiyacın varsa yaratıcı santrafor, başka bir maçta forvetinin savunmaya da katkısı olması gerektiğini düşündüğünde defansif özellikleri de olan ve pres yapan bir santrafor kadronda olmalı ki maça göre adam seçebilesin kadronda. bu şekilde kurulacak bir 9 kişilik kadro ile 10 numaranın ve kalecinin yaşı çok önemli olmayacaktır.

    farkındaysanız kadro 24 kişi. ve her bölgenin en az 1 yedeği var. 25. oyuncu tamamen senin alternatifin. forvet olmadığı sürece istediğin bölgeye takviye yapabilirsin, çünkü forvet takviyesi kadronun ileri ucunu şişirecek, oyuncuların forma giymemesinden ötürü mutsuz olmaya ve verimi düşmeye başlayacak. 25. ismi hele hele çok iyi potansiyeli olan bir genç isim bulur, zaman zaman 18'den maçlara dahil edip alıştırırsan tadından yenmez.

    ha şimdi bu entry üzerine "fm'ci" yaftası yapışacak üzerime ki evet bunu fm'den öğrendim, yalan mı söyleyeyim? orada daha kolay, oyuncuların özelliklerine bakıp "hah bu olur" diyip alıyorsun. gerçek hayatta oyuncunun özelliğine bakmak 2 maç kasetini izlemekle olmaz. bizim hatamız burada. 2 maç kaseti izleyince yada görevdeki teknik adamın "kemik gibidir" beyanatıyla oyuncu alırsanız şu andaki duruma düşersiniz.

    bu bağlamda galatasaray spor kulübü 2016 - 2017 kadrosunun üzerinden gelecek sezon kadro mühendisliğini yapmak istesek eğer, yapılması gerekenler;

    1 - kale. problemsiz tek alan. muslera ve cenk yeterlidir.
    2 - sağ bek. as için kesinlikle ama kesinlikle transfer şart. yedek linnes yeterlidir. cavanda ve sabri ile yollar ayrılmalı.
    3 - as stoper (lider). eğer serdar aziz'in 30 maç çıkartabileceğine inansam yeterli derim ama değil, yedek olarak düşünülüp as için transfer yapılmalı ve hakan balta ile yollar ayrılmalı.
    4 - as stoper (genç). kadromuzdaki en büyük şişik burası ama as oyuncu ben göremiyorum. koray belki. hadi ahmet çalık da yeni transfer, yedeğe yazalım diyelim. bu durumda semih kaya gönderilmeli.
    5 - sol bek. carole en iyi yedek olur ki o bile olmaz ama ffp yüzünden hadi yedek diyelim. as için %100 transfer şart.
    6 - orta saha (amele). elimizde sadece de jong var ve istenilen yaş aralığından da olması gereken durumdan da çok uzakta. yollar ayrılmalı ve 1 as 1 yedek transfer yapılmalı.
    7 - orta saha (kurucu). selçuk da tolga da olmaz. tolga belki yedek rotasyonda kalabilir 3 yedek oyuncu yazdığımız için. as ve yedek için 1'er transfer şart, selçuk ile yollar ayrılmalı.
    8 - sağ kanat. yasin yeterli olabiliyor ancak disiplinsiz. garry olabilir. yasin'in disiplin sorunu çözülebilirse eğer ikisinden birisi as birisi yedek olur. sezon öncesi kampı karar verir bu duruma. yetersiz gelen eğer yasin olur ve disiplin problemi devam ederse gönderilir ve genç bir isim transfer edilir. sinan da kiraya verilir gelişimi açısından.
    9 - 10 numara. wesley bu kurduğumuz sistem için bulunmaz hint kumaşı gibidir. ancak, genç ve gelecek vaad eden bir isim ile takviyelenmeli ve wesley'in altında eğitim almalı, onu takip etmeli sürekli. josue zaten kiralık, sezon sonunda kira sözleşmesinin uzatılması gibi bir durum düşünülmemeli.
    10 - sol kanat. bruma yeterli ancak elimizde ne kadar tutabiliriz, meçhul. ayrıca tek alternatif. eğer bruma kalacaksa onu çok fazla aratmayacak bir isim transfer edilmeli yedek için.
    11 - forvet. eren pivot için yeterli. yaratıcı için podolski derdim ama yaşlandı, eski etkinliğinde değil. bunda sezon öncesi kampının da etkisi olabilir, bilmiyorum ama bir transfer gerekli gibi. gerekirse 25. isim podolski kalabilir sol açığı - forveti ve sağ açığı aynı anda yedekleyebilmek amacıyla. defansif forvet diyince aklınıza hemen umut bulut gelmesin. en güzel örneği bugün dünya futbolunda ingiltere gibi bir ülkede premier lig'i sallamış jamie vardy'dir. onun gibi bir isim bulunabilir.

    peki yeterli mi? hayır. çünkü antrenör ekibinde de hatalar var. kadro mühendisliği sadece bu 25 kişiyi oluşturmakla bitmiyor. en az 1 ki bana kalırsa 2 çok iyi kondisyoner şart. savunmayı hadi tudor kaldı diyelim o çalıştırsın, hücumu çalıştıracak isim orta sahada kendi etrafında dönen ayhan akman olamaz. başka bir isim bulunmalı. kaleci antrenöründen muslera eğer memnunsa değişime ihtiyaç yok ama değilse değişim kesinlikle gerekli. alınacak isimleri genç tuttuğumuz için bu genç oyuncularla anlaşabilecek, alt yapılarda yeterli görülmüş antrenörlerin as takım antremanlarına da katkı sağlaması gerekli. ki altyapı durumunu biraz özetlemişti bir kullanıcı twitter'da alıp buraya taşımıştım, orası ayrı bir keşmekeş maalesef ki.

    görülen bu. evet fm'ciyim. evet fm oynayarak öğrendim. ama bu kadro mühendisliği hayata geçirildiği takdirde ve oynatılmak istenen futbol sahaya gerekli takım arkadaşlığı ile servis edilirse başarı kaçınılmazdır.
  • 14
    takım planlaması, en az on kriterin esas alınarak takım oluşturulması demektir.

    1.kriter : yetenek
    takımınızda ana omurga mutlak yetenekli ve yıldız futbolculardan oluşmalı, diğer futbolcular ise yüksek kaliteye sahip olmalı. kaleci-stoper-ön libero-play maker-santrafor. bu beş futbolcu yıldız kalibresinde olmalı.

    2.kriter : tecrübe
    takımda en az dört futbolcu tecrübeli olmalı, takımda oluşabilecek panikleri önleyebilmeli.

    3. kriter : takımın yaş ortalaması 26-27 civarında olmalı. mutlaka yüksek koşu ve mücadele gücüne sahip olmalı.

    4. kriter : kenar oyuncuları (bekler ve kanatlar) hızlı olmalı ve görerek orta yapma yeteneğine sahip olmalı. bu açıdan kenar oyuncuları pilot gözüne sahip olmalı.

    5. kriter : kaleci ve en az bir stoper 1.87 ve üzeri olmalı. ikinci stoper de 1.85'ten aşağı olmamalı. stoperler aynı zamanda çabuk olmalı.

    6. kriter : orta saha futbolcuları, mücadele gücü ve kondisyon olarak yüksek seviyede olmalı. playmaker dışındaki orta sahalar işçi arı misali olmalı.

    7. kriter : santrafor 1.87 ve üzeri olmalı. duvar olma, hava toplarında etkin olma ve şut özelliğini taşımalı. play maker'i anlayabilecek zeka seviyesine sahip olmalı.

    8. kriter : toplu ve topsuz oyunu iyi oynayacak futbolculardan kurulu olmalı. savunması zayıf futbolcu sayısı (hücumcularda olmak kaydıyla) ikiyi geçmemeli.

    9. kriter : takımı motive edebilecek, çağdaş ve güncel futbol bilgileriyle donanmış, hırslı ve aynı anda sakin kalabilmeyi başarabilecek bir teknik kadroya sahip olmalı.

    10 kriter : futbol dünyasını, futbolu ve kriz yönetimini iyi bilen bir yönetime sahip olmalı.

    bu kriterleri detaylandırmak ve alt kriterlerle birlikte 25-30'a çıkarmak mümkün. ancak takım planlaması yaparken, bütün bunları bilecek, planlayacak, uygulamaya koyacak futbol aklına sahip en az üç, en çok yedi kişilik bir yönetici kadronuz olmalı.

    bu kadro sürdürülebilir başarıları yakalamak için birlikte nefes almalı, birlikte düşünmeli ve kendilerini güncelleyebilmelidir. aksi halde geçici ve başkalarının hatalarından kaynaklı başarılarla avunur durursunuz.
  • 15
    yunus ile gomis tamam, maicon nerede? bu soru belki birçok kişinin aklındadır ama bence merak edilecek bir durum yok. maicon'un bekletilmesinin nedeni, brezilyada liglerin devam etmesi. takımın antrenman seviyesini biraz daha yükselttikten sonra getirecekler, aksi halde maicon burada irtifa kaybedebilir. yani maicon slovakya kampına katılacak ve direkt takımla antremanlara başlayacaktır. (diğerleri önce bir haftalık uyum antremanına tabi tutulurlar)

    maicon ve gomis tam anlamıyla nokta transferler. geçen sezon başında yapılması gereken transferlerdi. bunu da defalarca yazdık ama dinletemedik. yani yönetim bir yıl arkadan takip ediyor bizi.

    belhanda, kesinlikle klasik bir on numara değil. forvet arkası ya da sol kanat oyuncusu diyebiliriz ama on numaralı bir play maker değil. hatta topla adam eksiltme özelliği nedeniyle merkez orta saha da oynayabilir. bu açıdan sneijder'in alternatifi olamayacağını düşünüyorum. tam olarak selçuk inan'ın da bruma'nın da alternatifi değil ama her üçünden de ortaya karışık bir mevkinin adamı gibi duruyor. ancak en düşük ihtimal sneijder'in rolünü üstlenebilmesi.

    belhanda'nın bu özelliklerini nazara aldığımızda onun ya ofansif ön liberoya ya da tam bir sol kanat oyuncusuna evrilmesi gerektiği çok açık. merkez orta saha da olabilir ama 4-2-3-1 sisteminde merkez orta saha yerine biraz daha geriden top alıp 3. bölgeye top taşıyabilen ofansif ön liberolar kullanılıyor. o nedenle belhanda aceba oğuzhan özyakup pozisyonuna evrilebilir mi diye kendi kendime soruyorum.

    belhanda ofansif ön liberoya evrilemeyip, sol kanatta başarılı olursa o zaman garry rodriguez ile rekabete girecek demektir. çünkü sağ kanatta sinan banko olmalı diye düşünüyorum. sinan gümüş'ün sözleşmesini 2021'e uzatıp ona sağ kanatta şans vermek zorundayız. çünkü sinan artık 23 yaşında ve gol vuruşları mükemmel bir oyuncu. savunmadaki zaaflarını da ortadan kaldırıp iyi bir kanat oyuncusu kazanabiliriz. yasin ise her iki kanadı da yedekleyecek bir hamle oyuncusu olmalı. tabi rekabete girip formaya kapma şansları her zaman vardır hamle oyuncularının.

    asıl problemlerimizden biri sağ bek oyuncusu bulabilmek. sabri sarıoğlu yüzünden lanetli hale gelen sağ bekimiz için iyi bir futbolcu bulmak zorundayız. sol bek için gerekirse linnes'i düşünüp, sağ bek'e bir yıldız almalıyız. carole de sol beki yedekler. (linnes aynı zamanda sağ beki de yedekler)

    forvette eren derdiyok ile yollarımızı ayırmamız gerektiğine inanıyorum. çünkü eren derdiyok, pivot santrafor ve tamamen kanat ortalarına bağımlı bir oyuncu. bizde ise kanat ortalarından ziyade merkezden delme ağırlıklı taktik kullanılıyor. yedek olması kaçınılmaz olan eren, sadece sıkışan maçlar için ikinci santrafor olarak kullanılabilir. kanat ortaları yetersiz olduğu için bu hamle çok da iyi sonuç getirmeyeceğinden, eren derdiyok'u gönderip yerine direkt gomis'i yedekleyebilecek sprinter bir forvet almak kadro mühendisliği açısından daha isabetlidir. çok sıkıştığımızda sinan gümüş'ü de santrafor'da kullanılabileceğimizden eren derdiyok tamamen boşa çıkıyor diye düşünüyorum. tabi eren'i en azından aldığımız fiyata vermeliyiz.

    bu hamleler yapıldıktan sonra orta sahaya da savunma gücü yüksek bir ön libero düşünebiliriz. ön liberoya ikinci bir melo bulabilirsek işte o zaman harika bir takım kurgusuna kavuşmuş oluruz.
  • 16
    hiçbir anlama gelmeyen yeni nesil spor yorumcuları tarafından uydurulmuş saçma sapan tanım.
    allah aşkına mühendislik adına ne yapıyorsunuz siz hacılar. hiç açıp da bakmadınız mı mühendislik nedir ne anlama gelir, biz bunu kullanıyoruz ama uydu mu, doğru bir kullanım oldu mu diye.hele ki "takım planlaması" gibi cuk oturan bir kelime öbeği varken mühendislik sizin neyinize.
  • 18
    son 2 sezondur takımımızda "kupon" oyuncu ısrarı mevcut.* mevkisinin gerektirdiği en basit şeyleri yapamayan ama çok başka futbol yetenekleri olan oyuncularla dolu takım. kendi mevkilerini dolduramadıkları gibi aralarında sinerjide bulunmuyor yani kadro mühendisliği anlamında oldukça sınıfta kaldığımız bir gerçek. mariano, donk, belhanda , fernando, feghouli ,ndiaye, diagne ve onyekuru bu takımın su an ligin en pahalı ve en iyi kadrosu olmalarına karşın neden iyi bir futbol oynayamadığımızın kanıtları.
  • 20
    bir heyetin fmea yaparak gerçekleştirmesi gerekendir.

    fmea: failure mode and effects analysis. (hata türü ve etkileri analizi)

    transfer edilmesi planlanan oyuncularla ilgili standart/geliştirilebilir soru listesinin olduğu bir şablon üzerinden yapılmalı ve fmea değerlendirmesi şeklinde olmalıdır.

    oyuncunun etik anlayışı ve yetiştiği kültür,
    konuştuğu dil,
    çevresiyle iletişim ve uyum,
    sakatlık durumu-iyileşme ve tekrar süreci,
    paraya bakışı,
    kariyer planı,
    mental yapısı,
    gelişime yatkınlığı,
    istikrarı vb... bir çok madde listelenerek üzerinden tek tek gidilmelidir. mühendislikte her detay önemlidir.
  • 21
    üç erkeğe bir erkeğin düştüğü bölüm dalıdır.

    işin latifesi bir yana 1996-2000 yılındaki terim'in aslında çok da maharetli olduğu bir dal idi bu.

    sadece yedek kaleci konusunda her zaman batık adamdı.

    şimdi 1999-2000 galatasaray kadrosuna bir bakalım.

    taffarel as kaleci olarak gayet yeterliydi. yedekler şu anki yedekler gibiydi.

    fatih akyel: hücumcu sağ bek idi. çok mecburda kalınırsa stoperde de oynardı.

    capone: fatih'e göre daha defansif sağ bek. aynı zamanda stoper olarak oynayabiliyordu.

    bülent korkmaz: sadece stoper oynayabiliyordu. takıma hırs katıyordu.

    popescu: stoper oynadığı gibi gerekirse ön libero da oynayabilecek oyuncuydu. bülent'in aksine takıma dinginlik katıyordu.

    hakan ünsal: hücumcu bek. capone savunmayı üçlerken bu arkadaş ortasahayı beşlerdi. gerekli durumda sol önde de oynayabiliyordu.

    ahmet yıldırım: sol bek ve ön libero mevkilerinde oynayabiliyordu.

    ergün penbe : sol bek, sol açık ve sol iç oynayabilen oyuncuydu. deli takımın sakin adamıydı.

    emre belözoğlu: sol iç, sol açık, amc, mc, dmc oynayabilecek yetenekte bir oyuncuydu. şimdi takmış olduğumuz genç oyuncu koşacak lafını gerçeğe dönüştürmüş arkadaştı.

    okan buruk: sağ kanat, sağ iç, yardımcı forvet oynayabilecek yeterlilikte bir isimdi.

    ümit davala: pozisyonsuz oyuncu tanımının vücut bulmuş hali.

    suat kaya: her ne kadar bizim takımda ön libero oynamış olsa da geçmişinde amc oynamışlığı olan oyuncudur. mücadeleci ve akılcı adamdır.

    hasan şaş: taktik değişimlerde önemli hamleydi. oyun formatını değiştirtebilen oyuncuydu.

    sergen yalçın: hagi'nin dinlendirilmesini sağlayan adamdı. lige gayet yeterli bir adamdı.

    mehmet yozgatlı: pek forma şansı bulamazdı ama kenarda forma giymeye hazır dururdu.

    emrah eren: sağ bek ve sağ açık oynayabilirdi.

    hakan şükür: hagi'nin koşmadan oynamasının tolere edilebilmesindeki en kritik adamdı. yaptığı hücum presi kendisinden sonra sadece elmander yapabilmiştir. takımın en kritik parçasıydı belki de.

    hagi: yorum yapmak haddime değil.

    arif erdem: zaman zaman second striker, zaman zaman sağ-sol açık oynardı. sinan gümüş'ün olmuş hali diyebiliriz.

    marcio: hakan ve arif'in yokluğunda farklı oyuncu karakteriydi. iyi golcüydü. yanlış zamanda yanlış takımdaydı.

    kadro yapılanmasına bakınca da sol tarafta genelde hakan ünsal oynardı sağ tarafta ise daha defansif capone oynardı. hücum edeceksek fatih akyel oyuna girerdi. takımda koşmama hakkı olan tek adam hagi idi. geri kalan 9 oyuncu koşmakla yükümlüydü.

    hagi yok sergen varsa taktik değişmezdi. hagi yok hasan şaş varsa taktik değişirdi.
  • 23
    eğer zirveye oynamak zorunda olan bir takımsanız o minicik transfer bütçeniz ve karşınıza çıkan düşüşteki kelepir fırsatlarla sınırlıdır. mesela sattığın kadar al belası varsa başında ve satamıyorsan n'zonzi ve seri ikilisine bu kiralama bedeli ve bu maaşlarla hayır deme gibi bir şansın yok. o oyuncuları bu darboğazda o maliyetlere bulunca hayır benim kadrom zaten dinamik değil bir de bu adamları alırsan iyice ağırlaşır diyemiyorsun. o yüzden bizim ülkemizde kulüplerin borcu, finansal fair play ve kurdaki yükseklik nedeniyle birazcık da şans işidir. beşiktaş'tan örnek vereyim. bi denersiniz marcelo çıkar vezir eder, bi daha denersiniz enzo roco çıkar rezil eder.
  • 24
    --- alıntı ---

    1993 yılında manchester'de 2-0 geriden gelip eze eze 3-2 öne geçtiğimiz ve son dakikalarda stumpf'un bir anlık hatasından yediğimiz golle 3-3 bitirdiğimiz meşhur maçtaki kadromuz ve oyuncularımızın yaşları. 1991-92 sezonunda başlatılan altyapı ve gençlik hamlesinin ilk meyveleri. (burak erem)

    https://pbs.twimg.com/...t=jpg&name=small

    https://twitter.com/.../1198896689677033474

    --- alıntı ---

    edit: ekleme

    --- alıntı ---

    büyük başarılar tesadüfen olmaz, hepsinin mutfağında doğru planlama ve sabır vardır. 1999-2000 sezonundaki kadromuz. bu kadronun ilk temeli 8 yıl önce, son temeli ise 3 yıl önce atılıyor. sonuç? 1992-2000 arasında 6 şampiyonluk, 2 avrupa kupası. altyapıya ve gençlere güvenin. (burak erem)

    https://pbs.twimg.com/...jpg&name=900x900

    https://twitter.com/.../1198897666299777024

    --- alıntı ---
  • 25
    fatih terim'in 20 sene önce* kralını yapıp bu sezon* eline yüzüne bulaştırdığı, takımımızın en büyük sorunu olan şey. öncelikle ülkemizde ''genç oyuncu ucuz olur'' ve ''bırakın gençler oynasın'' gibi iki saçma düşünce var. genç ve hazır oyuncu ucuz falan olmaz kardeşim onu bir geçeceksin. sen marcao'yu portekiz lig sonuncusundan 4 milyona alıyosun piyasa bu artık. sana brezilya'daki, gana'daki hazır oyuncuyu bırakmazlar zaten o oyuncu da seni tercih etmez. ucuza ozornwafor'u alırsın 2 3 sene sonra formanı giyecek düzeye gelir, o da belki.

    ikincisi de sahadaki 11 oyuncuyu da gençlerden oluşturmak gibi absürt bir düşünce olamaz. geçen sezon* ligimizde gençleriyle ön plana çıkan trabzonspor'un en önemli futbolcusu 34 yaşındaki sosa'ydı. sağ bekinde 34lük pereira, santraforunda 33lük rodallega, sol kanadında 29luk nwakaeme-novak ikilisi vardı. hatta bunlara bir tane daha tecrübeli stoper eklense trabzon belki de şampiyon olacaktı. bu sezon* da 40 yaşındaki emre belözoğlu fenerbahçe'nin sahadaki en büyük gücü konumunda.

    yine geçen sezon* avrupanın en flaş ekibi olup şampiyonlar liginde yarı final oynayan ajax'ın orta sahasında 32lik schöne, forvetinde 30luk tadic vardı. hatta tadic sezon başında 12 milyon euro'ya transfer edilmişti. genç oyuncu yetiştirmede dünyanın en büyük markası olan ajax 30 yaşında adama 12 milyon euro verip, orta sahasında 33lük adam oynatıyor bizim taraftarımız ffp kısıtlaması içinde olduğumuz halde bonservisi olmadan gelecek 32lik banega'ya ''yaşlı'' diye burun kıvırıyor. hayır kardeşim banega yaşlı falan değil. sen 30 yaşında belhanda ve 33 yaşındaki nagatomo yerine 32lik banega'yı alıp 21 yaşında bir sol bekle oynatırsan takımın yaşlanmış mı olacak?

    yapılacak şey basit. hocanın taa 20 sene önce yaptığı şey. omurgayı oluşturucak 4 oyuncuyu ''yaşlı'' yani tecrübeli olarak seçip taffarel, popescu, hagi, ve hakan -26 yaşında olmasına rağmen tecrübeliydi- gibi. kalan 7 oyuncuyu da okan, suat, emre, ümit, hasan gibi daha enerjik oyunculardan kuracaksın. mevcut takıma bakarsak muslera, luyindama - hakan örneği gibi- ve falcao zaten elimizde. bunlara yaşına bakmaksızın takımın beyni olacak bir hagi ekleyip -mevcut durumda en ideali banega- etrafını enerjik oyuncularla doldurmak zorundayız.

    yani sorun banega'da ya da merkeze gelecek yaşlı bir oyuncuda değil. sorun takımı yönetecek belhanda'nın yetersizliği, sorun dinamik olması gereken mariano'nun, nagatomo'nun, babel'in, feghouli'nin, n'zonzi'nin yavaşlığında. transferde adı geçen oyuncuyu yaşlı veya genç olarak ayırmaktan vazgeçip sahadaki görevine uygun olup olmadığına bakmak gerek. 20 yaşında oyun kurucu olmaz kardeşim olmaz. ha varsa 80 milyon euron al de jong'u koy. city aptal yani 33 yaşındaki silva'yı hala oynatıyor. o pozisyondaki adamın tecrübeli olması kötü bir şey değil hatta avantajdır tıpkı kaleci ve santraforda olduğu gibi.

    --------------muslera--------------
    linnes--luyindama--marcao--dinamik bek

    ------lemina(k)--banega--dinamik os------

    --pırpırkanat---falcao------onyekuru(k)

    2020/2021 sezonu için yapılabilecek en iyi iş bu. mariano ve yuto'nun sözleşmesi bitecek. belhanda, feghouli, babel ve maicon'u sat. banega'yı bonserissiz al, orta sahaya gerekirse mert hakan'ı al hatta ömer bayram'ı koy. sol beke ve sağ öne de iki tane koşan adam bul. rodriguez'i paoktan bulduğun gibi. yani ne yapabiliyor muşuz? hem banega'yı alıp hem gençleşebiliyormuşuz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın