resim
José Mário dos Santos Félix Mourinho
Görev:Teknik Direktör
Takım:Fenerbahçe
Yaş:61
Uyruk:Portekiz
  • 502
    hala anlamadığım bir şekilde keyifli futbol izletmediği savunulan bir adam. yahu real madrid denen takımın averajı +30! bakmayın barca hayvani bir averaj yakaladı da çok göze batmıyor. bundan önceki takımlarında, takımın yapısından dolayı savunma futbolu oynatıyordu. gidip italya'da hücum futbolu oynatacak hali yok heralde adamın. ama şu anda real madrid göze çok çok hoş gelen bir futbol oynuyor.

    real madrid'i hiç sevmem, mourinho'yu da eskiden sevmezdim ama artık kendisine hayranım. futbol sahalarının görüp görebileceği en iyi teknik direktörlerden olduğunu (ki faaller arasında en iyidir) farklı takımlarda kazandığı sayısız kupalar sayesinde tescil etmiştir.

    edit: üzgünüm ama mourinho > ferguson ve guardiola.
  • 503
    keyifli futbol yıldız oyuncuların 2 adamı geçerek ağlarla buluşturduğu bir oyun değil. bir organizasyondan söz ediyorum. beni yanlış anlıyorlar sürekli. geçen yılın real madrid'ine bakın. müthiş bir organizasyona sahipti. müthiş bir istikrar vardı ve geçen yıl real madrid ilk defa barcelona'yı bu kadar zorladı. şampiyonlar ligi'nde kendisinin yarısı bile etmeyen bir değere sahip olan lyon'a elenildi diye kovuldu pellegrini. en basitinden yine geçen yılın sevilla maçına bakın. dakika olmuş 90 maç 2-2. topu şişirmiyorlar ve paslarla golü arıyorlar. guti-higuain-vaart işbirliğinde harika bir gol ve galibiyet. ben bunu seviyorum. buna benzer bir çok şey vardı geçen yıl. bu yıl o yok ve takımın başında mourinho var. attıkları gollerin çoğu bireysel beceri. ciddi bir takım karşısında sürekli çuvallıyorlar. çünkü yetenekli oyuncuları o gün formunda değil, organizasyonu olmadıklarından patlıyorlar. bu yıl valencia ve atletico kök söktürdü ama ronaldo'nun becerisiyle kazandılar, bir çok maçta olduğu gibi...

    italya'da keyifli futbol oynanmaz diyenlere gülüyorum. sacchi'nin takımına bakın sadece. bunu herkes yapamaz doğru ama insanların izleyebileceği birşeyler göstermelisiniz.

    mourinho > guardiola ve ferguson ise büyük bir hayalkırıklığı olmuş. guardiola bize tarihin en iyi takımlarından birini izlettiriyor. mourinho ise sahip olduğu müthiş karizmasıyla valdona'ya forvet aldırmaya çalışıyor. peh.
  • 504
    madem bizim ülkede bu kadar tapanı var, madde madde sıralayalım kendisini sevmemek için geçerli sebepleri (sevenlerinin de mutlaka vardır kendine göre sebepleri). bunlar sadece real madrid'de bu sezon yaptıkları, hiç geçmişe gitmeyelim.

    1. sporting teknik direktörü manuel preciado'yu barca'ya maç satmakla suçladı. "hay equipos que regalan sus partidos al barcelona"* dedi.

    2. bernabeu'daki espanyol maçında hakemi protesto etmek için kulubesinden fırlayan espanyol teknik direktörü mauricio pochettino'ya parmağını dudaklarına götürerek 'sus' işareti yaptı.

    3. levante maçında ronaldo'yla kötü bir şekilde çarpışıp yerde kalan levante oyuncusunu (kulübeden fırlayarak) tiyatro yapmakla suçladı. levante teknik direktörü luis garcia'yı yedek kulubesindeki oyuncular zor sakinleştirdi. sene boyunca ronaldo'nun şovlarına ise aynı tepkiyi göstermedi.

    4. auxerre - real madrid şampiyonlar ligi maçı öncesinde basın toplantısında kendi oyuncusu pedro león'u herkesin önünde küçük düşürdü: "hablamos de pedro león, no de zidane o di stéfano"*

    5. basın aracılığıyla yine kendi oyuncuları benzema, canales ve sergio ramos'u açıkça eleştirmekten çekinmedi.

    6. murcia maçı öncesi ilk 11'deki oyuncuları tehdit etti. verimli olamayacak futbolcuların kendisi için 'ölü' olacağını iddia etti.

    7. bernabéu'yu 'patates tarlası'na benzetti, seyirciyi hiçbir katkı yapmamakla suçladı.*

    8. hakem paradas romero'ya 'vete a la mierda'* diyerek çirkinleşti.

    9. amsterdam arena'daki ajax maçında sergio ramos ve xabi alonso'nun atılmaları için bir şov organize edip herkesi kulaktan kulağa oynattı.

    10. 2010 yılı değerlendirmesinde 5-0'lık barcelona hezimetini unutarak "del 1 al 10, me doy un 11"* deme cüretini gösterdi.

    11. sportif direktör jorge valdano'yu basın yoluyla kendisi ve ekibini korumamakla ve 9 numara transferini becerememekle suçladı. halbuki kendisi oyuncularını her zaman basının önüne attı.
  • 506
    mourinho 0'dan başlamıştır. dibi de zirveyi de görmüş bir adamdır.

    altın jenerasyon yakalamış bir barcelona ligde 7 puan önde diye kimse haksızlık etmeye kalkmasın, daha geçen yıl inter'le avrupa'nın en büyük kupasını alan ve halen son şampiyon olan adamdır mourinho. dünya kupası düzenlenen bir yılda, oyların %35'ini alarak fifa tarafından bir kulüp takımında gösterdiği başarı sonucu "yılın teknik direktörü" seçilen bir adamdan bashediyoruz.

    mourinho'nun yaptığı basit. medya baskısını üzerine çekiyor, futbolcularına daha farklı ve kolay bir ortam sunuyor. futbolcularını basının önüne attığı falan yoktur, elbette eleştirmiştir fakat kimseyi kurban göstermemiştir, bakın bakalım kaç futbolcu mourinho için olumsuz sözler sarfetmiş? bakın efendiliğiyle takdir kazanan guardiola için dahi neler neler dendi, başta ibrahimovic gibi bir yıldız olmak üzere, ama mourinho için bu yok. başlı başına büyük birer ego olan cristiano ronaldo ve hatta az önce sözü geçen ibrahimovic gibi oyuncular en büyük teknik direktör olarak mourinho'yu seçiyor ve büyük saygı gösteriyorlar.

    bugünlerde moda barcelona ama bu hep böyle sürmez. öyle ya da böyle rüzgar tersine dönecek. altyapılar her zaman xavi, messi, iniesta kalitesinde oyuncular yetiştirmiyor. baktığınızda ajax da altyapısıyla avrupayı darmadağın etmişti ama kaç sene sürdü? 2 sene 3 sene... barcelona çok daha büyük, hadi rüzgar 5 sene essin. 7 sene essin. karşılarındaki takım da real madrid sonuçta...

    nitekim kendisi de diyor ki:

    "barcelona, tamamlanmış bir takım. real'de ise kesinlik yok ve devamlılığa dair kuşkular var. son bir kaç yılda bu takım capello, schuster, ramos ve pellegrini'yi gördü şimdi de ben. bu kulüpte istikrara ihtiyaç var."

    porto, chelsea ve inter ile yaptığı gibi...
    real madrid ile de tarih yazacaktır.

    sıkıcı futbol izletiyor diyenlere de gülüyor, bugünkü sevilla maçını da armağan ediyorum.
  • 507
    dünya üzerinde en fazla sevdiğim teknik adamdır. okumuş öğrenmiş adam bir kere lisbon teknik üniversitesinde spor bilimleri ve psikoloji okumuş daha sonra ise okulu tarafından kendisine psikoloji dalında doktorluk ünvanı verilmiştir. insan psikolojisini onu nasıl yönlendireceğini çok iyi biliyor(ki bunu oyuncularıyla kurduğu sağlam iletişimlerden de anlıyoruz) basına ve rakiplerine yaptığı konuşmaların hepsi de onun ürünüdür. ağzı laf yapar lafın altında kalmaz. ne yaptığını bilir kendinden emindir. çok az bir futbol geçmisi olmasına rağmen sürekli oyunun içinde bulunmuş yirmili yaşlarda, teknik direktör olan babası için rakiplerin maçlarını izlemeye onları analiz etmeye başlamıştır ve bunda da başarılı olmuştur. kötü futbol oynattığı tespiti ise saçmalıktan öte değildir. ikinci teknik direktörlük macerasını yaşadığı leira'da takımı ligin ortasında bitirmesine rağmen oynattığı güzel ve pozitif oyunla porto'ya geçmiş orada da porto efsanesinin yükselişini başlatmış bir uefa bir de şampiyonlar ligi'ni almıştır. başarıları bununla da kalmaz chelsea'ye kulüp tarihinin en güzel günlerini yaşatmış ingiltere'de almadığı kupa kalmamıştır. şampiyonlar ligi'ni de alacakken norveçli hakemin saçma sapan kararlarıyla barcelona'ya elenmiştir. arkasından inter'e geçip yine kulüp tarihinin en özel günlerini yaşatmış takımına 38 yıl aradan sonra şampiyonlar ligi'ni aldırtmış ki bunu defansif oynatıyor deyip uzay futbolu oynadığı söylenen barcelona'yı içerde 3-1 dışarda ise yine saçma hakem kararlarıyla 60 dakika 10 kişi oynamasına rağmen 1-0 yenilip finale çıkarmış finalde ise eski hocasının takımını yine defansif oynatıyor denen mourinho 2-0 gibi net bir skorla egale ederek dünyanın en zor turnuvasında kupaya taşımıştır. sürekli bir sisteme bağlı kalıp hayalperest olmak yerine gittiği takıma, oyuncusuna göre oyun oynatmış ne kadar iyi bir taktisyen ve teknik adam olduğunu göstermiş bir idealist ve realist olmasının yanında mükemmel de bir azme sahiptir. inter'e imza attığında 6 ay içinde italyancayı öğrenicem deyip yapmış ve basın toplantılarını tek başına düzenlemeye başlamıştır. burnundan kıl aldırmayan gazetecilerin götünden kan alır. işte bütün bunların hepsi onu dünyanın en iyi teknik direktörü yapar.

    son olarak da yine porto da görev yapan andre villas boas gibi muhteşem bir teknik direktör yetiştirmiştir.

    kendisi için defansif oynatıyor zevkli değil diyenlerin bu fikrinin çıkış kaynağı ise yönettiği takımlara alan savunmasını mükemmel bir şekilde oturtması ve kolay kolay pozisyon vermemesinden kaynaklanmaktadır.

    sonuç itibariyle aldığı hiç bir sonuç teknik direktörlüğünü aşağıya götürmez.

    dünyanın en iyi teknik direktörü jose mourinho "the special one"
  • 509
    0'dan başlarmışmış. geçin bunları. adamın istediği bu. şampiyonlar ligi'ni kazandığı inter'den neden ayrıldı sanıyorsunuz? çünkü başarı kazanan takımlarda bir sonraki sezon hep sorun olur. başarı gelmez. yenilik gerekir. yenilik uğraş gerektirir. o sıkıntıyı rafa aldı ve kovuldu. mourinho başarısız olacağını bildiği için ayrılıyor. en tepeyi yakalıyor ve sonra bırakıyor. kulübü düşünmüyor, kendisini düşünüyor. 0'dan başlamak değil bu.

    medya oyunları diyorsunuz. o oyunları sadece küçük beyinli insanlar yer. xavi "mourinho bizim için artı motivasyon" diyor. pep guardiola'nın en zaman çıkıp mourinho'nun aforizmalarına cevap verdiğini gördünüz? mourinho bu konuda da başarısız olacağını biliyor. çünkü karşısına aldığı insanlara la masia'da hayat dersi öğretiliyor. barcelona öğretiliyor. alçakgönüllülük öğretiliyor. nerde oyunları? yemezler işte. yemeyecekte.

    bir de şunu unutmayın ki barcelona jenerasyon yakalamadı. barcelona johan cruijff'ün la masia'yı inşa etmesinden beri bir jenerasyon değil. yıllarca devam etmiş bir süregelmişlik, bir felsefe. jenerasyon dediğin şey türkiye'de olur. arada bir iki topçu çıkar. eğitimi zayıftır. kala kalır öyle.
  • 510
    sözlüğü foruma çevirip aynı başlığa ikide bir entry girmek istemiyorum lakin olmuyor ama bu son entryim.

    başarı kazanan takımlarda bir sonraki sezon hep sorun olur başarı gelmezmiş mourinho da bunu bildiği için bırakırmış. bırak allasen ya bu adam zaten o yüzden porto'daki iki senesinde ilk uefayı sonraki senede de şampiyonlar ligini aldı(portekizde de 2 lig 2 kupa) bu adam zaten o yüzden yıllardır ligi kazanamayan chelsea'de iki defa ligi iki defa lig kupasını, fa cup'ı ve fa community shield'ı aldı bonus olarak da şampiyonlar liginde çeyrek final en az , yine italya da 2 senede iki defa ligi bir defa kupayı bir defa italya süper kupasını ve de şampiyonlar ligini aldı zaten bu adam hep uğraşmaktan korktuğu(!) için takımlarını bırakıp başka bir takımda sıfırdan başlıyor yahu. ne de olsa tamamen farklı bir ülkede farklı bir ligde başka oyuncularla oynamak çok daha kolay nasıl olsa yani ne olacak ki.

    adamın tüm bu yaptıklarının onun kariyer planı olduğunu hedefleri içinde olduğunu anlamadan hala küçümseyenler var, pesss!!
  • 513
    2 şubat 2011 real madrid sevilla maçı'nda emmanuel adebayor'un golü sonrası, maçın bitimini beklemeden sevine sevine soyunma odasına giderek gülümsetmiştir.

    şimdi real madrid'de ya, barcelona üzerinden de ona çamur atılıyor. yok la masia'da felsefe öğretiliyormuş, alçakgönüllülük öğretiliyormuş da bilmem neymiş de... sanarsın ki tibet rahibi yetiştiriyorlar.
    o kadar iyi felsefe dersi veriyorlarsa o zaman bir sürü filozof çıkar ileride ama xavi ayarında bir futbolcu çıkar mı?

    xavi başta olmak üzere, messi ve iniesta. barcelona bu işte. ve bu adamlar yeri doldurulabilecek adamlar değiller. oyunun bug'ı mı dersiniz, başka gezegenden gönderilmiş ajanlar mı dersiniz. ne derseniz deyin, istediğiniz felsefeyi yapın. o arada mourinho'da bunları durdurmayı öğretecektir real'e. aynen chelsea ve inter ile yaptığı gibi...
  • 525
    fc porto'nun başına yeni geçtiği zamanlarda 23.02.2002 tarihinde beira mar'a 3-2 ile kaybettikten sonra lig maçlarında kendi evinde yenilgi yüzü görmemiş.

    yalnız lig maçları diye vurgulanmasından anlaşılacağı gibi tüm resmi maçlarda yenilgisizlik söz konusu değil 9 yıldır. ilginç olan ise çok nadir gerçekleşen kendi evindeki avrupa kupaları yenilgilerinin (araştırmaya üşendim açıkçası ama 4-5 taneden fazla olduğunu sanmıyorum kariyerinde) iki tanesinin aynı takıma karşı alınmış olması: hem fc porto'da hem de internazionale'de çalışırken kendi evinde yenildiği bu takım: panathinaikos.
App Store'dan indirin Google Play'den alın