❮
2❯
  • 86
    gezi parkı olaylarında yaşanan olağanüstü ortamın yarattığı olağanüstü birlikteliğe verilmiş olan isim. biber gazından gözün gözü görmediği, çantalarda talcidli sütlerin dolaştığı o unutulmaz günlerden birinde galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaş formalı üç kişinin omuz omuza çekilmiş fotoğrafının altına düşülmüş mükemmel bir nottan ibaretti aslında.

    her güzel şey gibi sündürülmeye, kullanıla kullanıla içi boşaltılmaya falan çalışılmıştır. güzel ve tutan bir esprinin boku çıkana kadar kullanılması gibi, amacından ve özünden farklı konularda ve şekillerde kullanılmaya çalışılmıştır gezi sonrası dönemde. tıpkı ali ismail korkmaz fenerbahçe yıkılmaz örneğinde olduğu gibi...

    gezi parkı, 12 eylül sonrası 30 küsur sene sıkılan ama kapağı açılmayan bir diş macununun patlaması gibi bişeydi. bir neslin politize olduğu, ilk eylem deneyimini yaşadığı, ilk biber gazını ve ilk polis dayağını yediği, faşizm ve polis terörü gibi kavramlarla tanıştığı müthiş bir tecrübeydi.

    işte istanbul united o günlerin en güçlü takımıydı. çünkü 30 küsur yıllık dönemde, devletin de tercihiyle polisle sürekli haşır neşir olan, biber gazı oley tezahüratını yıllardır yapan, orantısız güç kavramını uzun yıllar önce tanımış olan taraftarlardan oluşuyordu. tecrübeleri bir kenara, bir araya gelmeleri bile insanları "olağanüstü bişeyler oluyor" heyecanına sevkeden bir olaydı. bu yönüyle meydanlarda olan insanlara her seferinde güven ve cesaret verdiler.

    sanılanın aksine sadece çarşı değil, hemen her şehirde her tribün grubundan yüzlerce binlerce insan bizzat yer aldı olaylarda. tıpkı farklı kesimlerden diğer milyonlar gibi... zaten 2000'li yılların ortalarından beri medya ve "entel" kitlenin de yardımıyla reklam budalası olan hatta çoğu zaman beşiktaş'ın önüne çıkan çarşı bu olaylarda da bol bol "ekmeğini" yese de 1453 kartalları vakasında görüldüğü gibi bedelini en fazla ödeyen oldu. diğer tribünler payına düşense passolig ile başlayıp önemli günlerde "cumhurbaşkanlığı danışma ofisi"nden revize ortak pankartların falan asıldığı bir otokontrol dönemi oldu.

    işbu entry gezi parkı olaylarında hayatını kaybeden 8 sivile adanmıştır...
  • 34
    galatasaray sözlükte ne kadar art niyetli insan var, gösteren oluşumdur. en ufak bir holigan gördüğünde istanbul united'a küfür eden şahıslara bir şeyleri hatırlatmak da farz oldu.

    1: istanbul united denilen oluşum üç büyük istanbul kulübünün tüm taraftar gruplarını kapsamamaktadır. bu gruplar içerisinde hayata sağdan soldan, muhalif bakan bir takım taraftarları kapsamaktadır. örneğin; tekyumruk, fenerbahche, kartal penchesi.

    2: bu taraftarları birleştiren etmen galatasaray-fenerbahçe-beşiktaş kardeşliği değil, diktatör, bezirgan bir iktidarın ben bilirimci tavrına karşı birlikte hareket edilmesidir. doğal olarak dostluk ikinci planda, düşmana karşı birlik esastır.

    3: ne ultaslan, ne çarşı, ne de gfb grubunun liderleri, taraftarlarının çoğunluğu bu oluşum içerisinde değildir, hatta karşısındadırlar. alen'den sefa, sebahattin şirin gibi adamlar düdük kimin elindeyse onun adamıdırlar. o sebeple sizin tribünde yaallah bismillah diye höyküren adamlarla, taksim'de kolkola direnenleri bir birine karıştırmayın. sahaya dalan, sandalye atan adamlar, istanbul united zihniyetinde insanlar değil, tam tersine o ideolojinin karşısında olan insanlardır.

    (bkz: 1453 kartalları)

    4: rakip takım tribünlerinde olup ta rakip takım forması giyen her şahıs istanbul united denilen "zalime karşı birlikte direnen", duyarlı taraftar grubunun taraftarı değildir, hatta daha ileri gideyim onlar da bu istanbul united oluşumuna tukaka muamelesi yapan taraftarlardandır.

    5: istanbul united bir üst kimlik değildir. sembolik özellikleri olan ama renklerinize duyduğunuz aşkı yok etmeyen bir oluşumdur. fenerbahçe dostu, beşiktaş dostu falan değildir. "yükselenim çarşı" lafı bir espiridir, kimse çarşı taraftarı değildir, kimse fenerli değildir, ulusal bir meselede nasıl ki tüm insanlar kürt, türk, arap birleşiyor, halkın geleceğine dinamit koymaya çalışanlara karşı da renk ayrımı yapmadan bir arada tepki konulabileceğinin kanıtıdır bu oluşum. kaldı ki güncelliğni tartışabilir, artık gereksiz görebilirsiniz ama her taraftarı da bir tutamazsınız.

    6: köpekler istedi diye atlar ölmez.
  • 82
    ne ilk üç gün ne son gün hiç bir şekilde hiç bir zaman diliminde desteklemedim.
    götü başı oynayan, arkamı döndüğümde sırtımdan bıçaklayacağını bildiğim, sosyal medya da benim camiamı terör örgütleri ile ilişkilendiren tiplerle yan yana yürümem.
    formasını çıkarsın gelsin vatandaş olarak her türlü siyasi ideolojimi kenara koyabilirim ama bu iş olmaz.
    önce adam olsunlar.
  • 38
    görüyorum ki bazılarını çok korkutmuştur, zoruna gitmiştir, yani amacına ulaşmıştır.
    tek amacı hepimizin düşmanına yani zalime karşı birlik olmaktır, yani aralarındaki kavgayı sadece hepimizin düşmanına karşı direnirken bir kenara bırakmaktır.
    rekabet tabi ki kaldığı yerden daha da hırsla devam edecektir, zaten taraf olmanın amacı da budur. yarın zalime karşı tekrar direnmek gerekirse yine bir araya gelinir.

    olayı anca galatasaray aleyhine çalışanlarla birlikte olmak seviyesinde algılayabilenlere zaten hayatlarının geri kalanında başarılar dilerim, çalışın ama yılmayın.
  • 40
    futbol üstü bir kavramdır. bunu anlamak bazıları için çok zor, bunun eğitim seviyesiyle doğrudan ilgisi var o yüzden fazla sert tartışmalara girilmesi lüzumsuz olur. kısaca; istanbul united demek, futbol sahaları, stadyumlar, tribünler demek değildir. kontrolsüz, zalim güce karşı her kesimden taraftarın bir olması demektir. istanbul united'ı stadyumlara taşıyanın da taşımaya çalışanın da, stadyumlara taşınmış istanbul united kavramının da .. koyim.

    şunun da bilinmesi lazım ki istanbul united düşüncesine destek vermek demek, stadyumlarda futbolcumuza, yönetimimize, değerlerimize veya taraftarlarımıza yapılan çirkinliklere tepki vermeyeceğiz demek değildir. yani olayı boşuna "istanbul united kavramına destek veren, ne olursa olsun diğer tribünlerle kardeş kardeş geçinir" mantığına çevirmeyin. her şey yerinde güzeldir.
  • 81
    gereksiz bir kavramdır. şu anda yapmamız gereken şey haksızlığa karşı gelen herkesle takımına, ideolojisine, kimliğine bakmadan birleşmektir. bu işin içerisine galatasaray, fenerbahçe ya da beşiktaş'ı sokmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. bizim rekabetimiz futbolda bitecek gibi görünmüyor fakat bireysel vatandaşlar olarak hak, hukuk, adalet ve ülkemiz için birleşebiliriz.
  • 67
    iki şeyi birbiriyle karıştırmamak ve küçük şeylere takılıp büyük resmi kaçıramak önemli.

    taraftarlık dediğin çok zevkli ve boş bir meşgale. bugün onlar bize küfreder yarın biz onlara. kimse sütten çıkma ak kaşık değil. ama hepimiz cumhuriyeti seven türk insanlarıysak gerektiğinde başka her sıfatdan sıyrılıp kol kola omuz omuza mücadele edeceğiz. kardeş olduğumuzu asla unutmayacağız.

    yarın tanrı korusun düşman girse sınırdan içeri hepimiz tek yürek karşı koyacağız, o zaman da "ama onlar bana küfretmişti ühü ühüü" ü diyeceksiniz?

    istanbul yunaytıd munaytıd, siktiredin, isimlere kelimelere takılmayın.
  • 57
    asla gerçekleşmeyecek olan oluşum...
    dönemsel bir gaz ile ortaya çıkan ve doğal hale dönünce sönmüştür...
    o günlerde şike operasyonunu cumhuriyetin son kalesine akp hükümetinin yaptığına inanan suyun öte tarafı vardı...
    ne hikmetse aynı taraf bir anda yeni türkiye'nin en güzide kulübü olmaya karar vererek başbakanlarının cumhurbaşkanlarının yanında durmaya başladı...
    hatta aynı taraf büyük bir aymazlıkla kendilerine kurulan sözde kumpasta galatasaray'ın da etkili olduğunu söylemeye başladı...
    o yüzden asla ve kata bir araya gelmek istemiyorum...
    istanbul united değil istanbul is red
  • 29
    31 mayıs 2013 günü ve daha sonrasındaki olaylar hepimizin hayatlarında öyle ya da böyle değişikliğe sebep oldu. hepimiz bir şekilde etkilendik bu olaylardan ve hepimizin biraz olsun algısı değişti. 30 mayıs 2013 gecesindeki düşüncelerimiz, sabit kalmadı ertesi güne.
    belki birçoğumuz ilk defa polis şiddetiyle tanıştı. birçoğumuz yaşadığımız ülkeden illallah etmişken böyle bir olay oldu ve güzel insanlar gördük. belki sözlükte, belki twitter'da, çoğu zaman sokakta çok güzel insanlar tanıdık.

    klişe olacak ama dil, din, ırk gözetmedi hiç kimse. hele takım kavgası kimsenin aklına bile gelmedi. özellikle istanbul'da çok güzel şeyler oldu ve istanbul united bunlardan birisiydi. hepimiz orda omuz omuza, kol kolaydık bağzı şeyler'e karşı. ve dediğim gibi takım kavgası en son aklımıza gelecek şeydi. hiçbirimizin mi yok fenerbahçeli, beşiktaşlı arkadaşı? onlarla sohbet ettiğinizde aklınıza gelen şey fenerbahçeli veya beşiktaşlı olması mı geliyor, yoksa arkadaşınız olması mı?

    biz sokaklarda arkadaşlarımızla beraberdik. taraftarlarla değil. istanbul united da o arkadaşlığın, hani ''üst kimliğin'' bir tezahürüydü.
    o günlerde gerçekten inandınız mı bundan sonra futbolda ''çirkin'' olaylar olmayacağına? gerçekten inandınız mı ligler başladığında aramızın açılmayacağına, araya taraftarlığın girmeyeceğine? bu kadar mı gözünüze perde indi? o kadar mı ütopikti herşey? bu kadar saf mıydık gerçekten hepimiz? -ki bugün istanbul united denen şeyden utanıyoruz...

    istanbul united'ı en başta içindekiler anlayamamış sanırım. tribünde kardeş olamayız ki. tribün acayip, değişik atmosferi olan, değişik dengeleri olan bir yer. muz sallayanı da orda. hapçısı da orda. solcusu da orda, muhafazakarı da, ülkücüsü de orda. yalnızca galatasaray özelinde olan bir şey değil bu. tüm tribünlerde böyle.

    istanbul united bizleri, sokaklarda birleştiren bir oluşum. tribünde değil. eğer o amaçla çıkıldıysa yola ve çarşı gibi sokaktaki duruşu ile tribündeki duruşu arasında bu kadar büyük bir fark olan, popülist bir grupla kardeş olunulacağı düşünüldüyse büyük yanlış yapılmış.

    ha, sokakta gelin yine omuz omuza duralım. zaten o zaman beşiktaşlı, fenerbahçeli aklımıza gelmiyor bile.
  • 87
    yakın tarihte bir daha gerçekleşebileceğine ihtimal vermediğim olgu. fbjk-nın sistematik karalama kampanyaları hız kesmeden devam ediyor. referandum sürecindeki tavrı belli 65 yaşındaki adamı sırf galatasarayı başarıya taşıyor diye karalamadıkları şey kalmadı. adamların derdi her hangi ulvi politik bir amaç değil ki dertleri galatasaray. dertleri başka olsa zaten neyin projesi olduğu belli başakşehir denen oluşumla bize karşı ittifak içerisinde olmazlardı.
  • 78
    istanbul united'ın çıkış sebebini unutmamak lazım. daha önce de beraber oldukları durumlar olmuştu ama gezi zamanında bunun ismi kondu. galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaş sadece spor kulüpleri değildir. aynı zamanda ülkedeki en güçlü sivil toplum hareketleridir. ve tamamen karşılıksız bir şekilde insanlar bu toplum hareketinin bir parçasıdır. bu 3 kulüp rakiptir ama ülkenin birlik beraberliğini etkileyecek konularda birleşir. farklı renkleri seviyoruz ama her şeyden önce aynı vatanın evlatlarıyız. yeterince ayrıştık belli konularda ayrışmaya da devam ediyoruz maalesef. bu 3 kulüp ve yöneticileri, taraftarlara kavgayı değil de dostluğu, farklılıklara karşı saygıyı, empatiyi ve toleransı aşılırsa ülkemiz için emin olun çok şey daha farklı olur.
    unutmayın futbol asla sadece futbol değildir..
  • 14
    spor salonlarında, tribünlerinde yine eskisi gibi birbirleriyle didişecektir, küfürleşecektir, hatta kavga edecektir. önemli olan, insanların yeri geldiği zaman, hainlere, zalimlere karşı bir araya gelecek ruha, akla sahip olabilmeleri, öyle durumlarda renkleri arka plana atıp omuz omuza bir şeylerin kavgasını verebilmeleri. istanbul united budur, yoksa beraber maça gidelim, tek renk altında birleşelim değil.
  • 63
    spor kanallarınıı izlerken yokmuş gibi duran, atv, kanald, starı açtın mı gördüklerin sonrasında içinde bi anda la aslında varmış bu, olmalı demeye başladığın oluşum. şöyle ki; söz konusu memleket olmadığında fenerden beşiktaşından trabzonundan, özellikle bunların başkanlarının ve yetkililerinin abuk subuk konusmalarından, taraftarlarının (azınlık ya da çoğunuk) saçma sapan hareketlerinden anlık olarak tiksinip sinirlensekte, hatta o sırada bir maç ortamında olup sövsekte, daha ileri gidip tekme tokat ama delikanlı gibi kahpelik yapmadan kavga etsekte işin içine vatan sevgisi, türkiye cumhuriyetinin bütünlüğü, atatürk,laiklik gibi hassas konular girdi mi bir anda bütün bu sinir,nefret gibi duygular törpülenebilir ve yanındaki adamla belki yine daha sonra atışmak, tartışmak için birlik olabilirsin.

    cesur yüreği (braveheart) izleyenler için şöyle bir örnek vermek isterim. william wallace'in(iskoçya) ingiltere(birleşik krallık) ile yaptığı savaşların birinde ingilizler değersiz gördükleri için irlandalıları savaşta en önde sürerler. iskoçların içinde de irlandalı (morrison isminde) bir elamanımız vardır. savaş başlamıştır ve iskoçlar ile ingilizlerin önden sürdükleri irlandalılar birbirlerine son hızla koşmaktadırlar. koşarlar koşarlar.. tam birbirlerine girecekler derken iki grupta yavaşlar, en öne irlandalı morrison abimiz çıkar karşıdaki irlandalı vatandaşları ile sarılır öpüşürler ve sonra ingilizlerin analarını bellemek için bir olurlar, diri olurlar, iri olurlar.

    bizim istanbul united ta bu mevzu. biz kendi aramızda galatasaray,fener,beşiktaş kavgası verebiliriz, sporun içinde olayı kişiselleştirmeden küfür dahi edebiliriz, tek tük ufak kavgalar bile yaşayabiliriz, fakat iş ülke için savaşmaya geldi mi (mecaz anlamda kullanıyorum bu savaş kelimesini, allah ülkemizden uzak tutsun) yan yana durmalıyız, durmaktan da kaçınmamalıyız. kaçınmayız.
  • 66
    gezi zamanı güzel bir romantizm ürünüydü ama geçti bitti. bir daha da olmaz. yaşanan onca şeyden sonra zaten olsa bile samimiyetsiz olur. volkan, aziz gibi insanlıktan nasibini almamış tipleri gectim, bu ülkenin aydın kesimi olarak gördüğümüz koç ailesinin bir bireyi olan, müstakbel fb başkanı ali koç'un bile "cimbom'a böyle koyarlar" tezahüratına eşlik ettiğini gördükten sonra kimse istanbul united falan filan zirvalamasin. yukarıdaki adamlar taraftara böyle örnek olduktan sonra ne bekliyorsun ki zaten? bu saatten sonra istanbul united tarzı bir oluşum ilk derbi maçta yerini fanatizme bırakacağı için samimiyetsizligin dibi olacaktır.

    bir olmak, tek yumruk olmak için bu spor kulüplerine ihtiyacımız yok. bunların adını kullanmamıza gerek yok. bu camialar kim oluyor da ideolojimizi savunmak için bunlara ihtiyaç duyuyoruz? şu spor denen şeyi hayatımızın merkezinden çıkartmak zorundayız. galatasarayli, fenerli, beşiktaşlı olarak değil, bu ülkenin gençleri, vatandaşları olarak bir olmalıyız eğer gerçek amacımız birlik ise.
tümünü göster
❮
2❯
App Store'dan indirin Google Play'den alın