resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 4277
    kendisinin sorunu büyük takım yönettiğinin farkında olmamasıdır. geçen yıl karabükspor'dayken gs ve bjk'yi yenmişti, yenmişti ama nasıl yenmişti? 5li savunma önünde 3 ön libero ile. hemen görelim:

    https://image.prntscr.com/...7gTz_bL_kqxgm63w.png

    geçen yıldan beri büyük maçlarda inanılmaz defansif oynuyoruz. ve bunun sonucunda da normal olarak sadece 1 gol atabilmişiz 6 maçta. 2 haftadır saçma sapan şeyler deniyor 3 önlibero + tolga çıkmak nedir arkadaş? derbilerde büyük takımlar anadolu takımlarına oynadığı gibi oynamaz, daha kontrollü ortada oyun olur fazla kontra fırsatı bulamazsın. e bu kadar defansif çıkınca da yavaş yavaş rakip oyunu yıkar sahana, takım da psikolojik olarak sadece defans yapar haliyle. kesinlikle tesadüf değil şu 6 maçta 1 gol olayı. takımla hiç elleşmese ilk haftalardaki gibi oynasak minimum 3-4 puan alırdık bu 2 maçtan. umarım bu yaptığı aleni hatayı görür yoksa bjk ve başakşehir deplasmanlarından 1 puan bile çıkmaz.
  • 4278
    29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı en kötü maçıydı galatasaray'daki.

    bana her şeyi açıklayabilirsiniz ama geride olan galatasaray'ın gomis'i çıkarmasını anlayamazsınız. oysa ki o dakikada(54) eren'le birlikte rodrigues girince dedim herhalde 3-4-2 gibi bir şey yapacağız. en azından 2 forvetle bir şansımız olur. fakat gomis-eren olunca maçın dönmeyeceği belli oldu. maç o dakika bitmişti.

    kendisinin anlaması gereken şey, galatasaray'da bir orta saha oyuncusu kanatta oynayacaksa en azından engin baytar, emre çolak gibi adam eksiltme ve orta yapma özelliği olmalı, yoksa galatasaray kanadında orta saha oynamaz.

    cezalı ya da sakat olmadığı sürece,

    fernando-ndiaye-belhanda üçlüsü orta sahada yeter. kanatlara koy feghouli ve rodrigues'i oynayalım. orta sahada eksik varsa tolga, kanatta eksik varsa yasin oynar.

    acilen oyunumuza çare bulması lazım. her ne kadar biz doğransak da hoca da yanlış işlere girdi. üretkenliğimiz çok düşük.

    belki evimizde gençler'i, alanya'yı yeneriz ama b.şehir, beşiktaş maçlarında bizi rencide ederler.
  • 4279
    dursun özbek'in, kendisinden daha iyi bir hoca bulma ihtimali 0'a yakın.

    burada, tudor'u destekleyen ve başarılı olmasını isteyen hiç kimse aptal değil. blanc, tuchel, ancelotti, koeman, fatih terim gibi isimler boştayken; tudor'u körü körüne istemiyor insanlar.

    hatalarını eleştirelim, korkak oyun anlayışından vuralım falan ama bir de çözüm önerisi sıkıştıralım başlığına.

    varsa yoksa terim.

    ben de isterim, bu akşam gelsin başlasın. ama...

    kabul etmez arkadaşlar, bu adamın başkanlığında görev almaz. yönetim de istemez gerçi. galatasaray lisesi mezunu bir hoca varsa ona giderler önce! can topsakal uzmandır bu konuda, bulur bize birisini.

    yabancılarda durum daha vahim. iddia ediyorum, tudor'u haftaya kovsak yerine getirecekleri adam ya frank de boer ya thomas schaaf.

    böyle bir çıkmazdayız işte.

    ben yine de zor olanı seçiyorum. en azından devre arasına kadar bu böyle gidecek. yangınları 7 hafta kadar öteleyip; takıma, hocaya, cenk ergün'e bilmem kime destek olmak lazım. göztepe maçının bitiş düdüğüyle birlikte yapalım ne yapacaksak. umarım ben yanılırım da, hepinizin gönlüne sinen bir hoca bulur bu yönetim.
  • 4280
    kendisi gozumde teknik direktor degildir. belki direktordur ama teknik degildir.bakin simdi burada yazar olan arakdaslar ortalama duzeyde futbolla asagi yukari dogduklari gunden beri ilgileri vardir.zaten ortalama turk erkeginin %80 ini futbolu bilir. birde bu topraklarin cok guzel bir lafi vardir. adam olacak cocuk bokundan belli olur diye. arkadaslar bu adamdan olmayacagini 21 temmuzda ki ostersuns ile icerde oynadigimiz macta gormediniz mi? eli ayagi duzgun iki top yapan bir takim ustumuzden gectigini gormediniz mi? salt kosmak yada at gomise oyun tarziyla olmayacagini ogrenmeniz icin daha kactane eli ayagi duzgun takima yenilmemiz lazim. bizim buralarda bir laf vardir bahane got gibidir herkesde bulunur diye. gecen hafta hakem hadi bu hafta hakem, ee be arkadaslar gormuyormusunuz takim birsey oynamdigini. sadece bugune ozel degil sezon basindan beri iki tane orgarnize atagimiz yok. on tarafta presle kazan bir sekilde gol at. rakip eli ayagi duzgun olunca senin o presini iki dakikada kirsin hop golu ye sonra hakemdi hakem. tamam hakemler kotude sen top oynamiyorsunu ki arkadas o neolcak. kendisi halen galatasarayin basinda oldugunun farkina varamamis. kafa su trabzon mu deplasman 1 puana yatayim. tamam oyna baktin olmuyor ozaman 1 puan iyidir, sen daha dakika birden itibaren oynamamaya gelmissen durmumuz vahim.birde antitez olarakda sunulan sey su. dursun bundan daha iyisini bulamaz. zaten bu kafa yedi bitirdi bizi 15 sendir. ona vermiyimde buna mi vereyim oyu zihniyetiyle ayni degil mi kotunun iyisi deyip basimizda duranlarla ayni kafa degil mi bu? bir arkadas yukarda butun buyuk takimlarla oynadigi maclari skorlariyla yazmis 6 mac 1 gol atmis takim. savuncak arkadaslar savunmaya devam etsin ama bu adamla yol olmaz oyuzden ilk yari sonunda amk tudorun demeyin simdiden uyarayim.
  • 4282
    2 galibiyet aldıktan sonra, sistem hocası, güvenimiz sonsuz denilecektir kendisi hakkında. esas sorun tudor-galatasaray bağının denk olmamasıdır. nietzsche der ki; tüm ilişkiler yanlıştır, eşit insanlarınki hariç. buradan yola çıkınca takımımızın, kendi kalibresine uygun teknik direktörlerle çalışması gerekmektedir. galatasaray bir sıçrama tahtası değildir, bunun hem yönetim hem de taraftarlar arasında iyice anlatılıp pekiştirilmesi gerekmektedir.
  • 4284
    18 mart 2017 trabzonspor galatasaray maçı

    skor: 2-0
    goller ndoye ve yusuf yazıcı
    gollerin oluş şekli: kornerden gelen topta çizgi üzerinde kalan topu tamamlayan ndoye. kaptırdığımız top sonrası hazırlıksız yakalanan defans karşısında önü boşken köşeye güzel bir vuruşla topu bırakan yusuf yazıcı.

    29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı

    skor: 2-1
    goller ndoye ve yusuf yazıcı.
    gollerin oluş şekli: duran toptan gelen ve direkten dönen topu çizgi üzerinde tamamlayan ndoye. kaptırdığımız top sonrası hazırlıksız yakalanan defans karşısında önü boşken köşeye güzel bir vuruşla topu bırakan yusuf yazıcı.

    gollerin oluş şeklini yazarken hiç zorlanmadım zira copy paste şeklinde yediğimiz için, yazıları da copy paste şeklinde rahatça yapıştırdım. iki maçta da teknik direktörümüz igor tudor. e adama sorarlar aga sen ne yapıyorsun diye ? aynı rakibe karşı 6 ay içinde 2 kez aynı tuzağa nasıl düşüyorsun ? hikayeyi trabzonsporlu bir taraftar yazsa ancak bu kadar birebir gerçekleşir istedikleri. mucize gibi bir şey.

    bir diğer örneğe geçelim:

    10 eylül 2017 antalyaspor galatasaray maçı

    skor: 1-1
    teknik direktörler: rıza çalımbay ve igor tudor
    galatasaray'ın hücum istatistikleri; 1 isabetli şut, 2 isabetli orta ve 0 korner.

    29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı

    skor: 1-1
    teknik direktörler: rıza çalımbay ve igor tudor
    galatasaray'ın hücum istatistikleri; 2 isabetli şut, 2 isabetli orta ve 2 korner.

    diziliş fetişisti taktik deha hırvat, yine sıradan bir anadolu hocasının tuzağına düşüyor. iki maçta da kilitlenen, pozisyon bulmakta zorlanan ve ligdeki 3. puan kaybını yaşayan bir galatasaray.

    yaptığı diğer saçmalıklara hiç değinmeyeceğim bile artık. onlar yeterince dile getirilmiş zaten. yok ilk puan kaybında adamı astınız da bilmem ne. bunun ilk puan kaybıyla alakası yok. bunun göz göre göre aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemesiyle ilgisi var. bu tanımlama einstein'a ait biliyorsunuz ve bu tanımlamanın ne için yapıldığını yazarsam entryim silinir. o yüzden yazamıyorum. uzun lafın kısası; kendisi net kötü hocadır. iyi bir teknik direktörün sahip olması gereken temel özelliklere sahip değildir. umarım takım, kendisine rağmen sezon sonunda şampiyon olur ve kendisine de kapı gösterilir.
  • 4286
    bugüne kadar hep desteklediğim ve desteklemeye de devam edeceğim teknik direktörümüz. çünkü bugüne kadar oynadığımız oyunu da o oynattı. ancak bu dünkü maçta* sınıfta kaldığı gerçeğini değiştirmez.

    1. rakip iyi analiz edilmemiş. çünkü edilmiş olsa rakibin düzgün bir sol beki olmadığı ve sağ bekinin de ölümüne formsuz olduğu bilinirdi. buna karşılık garry 11de başlardı. kendisi çizgiye en hızlı inen topçumuz ki rıza hocanın antalyasına onun asistiyle gol attık. ek olarak yan toplarda da rakibe çalışılmadığı belli oldu. neredeyse hepsine trabzonsporlular vurdu, resmen adamların insafına kaldık. önceden çalışılsa toplara vuramasak bile onların organizasyonlarını bozardık.

    2. maça başlangıç planı kötüydü. selçuk o pozisyonda oynayamaz ezilir, ki oynayamayıp ezildi. madem bu kadroyla çıkacaktık maça selçuk geride ndiaye önde oynamalıydı. kaldı ki bu şekilde bile garry kanatta tolganın yerine oynamalıydı.

    3. denayer'i rıza hoca igor tudor'dan daha iyi analiz etmiş. bütün uzun topları bu arkadaşa doğru vurdular ve bu arkadaşın sektirdiği ve kötü uzaklaştırdığı topların hepsini aldılar. belki de serdar tam olarak iyileşmemişti ve denayer'i oynatmak zorunda kaldı.

    4. 10 kişi kalmamıza tepki veremedi. gomis'e top taşıyan tek oyuncumuz feghouli atıldığı an selçuk'u yada tolga'yı çıkarıp garry'i oyuna almalıydı, gecikti. bu gomis'in oyundan silinmesine sebep oldu. çünkü feghouli atılınca gomis de atıldı desem yanlış olmaz.

    5. devre arası oldu ve ikinci yarı değişen bir şey olmadı. aynı şekilde ezilmeye devam ettik. fenerbahçe maçında ikinci yarıya ağırlığımız koyarak başlamıştık ve oyunu almıştık kırmızı karta kadar.

    6. eren oyuna girerken yasin de girmeliydi. tolga zaten kötüydü ve etkisizdi. bu değişiklikte de geç kaldı. tek kanatla devam ettik boş yere.

    7. maç sonu basın toplantısı komple fiyaskoydu. rakibin oyunundan şikayet etmek tamamen acizlik göstergesi. ayrıca birinin hocaya türkiye'de bir sonraki maçın, oynanmış maçın basın toplantısında başladığını söylemeli. fenerbahçe maçından sonraki basın toplantısında hakem hakkında konuşmayacağını söylemişti sonrasında halis nasıl olsa konuşmuyo bunlar diye bizi doğramakta sorun görmedi, bu kez de topu yöneticilere attı. senin orayı bu maçtan sonra fernando'nun pozisyonuna nasıl kırmızı çıkmaz diye yıkman gerek. rakibe gösterilmeyen kartları tek tek sayman gerek. senin sahnen orası sinemezsin orada. dün akşamın en büyük hayal kırıklığı benim için basın toplantısıydı. hadi maçta yaptığın işleri formsuzsun falan diye anlarım ama bunu anlayamam.

    başta da dediğim gibi kendisine hala güveniyorum ama dün bir çuval inciri berbat etti.

    not: bu eleştiriler hakemin bizim oyunumuzu oynamamızı engellemesini hesaba katmadan yazılmıştır. yoksa maçtaki oyunumuzu etkileyen ilk etmen hakemdi.
  • 4287
    boşuna entry kasmanın anlamı yok. galatasaray'ın genetiğine, tarzına ve büyüklüğüne uygun bir td değil tudor.

    tek artısı iyi kondisyon yüklemesiydi. onu bile yapamıyor. takım çok yavaş ve bitkin oynuyor. trabzon maçında her topa basan trabzonsporlular karşısında bizim futbolcularınız uyuşuk gibiydiler. tamam hakem doğradı ama biz de koşamadık.

    şu anda gönderilse dahi yerine getirilecek kimse yok gibi. fatih terim bu yönetime evet demez ki çok haklı ben de olsam evet demem. tek ihtimal okan buruk o da akhisarla anlaştı. sezon ortasında onu takımından koparmak ahlaksızlık olur. diğer hiçbir yerli de şu an yeterli olamaz galatasaray'a. galatasaray'ı tanımayan yabancı td ise hiç olmaz.

    yani çaresiziz. tıpkı dursun bakkal yönetimine olduğu gibi igor tudor'a da çaresiz tahammül etmek zorundayız.

    bana göre tek çare, terim'in başkan olması, kendisi gibi bir teknik direktörün gelmesi için dua etmek.

    yani allah galatasarayıma yardım etsin demekten başka yazacak şeyim yok.

    biz cl'de ilk dörde oynayacak takım istiyoruz, dursun ve igor ile derbi denilen vasat maçları bile kazanamıyoruz.
  • 4289
    yıllar önce abdürrahim albayrak anlatıyor; skibbe takımın başındayken bir ankara deplasmanı rüzgar değil tufan çıkmış.les gibi hava diyor. her neyse maç 0-0 ve biz sürekli havadan oynuyormuş. apo reis tribünde kendimi parçaladım su topu yere indirin yerden oynayın diye.

    tudor da o misal işte. zaten rakipler bize karşı kapanıyor sen de gidip kanatsız sistem ile oyunu ortaya sıkıştiriyorsun.
  • 4290
    aklına başına alması gereken hoca. 2 haftadır puanları dağıtıyoruz ve kısmen de olsa 2 haftada çok büyük zarar almadık. çekirge daha fazla sıçramasın. sen ilk 8 haftada bir oyun oynadın ve biz onunla başarılı olduk. biz büyük bir camiayız, kapanarak oynamamalıyız. en önemlisi büyük maç kazanarak ivme yakalamalıyız.

    hocam toparla kendini. fener'in durum ortada, beşiktaş'ın akıllar avrupa'da. devre arasına 3-4 puan önde girmen lazım. devre sonuna 7 maç var. üzme bizi gözünü seviyim.
  • 4291
    leş fener'i türk telekom'da yenemeyen galatasaray teknik direktörü. fener'in tüm maçlarını 90 dk izledim hayatımda bu kadar kötü bir fenerbahçe görmedim arkadaş. yahu adamlarda iki tane ne yaptığını bilen adam var biri 33 yaşındaki valbuena diğeri 23 yaşındaki jansenn diğerlerini kaldır çöpe at. her maç 2-3 gol yiyen fener'e bir gol bile atamadan gönderdik sahamızdan akıl alır gibi değil.

    hele 31 ekim 2017 fenerbahçe kayserispor maçını izleyince hepten delirdim. kayseri son 25 dakika fener'i yarı sahasına hapsetti resmen öyle ya da böyle kadıköy'de 3 gol buldular. ya biz ne yaptık? tudor efendinin galatasaray'ı deneme tahtası olarak görmesi sebebiyle evimizde leşşo fener'i yenemedik. üçlüydü beşliydi lato'ydu tolga'ydı derken alabileceğimiz puanlar elimizden giderken aynı bizim izlediğimiz gibi izledi.

    kendisinden büyük takım hocası olamayacağından eminim. ancak şampiyonluk konusuna gelecek olursam da eğer şampiyon olursak bunu tudor'un teknik, taktik dehasından ötürü değil oyuncuların galatasaray'ı ve taraftarı sahiplenip müthiş bir hırs ve azim ile oynamasından ötürü kazanırız.
  • 4292
    2 derbiye de etki eden hakem faktörünü bir kenara bırakırsak, tudor büyük maçların büyük hocası olma sınavını geçemedi. halbuki yapması gereken çok basitti, ligi hangi kadro ve sistemle sirkülase ettiyse o şekilde devam etmeliydi. eminim fenerbahçe 60. dakikada alttan üstten solurdu. trabzonspor'dan zaten bahsetmiyorum.

    her ne kadar derbi galibiyeti olmadan şampiyon olmak mümkün olsa da derbiler kırılma maçlarıdır. kazanırsan güçlenerek devam edersin. mesela 2011-2012 sezonundaki o baskın, o özgüvenli futbol sezon başında default olarak gelmedi. 7 aralık 2011 galatasaray fenerbahçe maçı'nda fenerbahçe'ye top göstermeden, ezerek yenince o yıllardır derbilerin getirdiği soru işaretleri kayboldu, o kötü sezonun sonucu kayboldu. o maçla beraber o sezondaki özgüvenli, dominant futbol geldi.
    yenilirsen de kaybettiğin 3 puanın yanında özgüvenin de zedelenir. şimdi artık çıkacağımız her maça acabalarla çıkacağız. bir an önce büyük maç kazanıp yavaştan bu alışkanlığı bu takımla da oturtmamız gerekiyor.

    1) büyük maçlardaki stratejisi
    2) oyuncu değişiklikleri
    3) belhanda

    şu 3 konuda doğruyu bulabilirse galatasaray ligi domine eder.
  • 4293
    takımın mutlak gole ihtiyacı varken gomis'i oyundan alıp eren'i oyuna sokan kisi. ya ben sahiden anlamiyorum. 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçında da yapti bunu aslinda. skor 0-0 iken, takim 10 kisi oldugu gibi yaslanmisken gomis yerine eren'i aldi oyuna. kontra sansimizi sifirladi. ama hadi dakika 80'di, belki gomis yorgundu vs diyelim. 29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçında ise bunu daha 40 dakika top oynanacakken yapti. bu sahiden inanilmaz bir sey. galatasaray 10 kisiyken bile cift santrafora doner gerekirse. bunu yapsa ve 4-0 kaybetsek hiç kizmam. olur oyle der gecersin ama takimin gole ihtiyaci var, 11 gole direkt katki sunan adamini alip, golculugun grami kalmamis adami alirsan oyuna, kazansan da maglupsundur bu yolda.

    büyük maç oynayamıyor değil, küçük maç da oynayamıyor maalesef. işler istediği gibi gitmeyince saçmalıyor.
  • 4294
    neyse üzüntümüz biraz geçtiğine göre kendisi hakkında biraz bişeyler yazayım. öncelikle şunu söyliyim; 2017-2018 sezonunda deplasmanda fb, bjk ve başakşehir'e karşı iyi oynayıp galibiyeti kaçıran takıma yenilebiliriz. bunlar olabilecek şeyler. yalnız kendisi takımın başında 2 fenerbahçe, 2 trabzonspor ve 1 beşiktaş maçına çıktı ama sadece 1 gol atabildik. bu istatistik sonucunda her hoca sorgulanır. açıkcası zamanla bu değişebilir mi? tabii değişir ama şimdilik böyle bir sıkıntı var. beni asıl endişelendiren tudor'un mancini'yi andırıyor olması:( benim mancini sevgim bellidir. yalnız ondaki takıntılar tudor'da da var:( iyi giden bir şeyi durup dururken bozabiliyor. veya kafasındaki planı hiç değiştirmiyor. yani mesela 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçında belhanda'nın atılacağı belliydi ama oyunu bozamadı:( halbuki onu oyundan alıp, feghouli'yi oraya atsa yerine de garry girse oyunu bozacaktı. 14 ekim 2017 konyaspor galatasaray maçında selçuk'un oynadığı oyun herkesi olduğu gibi onu da yanılttı. çünkü konya takımı ts gibi en uçta basmadı ve bu yüzden selçuk hep yüzünü kaleye dönebildi. bu maça yine garry ile başlayıp, feghouli'yi belhanda pozisyonunda oynatmalıydı. ayrıca her zaman karşılaştırma yapıldığında yazıyorum. denayer topla iyi çıkar, hızlıdır ama serdar aziz'in hava hakimiyeti ve ilk toplara müdahalesi daha iyidir. ts'da uğur ve durica gibi uzun boylu oyuncular olduğu için serdar tercihi daha iyi olurdu. bence denayer bu maçlık sol bek için iyi olabilirdi. çünkü maç temaslı bir oyun olacaktı ve hepimizin bildiği üzere linnes bu konuda zayıf bir futbolcu:( yani başta da dediğim gibi ts'a yenilebiliriz ama tudor, rıza çalımbay'ı şaşırtmayı beceremedi. rızanın neler yapacağı belliydi ama tudor takıntılı olduğu için değişiklik yapmadı. tudor hala gelişime açık bir hoca, yalnız üst seviyeye çıkmak için çok daha farklı şeyler yapmak gerekiyor. mesela 1-0 mağlupsan, eren-ile gomis'i değiştirmek yerine çift forvete dönüp oyunu oraya yıkacaksın. demiyorum ki bu doğru biz düşüncedir. evet çok klasik bir olay bizim ülkemizde ama işte taraftar tarafından hala itibar görüyor. belki maçı yine kaybedirdik ama taraftar cesareti görüp, "ulan yenildiysekte böyle yenildik" deyip daha çok destek verirdi. bazen insanların beklentisine cevap vermek gerekiyor. böyle 2-1 kaybedeceğimize öyle 3-4 pozisyon bulup, rakibi oraya sıkıştırıp 3-1 kaybetsek bence taraftar daha mutlu olurdu. (bkz: 29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı)
  • 4295
    tudor'dan pek hazzetmediğimi söylemiştim ama eleştiriler o kadar ölçüsüz ki yine bu adamı savunmak zorunda kalıyorum.

    trabzonspor akhisar'dan 6 gol yemiş, tudor bu takımı nasıl yenemiyormuş. yani buna açıklama yapmak bile zulüm ama aynı trabzonspor deplasmanda başakşehir ve fenerbahçe'ye yenilmedi, beşiktaş'ı da elinden kaçırdı. yani defansa kapanıp kontratak oynadığı zaman ligin en zor takımlarından biri. kadrosuna kötü diyeni zaten allah çarpar, sorun teknik direktördeydi onu da değiştirdiler ve bundan sonraki haftalarda yukarı doğru tırmanacaklar.

    bu elbette mağlubiyete bahane değil, tudor'un feghouli atıldıktan sonra mala bağlayıp 10'a 10 oynanan maça müdahale edemediği bir gerçek ama hata yapmayan bir teknik direktör yok arkadaşlar. şenol dediğiniz adam bu sezon gençlerbirliği ve başakşehir maçlarını kendi eliyle rakibe hediye etti. açın ekşi'yi okuyun, eskiden her puan kaybından sonra hakeme söven beşiktaşlılar şimdi %90 şenol'a sövüyorlar. ayrıca beşiktaş'ın bu yaşlı kadrosuyla avrupa maçları oynamaya devam ettiği sürece bize yetişmesi çok çok zor. aykut kocaman fenerbahçe'sinden bahsetmeye gerek bile görmüyorum.

    tudor için bu sezon en dişli rakip başakşehir ama onun çapı da belli. kadro derinliği onlarda da kötü, bu yüzden avcı artık sadece türkiye ligi'ne odaklandı. onlar da bizim gibi devre arasında mutlaka takviye yapacaklar ve bu takviyeler bence şampiyonu belirleyecek. ama ilk yarıyı başakşehir'in üstünde kapatırsak ikinci yarıda geçilmemize şahsen ihtimal vermiyorum.

    tudor büyük maç oynamayı bilmiyor, doğru. çünkü bu tecrübeyi yeni yeni kazanıyor. isterseniz fatih terim'in ilk iki sezonunda oynadığı derbi maçlarının skorlarına bakalım:
    galatasaray 1 - trabzonspor 0 (1996-97 2. hafta)
    galatasaray 0 - fenerbahçe 4 (1996-97 4. hafta)
    galatasaray 2 - beşiktaş 2 (1996-97 13. hafta)
    trabzonspor 0 - galatasaray 0 (1996-97 19. hafta)
    fenerbahçe 3 - galatasaray 1 (1996-97 21. hafta)
    beşiktaş 1 - galatasaray 1 (1996-97 30. hafta)
    fenerbahçe 3 - galatasaray 1 (1997-98 5. hafta)
    beşiktaş 2 - galatasaray 1 (1997-98 7. hafta)
    galatasaray 2 - trabzonspor 2 (1997-98 12. hafta)
    galatasaray 2 - fenerbahçe 2 (1997-98 22. hafta)
    galatasaray 3 - beşiktaş 2 (1997-98 24. hafta)
    trabzonspor 1 - galatasaray 1 (1997-98 29. hafta)

    12 maç, 2 galibiyet, 6 beraberlik, 4 mağlubiyet. rezil bir derbi karnesi. çünkü fatih terim de büyük maç oynamayı anasının karnında öğrenmedi, oynaya oynaya öğrendi. tudor da öğrenecek.

    ayrıca öğrenmezse de yollar başkasını getiririz amk. elimizin altında hayvan gibi kadro var, baktık tudor'la olmuyor basar parayı terim'i, proudhomme'yi getirir yine şampiyonluğu alırız. allah aşkına biraz sakin olun yahu.
  • 4296
    ilk maglubiyette adamı gömdünüz harbiden ibretle seyrediyorum. hele bir de geçen seneki maçlarla istatistik veriyorsunuz ya bu kadar komik bir yaklaşım olamaz. ben kaç senelik galatasaraylıyım bir gs hocasına bu kadar haketmediği şekilde desteksizce sallanmasına ilk kez şahit oluyorum. 34 maçın hepsini önde basarak rakibi ezerek oynayamayız. sabır ya sabır ve biraz destek allah aşkına ya.
  • 4297
    2 büyük maçtan şimdilik 1 puan almıştır. geçen sezonki maçları dikkate almak ahmaklık gibi geliyor bana. saçmalamayın sabri ile semih ile eren ile derbi kazanmasını falan mı bekliyordunuz? eğer kalan başakşehir ve beşiktaş maçlarından puansız ayrılırsa o zaman yazın büyük maç kazanamıyor diye.

    bakın çok vicdansızsız. maçtan önce başlığa bakıyorum tudor şu on biri çıkarsa sonra şöyle değişiklikler yapsa yazıyorsunuz adam maçta dediklerinizi yapıyor ardından aynı yazarlar maçta puan kaybedersek tudor'u itin bir tarafına sokuyor. ayrıca bazen o kadar komik yazılar görüyorum ki yedek kulübemizde yasin, eren, koray gibi adamlar değil de ronaldo, benzema, ramos gibi oyuncular olduğuna kanaat getiriyorum.

    komiksiniz velhasılı kelam. neyse var olun siz. tudor kim zaten, sizden iyi mi bilecek. sonuçta hepiniz fm oynayan kişilersiniz. tudor en fazla elinize su dökebilir.
  • 4298
    fenerbahçe ve trabzonspor maçları üzerinden değerlendirirsek sınıfta kalmıştır...
    2 maç ile ahkam mı kesilir derseniz kesilir valla...
    hem fenerbahçe maçı moralsizliği geçsin trabzon galibiyetiyle keyifleniriz derken çarpı 2 oldum...
    gomis/eren değişikliğini savunan var mıydı bilmiyorum ama dünyanın en gereksiz değişiklik hamlesi olarak tarihe geçer...
    dakika 80 4-0 önde olursun al ereni gol atarsa ne iyi...
    ama top tutma/top indirme yüzdesi 10 bile olmayan bir adamı oyuna sokarsan senin okuyacağın oyuna başlarım derler...
    aynısı hamza hamzaoğlu umut bulut üzerinden denemişti...
    gomisin çıkmasına ek gomisi besleyecek en güzel adamlar biri rodrigues fenerbahçe maçında oyuna bile girmezken trabzon maçında girdiğinde neler olduğunu gördük...
    östersunds maçında bile bir bok oynamayan takım rodriguesin oyuna girmesiyle hareketlenmişti...
    eee sen hoca bunları bilmiyor musun?aklı başında bir adet yardımcın oyunu okuyabilen bir tane insan olmaz mı yanında?
    zor maçlar periyodumuzun 2 maçında sınıfta kaldı...başakşehir/beşilktaş maçları kadar alanyaspor ve akhisar maçlarında da neler yapacağını göreceğiz...
  • 4299
    futbolun incelikleri ve gercekligi arasinda yuzen adam. taraftar da ayni sekilde yuzuyor. koca denizdeyiz ve herkes farkli bir sey hissediyor. kimi usuyor kimi aslinda su sicakmis diyor. kimi denize girerken tastan sikayetci kimi kum olmasa da olur diyor.
    herkes kendince hakli. tek bir dogru maalesef yok.

    ''tudor buyuk hoca olamaz, buyuk takim hocasi olamaz'' diyen hakli. kanatta tolga ile oynayip gomis-eren degistiriyoruz.
    ''tudor buyuk hoca olur abi. modern futbolun gerekliklerini deniyor'' diyen de hakli. adam 4lu gorunumlu 3lu defans oynatti. sonra direkt 3lu denedi falan. bunlari sarriler kloppler tucheller yapinca ekran basinda zevkten 4 kose oluyoruz. bunu gormek isteyen de hakli ''ama abi burasi turkiye is sadece rakamlarla bitmiyor. buradaki ortamin dunya futboluyla alakasi yok'' diyen realistler de hakli. '' ya cikar orta sahadan biri forveti ciftle'' diyen duz mantik adam da hakli, ''abi 2 forvetin birini alip orta saha forvet kopuklugunu cozmek lazim. zaten pozisyona giremiyoruz'' diyen de hakli. bu tamamen ulkenin futbol kulturuyle alakali. bizim gibi 3 4 ulke daha var ve burada dunyanin uyguladigi gereklikleri yerine getirmek cok daha sancili. tudor'u seviyorum ancak delilik ile dahilik arasinda gidip geldiginin de farkindayim. su an bu adama deli diyen de haksizlik eder dahi diyen de. 2 bek cikarip mac calan da bu adam, gomis'i sadece etkisiz oldugu icin hicbir baski kuramamisken oyundan alan da. yillardir sure gelen herkesin farkinda oldugu teshisi bagira bagira soyleyen ve copleri ugurlayan da kendisi, selcuk'tan mecbur kaldigi icin verim almaya calisan da. macin kaderini cizecek ofansif bolgede sola tolgayi atan da kendisi, bazi maclarda tolga'dan defansif katki alip onu her mac bi kamyon pozisyona sokan adam da.
  • 4300
    hoca'nın gomis ile ne alıp veremediği var anlamıyorum. eren'in yapıp gomis'in yapamayacağı ne olduğunu düşünüyor ???
    hadi eren daha uzun bir oyuncu ileriye topu şişirirsin eren ileride topu tutar ve takımımızın rakip sahaya yerleşmesini sağlar diyelim ama eren bunu da yapamıyor ki...
    gomis kötü oynasa bile ki ben kötü oynadığını düşünmüyorum mücadele ediyor ve rakip defans oyuncularını yoruyor. bi defa gomis'in rakip takımlar üzerinde bir psikolojik baskısı var tıp ki muslera'nın olduğu gibi.
    kaldı ki gole ihtiyacımız olan dakikalar da gomis'i oyundan çıkarmak akıl tutulmasıdır. gole ihtiyacımız olan dakikalar da eren ile gomis gayette birlikte oynayabilecek ve hatta ikisinden de daha çok performans alabileceğimiz bir kurgu bile olabilir. çünkü birbirlerinin yaratacağı boş alanları kullanabilirler.
App Store'dan indirin Google Play'den alın