biraz heyecanlandık kabul ama bu bizim genlerimizde var. gerçekten var böyle bir huyu galatasaray taraftarının. imkansız bizim anladığımız bir kelime değil. zorluktan anlarız ama imkansız diye bir şey yok bizim için.
yarın real madrid ile maçımız olsa, hemen başlarız şunu şöyle yapmak lazım bunu böyle yapmak lazım diye kazanma planlarına. adeta kusursuz bir cinayet planı hazırlar gibi her şey milimetrik hesaplanır. sahadaki oyunculara haddinden fazla yük de bindirilmez hayallerde bile. yine de olur lan bu iş deriz. 0 hata gerekiyorsa 0 hata ile oynarız deriz. vardır bunun bir yolu, illa ki deriz. sadece 1 hata yaparsa biri tüm planı bozduğu için az biraz yükleniriz ona. gerçekleşme ihtimali %1 olan şeyi kovalar galatasaray taraftarı. taylan ve berkan ile barcelona'yı elemeyi düşünürüz, 2 sene üste avrupa şampiyonu olmuş efes'i neden olmasın lan diye elemeyi hayal ederiz.
bütün bu tepkiler bundan aslında taylan'a, berkan'a, göksenin'e, okben'e falan bu yüzden kızarız. yoksa hepsinin yeteneklerinin biz de farkındayız. diyorum ya kusursuz bir planı bozan kim olsa biraz kızarız bunda art niyet yok.
onlar da çok takılmayacaklar buna. galatasaray'da oynamanın onlara maliyeti de bu işte. saffet sancaklı bildiğiniz üzere 3 büyük takımda da oynamış, aradaki farkı söyle açıklıyor, "galatasaray'da iken 94'te barcelona ile eşleştik, ben fark yemeyelim diye düşünürken etrafımızdaki herkes bir şekilde kazanabilecegimizi umuyordu, şaka yapılıyor sandım ama herkes ciddiydi."
böyle bir kulübün taraftarıdır kısaca. bırakın az buçuk kızalım. bir şey olmaz. seneye yine herkesi bağrımıza bakacağız nasılsa.
(bkz:
4 haziran 2022 anadolu efes galatasaray basketbol maçı)