• 7176
    ortam duruldu mu? herkes sakinleştiyse başlıyorum. *

    maçlardan sonra sözlüğe girmek istemiyorum artık, sebebi ise herkesin gömülmesi. gittikçe yangıncı olmaya başladı herkes. gerçekten bizim taraftara anlam veremiyorum. geçen sene ömer bayram için yazılanlar ortada, bu sene yazılanlar da ortada. gram sabır bilmeyen taraftar topluluğuyuz. bu takım öyle ya da böyle transferin son günü kuruldu. dün * çıkarılan kadroda ilk kez oynayan oyuncular bile var. kaldı ki ben hem brugge maçındaki oyunu, hem de malatyaspor maçındaki oyunu beğendim. geliştirilmesi gereken noktalar elbette ki var, ama lütfen artık her maçtan sonra ortalığı yangın yerine çevirmeyin.

    süreç 2011-2012 sezonuna fazlasıyla benziyor, bu kadar yersiz eleştiri yapmayın sonra pişman olacaksınız.
  • 7177
    https://twitter.com/.../1175858337239437313
    https://twitter.com/.../1175851010042081282

    hadsizliğin sınırlarını her geçen gün zorlayan taraftardır. kimse bunlar için "ya bunlar instagram bebesi" filan demesin. burada da dolu var bunlardan. yani lemina için "bu adamı gönderin hemen" diyenle instagram profiline gidip" go home" diyen adamın ne farkı var?

    hele hele marcao'nun karısına, kızına filan hakaret etmek nedir yahu? burada da yok mu adama ana avrat küfür eden? açın bakın kardeşim başlıkları.

    futbol sınırları içinde eleştiri sonuna kadar normaldir. yapılmalıdır. ama bizim toplumumuz öyle bir hal aldı ki, artık her şeyi kendisine hak görür oldu.
  • 7178
    burada ve sosyal medyada taraftarımız üzerinden yapılan saçmalıkları, öncelikle herkesin net bir şekilde görüp anlaması gerekir. her sarı kırmızı diyen, galatasaray armasına hizmet eden her platformda bulunan maalesef bu armanın taraftarı değil...

    sözlükte ve sosyal medyada fazlaca rakiplerimize hizmet eden troll veya paralı hesaplar var, bunlar bilinçli şekilde nereye ne zaman ve nasıl saldıracaklarını çok iyi biliyorlar.

    twitter gündemine girin bakın, #fatihterimistifa etiketi gündem olmuş durumda ve hesapları incelediğiniz zaman büyük kısım rakip taraftar olduğu açık ve net gözüküyor. aynı şekilde bu tarz elemanlar futbolculara saldırıyor, futbolcu sanıyor ki taraftar sinirlendi ana avrat sövüyor.

    arkadaşlar ortada organize işler dönüyor açın gözünüzü kulağınızı, başka galatasaray yok. bu sözlük belki öyle yada böyle temizlenir fakat sosyal medya artık paraya tapıyor, bugün herhangi birimiz parayla istediğimizi söyletiriz, lütfen artık taviz vermeyin...trollerin yaptığını galatasaray taraftarı yapmış gibi değerlendirip hareket etmeyin, sadece biraz sosyal medyada gezin dediklerimi daha net anlayacaksınız.

    bu arada söylediklerim eleştiri yapanlar değil, eleştiri ayrı bir durum ve başarılı başarısız her dönem yapılmalıdır.
  • 7179
    sezon başında dayanılmaz bir kibirle yorum yapan taraftardır. 6 haftada hoca yer. her biri sabırsız, bilmiş ve futbolun mucidi bireylerden oluşur. çuvaldızı kendime (“takımıma”)?! batırayım derken şah damarını deler.

    ancak o kibirdir ki sezon sonunda asalete dönüşür. herkes şampiyonluğa kilitlenir. o yüzdendir pek ikinci olamayışı...

    şöyle iki senaryo arasında gider gelir tuttuğu takım:

    1. sezon başında şuursuzca artan beklentinin yarattığı kibirle gelen abartılı eleştiriler hocaları erkenden demotive eder ve futbolcuların hocaya sırtını dönmesine sebep olur. takım şampiyonluktan kopar.

    2. takımın başında hoca değil menajer vardır. takım tüm aşırı eleştirilere rağmen yapmak istediklerine odaklanır ve bu sayede kendini sezon sonu şampiyonluk yarışının içinde tutar. yarış içinde taraftarın aynı kibri asalete dönüştürmesi muazzam bir tork yaratır. bu itiş gücü, menajerin dirayet ve kriz yönetimiyle birleşerek takıma geçer, takım şampiyon olur.

    aslında mantıklısı sezon başından itibaren asil olmaktır. asalet içerisinde, sabır, dirayet, akillik gibi kavramları da barındırır...

    bir rica; asil olun, kibirli değil.
    beklentilerinizin altında eziliyorsunuz...
  • 7182
    ruh sağlığım için puan kaybı yaşanan maçlardan sonra hem sosyal medyaya hem de sözlüğe girmeme alışkanlığı kazandırmış taraftar grubu.
    hiçbir konuda ölçülü olamaz mıyız ya?
    en basitinden seri için daha 90 dakika sahada kalmadan yazılanlara bir bakın allah aşkına. imkanı olsa geri gönderecekler vardı aramızda.
    rotasyonla çıkılmış zor bir anadolu deplasmanında puan kaptırdık diye *yine yer yerinden oynamış, yine malzemecisinden aşçısına herkes eleştirilmiş.
    evet iyi oynamıyoruz ve puan kaybettik ama bir sır vereyim bunlar bütün spor kulüplerinin başına geliyor. buna tahammül edemeyenler gitsin barcelona'yı tutsun diyeceğim ama onlar da 5 haftada 7 puan topladı ve 8. sırada. suarez'in karısına kızına küfür ederler, hocalarına demediklerini bırakmazlar diye diyemiyorum.
    hayata biraz ölçülü, biraz pozitif bakabilmeyi öğrenmesi gereken taraftar.
  • 7183
    puan kaybedilen maç sonrası futbolcunun instagram postlarının altına söver, karısına söver, kızına söver ve bunun normal bir şey olduğunu düşünür.

    x oyuncusu kötü performans gösterdiğinde aynı mevkideki y oyuncusu göklere çıkarılır. c seçeneği olarak takımdan ayrılmış z oyuncusunu anarlar.

    göklere çıkarılan y oyuncusu kötü performans gösterdiğinde aslında x'in daha iyi olduğunu, kadroya girmesi gerektiğini savunur.

    hakarete varan eleştiriler yapar. buna tepki gösterildiğinde kimse eleştirilemez tezini savunur. halbuki eleştirmek ile hakaret etmeyi ayırt edememektedir.

    önemli maçlarda kombinesini devreder, fahiş fiyat çeker. (bu kesimi az tutabiliriz, haksızlık etmeyelim.)

    takıma yeni katılmış bir oyuncu grubunun hemen etki etmesini bekler. herhangi bir sabır skilli yoktur. birbirini daha önce hiç tanımamış, birbirlerinin ciğerini bilmeyenlerin birlikte oynadığı ilk iki maçta %100 verim göstermelerini bekler. (football manager'da bile fm editör ile taktik uyumunu en yüksek yaptığında dahi tam olarak oyuncular taktiğe %100 alışamıyor.)

    genç yetenekleri yer bitirir. dört ay önce 50 milyona satarız dedikleri stoper hattına şimdi servet çetin muamelesi gösterir. halbuki sorunun biraz adam yönetiminde olduğunu kabul etmez. direkt oyuncuyu suçlar ama oyuncunun kulağını instagram'a girip söverek çekebileceklerini sanırlar.

    stadyumda maç izlerken hakeme, rakibe top gelirken rakibe ıslık çalma performansını göstermek yerine oyuncu değişikliği yapıldığı sırada kendi oyuncusuna doğru gösterir.

    geçen sezon x bölgesi değişmeli derler. bu sezon bekler değişsin derler. seneye kale değişsin derler. öteki sezon kanatlar değişsin derler. aslında değişmesi gereken şeyin başka olduğunu anlamazlar.

    takımın efsanesini kastederek "x olsa şu ana kadar kovulmuştu" derler. takımın efsanesi ile x bir tutulmasın bir zahmet.

    liste uzayarak gider.
  • 7184
    kendi futbolcusuna kufur eden, stadinda yuhalayan, son derece sabirsiz ve mantiksiz hareket eden taraftar grubudur.

    bu konunun yillardir bir cok futbolcumuzu derinden etkiledigi cok acik. marcao'nun karisina kizina kufredince adam daha mi iyi oynamaya baslayacak? bunu mu dusunuyor bu gerizekali insanlar? fenerbahceliler bu kadar zarar vermiyor bize.

    kendinizi boyle bir durumda hayal edin, bazi seyler ters gitmis ve her nedenle olursa olsun form durumunuz iyi degil, ve taraftariniz size destek olmak yerine kariniza, kiziniza kufur ediyor sosyal medyadan. siz olsaniz ne yapardiniz? bu adam kalkip, siz ne serfesiz insanlarsiniz lanet olsun size diyip cekip gitse kendince hakli degil mi?

    bir degil, iki degil, bu belhanda'ya ilk geldiginde cok daha agir olmak uzere yillardir yapilanlar... elinden geleni yapmaya calisan oyuncumuza sirf yeterli degil diye top ayagina gelir gelmez yuhalamalar... sosyal medya uzerinden kisisel, hatta daha da ileri gidip aileye hakeretler...

    tabi ki hepimiz boyle degiliz ama bu tur saldirilari yapan insanlari aramizda barindirmamak da bizim gorevimiz. ozellikle ultraaslan gibi taraftar gruplarinin bu konularda cok etkin olmasi gerek.
  • 7186
    kimi taraftarda linç kültürü sonuna kadar işlemiş kimyalarına. bir maçta hocadan takıma ve başkana kadar herkesi linç ederler. sadece taraftarda değil sosyal medyada acayip bir linç kültürü oluştu son yıllarda. herhalde sosyal medya 1996 yılında olsaydı evimizde 4-0 yenilidiğimiz fener maçımdan sonra hocayı linö edeler kovulmasına sebep olurlardı. sabır yok çoğunda. hocaya ve takıma yapılan operasyonlar belli. takım transferin son günü kurulmuş. azıcık sabır. olmasak ne olacak bu sene şampiyon. bıraksın mı hoca o zaman ?
  • 7191
    bu sezon augsburg, fiorentina, akhisar maçlarıyla başlayan, denizli, kayseri, konya ve fener maçlarıyla devam eden durağan ve bireysel oyun beni de mutlu etmiyor. takım da cidden iyi oyuncular var fakat takımdaşlık örneği yok, tek taktik planımız babele top at birşeyler yapsın üzerine kurulu teknik anlamda ben de yedek kulübesinden linnes kararından memnun değilim fakat değinmek istediğim nokta taraftarın sabırsızlığı ve gereksiz havaları. özellikle sezon başında böyle kadro kurduk falcao 100 gol atacak tarzı bir taraftar yapımız vardı oyuncuların üzerine bir ekstra beklentiye girdirerek ve rakip oyuncuları yererek bunu yapan bir taraftar grubumuz var. bugün fenerbahçe’nin orta saha oyuncularına bakalım, 39 yaşında emre, geçen sezon neredeyse futbol hayatı bitmelik olan ozan, çoğumuzun gittiğine sevindiği geçen yıl tek maç oynamamış tolga, 33 yaşında yatmaya geldiğini idda ettiğimiz gustavo peki bizim orta sahamız nasıl? hepimizin performansından memnun kaldığı nzonzi, varlığı bir dert yokluğu yara belhanda, oynadığı maçlarda öyle veya böyle güzel performans verse de 60 dakikayı tamamlayamayan lemina, yorgun olduğu için geçen hafta dinlendirilen feghouli, sürekli sağa çek şut çek veya şut fake’i atspor babel, her ne kadar çaba gösterse de diagne kadar katkı vermeyen falcao. böyle bir atmosferde derbiye çıkıyoruz ve türkiye’de derbi konusunda en kötü sezonunda bile önemli işler yapmış bir takımla oynayacağız maçı yok beş atarız yok yedi atalım havalarına giriyoruz. taraftar üzerine düşeni yaptı mı maçta? özellikle 0-0 giden ve atanın kazanacağı tip derbi maçlarında en önemli etken taraftardır. ben adamları duymadım bile son dakikaya kadar susmayacaksın sanki bana maç 3-0 fener önde ve bizim takım 10 kişi kalmış gibi umutsuz bir şekilde maçı takip ediyorlar. agresif tribün yok, şu taraftar geçen yıl büyük maçlarda olsaydı belki de şampiyonluk gidecekti. milenyum sonrası doğan ve sürekli başarı ile büyüyen kişiler nankördür, galatasaray 14 sene boyunca çile çekmiş şampiyon olamamış bir camia, sezon başı üç tane maçı kaybetti kötü top oynadı diye camianın efsanesi 7 şampiyonluk sahibi ve son iki sezonun şampiyonu hocanı götüne teneke bağlayıp yollamaya çalışmak ne diye? aynı şey evimizde 1-6 biten real maçı sonrası da yapılmıştı ve fatih hoca’nın kovulduğu süreç başlamıştı. umarız tekrar o günleri görmeyiz.
  • 7192
    tribün açısından konuşacak olursam; içi geçmiş, uyuklayan insanlar topluluğu. ya kardeşim 51 bin kişi fenerbahçe derbisine gelmişsin, tamam takım top oynamıyor da bari sen kendini en azından 90 dakika kas belki futbolcuları ateşlersin. dün güney üst tribününde deplasman taraftarının hemen yanındaydım. çok üzülerek ve utanarak söylüyorum fenerbahçe taraftarı kulaklarımı sağır etti.

    ben şunu net olarak anladım; takımın iç sahadaki yenilmeme serisi taraftar ile alakalı değil, tamamen futbolcuların biz kendi sahamızda oynuyoruz psikolojisi ile alakalı.
  • 7194
    28 eylul 2019 galatasaray fenerbahce macinda tribunde idim.
    yazilanlarin alakasi yok. tribun hic gormedigim kadar mac oncesi coskulu idi. dedim o gun bugun yikacagiz.

    ama takim daha ilk dakikadan yine gazi aldi sag olsun.
    taraftar gerizeka degil her seyi goruyor.
    takimin bu kadar kotu iki pas dahi yapamayan oyunundan sonra ne bekliyorsunuz.

    surekli defansta top ceviren muslera’ya atilan toplardan sonra ben dahil hepimiz tirnagimizi yemeye basladik.
    birakin artik taraftar olayini. iki pas yapinca heyecan olduk. sadece herkes kotu futboldan sikildi, biraz bir sey yapsak o stad yikilirdi yine.
  • 7195
    28 eylül 2019 galatasaray fenerbahçe maçını tv'den izledim. 1-2 parlayıp ıslıktan sonra sönen ses dışında fener taraftarının sesini duyamadım. velev ki duyuldu, kadıköy'de dijital ıslık olmasa 90 dakika rakip takım taraftarının sesi duyulur. beşiktaş stadında çok kez dıyulduğu gibi. eski tribünleri unutun artık, yeni haline alışın bence.
  • 7196
    takim iyi oynamiyor o ayri mevzu. ama kombine zamlari + sadece fenerbahce maclarinda galatasarayligini hatirlayip maca gelen tek maclik taraftarlar sayesinde les gibi bir atmosfer olusmaya baslayan stad. aynisini vodafone arena'da besiktas yasadi. kombine fiyatlarinin artmasindan sonra deplasman tribunleri hep daha agir basti inonu'de.

    fener macina gelip sanki 2 yandaki koltuga gecse olecekmis gibi, "yalniz o koltuk benim hocam", "hocam o koltuga basmissiniz ama ben oturucaktim oraya" muhabbeti yapan,

    90 dakika boyunca hicbir tezahuratta agzini acmayip sadece kendi topcusu pas hatasi yaptiginda ahlayip uhlayan, kufur eden,

    takim ataga cikarken hipodromda at yarisi izler gibi abuk sabuk sesler cikarip takimi panige sokan bir takim bazi gereksizler dolmus stada.

    o 2800 lirayi vermis ya, o koltuk onun tapulu mali artik. baska koltuga oturamaz illa oraya oturacak. fener macina gelip oturarak mac seyretmek istiyorsan siktir git evinde izle afedersin.

    maca colugu cocugu, ailesi, kiz arkadasiyla gelenler ve numaraliyi haric tutuyorum.

    (bkz: 28 eylül 2019 galatasaray fenerbahçe maçı)
  • 7198
    28 eylül 2019 galatasaray fenerbahce maçında statta olanlar rezalet bir peformans sergiledi. maç içinde adam akıllı 1 tane takımı itecek tezahürat olmadı. cüneyt ve çubuklu tosun olmasa stadın boş olduğunu düşünürdüm. ancak onların yaptığı işlerde taraftar biraz ses çıkardı. bunun sorumlusu statta bulunan herkes. ama tabi bide ultraslan denen güya en büyük taraftar oluşumu var. hadi tribüncü olmayanları geçtik ya biz hep tribundeyiz diyen tayfa? yazık oldu. tüm maç oturup çekirdek kola yapsak en azından daha rahat izlerdik.
  • 7200
    hepsi değil tabii ki ama ne yazık ki büyük çoğunluğu, kazanmaya o kadar alışık ki, en ufak bir aksamada homurdanmayı alışkanlık haline getirmiş topluluk. keşke biraz daha sakin olsak, ülkede başka kimseye nasip olmamış bir dolu başarı kazanmış, hali hazırda son 2 yılın şampiyonu hocamıza biraz daha arka çıkabilsek, hemen istifa diye ortamlarda çığırtkanlık yapmasak , yalı çocuğunun algı oyunlarına gelmesek.

    keşke biraz daha sakin olsak derken tribünde sakin olmayalım, hele derbi maçlarda hiç olmayalım. benim uzun zamandır savunduğum bir şey var, maça giden taraftar defans yapmalı. öncelikli görevi müthiş gürültü çıkararak rakip takımı ve hakemi baskı altına almalı. bütün maç arabesk bozması, içimizi bayan bestelere artık bir son verilmeli.özellikle skor geldiği zamanlarda da , mıy mıy tezahüratlar, ışığı açılıp sağ sola salınan telefonlar yerine, gümbür gümbür marşlar söylenmeli, dağ başını duman almış diye girilmeli mesela, enerjiyi yüksek tutmalı.

    bir de tribündeki mafyavari kişilere acilen tedbir almalı kulüp. zorla kimseyi bağırtamazsınız. öyle bir ortam yaratın ki en sessiz sakin adam bile coşabilsin, kendisini oyunun bir parçası olarak görüp bağırıp çağırsın, enerjisini yansıtsın oyuna. ali kıran baş kesen, elinde davul tokmağı ona buna sallayan ziyan tiplerle tribüncülük oynayacağım diye parasını verip kombine almış adamın hem yerini işgal ediyorsun, hem de tehdit küfür adamı tribünden uzaklaştırıyorsun. olacak iş değil.

    özet; iki yıldır şampiyon olmamıza rağmen beklediğimiz, istediğimiz oyunu pek göremedik, hoca hep oyun için sabredin kadroyu değiştireceğiz dedi, kadro değişti oyun da değişme sürecinde ama sancılı bir süreç. hocaya güveniyorum mutlaka ayağa kaldıracaktır takımı.yeter ki yönetim biraz sorumluluk alıp saha dışı mücadeleyi hocanın omuzlarından alsın. taraftar olarak kimin arkasında durmamız gerektiği bu noktada çok açık bence. tribünü canlandırmamız gerek. takım coşkudan uzaksa tribün ateşleyecek. daha enerjik, dinamik bir tribün şart.
App Store'dan indirin Google Play'den alın