❮
675❯
  • 2427
    4.nesil yazarlarının mizah ile pornografiyi karıştırdığı sözlüktür. shabani nonda shabani nonda 30 cmlik ..... var onda nın bile kabul görmediği, galatasaray kültünden çıkartmaya çalışan sözlükte tabii ki rip porn esprisi silinir.

    bir yerde moderasyon varsa o moderasyonun belirlediği bir yol ve bir ideoloji vardır. nasıl buraya fenerbahçeli yazar alınmaması bir politikaysa, futbol mizahının pornoyla yaklaştığı yerlerin kabul edilmemesi bir gri bölgedir.

    ben açıkçası bu konuda kararsız kaldığım için moderasyonun bu entry i silmesini anlayabiliyorum çünkü bu gri bölgeden rahatsız olacak çok insan var bu sözlükte.

    özellikle 4üncü nesil yazarlara söylüyorum, hani nickeriyle şu son 2 haftaya darbede vuranlar da var aralarında;

    burası tek tip homojen bir yapı değil. ateisti de var mutaassıp müslümanı da var porno izleyeni var hayatında izlemeyeni, direkt izlemeyi reddedeni de var. hollanda 'dan geldiğinde zirvelerde kafayı bulan soy ozan var bir de hiç içmeyen insanlarda var.

    absürd mizahı anlarım, ama her lafın sonuna amınakoyim ekleyerek komik olunmadığı gibi rip porn esprisi yapılarak da komik olunmuyor. komiği bırak yersiz bile olabiliyor.

    moderasyon bir tavır almış ve bunu niteliksiz olarak silmiş. bu önemli değil moderasyona sorarsın konuşursun nedenlerini açıklarlar. ama bir de üstüne gelip burda bik-bik siz ne espriden anlıyorsunuz ne hayatın gerçeklerinden haberdarsınız diye abuk argümanlarla kendini aklama çabasına giremezsin.

    inci sözlük seviyesi de bir seviyedir ve yeri geldiği zaman kullanılır kullandım da.

    ama "young_boys_fucking_103_years_old_granny_fener.avi" entrisini görmek istemeyeni gördüğü zaman bunun ne kadar çiğ ve ucuz olduğunu hatta niteliksiz olduğuna karar vermesini anlayabilirim.

    sonuçta burası bir sözlük ve moderatorleri var ve o moderatorlerin kişisel inisiyatifine kalmış durumdur entrylerin kaderi.

    bu ekside de böyledir. tamamen keyfi nedenlerle silebilirler, sildirebilirler. eksi sozluğun daha serbest görünmesinin nedeni 25000 yazardan oluşmasıdır. kontrolu o kadar zor bir organizma haline gelmiştir ki eksi sozluk bu nedenle yazarlar özgürlüklerinin sınırlarını genişletebilirler.

    neyse uzadı gitti. kısacası bir yerde moderatör varsa haklıdır. çünkü adamın işi kişisel inisiyatif alıp silmek. eğer beğenmiyorsan özelden konuşur halledersin derdini hepsi bütün sorulara cevap veriyorlar böyle ortalık yerde moderasyona çakmak için yetersiz retorikle yazılar yazmayın.

    bu da 4üncü nesile benim öğüdüm olsun.
  • 2433
    entry sonunda ciddi ciddi, hani esprisine de değil inanarak "dağılın!!!", "budur!!!", "nokta!!!" gibi "bu böyledir, şu da şöyledir, benim lafımın üstüne laf kabul etmem, şimdi siktir olup gidin!" gibisinden iddialı ve bence itici tabirler kullanan yazarlara sahip oluşumdur. bu tabirleri kullanan arkadaşlarda hep bir tartışmaya son noktayı koyma, ortalığı susturma çabası görüyorum. lakin olmuyor işte canlar, yapmayın... hatta bu vesileyle az daha ileri gideyim, tam bir "tutmayın küçük enişteyi" durumu ortaya çıkıyor. hani formata uygun olsa hemen altına "dağılmıyorum amk naapacan s...kcen mi?" falan yazasım geliyor...
  • 2436
    seviyesi iyiden iyiye düşen sözlük. açıyorsun karşına gelen başlık cennete giderse kuracağı 11, entrylerin yarısı da kadın sanatçı ve mankenden oluşan bir takım üzerine. bana ne ulan sizin fantezilerinizden. zilyon tane sözlük arasından üye olduğum tek sözlük bu ve bunun tek sebebi konu kısıtlaması olması. galatasaray hakkında iki satır yazı okumak için açıyorum ben bu sözlüğü ama karşımda bulduğum şey abaza muhabbeti. peki tek sorun az önce bahsettiğim ve şu anda silinmiş olan bir kaç entry mi? keşke öyle olsa ama değil. bir kaç gün önce dönen porno muhabbetleri, gereksiz polemikler, bir yazarın başlığının altında sürüp giden kavgalar, formata uygun ama mantığa aykırı entryler, çalıntı entryler falanlar filanlar. eskiden buralar dutluktu o zaman daha güzeldi sanki.*
  • 2437
    atatürk olimpiyat stadyumu 80.000 küsür kişilik. dışarıdan bakıyorsun devasa bir yapı. buna rağmen içine girince tatmin edemiyor. iki taraf için de ortadaki sıkıntı bariz belli oluyor. seyircisi de, futbolcusu da son derece rahatsızlık duyuyor ve hoşnut kalamıyor buradan. sanırım burada en mutlu olan iki takımdan biri 2005 yılı şampiyonlar ligi finalinde 3-0 olunca milan, maç bitiminde de liverpool'dur. bu ufak ayrıntıdan sonra da olimpiyat ile ilgili son sözümüze gelelim; verim alınamıyor.

    1999 ali sami yen stadyumu,
    taraftarların basit değil, hakkını vererek takımı desteklediği zamanlardı. mabedin kapasitesi 22.000 küsür kişi. milan dayanamadı baskıya. azlık ama özlük vardı. son dakika oldu... ergün'ün klas ortalarından biriydi. kral hava topuna çıkarken arkadan çekildi ve yere düştü. penaltı ve gol. 3-2
    tribündeki galatasaraylılar coştukca daha fazla coşmaya, galatasaray yoluna devam ettikce daha fazla etmeye başlamıştı. devam ettik uefa kupası, devam ettik süper kupa...

    galatasaray adı iyiden iyiye markalaşıyor, dünya genelinde yayılıyordu artık. ülkemiz gazetelerinde daha fazla manşet oluyor, dış basında ise spor sayfalarında kendine itibarlı yerler buluyordu. bu büyük sivrilme içerideki insanları da etkiledi. galatasaray bünyesinde çalışanlar da nasibini almak istedi. nasıl mahalle bakkalı, ilkokul öğrencisi takımını överek prim yaptıysa, sarı kırmızı çatı altındaki bilincsiz kişiler de farklı yollardan prim yapmanın hesabını yaptı. yapılanma bahaneleri, bilinçsiz transferler, sermayeden yeme durumları vesaire. uzun zaman geçti. ve bunu yıllar geçti diyerek gözler önüne serebiliriz. takım eridi, taraftar eridi.

    2008 ağustos galatasaray sözlük,
    böyle bir şey olduğunun haberinin gelmesi mutlu ediciydi. müthiş bir başlangıç olur demiştik. kapıdan içeri girdik. start anındaki hızı 1 sene boyunca aralıksız devam etti. bilgi depolandı, yorumlar yapıldı. beyin açtı, vizyon genişletti. öyle ince görüldü ki bunlar hiçbir zaman şov yönünü hissetmedik. çok kişi çok şey öğrendi. zaman buldukça girip okudum. kayıtlı yazar sayısı yüzleri aşmasına rağmen kemikleşmiş yazar kitlesi vardı. günlük 30-35 yazar diyebiliriz en fazla. hele ki ilk dönemler 10-15 arasıydı. bol bol yazarlardı. müthiş yorumlar, bilgiler kapardı kapmak isteyen. yani 3-5 kişi ile 350 kişilik otel işletmek desem fazla abartılı bulmayın. çünkü aynen öyleydi. giderek büyüdü. geleni gideni çok oldu. itiraf ediyorum çok sevdim. başka hiçbir yerde yazmaya değer bulmadığım, heveslenmediğim düşüncelerimi buraya aktarma gereksinimi duydum. görüşlerimi buraya karaladım.
    özünde kaliteli yorumlar vardır buranın. geçmişi hatırlatan, geleceğe dair akıl yürüten yorumlar. yazılan hakiki düşüncelerine tav oldum buranın.

    2. senesi dolmak üzere. haliyle daha fazla yazar, daha fazla başlık görmeye başladık. çok doğal karşılıyorum onlarca başlığı.
    yazana, çizene laf etmem. ne kadar beni ilgilendirmeyecek, incir çekirdeğini doldurmayacak yazılar olursa olsun ses etmemeye çalışırım. bunu yazan kişi akıl etmiştir, üzerine kafa yormuştur. ufak da olsa bir emek harcamıştır. saygı duyulası bir durumdur. fakat onlarca irili ufaklı başlık görüyoruz son zamanlarda. bunların içerisinden yorumuydu, bilgisiydi derken istenileni bulmaya çalışmak çok zor bir hal almaya başladı. böyle olunca da insanın yazma hevesi köreliyor. o yazmayınca diğerinin yazası gelmiyor, diğeri yazmayınca benim de hevesim kaçmaya başlıyor. yienelemek gerekirse yazılan hiçbir şeye saçmalamışsın demem. tabii ki son derece bilincsiz ve uç noktalarda gereksiz tavırlar görmediysem. ama üstü kapalı biçimde söylemek istediğim bazı şeyleri de anladığınızı umuyorum. her ne kadar basitlik demek istemesem de böyle durumlarla çok sık karşılaşıyoruz. bunların her biri yazma hevesini, yorum yapma isteğini alıp götürüyor yazarın içinden.

    kocaman stadın müthiş başarılar anlamına gelmediği gibi, az kapasiteli stadyumun da başarılara ev sahipli yapacağı anlamı çıkmıyor.
    çok başlık pek matah değilken, az başlık çok can sıkabilir. kaliteli ve öz olması istek uyandırır. uyandırmaz mı? en güzel bu değil midir?
  • 2438
    bilmiyorum daha önce dillendirildi mi, ama şöyle kırmızı bir t-shirt yapılsa da giysek. yaş günü özelinde olabilir veya bir bahaneyle işte satışa çıkartılabilir. özellikle kırmızı t-shirt üzerine beyaz yazıyla işlenmiş ulan galatasaray sözlü destanı kalbin hemen yanı sol uvertürde logomuz ve sağ köşede galatasaray sözlük'ün adı. güzel olurdu sanki. ben bilemedim, bilsin birileri, vardır birileri.
  • 2440
    siyasi konularda abartılı ve mantıksız bir sterilizasyona başvuran sözlüktür. mesela komünist futbolcular başlığı, zamanında ilgi alanımızın dışında olduğu gerekçesiyle silinmişti. nasıl yani diyorum? nasıl ilgi alanımızın dışında olur? futbol bir işçi sporudur. ingiltere'de sanayi devriminden sonra, çelimsiz işçi çocuklarının rugby oynayamadığı için icad ettiği bir oyundur. stadyumlarsa bütün dünyada halkın en alt kesiminin kendini ifade edebildiği başlıca alanlardır. solcu birçok efsane futbocu sayarsın. spor kulüpleri, furbol takımları sayarsın. bu adamlar, bu kulüpler, bu takımlar siyasi görüşleriyle birlikte futbol oynayan, spor yapan insanlar, kulüpler, takımlardır. kendilierini bununla ifade ederler. siyaset, komünist futbolcular futbolun, konumusun dışındaysa, bahsettiğimiz şeyin de tenis, golf falan olması gerek. yakında manu chao başlığı silinirse ona da şaşırmam. galatasaray formasını da "galatasaray üçüncü dünyanın sesidir" diyerek sırtına geçirmiş, anarşistin allah'ı bir adamdır ne de olsa.
  • 2442
    gittikçe yazarlarının o nefret ettiği ntvspor'un ta kendisi olma yolunda ilerleyen sözlük.

    be kardeşim, burası nedir? sözlük, adı üzerinde. sözlükte bilgi olması gerekir zağar, lakin wikipedia copy-paste'i ya da transfer haberi girdisi dışında bilgi yok ne zamandır. hani diyoruz ya kızdığımız zaman bir entriye, "burası forum değil, formata uy" diye, artık onun da pek önemi kalmadı galiba...

    ne derdiniz var ntvspor ile? fener medyası mı olmuş? siz burada ne yapıyorsunuz? fenerbahçe başlıklarında fener ile dalga geçiyorsunuz, ntvspor süreki başlıklar arasında, rıdvan dilmen'i her entride görmekten kusacağım zaten artık...

    babama geçen gün bir entri göstereyim dedim, "nasıl galatasaray sözlüğü lan bu, sırf fenerbahçeliler var" dedi. "yok baba, sözlük" dedim, "herkes çeşitli sportif konular hakkında görüşlerini tanım olarak yazıyor" dedim, "hadi lan" dedi, "bu mu tanım, adam üsttekine soru sormuş işte, kavga ediyorlar. bi de sen bana şurdan futbol harici bir şey bul bakayım" dedi. ne diyeyim lan? kaldım öyle. adam haklıydı millet.

    başka ne için eleştiriyorsunuz ntvspor'u? spor değil, futbol konuşuyorlar değil mi? ntvfutbol aslında yani. siz burada ne yapıyorsunuz sevgili sporsever kardeşlerim? futbol, arada basketbol, sonra yeniden futbol.

    başka sporlar kimsenin bir yerinde değil, hatta çoğu zaman tepki almışlığım var "ne gereği var şimdi bunun" denildi kayakla atlamaya, bobsled'e, bilmem neye... ulan sean paul başlığı açıldı be geçen gün.

    galatasaray sözlük? o eskidendi. yeni domain adresi ne olsun diye sormuştunuz değil mi? antifenerbahce-pisfenerliridvan-yardakcisiguntekin-halatransferyokminakoyim-nontvspor.com olsun. insanlar neyle karşılaşacaklarını bilsinler.

    edit: az örnekleyeyim, sol frame'in şu anda görünen kısmında şunlar var;
    alex de souza (fb kaptanı)
    fenerbahçe sahaya çıkarken çalması gereken parçalar (?!)
    bir alex olmak (rıdvan dilmen klişesi)
    ntvspor (fener medyası)
    50 tane lorik cana girsin (rıdvan hoca'ya misilleme)
    fazil say (fenerbahçe'ye yavşak diyen fenerli)
    nontvspor (açık)

    bunlar fenerbahçe sözlükte de var lan.
  • 2444
    sahura kalkan yazarlarımız şu şekildedir:

    kimler var? (23)

    moderatör (1)
    · hagi (?) gidiyorum bu!!!

    yazar (22)
    · 4hm37 (?) they said its over,they said he cant standup,he cant play i was reborn at galatasaray
    · ajeiuh (?) diğerbilinç
    · aklinyolu1 (?) kim?
    · bayan denmez kadin de (?) arçelik reklamındaki ayşe başkan var ya, o benim.
    · copido (?) şereftir seni sevmek seninle ağlayıp seninle gülmek
    · elmyra (?)
    · enes (?) t'amo
    · extensor (?) http://twitter.com/wwwextensor
    · fritz fassbender (?) .
    · ilovedonut (?) hayat cm gibi olsa....
    · juan roman riquelme (?) dam üstünde saksağan vur beline kazmayı
    · kewell the wizard of oz (?) daddy's home
    · mantus (?)
    · maraques (?) darkness imprisoning me..
    · praisee (?) ..renklerin en güzeli :) milan :)
    · prekazi888 (?) bir sevdadir galatasaray...
    · rouhie (?) 201? avrupa şampiyonu galatasaray
    · serbestadam (?) sana yolculuk yapmak istiyorum kes yüreğine bi bilet.. can kenarı olsun!..
    · the wizard of oz (?) el dorado!
    · tias (?)
    · vayanasinisayinseyirciler (?) yeniden yerleşik hayata geçtik lan
    · ykaraca (?) bir takım çizeceksin, asla pes etmeyecek!
  • 2445
    sporun her alanına ek olarak özellikle futboldan anlayan pek çok yazarı içinde bulunduran bu oluşum bilgi-birikim-öneri açısından pek kaale alınmamaktadır sanki kulüp tarafından. oysa ıvır zıvır forumlara nazaran gayet güzel ve efendi bir "taraftarın nabzı" profili çizmektedir sanal alemde. her dediğimiz yapılsın demiyorum ama ben kulüpte yönetici olsaydım en azından arada sırada okur ve en azından demokrasi misali çoğunluğun önerilerini ve tespitlerini göz önünde bulundururdum. hani "şu oyuncu alınsın" da değil, "eksiklerimiz şunlar, aman dikkat!!!" tarzı olanları kastediyorum özellikle...
  • 2446
    içinde aşırı derecede gereksiz, anlayışı kıt ve boş adamların olduğu sözlük. peşin hüküm; onların belki de en başındaki adamımdır ben...

    insan: düşünebilen, mantıklı ve kendini yenileyebilen, canlı bir varlıktır. bak arkadaş, şu sıralar en popüler olduğu için bu transfer konusundan başlayacağım. scoutgs ve fossacimbom adında iki internet sitesi. ikisinin de kaynaklarının belli olmadığı ve kesin haberler yapmadıkları biliniyor. evet, pino ve cana transferleri bilinmiş olabilir. ama bu, adamların her söylediği transfer haberi doğrudur diye bir şey olduğunu göstermiyor. mâlumunuz tomas rosicky ve cristian ledesma transferlerini " imzalar atıldı ", " hayırlı olsun " gibi ifadelerle bildirdiler. bizim taraftarımız da ne yaptı; " lan olummmm bunlar pino - cana transferini bildi, amuna koduk laaannn " * gibi müthiş bir inanca kapılıp, yok işte rosicky amına kor, yok ledesma tam aradığımız adam, süper adamlar aldık, şampiyon biziz, beşiktaş kork bizden falan falan gibi görüş bildirdiler. çok iyi değil mi buraya kadar?

    öyle değil işte, öyle değil. bu adamlar nereden duydularsa duydular, böyle bir iddaa ortaya attılar. ya da pino - cana'yı bildik, şimdi de iki isim ortaya atalım, işte şu kadar tıklanalım, şu kadar adımız çıksın, bizden alıntı yapılsın diye de düşünmüş olabilirler. burası bilinmiyor. ama kesin bir şey var. sadece bu sözlük için konuşuyorum: scoutgs'de rosicky - ledesma isimleri çıktığı zaman bu sözlüğe sadece rosicky için aynı gün 90 - 100 entry girildi. hemen hepsi de " hayırlı olsun " ya da " şurada, şöyle oynar " gibi geldiği kesinmiş gibi sevinç dolu karşılama cümleleriydi.

    şimdi ne oldu? yine aynı siteler, çeşitli nedenlerden dolayı bu iki transferinde yattığını bildirdiler. sonrası mı? taraftar, isyan etti. " yaa hocu, bu iş nasıl olur? gelmişti lan onlar, sikerler. " gibi cümlelerle * isyan etti. yönetime veryansın etti. kızgınlık had safhada. bunun bir tık ötesi istifa sesleri. taraftar kendi bakımından haklı zîra diyorlar ki, transferde yeteri kadar adam alınmadı ve geç kalındı. haklılar. amma ve lâkin yönetimde şöyle diyebilir, biz rosicky - ledesma'yı alacağız demedik. transfer süresi daha bitmedi. haklılar. ama bir tek şu noktada haklılık payı var taraftarın, o da biraz geç kalındığı...

    şu anda yönetim karşıtlarının tam istedikleri ortam. taraftar kızgın, geç kalındığını düşünüyorlar, adnan polat - adnan sezgin başta olmak üzere bütün yönetime bozuklar. bunun bir nedeni de haldun üstünel'in yönetimden ayrılması. ne diyorduk, yönetim karşıtlarının zamanı bu zaman. adnan sezgin bu yönetimin en hassas noktası olarak görülüyor. tabii oraya vuruluyor. adnan sezgin bu kulübün maaşlı çalışanı. ama vurulan o. adı çıkmış 9'a inmez 8'e. eski defterler açılıyor. inamotolar, lukunkular konuşulmaya başlanıyor... yanlış anlaşılmasın, bende bayılmam adnan sezgin'e...

    ama şu inamotolar, lukunkular olayından nefret ediyorum. evet, bu tip adamlar bir zamanlar formamızı giydi. ama o zamanla, bu zaman bir mi? istediğiniz olmadı diye, adnan sezgin üzerinden bütün yönetime sallamayın işte be. inamotoları o tozlu raflardan çıkarmayın işte. bunu yapmayın. aynı başlık altına daha önce yüzlerce kez girilmiş entryi bir daha girmeyin. anlamı nedir? nedir abi amacın? nedir? bana bunu açıkla canımı ye.

    aslında bu çok gecikmiş bir entry. yanlış anlaşılmasın, bu inamoto olayları daha önce hemen hemen bütün gerçekleşmemiş transferlerden sonra da ortaya atıldı. " yok bizi inamotolar paklar ", " adnan sezgin aq", " ne boka yararsınız ki siz ". gibi ifadelerle onlarca kez karşılaştık.

    özet geç piç diyenler için: kaynaklarının ne idüğü belirsiz adamlara inanıp, kandırıldıktan sonra desteksiz yönetime sallamayın. inamotoları cartları curtları gözümüze sokmayın. canımı yiyin. bu kadar...
  • 2448
    bünyesindeki birçok yazarın gün itibariyle girdikleri üniversiteleri öğrendikleri sözlük. hepsi için hayırlı olsun. ayrıca konuyla ilgili yan başlıklar için;

    (bkz: üniversite hayatı ve makarna)
    (bkz: üniversite hayatı ve cinsellik)
    (bkz: üniversite hayatı ve alkol)
    (bkz: kiraları ödemeden evden kaçış) ve (bkz: faturaları ev sahibine takmak)
    (bkz: alttan dersin kalması) ve (bkz: okulun uzaması)*
    (bkz: öğrenim kredisini üç günde harcamak) ve (bkz: ayın son haftası makarnaya talim etmek)
❮
675❯
App Store'dan indirin Google Play'den alın