• 11776
    fenerin aldigi genc oyunculari ovmedigimiz icin ustu kapali kufur yedigimiz sozluk. niye oveyim iki tane ismini bile duymadigim veledi aldilar diye? baris kim, kenan kim, berk kim aq? gelsin takima girsinler, iyi top oynasinlar ovelim.

    ‘ulann be ali koca bak be, adam fistik gibi genc oyunculari topladi yaraa yedik bu sezon dukkani kapatip gidelim’ seklinde yorumlar mi yapalim olm?

    hep ali koc denen hazir yiyici sutoglan yuzunden bu tipler turedi. bunlar partizan. galatasaray’i dusundukleri yok. emin olun. hakan bilal baskan secilip genc oyuncu alsa umurlarinda olmazdi.
  • 11777
    galatasaray alsa övülmeyecek adamları fener aldığında övmediğimiz için tenkit edildiğimiz sözlük.

    ben onyekuru'yu övmemişim yahu. neden fenerin sanki yeni messi'yi almış gibi, 3 günlük futbol menajeri ile birlikte, üstünde hak etmediği ay-yıldızlı logoyu taşıyan formayla gebeş gebeş gülerek fotoğraf çektirdikleri futbolcularını öveyim?
  • 11779
    bir haftada tüm gayretimi sarfetsem de en çok 7-8 maç izleyebiliyorum. haliyle bu maçlar öncelikle galatasaray’ın maçları ardından süper lig ezeli rakiplerin maçları ve ardından avrupa’nın önde gelen liglerinden seçip izleyebileceklerim oluyor. hayatımda bir kez bile altınordu’nun maçını oturup başından sonuna izlemedim. bırak tamamını özetini bile 3 kez izlememişimdir. şimdi galiba benden sırf fenerbahçe bu takımdan genç oyuncu transfer etti diye övmem bekleniyor sadece basında çıkan övgü dolu yazılara istinaden hem de galatasaray sözlükte.
    o basın ki fenerbahçe kimi transfer etse zaten sabahtan akşama övüyor. herhalde bazı renktaşlarıma bu övgüler yetmiyor ki galatasaray sözlükte de övülsün bu transferler isteniyor.
    neyse, gün geçmiyor ki bir gariplik görmeyelim sevgili sözlüğümüzde.
  • 11785
    ingilizcede home ve house arasındaki fark anlatılırken home için yuva house için bir anlam ifade etmeyen yer denir genel olarak. huzur bulduğun akşamları koşa koşa gittiğin yerdir home.

    işte bu sözlük bizler için aynı bu şekilde bir home. bir çok bağın kurulduğu, insanların tanımadığı kişiler için bile dualar ettiği bir sosyal yuva.

    bugün kızımın ameliyatı öncesi ve sonrasında dualarını ve iyi dileklerini paylaşan herkese kızımla beraber teşekkür ediyoruz. iyi ki varsınız...
  • 11786
    bugün itibari ile çaylak olarak ilk entry girdiğim başlığın karşılığı olur nam-ı diğer "lugat-ı sultani". öncelikle, özellikle son beş yıl içinde kendisinin sıkı bir takipçisi olduğumu belirtmekte yarar görüyorum. transfer söylentileri, kap bildirimleri, futbolculara ve gönül verdiğim renklere ait ne varsa basında veya sosyal medyada, emin olmak için önce sözlüğe göz attım. bir nevi çapraz kontrol platformu şeklinde kullandım sözlüğü. kendisi beni birçok konuda seviyesi ile şaşırttı ve neden yazarı olmayayım ki sorusunu sordurttu bana. kısacası ülkemizde muadilleri arasında yazar kalitesinin oldukça yüksek olduğunu düşündüğüm bir platformun yansıması olur kendileri.
  • 11787
    hava sıcaklığının verdiği yanmayı deniz kenarında söndürebiliyorum. fakat canımız ciğerimiz güzide sözlüğümüzün bir hazırlık maçı* ile kapıldığı yangını ne ile söndürürüz bilemiyorum. yahu akıl var fikir var sevgili galatasaraylılar, temmuz ayında yükleme yapılan oyunculardan sezon ortası gibi akıcı bir oyun mu bekliyoruz? veyahut yarın ilk resmi maçımıza çıkacağız da bizim mi haberimiz yok? çıkıp yöneticiler biz transferi kapattık kadro budur mu dedi?

    lütfen biraz soluklanın da öyle yorum yapın. şurada bir galatasaraylı olarak siz yazarların yorumlarını okuyayım, deniz kenarında güzel vakit geçireyim derken vallahi daha da sıcaklıyorum. yangınınız ateşime odun atıyor adeta sevgili yazarlar.

    bu takımın önünde daha 1 ay var kabaca. daha iyi olacağına dair inancınızı lütfen yitirmeyin ki zaten ortada karamsarlığa kapılacak bir şey de yok.

    içi dolu ve iç dünyamızı ferahlatacak yazılar okumayı umduğum sözlüğümüz. klavyelerinize kuvvet sevgili yazarlar.
  • 11789
    sözlüğe bakınca bu takımın şampiyon olması mucize !!! diyebiliriz.

    gördüğüm en tatminsiz grup burada galiba. daha önce de bu konuya değinmiştim ancak fernando hakkında yazılanı görünce artık iğrenmeye başladım.

    sözlük değerlendirmelerinden bahsedeyim biraz ;

    maicon; en ağır eleştirilerden nasibini alanlardan, ağır, hantal ve pahallı diye vuruluyor. dünyadaki stoperlerin yarısından fazlası bu adamdan ağırdır.

    feghouli; uçması lazımmış ama uçamamış. ligde 27 maçta 15 gole katkı yetmemiş.

    belhanda; herkes hagi beklerken belhanda! çıkmış hayret.

    fernando; stabil oynuyormuş dünya futbolunda yeri yokmuş. casemiro nasıl oynuyorsa yer buluyor da gariban fernando bulamıyor.

    gomis; yaşlı ve stabil forvet iyi paraya satılmalı, genel kanı bu. hareketli forvet alsan sırtı dönük oynayamıyor diye eleştirecekler ama olsun. adam 30 gol atmış ama beğenilmiyor. giroud ortada işte.

    rogrigues ; çok uğraştılar ama satamadılar bir türlü.

    serdar aziz; dengesiz, her an kart görmeye meyilli ve en çok da müzmin sakat diye eleştiriliyor. dünya şampiyonu varane'de agresif oynamadığı için eleştiriliyor. koca sezonda sadece 1 maç sakatlıktan kaçırmış.

    artık selçuk, sinan gümüş, donk vs. saymıyorum bile.

    bu kadar berbat oyuncu grubu nasıl şampiyon oldu inanılmaz ! elimizdekilerin değerini bilmezsek bam (barış, ayhan,m.sarp) üçlü orta sahasına geri döneriz.

    en önemlisi de sözlüğün kalitesini düşürüyoruz.
  • 11791
    elimizdeki kadronun şampiyonlar ligi için yetmeyeceğini düşünen aklıselim taraftarın çoğunlukta olduğu grup.

    maicon'un süperlig seviyesinde bile saatli bomba gibi her maçta hata yaptığını görmezden gelmez. belhanda'nın kart yemeye çok müsait bir futbolcu olduğunu ve en önemli bir anda takımı on kişi bırakacağını bilir. feghouli'nin aldığı parayı kesinlikle haketmediğini yerine sinan gümüş tercihinin daha iyi bir katkı sağlayacağını düşünür. 33 yaşına girecek gomis'den her sezon 30 gollük bir katkı beklemez. mart ayından sonraki performansı dün gibi ortadadır. karabükspor maçından sonra bangır bangır oynayıp skora katkı sağladığını göremedik. şampiyonlar ligi için fazlası ile yetersizdir. tıpkı ismini saydığım diğer isimler gibi.

    bu takımın gerçek bir 8 numaraya, bir stopere, bir yedek sol bek ve forvete ivedi şekilde ihtiyacı vardır. tabiki de gomis, feghouli, belhanda ve maicon'u elden çıkartarak.

    tinerci tayfası gibi yüksekten uçmuyoruz. realist fikirler üretip takımımızın menfaati için yazıyoruz. ama eksikleri yazdığımız zaman yangıncı taraftar yaftası yapıştırılıp , zamanın ötesine gönderiliyoruz. geçen sezon şampiyon olduk bu takımı nasıl eleştirirsiniz kafası çok yanlış. son şampiyonlar ligi serüvenimize bir bakınız. avrupa futbolu ile türk futbolu arasında makas inanılmaz şekilde açıldı. adamlar bizim kadro değerimizi bir futbolcuya gömüp transfer yapıyorlar. alt yapıları desen almış başını gitmiş. olsun biz de süperlig şampiyonuyuz diyip kafamızı kuma gömersek daha çok dörtlük oluruz.

    elimizdeki çöplerden kurtulup, nokta transferler yapmazsak daha çok sneijder'in juventus'a attığı golleri, drogba'nın madrid'e attığı topuğu youtube'dan izleriz.
  • 11793
    yazarlarının günden güne kontrolü yitirdiği mecra. maaşlar konusunda kavgalar, tartışmalar artıp duruyor.

    arkadaşlar futbol, endüstriyel futbol böyle bir şey maalesef. benim de bazı anlarda tarık çamdal'ın yılda 1,7 milyon euro kazandığı geliyor. okuduğum kitaptan, yazmakta olduğum senaryodan soğuyorum. ama futbol sektörü böyle bir şey, yapacak hiçbir şey yok. üç büyüklerde en düşük maaşı alan futbolcunun kazandığı -altyapıdan çıkan yeni çocuklar hariç- parayı dahi kazanamayacak çok büyük kısmımız. takımda şu an en düşük maaşı alan futbolcu muğdat çelik bile 2 milyon tl alıyor düşünün. piyasa böyle uçmuş vaziyette yapacak bir şey yok.

    bundan öte konuşmamız gereken durum dengeler. takımı şampiyon yapan rodrigues 1 milyon alırken yedek futbolcu eren 2 milyon, selçuk 2,8 alıyorsa bunu konuşmalıyız. koşmamaya yeminli feghouli 3,5 gibi -tam emin değilim- para alıyorsa bunu konuşmalıyız.

    türkiye kupasında oynayıp as futbolcuları dinlendirin diye aldığımız rotasyon futbolcusunun aldığı -takımdaki en düşük ücret- maaşı da düşünmeye kalkarak futbol izlemeyi bırakmalıyız. zira muğdat'ın verdiği "zarar" selçuk'tan, eren'den, feghouli'den fazla değil. hatta onların yanında zarar bile değil.
  • 11795
    yine ve yeniden şuurunu ve amacını yitirmesi için çalışmalar yapılan.

    ortada bir futbolcu var. bu futbolcu ırkçılığa maruz kalıyor. ve bunu yapan ülke eleştiriliyor. bak buraya kadar her şey normal. her şey olması gerektiği gibi.

    ama bu sözlükte bir grup var. bu grup böyle arada peydah oluyor. mesela üşenme bak hamza hamzaoğlu zamanlarına, o zaman da böyleydi. sadece nefret kusmaya geliyorlar buraya. adam doblosunu yolun kenarına çekip, dombıra'yı loop'a alıp entari giriyor burada.

    bak bu adamın derdi mesut değil. bu adamın derdi bir futbolcuya yapılan faşistçe davranış değil. ırkçılık falan hiç değil. bu adamın tek derdi var. burada siyaset konuşacak. şimdi ırkçılığa maruz kalan adam türk asıllı ya, hiç kaçırır mı bu fırsatı. milliyetçilik kisvesi altında siyasi görüşlerini satacak. adam mesut diye giriyor entariye, ne fetösü kalıyor, ne pkksı kalıyor , ne erdoğan düşmanlığı kalıyor. kardeşim, bunun yeri burası değil. bak o kadar entry var mesut özil başlığında. üşenme oku. almanyaya sallayanların %90'ında mesutun adı iki kere geçmiyor. çünkü adamların derdi ırkçılığa uğrayan bir sporcu değil. adamların derdi onun üstünden prim yapmak. asıl beni çıldırtan ise bunu milliyetçilik adı altında yapmak.

    kendini yıllardır "alman hisseden" bir adamla "ümmetçilik" akımının başarılı temsilcilerinden bir siyasetçi görüşüyor. buradaki "milliyetçiler" de bundan mağduriyet çıkartıyor.

    ya sabır.
  • 11796
    çok şey yazmak isteyip, sonradan vazgeçtiğim platform.. gündemimiz ırkçılık. bir tarafta mesut özil'e yapılan ırkçılık , diğer taraftan kulübümüzün sosyal medya hesabında yaptığı yunanistan'a baş sağlığı ve geçmiş olsun dileklerinin altında yunanlılara karşı yapılan hitleri aratmayan yorumlar. bir tarafta bize şampiyonluk kazandırmış ve karakteri güzel oyuncularımıza yapılan acımasız yorumlar. gerçekten nereye gidiyoruz. ..
  • 11799
    gün geçtikçe saykodelik bir ortam olmakta.

    hazırlık maçları oynuyor takım, çıkan kadro, sistem v.s. eleştiriliyor. demek ben hoca falan olsam, beni sopayla kovalardınız. ben real madrid ile hazırlık maçı bağlamaya çalışıp genç savunmacılarımla beşli savunma dener, istanbulspor ile maç bağlayıp 3-4-3 falan denerdim çünkü.

    şu ortamda allah, eru, yaratıcı, ne varsa fatih terim'e yardımcı olsun. sağlıklı bir ortam yok çünkü. sözlük pink floyd'un erken dönemlerinden bile saykodelik.
App Store'dan indirin Google Play'den alın