• 23704
    sezon başından beri yazdığım her şey bir bir oldu. tabi kötü başlangıçtan sonra. kimse tahmin edemezdi şu an ki konumu.

    41 maçlık ev sahibi avantajımız gitti, 4-5 kere son dakikalar da gol yedik ve maçlar gitti, oyuncuların özgüveni diplerde, teknik ekip bunamış durumda. bunun sonucunda geçen sezon ki fenerbahçe esintileri yaşarız demiştim. yaşıyoruz, en azından onlar gol atıyordu, oynamaya çalışıyordu. biz de o da yok. hocaya kalırsa birilerini gönderip, yeni takım dizip, onu oturtup, geriden gelip, diğer takımların kaybetmesini bekleyip şampiyon olacak. hadi bakalım, göreceğiz.

    2. gelişindeki gibi enkaz bırakıp gitme de hocam. gözünü seveyim. kimse kurtaramaz ondan sonra.
  • 23705
    http://gss.gs/2827376

    çok değerli, dokunulmaz hocamızın ısrarla gösterdiği ocak ayı'nda aşırı radikal hamleler yapılmadıkça kendisinden bir yol olmayacak teknik ekip ve oyuncu topluluğudur.

    başta selçuk ve belhanda olmak üzere mariano, babel, para getirecekse feghouli ve nagatomo isimlerinin bu takımla ilişiği kesilmelidir.

    başka bir hoca da gelse şu oynadıkları bitik futbolun üzerinde bir oyun ortaya koyamazlar zaten.

    daha sonra hocanın kafasını toplaması, bireysel inatlarından vazgeçmesi şart oğlu şarttır. öyle kararlar veriyor, öyle hamlelerde bulunuyor ki resmen ağzımız açık izliyoruz haftalardır.

    bu takım ancak; altyapıdan 3-4 takviye, emre kılınç, mert hakan yandaş, henry onyekuru, martin linnes ve emre akbaba'nın geri dönmesiyle heyecan yaratan bir takım haline gelebilir. yine belki şampiyon olamayız ancak taraftarı stada geri çekecek, heyecan yaratacak, tempolu ve hırslı oynayacak oyuncularla ligi ilk 3'te bitirme ihtimalimiz artar en azından.
  • 23710
    yaklaşık 20 senedir bir futbol bilincim oluştuğu gibi bu süreçte turkiye ligini, avrupa liglerini, ikișer yıl ara ile gelen avrupa ve dünya sampiyonalarını, bir çok futbol organizasyonunu ve en önemlisi galatasarayımızı çok yakından ve aralıksız takip etmeye çalıștım. dönem dönem kötü mağlubiyetler aldığımız gibi bazı dönemler kötü sıralamalarda kaldı takımımız. bu süreçte savunma yapamadığımız zamanlar, geçiș hücumunu yapamadığımız zamanlar, her gelen duran topun gol olduğu dönemler, pozisyona girdiğimiz halde gol bulamadığımız sezonlar yaşadığımız gibi çok hoca da kovduk; çok yıldız oyuncu da gönderdik; çok bedelde ödedik. fakat efsane hocamızın takımın bașında olduğu, yıldız oyuncuların transfer edilipte, beklentinin bu kadar yüksek tutululupta, futbol anlamında hiçbir ürün elde edilemeyen, herhangi bir şeyi iyi yapamayan, oyunun herhangi bir kısmında planlı hiçbir șeyi olmayan, duran top kullanamayan, topu tutamayan, üç pas üst üste yapamayan, önde olduğu bir maçta oyunu 5 dakika bile soğutamayan bir takım; 2019-2020 sezonu galatasaray takımı son 20 yılın beklenti-sonuç ilișkisi açık ara en kötü takımıdır.
  • 23711
    en son mancini döneminde iç sahada gerçekten güzel oyunlar oynamış olan takımım. ondan sonrasında oyun planı ve taktiğine yönelik olumluya gidiş olamadı maalesef.

    her zaman için başarıyı isteme hakkımız olmadığını biliyorum, ancak bu durum ruhsuzluğun bu takıma sirayeti şeklinde tezahür ediyorsa orada bir problem olduğunu görmek gerekiyor. sahada birbirinden top isteyip, futbol adına gerekli asgari şartları görsem, bu durumu kolayca sineye çekebilirim. pas atma konusunda yetersiz ve yeteneksiz bir takımı desteklemek ise amatör küme kulüpleri dahil her taraftarı üzecektir. takımdaki tek aksiyon mıymıntı bir şekilde yapılan paslaşmalar olunca, evdeki koltuk örtülerini falan yiyesim geliyor.

    şampiyon olamamak, kupalara kazanamamak değil ama kendi yarı sahamızda yaptığımız gevşek paslaşmalar içimi acıtıyor. takım öyle kötü kurgulanıyor ki sahaya çıkanların ne yapacağına dair fikri yok. herkes kendi repertuarındakini yaparak bireysel istatistik peşinde gibi duruyor.

    ocak ayına az kaldı. bakalım gerçekten düzelecek bir durum var mıymış göreceğiz.
  • 23712
    varımız, yoğumuz. nam-ı diğer adanmış hayatların umudu şanlı galatasaray!

    --- alıntı ---
    adam yaşama sevinci içinde
    masaya anahtarlarını koydu.
    bakır kâseye çiçekleri koydu.
    sütünü yumurtasını koydu.
    pencereden gelen ışığı koydu.
    bisiklet sesini, çıkrık sesini,
    ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu.

    adam masaya;
    aklında olup bitenleri koydu.
    ne yapmak istiyordu hayatta;
    işte onu koydu.
    kimi seviyordu, kimi sevmiyordu,
    adam masaya onları da koydu.
    üç kere üç dokuz ederdi.
    adam koydu masaya dokuzu.
    pencere yanındaydı, gökyüzü yanında,
    uzandı masaya sonsuzu koydu.
    bir bira içmek istiyordu kaç gündür;
    masaya biranın dökülüşünü koydu.
    uykusunu koydu uyanıklığını koydu,
    tokluğunu açlığını koydu.

    masa da masaymış ha,
    bana mısın demedi bu kadar yüke,
    bir iki sallandı durdu;
    adam ha babam koyuyordu.
    --- alıntı ---

    şimdi kim diyebilir ki edip cansever yıllar önce bir masayla varlığın ve hiçliğin tüm hikayesini anlatırken galatasaray'ı düşünmemiş diye.

    öyle bir tutku ki bu sarı kırmızı renklere duyulan...
    çocukça heveslerimizi koyduk içine.
    armanın hissine kapılıp memleketin hiçbir köşesinde bir zamanlar var olsa da artık görünmeyen ve görünmesi pek mümkün olmayan vizyonu koyduk.
    biz formanın önündeki arma için savaşan cesur yürekleri eski aşkların yerine koyduk.
    biz uykusuzluğu da,
    ders çalışmak yerine 11 kurmayı da,
    en ağır sofralarda meze tabağına da galatasaray'ı koyduk.
    öyle büyük bir dünyaydı ki bu,
    öyle tarafsiz bir sevgi...
    biz ona neyi ithaf etsek;
    o sonsuzluğunda boğuyordu.
    ümidi, masumiyeti, eli yüreğinde bekleyen çocuğun sevincini.
    ama yine de öyle bir tutkuydu ki;
    gecenin bir vakti insanlığı unutarak,
    ve hayvanca küfürler savurarak uykuya dalmanın sebebiydi.
    sigaranın savrulan dumanında,
    avuçlarımızda ter,
    gözlerimizde bir buğu,
    ve kulaklarımızda çalınan eski bir plak gibi,
    varoluşsal bir açmazın baş yapıtıydı galatasaray.

    galatasaray ki;
    her ne olursa olsun,
    iyi ki var!
  • 23713
    bu kafayla giderse şampiyonlar ligine gidemeyecek takım. bu sebepten 2019-2020 kış transfer döneminde kesinlikle amacı takımı ucuz yolla gençleştirme olmali. kesinlikle ama kesinlikle avrupa ligi seviyesine düşmeli masraflar. bu takım şampiyonlar ligi elek takımı, kim gelirse gelsin 4-5 atıp gidiyor ama hala o seviyelerde masraflari var.
    bu kulübün batma noktasında, böyle taşıma su ile dönmeyecek bir noktada olduğunu göremeyen hayal dünyasındaki taraftarlarimizi uzecektir ama taraftara bakilip vazgeçilmemeli.
  • 23714
    nefes alan herhangi bir insan tarafından, herhangi bir şekilde başarısız, vasat veya rezil edilmeye dair kredisi olmayan futbol takımımızdır.
    yeter artık fatih terim' in başarısız yapma kredisi olduğunun söylenmesine.
    hayır kardeşim, değil fatih terim, metin oktay' ın bile başarısız yapma kredisi olmamıştır olamaz da.
    ünal aysal zamanında çok güzel ve önemli bir şey söyledi ama bizim cımbızla laf seçen ve aşırı duygusal insanlarımız yanlış anladı. fatih terim, bu takımın maaşlı teknik direktörüdür. kendisinin galatasaraylı olması başka bir durumdur ama bu onun, takımımızın maaşlı teknik direktörü olduğu değiştirmez.
    siz 10 sene başarı ile çalıştığınız şirkette 11.sene düzgün çalışmayın, büyük bir projeyi mahvedin bakalım acaba yönetim kurulu, olsun ama 10 sene bize büyük hizmetlerin oldu bizi mahvetme kredin var mı der yoksa derhal kapının önüne mi koyar...
    bakın, bu sezon rakiplerimiz ekstra derecede iyi futbol oynarken biz normal oynasak ve bu nedenle geride olsak, tabii ki teknik kadroya da futbolculara da kredi tanırız, tanımak zorunda oluruz ama bu sezon rezil haldeyiz. e bunun sorumluluğu kimde ?
    galayasaray futbol takımının üzerinde olan herhangi bir teknik direktör ya da futbolcu yoktur.
    takım ile kazanılan başarı sayesinde isim kazanmış olan herkes, yerini ve sıfatını bilmelidir eğer bilmezse kendisini üstte görür.
    bu takımın teknik kadrosu olsun oyuncu kadrosu olsun, kimse bedavaya çalışmıyor hepsi milyonları kazanıyor dolayısı ile başarısızlığı da kabul edecekler ve düzeltecekler, düzeltmeyi beceremeyen de gider. 104 yıllık koca çınar 1996'dan önce de vardı, yine varolacak kimsenin lütfu ile varlığını sürdürmüyor.
  • 23715
    maaş bütçesini 30-35 milyon, yaş ortalamasını da 26'lar seviyesine indirmesi gereken takım.

    bu işin artık lamı cimi kalmadı renktaşlar. bu takım gençleşmeli. gerekirse b kalite futbolcular oynamalı ama bu takım gençleşmeli. 21 aralık 2019 göztepe galatasaray maçına çıktığımız 11'in yaş ortalaması 31. yazı ile de yazayım otuz bir. bu bir skandaldır. bu yaşta takım olmaz. böyle kadro planlaması da olmaz. işin daha acı tarafı bu 31 yaş ortalamalı takımın toplam maaşı 30 milyon euro. yazı ile otuz milyon euro. sonuç olarak oynadığımız oyun ve sahadaki mücadele ortada. büyük bir hayal kırıklığı...

    bu takımda muslera, orta saha(lemina olabilir) ve falcao haricinde 3 milyon euro üstünde alan kimse olmamalı, bu takımın iki kanat oyuncusundan birisi mutlaka hızlı ve skorer olmalı, bu takımın iki kanat bekinin de yaşları 25-26 seviyesinde olmalı vs. vs. reçete böyle böyle uzatılabilir. ben artık anlık başarılar ile çok mutlu olan, havalara uçan birisi değilim. zaten bu zamana kadar onlarca kupa gördüm yerel bazda. benim hayalim avrupa'da başarı ve tüm renktaşların da öyle olduğunu hissedebiliyorum.

    velhasıl bu reçete uygulanmaz ve üzerinde 3-4 sene devam edilmezse bir 20 sene daha uefa kupasını kazandık diye kendimizi avuturuz. umarım bu ocak ayından itibaren belli şeyler değişmeye başlar ve oyuncuların artık geçmişine değil geleceğine yatırım yapmaya başlarız...

    dipnot: şimdi düşününce bu reçeteyi uygulamazsak yerel bazda da başarının çok çok zor olduğunu fark ettim. cidden üzücü.
  • 23720
    baya bir taraftarının ısrarlı belhanda ve selçuk tercihlerinden dolayı kötü oynadığını düşündüğü takım. halbuki diğer alternatifler donk, nzonzi, seri, taylan filan oynasa fazla fazla artı 2 puan almıştık şimdiye kadar.

    çünkü sorun takımın kurgusunda. 2-5-3 veya 4-1–4-1 oyun dizilişinde en etkili tarafının çizgi oyuncuların olması lazım. feghouli ve babel’in durağanlığı ve kreatiflikten yoksun oyunları bütün orta saha oyuncularını baltalıyor. işin garibi sistemi çıkmaza sokan bu iki oyuncu gayet de değerli oyuncular ama ikinci forvet/forvet arkası oynarlarsa. çünkü fiziksel kapasiteleri ve halihazır mental durumları o bölgeyi istiyor.

    evet fatih hoca’nın inadı bu kara tabloya sürükledi. ama aynı nefret edilen futbolcuları oynatma inadından değil, elindeki futbolculara uygun bir saha dizilişi güncellenmesine gitmeme inadından.
  • 23722
    takımın bütün oynadığı maçların biri tarafından analiz edilip transferin ona göre yapılması lazım. eğer transfer fatih hocamın eline bırakılırsa işimiz gerçekten zor. iyi futbolcu almak iyi transfer yaptığımız anlamına gelmiyor. ne oynayacağımızı bilerek elimizdeki oyuncuları da göz önüne alarak transfer yapılmalı. ben şahsen çok aşırı bir eksiğimiz olduğunu düşünmüyorum.

    artık sağ ve sol beklerin kısırlığı o kadar gına getirdi ki belhanda’ya gelemiyorum bile. acilen bekler konusuna çözüm bulmamız lazım. sağ bek linnes ve şener’le idare eder ama artık bir sol bekimiz olmalı. bir de selçuk’tan artık beklentilerimiz olmamalı. belhanda’da çok iyi paralar beklemeden en az zararla elden çıkarılarak yerine bir oyuncu alırsak başka birşeye ihtiyacımız olduğunu düşünmüyorum. tabi bir de iyi bir teknik taktik ve sistem bilgisine ihtiyacımız var.

    niye sadece bekler konusuna gelirsek; ben futbolcularımızı sistemli bir futbolda görmeden artık hiçbir futbolcumuzu eleştirmek istemiyorum. hücum yapamıyoruz, kontra atak yapamıyoruz, savunma yapamıyoruz, kapalı takımları açamıyoruz, açık takımlara bile isabetli şut çekemiyoruz. bu kadar olumsuzluk bu kaliteli takımın yapacağı iş değil arkadaşlar.

    herşeyi bir kenara bıraktım dün ki maçta iyi oynadığımızı söylemek de akıl alır gibi değil. maalesef fatih hocam işler ters gittiğinde mutlaka bir gündem oluşturuyor. bu bazen futbolcular oluyor, bazen yönetim tarafından yalnız bırakıldığı oluyor, bazen de medya oluyor. ama bizim ne yapmaya çalıştığımız, kendisinin nasıl bir sistemle oynadığı, antremanlarda nasıl çalıştıkları konularına hiç değinmiyor. arkadaşlar sıkıntı büyük ve maalesef yönetim de dahil kendisine kimse hesap soramadınız gibi buradan yazdıklarımız bile fatih terim düşmanlığı altında ifşalanıyor.

    bu sene de belki şampiyon olacak bu takım imkansız değil ama şunu defalarca yazdım yine yazıyorum anlık patlamalar yaşayacağız. ama avrupa’da orta sıradaki sistemsel bir takıma bile diş geçiremeyeceğiz. çünkü bir kaç sprinter futbolcuyla olacak işler değil bu. belli bir otun planın olmadan avrupa’da başarıya ulaşmak zor ki iki sezondur şampiyonalar ligi serüvenimiz tam anlamıyla rezalet. ligin abartısız en kötü takımı olduk. türkiye liginde de bizden hiç bir takım çekinmez oldu. öndelerken bile savunma yapma gereği hissetmiyorlar. o derece sıradanlaştı takım. umarım artık yönetim tarafından bu işe bir çare bulunur. bu bir menajer mi olur, yeni bir teknik heyet mi olur bilmem ama asıl değişikliği bu kısımda yapmalıyız.

    akıl alır gibi değil son zamanlarda yüzümüzü güldüren ve birlik olduğumuz tek maç tuzla maçı. o da sadece ikinci ayağında. artık biz güzel futbolu özledik. kargaşa, kaos ve kavgaları değil. ve çok eminim ki bu kötü futbol ve adaletsiz tercihler futbolcularla teknik heyetin arasını da zamanla açacaktır.
  • 23723
    galatasaray futbol kulübünde artık alınması elzem olan bazı kuralları hatta kanun niteliğinde kayıt altına alınması gereken şeyleri aşağıda belirtiyorum.

    1-transfer edilen herhangi bir futbolcuyu sosyal medyada yerip övüp, kötü zamandada itin bir tarafına sokmamalıyız. daha hiçbir katkı vermeden bağrımıza basıp havalimanında omuzlara alıp futbolcunun bir tarafını kaldırmamalıyız. futbolcu taraftarın iyi niyetini çok rahat bir şekilde suistimal edebiliyor.

    2-modern antrenman methodlarına geçmeliyiz. futbolcu düzgün orta açamadığında, şutu düzgün çekmediğinde vs. hata bir nebze futbolcuya aranabilir ama tamamiyle suçu futbolcuya atmak artık mantık dışı çünkü antrenman methodlarıyla siz futbolcuya yukardaki mevzuları daha iyi yaptırabilirsiniz. artık "top girmeyince girmiyor", "top bizi sevmiyor", hakem şöyleydi, saha böyleydi, rakip şuydu buydu söylemlerinden vazgeçip asıl mevzulara odaklanıp çuvaldızı kendimize batırmalıyız. futbolcu da yukardaki gibi bu ve benzer şikayetlerden nemalanıp üstündeki sorumluluktan çok rahat sıyrılabiliyor.

    3-sahada artık saha parselasyonu, geriden oyun kurma, çizgiye inip veya inmeden daha fazla ortalar açma, dikine oynama, üçgenler kurup paslaşma, defansın arkasına uzun toplar atma, duran top organizasyonları gibi birçok konuyu maçı kaybetsek bile sahada uygulamaya çalışıp birçoğunu gelenek haline getirip uzmanlaşmalıyız.

    4-modern futbol kültürü için tepeden tırnağa profesyonel yardımlar alınıp ne gerekiyorsa çalışmalara acilen başlanıp harekete geçilmeli çünkü avrupayla makas baya açılıyor ve bu hiç iyi değil.

    5-hani bir laf vardır ya "ununa mı ününe mi" diye artık ününe değilde ununa transferler yapmalıyız.

    6-yönetim kurulu artık futbolcularla samimi olmamalı, mesafe koymalı ve ağırlıklarını futbolculara hissettirmeli.

    7-maaş skalası yıllık en fazla 1.500.000 - 2.000.000 euro olmalı ve bu konuda oldukça sıkı kalınmalı.

    8-mümkün olduğunca genç oyuncular transfer edilip elmander gibi imza parasını dert etmeyecek kadar karakterli ve galatasaray gibi büyük bir kulübe geldiğinin farkında olan egolu değilde başarıya aç futbolcu transfer etmeliyiz.
  • 23724
    bu sezon ölüm kalım maçlarının hepsinde ölen takımımızdır. ne yazık ki "eşik" niteliği taşıyan bütün maçları kaybettik. hatta eşik niteliği taşımayan kek maçlarda bile puan kaybettik * * . tam "devre arası gelsin oyuncuların paraları bi şekilde ödensin, linnes ve onyekuru takıma katılsın, satışlar olsun, güzel bir stoper orjinli oyuncu alınsın, iyi de bir devre arası kampı geçirelim lige güzel bir geri dönüş yaparız" diyeceğim, aklıma fatih terimin formsuzluğu geliyor, bu sezonu tepede bitirmek istiyorsak önce hocanın kendine gelmesi gerek maalesef. geçen sezon 4 m alan feghouliye hiç eyvallah etmeyen yarım sezon tribünde oturtan hocanın bu sezon 75 dakikası dün* olmak üzere 5 maç selçuğu izletmesini aklım almıyor. umarım antalya maçında da puan kaybetmeyiz, bari devre arasına biraz moralli girelim.
  • 23725
    babel, belhanda, seri, mariano ve selçuk'un artık olmaması gereken takımdır. bu isimleri artık görmek istemiyorum bu takımda.

    aslında 2019-2020 sezonu başında yapılan transferler kağıt üzerinde iyi isimlerdi ancak 4-1-4-1 oyuncuları değildi. fatih hoca olmayacak düzene ısrar edince oyuncuları da kaybetti görüşündeyim.

    2019-2020 sezon sonuna kadar şu takımla oynayıp en azından türkiye kupasını alıp ligde de 2.liğe oynayabiliriz düşüncesindeyim:

    linnes sağ ya da sola şeklinde düşünülebilir.
    transfer yazdığım yere onyekuru ya da onun gibi hızlı bir adam(daha akıllısı olsa daha iyi).
    soldaki ömer ve taylan ikilisinde de değişimler olabilir. transfer yapılabilirse daha iyi olur tabi. iyi bir oyun kurucu özelliğinde biri alınabilirse baklava düzenli bir 4-4-2 de oynanabilir.
    https://galatasaray11.com/63923

    şu sıralar oynadığımız oyundan çok daha genç oluruz. daha dinamik ve iyi oynayabiliriz bu kadroyla görüşündeyim. yapmamız gerekenler bahsettiğim isimleri göndermek. yedek kulübesini ise altyapıdan isimlerle doldurmak. şimdilik adem, jimmy ve emre mor yedekte kalabilir ama sezon sonu onlara da veda edilmeli.

    yeni sezonda luyindama dönünce donk'un yerine geçer donk da orta sahaya alternatif olur tabi sözleşmesi yenilenirse.

    falcao monaco'da mbappe varken uyum sağlamışlardı. onyekuru bir nebze falcao'ya fayda sağlayıp işini kolaylaştırabilir. onyekuru 2018-2019 sezonunda ikinci yarıda katkı sağlamadan önce çok eleştiriyorduk kendisine oynuyor sadece diye. pas atmıyor illa kaleye şut çekiyor kaçırıyordu. geri geldiğinde bize hangi onyekuru'yu izletir bilemem ama fayda sağladığı dönemdeki onyekuru olursa dediğim gibi falcao'nun da işini rahatlatacaktır. yedek forvet de diagne olur artık ne diyelim. geri gönderecekler gibi kendisini.

    ligin ikinci yarısında da falcao'yu tekli forvet olarak oynatacaksak şimdiden satalım kendisini çünkü falcao olmasının pek bir anlamı olmayacak. satarak ekonomik olarak rahatlarız en azıdan.

    edit: emre akbaba her ne kadar iyileşmiş olsa da formunu yakalaması bu sezon zor olduğu için kendisini hiç düşünmedim. emre-wagner love ikilisi gibi emre-falcao ikilisi de yaratabilirdik oysa. emre form tutsa baklava düzeni bile denenebilir. ama dediğim gibi bu sezon için kendisinden bir beklentim yok.
App Store'dan indirin Google Play'den alın