2018-2019 sezonuna kötü başlamış takım. hazırlık kampı sürecinden, ligin 9. haftasına kadar geldiğimiz süreçte (lig, şampiyonlar ligi, süper kupa, hazırlık maçları) iyi oynadığı maç sayısı 5’i geçmez. her zaman iyi oynamak zorunda mı? elbette hayır. iyi oynarak kazandığı maçlar da demiyorum. örneğin
3 ekim 2018 porto galatasaray maçı... iyi oyun. nasıl oynamamız gerekiyorsa öyle oynadık porto maçında. yendik mi? hayır... yenebilir miydik?
eğer yenebilirdik miydik sorusuna evet cevabını verebiliyorsak iyi oynamışızdır.
şimdi hafızam beni eskiye götürüyor, çok da eskiye değil... fatih terim’in 2017-2018 sezonunda takımı devraldığı zamandan mayıs ayına kadar oynattığı futbol -ki kadro kendisinin olmamasına rağmen- çok olumluydu. müthiş reaksiyonlar veren, son dakikaya kadar galibiyeti kovalayan bir takım izledik.
bu takımda geçen seneden farklı kim var? ya da kaç tane kilit oyuncusu ayrılmış?
ilk 11’in değişilmez oyuncusu ve geçen sezonun gol kralı bafetimbi gomis giden tek kilit oyuncumuz olmuş. gelen isimleri zaten biliyoruz... yani bu takım 2017-2018 gol kralı bafetimbi gomis yok diye mi kötü oynuyor? yoksa fatih terim 3 ay içerisinde hafızasından taktik bilgilerini mi sildi?
bu takımın kötü futbol sergilemesinin en büyük nedenlerinden biri futbolcularının form düşüklüğü. ikinci bir neden ise futbolcuların geçen seneye nazaran daha isteksiz olması. örneğin: mariano, yuto, fernando. geçen sene takımın seviyesini yükselten oyuncular bu sene form olarak vasat durumdalar. bu listeye maicon’u bile ekleyebilirim. geçen sene bu kadar feci hatalar yapmıyor, gol katkısı dahi veriyordu. geçen sene takım halinde iyi oynayan galatasaray şuan geldiğimiz noktada bireysel performanslara bakıyor. çok da uzağa gitmeye gerek yok
24 ekim 2018 galatasaray schalke 04 maçı. ozan ve muslera’nın bireysel performansına baktık. biz hep bir bahanenin arkasına saklanıyoruz. deplasman fobisi, lig’te zaten birinciyiz, forvet yok...
deplasman fobisi mi? geçen sezonun son haftaları için bahsedebiliriz sadece bu olaydan. zira her hafta dengelerin değişebileceği bir puan tablosu vardı ve oyuncular ister istemez üzerlerinde bir baskı hissediyordu.
ligte birinci sırada olabiliriz bu sahaya iyi oyun yansıttığımız anlamına gelmez. iç sahada galatasaray taraftarı ile yenilmez bir takıma dönüşüyor zaten. bu kadar kötü performans göstererek liderliği kaptırmayacağımızın da bir garantisi yok. tek haklı bahanemiz de forvet olmayışı...
henüz devre arasına girilmemişken ve devre arasına kadar analiz edilebilecek yeterli zaman varken bu takımın asıl sorunun ne olduğu iyi çözülmeli. 2018-2019 yazını elimize yüzümüze bulaştırarak geçirdik devre arası daha da batırmayalım...