• 51
    teknik taktik olarak ne katıyorlar bilemem ama fiziksel olarak oyuncularımızla çok ilgilenmediklerini düşündüğüm departmanıdır. ozan bir kenara şöyle oynandığında yıkılmaz izlenimi veren tek oyuncu yok. yunus'tan çok ümitli olmamakla beraber sonradan oyuna girmesine çok hoş bakamıyorum. püf desen uçacak gibi çocuk. atalay, celil, recep falan hep öyle.
  • 52
    yabacı sınırı sonrası, en büyük güvencemiz olacaktır.
    inşallah nice, ozan kabak kadar yetenekli ve karakterli isimler çıkartırız.
    allah ayağınıza taş değdirmesin çocuklar, size güveniyoruz.
    lütfen hocalarınızın ve fatih hocanızın dediklerini sonuna kadar uygulayın.
    bu berbat, kokuşmuş, boklu, sidikli futbol dünyasında varolmamızın, vura vura şampiyon olmamızın, başarılı olmamızın ve belki de avrupa'da ismimizden tekrar söz ettirebilmemizin en büyük aracı sizsiniz.
  • 56
    açılın hayallerimi açıklıyorum.

    öncelikle, milliyetçi bir adam değilim. türk futbolcu yetişsin gibi bir kafayla yazmıyorum bunları. sadece galatasaray için yazıyorum.

    fatih terim'in muhtemelen son dönemini yaşıyoruz. umarım olabildiğine uzun olur bu süre. fakat gittikten sonra oluşacak boşluğu telafi etmek inanılmaz zor olacak.

    bunun için şimdiden çalışmalara başlanılmalı, ve bunu bir dünya kulübü olmak şeklinde bir vizyonla yapmalıyız.

    bu doğrultuda, bazı fikirler var kafamda. buradan yazarak belki de çok önemli bir şey yapmış olmayacağım, ama olur da birileri görür ederse, her türlü desteğe hazırım.

    bu fikirler şu şekilde gelişiyor:

    -öncelikle, türk futbolcuların 'yeteneksiz' olduğuna inanmıyorum. bu tavır ırkçı bir tavır olur zaten, doğru şeyleri yapıyor olsak, eminim çok yetenekli futbolcuları çok doğru şekilde yetiştiririz.
    -fizik olarak çok geride kalıyoruz.
    -doğru yetiştirmiyoruz, futbolun gerekliliklerini öğretmek yerine sahaya koyup öğrenmelerini bekliyoruz.
    -kültürsüz futbolcu yetiştiriyoruz, iki kelime türkçe konuşamayan "adam"lar yetiştiriyoruz.
    -mental olarak rahat insanlar yetiştiremiyoruz, ülkenin %90'ının deli olduğu bir kültürde bu zaten beklenebilir, fakat bir akademide bunu aşmak zor değil.
    -birlikte oynamayı bilmeyen insanlar yetiştiriyoruz. sürekli bu çocuk messi olacak, cavani halt etmiş diyerek hedef koyup futbolcuları takım oyunundan uzaklaştırıyoruz, 18 yaşına gelip biraz göze batan kendini takımın her şeyi zannediyor.

    galatasaray'ın, bu handikapları aşmak için elinde o kadar büyük fırsatlar var ki.

    yetenekli çocukların rahatlıkla tercih edeceği bir kulüp öncelikle burası haliyle. türkiye'nin en büyük kulübü. bir kere, daha 10 yaşından başlamalıyız seçmelere. her yıl, 10 yaşında 25 adet çocuk seçmeliyiz.

    bu seçmeler şu şekilde yapılmalı;
    hız, kıvraklık, şut, refleks, top kontrolü, pas gibi temel özelliklerin bir maçta değil, antrenmanda denenmesi üzerine yapılmalı seçmeler.

    örnek veriyorum, şut antrenmanında çocuklara koyulan hedeflere 50 şut atması söylenmeli, şutun hedefe yakınlığı ve sertliği üzerinden bir dereceleme yapılmalı.

    bütün derecelemeler yapıldıktan sonra, çocuğun fiziği de göz önüne alınarak, uygun olabilecek pozisyon belirlenip, her pozisyona en az 2 tane olmak üzere en yüksek dereceyi alan 25 çocuk akademiye alınmalı. ve her sene 10 yaş kategorisi için bu tekrarlanmalı. gerekli elemeler yapıldıktan sonra maksimum 1 ay sürecek bir çalışma olacağını düşünüyorum.

    çocuklar seçildikten sonra, madde madde, yukarıdaki eksiklikler üzerinden neler yapılması gerektiği fikrini anlatmaya çalışacağım.

    madde 1:yetenek

    -bu konuda söylenecek çok şey yok, zaten doğru yetiştirme ve çalışma olursa yetenek konusunda bir eksik olmayacağına eminim.

    madde 2: fizik

    -bu 25 özel çocuk, her gün belirlenecek saat kadar yaşına uygun fitness antrenmanına sokulmalı, ve sürekli olarak beslenme alışkanlığı kontrol altında tutulmalı. uzman bir adet doktor belirli bir diyet vermeli ve o diyete sadık kalınmalı. tabii ki çocukları baskı altında tutup robot yetiştirelim demiyorum, ama galatasaray'da oynamak istiyorsa, doktorun müsaade ettiği küçük dönemler dışında bu diyete uyması garanti altına alınmalı. her ay sonu için vücut yağ-boy-kilo oranları için hedefler konulmalı, uzun süre, örneğin 3 ay bu hedefleri tutturamayan çocuklar 25 kişilik kadronun son seçenekleri olmalı, olmuyorsa akademi ile ilişiği kesilmeli.

    madde 3: futbol bilgisi

    -burada önemli olan iki konu var. birincisi antrenörler. ciddi bir çalışma yapılacaksa iyi antrenörler getirilmeli. bu kesin. ikinci konu ise şu, çocuğun oynayacağı mevki en geç 11 yaşında kararlaştırılmış olmalı. ve aynı antrenmanları bu mevki doğrultusunda sürekli yapması sağlanmalı. örneğin, kanat oyuncusu ise hızlı, atletik ve kıvrak insanlara ihtiyaç var. her ayın son haftası hedeflerin ölçüleceği hafta olarak seçilmeli ve bir önceki aya göre belli bir seviyede bu özelliklerini geliştirmiş olması beklenmeli. bunun yanında topsuz oyun bilgisi, pozisyon alma, alan parselleme gibi detaylar daha 10 yaşından itibaren öğretilmeye başlanmalı. teknik arttırmak için en az haftada iki kez salonda maç yapmaları sağlanmalı. burada örnekler istenen çeşitliliğe göre çoğaltılır.

    madde 4: kültür

    -galatasaray'ın elinde bunun için kullanabileceği iki harika şey var: galatasaray lisesi ve galatasaray üniversitesi. akademiye seçilmiş çocukların, hem ailelerini rahatlatacak, hem de çocukları geleceğe hazırlayacak şekilde, lise ve üniversiteye ücretsiz, puansız girişi sağlanmalı. aynı sınıfta değil, farklı sınıflara dağılarak, belli programlar dahilinde eğitim almaları sağlanmalı, belli bir başarıyı göstermeleri, aksi durumda lisede sınıfta kalırlarsa akademiyi bırakmak zorunda kalacakları belirtilmeli.

    madde 5: mental hazırlık

    -bunun çözümü belli, her şekilde belli aralıklarla bir psikoloji uzmanından seans almaları sağlanmalı. yurt dışında bir ay kalabilecekleri dönemler hazırlanıp uygar medeniyetlerin içinde var olmaları amaçlanmalı.

    madde 6: takım oyunu

    -25 kişilik bu gruptan, 2 adet 11 her zaman çıkmalı. ve bu arkadaşlar, 10 yaşından itibaren sürekli birlikte oynamalı. birbirlerini tamamen tanımalı, nereye pas atacağını, arkadaşının nerede duracağını bilmeli.

    bu yapılması çok zor bir şey değil. doğru yapılanmayla ve bir miktar yatırımla kolaylıkla yapılabilecek bir şey. çıkacak en kötü çocuğu bile satıp rahatlıkla harcadığınız parayı çıkartabileceğiniz bir sistem.

    benim aklıma yattı, yapılabilir geldi. unutmayın, galatasaray'ın şampiyonluk devrimini yapan isim derwall'dir. bunun en büyük nedeni de gelir gelmez antrenman tesislerini yeniletmesi, futbolculara çalışabilecekleri ortamı sağlamasıdır. oradan sonrası daha rahat gelir hep.

    hayalim bitti. gerçekler nasıl?
  • 57
    pandemi nedeniyle ligleri iptal edildiğinden (19 mart 2020) beri, takım antrenmanı yapamayan, bir de üstüne yaz tatiline girmiş olan akademi. bu süreçte, oyunculardan sadece emin bayram ve yunus akgün a takımla idmanlara katılabildi.

    ali yavuz, atalay, erkan, abdussamed, süleyman, metehan, ışık kaan, ogün, güney, mirza, göktan, erencan gibi oyuncular nasıl dönecek çok merak ediyorum. her biri ayrı değer; yabancı sınırı ve ekonomik kriz ortamlarında çok ihtiyacımız olacak sahada vereceklerine...
  • 58
    evet arkadaşlar ozan kabak kardeşimizin çıtayı nirvanaya ulaştırdıktan sonra artık top sizde. bugün hangi biriniz o haberle acaba ben de öyle olabilir miyim demedi? igor tudor zamanında papa alioune ndiaye transferi için osmanlıspor'a bedava gönderilecek ozan, fatih hocam sayesinde buralara geldi. hoca aynı hoca artık top sizde! bakın bu haberlerden sonra artık bu akademi avrupa'daki kulüplerin radarında olacaktır. her haberde ozan için galatasaray altyapısı geçiyor.

    https://www.liverpoolfc.com/...-klopp-on-ozan-kabak

    https://www.liverpoolfc.com/...-deal-for-ozan-kabak
  • 59
    şuradan ozan kabak dışında bir tane kalıplı, güçlü, yere sağlam basan oyuncu çıkmadı arkadaş, anlayamıyorum.

    gedson fernandes'in eski videolarına bakıyorum, çocuğun 18 yaşındaki hali hulk gibi, omuz vurmakla yıkılmıyor maşallah.
    galatasaray altyapısında hiç böyle bir çocuk gördünüz mü, ben görmedim.
    1 tane bile olmaz mı arkadaş ya.

    futbolda fizik güç tek başına yeterli değil elbette, luka modric, n'golo kante falan fizik gücüyle ön plana çıkmıyor ama genel olarak bakıldığında fiziksel olarak gelişmiş oyuncular özellikle orta saha mevkisinde rakipler için daha caydırıcı oluyor, futbol anlamında daha hızlı mesafe katediyor gibi düşünüyorum.

    şimdi gedson'dan memnun kalıp almaya çalışsak en az 15-20 milyon euro bedel biçer benfica, biz bu paraları mümkün değil ödeyemeyiz.
    akademiden de bu profilde oyuncu çıkacağı yok, yine kiralık adamlarla döndürmeye çalışacağız muhtemelen.

    şu bartuğ elmaz'ı yedirip, içirip güçlendirelim bari ne yapalım.
  • 61
    aynı jenerasyondan inter, barcelona ve liverpool gibi şampiyonlar ligi şampiyonu takımlara da, türkiye 2.lig 3. lig takımlarına da oyuncu gönderen altyapı, ortası yok.

    bursa-altınordu-gençlerbirliği’nin de zirve takımlara gönderdiği futbolcusu yok ama muhtemelen süper lig ve 1.ligde oynayan futbolcuları bizden daha fazladır.

    zaten ülkede başka altyapı da yok.
  • 63
    altyapı fetisisti değilim.

    sunu istiyorum. 3 yıllık planlamaya girdik. 1 tane(yazıyla bir) altyapı oyuncusu hazırlandığına a takim seviyesinde oynayabileceğine ikna edilelim. ılk 11 bile sart değil. ocak sonrası süre alsin seneye kampa getirilip 11 zorlasin.

    aytaç ogulcan en az süre alan a takim oyuncularımiz kadar bile sure alan bir altyapı oyuncumuz yok.

    fatih terim'i burak elmas'ı buradan zorlamamız lazim. yapilanmaya girdik denilen insanlara 4 ayda bu takım neden sivasi yenemiyor demeyelim. seneye sivasi yenerken bartuğ sahada olacak mi onu soralim.
  • 64
    son entryde benimmis ama tekrar yazacağım.

    ne dun ne bugun tek bir skora bakmadım. tüm desteğim hocaya ve baskana ama bunun yaninda tek ama ağır bir elestirim var.

    yapılanma senesinde degil miyiz? 2 senedir orta saha aramiyor muyuz?

    hic bir skor beni ilgilendirmiyor cunku yapılanmadayiz. ama bu ilgilendiriyor.

    bartuğ elmaz 10 dakika sure almadi!!!!

    hata yapmayacak mi yapacak. yapsin da mac tecrübesi kazansin. yoksa nasıl futbolcu olucak. var mi öyle hazır?

    bizim bütün altyapi oyuncularini adana demirspor mu yetistirecek?

    yunus daha hazir degil zamani var dedigimiz adam bugun bize 1 adet hazard bir adet sneijder golü attı. onun dışında kanattan topu defalarca taşıdı al da at pasi da verdi 1 adet.

    yunus akgün
    (bkz: eden hazard)
    (bkz: wesley sneijder)

    yapılanmada skoru değil oyun ve oyuncu gelişimini izliyorum. bu konuda 3 yıllık planlama diyorsanız transfer diyemezsiniz altyapı koyacaksiniz altyapı.

    kalitesiz demeyeceksiniz kalitesini yukselteceksiniz, hazir degil demeyeceksiniz hatırlayacaksınız, bu cocuklardan bir bjkli ridvan bi trabzonsporlu serkan çıkmıyor mu yani?
    hazırlayamadigimiz yunusu hazirliyorlar. demek ki oynatiliyormus. galatasaray akademisinden bahsediyoruz. cikarticaksiniz oynatacaksiniz. öğretecek uygulatacaksiniz.

    fatih terim, teknik ekip, altyapı hocaları ve yönetime eleştirim budur.

    yapılanma dediğinizde sizi skorlardan bağımsız destekliyorsak sizler bize bartuğ'u monte izleteceksiniz.
  • 65
    eski fotoğrafların kullanıldığı resmi twitter sayfası. evet, bu kadar özenli bir iş çıkarılıyor.

    kapak fotoğrafında adana demirspor'da bu sezona damgasını vuran yunus akgün, eyüpspor'a verileli 1 sene olan, hatta oradan da alanyaspor'a transfer olan erencan yardımcı var. fotoğrafta bir tek rahmetli mustafa cengiz eksik.

    marka kimliği, kurumsallık, verilen değer ve gösterilen özen falan işte.

    https://twitter.com/GSfutbolakademi
  • 68
    2021-2022 sezonu için konuşacak olursak türkiye’nin en iyisidir. u19, u17 ve u16 takımlarına bakacak olursak bunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

    u19 takımı oyuncularını ve hocasını kaybetmesine rağmen şampiyon oldu. hele fenerbahçe’nin dışarıdan ithal yıldız oyuncu getirmesine rağmen yaptı bunu

    u17 yarı finalde altınordu’ya penaltılarla elendi ancak maç boyu bariz üstündü biraz şansı olsa çok rahat finale çıkardı. zaten ligi de şampiyon olarak tamamlamıştı.

    u16 ise şu anda sivasspor ile oynuyor. bariz üstün götürdüğü maçta ilk yarıyı 2-0 önde kapadı.

    bizim sıkıntımız oyuncuları hem kontrat uzatamayıp menajerlere yem etmemiz hem de üst yapıya geçişi sağlayamamız.
  • 70
    2021-2022 sezonunda değişik yaş kategorilerinde maçlarını izlediğim akademi. hem bireysel hem takım olarak a takımda göremediğimiz bir çok olumlu harekete şahit oldum. en önemlisi de etkili pas başarısı ile atak bitirme becerisi ile hücumdan savunmaya, savunmadan hücuma geçişlerde çabuk organize olabilmek. a takımda bu aksiyonları bir türlü seyredemedim 2021-2022 sezonunda; özellikle son 10-15 hafta istikrarsız ve dağılmış bir takımdık.
  • 71
    eşref hamamcıoğlu'nun vole programında anlattıkları doğru ise durum sandığımızdan çok çok daha vahim. burada bir arkadaş çocuklara snitzel yediriyorlar demişti. ancak snitzel yemenin ötesinde 6-7 aydır sıcak suları yokmuş, okey masası dışında sosyalleşebilecekleri bir alan yokmuş, televizyonları bile bozukmuş. oysa o çocukların bir televizyonları olması lazım ve şifreli kanaldaki maçları açıp izleyebilmeleri lazım, hatta o maçları izlemek onların ödevi olması lazım. okey masasında değil konsol oyunu oynayarak sosyalleşmeleri lazım. alt yapıdaki çocuklara sunduğumuz imkanlar gerçekten iç acısı, buradan futbolcu çıkması mucize...

    şu beslenme şartlarını ve sosyal imkan şartlarını iyileştirme, antreman sahası sayısını arttırma gibi şeyler içermeyen alt yapıya dair her türlü vaat kelime oyunundan ibaret benim için. bunları düzeltmeden oradan oyuncu çıkartmak çok çok zor.
  • 72
    gerçekten durum eşref hamamcıoğlu’nun anlattığı gibiyse yazıklar olsun tüm yönetimlere de yöneticilere de. şu çocukları bu halde bırakıp ondan sonra altyapıdan oyuncu çıkmadı, sözleşme imzaladan gitti diye hesap soruyorsunuz bir de. kaçın gidin abi kurtarın kendinizi bu ülkeden. bu ülkede herhangi bir şeyin düzgün olma ihtimali yok, galatasaray’da da yok.
  • 73
    burda yetişen çocuklar son zamanlarda başka kulüplere sıkça bedelsiz olarak gidiyorlar. genelde de sebep çocukların menajerleri olarak görülüyor. daha önce bu konuda mantık dahilinde çokça açıklama yapıldı ama biraz daha üstünde durmak gerekiyor.

    menajerler oyuncuların kendilerine çizdikleri kariyer yolunda ilerlemesini sağlamak için veyahut bizzat o yolu kendileri çizmek için oyuncular tarafından anlaşılan görevlilerdir ve bu görevliler oyuncuların imzaladıkları sözleşmenin maddi büyüklüğü doğrultusunda pay alırlar. kabul görmüş pay oyuncunun sözleşmesinde alacağı/alması planlanan garanti ücretin onda biri kadardır, pazarlığa göre artabilir.

    para kazanmak için menajerlik yapan insanlara neden para kazanmaya çalışıyorsun neden futbolcularımızı transfer ettirmeye çalışıyosun diye kızmak saçmalık. bunun yanında oyuncuların özgür iradesini de yok saymak oluyor bu. her neyse, biraz daha içeriye dönük bakalım olaylara.

    duyduğumuz, önemli isimlerden duyduğumuz, kadarıyla altyapı oyuncularımızın duş almak için sıcak suyu yok. yemek olarak dondurulmuş şinitzel tarzı şeyler yiyorlar. sosyalleşme alanları yok. üstyapıda forma bulamıyorlar. kendilerinin yerine forma bulan isimler ömer bayram, semih kaya, aytaç kara vs vs…

    bu ahval ve şerait altında hiçbir oyuncuya gitmek istiyor diye kızamam. hiçbir menajere de para kazanmaya çalışıyor diye kızamam. azıcık kulüp olarak, yönetim olarak aklımız başımızda olsaydı da maddi gelir, sportif başarı getirebilecek oyuncularımızın önünde düzgün sözleşmeler ve iyi bir kariyer planı koysaydık. hepsine ihtiyaçları olsun olmasın psikologlarını, diyetisyenlerini, kişisel antrenörlerini verseydik. o saatten sonra giden futbolcu zaten gitsin, kendisine yazık eder. ama durum buyken 17-18 yaşındaki gençlere hele de avrupa’ya gitmişlerse laf etmek saçmalığın daniskası.

    sanmıyorum ki daha iyi şartlarda avrupa’da çalışıp yaşama şansı olan herhangi bir sözlük yazarı “yok ben çalıştığım şirketi, patronumu, müdürümü çok seviyorum gitmek istemiyorum” desin. iğneyi başkasına, çuvaldızı kendimize.
  • 75
    (bkz: cem sultan)
    (bkz: hüseyin altuğ taş)
    (bkz: mustafa kapı)
    (bkz: bartuğ elmaz)
    (bkz: emir tintiş)
    benim hatırladığım bedelsiz giden ve taraftarın isyan ettiği futbolcular.
    yalan yok zamanında bende isyan etmişimdir bu tarz durumlara ama dönüp baktığımızda çok da bir kaybımız olmamış.
    belki emir çok iyi yerlere gelecek bilmiyorum.
    diğer yandan sözleşme imzalamadı diye veya kulüp teklif yapmadı diye kızıyoruz.
    bazılarını menajerler ayarttı diye isyan ediyoruz.
    sessiz sedasız sözleşme imzalayan ama doğru düzgün ilgi gösterilmeyen bir sürü genç futbolcumuz var.
    ışık kaan var mesela, sözleşme imzaladı ama 4 ay için semih kaya’ya 4 milyon verdik.
    emin bayram, süleyman luş, ali yavuz kol, abdüssamed, erkan süer, metehan baltacı.
    bu çocuklar sorgusuz sualsiz sözleşme imzaladı, peki sonuç?
    kimse bu çocukları takip etti mi? gelişimleri hakkında bilgimiz var mı?
    yahu emir tinteş’ten daha yetenekli olan süleyman luş için 600 bin tl satın alma opsiyonu koymuşuz.
    çocuk he dese bandırma opsiyonu kullanacaktı.
    bence imzalamayanlara değil de imzalayanlara yoğunlaşmak daha doğru gibi geliyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın