• 21
    http://haber.sol.org.tr/...in-futbol-agi-263648

    yıllardır birçok iktidarın ortağı ve destekçisi olan cemaat, neredeyse her alanda olduğu gibi futbolda da istediği gibi at koşturmuş, birçok “yıldız” ismi kendi müridi haline getirmiş, üstelik bunu gözlere sokarak yapmıştı. cemaatçi futbolcu denildiğinde akla gelen ilk isim olan ve cemaat kontenjanından erdoğan tarafından akp milletvekili de yapılan hakan şükür, aslında cemaat’in bu ağdaki parçalarından sadece biriydi.

    gazeteci toygun atilla, yeni kitabı “ifşa”da cemaat’in futbol yapılanmasına ilişkin hakan şükür’ün ötesine geçen ilişkilerin ayrıntılarını yazdı.

    bu ağın temas etmediği, içine yerleşmediği neredeyse tek bir kulüp bile kalmamış durumda...

    plan kadiköy’de başladi

    kitaptaki anlatıma göre, gülen, futbol dünyasında “atılım” yapmaya "kaçak" olduğu dönemde, tam da fenerbahçe stadının önünde karar verdi. 1984 yılında bir araçla fenerbahçe stadının önünden geçen gülen, sabah erken saatlerde stat önündeki insan kalabalığını görünce şaşırmış, nurettin veren’in anlatımına göre futbola el atmaya o zaman karar vermişti.

    ilk bağlantilar ihsan kalkavan ve ismail demiriz…

    gülen bu kararını havada bırakmayarak kısa süre içinde futbolun içine yerleşmeye başlayacaktı...

    cemaat’in futbol dünyasındaki bilinen ilk bağlantıları beşiktaş’ta yöneticilik yapan ihsan kalkavan ve galatasaray forması giyen ismail demiriz olacaktı.

    ancak ağın “gizliliği” düşünüldüğünde bu bağlantının başlangıç noktasının çok daha fazlasını içerdiği açık.

    maradona, gülen, erdoğan, gökçek, çiller…

    bu ilk bağlantıların kurulduğu dönemin ardından 1995 yılında, istanbul ali sami yen stadında bosna için bir dayanışma maçı organize eden gülen, dünya yıldızlar karması ile türkiye yıldızlar karması’nı karşı karşıya getiriyor, organizasyona dünyaca ünlü futbolcu maradona katılıyordu.

    bu şaşalı girişe şahitlik yaparak protokol tribününde gülen’in yanında olan isimler tayyip erdoğan, tansu çiller, melih gökçek ve hikmet çiçek gibi isimler olacaktı.

    gülen 1984'te "eksik tarafımız" diye nitelediği futbol konusunda dev bir adım atıyordu...

    beşiktaş’a başkan adayi çikardilar

    artık futbolun yıldızlarını buluşturan etkinliklere imza atmaya başlayan gülen, 1998'de bir büyük kulübün yönetimini de doğrudan ele almak için hamle yapacaktı.

    atilla'nın kitabına göre, cemaatçi ihsan kalkavan 1998 yılında süleyman seba’nın karşısına başkan adayı olarak çıkacak, bir cemaat adımı olan bu proje alınan 1250 oya rağmen sonuca ulaşamayacak, başkanlığı 2500 oyla yeniden süleyman seba kazanacaktı. o dönemde sivil toplum kuruluşları birliği bir açıklama yaparak cemaat’in beşiktaş’ı ele geçirmeye çalıştığı uyarısında bulunacaktı…

    gülen’in yanindaki futbolcular…

    gülen’in futbol dünyasındaki etkisini gösteren meşhur videoların birinde hakan şükür, hakan ünsal, ismail demiriz, uğur tütüneker, mert korkmaz, arif erdem gibi isimler gülen’in yanı başında oturuyordu.

    bu isimlerin cemaat’le bağı her zaman gündem olurken, bu toplantılardan birine katılan isimlerden evren nuri turhan da benzer bir toplantıya şahitliğini, “mağdur” olarak anlatıyor. turhan, cemaat mağduru olarak verdiği ifadesinde, mert korkmaz tarafından çağrıldığı toplantıda hakan şükür, ertuğrul sağlam, mutlu topçu, arif erdem, uğur tütüneker, hakan ünsal ve okan buruk gibi isimlerin de olduğunu, toplantıya gülen’in de geldiğini anlatırken, bir daha böyle bir buluşmaya katılmadığını ifade ediyor.

    turhan, gittiği tüm takımlarda benzer bir cemaat ağı olduğunu, 2008 yılında futbola nokta koyduğu kayseri erciyespor’da cemaatçi futbolcuların kendisini dışlaması sonrası kadroya giremediğini ileri sürüyor. yani her yerde onlar vardı, transfer paraları, pirimler ne varsa hepsi onların kontrolündeydi bu anlatıma göre.

    kitapta mağdur olarak ifadesi yer alan bir diğer isim, bir dönem galatasaray forması giyen mustafa kocabey olurken, kocabey de cemaatçilerin hedef alması nedeniyle ne milli takımda forma giyebildiğini ne de galatasaray’da şans bulabildiğini söylüyor.

    kocabey ifadesinde, hakan şükür, arif erdem, cihat arslan, okan buruk ve emre belözoğlu’nun galatasaray’daki diğer futbolcuları cemaat adına etki altına almaya çalıştığına işaret ediyordu.

    üç itirafçi futbolcu

    kitapta cemaatçi olan ve sonrasında itirafçılık yapan üç futbolcunun da ifadelerinin ayrıntıları yer alıyor.

    bu isimler bekir irtegün, ömer çatkıç ve uğur boral olurken, üçü de futbol dünyasındaki cemaat bağlantısına ilişkin önemli iddialarda bulunuyor.

    türkiye’de tüm takımlarda olduğu gibi gaziantep’de cemaatçi futbolcular kendi ağlarını kurarken, bekir irtegün de bu ağ tarafından kapsanan isimlerden biri olduğunu söylüyor. ömer çatkıç ve barış durmaz gibi isimlerin cemaat sohbetlerinin vazgeçilmez isimleri olduğunu belirten irtegün, fenerbahçe’ye transfer olduğunda bir telefon aldığını ve orada “yeni imamla” tanıştığını aktarıyor.

    emre, alper, gökhan, mehmet…

    irtegün, fenerbahçe’deki cemaat toplantılarında emre belözoğlu, uğur boral, ertuğrul taşkıran, alper potuk, orhan şam, gökhan gönül ve mehmet topal gibi isimlerin yer aldığını, risale-i nur okunduğunu, gülen’in videolarının izlendiğini ileri sürüyor.

    irtegün, bazı toplantıların emre belözoğlu’nun evinde yapıldığını da ifadesine ekliyor. cemaat itirafçısı olan bir diğer isim olan uğur boral ise cemaat’le gençlerbirliği’nde oynarken tanıştığını, burada cemaatçi futbolcuların başında ise takım kaptanı ümit bozkurt’un olduğunu söylüyor. ankara’da yapılan cemaat toplantılarında iddiaya göre, ümit bozkurt, sedat yeşilkaya, erkan özbey, ali cansun yer alıyordu.

    fenerbahçe’ye transferinden sonra cemaat abisinin değiştiğini belirten boral, tıpkı bekir irtegün gibi artık yeni imamı ali şenel’le bağlantı kurduğunu belirtiyor.

    boral, fenerbahçe’de cemaat toplantılarında tuncay şanlı, bekir irtegün, emre belözoğlu, orhan şam ve gökhan gönül gibi isimlerin yer aldığını iddia ediyor.

    itirafçı olan bir diğer isim olan ömer çatkıç ise, kendisini cemaatle tanıştıran ismin cihat arslan olduğunu, erkan özbey, gökhan tokgöz ve mehmet çakır’ın da toplantılarda yer aldığını söylüyor.

    çatkıç’ın cemaatle bağı olduğunu söylediği diğer futbolcular uğur kavuk, hakan özmert, orhan ak ve emrah başsan'dı.

    zafer biryol’un verdiği liste

    cemaat davasında uzun süre tutuklu kalan ve geçtiğimiz günlerde tahliye edilen zafer biryol da, cemaat bağı olan futbolcular listesi veren isimlerden biri.

    biryol’un cemaat bağı olduğunu söylediği isimler: emre belözoğlu, ümit bozkurt, cihat arslan, alper potuk, orhan şam, tuncay şanlı, gökhan gönül, mehmet topal, gökhan tokgöz, mehmet çakır ve ertuğrul sağlam.

    listedeki isimlerin çoğu hakkinda işlem yapilmadi

    cemaat’le bağı olan bu isimlerden hakan şükür ve arif erdem yurtdışına kaçarken, ilk cemaatçi futbolcu olarak bilinen ismail demiriz, iki kez tutuklanıp serbest bırakılırken, tutuksuz yargılandığı davada 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

    kısa süre tutuklu kalan bir diğer isim uğur tütüneker olurken, diğer isimlerin neredeyse hiçbiri hakkında işlem yapılmadı, bazıları hakkındaki dosyalarda ise takipsizlik kararı verildi.

    bu isimlerin birçoğunun cemaat-akp kavgası sonrası taraf değiştirmesi, akp saflarına geçmesi sayesinde soruşturma konusu olmadığı belirtiliyor. (sol haber)
  • 36
    işletme gibi bir yerdir. emekli olunabiliyor. kamuda özelde yeniden iş bulunabiliyor.

    şimdi durup düşününce ahmet kaya, aynur doğan veya bir başkası bir pkk veya hdp etkinliğinde sahne aldığı için yargılanıyor. peki türkçe olimpiyatlarına sponsor olan firmalar, konuşma yapan siyasiler ve program sunan ertem şener gibi insanlar neden yargılanmıyor veya kaymakamlıklar valilikler tarafından etkinlikleri iptal edilmiyor, halen devlet veya özel televizyonlarda ballı kaymaklı işler bulabiliyor?

    işin aslı fetoyü terör örgütü olarak görmemek olabilir mi?
  • 67
    primal fear diye bir film var. edward norton'ın ilk ciddi filmi sanıyorum. filmin başrolünde richard gere var ama edward da harikalar yaratıyor filmde. bu filmde richard gere bir avukat rolünde ve edward norton'u savunuyor. hikayeye göre edward işlemediği bir cinayetten yargılanmakta ve tutuklu. bir sahnede richard gere, asistanına şöyle bir fırça atıyor;

    ''suçluyu niye bulamadık biliyor musun, çünkü bana suçlayabileceğim birini bulamadın'' bir meslektaşı olarak richard gere'nın bu filmde canlandırdığı avukatın bu özgüvenine hayran kalmıştım. yani diyor ki asistanına, sen bana suçlanabilecek birini bul, ben jüriyi onun suçlu olduğuna ikna ederim ve bizim müvekkilimiz de beraat eder. işte fetö günümüz türkiye'sinde richard gere'nın o filmde arayıp da bulamadığı o suçlanacak kişidir.

    fetö masumdur demiyorum, ben herhangi bir dini oluşumun masumiyetine inanmam zaten çünkü dinin kendisinde bir masumiyet göremiyorum. fetö bu ülkeye çok zarar vermiştir, menzil de veriyor ve verecek. ancak fetö aynı zamanda diğer tüm suçlular için harika bir bahane oldu. herkes her şeyi fetöye bağlıyor.

    bakın fetö fenerbahçe'ye kumpas yapmış da olabilir, fenerbahçe'yi ele geçirmeye çalışmış da olabilir ama bunlaru olsa bile bunlar için fener'in şike yapmasını kullanmıştır. yani eğer fetö'nün bir kumpası varsa bile fenerbahçe şike yapmıştır, fetö de bunun delillerini fener'e karşı kullanmıştır.

    yok galatasaray'da fetöcüler vardı, yok şu bu... yahu ülkeyi 20 yıldır yöneten iktidar, ve son yıllarda tek başına yöneten cumhurbaşkanı da fetullah gülen'i seviyor, sayiyordu. hakan şükür'ü meclise sokanlar da onlardı zaten. ali koç'undan recep tayyip erdoğan'ına kadar herkes ffetullah gülen'i seviyor, ona yardımcı olmaya çalışıyordu. etkinliklerinde ona imkanlar tanınıyor, sponsor olunuyordu. galatasaraylı figürler de fetullha gülen'i sevmiştir destek vermiştir inkar etmiyorum ki ama bu suçsa başta recep tayyip erdoğan'ın da suçlanması gerekir. oysaki değerli cumhurbaşkanımız sütten çıkmış ak kaşık kadar masumdur. o sadece fetullah gülen'i samimi ve saf duygularla sevmiştir tıpkı fenerbahçe başkanı ali koç gibi, tıpkı galatasaraylı hakan şükür ve arif erdem gibi. ancak bir notkadan sonra recep tayyip erdoğan fetullah'ın sevilmemesi gerektiğine karar vermiştir ali koç bu karara uymuştur, hakan şükür ve arif erdem uymamıştır bu sebeple de vatan haini ilan edilmişlerdir. ttüm bunlara rağmen galatasaray'ın şike yaptığına dair bir ses kaydı, bir görüntü, bir suçlama yoktur. fenerbahçe'nin ise vardır ve uefa'ca tescilldir.
  • 13
    ülkeye bir simbiyot gibi musallat olmuş terör örgütünden de öte bir örgüt. ülkeden arındırılınca bunlardan karşılıklı fayda sağlayanların da çökmesi beklenen bir şeydi ki oldu. futbolda da böyle! kimlerin asıl fetöcü olduğunu görmemezlikten gelmek kötü niyetlilikten başka bir şey değildir. ufak tefek inişler çıkışlar yaşayanlardan bahsetmiyorum elbet. kim ki dramatik bir şekilde düşüş yaşamışsa onları iyi bir şekilde incelemek gerek.
  • 70
    bazı ithamların, suçlamaların önünü en baştan kesmek gerekir. yılanın başını küçükken ezeceksin. galatasaray'ın camia olarak bir terör örgütü yapılandırmasıyla ilişkilendirilmesi bunun bir örneği. 2018-2019 sezonu şampiyonluğumuzudan sonra fikret orman tarafından başlatılan ve karşı tarafı susturucu bir tepki vermediğimizden sebep ülkenin tamamına yayılan "galatasaray'ın bu şampiyonluğu şaibelidir. hatta galatasaray'ın bütün şampiyonluk lekelidir" yaftası da bunun başka bir örneği.

    bu "fetö" kalıbını barındıran ve rakiplerin bize hemen her maçta söylediği bir tezahürat var, buraya yazıp o iğrençliğe prim vermek istemiyorum, ancak o tezahürat başlı başına bir ulusal güvenlik meselesidir. o tezahürat peki ne zaman başladı, o tezahüratı kim ortaya çıkardı? 15 temmuz 2016'daki darbe girişiminden dört hafta sonra 13 ağustos 2016'da beşiktaş ile oynadığımız süper kupa finali maçında ortaya çıktı bu tezahürat ve bütün rakiplerimiz de hızlı bir şekilde bunu benimsediler. 2016'daki fetö yaftasının da, 2019'da şaibeli şampiyonluk suçlamasının da, hatta galatasaray'ın kurucusu ali sami yen'e edilen iğrenç küfürün de çıkış noktası hep aynı: bu iğrençliklerin çıktığı yer beşiktaş jimnastik kulübü. taraftarı, yöneticisi vs. sonra fenerbahçe bu çirkinlikleri alladı pulladı, bugünkü haline getirdi. beşiktaş'a en baştan tepkiyi koyamadığımız için, doğal olarak konuya bir noktada dahil olan fenerbahçe'ye de bir tepki koyamadık. bizi hakan şükür'le arif erdem'le vuran beşiktaş'a ihsan kalkavan'la, kalkışma gecesi beşiktaş'ın stadına iniş yapan askeri helikopterle iadeli taahhütlü bir cevap vermedik 2016'da. veremedik. tıpkı şampiyonluklarımıza dair iftiralar atan yine aynı camiaya semral özal üzerinden 1985-1986 sezonunu, sinan engin üzerinden 2002-2003 sezonunu, hatayspor üzerinden 2020-2021 sezonunu hatırlatarak cevap vermediğimiz gibi.

    bu fetö konusunda da, şaibeli şampiyonluklar konusunda da artık çok geç. 2016'daki dursun özbek yönetimi ile 2019'daki mustafa cengiz yönetiminin her iki konuda da günahı büyük. çünkü her iki konu da "çamur at izi kalsın" noktasını çoktan geçti. çamur atıldı, izi de üzerimizde kaldı. üzerimize yapıştı. seneler önce her iki konuda da çamur atıldığı anda, o çamurun üzerimize yapışmasına izin vermeden, atılanı atan(lar)a misli ile iade etmemiz gerekiyordu. o zaman bu konular anında kapanır ve bugün geldiği noktaya asla ulaşmazdı. bugün artık çok geç. bugün yapılabilecek pek şey yok maalesef.
  • 15
    türkiye'de pik yaptığı 2000-2010 arası dönemde, sporda hangi kulübün borusunu istediği gibi öttürdüğü, kimin daha çok şampiyon olduğu, kimin en iyi kadroları kurduğu incelenirse, en çok hangi kulübün nemalandığı rahatça görülebilecek terör örgütü.

    yetmedi mi? etkisini kaybetmeye ve nefret objesi olmaya başladığı 17-25 aralık sonrasından bugüne kadar kimin başarısız olduğu, müzesine tek kupa dahi götüremediğini incelerseniz de rahatça anlarsanız.

    tabi ki futbolda başarı tek bir faktöre bağlı değildir, tabi ki bir örgüt, tek başına bir takımı şampiyon yapamaz. fakat her alanda türkiye'nin öncüsü olan en büyük kulübün, avrupa kupaları dahil başarılarının kaynağını "fetö" diye açıklamaya ve bunu kanıksatmaya çalışan şer şerbeti doldurulmuş boş beyinlerin algoritmasına göre hareket edersek yukarıdaki çıkarımların sonucu tek bir kulübü işaret eder.

    (bkz: günahların takımı)
  • 18
    4 sene üstüste şampiyon olduğumuzda -gençlerin yaşı yetmez- bu kanatlıların tek zırıltısı fatih hoca mehmet ağar'la yakın arkadaş> mesut yılmaz başbakan/hükumet ortağı >bunlardan dolayı gs kollanıyor şeklindeydi. 20 sene sonra o zamanlar misket oynayan kuş yavruları kalktı işi fetöye bağladı. halbuki o tarihlerde 28 şubat muhtırası olmuş, bırak gs için lobi yapmayı fetö kendini abd'ye zor atmıştı. 2000'lerin ortasına kadar varlıkları bile unutulmuştu. onları tekrar kim palazlandırdı, ne istedilerde vermediler herkes biliyor. fetö tekrar ortadan kaybolduktan sonra biz 3 kere daha şampiyon olduk, bunu kim sağladı peki. adamlar kaçacak delik ararken işi gücü yok gs için hakem vs... ayarlıyacaklar. özeleştiri yapmak yerine sadece rakibe çamur atıp bahanelere sığındığınız sürece burnunuz yerden kalkmayacak sayın rakiplerimiz. çamur atma, ibret al.
  • 24
    ülkenin içine eden satılmışlar güruhu. darbe mi yapmayı planladın yık fetöye şike mı yaptın ne duruyorsun yık fetöye rüşvet mi verdin hâlâ duruyor musun yık fetöye. ülkede birinden kıl mı kaptın fetöcü de çık işin içinden. bunları kimler mevkilere makamlara getirdiyse allah bu dünyada da öbür dünyada da iki yakasını bir araya getirmesin.
  • 19
    beşiktaş altyapısından yetişen eski fenerbahçeli zafer biryol’un tutuklu; 6 yıl fenerbahçe forması giyen, fenerbahçe taraftarının dudaklarına buseler kondurduğu eski başakşehirli bekir irtegün, yıllarca beşiktaş ve fenerbahçe forması giyen eski futbolcu uğur boral, eski kaleci ömer çatkıç, eski futbolcu ersin güreler ve antrenör ismail şengül’ün tutuksuz ve yurtdışı yasaklı olarak, “üye olmaktan” yargılandığı terör örgütü.

    davanın ertelen duruşması bugün* yapılacak.
  • 25
    bu ülke her sol görüşlüye komünist, her sağ görüşlüye faşist dendiği günler gördü geçmişinde. başı kapalı yobaz oldu, etek giyen dinsiz. şimdi yeni bir kavram girdi dağarcığımıza. birisini sevmiyor musun “fetöcü” diye yaftala olsun bitsin. herhangi bir konuda başarısız olduysan bahanen hazır “fetönün oyunu”. rakibin çok mu başarılı hiç üzülme “fetö destekledi”. az önce bir yazar kardeşimiz imamoğlunu fetöcülükle suçladı ve entrysi silindi. belki haklıydı, belki de değil. ancak
    “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” bu söz öbeğini kendisine şiar edinmiş, her türlü baskının, totalitarizmin karşısında kendisini konumlandırmış, düşünce özgürlüğünü çerçeve değer olarak benimsemiş bir birey olarak; siyaset arenasındaki onca ismin arasından fetö kanalında spor yorumu yaptığı için ekrem imamoğlu hakkında fetö imasında bulunmayı düşünce özgürlüğü ile bağdaştıramıyorum.
    dinime küfreden müslüman olsa, her kuşu sevdin bir leylek kaldı vb. ifadeler imamoğlu hakkındaki ithamlara verilecek en güzel cevap aslında. ancak hissiyatımı tüm renktaşlarıma daha açık anlatabilmek adına örnekler vermek isterim.
    aziz yıldırım’ın galatasaray şikecidir demesi neyse,
    ali koç’un federasyon galatasaray’ı kolluyor demesi neyse,
    demirören’in futbolu spor geçmişi olan nitelikli insanlar yönetsin demesi neyse,
    manukyan’ın rızkınızı helal yolla kazanın demesi neyse,
    o kadar siyasi aktör arasından imamoğlu’nu fetö ile itham etmek odur!
  • 38
    (bkz: fenerbahçe troll örgütü)
    organizasyon ve algı yönetimi konusunda kitleleri manipüle eden, dini, yalanı ve olmayanı ortaya atarak kitleleri etkileyen örgüt.

    her ikisi de türkiye cumhuriyeti’nde terör olarak telaffuz edilir. x space odalarında birbirlerine “abi” çekmeleri bile benzerdir.
    çoluğunuz çocuğunuzdan çıksın tüm yaptıklarınız.

    (bkz: fetö çökertildikten sonra fenerbahçe'nin de çökmesi)
App Store'dan indirin Google Play'den alın