resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:70
Uyruk:Türkiye
  • 21902
    dünyanın neresinde olursa olsun herhangi bir futbol taraftarına bir klüp tarihinde 22 şampiyonluğun 8 tanesini almış bir teknik direktör olduğunu söyleyin o kişi taktir görür. nedendi, niçindi, yok şöyle agresivdi, böyle dedi vs.. kimse bunlara takılmaz. ben bir taraftar olarak takılmıyorum. sadece hocanın ara sıra empati yapması gerektiğini düşünüyorum. daha önce de değindiğim gibi, çileden çıkaran bir oyuncuya hoca direk sövüyorsa, trübünde de seyirci sövebililiyor.. hoca yardımcıları için kinayeli konuşuyorsa başkan da hoca için konuşabiliyor. belhanda konusu aslında madrid maçına özel değil.. valbuena uyanıklık yapıp fıratı kandırırken, belhanda yerden kalkıp, yavaş yavaş yürüyerek yediğimiz golü izledi.. psg maçında takımın tamamına yakını omuz omuza koşarak en azından rakibi bozma çabasında iken belhanda sadece top gelince aksiyon aldı.. fatih hocamın bunları gördüğünü bildiğini adım gibi biliyorum. ama siz kim olursanız olun hocadan önce tespit yapıp aksiyon alırsanız işte o zaman sizinle aynı fikirde olmuyor..
  • 21903
    fatih terimsiz galatasaray, çok daha iyi oynadığı sezonlarda bile şampiyon olmakta zorlanırken fatih terimli galatasaray 2013ten bu yana çok kötü oynadığı sezonlarda şampiyon olmasını bilmiştir. bu yalnızca terim katkısı olarak düşünülmesin; galatasaray ve terim birbirini tamamlayarak başaran, entresan bir ikilidir. galatasaray, winner duygusunu fatih terim döneminde pekiştirmiştir. bu kulüp altın çağını fatih terim ile yaşamış ve günümüze kadar en büyük kulüp olmasında yine terim başrol oynamıstır. bazen o kadar saçma yorumlar görüyorum ki unutanlara, bilmeyenlere belirtmek istedim.eleştiri başka şey, hakaretvari ithamlar başka.

    ama, bu ikilinin son buluşmasından bu yana işler pek istediğimiz gibi gitmemekte. sanki bu mutual düzen günümüz futbolunun değişen dinamikleriyle birlikte son demlerini yaşıyor gibi. terim son buluşmada 3.cü sezonunu yaşarken, takım taktiksel anlamda çok ciddi sıkıntı çekiyor. 2 sezonluk maratonda rodriguez-gomis, onyekuru-feghouli tandemlerinden çok iyi faydalanması dışında kalitesiz ve kısır futbola çare bulamadı. her geçen sezon iyileşme bekledikçe, daha da kötü bir futbol izletti. ve bu sezon* artık atak yapamayan, şut çekemeyen ve pozisyon bulamayan saçma sapan bir takım oldu galatasaray. üstelik bu 3 sezonluk süreçte avrupa kupalarında galibiyete hasret kalırken, kendi liglerinin orta sıra takımlarına bile futbol olarak ezildi. bu sezon, şampiyonlar liginde 3. maçlar sonunda gol atamayan tek takımız.

    hoca bu sezon başındaki yaşanan transfer gelişmelerinden dolayı biraz şevki kırılmış ve biraz da hayal kırıklığına uğramış durumda. elimizde tarihin en iyi kadrolarından biri var evet ama her ne kadar iyi oyuncular da olsa terim bu oyuncularla oynayacağı bir taktik üzerine hazırlanmamıştı. oyuncuların bir kısmı uzun süredir oynamamış, bir kısmı da sakatlıktan dolayı ne form tutabilmiş ne de takıma alışabilmiş durumda. üstelik as kadronun büyük bir kısmı kamp görmedi kondisyonlar ve takım uyumu açısından oldukça büyük bir eksi. daha ilk 11de bütün oyuncular hazır olarak tek bir maç bile izleyemedik bunu da hatırlatmak isterim.

    hocanın hiç mi suçu yok, tillahı var. kocaman bir formsuzluk sorunu mevcut hocada. çıkardığı 11ler, yaptığı oyuncu değişiklikleri bu sene puan kazanmaktan ziyade puan kaybetmemize sebep olan başlıca etmenlerden. donk'u forvet oynatıp puan alan teknik direktör nerede, madrid maçında feghouli'yi oyuna sokup takımı komple çökerten teknik direktör nerede. önde olduğumuz maçlarda yaptığı değişikliklerle hediye ettiği puanları söylemiyorum bile. transfer döneminde gitmesini istemediği belhanda ve feghouli hem futbol hemde maddi anlamda takımın üstünde çok büyük yük oluşturuyor. takımda tutulmalarının arkasında ki niyeti bilmiyorum ama bu noktada da çok kötü çuvalladığını söyleyebilirim. zira ikili performans vermediği gibi tribünlerden çok fazla tepki çekiyor. ikinci bir konu bu sene hiç olmadığı kadar inatçı. hatalarından zerre ders çıkarmıyor ve bu yarıya kadar idare edeceğiz düşüncesi motivasyon sorunu çektiğini belgeliyor. kadronun yaşlı olup, mobil oynayamadığı tempo sorunu çektiği aşikar ama ortadaki kötü futbolun bunla açıklanabileceğini düşünmüyorum. profesyonelleşemeyen antreman kadroları var ve buna hocanın yardımcılarıda dahil. dava arkadaşlarını satmayacak diye galatasarayın potansiyelinden kaybediyoruz. bir teknik adam hem hucüm, hem defans, hem teknik, hem taktik antreman yaptıramaz, yaptırabiliyor olsada yapmaz. bunun içinde bir ekip kurar kendi mentalitesine yakın isimlerle çalışır, hasan şaşlarla ümit davalalarla değil. yine profesyonellere bağlı olarak takım yeterince çalışmıyor ve doğaçlama oyundan dolayı çok fazla bireysel hata sorunu yaşıyoruz. diğer takımlar artık minimal farklar yaratmak için deliler gibi yöntemler kovalarken biz daha en basitinden profesyonelleri kulübe kazandıramıyoruz, mantıkla savaşıp romantik davranmak lüks endüstriyel futbolda.

    ayrı bir parantez olarak belhanda konusunda haksız değil. bu adamlar orta doğu kültüründen gelip fransız kültüründe iyice arap saçına dönüşmüş sorunlu profiller, karşına alıp ne yapacağını kestiremeyeceğin bir tümöre dönüştürmenin manası yok, bunu diagne'de yaşadık. yarın öbür gün satmak isterken mantıklı davranmasını ancak böyle sağlayabilirsin, ayrıca yaptığın yatırımdan dolayı min. zararla elden çıkarmak durumundasın. ekonomimiz bu kadar kırılgan ve kadro mühendisliği ffp dolayısıyla bu kadar zor olmasaydı çoktan satardı belhanda'yı.

    fatih terimi kişilik olarak sevmem, beğenmem de ve kesinlikle günümüz şartlarına uyan bir teknik direktör değil benim gözümde. ama bu ffp döneminin sonuna kadar kendisine "mecburuz" bunun başka hiçbir açıklaması yok. istifasını isteyen hayal görüyor. takımın yarısı emaneten kiralık oyuncular, diğer yarısı dönemini kapatmış yaşlı oyuncular . finansal anlamda dağ gibi bir borç var ve diğer batık rakiplerinden pekte fazla uzakta değiliz. bu şartlar altında ocakta dese bekleyeceksin önümüzde ki yaz dese de. bende isterim tucheli, favre'yi yada nagelsmanı getirip en az 5 senelik bir projeye oturalım ama bu tarz adamları getiremeyeceğin gibi gelseler de verebileceğin bir bütçe yok. ismi duyulmamış teknik direktörler ise tamamen kumar olur ve başarı gelmezse başka başka kaoslara sebebiyet verir. ben terimin gitmesini herkesten çok isterim ama şu an zamanı değil. idealite ile realiteyi birbirine karıştırıp saçmalamaya gerek yok.

    galatasaraylıların yapması gereken beklemek ve sabretmek. cl bu saatten sonra bitti sayılır, bundan sonra bu geniş kadro ile sadece ligde oynayacağız ve ligde kimsenin fark attığı yada müthiş bir futbol oynadığı yok. beşiktaş zirveye 2 seneden önce yaklaşamaz bile, fener fenerasyonun aleni ittirmesiyle “resmi şike”yle bile hala kepaze bir durumda. ocakta takviyeler yapılır ve muhtemelen 433 yada hocanın deyimiyle 253 izleriz. üstelik her ne kadar hoca transferde genelde başarısız olsa da ffp den dolayı kaybedeceğimiz bir şey olmayacak. üstelik son dönemde yapılan nokta transferlerden anladığım kadarıyla scout ekibimiz eskisi kadar da kötü değil. bazen istikrar adına sevdiğimiz şeylerden fedakarlık yapmalıyız ki yarınları çöpe atmayalım, geçiş süreçleri her zaman sancılı olur.
  • 21904
    hoca ile ilgili son dönemde en çok canımı sıkan durum oyuncular üzerinde ki kontrolünü kaybetmeye başladığını görmek oluyor. eskiden hangi jenerasyon ile çalışırsa çalışsın büyük saygı uyandıran bir lider iken, son dönemde bu algının kırıldığını, ve terse doğru gittiğini görmek can sıkıcı. yoksa formsuz dönemler illa ki olur. belhanda, feghouli, nagatomo gibi isimlere takım içinde ki pozisyonları gereği çok fazla kredi vermesi adil değil, ve bu tüm takımı olumsuz etkiliyor.
  • 21907
    türkiye'nin futbol imparatoru.

    bu takımda kredisi bitmeyecek biri varsa o da kendisidir. bu sezon kendisininde dediği gibi -mecburiyetten- henüz hazır olmayan ya da uzun süre oynamayan oyuncularla yola çıktı. takımın yaş ortalaması 30+ olduğu için ilerleyen haftalarda istenilen ritme girecektir diye düşünüyorum. önemli olan bu süreci en az kayıpla geçmektir.

    ancak bir de madalyonun diğer tarafı var. bu sene başarılı olmayabilir. istenilen sonucu alamayabilir ve hatta sezonu kupasız kapatabilir. bu eleştirilecek bir şey değildir. bir takım her sene aynı performansla oynayamaz ve her sene şampiyon olamaz.

    hocamızın değerini bilelim..
  • 21908
    babam gibi sevdiğim ama son zamanlarda beni çok üzen hocamız. son dönemlerde bolca da eleştiriyoruz haklı olarak. ancak onun da bu ortamdan çok sıkıldığını tahmin etmek güç değil.

    fatih hoca bu ülkenin en başarılı spor insanı desek yanlış olmaz sanırım. bir çok spor insanının ulaşmak isteyeceği yerlere ulaşmış birisi. bunları başarırken de süphesiz hatalardan ders çıkararak, doğruya ve daha iyiye ulaşmak için çabalayarak ve doymayarak ilerledi hep. bugün de kendisinden farklı bir şey beklemiyoruz.

    taktik konusunda zayıf olduğunu iddia edenler açsın kariyerinde maçları izlesin neler yapmış takımları. oyuncuları ile olan ilişkileri de her zaman üst düzey oldu. şimdi tüm bu yetenek ve tecrübe ile tekrar takımı ayağa kaldırmasını bekliyoruz. daha önce yaptın yine yaparsın hocam. ne kadar eleştirsek de hatta ne kadar sana kızsak da zaman zaman sana güveniyoruz. sensiz galatasaray düşünemiyoruz.

    beşiktaş maçı ile patronun kin olduğunu, türkiye'de en büyüğün kim olduğunu hatırlatmanı bekliyoruz.

    (bkz: 27 ekim 2019 beşiktaş galatasaray maçı)
  • 21909
    eskiden babam gibi sevdiğim, sonra ahımız var tayfa olarak inanılmaz kırıldığım, tekrar dönüşü ve bizim de hatalarımız oldu söylemi ile yaralarımı sarmaya başladığım sevgili hocamız. ne yalan söyleyeyim 4. dönemi açıklandığında kendimi nötr’e çekmiştim. ama fatih terim bu. gün geçtikçe eskiye dönmek istiyor insan. bunun yanında kamuoyunda öyle bir fatih terim resmi çizilmeye başlandı ki kırgınlıkları bırakıp eskiye dönüş yoluna girdim. nede olsa iç meselemiz. en büyük efsanemizi de dışarıya karşı ezdirecek değilim.

    hocanın kafasında yine belli başlı düşünceler, isteyip de başaramadığı planlar var belli ki. olmuyor çünkü, sahaya yansımıyor. geri adım da atmıyor. kısır döngüye girmiş durumdayız. misal belhanda konusunun da en büyük sorumlusu bence kendisi. bas bas bağırıyordu geliyorum diye. lemina hazır olsa keser miydi belhanda’yı? eskiden olsa evet derdim, şu anda diyemiyorum. ömer’i çok beğeniyorum ama bence şampiyonlar ligi seviyesinde değil. yine de belhanda konusunu daha iyi yönetmesi gerekirdi. dönülmez bir sürece girmek zorunda kaldık malesef.

    çok kötü top oynuyoruz, gerçekten bir iki verkaç hariç hücum varyasyonumuz yok ve bunların hepsi hocaya yazar. ama bu demek değil ki hoca gitsin. zaten zar zor bir araya gelebiliyoruz, ben isterim ki hoca emekli olana kadar takımın başında kalsın. bu 4 sene mi olur, 2 şampiyonluk mu alırız. varsın öyle olsun. artık devamlı hoca değişikliği izlemekten yoruldum ben. 9’da 8 hocanın sicili. varsın 10’da 8 olsun, illa ki doğrusunu bulacaktır, doğru teşhisi koyacaktır.
  • 21912
    oynatmak istediği oyun paslaşa paslaşa topu boş kaleye (abartılı tabirle) bırakma üzerine. o yüzden bundan vazgeçene kadar ya da oyun mükemmelleşene kadar pas, pas, pas geriye dön, kaleye dön, tekrar oyun kur döngüsüne alışmamız gerekiyor.

    bana kalırsa bu oyundan vazgeçmeliyiz. ama ondan daha iyi bilecek değilim tabi.

    ikinci yarı ligin * içinden geçerek şampiyon olacak olan hoca. topçular, teknik heyet, yönetim, taraftar bi' silkelenip kendine geliyor çünkü ikinci yarı.
  • 21913
    hemen her demecinde oyun felsefesini "topa sahip olmak" olarak belirtiyor. o nedenle takımın topu ayağında tutmak adına paslara yönelmesini garipsememek lazım. bu denli topa sahip olmaya, pas oyununa yönelince de, takımın oyuncu profili ile de orantılı, garantici ve statik bir oyun karşımıza çıkıyor. bunun günümüzde doğru oyun olup olmadığı tartışılır. çünkü artık topa sahip olmak, oyuna ve skora sahip olmak anlamına gelmiyor. topa sahip olmaktan çok topu, sonuca gitmek için kullanmaya dönük oyunlara evrildi futbol. hızlı düşün, dikine hızlı oyna, hızlı hücum et, hızlı geri kazan. yani topun sende kalmasından çok, top sendeyken onunla ne yaptığın, topu amaca dönük kullanabilmek önemli. bizim aracımız amaç olmuş durumda. yani topu bizde tutalım da gerisi çok önemli değil sanki. o nedenle yukarıda belirttiğim oyun felsefemiz ve oyuncu grubumuz dinamik ve üretken oyuna çok uzak maalesef.
  • 21915
    hoca sağlam bir oyun planımız var diyor son 1.5 senedir ve pas oyununda başarılı olduğumuzu söylüyor. sezon başından beri yapılan basit pas hataları,pozisyon hataları, hücum bölgesinde pozisyon üretememe sorunlarımız bunun tam tersini söylüyor. diziliş olarak takımın değişmesi gerektiğini hoca hariç herkes söylüyor. umarım yakın zamanda hoca inadından vazgeçer ve çift forvetli bir oyuna döneriz.
  • 21917
    “26.10.2019 tarihinde yapılan divan kurulu'na cumhurbaşkanı erdoğan, spor bakanı, başakşehir kulübü başkanı göksel gümüşdağ, tff başkanı nihat özdemir katılmıştır.“

    gün itibarıyla rakipleri belli olan hocadır. topyekün saldıracaklarını artık saklamadan gösteriyorlar. şu saatten sonra ister belhanda oynasın, ister 4-3-3. makyevelist yaklaşmalı son darbeyi indirmeliyiz. yani hocam senin lafınla bitirelim gün artık "taktik maktik yok bam bam bam" günüdür.
  • 21920
    genel kaanatin aksine daha çok futbol konuşmak gerektiğini düşünüyorum. kendisini büyük yapan şey saha içindeki başarısı. karşı tarafın elini kolunu bağlayacak tek seçenek bu.

    takımı başarılı olduğunda herkese gereken cevap en net şekilde verilmiş olur. başarılı olursa sinecek ve kabullenecekler. ama gerçek şu ki kendi futbol mentalitesine hiç uymayan bir futbol oynamaya çalıyoruz. bu zor bir oyun ve mevcut oyuncu grubuyla yürümediği aşikar. bu sebeple geçmişte olduğu gibi yeniden sahada sağlam bir galatasaray çıkarması gerekiyor. destekse kimsenin desteklenmeyeceği kadar destekleniyor ve desteklenecektir. bundan şüphesi olmasın.

    karşıda olsaydım, ilk işim hocayı olabildiğince futboldan uzak tutmaya çalışmak olurdu. başka şeylerle meşgul olsun isterdim. burayı okuyacağını sanmıyorum ama görüşüm budur. hoca futbola odaklanmalı. gerisiyle başkan, yönetim ve taraftar uğraşsın. o başarılı olsun gerisi çorap söküğü gibi gelir.
  • 21921
    26 ekim 2019 fenerbahçe divan kurulu'na tff başkanı, spor bakanı ve cumhurbaşkanı katılmış.

    bunun spor camiasındaki yansıması muhtelif oldu.
    galatasaray ve beşiktaş taraftarı kimi insanlarda ister istemez öfke ile beraber kuşku gibi hisler oluşurken, bu durum kimileri için de komplo teorilerinden fazlası değil.

    ben konuya bu pencereden bakmayı kendi adıma şimdilik erteliyorum.

    zira biz zaten şu halimizle şampiyon olmayı hakedecek bir futbol sergilemiyoruz ki suyun karşı tarafı'na pozitif ayrımcılık yapılma ihtimalini gözleyelim.

    galatasaray futbol takımı 2 senedir kötü futbol oynamasına rağmen, öne çıkan bir kaç oyuncumuzun* bireysel performansı ve rakip takımların yetersizliği sayesinde şampiyon oldu.

    ancak baharı görmeden avrupa kupalarından elenmiş olmak, takımımızın gerçek yerini bizlere gösteriyor.

    2 yıldır izlediğimiz oyunda hep şunlara şahit olduk.
    dikine yapılan pasların düşük oranı, pas hataları, basit top kayıpları, 3. bölgedeki yaratıcılık eksikliği vs vs...

    peki sizce yakın bir zamanda bunun değişme ihtimali var mı?
    bence yok.
    çünkü hoca eski hoca değil.
    nitekim ona göre bizim sağlam bir oyun planımız varmış.

    bu demek oluyor ki hoca oyun sisteminden memnun, boşuna ümitvar olmayalım.

    yahu bırakın oyun sistemini, dizilişini, hani apaçık bir şekilde kötü oynayan younes belhanda için dahi taraftarla ihtilafa düşüyor fatih hoca.

    kulübün ekonomisi için şampiyonlar ligi'ne direkt katılım çok önemli, ancak her şey para değil.
    bizim takımın kuruluş felsefesi türk olmayan takımları yenmek.

    ben avrupa maçlarımızda başarıyı çok özledim, açıkçası köklü bir değişim olmadan da artık bunun gerçekleşmesine ihtimal vermiyorum.

    galatasaray tarihinin metin oktay'dan sonraki en büyük figürü, kahramanı imparator fatih terim hocamdır, kendisinden allah razı olsun.

    ancak geçmişle yaşanmıyor.

    ben sene sonunda fatih hocamın sportif direktör olmasını hayal edip başarıya aç ve güncel futbola ayak uydurma potansiyeli olan genç bir teknik adama takımın emanet edilmesini umuyorum.
  • 21922
    2019-2020 sezonu özelinde konuşuyorum. sezon sonu öyle ya da böyle sezonu ersun yanal fenerbahçe'sinin üzerinde bitirip, illa şampiyon olup demiyorum, görevinden istifa etmelidir. sebeplerini de açıklayacağım.

    ben bu satırları hocayı çok seven, fazla sevgisinden milli takım dönemi "ahımız var" diyenlerden ama hatasından arda çekişmesi ile anında dönmüş ve fatih terim'e sonuna kadar inanan bir insan olarak yazıyorum. stadda her maça giden de bir insanım. hoş şimdi suçsuz yere 6222'lik olduk bir süre uzak kalacağız ama olsun.

    sosyal medyada bir kitle vardı ki bu artık stadyuma da sirayet etmeye başladı. 9 sezon tamamlayıp 8 tanesini şampiyon bitirmiş bir hocamız var, buna rağmen ahlaksızca eleştiriler yapılıyor. hiç eleştiri yapılamaz demiyorum ama bu takıma neden kimse inanmıyor? 2 sene üst üste şampiyon bitirmenin verdiği beklentinin yükselmesi tamamen bu. bu takım er ya da geç bu beklentiye cevap verecek ama buna neden sabredilmiyor. ve hepsinden de önemlisi, fatih terim bunu görmüyor mu, görüyor da sen ben kadar o da duruma üzülmüyor kurtarmak için çabalamıyor mu?

    fb'li arkadaşlarınız var mı bilmiyorum ama bunlardaki net algı ne?
    -ersun korkusundan terim gidecek.
    -ersun şampiyon olacak terim gidecek.
    -ersun fiko'yu gönderdi terim'i de gönderecek.

    daha şunun şurasında 1 sene şampiyon olmuş, fb'nin belalısı trabzon'a fb sonrası 2 defa antrenör olmuş, dahası hamza'yı kovduğumuzda he desek gelecek ersun yanal'ı efsane yapmaya çalışıyorlar. bunu da fatih terim'i yem ederek gerçekleştirmek planları. görmediniz mi bugün yaşanan fb divan toplantısını, görmüyor musunuz gs üstüne yapılan oyunları, geçen sene hakemle şampiyon oldular şeklinde algı operasyonlarını?

    görmüyorsunuz ulan, görmüyorsunuz işte hiçbiriniz görmüyorsunuz. kapıldınız bir illüzyona, ali koç'un istediği düzene, sosyal medya trollerinin gazlamalarına öyle bir geldiniz ki olur da bu takım bu sene şampiyon olamazsa hepiniz çiğ çiğ yükleneceksiniz yiyeceksiniz hocayı. bu pusuya düştünüz, o yüzden dedi hoca zaten bize seyirci değil taraftar lazım diye. gönülden bağlı olacak adam lazım bize.

    bu yüzden diyorum, stadda işittiklerim, gördüklerim, bu taraftarın kayıtsızlığı, şımarıklığı. daha ne diyim. hocam yoruldu artık. bu taraftar kitlesi için, bu şımarıklar için ben olsam artık uğraşmam. başkanlık mı yapsın antrenörlük mü, taraftarı mı düzeltmeye çalışsın. bu seneyi ersun'un önünde bir şekilde bitirsin, ondan sonra da benden bu kadar ne yapıyorsanız yapın desin hocam.

    biz de önceki yıllardaki gibi kendi kuyumuzda debelenmeye devam edelim, bu taraftar malesef bunu istiyor çünkü.
  • 21923
    hocam seni çok ama çok seviyorum.
    haydi, lütfen.
    bizim için; seni seven, sevmeyen.
    destekleyen, desteklemeyen.
    her bir galatasaraylı için.
    ait olduğun bu camia için.

    haydi hocam.

    bizim için.

    vur geç şu lümpenlere.
    tekrardan bir arayaya getir camiayı.

    27 ekim 2019 pazar saat 21:00’de görüşmek üzere.

    allah kerim fatih terim
    hayatın anlamı galatasaray
  • 21925
    takıma skor üretecek ve sahada galibiyet getirecek futbolu oynatmadan suyun karşı tarafı ile nasıl mücadele edeceğini merak ettiğim teknik direktörümüz. karşı tarafın kutsal kötülük ittifakının herkes farkında ancak 9. haftaya geldiğimiz ligde halen kaleci, defans ikilisi ve nzonzi dışında ideal 11 de kimler var desek herkes farklı bir 11 çıkarır. takımın halen bir oyun planı yok, şampiyonlar ligi'nde gol atamayan tek takımız. ligde içerideki maçlarda bile oynanan kısır futbol ile zoraki galibiyetler alıyoruz sanki öyle bir hava yaratılıyor ki takım güllük gülistanlık biz karşımızdaki kutsal ittifak yüzünden başarısız olacağız.

    maçları izleyen her galatasaray'lı durumun vahamiyetinin farkında ve teknik ekibe haklı eleştiriler getirmekte. üstelik eleştiri getirenlerin çoğu da öncelikle fatih terim'in galatasaray ve türk futbolu için ne kadar önemli bir değer olduğunu belirterek söze başlıyor yani deyim yerinde ise fatih terim'in adını destur ile zikredip ardından eleştirisine başlıyor ve buna rağmen galatasaraylılıkları sorgulanmaktan tutun da ali koç'un paralı köpeği olmaya kadar türlü ithamla karşılaşıyorlar.

    ülkemizde bir işin başında yönetici iseniz ve işler yolunda gitmez ise çekişmekte olduğunuz husumetli bir gurup varsa sorgulanmamak için yapmanız gereken tek şey var. tüm olumsuzlukları dış güçlere yıkmak. toplumumuzda sorunlarla yüzleşmek ve özeleştiri yapmak utanç kaynağı olarak görüldüğünden beraberinizde batağa sürükledikleriniz sizi sizden çok savunacaktır.

    takımın şu anda hepimizi tedirgin eden halinin nedeni şu anda ali koç ve organize kötülük ittifakı değil, sahadaki oynanan kötü oyun, bir türlü form tutturulamayan oyuncular , teknik ekibin yanlış oyuncu tercihleri ile halen takıma bir oyun şablonu kazandıramaması. tüm bu olumsuzlukların sorumlusu ve düzeltmesi gereken ise florya'nın teknik patronundan başkası değil.

    beşiktaş maçında oynanacak futbolu beklemekteyiz...
App Store'dan indirin Google Play'den alın